İhale Makamı: Avrupa Komisyonu
İnsanlara Yatırım Yapmak:
Öğrenim, bilgi ve beceriler
İstihdam ve sosyal bütünleşme
Marjinalleşmiş ve savunmasız kişiler ve enformel ekonomiye bağımlı kişiler için, beceri geliştirme ve mesleki öğrenim ve eğitim dahil, daha iyi geçim şartları için güçlendirme
Teklifler için kısıtlı çağrı
Bütçe kalemleri 21.05.01.02-21.05.01.03
Hibe başvuruları için esaslar
Referans: EuropeAid/135181 /C/ACT/Multi
Kavram notunun sunulması için son tarih ve saat:
19 Şubat 2014, saat 16:00 (Brüksel tarihi ve saati)
BİLDİRİM
Bu çağrının değişik dillerdeki versiyonları arasında herhangi bir uyumsuzluk halinde, İngilizce versiyon dikkate alınacaktır.
Bu, teklifler için bir kısıtlı çağrıdır. İlk olarak, değerlendirme için sadece kavram notları sunulmalıdır. Daha sonra, seçilen başvuru sahipleri bir tam başvuru formu sunmaya davet edilecektir. Tam başvurular değerlendirildikten sonra, geçici olarak seçilen başvuru sahipleri üzerinde bir uygunluk denetimi yapılacaktır. Uygunluk denetimi, İhale Makamınca talep edilen destekleyici belgelere ve başvuruyla birlikte verilen imzalı ‘Başvuru Sahibinin Beyanı’na dayalı olarak yapılacaktır.
ÖNEMLİ
Uygunluk doğrulamasının sadece prosedürün sonunda geçici olarak seçilen başvuru sahipleri için yapılması öngörülse de, Değerlendirme Komitesi prosedürün daha önceki herhangi bir aşamasında bu hususu doğrulamaya karar verebilir. Dolayısıyla, bu esaslarda yer alan zorunlu şartların hepsine uygun olmadığı tespit edilen herhangi bir teklif, prosedürün herhangi bir aşamasında ve herhangi bir önceden bildirim veya açıklama talebi olmaksızın, sadece bu nedenle otomatik olarak reddedilebilir. Bundan ötürü, başvuru sahiplerinin “Kavram Notu için Kontrol Listesi” (Eklenti A, Kısım A, bölüm 2), “Tam Başvuru formu için Kontrol Listesi” (Eklenti A, Kısım B, bölüm 7) ve ön koşullardan çoğunun talep edildiği / listelendiği başvuru formunun ilk iki sayfasını dikkatle doldurmaları tavsiye edilir. Herhangi bir destekleyici belgenin eksik olması veya beyanlar ile destekleyici belgeler arasında herhangi bir tutarsızlık teklifin sadece bu nedenle reddine yol açabilir.
Mücbir sebep durumlarının haklılaştırdığı ve Değerlendirme Komitesinin kabul ettiği istisnai haller dışında, Kavram Notu ve Tam Başvuru arasındaki ortaklıkta hiçbir değişikliğe izin verilmeyecektir. Mücbir sebep, tarafların kontrolü dışında olan, herhangi bir tarafın yükümlülüklerini yerine getirmesini engelleyen, tarafların hatası veya ihmaline izafe edilemeyen ve her türlü çabanın gösterilmesine rağmen aşılamayan herhangi bir öngörülemez, istisnai durum veya olay demektir. Bu gibi hallerde, başvuru sahibi talep edilen değişikliği açıkça belirtmeli ve Tam Başvuru Formu Kısım B bölüm 7’de talebi gerekçelendirmelidir. Verilen gerekçenin geçerliliği Tam Başvurunun değerlendirilmesi esnasında incelenecektir. Gerekçe geçerli sayılmaz ise, teklif sadece bu nedenle reddedilebilir.
Özel olarak bu çağrı için bir fonksiyonel posta kutusu tesis edilmiştir: EuropeAid-SOCIAL-INCLUSION-135181@ec.europa.eu. Posta kutusu sadece bu esasların 2.2 sayılı paragrafında açıklanan amaçla, yani Kavram Notlarının sunulması, verilen süre içinde açıklama talepleri yapılması ve Tam Başvurunun sunulması amacıyla ve (paragraf 2.2.3’te açıklandığı gibi) yaklaşık takvimde belirtilen tarihte başvuru sahibinin alındı teyidini almaması halinde kullanılacaktır. Başka herhangi bir fonksiyonel posta kutusu (örneğin EuropeAid-GlobalCalls@ec.europa.eu) kullanılmayacaktır. İhale Makamı, teklifler için bu çağrının kapanmasından sonra bu posta kutusunu kapatma ve yukarıda belirtilen kategorilerden birine girmeyen taleplere cevap vermeme hakkını saklı tutar. Özellikle, bu posta kutusu yoluyla, ne yaklaşık takvime dair bilgi ne de kararın içeriği verilmeyecektir. Bu açıdan, başvuru sahiplerinin bu esasların 2.5.1 ve 2.5.2 sayılı paragraflarında verilen talimatları izlemeleri rica edilir.
|
İçindekiler tablosu
1. İNSANLARA YATIRIM YAPMAK: HERKES İÇİN SAĞLIK 4
1.1. Arka plan 4
1.2. Programın amaçları ve öncelikli konular 7
1.3. İhale makamınca tahsis edilen ödenek 10
2. TEKLİFLER İÇİN BU ÇAĞRININ KURALLARI 10
2.1 Uygunluk kriterleri 10
2.1.1. Başvuru sahiplerinin (yani başvuru sahibi ve ortak başvuru sahibi/sahiplerinin)
uygunluğu 11
2.1.2. Bağlı kuruluşlar 13
2.1.3. Ortaklar ve yükleniciler 13
2.1.4. Uygun eylemler: başvuruya konu olabilecek eylemler 14
2.1.5. Maliyetlerin uygunluğu: dâhil edilebilecek maliyetler 18
2.2. Başvuruların nasıl yapılacağı ve izlenecek prosedürler 20
2.2.1. Kavram Notu içeriği 20
2.2.2. Kavram Notlarının nereye ve nasıl gönderileceği 21
2.2.3. Kavram Notlarının sunulması için son tarih ve saat 21
2.2.4. Kavram Notları hakkında ilave bilgiler 21
2.2.5. Tam Başvuru formları 22
2.2.6. Tam Başvuru formlarının nereye ve nasıl gönderileceği 22
2.2.7. Tam Başvuru formlarının sunulması için son tarih ve saat 23
2.2.8. Tam Başvuru formları hakkında ilave bilgiler 23
2.3. Başvuruların değerlendirilmesi ve seçilmesi 24
2.4. Geçici olarak seçilen başvurular için destekleyici belgeler sunulması 27
2.5. İhale Makamının kararının bildirilmesi 29
2.5.1. Kararın içeriği 29
2.5.2. Yaklaşık takvim 30
2.6. İhale Makamının bir hibe verme kararından sonra uygulama şartları 30
2.7. Erken uyarı sistemi ve merkezi dışlama veritabanı 31
3. EKLENTİLER LİSTESİ 32
1. İNSANLARA YATIRIM YAPMAK
1.1. ARKA PLAN
‘İnsanlara Yatırım Yapmak’ tematik programı, Birleşmiş Milletler BinYıl Bildirgesi ve Binyıl Kalkınma Hedefleri (BKH) uyarınca ortak ülkelerde insani ve sosyal kalkınma düzeylerini iyileştirme genel amacıyla, kalkınma ve yoksulluğu azaltma konularına geniş bir yaklaşım izler. Kalkınma İşbirliği Aracının (KİA)1 12. maddesine dayanır ve 2007-2013 Tematik Programı için Strateji Belgesi2 içinde ayrıntılı olarak açıklanır. Programın ikinci temasının (“Öğrenim, bilgi ve beceriler”) bir kısmı, yaşam boyu aktif vatandaşlık ve bireysel doyuma katkıda bulunarak, iş piyasasında artan bilgi ve beceriler ve istihdam edilebilirlik göz önüne alınarak mesleki öğrenim ve eğitime adanmıştır. Programın dördüncü temasının (“İnsani ve sosyal kalkınmanın başka yönleri”) bir kısmı eşitsizlikleri gidermeye ve sosyal bütünleşmeyi arttırmaya, Saygın Çalışma Gündemini3 ilerletmeye, istihdama ve küreselleşmenin olumlu sosyal boyutunu geliştirmeye adanmıştır.
Kalkınma üzerine Avrupa Uzlaşması4 ve “Herkes için saygın çalışmayı geliştirmek” başlıklı Tebliğ5 uyarınca, istihdam, sosyal bütünleşme ve saygın çalışma AB kalkınma politikası gündeminde yüksek bir yer tutan konulardır. Kadınlar ve gençler dâhil herkes için tam ve üretken istihdam ve saygın çalışmayı gerçekleştirmek, en yoksulların geçim şartlarının iyileştirilmesi amacıyla işgücü piyasasına müdahalenin önemi üzerindeki uluslararası uzlaşmayı t eyit eden BKH1 kapsamında şimdi kesin bir hedeftir. AB politikaları da, belirgin bir şekilde, engelli kişiler, çocuklar, etnik azınlıklar ve göçmenler gibi savunmasız grupların içerilmesini amaçlamaktadır.
Son yıllarda, yükselen ve kalkınan ülkeler yüksek gelirli ekonomilerden daha hızlı büyümüşlerdir. Ancak, azalan çocuk ölüm oranlarında, artan yaşam sürelerinde ve öğrenime artan erişimde görüldüğü gibi, büyümeye eşlik eden sosyal faydalara rağmen, yoksulluk devam etmiştir. Geleneksel sosyal bütünleşme sistemlerinin çözülmesine bağlı olarak ortaya çıkan savunmasızlıkla birlikte işgücü piyasasında enformellik artmıştır.
Kanıtlar gösteriyor ki eşitsizlik ve dışlama hakikaten genişlemektedir. Büyümenin faydaları, özellikle, ekonomik merdivenin en alt basamaklarında yer alan veya cinsiyetleri, yaşları, engellilik durumları veya etnik kimlikleri yüzünden dezavantajlı durumda olanlara pek ulaşmamıştır. Kırsal ve kentsel bölgeler arasındaki eşitsizlikler de, marjinalleşmenin bir diğer önemli belirleyicisini oluşturan etnik kimlikle çoğu zaman birleşen coğrafi uzaklıkla daha belirgin bir hal almaktadır. Kronik yoksulluğun devam eden yüksek düzeyleri ve marjinalleşme arasındaki güçlü ortak ilişki, öğrenime, sağlığa, temel hizmetlere ve ekonomik fırsatlara eşit erişim sağlamak için, marjinalleşmiş gruplara yönelik daha güçlü çabalar gösterme ihtiyacına açıkça işaret etmektedir.
Etkiyi ve verimliliği arttırmak için AB kalkınma politikası çerçevesini biçimlendiren “Kalkınma Politikasının Etkisini Arttırmak: Değişim İçin Bir Gündem” üzerine Tebliğ6 işgücüne, özellikle de genç insanlara, işgücü piyasası ihtiyaçlarıyla uyumlu beceriler kazandırmanın önemine ve dolayısıyla AB’nin “istihdam edilebilirlik için mesleki eğitimi” destekleme ihtiyacına atıf yapar.
BKH’ler dünyayı yoksulluğa karşı mücadele etrafında harekete geçirmek için güçlü bir araç olmuşlardır. Bugün, iklim değişikliği, kaynak kıtlığı, çevresel bozulma ve sosyal eşitsizlikler gibi diğer küresel sorunlar yanında, yoksulluğa karşı mücadele yüksek bir öncelik olmaya devam etmektedir. BKH’ler 2015 yılında sona erdiğinden ve Rio + 20 konferansı Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri (SKH) formüle etme sürecini başlattığından, Avrupa Komisyonu her iki soruna karşı ortak bir yaklaşımla müştereken hareket etme gereğini kabul etmektedir.
