Maksure: Camide hükümdarların içinde namaz kıldığı ve genel kullanım alanından parmaklık ya da kafesle ayrılmış, zeminden hafifçe yüksek kesime verilen ad. Burası mihrabın önünde yer alabilir; üst örtüsü bir mihrap önü kubbesiyle belirginleştirilerek caminin ana taşıyıcı sisteminde farklı biçimde ele alınabilirdi. Anadolu - Türk mimarisinde maksure görülmez. Osmanlı Selâtin camilerinde bu işlevi gören hünkâr mahfilleri vardır.
79
Planda bir yandan Mescid-i Nebi, diğer yandan söz konusu kilise göz önünde bulundurularak bir senteze ulaşılmıştır. Yapı dikdörtgen şeklinde olup önünde üç tarafı revaklarla çevrili büyük bir avlu bulunmaktadır. Caminin içi, kıble duvarına paralel mermer başlıklı sütunlara dayanan iki sıra kemerle, bu sahnın ortasında dört sütuna oturmuş yüksek bir kubbe bulunmaktadır. Camide yarım daire şeklinde bir mihrab vardır. İslam tarihinde ilk defa mimarî unsur olarak görülen bu mihrab kendinden sonrakilere örnek olmuştur. Ayrıca güneyinde, eski kilise kuleleri üzerine oturtulmuş iki minare vardır. Kuzeyine de sonradan bir minare eklenmiştir. Bu son minare İslam minare mimarîsinin ilk özgün örneği durumundadır.
80
Bu cami Şam Ümeyye Camii planına göre yapılmış, kırmızı tuğla ve beyaz taşla iki katlı örülmüştür. 360 at nalı kemeri, 1000 sütunu, büyüğü 1000 tane kandil taşıyan 113 avizesi, üç kapalı bin maksuresi, altın kaplamalı mihrabı ve öd ağacı, saç ağacı, abanoz ve bakkamdan yapılmış minberi ile göz kamaştırıcı güzelliktedir.