4.İslam sanatı tabiat ile tabiatüstü arasında denge sağlamıştır. Sanatkâr, bir yandan tabiatüstü/metafizik varlıkları hatırında tutarken bir yanda da onları hatırlamaya veya betimlemeye götürecek vasıtaları tabiattan seçmiştir. Bu aynı zamanda İslam’ın dünya ve ahiret arasında kurduğu dengenin sanat diliyle anlatımıdır.
5.İslam sanatı dünya hayatının faniliğini nazara verir. İslam inancının temel ilkelerinden olan dünyanın faniliği, ahretin bakiliği İslam sanatında da tezahür etmiştir. Sözgelişi, bir minyatürde yer alan figürler adeta dondurulmuş bir rüya gibidir. Çoğunlukla, minyatürde resmedilen insanların yüzünden düşüncelerini veya duygularını anlamak mümkün değildir. Zafer ve eğlenceleri anlatan minyatürlerde de insanların yüzünde esasen sevinç ifadesi yoktur. Bu durum, hep dünya hayatının fani olmasının İslam sanatındaki yansımasıdır.