Yoksulluğu kaldırma ve sürdürülebilir kalkınmayı sağlama hedefleri birbiriyle bağlantılıdır ve “Herkes için Saygın Bir Hayat: Yoksulluğu Bitirmek ve Dünyaya Sürdürülebilir Bir Gelecek Vermek” başlıklı Tebliğ7, BM’de ve dünya çapındaki tartışmayı beslemek için ortak bir AB pozisyonuna ulaşmak amacıyla, her iki konuya yönelik global bir çerçeve önermektedir.
Düşük gelirli/kalkınmakta olan ülkelerde geçim kaynaklarını tanımlayan başlıca etkenlerden bir tanesi enformel ekonomi içinde çok sayıda insanın olmasıdır. Yetersiz iş güvencesiyle düşük gelirli işler (bağımsız çalışma dâhil) ve temel işçi haklarına ve Saygın Çalışma Gündeminin bütün diğer yönlerine pek az uyulması enformel ekonomik yapının karakteristik özellikleridir: düşük ortalama kazançlar ve üretkenlik, uzun çalışma saatleri, eğitime erişim olmaması, işçi haklarının ihlalleri, emniyetsiz veya zor çalışma şartları ve yeterli hukuki ve sosyal korumanın olmaması. Bu durum, işgücü piyasasının ayrışmasına, vergiler ve sosyal güvenlik katkılarını ödemekten kaçınmaya ve kamu kuruluşlarının yönetişimi konusunda genel bir güvensizliğe yol açan politikaların yaygınlığıyla birlikte, ekonomilerin yeterli sayıda formel sektör işleri yaratamamasını yansıtmaktadır. Daha yakın dönemde, finansal ve ekonomik bunalım savunmasız işçilerin enformelliğe doğru itilmesine katkı yapmıştır. Kadınlar, genç işçiler, çalışan çocuklar, engelli kişiler, HIV/AIDS’li kişiler, yerli halklar veya göçmenler gibi dezavantajlı gruplar enformel ekonomide aşırı oranda temsil edilmektedir.
Enformel ekonomi genellikle rastgele, düzensiz veya mevsimliktir. Çok çeşitli faaliyetler, farklı durumlar ve istihdam ilişkileri, bağımsız çalışma ve sosyal korumasız işler içerir.
Enformel ekonomideki işçilere uygun destek sağlamak, insanların geçimlerini muhtelif çalışma faaliyetlerinde kazanma fırsatlarını arttırmaya ve yoksulluğu kaldırmaya katkıda bulunabilir. Ayrıca, enformel ekonominin üretken potansiyelini, istihdam ve gelir yaratma kapasitesini arttırmak onun tedricen formel ekonomiyle bütünleşmesine götürebilir.
“AB Kalkınma İşbirliği yoluyla İstihdamın Geliştirilmesi” üzerine Komisyon personel çalışma belgesinde8 ve kalkınma işbirliğinde istihdam üzerine ana politika belgesini9 oluşturan Konsey Sonuçlarında10 enformel ekonomiye özel bir dikkat gösterilmiştir.
Enformellik sorunlarına karşı genel bir stratejik yanıtın, hiç şüphesiz, bir güçlendirme, insan hakları ve adalet çerçevesi içinde sosyal korumaya erişimi de ele alarak, çalışma ve istihdam bakımından hem arz tarafı hem de talep tarafı konularına yönelik bir eylemler karışımı üzerine dayandırılması gerekli olacaktır.
