Bismillâhir rahmânir rahîm.
لِإِيلَافِ قُرَيْشٍ ﴿١﴾
(1)Li îlâfi kureyş.
(1)Kureyş'e imkan sağlandığı için, (Kureyş'in uzlaşıp anlaşması için,)
إِيلَافِهِمْ رِحْلَةَ الشِّتَاء وَالصَّيْفِ ﴿٢﴾
(2)Îlâfihim rıhleteş şitâi ves sayf.
(2)Onları (ticâret için) kış ve yaz yolculuğuna alıştırdığı için!
فَلْيَعْبُدُوا رَبَّ هَذَا الْبَيْتِ ﴿٣﴾
(3)Felya’budû rabbe hâzâl beyt.
(3)Bu evin (Kabe) Rabbına ibadet etsinler.
الَّذِي أَطْعَمَهُم مِّن جُوعٍ وَآمَنَهُم مِّنْ خَوْفٍ ﴿٤﴾
(4)Ellezî at’amehum min cûın ve âmenehum min havf.
(4)O Rabb ki kendilerini açlıktan doyurmuş ve korkudan güvenliğe eriştirmiştir.
Sözlük
li : için
îlâfi : ülfet, emin ve rahat olmaları
kureyşin : Kureyş (Kabilesi)
ilâfi-him : onları ülfet ettirdi, emin ve rahat olmalarını sağladı
rıhlete : yolculuk, göçler
eş şitâi : kış
ve es sayfi : ve yaz
fe: artık
li ya'budû : kul olsunlar
rabbe : Rabb
hâzâ el beyti : bu ev
ellezî : o ki
at'ame-hum : onları doyurdu
min cûın : açlıktan
ve âmene-hum : ve onları emin kıldı
min havfin : korkudan
Dostları ilə paylaş: |