Oysa Polonya komünistleri anti-emperyalist mücadeleyi burjuva düzene karşı mücadeleyle birleştirmesini bildiler, başardılar. Bu başarıda elbette Sovyetlerin doğrudan desteği, Kızıl Ordu'nun Avrupa'yı faşizmden arındırma hareketinin payı küçümsenemez. Ama örneğin Fransa'da direnişin destanını komünistler kanlarıyla yazdılar, ürününü de De Gaulle'cü burjuvazi gaspetti. Polonya'da faşist Alman ordularına karşı savaşılırken onların yerli işbirlikçisi burjuvaziye de darbeler indirildi ve savaşın bitmesiyle birlik(179)te komünistler yönetimde etkinlik sağladılar. Savaş koşullarında, komünistlerden ve müttefiklerinden burjuvazinin ve burjuva düzenin işini tamamen bitirmesini beklemek, öyle olmadı diye, katı ve doktriner eleştirilerde bulunmak pek haklı olmaz. Olağanüstü ve karmaşık bir durum söz konusuydu o tarihsel koşullarda.