Enformel işletmeler ve enformel işlerin formelleşmesi için özendiriciler yaratırken, tercihan formel sektör içinde, Saygın Çalışma Gündemine uyan daha çok iş yaratma ihtiyacı vardır. Bunun yanında, düzenleyici çerçevelerde ayarlama yapılarak ve risk ve güvensizliğe karşı hukuki korumayı güçlendirerek enformel ekonomiye bağımlı kişilerin üretken kapasitelerini ve gelirlerini arttırmaya gayret ederken, onların eğitim ve öğrenime ve işletme geliştirme hizmetlerine erişimini çoğaltma ihtiyacı da vardır. Buna paralel olarak, bu kişilere, özellikle de marjinalleşme ve devlet hizmetlerinden dışlanmaya uğrayan kişilere yönelik sosyal korumayı genişletmek yoluyla risklere açıklık derecesinin azaltılması ve onların seslerini duyurma imkanlarının güçlendirilmesi de şarttır.
Enformel ekonomiyi dikkate alarak teknik ve mesleki eğitimin uygunluğunda iyileşme işgücü piyasası politikaları ve beceri geliştirme stratejileri için çok önemli bir noktadır.
Enformel işçilerin becerilerini geliştirmek enformel ekonomiyi destekleyebilir, fakat enformel ekonomide iş ve çalışma arayan eksik vasıflı gençlerin % 80’i için beceri geliştirme programları olmadığı gibi, geleneksel çıraklığın reformdan geçirilmesine yatırım yapmış olan ülkeler dışında, genç insanların büyük çoğunluğunu yetiştiren usta zanaatkârlar ve girişimcileri eğitmek için programlar da yoktur.
Ayrıca, ampirik incelemeler11 göstermektedir ki enformel işçilerin ulaştığı öğrenim seviyesinin örtülü ama gerçek bir etkisi vardır: öğrenim almamış kişiler ve ilkokul düzeyine kadar öğrenim almış kişiler aşağı yukarı aynı gelire sahip olurlarken lise öğrenimi almış bireyler iki misli daha çok kazanmakta, yüksek öğrenimden geçmiş bireylerse beş misli daha çok kazanmaktadır. Öğrenim düzeyi ne kadar yüksek olursa, genç insanların ücretli ve saygın istihdam bulma şansları da o kadar büyük olacaktır.
“Avrupa Birliği Kalkınma İşbirliğinde Sosyal Koruma” üzerine Tebliğ12 sosyal korumanın yoksul ve marjinalleşmiş insanları güçlendirebileceğini ve toplumda dönüştürücü bir rolünün olduğunu kabul etmektedir. Tebliğ, bilinçlendirme ve daha iyi bilgilendirme yoluyla, sivil toplum örgütlerinin, sosyal koruma programlarının izlenmesi ve değerlendirilmesinde, topluluklar ve bireylerin, özellikle de dezavantajlı ve dışlanmış olanların güçlendirilmesinde, sosyal koruma için savunucular olarak oynayabilecekleri rolü kabul etmektedir.
Sosyal koruma düşük gelirli ülkelerdeki AB kalkınma işbirliğinde nispeten yeni bir temadır, fakat son zamanlarda özellikle finansal ve ekonomik bunalımın toplumsal sonuçlarının hafifletilmesiyle ilgili olarak uluslararası kalkınma tartışmasında daha fazla dikkat çekmiştir. Sorunlar muazzamdır. Dünya nüfusunun % 80’inin yeterli sosyal koruma güvencesine sahip olmadığı tahmin edilmektedir. Sosyal koruma, esas olarak, formel ekonomide kentli işçiler ve onların aileleri üzerinde yoğunlaşmış olmaya devam etmektedir. Enformel ekonomideki insanların çoğu ya hiçbir güvenceye sahip değildir ya da herhangi bir sosyal korumaya ancak asgari düzeyde erişebilmektedir. OECD-DAC Yoksulluğu Azaltma Şebekesinin yakın tarihli politika beyanına13 göre, sosyal koruma yoksulluğu doğrudan azaltır, yoksul kadınlar ve erkeklerin ekonomiye katılımını teşvik eder ve sosyal bütünleşme ve istikrara katkı yapar. Ayrıca, iyi tasarlanmış sosyal koruma programları, en yoksul ülkeler için bile, karşılanabilir nitelikte olabilir ve harcanan paranın tam karşılığını verebilir.
Son yıllarda, uluslararası kalkınma işbirliği, topluluk düzeyinde, alternatif sosyal koruma sistemleri ve hizmetleri ve yerel kalkınma programları geliştirerek, formel sosyal koruma güvencesinin yetersiz olduğu durumlarda sosyal güvenlik ve temel sosyal hizmet ihtiyaçlarına yönelik tabandaki girişimleri destekleyici çeşitli projeler/programlar uygulamıştır.
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ile beraber, temel bir grup sosyal koruma tedbirlerini herkese yaymak için bir BM girişimine öncülük etmektedir. Bu girişim temel sosyal koruma tabanı olarak adlandırılmakta ve temel ve elzem sağlık hizmetlerine erişimden, çocuklar için gelir güvenliğinden, yoksul ve/veya işsiz insanlar için gelir yardımından ve daha yaşlı ve engelli kişiler için temel emekli maaşları yoluyla gelir güvenliğinden oluşmaktadır.
Son dönemde, düşük gelirli ülkelerde birçok hükümet, geniş bir ölçekte uygulanacak sosyal koruma reformları başlatmıştır. Bu reformlar, çocuklar ve daha yaşlı kişiler gibi savunmasız gruplara nakit transferlerinin farklı biçimlerini, fakat ayrıca enformel ekonomideki işçiler için eğitim ve başka hizmetlere erişim ve bayındırlık işleri gibi daha istihdama yönelik eylemleri de kapsamaktadır.
Bu Teklife Çağrının bir katma değeri, topluluk düzeyinde girişimleri daha geniş bir sosyal koruma reformları çerçevesiyle daha iyi ilişkilendirmek olacaktır.
1.2. PROGRAMIN AMAÇLARI VE ÖNCELİKLİ KONULAR
“İnsanlara Yatırım Yapmak” programı kapsamında “Öğrenim, bilgi ve beceriler” teması, yaşam boyu aktif vatandaşlığa ve bireysel doyuma katkıda bulunarak, artan bilgi ve beceriler ve işgücü piyasasında istihdam edilebilirliği dikkate alarak mesleki öğrenim ve eğitime yöneliktir.
“İnsani ve sosyal kalkınmanın diğer yönleri” teması, başka politikalar yanında, sosyal bütünleşme, istihdam ve saygın çalışma üzerine odaklanır. Bu tematik program, sosyal eşitsizliklerin kaldırılması ve bölgesel asimetrilerin azaltılmasında ekonomik rekabet yeteneği ve sosyal kalkınmayı birleştiren entegre bir yaklaşımı savunur. Ayrıca, çalışma şartlarını iyileştirmeye ve sosyal koruma sistemlerinin etkili biçimde işlemesine yönelik girişimleri desteklemeyi amaçlar.
Amaçlar
Bu Teklife Çağrının genel amacı yoksulluğun kaldırılması ve enformel ekonomiye bağımlı kişiler ve diğer savunmasız grupların sosyal dışlanmasını bitirmeye katkı yapmaktır.
Bu Teklife Çağrının özel amaçları:
i) Beceri gelişimi ve mesleki öğrenim ve eğitim ve bağımsız çalışmayı geliştirmeye ve istihdam yaratma/iyileştirmeye yönelik girişimlere destek de içinde olmak üzere, enformel ekonomiye bağımlı kişilerin geçim kaynaklarının arttırılmasına destek.
ii) Temel sosyal hizmetlere erişim yoluyla savunmasız grupların sosyal içerilmesine destek.
Öncelikler
“İnsanlara Yatırım Yapmak” başlıklı 2007-2013 tematik programı için Strateji Belgesinin 2010 Dönem Ortası İncelemesinde14, enformel ekonomiye bağımlı kişiler için geçim kaynaklarına yönelik eylemler vurgulanıyor ve aşağıdaki hususlar tavsiye ediliyordu:
Teklifler aşağıdaki tedbirlerden en az birini içerecektir (kavram notu değerlendirme tablosunun 1.1 maddesinde değerlendirilecek):
“(i) işyerinde hakların güçlendirilmesi ve ulusal ve yerel politikaların enformel ekonomiye bağımlı kişilerin durumları ve ihtiyaçlarına uyarlanması;
(ii) enformel ekonomiye bağımlı kişilerin istihdam edilebilirliği ve üretkenliğinin arttırılması;
(iii) enformel ekonomiye bağımlı kişilerin çıkar örgütlerinin15 güçlendirilmesi ve bunların ulusal politika süreçlerine katılımının arttırılması;
(iv) sosyal koruma ve sosyal diyalog sistemleri ve programlarının yaygınlaştırılması ve güçlendirilmesi.”
Enformel ekonomi üzerine teklifler için bir dizi çağrı, 2009’da, İnsanlara Yatırım Yapmak programı kapsamında çıkarılmıştı. Seçilen projeler, enformel ekonomi için teknik ve mesleki öğrenim ve eğitim (TMÖE) yöntemleri ve hizmetleri geliştirilmesini ve enformel ekonomide savunmasız grupların sosyal içerilmesi ve sosyal korunması için topluluk düzeyinde destek verilmesini hedefliyordu. 2012 yılında Avrupa Komisyonu seçilen projeler üzerine bir değerlendirme başlattı.16 Bu değerlendirme çalışmasının önemli sonuçları aşağıda belirtilmiştir:
– Enformel ekonomiye bağımlı kişiler homojen bir grup değildir. Projeler hedef grupların doğru bir analizi ve tanımlamasını içermeli, proje faaliyetlerinin gereğince erişilebilir olmasını sağlamalı ve yararlanıcıların özellikleri ve ihtiyaçları ve geliştirilen aletler arasında uyumu temin etmelidir.
– Projeler, enformel ekonomiye bağımlı kişilere uzun vadede çıkarları ve haklarını savunmak için aletler kazandırmanın bir yolu olarak insanların güçlendirilmesi üzerine bir bileşen içermelidir. Güçlendirmenin bireysel ve/veya kolektif bir boyutu olabilir (örneğin küçük işçi ve işveren dernekleri, kooperatifler vs.).
– Enformel ekonomi ve formel ekonomi arasında bir bağlantı oluşturmak tek adımlık bir süreç değildir. Formel ekonomi ve enformel ekonomi arasındaki mesafe bir boşluk değil, farklı derecelerde formelleşmeye olarak veren bir sürekliliktir. Projelerin amaçları “enformel olanı formel duruma getirmek” ile sınırlı olmamalı, saygın ve “düzenlenen” bir enformel yapıya katkıda bulunacak müdahaleleri de içermelidir.
– Sürdürülebilirliği ve çoğaltan etkilerini sağlamak için, projeler, hem yerel düzeyde, hem bölgesel düzeyde, hem de ulusal düzeyde, formel veya resmi süreçler, yapılar ve politikalar ile bir bağlantıyı da içermelidir. Proje faaliyetlerini mevcut ulusal yapılar içine oturtmak, proje çıktılarının bir kurumsallaştırma sürecine girişmek veya topluluğa dayalı mekanizmaları daha büyük yapılarla bütünleştirmek bazı ilginç örneklerdir.
– Enformel ekonomiye bağımlı kişilerin ve/veya savunmasız grupların şartlarını iyileştirmeye yönelik projelerin geliştirdiği mekanizmalar, sosyal hizmetlere erişimin iyileştirilmesi, girişimcilik veya finans olanaklarına erişim yoluyla, kapasite oluşturma ve eğitimden sosyal koruma tedbirlerine kadar çeşitli biçimler alıyordu. Değerlendirme, en etkili mücadelelerin genellikle proje tasarımında bu bileşenlerin birden çoğunu kapsayan müdahaleler olduğu sonucuna varmıştır.
– Gelecekteki eylemler, örneğin projeler ve örgütler arasında bölgesel ve bölgeler arası şebekelere veya global seminerler düzenlemesine destek yoluyla, farklı projeler arasında daha güçlü bağlantılar kurmayı hedef almalıdır.
Beklenen sonuçlar (bu liste eksiksiz değildir):
Bu Çağrı kapsamında finanse edilen projeler, öncelik sırasına göre listelenmiş olmayan aşağıdaki dört kilit sonuç bakımından, yerel ve/veya ulusal düzeyde, kanıtlanmış ve nicelleştirilmiş çıktılar ve sonuçlar elde edilmesine yönelik hedefler içermelidir:
i) Ekonomik fırsatlar önündeki engelleri kaldırmaya yönelik hizmetlere erişimin iyileştirilmesi, üretken kapasitelerin güçlendirilmesi ve istihdam edilebilirliği arttırmak ve gelir yaratmayı kolaylaştırmak için beceriler geliştirilmesi (örneğin vasıfların iyileştirilmesi, istihdam yaratılması, iş fırsatları, yerel/bölgesel piyasaların geliştirilmesi) yoluyla ulusal veya bölgesel düzeyde hedef grupların geçim kaynaklarının arttırılması.
ii) Sağlık sigortası ve emekli maaşları dâhil sosyal koruma programlarına dâhil etme ve sosyal hizmetlere, özellikle sağlık ve öğrenim hizmetlerine erişim (örneğin doğum ve vatandaşlık kaydı) yoluyla, marjinalleşmiş gruplar için direnç/risk azaltımı ve daha büyük adalet.
iii) Ulusal ve yerel düzeyde kendilerini ifade etme olanaklarını güçlendirmek yoluyla (örneğin sosyal diyalog kapasitesi oluşturma) marjinalleşmiş insanlar ve enformel ekonomiye bağımlı insanların ve onları temsil eden örgütlerin güçlendirilmesi;
iv) Bilgilendirme: hükümetlerin enformel ekonomiye bağımlı kişiler ve marjinalleşmiş gruplar hakkında daha iyi bilgilenmesi; vatandaşların mevcut yasal düzenlemeler ve programlar çerçevesinde haklarıyla ilgili olarak daha iyi bilgilenmesi.
Aşağıdaki hususlar ilave “katma değer” unsurları teşkil eder (kavram notu değerlendirme tablosunun 1.4 bölümünde değerlendirilecek):
Bütünsel bir yaklaşım içermek, beklenen sonuçların birkaçına hitap etmek (örneğin eğitim + iş geliştirme + güçlendirme);
2012 değerlendirmesinin yukarıda belirtilen sonuçlarından birine uygun olarak yerel, bölgesel veya ulusal düzeyde enformel ekonomiye ve marjinalleşmiş gruplara yönelik eylemler ile hükümetin öncülük ettiği resmi süreçler arasında bağlantı kurmak;
Bir güçlendirme bileşeni içermek, enformel ekonomiye bağımlı kişiler ve marjinalleşmiş grupların kendilerini ifade etme olanaklarını güçlendirmek;
Kendine yardım grupları ve kooperatifler dâhil, insanları temsil eden taban örgütleri gibi küçük yerel örgütlere mali destek verilmesi dâhil destek sağlamak (2.1.3 ve 2.1.4 sayılı bölümlerde üçüncü taraflara mali destekle ilgili açıklamalara bakınız);
Yerel toplulukların katılmasını temin etmek;
Özellikle düşük gelirli ülkeleri hedeflemek;
Ortak ülkelerden başvuru sahipleri tarafından sunulan, sahiplik ve yerel liderliği geliştirici teklifler;
Teklif edilen izleme ve değerlendirme faaliyetleri ve yöntemlerine açıkça yansıtılan şekilde, bu program kapsamında finanse edilen bireysel projelerin süresinden öteye faaliyetlerin uzun vadeli sürdürülebilirliğini açıkça temin etmek.
Dostları ilə paylaş: |