2004
|
2008
|
2009
|
2010
|
2011
|
2012
|
2013
|
Mersin
|
|
Üretim Alanı (da)
|
106,690
|
126,510
|
126,326
|
122,828
|
153,076
|
155,197
|
148,942
|
Üretim (ton)
|
710,710
|
903,501
|
907,795
|
876,325
|
1,095,761
|
1,098,250
|
1,037,445
|
TR62 Bölgesi
|
|
Üretim Alanı (da)
|
232,170
|
262,533
|
264,740
|
242,782
|
271,315
|
253,906
|
243,184
|
Üretim (ton)
|
1,206,031
|
1,635,397
|
1,684,238
|
1,554,064
|
1,765,024
|
1,730,520
|
1,657,858
|
Türkiye
|
|
Üretim Alanı (da)
|
564,245
|
612,541
|
638,559
|
638,243
|
681,861
|
683,987
|
682,562
|
Üretim (ton)
|
4,354,230
|
5,063,265
|
5,524,777
|
5,750,466
|
6,138,937
|
6,170,827
|
6,273,927
|
Mersin/TR62 B. (%)
|
|
Üretim Alanı
|
46.0
|
48.2
|
47.7
|
50.6
|
56.4
|
61.1
|
61.2
|
Üretim)
|
58.9
|
55.2
|
53.9
|
56.4
|
62.1
|
63.5
|
62.6
|
Mersin/Türkiye (%)
|
|
Üretim Alanı
|
18.9
|
20.7
|
19.8
|
19.2
|
22.4
|
22.7
|
21.8
|
Üretim
|
16.3
|
17.8
|
16.4
|
15.2
|
17.8
|
17.8
|
16.5
|
*: Örtüaltı süs bitkileri üretimi dahil değildir
Not: Ekilen alan ve üretime birden fazla ekilişler dahildir.
Kaynak: TÜİK
2004-2013 döneminde, Mersin ili örtü altı üretim miktarı ve üretim alanının hem TR62 hem de Türkiye içerisindeki payının da artış gösterdiği görülmektedir. Bu dönemde Mersin’in TR62 Bölgesi içindeki payı, üretim alanı açısından %46’dan %61.2’ye, üretim miktarı açısından ise %58.9’dan %62.6’ya yükselmiş; Türkiye genelinden aldığı pay ise, üretim alanında %18.9’dan %21.8’e, üretim miktarında ise %16.3’den %16.5’e yükselmiştir.
İlde örtü altı üretiminin dağılımına bakıldığında; üretim alanı itibariyle biber (sivri), muz, domates, karpuz ve çilekten oluşan ilk beş ürünün toplam örtü altı ekiliş alanının %75’ini oluşturduğu, üretim miktarı itibarıyla da domates, biber (sivri), muz, hıyar ve karpuzdan oluşan ilk beş ürünün toplam örtü altı üretiminin %81’ini oluşturduğu görülmektedir.
Tablo 47: Mersin İli Örtü Altı Tarımının Dağılımı (2013)
Sebze-Meyve
|
Ekilen Alan
|
Üretim
|
|
|
Dekar
|
Pay (%)
|
Ton
|
Pay (%)
|
Biber (Sivri)
|
28,739
|
19.3
|
184,142
|
17.7
|
Muz
|
26,724
|
17.9
|
160,315
|
15.5
|
Domates
|
24,505
|
16.5
|
242,290
|
23.4
|
Karpuz
|
16,632
|
11.2
|
108,110
|
10.4
|
Çilek
|
15,571
|
10.5
|
61,249
|
5.9
|
Hıyar
|
12,215
|
8.2
|
141,243
|
13.6
|
Patlıcan
|
8,912
|
6.0
|
67,194
|
6.5
|
Kabak (Sakız)
|
6,523
|
4.4
|
39,930
|
3.8
|
Biber (Dolmalık)
|
3,347
|
2.2
|
17,269
|
1.7
|
Kavun
|
2,813
|
1.9
|
11,244
|
1.1
|
Fasulye (Taze)
|
1,490
|
1.0
|
1,816
|
0.2
|
Marul (Aysberg)
|
500
|
0.3
|
1,000
|
0.1
|
Semizotu
|
464
|
0.3
|
557
|
0.1
|
Kayısı
|
324
|
0.2
|
633
|
0.1
|
Üzüm (Sofralık-Çekirdekli)
|
153
|
0.1
|
393
|
0.0
|
Şeftali (Nektarin)
|
30
|
0.0
|
60
|
0.0
|
Toplam__148,942__100.0'>Toplam
|
148,942
|
100.0
|
1,037,445
|
100.0
|
Not: Ekilen alan ve üretime birden fazla ekilişler dahildir.
Kaynak: TÜİK
Örtü altı üretiminde süs bitkileri üretimi de önemli bir faaliyet kolu olarak ortaya çıkmaktadır. 2013 yılı itibariyle Türkiye genelinde 12.7 milyon metrekare alanda 1 milyar 141 milyon adet örtü altı süs bitkileri yetiştirilmiştir. Bu alanda Mersin ili örtü altı yetiştiricilik faaliyetleri de son yıllarda önem kazanmaya başlamıştır. 2013 yılı itibariyle 452 bin metrekare alanda yaklaşık 26 milyon adet örtü altı süs bitkileri yetiştirilmiş olup bu miktarlarla Mersin ili Türkiye örtü altı süs bitkileri üretiminde ekilen alan itibariyle %3.5’lik ve üretim miktarı itibariyle de %2.3’lük paya sahiptir.
Mersin ilinde örtü altı tarım faaliyetleri yoğun olarak Tarsus, Anamur, Akdeniz ve Erdemli ilçelerinde gerçekleştirilmektedir. 2013 yılı itibarıyla, il örtü altı tarım faaliyetinde ilk dört sırada yer alan bu ilçelerin toplam örtü altı alanlarının %86.4’ünü ve il toplam örtü altı üretiminin %83.9’unu oluşturduğu görülmektedir. İlçeler itibarıyla sera alanlarının dağılımı, birden fazla ekilişlerin de dikkate alındığı ekilen alanlar ve üretim miktarlarının dağılımı ile beraber aşağıdaki tabloda verilmektedir (birden fazla ekilişlerden dolayı ayrılan sera alanı ile ekilen sera alanları arasında farklılıklar olabilmektedir).
Tablo 48: İlçelere Göre Örtü Altı Tarım Faaliyetleri (2013)
|
Sera Alanı
|
Ekilen Alan
|
Üretim
|
|
|
(Dekar)
|
Pay (%)
|
(Dekar)
|
Pay (%)
|
(Ton)
|
Pay (%)
|
Tarsus
|
41,198
|
27.7
|
40,826
|
27.4
|
243,630
|
23.5
|
Anamur
|
37,320
|
25.1
|
37,440
|
25.1
|
198,763
|
19.2
|
Akdeniz
|
33,548
|
22.5
|
33,520
|
22.5
|
254,210
|
24.5
|
Erdemli
|
16,451
|
11.1
|
16,925
|
11.4
|
173,920
|
16.8
|
Bozyazı
|
10,015
|
6.7
|
10,015
|
6.7
|
69,942
|
6.7
|
Silifke
|
4,605
|
3.1
|
4,605
|
3.1
|
42,067
|
4.1
|
Aydıncık
|
3,802
|
2.6
|
3,802
|
2.6
|
39,290
|
3.8
|
Mezitli
|
1,631
|
1.1
|
1,605
|
1.1
|
13,857
|
1.3
|
Gülnar
|
120
|
0.1
|
120
|
0.1
|
898
|
0.1
|
Yenişehir
|
50
|
0.0
|
50
|
0.0
|
578
|
0.1
|
Toroslar
|
19
|
0.0
|
19
|
0.0
|
65
|
0.0
|
Mut
|
15
|
0.0
|
15
|
0.0
|
225
|
0.0
|
Çamlıyayla
|
0
|
0.0
|
0
|
0.0
|
0
|
0.0
|
Toplam
|
148,774
|
100.0
|
148,942
|
100.0
|
1,037,445
|
100.0
|
Not: Ekilen alan ve üretime birden fazla ekilişler dahildir.
Kaynak: TÜİK
İl örtü altı üretim faaliyetlerinde plastik sera yöntemi daha yoğun olarak kullanılmaktadır. 2013 yılı itibariyle il örtü altı tarım faaliyetlerinin %49’u plastik sera, %32’si yüksek tünel, %15’i alçak tünel ve %4’ü de cam sera olarak gerçekleştirilmektedir. Plastik sera uygulaması başta Anamur olmak üzere Erdemli, Tarsus ve Bozyazı ilçelerinde; yüksek tünel uygulaması başta Akdeniz olmak üzere Anamur ve Tarsus ilçelerinde; alçak tünel uygulaması başta Tarsus (%88) olmak üzere Anamur ve Bozyazı ilçelerinde ve cam sera uygulaması da başta Aydıncık (%59) olmak üzere Bozyazı, Anamur ve Silifke ilçelerinde yoğun olarak kullanılmaktadır.
Grafik 25: Mersin İlindeki Seraların Türlerine Göre Dağılımı (2013)
Kaynak: TÜİK
Organik Tarım:
Organik Tarım, ekolojik sistemde hatalı uygulamalar sonucu kaybolan doğal dengeyi yeniden kurmaya yönelik, insana ve çevreye dost üretim sistemlerini içermekte olup, esas olarak sentetik kimyasal tarım ilaçları, hormonlar ve mineral gübrelerin kullanımını yasaklaması yanında, organik ve yeşil gübreleme, münavebe, toprağın muhafazası, bitkinin direncini artırma, doğal düşmanlardan faydalanmayı tavsiye eden, üretimde sadece miktar artışının değil aynı zamanda ürün kalitesinin de yükselmesini amaçlayan alternatif bir üretim şeklidir.
Bitkisel üretimde; uygun yöntemlerle minimum toprak işleme, toprak verimliliğinin korunmasına ve artırılmasına yönelik çalışmalar, kimyasal gübre yerine organik gübre kullanımı, dayanıklı, sağlıklı tohum ve bitki çeşitlerinin seçimi, uygun ekim-dikim yöntemi, bitki korumada ekolojik yöntem ve girdi kullanımı ve hasat, depolama, işleme ve paketleme faaliyetlerinin ekolojik yöntemler içinde yürütülmesi olarak özetlenebilecek olan organik tarım, hayvansal üretimde ise, sağlıklı hayvan yetiştiriciliği, uygun ahır koşulları, organik yemlerden yararlanma ve damızlık ve ırk seçiminde ekolojik uygunluk olarak özetlenebilmektedir.
Ekolojik Tarım Avrupa’da 1910’larda uygulanmaya başlamış, kontrollü üretim 1930’lu yıllarda yaygınlaşmış ve 1970’li yıllarda ticari anlamda önem arz etmeye başlamıştır. Ekolojik Tarım uygulanan alanlar Avrupa ülkelerindeki tarım alanlarının %2-3’ü dolayındadır. Ekolojik tarım faaliyetleri her yıl yaklaşık %20-30’luk büyüme göstermektedir. Önümüzdeki 10 yıl içinde dünya ticaret hacminin 11 milyar USD’den 100 milyar USD’ye yükseleceği tahmin edilmektedir.
Ülkemizde organik tarım uygulamaları 1984-1985 yıllarında başlamış, ilk uygulamalar Türkiye’nin geleneksel ihraç ürünlerinden kuru incir ve kuru üzüm üzerinden Ege Bölgesinde gerçekleştirilmiştir. Daha sonra bu ürünlere kuru kayısı, fındık gibi ürünler de katılarak uygulama, farklı bölgelere yayılmıştır. Ekolojik Tarım hareketini sağlıklı bir şekilde gerçekleştirmek amacıyla, 1992 yılında Ekolojik Tarım Organizasyonu Derneği (ETO) kurulmuştur. ETO’nun da katkılarıyla "Bitkisel ve Hayvansal Tarım Ürünlerinin Ekolojik Metotlarla Üretilmesine İlişkin Yönetmelik", Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından 18 Aralık 1994 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.
Ülkemizde üretilen ekolojik ürünler büyük ölçüde yurt dışı pazarlara gönderildiğinden, ekolojik ürün üretim miktarı ve çeşitliliği yurt dışından gelen talepler doğrultusunda şekillenmektedir. İhracat organizasyonunun gerekliliğinden dolayı üretimler organizasyon kuruluşları tarafından sözleşmeli olarak çiftçilere yaptırılmaktadır. Sözleşmeli tarım üreticilere fiyat ve satış garantisi getirerek avantaj sağlamaktadır. Yapılan sözleşmede taraflar üretim ile ilgili koşulları, fiyat ve varsa prim miktarını açıklayarak mahkemeye başvurma hakkı saklı olmak koşulu ili kanuni güvence altına alınmaktadır. Ekolojik üretimde belirli yasakların olması ve 2-3 yıllık bir geçiş sürecinden sonra ekolojik üretime geçilebilmesi, uzun dönem üretim planlamasını zorunlu kılmaktadır. Bu nedenle yapılan araştırmaların yasal geçerliliğinin olması ve tarafların kurallara uyması ekolojik tarımın başarısı için çok önemli görülmektedir.
Kontrol ve sertifikasyon, organik tarımın önemli basamaklarından biridir. İç ve dış piyasalarda bir ürünün organik olarak satılabilmesi için Organik Ürün Sertifikası'na sahip olması gerekmektedir. Sertifika sistemi ürünlerin ekolojik standartlara göre üretildiğinin, işlendiğinin, paketlendiğinin garantisini vermektedir.5
Tablo 49: Mersin, TR62 Bölgesi ve Türkiye’de Organik Tarımın Gelişimi
|
2004
|
2007
|
2008
|
2009
|
2010
|
2011
|
2012
|
Mersin
|
|
|
|
|
|
|
|
Çiftçi Sayısı
|
165
|
309
|
423
|
376
|
320
|
256
|
365
|
Üretim Alanı (hektar)
|
8,203
|
5,970
|
15,042
|
7,458
|
9,956
|
18,668
|
14,396
|
Üretim (ton)
|
7,308
|
12,354
|
11,370
|
12,477
|
12,969
|
8,492
|
11,964
|
TR62 Bölgesi
|
|
|
|
|
|
|
|
Çiftçi Sayısı
|
179
|
360
|
507
|
468
|
443
|
376
|
580
|
Üretim Alanı (hektar)
|
8,365
|
7,793
|
18,523
|
11,015
|
18,449
|
55,296
|
52,885
|
Üretim (ton)
|
11,587
|
19,517
|
25,084
|
22,897
|
24,094
|
20,103
|
25,522
|
Türkiye
|
|
|
|
|
|
|
|
Çiftçi Sayısı
|
12,751
|
16,276
|
14,926
|
35,565
|
42,097
|
42,460
|
54,635
|
Üretim Alanı (hektar)
|
209,573
|
174,283
|
166,883
|
501,641
|
510,033
|
614,618
|
702,909
|
Üretim (ton)
|
377,615
|
568,128
|
530,224
|
983,715
|
1,343,737
|
1,659,543
|
1,750,127
|
Mersin/TR62 B. Pay (%)
|
|
|
|
|
|
|
|
Çiftçi Sayısı
|
92.2
|
85.8
|
83.4
|
80.3
|
72.2
|
68.1
|
62.9
|
Üretim Alanı (hektar)
|
98.1
|
76.6
|
81.2
|
67.7
|
54.0
|
33.8
|
27.2
|
Üretim (ton)
|
63.1
|
63.3
|
45.3
|
54.5
|
53.8
|
42.2
|
46.9
|
Mersin/Türkiye Pay (%)
|
|
|
|
|
|
|
|
Çiftçi Sayısı
|
1.3
|
1.9
|
2.8
|
1.1
|
0.8
|
0.6
|
0.7
|
Üretim Alanı (hektar)
|
3.9
|
3.4
|
9.0
|
1.5
|
2.0
|
3.0
|
2.0
|
Üretim (ton)
|
1.9
|
2.2
|
2.1
|
1.3
|
1.0
|
0.5
|
0.7
|
Kaynak: TÜİK
Mersin, tarımsal yapısı ve üretim alışkanlıkları, ürün çeşitliliği, farklı agro-ekosistemlere sahip oluşu dikkate alındığında organik tarım ürünleri açısından da şanslı gözükmektedir. Ancak tüm bölgelerde olduğu gibi, işletmelerin küçük ve parçalı oluşu, üreticilerin gelir ve eğitim düzeylerinin düşük oluşu organik tarım uygulamalarında da önemli darboğazlar olarak ortaya çıkmaktadır. Organik tarım yapmanın önündeki önemli zorluklardan birisi de birbirine yakın bahçelerde üretim yapılması ve diğer bahçelerde kullanılan ilaçlamanın organik tarım yapılan bahçeleri de olumsuz etkilemesidir (Mersin Tarım Master Planı).
2012 yılı itibariyle Mersin ilinde 14,396 hektar alanda 365 çiftçi organik tarım faaliyetiyle uğraşmaktadır. Türkiye organik tarım alanlarının %2’si, organik tarım üretiminin ‰7’si ve organik tarımla uğraşan çiftçilerin ‰7’si Mersin’de bulunmaktadır. İlde üretilen organik tarım ürünleri arasında üzüm, muz ve kocayemiş ilk sıralarda yer almakta olup, buğday, zeytin, nohut, çilek, elma, erik, limon, mandalina, portakal, yaban mersini ve kekik organik tarımı yapılan başlıca ürünler arasındadır. Hemen hemen her ilçede organik tarım faaliyetleri bulunan Mersin’de, ilçeler bazında Mut, Gülnar, Erdemli ve Silifke gerek organik tarıma ayrılan alan gerekse üretici sayısı açısından önde gelen ilçeler arasındadır. 2012 yılı verilerine göre Mersin ili organik tarım faaliyeti yapılan iller bazında değerlendirildiğinde, üretim alanının büyüklüğü açısından 12. sırada yer alırken gerek organik tarımla uğraşan çiftçi sayısı gerekse üretim miktarı açısından da 25. sırada yer almaktadır.
Mersin ili organik tarımının Türkiye genelinden aldığı payın yıllar itibariyle artış gösteremediği, hatta işletmelerin küçük ve parçalı oluşu, üreticilerin gelir ve eğitim düzeylerinin düşük oluşu, birbirine yakın bahçelerde üretim yapılması nedeniyle diğer bahçelerde kullanılan ilaçlamanın organik tarım yapılan bahçeleri olumsuz etkilemesi vb nedenlerle azalışlar gerçekleştiği görülmektedir. 2004-2012 ildeki organik tarım faaliyetinde bulunan çiftçilerin Türkiye genelindeki organik tarım çiftçileri içindeki payı %1.3’den ‰7’ye düşerken, üretim alanının Türkiye içindeki payı %3.9’dan %2.0’a, üretim miktarının payı ise %1.9’dan ‰7’ye düşmüştür.
Dostları ilə paylaş: |