İkinci örnek, Nikaragua. Yıllardır ABD emperyalizminin ekonomik, askeri, siyasi, diplomatik baskı altında tuttuğu, sürekli limanlarına mayın döşediği Nikaragua halkı kahramanca direniyor. Karşı-devrimci Kontra gerillalarına yağdırılan dolarlar, yapılan yoğun silah yardımları, sağlanan lojistik destekler kar etmiyor. Her defasında Sandinist gerillalar karşı-devrimci Kontraları ve onların akıl hocaları ABD subaylarını geri püskürtüyorlar.
Bunları söylerken gerek Küba gerekse Nikaragua'da devrim sonrası süreçleri, bu süreçlerin niteliğini ve sınırlarını tartışmak istemiyoruz. Bu ayrı bir sorun. Bu iki ülke halkı Şili'ninkinden daha mı yiğit, daha mı cesaretli? Hayır. Allende 11 Eylül 1973 günü Moneda sarayını(205)kuşatan tanklara ve roket yağdıran uçaklara karşı, kundağında "Salvador Allende'ye silah arkadaşı Fidel Castro'dan" yazılı bir Kalaşnikofla sonuna kadar kahramanca çarpıştı. Radyodan Şili halkına son mesajını şöyle noktaladı: "Yaşasın Şili! Yaşasın Halk! Yaşasın işçiler"