24 Fakat onların Nuh'un rahipleri değil de Zarahemla ülkesinden gelen kendi kardeşleri olduklarını görünce içi büyük sevinçle doldu.
25 Şimdi Ammon gelmeden önce Kral Limhi birkaç adamını Zarahemla ülkesini bulmaları için göndermişti; ne var ki adamları ülkeyi bulamamışlar ve çölde kaybolmuşlardı.
26 Bununla birlikte eskiden insanların yaşadığı bir ülke, evet, kurumuş kemiklerle kaplı bir ülke bulmuşlardı; evet, burası eskiden insanların yaşadığı bir ülkeydi ve yerle bir edilmişti; ve adamlar orayı Zarahemla ülkesi sanarak Nefi ülkesine döndüler ve Ammon'un gelişinden birkaç gün önce ülke sınırlarına ulaştılar.
27 Ve yanlarında bazı kayıtlar, hatta kemiklerini buldukları halkın kayıtlarını da getirdiler; ve bu kayıtlar madeni levhalara işlenmişti.
28 Ve şimdi Kral Mosiya'nın bu tür kayıtları çevirebilmek için Tanrı'dan bir armağana sahip olduğunu Ammon'un ağzından öğrenince, Limhi'nin içi yine sevinçle doldu; evet ve Ammon da sevindi.
29 Ancak Ammon'la kardeşleri, kardeşlerinin çoğu öldürülmüş olduğu için çok üzüldüler.
30 Ve ayrıca, Kral Nuh'la rahiplerinin, halkı Tanrı'ya karşı bunca günaha ve kötülüğe sürüklemesine de üzüldüler; ve Abinadi'nin ölümüne de üzüldüler; ve ayrıca Abinadi tarafından söylenmiş sözlere inanıp Tanrı'nın gücü ve yetkisi sayesinde Tanrı'nın bir kilisesini kuran Alma ile ona katılan halkın gitmesine de üzüldüler.
31 Evet, gitmeleri onları çok üzdü; çünkü nereye kaçıp gittiklerini bilmiyorlardı. Şimdi bilseler seve seve onlara katılırlardı, çünkü kendileri de Tanrı'ya hizmet edip, O’nun emirlerini yerine getirmek için Tanrı ile bir antlaşma yapmışlardı.
32 Ve şimdi Ammon geldikten sonra, Kral Limhi ve halkından birçokları da Tanrı'ya hizmet etmek ve emirlerini yerine getirmek için O'nunla bir antlaşma yapmışlardı.
33 Ve öyle oldu ki Kral Limhi ve halkından birçoğu vaftiz olmak istiyordu; ancak ülkede Tanrı'dan yetkisi olan bir kimse yoktu. Ve Ammon kendisini layık bir hizmetkâr olarak görmediği için bunu yapmayı reddetti.
34 Bu yüzden şimdilik kendilerine bir kilise kurmayıp Rab'bin Ruhu'nu beklediler. Şimdi çöle kaçmış olan Alma ile kardeşleri gibi olmak istiyorlardı.
35 Bütün yürekleriyle Tanrı'ya hizmet etmeye istekli olduklarının tanığı ve kanıtı olarak vaftiz olmak istiyorlardı; ancak bunu ileri bir tarihe bıraktılar; ve vaftiz olmalarının öyküsü ileride anlatılacaktır.
36 Ve şimdi Ammon'un ve halkının, Kral Limhi'nin ve halkının tek düşüncesi Lamanlılar'ın elinden ve onların kölesi olmaktan kurtulmaktı.
22. BÖLÜM
Halkın Laman boyunduruğundan kaçıp kurtulması için planlar yapılırLamanlılar sarhoş edilirHalk kaçıp Zarahemla'ya döner ve Kral Mosiya'nın egemenliği altına girer. m.ö. tahminen 121--120 yılları.
Ve öyle oldu ki Ammon'la Kral Limhi tutsaklıktan nasıl kurtulacakları konusunda halka danışmaya başladılar; ve hatta bütün halkı bir araya getirdiler; ve amaçları bu konuda halkın da onayını almaktı.
2 Ve öyle oldu ki tutsaklıktan kurtulmak için eşlerini ve çocuklarını ve sürülerini ve büyükbaş hayvanlarını ve çadırlarını alıp çöle kaçmaktan başka bir çare bulamadılar; çünkü Lamanlılar sayıca çok olduklarından, Limhi halkının onlarla savaşarak kendilerini kılıçla tutsaklıktan kurtarması olanaksızdı.
3 Şimdi öyle oldu ki Gideyon gidip kralın önünde durdu ve ona şöyle dedi: Şimdi ey kral, kardeşlerimiz Lamanlılar'la yaptığımız savaşlarda sözlerimi şimdiye kadar birçok kez dinlediniz.
4 Ve şimdi, ey kral eğer hizmetkârınızı yararsız bulmuyorsanız ya da şu ana dek sözlerimi biraz olsun dinleyip yararını gördüyseniz, sizden bu gün de sözlerimi dinlemenizi dilerim; ve sizin hizmetkârınız olup bu halkı tutsaklıktan kurtarmak istiyorum.
5 Ve kral onun konuşmasına izin verdi. Ve Gideyon ona şunları söyledi:
6 İşte şehrin arkasındaki arka surun içinden geçen arka geçit yok mu? Oradaki Lamanlılar, yani Lamanlı muhafızlar geceleyin sarhoş olurlar; bu yüzden bütün bu halkın arasına bir duyuru gönderelim, geceleyin çöle sürmek üzere sığırlarını ve davarlarını toplasınlar.
7 Ve ben de emrinize göre gidip Lamanlılar'a son şarap haracını ödeyeyim; ve içip sarhoş olacaklardır; ve sarhoş olup sızdıklarında, ordugâhlarının solundaki gizli geçitten çıkar gideriz.
8 Böylece eşlerimiz ve çocuklarımız, sığırlarımız ve davarlarımızla çöle çıkar, Şilom ülkesinin çevresinden yolumuza devam ederiz.
9 Ve öyle oldu ki kral, Gideyon'un sözlerini dinledi.
10 Ve Kral Limhi, halkına sürülerini toplamalarını emretti ve Lamanlılar'a şarap haracını gönderdi; ve hediye olarak onlara daha fazla şarap gönderdi; ve onlar kral Limhi'nin kendileri için gönderdiği şaraptan bol bol içtiler.
11 Ve öyle oldu ki gece olunca, Limhi halkı sığırlarını ve davarlarını da alarak çöle çıktı ve çölde Şilom ülkesinin çevresinden dolaşarak Ammon'la kardeşlerinin önderliğinde Zarahemla ülkesine doğru yöneldiler.
12 Ve çölde taşıyabilecekleri altın, gümüş gibi tüm değerli eşyalarıyla yiyeceklerini yanlarına almışlardı; ve yollarına devam ettiler.
13 Ve günlerce çölde yol aldıktan sonra Zarahemla ülkesine vardılar ve Mosiya'nın halkıyla birleşerek onun egemenliği altına girdiler.
14 Ve öyle oldu ki Mosiya onları sevinçle karşıladı; ve onların kayıtlarını ve Limhi halkı tarafından bulunmuş olan kayıtları da teslim aldı.
15 Ve şimdi öyle oldu ki Lamanlılar, Limhi halkının geceleyin ülkeden ayrıldığını anlayınca, arkalarından çöle bir ordu gönderdiler.
16 Ve askerler iki gün Limhi halkının ardından gittikten sonra onların izlerini takip edemediler; bu yüzden çölde kayboldular.
Kral Nuh'un halkı tarafından çöle kovulan Rab'bin halkının ve Alma'nın öyküsü.
23. Bölüm'ün başından 24. Bölüm'ün sonuna kadar.
23. BÖLÜM
Alma kral olmayı reddeder-Yüksek rahip olarak hizmet verirRab, halkını cezalandırarak yola getirir, Lamanlılar da Helam ülkesini ele geçirirlerKral Nuh'un kötü rahiplerinin başkanı Amulon, Lamanlı kralın emri altında hüküm sürer. m.ö. tahminen 145--121 yılları. Şİmdİ Kral Nuh'un orduları saldıracak diye Rab tarafından uyarılan Alma bunu halkına bildirdi; bu yüzden sürülerini toplayıp tahıllarını yükleyen halk, Kral Nuh'un orduları gelmeden çöle doğru yola çıktı.
2 Ve Rab onlara öyle bir güç verdi ki Kral Nuh'un halkı arkalarından yetişip onları yok edemedi.
3 Ve sekiz gün boyunca çölün derinliklerine kaçtılar.
4 Ve bir ülkeye geldiler; evet, burası çok güzel ve hoş bir ülkeydi; suyunun dupduru olduğu bir ülkeydi.
5 Ve çadırlarını kurdular ve toprağı işlemeye başladılar; ve binalar yapmaya başladılar; evet, çalışkandılar ve canla başla çalıştılar.
6 Ve halk Alma'nın kral olmasını istiyordu; çünkü halkı tarafından çok seviliyordu.
7 Fakat, Alma onlara: Aİşte, bir kralımızın olması uygun değildir!@ dedi; çünkü Rab şöyle diyor: Kimseyi kimseden üstün saymayacaksınız ya da bir kimse kendisini başkasından üstün görmeyecek; bu yüzden, size derim ki bir kralınız olması uygun değildir.
8 Yine de, hep doğru kimseler kralınız olabilseydi, başınızda bir kralın bulunması iyi olurdu.
9 Fakat Kral Nuh'un ve rahiplerinin kötülüklerini hatırlayın; ve ben kendim bile tuzağa düştüm ve Rab'bin gözünde iğrenç sayılacak birçok şey yaptım; yaptığım şeyler beni acı bir tövbeye getirdi.
10 Yine de çok acı çektikten sonra Rab yakarışımı duydu ve dualarımı cevaplandırdı; ve çoğunuza O'nun gerçeğini bildireyim diye O'nun elinde bir araç oldum.
11 Ancak bu konuda gururlanamam; çünkü kendim için gururlanmaya layık değilim.
12 Ve şimdi size söylüyorum, Kral Nuh tarafından zulmedildiniz ve ona ve rahiplerine kul köle oldunuz; ve onlar tarafından kötülüklere düşürüldünüz; bu yüzden kötülük bağlarıyla bağlanmıştınız.
13 Ve şimdi Tanrı'nın gücüyle bu bağlardan kurtuldunuz; evet, hatta Kral Nuh'un ve halkının elinden ve kötülüğün bağlarından kurtuldunuz; dilerim, sizi özgür kılan bu özgürlüğe bağlı kalır ve kimsenin kralınız olmasına izin vermezsiniz.
14 Ve Tanrı'nın yolundan giden ve emirlerine uyan Tanrı'nın bir öğrencisi olmadıkça kimsenin öğretmeniniz veya hizmetkârınız olmasına da izin vermezsiniz.
15 Böylece Alma halkına herkesin komşusunu kendisi gibi sevmesini, aralarında hiç çekişme olmaması gerektiğini öğretti.
16 Ve şimdi Alma, kiliselerinin kurucusu olduğundan, onların yüksek rahibiydi.
17 Ve öyle oldu ki Tanrı tarafından Alma'nın aracılığıyla olmadıkça, hiç kimse vaaz vermek veya öğretmek için yetki almadı. Bu yüzden Alma onların bütün rahiplerini ve öğretmenlerini kutsadı; ve doğru olmayan insanların dışında hiç kimse kutsanmadı.
18 Bu yüzden onlar halklarını korudular ve onları doğrulukla ilgili değerlerle beslediler.
19 Ve öyle oldu ki ülkede son derece refah içinde yaşamaya başladılar; ve ülkeye Helam adını verdiler.
20 Ve öyle oldu ki Helam ülkesinde gittikçe kalabalıklaştılar ve çok bolluk içinde yaşadılar; ve Helam şehri adını verdikleri bir şehir kurdular.
21 Yine de Rab halkını yola getirmeyi uygun bulur; evet, onların inancını ve sabrını dener.
22 Ancak her kim O'na güvenirse son günde yüceltilecek odur. Evet ve bu halk için de durum böyleydi.
23 Çünkü işte, onların tutsaklığa düşürüldüğünü ve Tanrıları Rab'den, evet, hatta İbrahim'in ve İshak'ın ve Yakup'un Tanrısından başka kimsenin onları kurtaramayacağını size göstereceğim.
24 Ve öyle oldu ki Rab onları kurtardı ve yüce gücünü onlara gösterdi; ve onların sevinci büyüktü.
25 Çünkü işte, öyle oldu ki Helam ülkesinde, evet, Helam şehrinde çevredeki toprakları işlerken, işte Lamanlılar'ın bir ordusu ülke sınırlarında gözüktü.
26 Şimdi öyle oldu ki Alma'nın kardeşleri tarlalarından kaçıp Helam şehrinde bir araya toplandılar; ve Lamanlılar'ın görünüşlerinden dolayı çok korkmuşlardı.
27 Fakat Alma varıp aralarında durdu ve onlara korkmamalarını öğütledi, Tanrıları Rab'bi hatırlamalarını ve O'nun kendilerini kurtaracağını söyledi.
28 Bu yüzden korkularını yatıştırarak kendilerinin, eşlerinin ve çocuklarının canını
bağışlasınlar diye Lamanlılar'ın yüreğini yumuşatması için Rab'be yakarmaya başladılar.
29 Ve öyle oldu ki Rab, Lamanlılar'ın yüreğini yumuşattı. Ve Alma ile kardeşleri gidip kendilerini onların eline teslim ettiler; ve Lamanlılar, Helam ülkesini ele geçirdiler.
30 Şimdi Kral Limhi’nin halkının peşine düşmüş olan Lamanlı orduları, uzun bir süre çölde kaybolmuştu.
31 Ve işte Amulon adını verdikleri bir yerde Kral Nuh'un o rahiplerini bulmuşlardı; ve rahipler Amulon ülkesini yurt edinmeye başlamış ve toprağı işlemeye başlamışlardı.
32 Şimdi bu rahiplerin liderinin adı Amulon'du.
33 Ve öyle oldu ki Amulon Lamanlılar'a yalvardı; ve Lamanlılar'ın kızları olan hanımlarını da kocalarını öldürmemelerini rica etmeleri için kardeşlerine gönderdi.
34 Ve Lamanlılar, hanımlarından dolayı Amulon'la kardeşlerine acıdılar ve onları öldürmediler.
35 Ve Amulon'la kardeşleri Lamanlılar'a katıldılar; ve Nefi ülkesini bulmak üzere çölde yol alırken, Alma ile kardeşlerinin oturdukları Helam ülkesini buldular.
36 Ve öyle oldu ki Lamanlılar, Nefi ülkesine giden yolu kendilerine gösterirlerse, Alma ile kardeşlerine canlarını ve özgürlüklerini bağışlayacaklarını dair söz verdiler.
37 Fakat Alma, Nefi ülkesine giden yolu onlara gösterdikten sonra, Lamanlılar sözlerinde durmadılar; Alma ile kardeşlerini gözetim altında tutmaları için Helam ülkesinin çevresine muhafızlar yerleştirdiler.
38 Ve geri kalan Lamanlılar ise Nefi ülkesine gitti; ve bir kısmı da Helam ülkesine döndü ve Helam ülkesinde kalan muhafızların hanımlarıyla çocuklarını da yanlarında getirdi.
39 Ve Lamanlılar'ın kralı Helam ülkesindeki halkının başına kral ve yönetici olarak Amulon'u atamıştı; ancak Amulon'un Lamanlılar'ın kralına ters düşecek bir şey yapmaya yetkisi yoktu.
24. BÖLÜM
Amulon Alma'ya ve halkına baskı yaparDua ederlerse öldürüleceklerdirRab onlara yüklerini hafif gösterirOnları tutsaklıktan kurtarır, onlar da Zarahemla'ya dönerler. m.ö. tahminen 145--120 yılları. Ve öyle oldu ki Amulon, Lamanlılar'ın kralının gözüne girmeyi başardı; bu nedenle, Lamanlılar'ın kralı onun ve kardeşlerinin, halkın üzerine, evet, hatta Şemlon ülkesindeki, Şilom ülkesindeki ve Amulon ülkesindeki halkın üzerine öğretmen olarak atanmalarına izin verdi.
2 Çünkü Lamanlılar bütün bu ülkeleri ellerine geçirmişlerdi; bu yüzden, Lamanlılar'ın kralı bütün bu ülkelere krallar atamıştı.
3 Ve şimdi Lamanlılar'ın kralının adı Laman'dı, babasının adını almıştı; ve bu yüzden ona Kral Laman deniliyordu. Ve büyük bir halkın kralıydı.
4 Ve Kral Laman, halkının sahip olduğu bütün ülkelere Amulon'un kardeşlerini öğretmen olarak atadı; ve böylece Nefi dili bütün Lamanlı halkı arasında öğretilmeye başlandı.
5 Ve Lamanlılar birbirlerine dostça davranan bir halktı; ancak Tanrı'yı bilmiyorlardı; Amulon'un kardeşleri de onlara ne Tanrıları Rab, ne de Musa yasasıyla ilgili hiçbir şey öğretmediler; Abinadi'nin sözlerini de öğretmediler.
6 Fakat onlara nasıl kayıt tutulacağını ve birbirlerine yazabilmeyi öğrettiler.
7 Ve böylece Lamanlılar zenginliklerini kat kat arttırmaya başladılar ve kendi aralarında ticaret yapmaya başladılar ve giderek büyüdüler ve dünya aklına göre akıllı ve becerikli bir halk olmaya başladılar, evet, her türlü yağmacılıktan ve kötülükten zevk duyan çok kurnaz bir halk oldular; ancak kendi kardeşleri arasında böyle davranmıyorlardı.
8 Ve şimdi öyle oldu ki Amulon, Alma ile kardeşlerinin üzerinde yetkisini kullanmaya başladı ve Alma'ya baskı yapmaya ve kendi çocuklarına onların çocuklarına baskı yaptırmaya başladı.
9 Çünkü Amulon, Alma'nın vaktiyle kralın rahiplerinden biri olduğunu ve Abinadi'nin sözlerine inandığı için kralın huzurundan kovulduğunu biliyordu; ve bu yüzden ona öfkeleniyordu; Amulon, Kral Laman'a bağlı olmasına karşın, yine de onların üzerinde yetki kullanıyordu ve onlara angarya işler yaptırıp başlarına da angaryacı kâhyalar dikti.
10 Ve öyle oldu ki onların sıkıntıları o denli büyüktü ki, var güçleriyle Tanrı'ya yakarmaya başladılar.
11 Ve Amulon onlara yakarmayı bırakmalarını emretti ve onları gözetlemeleri için başlarına muhafızlar dikti; öyle ki Tanrı'ya yakarırken görülen herkes idam edilecekti.
12 Ve Alma ile halkı Tanrıları Rab'be seslenemediler, ama yüreklerini O'na döktüler; ve Tanrı onların yüreklerinin düşüncelerini biliyordu.
13 Ve öyle oldu ki sıkıntıları böyle sürüp giderken, Rab'bin sesi onlara gelip şöyle dedi: Başlarınızı kaldırın, içiniz rahat olsun; çünkü benimle yaptığınız antlaşmayı biliyorum; ve halkımla antlaşmaya girip onları tutsaklıktan kurtaracağım.
14 Ve omuzlarınıza vurulan yükü hafifleteceğim; öyle ki boyunduruk altındayken bile sırtınızdaki yükleri hissetmeyeceksiniz; ve bunu gelecekte bana tanıklık edesiniz ve Ben Rab Tanrı'nın halkımı sıkıntılı günlerinde görmeye geleceğimi kesinlikle bilesiniz diye yapıyorum.
15 Ve şimdi öyle oldu ki Alma ile kardeşlerinin sırtına vurulan yükler hafifletildi; evet, Rab onlara öyle bir güç verdi ki yüklerini kolayca taşıyabildiler ve Rab'bin bütün isteklerine sabırla ve neşeyle boyun eğdiler.
16 Ve öyle oldu ki inançları ve sabırları o denli büyüktü ki Rab'bin sesi yeniden onlara gelip şöyle dedi: İçiniz rahat olsun, çünkü yarın sizi tutsaklıktan kurtaracağım.
17 Ve Rab Alma'ya şöyle dedi: Sen bu halkın önünden gideceksin ve Ben seninle gelip bu halkı tutsaklıktan kurtaracağım.
18 Şimdi öyle oldu ki Alma'yla halkı geceleyin sürülerini ve ayrıca tahıllarını topladılar; evet, bütün gece boyunca sürülerini topladılar.
19 Ve sabahleyin Rab, Lamanlılar'ın üzerine ağır bir uyku getirdi; evet ve bütün angaryacı kâhyaları derin bir uykuya dalmışlardı.
20 Ve Alma'yla halkı çöle çıktılar; ve bütün gün yol aldıktan sonra çadırlarını bir vadide kurdular ve vadiye Alma adını verdiler, çünkü çölde onlara yol gösteren Alma'ydı.
21 Evet ve Alma vadisinde, kendilerine merhamet ettiği, yüklerini hafiflettiği ve onları tutsaklıktan kurtardığı için Tanrı'ya şükranlarını sundular; çünkü tutsaklık altındaydılar ve Tanrıları Rab'den başka kimse onları kurtaramazdı.
22 Ve Tanrı'ya şükranlarını sundular, evet, bütün erkekleri, kadınları ve konuşabilen çocukları seslerini yükselterek Tanrı'yı övdüler.
23 Ve şimdi Rab, Alma'ya şöyle dedi: Acele et, kendini de, halkını da bu ülkeden çıkar; çünkü Lamanlılar uyanıp peşinize düştüler; onun için bu ülkeden gidin; ve Ben, Lamanlılar'ı bu vadide durduracağım; öyle ki bu halkın peşinden daha fazla gelemeyecekler.
24 Ve öyle oldu ki onlar vadiden ayrılarak çöle doğru yola çıktılar.
25 Ve çölde on iki gün kaldıktan sonra, Zarahemla ülkesine ulaştılar; ve Kral Mosiya da onları sevinçle karşıladı.
25. BÖLÜM
Zarahemla'daki Mulek'in torunları Nefili olurlarAlma ve Zenif halkının başından geçenleri öğrenirlerAlma, Limhi'yi ve bütün halkını vaftiz ederMosiya, Alma'ya Tanrı'nın Kilisesi'ni örgütlemesi için yetki verir. m.ö. tahminen 120 yılı. Ve şimdi Kral Mosiya bütün halkı bir araya toplattı.
2 Şimdi Nefi'nin çocukları ya da Nefi soyundan olanların sayısı, Mulek ve onunla birlikte çöle çıkanların soyundan gelen Zarahemla halkının sayısı kadar çok değildi.
3 Ve Nefi halkı ile Zarahemla halkı, Lamanlılar kadar çok değildi; evet, Lamanlılar'ın yarısı kadar bile değildi.
4 Ve şimdi Nefi halkının ve ayrıca Zarahemla halkının hepsi bir araya toplanmıştı; ve iki grup olarak toplandılar.
5 Ve öyle oldu ki Mosiya, Zenif>in kayıtlarını halkına okudu ve okuttu; evet, Zenif halkının Zarahemla ülkesinden çıkıp yeniden oraya döndüğü zamana dek tutulan kayıtları okudu.
6 Ve ayrıca Alma ile kardeşlerinin öyküsünü de okudu; ve Zarahemla ülkesinden çıktıkları zamandan yeniden oraya dönünceye dek çektikleri bütün sıkıntıları okudu.
7 Ve şimdi Mosiya kayıtları okumayı bitirdiğinde, ülkede kalmış olan halk hayretten ve şaşkınlıktan dona kaldı.
8 Çünkü ne düşüneceklerini bilemediler; çünkü tutsaklıktan kurtulanları görünce, çok büyük bir sevinçle dolup taştılar.
9 Ve yine, Lamanlılar tarafından öldürülmüş olan kardeşlerini düşününce de acıya boğuldular ve üzüntüden gözyaşlarını tutamadılar.
10 Ve yine, Tanrı'nın hemen gösterdiği iyiliği ve Alma ile kardeşlerini Lamanlılar'ın elinden ve tutsaklıktan kurtaran gücünü düşününce, seslerini yükselterek Tanrı'ya şükranlarını sundular.
11 Ve yine, kardeşleri olan Lamanlılar'ı, içinde bulundukları günahkâr ve kirlenmiş durumu düşündüklerinde, onların ruhlarının mutluluğu için içleri ağrı ve acılarla doldu.
12 Ve öyle oldu ki Lamanlılar'ın kızlarıyla evlenen Amulon ve kardeşlerinin çocukları, babalarının davranışlarından memnun değildiler; ve artık babalarının adını taşımak istemiyorlardı; bu yüzden Nefi çocukları diye çağrılıp Nefililer diye çağrılanların arasında sayılabilmek için Nefi adını üzerlerine aldılar.
13 Ve şimdi, bütün Zarahemla halkı Nefililer'le beraber sayıldı; ve bu, krallık Nefi soyundan gelenlerin dışında başka kimseye verilmediği içindi.
14 Ve şimdi öyle oldu ki Mosiya, okumayı bitirip halkına söyleyecekleri söyledikten sonra, Alma'nın da halka konuşmasını istedi.
15 Ve halk büyük gruplar halinde toplanınca, Alma onlara konuştu ve bir gruptan diğerine geçip, halka tövbe ve Rab'be imanı vaaz etti.
16 Ve Limhi halkı ile kardeşlerine, tutsaklıktan kurtulan herkese, onları kurtaranın Rab olduğunu hatırlamalarını öğütledi.
17 Ve öyle oldu ki Alma, halka birçok şey öğrettikten ve konuşmasına son verdikten sonra Kral Limhi vaftiz olmak istiyordu; ve onun bütün halkı da vaftiz olmak istiyordu.
18 Bu yüzden Alma suya inerek onları vaftiz etti; evet, Mormon sularında kardeşlerini vaftiz ettiği şekilde onları da vaftiz etti; evet ve vaftiz ettiği herkes Tanrı'nın Kilisesi'nin üyesi olmuşlardı; ve bu, Alma'nın sözlerine inandıkları için olmuştu.
19 Ve öyle oldu ki Kral Mosiya, Alma'nın Zarahemla ülkesinin her yanında kiliseler kurmasına izin verdi ve ona her kiliseye rahip ve öğretmen atama yetkisini de verdi.
20 Şimdi böyle bir yola başvurulmasının nedeni, halkın tek bir öğretmen tarafından idare edilemeyecek kadar kalabalıklaşmış olmasıydı; ayrıca tek bir toplantıda herkes Tanrı'nın sözünü işitemiyordu.
21 Bu yüzden, kiliseler denilen ayrı gruplar halinde toplandılar; her kilisenin kendine ait rahipleri ve öğretmenleri vardı ve her rahip, Alma'nın ağzından kendisine bildirildiği şekilde sözü halka vaaz ediyordu.
22 Ve böylece, birçok kilise olmasına rağmen, hepsi tek bir Kilise'ydi; evet, hatta Tanrı'nın Kilisesi'ydi; çünkü bütün kiliselerde tövbe ve Tanrı'ya imandan başka bir şey vaaz edilmiyordu.
23 Ve şimdi Zarahemla ülkesinde yedi kilise kurulmuştu. Ve öyle oldu ki Mesih'in ya da Tanrı'nın adını üzerine almak isteyen herkes Tanrı'nın Kilisesi'ne katıldı.
24 Ve onlara Tanrı'nın halkı dendi. Ve Rab Ruhu'nu onların üzerine döktü; ve onlar kutsanıp ülkede refah içinde yaşadılar.
26. BÖLÜM
Kilise'nin birçok üyesi inanmayanlar tarafından günaha sürüklenirAlma'ya sonsuz yaşam vaad edilirTövbe edip vaftiz olanlar bağışlanmaya hak kazanırTövbe edip günahlarını Alma ve Rab'be itiraf eden günahkâr Kilise üyeleri bağışlanacaklar, yoksa Kilise halkı arasında sayılmayacaklardır. m.ö. tahminen 120--100 yılları.
Şİmdİ öyle oldu ki Kral Benyamin'in halkına konuştuğu dönemde küçük çocuk olduklarından genç kuşak arasında kralın sözlerini anlayamayan birçok kimse vardı; ve bunlar atalarının geleneklerine inanmıyorlardı.
2 Ne Mesih'in gelişi, ne de ölülerin dirilişi hakkında söylenenlere inanıyorlardı.
3 Ve şimdi inançsızlıkları yüzünden Tanrı sözünü anlayamıyorlardı ve yürekleri de katılaşmıştı.
4 Ve vaftiz olmak istemiyorlardı; Kilise'ye de katılmak istemiyorlardı. Ve inançları bakımından ayrı bir halk gibiydiler ve hep şehvete düşkün, günahkâr bir durumda kaldılar; çünkü Tanrıları Rab'be dua etmek istemiyorlardı.
5 Ve şimdi Mosiya'nın krallık ettiği dönemde, sayıları Tanrı halkının yarısı kadar bile değildi; ancak kardeşlerin arasında çıkan anlaşmazlıklar yüzünden sayıları giderek arttı.
6 Çünkü öyle oldu ki pohpohlayıcı sözleriyle Kilise'deki birçok kişiyi aldattılar ve onların çok günah işlemesine neden oldular; bu yüzden, Kilise'de olup da günah işleyenlerin Kilise tarafından uyarılmaları gerekti.
7 Ve öyle oldu ki bu kişiler rahiplerin önüne getirildi ve öğretmenler tarafından rahiplere teslim edildi; ve rahipler de onları yüksek rahip olan Alma'nın önüne getirdiler.
8 Şimdi Kral Mosiya, Kilise üzerindeki yetkiyi Alma'ya vermişti.
9 Ve öyle oldu ki Alma onlar hakkında ne yapacağını bilmiyordu; fakat onlara karşı bir sürü tanık vardı; evet, halk ayağa kalkıp kötülükleri hakkında birçok tanıklıkta bulunmuştu.
10 Şimdi böyle bir şey Kilise'de daha önce olmamıştı; bu yüzden, Alma'nın ruhu sıkıldı ve onların kralın huzuruna çıkarılmasını buyurdu.
11 Ve krala şöyle dedi: İşte, kardeşleri tarafından suçlananların çoğunu huzurunuza buraya getirdik; evet ve onlar çeşitli kötülükler yaparken yakalandılar. Ve kötülüklerinden tövbe etmiyorlar; bu yüzden onları işledikleri suçlara göre yargılamanız için huzurunuza getirdik.
12 Fakat Kral Mosiya Alma'ya: ABen onları yargılamam; bu yüzden yargılanmaları için onları senin eline teslim ediyorum!@ dedi.
13 Ve şimdi Alma'nın ruhu yine sıkıldı; ve gidip bu konuda ne yapması gerektiğini Rab'be danıştı; çünkü Tanrı'nın gözünde yanlış bir şey yapmaktan korkuyordu.
14 Ve öyle oldu ki Alma içini tamamen Tanrı'ya döktükten sonra Rab'bin sesi ona gelip şöyle dedi:
15 Ne mutlu sana Alma ve ne mutlu Mormon sularında vaftiz olanlara! Sen yalnız hizmetkârım Abinadi'nin sözlerine yürekten inandığın için kutsandın.
16 Ve yalnız senin onlara söylediğin sözlerine yürekten inananlara ne mutlu!
17 Ve bu halkın arasında bir kilise kurduğun için ne mutlu sana! Ve onlar emniyette olacaklar ve benim halkım olacaklar.
18 Evet, benim adımı taşımak isteyen bu halka ne mutlu! Çünkü onlar benim adımla çağrılacaklar; ve onlar benimdir.
19 Ve yasayı çiğneyenler hakkında bana danıştığın için kutsanacaksın.