Merak ettikleriMİZ


DÜNYANIN DÖNDÜĞÜNÜ KOPERNİK'TEN 500 YIL ÖNCE KİM SÖYLEMİŞTİ?



Yüklə 1,57 Mb.
səhifə38/66
tarix27.12.2018
ölçüsü1,57 Mb.
#87522
1   ...   34   35   36   37   38   39   40   41   ...   66

DÜNYANIN DÖNDÜĞÜNÜ KOPERNİK'TEN 500 YIL ÖNCE KİM SÖYLEMİŞTİ?

Mehmet DİKMEN

Türkistan'ın Hive şehrinde 973 yılında doğan Beyrunî, ha­yatı boyunca 113'ten fazla eser kaleme almıştır. Geometri ve Trigonometri'de büyük bir varlık göstermiştir. Fakat o, asıl ba­şarısını, astronomi alanında ortaya koymuştur. Yıldızların uzaklığını, yüksekliğini ve açılarını tesbite yarayan usturlab denilen ölçüm âletlerini geliştirmiş; bunun yanısıra yeni yeni âletler yapmıştır.

Beyrunî, kendi yaptığı âletlerle, dünyanın çapını ve ekliptik eğilimini de doğruya çok yakın bir şekilde hesaplamıştır. "Kanunu'l-Mes'udi fi'l hey'e ve'n-nücum" adlı eseri, dünyada yazıl­mış ilk astronomi kitaplarından biri sayılabilir.

Beyrunî'nin bilinmesi gereken önemli bir yönü de, Kâinata âit kendinden önceki görüşleri sarsması, dünyanın kendi ekseni etrafında ve güneşin çevresinde döndüğünü, Kopernik ve Galile'den 500 yıl kadar önce, ilmî bir şekilde açıklamasıdır.

Bu konuda, Dr. Sigrid Hunke şöyle demektedir: "Daha 1000 senesinde Beyrunî, Kopernikvâri dönüşü izah etmişti. Ba­tı bunun farkına varmadığı için, bu açıklama, astronomi ilmine âit düşünce sahasında kaldı. Beyrunî'ye göre, gündüz ve gece değişikliğini yapan güneş değildi. Aksine kendi ekseni etrafın­da dönen, gezegenlerle birlikte güneşin etrafını da dolaşan Dünya idi. Dünya, gezegenlerle birlikte yer değiştirmekte, güneşin etrafında bir devri tamamlamaktaydı. Kopernik'in eseri­nin ortaya çıkışından çok önce ortaya atılan bu ateşli iddia, Hristiyan düşüncesine ve İncil'in sözlerine aykırı düştüğünden "Hristiyan Batı", bu iddiayı kabul etmedi. Yüzlerce yıl sonra, ne Kopernik, ne de astronom arkadaşları, Hristiyan dinine aykı­rı düşen bu iddiayı, karşılaştıkları gizli açık baskılar bir yana, teleskop olmaksızın mevcut gözlem aletleriyle isbat edebilecek durumda değillerdi. Onun için toplumun tasvibini sağlayıncaya kadar, aradan bir asırdan fazla bir zaman geçmesi gerekmişti. Oysa Beyrunî'nin olağanüstü açıklaması, o zaman ne kadar az yardımcı araçlara dayandırılmıştı."259



Kopernik Fikrini 30 Yıl Sakladı

Polonya'nın Torun şehrinde 1473'te doğan Kopernik, 18 ya­şında Crocovia Üniversitesi'ne girdi. Burada tanıştığı ünlü ast­ronom ve matematikçi Albert Brudzewski'nin te'siriyle astro­nomiye karşı büyük bir ilgi duymaya başladı. Daha sonra Po­lonya Üniversitesi'nde hukuk öğrenimi gördü. Tahsilini tamam­layıp memleketine geri döndüğünde, bir köye çekildi. Yakın­dan ilgi duyduğu astronomi ile ilgili çalışmalara girişti. Gözle­mevi olarak kullandığı bir kaleye, bazı astronomi âletleri yer­leştirerek çeşitli gözlemlere başladı. Bu çalışmalar neticesinde, o günkü Batı'nın astronomi anlayışını kökünden sarsacak meş­hur eserini kaleme aldı. "Gökkürelerin Dönüşü" adlı bu eserin­de Kopernik, dünyanın kendi etrafında ve güneşin çevresinde döndüğünü ve bu dönüşü bir yılda tamamladığım söylüyordu. Dünya gibi diğer gezegenlerin de güneş etrafında döndüğünü iddia ediyordu. Ne yazık ki Kopernik, bu konudaki ilmî açıkla­malarını serbestçe neşredemedi. Eserini kendi el yazısı ile ya­zıp, güvendiği bir bilgin arkadaşına gönderdi. Israrlara rağmen, göreceği tepkilerden çekinerek, bu kanaatini 30 yıl gizlemek zorunda kaldı. Nihayet bir gün yakın bir arkadaşı, onu eserini neşir konusunda ikna etti. Yine de Kopernik, kiliseden ve çağı­nın sözde aydınlarından öylesine korkuyordu ki, yazdığı önsöz­de: "Bu kitabı dilerseniz okuyun, ama içindeki görüş ve id­diaları ciddîye almayın." cümlesine yer veriyordu.

Eserin ilk baskısı eline geçtiğinde, Kopernik son anlarını yaşıyordu. Gerçekten de 3-5 suskun ilim adamının dışında, Ko­pernik'in bu iddialarım ciddiye alan pek çıkmadı.260

Dünya Dönüyor Dediği İçin Engizisyona Çıkan İtalyan Bilgin: Galile

Galile, 1564 yılında, İtalya'nın Piza şehrinde doğdu. 1581'de girdiği Piza Üniversitesi'nden 1589'da mezun oldu. Bu­rada yardımcı profesör olarak göreve başladı.

Galile, Kopernik'in fikirlerini öğrenmişti. Ona hayrandı. Fa­kat kilise, onu "sapık fikirli" olarak ilân ettiğinden, açıktan sa­hip çıkamıyordu.

Galile çalışmalarını ilerletip kuvvetli deliller bulunca, kana­atlerini açıkça söylemeye başladı. "Kâinatın merkezinin dün­ya değil güneş olduğunu, gezegenlerin ve dünyamızın güneş etrafında döndüğünü" ileri sürüyordu. Bu iddialara, kilisenin yanısıra, devrin bilgin ve aydınları da karşı çıktılar. Kiliseye göre Galile, İncil'e karşı geliyordu. İncil'deki bir sözün yo­rumundan, onlar kâinatın merkezinin dünya olduğu sonu­cunu çıkarıyorlardı. Galile, İncil'in sözünün doğru, fakat yo­rumunun yanlış olduğunu söyleyerek karşılık veriyordu.

Nihayet, kendisi Roma'ya çağrıldı ve orada Engizisyon Mahkemesi tarafından ortaya attığı görüşlerle dine karşı çık­mak suçundan yargılandı. 22 Haziran 1633 günü, Engizisyon Mahkemesi şu karara varmıştı: "Galile kiliseye karşı işlediği suçları ve küfürleri samimiyetle, temiz bir kalb ve inançla geri almazsa, mahkeme tarafından ömür boyu hapse mahkûm edile­cektir."

Yaşlı ilim adamı, kilise hey'eti önünde diz çöktü, titrek bir sesle kilisece küfür sayılan iddialarını bir daha kimseye öğretmiyeceğine ve bunlardan nefret ettiğine dair yemin etti. Kendi­sine uzatılan ve üzerinde işlediği bütün günahlar teker teker ya­zılı olan kâğıdı titreyen elleriyle imzaladı. Mahkeme salonun­dan çıkarken, kendi kendine şu sözleri mırıldandığı duyuldu: "Ben ne dersem diyeyim, dünya yine de dönüyor."

Mahkeme, Galile'yi her ne kadar serbest bırakmışsa da, 8 Ocak 1642'de ölünceye kadar, onu gözaltında tutmaya devam etmiştir.261

350 Yıl Sonra Gelen Beraat

Galile hakkında verilen mahkûmiyet kararı, yıllar boyu Va­tikan ve ilim dünyası arasındaki ilişkilerin gergin kalmasına sebeb olmuştur. Nihayet Papa II. Jean Paul 1979'da Papalık Bi­limler Akademisi'nin önünde yaptığı bir konuşma ile, bilim ile inançlar arasında herhangi bir ayrılık olmadığını ifade etmiştir. Beraberliğin bir nişanesi olarak da, Galile'ye itibarının iade edi­leceğini söylemiştir.

Papa II. Jean Paul, 1980'de çeşitli ilim adamları, din bilgin­leri ve tarihçilerden oluşan bir komisyonu, Galile dâvasını ye­niden incelemek üzere görevlendirmiştir.

Bu komisyon, neticede, kilisenin Galile'yi mahkûm etmekle büyük hata işlediğini kabul etmiştir. Böylece Galile, 350 yıl ön­ce tahkir edilerek mahkûm edildiği kilise tarafından beraat etti­rilerek aklanmış, itibarı geri verilmiştir.262



Kaynaklar:

Yıllarboyu Tarih, Şubat 1982. s. 4.

a.g. dergi, Nisan 1984, s. 46-47.

Bilim ve Teknik, sayı: 120, s. 14.

Tercüman Bilimler Ansiklopedisi, c. 1, s. 66.263


İslâm, Yeni Buluşlara Karşı Değil





Yüklə 1,57 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   34   35   36   37   38   39   40   41   ...   66




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin