Microsoft Word ideogram sunum dosyas\375



Yüklə 168,93 Kb.
tarix31.05.2018
ölçüsü168,93 Kb.
#52268

Ali İhsan Kaleci : CRT Sblaise Yönetmeni

Seyirler projesi, Ali İhsan Kaleci’nin 22 yıllık araştırma çalışmalarının ve oluşturduğu uluslararası işbirliğinin sonucu olarak ortaya çıkmıştır.



Seyirler Projesi, Ali İhsan Kaleci ve ekibinin, Türkiye’deki ‘yaşayan geleneksel sanatlar’ temelinde, oyunculuk sanatı üzerine pratik ve teorik sorgulamalar çerçevesind,e uzun yıllar süresince olgunlaşan çalışmalarının meyvesidir.

Bu süreç, Ali İhsan Kaleci’nin tiyatro disiplini içerisindeki ilk adımı ile başlamıştır : Ali İhsan Kaleci eğitim gördüğü Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümü’nde yazdığı ilk oyun ile Üniversiteden « dramatujri ödülü » aldı : Ayhan. Daha sonra, 1986 yılında, Ankara Devlet Tiyatrosu için, Devlet Tiyatroları direktörü Turgut Özakman’ın isteğiyle, ünlü şair Mehmet Akif Ersoy’un hayatından yola çıkarak ikinci oyununu yazdı: «Bir Kavga Adamı Mehmet Akif Ersoy ».

Eğitimine devam etmek ve oyun yazarı olarak mesleki gelişimini sürdürmek için Fransa’ya gitti, yirmi yılı aşkın süredir burada dramatik yazarlık ve yönetmenlik üzerine çalıştı. Önceden beri ilgilendiği Sufi geleneği ile bağını koruyarak, Batı tiyatro formlarına odaklandı. Uzun yıllar boyunca Sufi müzisyen Kudsi Ergüner ile çalıştı ve onunla, oyuncunun eğitim ve yaratımı çerçevesinde, profesyonel oyunculara yönelik uzun süreli bir çalışma yürüttü. Öte yandan, Batı tiyatrosunun ana çizgileri ile ilgilenmeye devam etti. (William Shakespeare’in eserleri, Peter Brook ve Jerzy Grotowski’nin oyunculuk sanatı üzerine çalışmalar…) Peter Brook, Ariane Mnouchkine, Michel Bernard, Michel Vinaver gibi Batı Tiyatrosu’nun öne çıkan isimleriyle karşılaşma ve paylaşımları oldu.


1990 yılında Binbir Gece Hikayeleri’ni Uyur Gezer adıyla sahneye uyarladı. 1991 yılında bu oyun Fas’ta; Fransa’nın ve Avrupa’nın birçok şehrinde sahnelendi. Yine 1991 yılında Yunus Emre’nin hayatından uyarladığı “Ölümsüz Güller”, Berlin’de sahneye konmuş ve Avignon Festivali’nde oynanmıştır. Sonrasında Yunan mitolojisi’nden hareketle yazdığı “Hiçkimsenin Yolculukları” adlı oyunu, Gül Gürses ile beraber Viyana’da sahneledi ve oyun, Avignon Festivali’nde gösterildi.





5
1992-1994 yılları arasında, Fransız sanatçı Shubert’in hayatını sahneye uyarlayarak, Paris’te sergiledi. 1993 yılında Ali İhsan Kaleci, bu oyunla, basın ve Fransız aydınların yoğun ilgisiyle Paris kamuoyuna duyuruldu. Yönetmen Peter Brook tarafından desteklenen Ali İhsan Kaleci bu oyununu, Paris'te Trianon Tiyatrosu'nda sahneye koydu. 1995 yılında ise UNESCO’nun isteği üzerine Cem Sultan’ın hayatını sahneledi.

Tüm bu süreçlerin devamında Ali İhsan Kaleci, tiyatro tanımlarının ve mevcut uygulamalarının içindeki sınırların ve eksikliklerinin farkına vardı. Gösteri dünyası içindeki deneyimleri sonucu, ironik bir biçimde, Batı modeline göre tasarlanmış tiyatronun içinde gerçek insani boyutu eksik bulmuş ve bu çalışmalardan sonra yapmış olduğu sanatı sorgulamaya başlamıştır. Almış olduğu sanat eğitiminin, kendi kültüründen gelen bütün sanat ve ifade biçimlerinin çok uzağında durduğunu fark etmiştir. Çalışmasının yönünü tamamen,

kendi kültürel kaynaklarına ve Sufizme çevirmiştir. Bu süreç, onun tiyatronun gerçekte ne olduğunu ve tiyatro içinde insanı sorgulamasına, bu sorular çerçevesinde yoğunlaşarak çalışmalarını sürdürmesine olanak sağlamıştır. Böylece, sufizm üzerine odaklanarak ve özellikle Mevlana Celaleddin Rumi ve Hacı Bektaş Veli’nin eserleri üzerine çalışmış, buradan yola çıkarak yaratım çalışmalarını sürdürmüştür ve bugün hala, çalışmalarına bu çıkış noktası kaynaklık etmektedir.
Devamında Ali İhsan Kaleci, Kudsi Ergüner, Tapa Sudana, Andrea Cohen gibi tanınmış sanatçılarla, oyuncuları biraraya getirerek küçük bir ekip oluşturdu. Mevlana Celaleddin Rumi, Hacı Bektaş Veli ve Shakespeare’in eserlerini kapsayan, yaklaşık 7 yıl süren bir çalışma yürüttü. Bir sonraki gösterisi 2001 yılında gerçekleşti. Bu sürecin sonunda, “Zat” ve Shakespearee Sufi Bakış” isimli iki eser ortaya çıktı. Bu eserler Paris’in birçok yerinde sahnelenmiştir.

Ali İhsan Kaleci, bu tarihten itibaren, bir yönetmen olarak, yapmak istediği doğrultuda bir tiyatroyu gerçekleştirebilmek için, uzun vadede kendi sanat yaklaşımını takip edebilecek, uygulama ve refleksiyon düzeyi yüksek, iyi eğitimli oyunculara ihtiyaç duydu ve kendi tiyatrosunu kurarak, bir çekirdek kadro oluşturdu. Bu süreç içinde, çalışmasını profesyonel oyuncular ile birlikte, ‘eğitim araştırma, yaratım’ evreleri üzerinde kurdu. Uzun bir araştırma dönemi başlattı. 2002 ile 2011 yılları arasında Ali İhsan Kaleci ve ekibi yoğun bir araştırma ve yaratım çalışması içine girdi.

Aynı süreçte, çeşitli eğitim çalışmaları çerçevesinde, Thomas Richards ve Jerzy Grotowoski Workcenter ile uzun yıllar işbirliği yaptı. Bu dokuz yıl boyunca Shakespeare ve Sufi eserlerinden yola çıkarak başarılı çalışmalar gerçekleştirdi, bu çalışmalar Wroclaw’da Vanishing Voices Festivali’nde gösterildi: Edgar ve Edmund, Shakespeare’in Kral Learı, Gurbet, Kral Learın Halkı, Kraliçe’nin Gecesi, Hamlet.


Aynı süreçte, Ali İhsan Kaleci, ekibinin de desteği ile profesyonel oyuncular için farklı düzeylerde eğitimler vermeye başlamış (AFDAS, Ulusal Eğitim Merkezi Fonu ortak desteği ve işbirliği ile) ve bu eğitimler sonrasında, Kaleci ve ekibi ile çalışmaya devam etmek isteyen sanatçılar, kademeli olarak onun çalışmalarına katılmış, yeni işbirlikleri oluşmaya başlamıştır.

Bu dönemde, Ankara Devlet Tiyatrosu arşivine alınmış “Shubert ve Şevki Bey” oyunu, Mustafa Avkıran tarafından sahneye kondu.



2006 yılından itibaren, oyuncunun özerkliği” isimli uzun vadeli eğitim çerçevesinde Ali İhsan Kaleci ve ekibi, Fransız stajyerler ile birlikte, her yıl, yılda bir ay olmak üzere, çalışmalarını Kapadokya’da yürütmüştür. Bu eğitimlerden birinin sonunda Fransız ve Yunan oyunculardan oluşan bir staj ekibi, Ali İhsan Kaleci ve ekibi ile çalışmaya devam etmek istemiş ve çekirdek ekibe bağlı ve ona paralel bir ekip oluşturmuşlardır.
2007 yılında Yunanistan’a hareket eden bu ekibin bir üyesi, CRT St Blaise ve Karolos Zonaras arasında sanatsal bağlamda bir ortaklık kurulmasına vesile olmuştur. Kurulan işbirlikleri ile birlikte, Ali İhsan Kaleci ve ekibinin uzun bir çalışma sürecinin meyvesi olan İDEOGRAM Projesi böylelikle hayata geçmiştir ve İDEOGRAM ile şimdi, Tiyatronun kaynaklarına ilişkin en temel sorular ve bu çerçevede uzun yıllar süresince yürütülen çalışmaların sonuçları, süreç içerisinde aynı sorular etrafında biraraya gelecek sanatçı, akademsiyen ve araştırmacılarla ve halkla paylaşılacaktır. Avrupa Komisyonu’nun verdiği destek ile İDEOGRAM, bu bakış doğrultusunda, bünyesine Türkiye ve diğer pek çok Batı ve Doğu ülkesini alarak, kapsamlı bir uluslararası tiyatro araştırma, eğitim ve yaratım çalışması gerçekleştirecek ve sonuçlarını projenin zamansal sınırları ötesinde kalıcı bir zemine taşıyacaktır.









Yüklə 168,93 Kb.

Dostları ilə paylaş:




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin