Mezheplerde Mehdilik İÇİndekiler


Oryantalistlerin İslam Konusundaki Görüşlerine Birkaç Örnek



Yüklə 0,57 Mb.
səhifə9/24
tarix06.09.2018
ölçüsü0,57 Mb.
#78592
1   ...   5   6   7   8   9   10   11   12   ...   24

Oryantalistlerin İslam Konusundaki Görüşlerine Birkaç Örnek

Oryantalistlere Göre Hz. Resulullah (s.a.a)’in Söz ve Haberleri, Onun Kendi Zeka ve Hayal Gücünün Ürünüdür!


Mc. Donald şöyle der: Muhammed Mekke’deki Yahudilere yaslanmıştır. Ama onlar çok geçmeden ona düşmanlık beslemeye başlayınca başka yardımcılar bulmaya çalışmaktan başka bir çaresi kalmamıştır. Böylece keskin zekası onu Arapların babası olarak İbrahim’e yeni bir yön vermeye sevk etmiş ve bu yolla da kendisini kendi döneminin Yahudiliğinden kurtarıp İbrahim’in Yahudiliğine bağlamayı başarmıştır. [26] Horovitz, Tevrat kelimesinin açıklamasında şöyle diyor: “Kur’an’da bu gibi açık işaretlerin yanı sıra aldığı kaynağı demeden, Tevrat’tan aldığı ve bir çok yerde tekrarladığı hüküm ve kıssalar mevcuttur.” [27]

Peygamber, gökten gelen elçinin peygamberlerle konuştuğu kıssasını kendisi uydurmuş ve sonra da kendi risalet ve vahyini ondan aldığına inanmıştır. Cebrail diye birisini bir vasıta olmadan tanıması mümkün olmadığı için belki de bu sözü bazı filozof ve din araştırmacılarından veya hanif dini üzere olanlardan duymuştur. Ve onlara da bu mesele saptırılarak ulaşmıştır. [28]

A.J Wensink, ise şöyle diyor: “Salat (namaz) kelimesinin Kur’an’dan önceki, edebî eserlerde ismi geçmediğine göre, belki de diğer simgeler gibi Arap ülkelerinde yaşayan Yahudi ve Hıristiyanlardan almıştır.” [29] Diğer bir yerde de şöyle diyor: Goldziher, beş vakitlik namaz hususunda Hutsma’yı reddederken beş vakitlik namazların belirlenişin Farslara ait izlerin bulunduğuna inanıyor. [30]

Mc. Donald Allah maddesiyle ilgili olarak şöyle diyor: Allah’ın isimlerinden biri de “es-selam”dır. Bu sıfat sadece Haşr suresinde yer almış bulunmaktadır... Bu sıfat Hıristiyanların ibadetlerinde okunan ibarelerden Muhammed’in hafızasında kalan bir kelime olabilir. [31]



Yine şöyle diyor: Açıktır ki, yaratıcının sıfatlarını Muhammed İbranice’den almış ve özel anlamını kastetmeden işletmiştir. [32] Aynı zat “ba’l” maddesiyle ilgili olarak da aynı iddiayı tekrarlamış ve bu kelimenin Tevrat’tan alındığını, sonra da ona başka bir anlam verilmeğe çalışıldığını söylemiştir. [33]

Oryantalistlerin Hataları Bir Konuyla Sınırlı Değil, Usul ve Prensip Hatasıdır


Oryantalistlerin hatası, herhangi bir araştırmacının (oryantalistlere de araştırmacı diyebilmek mümkünse tabi!) pekala yapabileceği bir inceleme veya bulgu hatası değildir; onlarınki tamamen usul ve prensiplerden doğan temel inançlardan kaynaklanan batıllardır. Yahudi, Hıristiyan veya maddeci olan her araştırmacı için kaçınılmaz yanlışlardır bunlar. Konunun dışına taşmamak için daha önce aktardığımız örnekler bu kasıtlı insanların yüzlerce hata ve garazlarından sadece birkaçını göstermektedir. Şarkiyatçılar İslam’la ilgili inceleme ve beyanlarında daima önyargılı olmuşlar, bütün görüş ve beyanlarını “Hz. Muhammed sallallahu aleyhi ve alih ’in, haşa peygamber olmadığı, dolaysıyla Kur’an ve sünnetin de vahye dayalı olmadığı” şeklindeki inkarcı ve müşrik bir inanç sistemi üzerine bina etmişlerdir. Böyle bir batıl önyargıyla hareket ettikleri, böyle bir zemine ayak bastıkları için elde ettikleri sonuç da doğru değildir ve bu yanlış yöntemle mesela Kur’an’la sünnette geçen ve Hıristiyanlık, Yahudilik veya diğer din ve görüşlerle benzeşen bir nokta bulduklarında bunu, “demek ki İslam, falan dinden alıntı yapmış” şeklinde değerlendirmelerde bulunmuş, hiçbir benzeşme görmedikleri hususları da “ilahi vahye dayanmayan ve tamamen doğal şartlardan kaynaklanan veya Hz. Peygamber sallâ’llâhu aleyhi ve alih ’in ya da Müslümanların hayat şartlarında şeklini bulmuş kurallar” şeklinde yorumlamışlardır!

Oryantalistler Karşısında Müslümanların Vazifesi


Oryantalistlerde bu tür ifade ve beyanlara sıkça rastlamak mümkündür; Kur’an, vahiy ve sünneti beşeri fikirlermişçesine takdim eden bu tür oryantalist vecizelerinin tamamına değinebilmek için ciltler dolusu kitaplar yazmak gerekir aslında. Bu örneklerle şunu açıklamak istedik: Oryantalistlerin bu tür tespitleri genellikle bir inceleme hatası değil, kimi zaman önceden hesaplanmış tavırlar, kimi zaman da araştırma yöntem ve prensiplerinin doğru olmayışından kaynaklanmaktadır ki Yahudi veya Hıristiyan bir oryantalistin elinde ister istemez böylesi sonuçlar doğmaktadır. İşte bu noktada Müslüman araştırmacılar İslam’ın vazgeçilmez hakikatlerini savunmak için kaleme sarılmalı bunun dînî ve ilmî vazife olduğu bilincini taşımalıdırlar. O zaman oryantalistlerin yöntem veya prensip hatalarını kolaylıkla tespit ederek İslam’ın hakkaniyetini herkese ispatlama imkanı doğar. Oysa iş tam tersine olmuş ve bazı Müslüman yazarlarla aydınlar, oryantalistlerin İslam’a yönelik bu aşikar saldırılarına karşı koyacakları yerde onları “samimi araştırmacılar ve tarafsız bilim adamları (!)” olarak kabul edip kendi eser ve konuşmalarında sürekli oryantalistlerden iktibaslarda bulunup görüşlerini belge kabul etmek suretiyle onların gündemde tutulmasına vesile olmuş ve bu şarkiyatçıların İslam düşmanı fikirlerinin Müslüman toplumlara sızmasında araç olmak gibi büyük bir hataya düşmüşlerdir. Bunun en bariz örneklerinden biri yüce İslam dininin Mehdilik inancıdır. Müslüman yazar ve aydınların bir kısmı bu hususta Yahudi ve Hıristiyan şarkiyatçıların görüşlerini olduğu gibi esas almış, kendi dinlerinin naslarına dayanacakları yerde, tutup oryantalistlerin kıstaslarına sarılmışlardır. Daha önceki bahsimizde bu kıstas ve maksatlı görüşlerden birkaç örnek vermiştik: şimdi kimi Müslüman yazarların Mehdilik konusundaki özel görüşlerini aktaracak ve bunların, söz konusu şarkiyatçıların görüşleriyle ne kadar benzerlik gösterdiğini ve onları nasıl yansıttıklarını, hatta bu Müslüman yazarların kendilerinden bir tek cümle dahi eklemeye ihtiyaç duymadıklarını hep birlikte göreceğiz:

Oryantalistler ve Mehdilik Konusu


Yahudi, Hıristiyan veya maddeci oryantalistlerin birtakım önyargı ve art niyetlerden hareketle yanlış neticelere ulaştıkları ve alabildiğine eleştirerek, her zaman yaptıkları gibi “Yahudilik, Hıristiyanlık veya benzeri başka batıl inançtan iktibas edildiğini veya maddi şartların doğurduğu kaçınılmaz neticeler” ya da “siyasi ve sosyal emellerin şekillendirdiği beşerî inanç ve zeka ürünleri” şeklinde tahrifatlarla tanıtmaya çalıştıkları nice islâmi meselelerden biri de Mehdilik konusudur.

Mesela Mc Donald... şöyle der: “Emeviler döneminde İslam devletinin adalet ve beraberlik yetersizliği, son zamanda Mehdi’nin ortaya çıkacağı fikrinin oluşmasının sebeplerinden olacağı büyük bir ihtimaldir.”

Goldziher de fikrini şöyle açıklar: “Aslında Yahudi ve Hıristiyan motiflerden doğup etkilenmiş olan Mehdilik düşüncesi, Zerdüştlüğün kalıplarından da etkilenip hayalci insanların hayal ürünleriyle de yoğrulunca ortaya bugünkü Mehdilik destanı çıkmış oldu! Sonra da Peygamber hadislerinden Mehdi’ye dair sözler bulunulmuş, ancak bu hadislere sahih hadis kitaplarında rastlamak mümkün değildir.” [34]

Van Volter aynı doğrultuda hareket ederek şöyle der: Doğulular kehanet ve bilinmeyen gelecekten haber vermeğe ruhî yönden eğilimlidirler. Bu yüzden kurtarıcıya inanmak doğu tabiatına uygundur. Bu ise o yörelerde bulunan cehalet ve zulümden kaynaklanmaktadır. Bu yüzden bu tür inançlar eski doğu halkları arasında varola gelmiştir. Volter şöyle diyor. “Abbasi hükümdarlarının zulmü Emeviler dönemindeki zulümden az olmamıştır. Bu ise, halkı yeni Abbasi düzenin zulmünden kurtulmak için Mehdilik inancına sarılmaya sevk etmiştir.” Böylece oryantalistlerin Mehdilik konusuyla ilgili görüşlerinin şu şekilde özetleyebiliriz:

1- Bazı oryantalistlere göre İslam’da Mehdilik inancı Yahudilik ve Hıristiyanlıktan alınma bir inançtır.

2- Kimi oryantalistlere göre de Mehdilik inancı o çağlarda mevcut zulüm ve baskı ortamının şartlarından kaynaklanmış sosyal bir tepkimedir ve dînî hakikati yoktur.

Daha önce de belirttiğimiz gibi, tarafsız araştırmacılar olduğu(!) zannedilen bu oryantalistler; kendi bâtıl dinleri ve hizmet ettikleri malum odaklardan aldıkları direktifler doğrultusunda İslam’ı ve Kur’an’ı zaten reddetmekte ve bunları Yahudilik, Hıristiyanlık veya insan zekasının ürünü olarak telakki ettiklerinden, bundan başka bir tavır sergilemeleri ve gerçeğe yakın olmaları da beklenemez elbet. Esasen söz konusu oryantalistlerin Mehdilik konusunda bundan farklı bir tutum sergilemeleri şaşırtıcı olur.


Yüklə 0,57 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   5   6   7   8   9   10   11   12   ...   24




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin