Mormon kitabi isa mesih hakkinda başka bir taniklik



Yüklə 4,31 Mb.
səhifə36/57
tarix26.07.2018
ölçüsü4,31 Mb.
#58363
1   ...   32   33   34   35   36   37   38   39   ...   57
21 Çünkü işte, Lamanlılar'la yaptıkları savaşlar ve halkın arasında çıkan birçok önemsiz bozuşma ve karışıklıktan dolayı, Tanrı sözünün aralarında bildirilmesi gerekiyordu; evet ve bütün Kilise’nin düzenlenmesi gerekiyordu.
22 Bu yüzden Helaman ve kardeşleri Kilise’yi bütün ülkede yeniden düzene sokmak için yola çıktılar, evet, Nefi halkının sahip olduğu bütün ülkede bulunan her şehre gittiler. Ve öyle oldu ki bütün ülkede her kilisenin üzerine rahipler ve öğretmenler atadılar.
23 Ve şimdi, öyle oldu ki Helaman ve kardeşleri kiliselere rahipler ve öğretmenler atadıktan sonra üyelerin arasında anlaşmazlıklar çıktı; ve onlar Helaman ve kardeşlerinin sözlerini dinlemek istemediler.
24 Ne var ki çok büyük zenginliklerinden dolayı gururlanıp yüreklerinde böbürlendiler; bu yüzden kendi gözlerinde zengin oldular ve Tanrı’nın önünde dosdoğru yürümeleri için kendilerine söylenilen sözleri dikkate almadılar.

46. BÖLÜM


Amalikiya kral olmak için bir komplo düzenlerMoroni, Özgürlük Hakkı’nı göğe kaldırır---Dinlerini savunmaları için halkı bir araya toplar---Gerçekten inananlara AMesih'e İnananlar@ denirYusuf'un soyundan geri kalanların bir kısmı korunacaktırAmalikiya ve ayrılıkçılar Nefi ülkesine kaçarlarÖzgürlük davasını desteklemeyenler ölüme mahkûm olur. m.ö. tahminen 73--72 yılları.
Ve öyle oldu ki Helaman’ın ve kardeşlerinin sözlerini dinlemek istemeyen herkes kendi kardeşlerine karşı birlik oldular.
2 Ve şimdi işte, o kadar çok öfkelenmişlerdi ki onları öldürme kararı aldılar.
3 Şimdi kendi kardeşlerine karşı öfkelenenlerin lideri büyük ve güçlü bir adamdı; ve onun adı Amalikiya idi.
4 Ve Amalikiya kral olmak istiyordu ve yanındaki öfkeli halk da onun kral olmasını istiyordu; ve ülkede bulunan alt yargıçlar bu halkın büyük bir kısmını oluşturuyordu ve onların isteği güç kazanmaktı.
5 Ve onlar Amalikiya'nın yağcı sözleriyle yönlendiriliyorlardı; eğer onu destekleyip kral olmasını sağlarlarsa, o da onları halkın başına yönetici yapacaktı.
6 Böylece onlar Helaman'ın ve kardeşlerinin vaazlarına rağmen, Amalikiya’nın kışkırtmalarına alet olup kardeşlerinden ayrıldılar, evet, Helaman’ın ve kardeşlerinin Kilise’ye gösterdikleri o kadar büyük ilgiye rağmen, çünkü onlar Kilise’nin yüksek rahipleriydi.
7 Ve Kilise’de Amalikiya'nın gurur okşayıcı sözlerine inanan bir sürü insan vardı; bu yüzden onlar Kilise’den bile ayrıldılar; ve böylece Lamanlılar'a karşı kazandıkları büyük zafere ve Rab'bin eliyle kurtarılmış oldukları için duydukları o büyük sevince karşın, Nefi halkının işleri iyice sallantıda ve tehlikeli bir durumdaydı.
8 Böylece insançocuklarının Tanrıları Rab'bi ne kadar çabuk unuttuğunu, evet, ne kadar çabuk kötülük yaptığını ve kötü olan tarafından nasıl kandırıldığını görüyoruz.
9 Evet ve aynı zamanda çok kötü bir insanın insançocukları arasında ne kadar büyük kötülüklere neden olabileceğini de görüyoruz.
10 Evet, kurnaz marifetlerin ve gönül alıcı sözlerin adamı olan Amalikiya’nın pek çok insanın yüreğini kötülük yapmaya, evet ve Tanrı'nın Kilisesi'ni ortadan kaldırmaya ve Tanrı'nın onlara verdiği özgürlüğün temelini ya da doğruların hatırı için Tanrı'nın ülkenin üzerine gönderdiği bu nimeti yıkmaya sürüklediğini görüyoruz.
11 Ve şimdi öyle oldu ki Nefili ordularının başkumandanı olan Moroni bu karışıklığı duyduğunda Amalikiya'ya öfkelendi.
12 Ve öyle oldu ki üzerindeki giysiyi yırttı; bir parçasını alıp üstüne---Tanrımızın, dinimizin ve özgürlüğün ve barışımızın, eşlerimizin ve çocuklarımızın anısına---diye yazdı ve bunu bir direğin ucuna bağladı.
13 Ve miğferini takındı ve göğüs zırhını ve kalkanlarını giyinerek silahını beline kuşandı; ve ucunda yırtık giysisi olan direği aldı (ve ona Özgürlük Hakkı adını verdi) ve yere kapanıp bütün gücüyle Tanrısına ülkeye sahip çıkacak bir tek Mesih’e İnananlar topluluğu kalıncaya dek kardeşlerinin üzerinden özgürlük bereketini eksik etmemesi için dua etti.
14 Çünkü Mesih'e gerçekten inanıp Tanrı'nın Kilisesi’ne üye olan herkese Kilise’ye üye olmayanlar tarafından böyle denildi.
15 Ve Kilise’ye üye olanlar iman sahibi kişilerdi; evet, İsa'ya gerçekten inananların hepsi gelecek olan Mesih'e duydukları inançlarından dolayı Mesih'in adını ya da çağrıldıkları gibi Mesih'e İnananlar adını üzerlerine seve seve aldılar.
16 Ve bu nedenle Moroni o zaman Mesih'e İnananlar'ın davasının galip gelmesi ve ülkenin özgürlüğünün korunması için dua etti.
17 Ve öyle oldu ki Moroni, Tanrı'ya içini döktükten sonra, Harabe ülkesinin güneyindeki bütün topraklara, evet ve kısacası hem kuzeydeki hem de güneydeki bütün topraklara seçkin ülke ve özgürlük ülkesi adını verdi.
18 Ve şöyle dedi: Kendi suçlarımızla kendimizi yok etmediğimiz sürece Tanrı, Mesih'in adını üzerimize aldığımız için nefret edilen bizlerin ayaklar altına alınıp yok edilmesine kesinlikle izin vermeyecektir.
19 Ve Moroni bu sözleri söyledikten sonra, halkın arasına çıkarak, herkes o giysi parçası üzerine yazmış olduğu yazıyı görsün diye giysisinin yırtık parçasını havada sallayarak yüksek sesle bağırıp şöyle dedi:
20 İşte, bu bayrağın vatanımızda dalgalanmasını isteyen herkes Rab'bin gücüyle ileri gelsin ve Rab Tanrı’nın kendisini mübarek kılması için haklarımızı ve dinimizi koruyacağına dair antlaşma yapsın.
21 Ve öyle oldu ki Moroni bu sözleri ilan ettiğinde, işte, halk silahlarını bellerine kuşanarak koşup geldi; Tanrıları Rab'bi terk etmeyeceklerinin işareti olarak, yani antlaşma yaptıklarını göstermek için üzerlerindeki giysilerini yırttılar; ya da başka bir deyişle, Tanrı'nın emirlerini çiğneyecek olurlarsa veya günaha düşecek olurlarsa ve Mesih'in adını üzerlerine almaktan utanç duyacak olurlarsa, giysilerini yırttıkları gibi Rab'de onları öyle parçalara ayıracaktı.
22 Şimdi onların yaptıkları antlaşma buydu ve onlar giysilerini Moroni'nin ayaklarının önüne atarak ona: AEğer günaha düşecek olursak, kuzey ülkesindeki kardeşlerimiz gibi yok olup gideceğimize dair Tanrımızla bir antlaşma yapıyoruz; evet, eğer günaha düşersek, giysilerimizi senin ayaklarının önüne attığımız gibi, Tanrı da bizi düşmanlarımızın ayakları altında çiğnenmemiz için onların ayaklarının dibine atsın@ dediler.
23 Moroni onlara şöyle dedi: İşte, biz Yakup'un soyundan geri kalan bir parçayız; evet, giysisi kardeşleri tarafından paramparça edilmiş olan Yusuf'un soyundan geri kalan bir parçayız; evet ve şimdi işte, Tanrı'nın emirlerini tutmayı hatırlayalım; yoksa giysilerimiz kardeşlerimizce yırtılır, hapislere atılırız, ya bizi öldürürler ya da satarlar.
24 Evet, Yusuf’tan geride kalan bir halk olarak özgürlüğümüze sahip çıkalım; evet, Yakup'un ölmeden önce söylediği sözleri hatırlayalım; çünkü işte, Yusuf'un giysisinden kalan bir parçanın çürümediğini ve korunmuş olduğunu gördü. Ve şöyle dedi: Oğlumun giysisinden geri kalan bu parça nasıl korunmuşsa, oğlumun soyundan geride kalan bir bölüm Tanrı’nın eliyle öyle korunacak ve Tanrı’nın yanına alınacaktır; öbürleri ise giysisinin çürüyen kısımları gibi yok olup gidecektir.
25 Şimdi işte, bu durum benim ruhumu üzüyor; yine de oğlumun soyundan bir bölümünün Tanrı'nın yanına alınacak olmasından dolayı, ruhum oğlum için sevinç duyuyor.
26 Şimdi işte, Yakup'un söyledikleri bunlardı.
27 Ve şimdi kim bilir Yusuf'un soyundan geriye kalan, onun giysisi gibi yok olup gidecek olanlar belki de bizden ayrılanlardır? Evet ve Mesih'e olan inancımızda sıkı durmazsak belki de yok edilecek olanlar biz olacağız.
28 Ve şimdi öyle oldu ki Moroni bu sözleri söyledikten sonra gitti ve ülkenin neresinde karışıklık çıkmışsa oraya ayrıca adamlarını gönderdi ve özgürlüklerine sahip çıkmak isteyen ve Amalikiya’ya ve ayrılıp Amalikiyalılar adını alanlara karşı durmak isteyen bütün halkı bir araya topladı.
29 Ve öyle oldu ki Amalikiya, Moroni halkının Amalikiyalılar'dan daha kalabalık olduğunu görünce---ve aynı zamanda kendi halkının savundukları davanın haklılığı konusunda şüpheye düştüğünü gördü---bu yüzden amacına ulaşamayacağından korkup, halkından kendisiyle gelmek isteyenleri yanına katıp Nefi ülkesine doğru yola çıktı.
30 Şimdi Moroni, Lamanlılar'ın daha fazla güçlenmesinin pek yerinde olmayacağını düşünüyordu; bu yüzden Amalikiya halkının yolunu kesmeyi ya da onları yakalayıp geri getirmeyi ve Amalikiya'yı ölüme mahkûm etmeyi düşünüyordu; evet, çünkü Amalikiya’nın Lamanlılar'ı kendilerine karşı kışkırtıp öfkelendireceğini ve onları savaşmak üzere üzerlerine getireceğini biliyordu; ve biliyordu ki Amalikiya amacına ulaşmak için bunu yapardı.
31 Bu nedenle Moroni toplanıp silahlanmış ve barışı sağlamak için antlaşma yapmış olan ordularını alıp çölde Amalikiya'nın yolunu kesmenin yerinde olacağını düşündü; ve öyle oldu ki ordusunu alıp çadırlarıyla beraber çöle doğru yürüyüşe geçti.
32 Ve öyle oldu ki Moroni arzu ettiği şekilde hareket ederek çöle doğru ilerledi ve Amalikiya'nın ordularının önünü çevirdi.
33 Ve öyle oldu ki Amalikiya adamlarından birkaç kişiyle kaçtı ve geri kalanlar da Moroni'nin eline teslim edilip Zarahemla ülkesine geri götürüldü.
34 Şimdi Moroni başhakimler tarafından halkın oyuyla göreve atanan biri olduğundan, bundan dolayı Nefili ordularını kendi iradesine göre sevk ve idare etme yetkisine sahipti.
35 Ve öyle oldu ki Amalikiyalılar’dan özgür yönetimi korumak ve özgürlük davasını desteklemek üzere antlaşma yapmak istemeyen kim varsa, onları ölüme mahkûm etti; ve özgürlük antlaşmasını reddedenler azdı.
36 Ve öyle oldu ki Nefililer'in sahip olduğu bütün ülkede bulunan her kulenin tepesine Özgürlük Hakkı’nı çektirdi; ve böylece Moroni, Nefililer arasında özgürlük bayrağını dikmiş oldu.
37 Ve onlar ülkede yeniden huzur görmeye başladı; ve böylece yaklaşık olarak hakimler yönetiminin on dokuzuncu yılının sonuna kadar ülkede huzuru korudular.
38 Ve Helaman ve yüksek rahipler de Kilise’de düzeni sağladılar; evet, dört yıl boyunca Kilise’de büyük bir huzur ve sevinç yaşadılar.
39 Ve öyle oldu ki bir çok insan, ruhlarının Rab İsa Mesih tarafından kurtarıldığına canı gönülden inanarak öldü; böylece neşe içinde dünyayı terk ettiler.
40 Ve yılın bazı mevsimlerinde ülkede sık sık görülen ateşli hastalıklardan ölenler oluyordu; ancak insanların iklimin özelliklerinden dolayı maruz kaldıkları hastalıkların sebebini ortadan kaldırmak için Tanrı'nın hazırladığı birçok bitki ve köklerin üstün niteliklerinden dolayı ateşli hastalıklardan ölenler o kadar çok olmadı.
41 Fakat yaşlanıp ölenler çoktu; ve Mesih'e inanarak ölenlerin O'nda mutluluk bulduklarına inanmamız gerekir.

47. BÖLÜM


Amalikiya ihanet, cinayet ve entrika ile Lamanlılar'ın kralı olurNefili ayrılıkçılar Lamanlılar'dan daha kötü ve vahşîdir.
Şİmdİ biz kendi kayıtlarımıza, Amalikiya ve onunla birlikte çöle kaçanlara dönelim; çünkü işte o, ardından gidenleri alıp Nefi ülkesine çıktı ve Lamanlılar'ın arasına gitti ve Lamanlılar'ı Nefi halkına karşı öyle kışkırtıp öfkelendirdi ki Lamanlılar'ın kralı ülkesinin her tarafına, bütün halkının arasına ferman göndererek Nefililer'e karşı savaşa gitmek üzere yeniden toplanmaları gerektiğini bildirdi.
2 Ve öyle oldu ki bu ferman onların arasına ulaştığı zaman halk büyük bir korkuya kapıldı; evet, kralı gücendirmekten korkuyorlardı ve ayrıca Nefililer'e karşı savaşa gidip hayatlarını yitirmekten korkuyorlardı. Ve öyle oldu ki onlar, daha doğrusu içlerinden çoğu kralın emirlerine itaat etmek istemedi.
3 Ve şimdi öyle oldu ki kral halkın itaatsizliği yüzünden çok kızgındı; bu yüzden ordusunun emirlerine itaat eden bölümünün idaresini Amalikiya'ya verdi ve onun gidip itaat etmeyenleri zorla silah altına almasını emretti.
4 Şimdi işte, Amalikiya'nın istediği de zaten buydu; çünkü kendisi kötülük etmekte çok kurnaz olan bir adamdı; bu yüzden Lamanlılar'ın kralını tahttan indirmek için yüreğinde bir plan kurdu.
5 Ve şimdi Amalikiya, kraldan yana olan Lamanlılar'ın bu bölümünün komutanlığını eline geçirmişti; ve itaat etmeyenlerin de desteğini kazanmaya çalıştı; bu nedenle Onida denilen yere gitti, çünkü bütün Lamanlılar oraya kaçmışlardı; çünkü ordunun geldiğini fark etmişler ve kendilerini öldürmek üzere geldiklerini sanarak silah deposunun olduğu Onida'ya kaçmışlardı.
6 Ve başlarına birini kral ve lider olarak atamışlar ve hiçbir gücün kendilerini Nefililer'e karşı savaşmaya zorlayamayacağını kararlı bir şekilde kafalarına koymuşlardı.
7 Ve öyle oldu ki onlar Antipas denilen dağın tepesinde toplanıp savaş hazırlıklarına başlamışlardı.
8 Şimdi Amalikiya'nın kralın emrine göre hareket edip onlarla çarpışmaya niyeti yoktu; ama işte, onun amacı Lamanlılar’ın ordusunun desteğini elde etmekti; böylece onların başına geçecek ve kralı tahtından indirip krallığı eline geçirebilecekti.
9 Ve işte, öyle oldu ki Antipas dağının yanındaki vadide ordusuna çadır kurdurdu.
10 Ve öyle oldu ki gece olunca Antipas dağına gizliden bir elçi gönderdi; adı Lehonti olan dağdakilerin başkanından dağın eteğine inmesini istedi; çünkü onunla konuşmak istiyordu.
11 Ve öyle oldu ki bu mesajı alan Lehonti dağın eteğine inmeye cesaret edemedi. Ve öyle oldu ki Amalikiya kendisine ikinci kez haber göndererek aşağı inmesini istedi. Ve öyle oldu ki Lehonti yine inmek istemedi; ve üçüncü kez haber gönderdi.
12 Ve öyle oldu ki Amalikiya, Lehonti'yi dağdan indirmeye ikna edemeyeceğini anlayınca, bu kez dağa çıkıp Lehonti'nin ordugâhına kadar yaklaştı; ve tekrar dördüncü kez Lehonti'ye haber gönderip ondan aşağıya gelmesini ve yanında muhafızlarını da getirmesini arzu etti.
13 Ve öyle oldu ki Lehonti kendi muhafızlarıyla Amalikiya'nın yanına geldiğinde, Amalikiya onun geceleyin ordusu ile dağdan inmesini ve kral tarafından kendi idaresine verilen askerleri ordugâhlarında kuşatmasını istedi ve eğer kendisini (Amalikiya'yı) bütün ordunun başına ikinci başkomutan yaparsa, onları Lehonti'nin eline teslim edeceğini söyledi.
14 Ve öyle oldu ki Lehonti askerleriyle dağdan inerek Amalikiya'nın adamlarının etrafını kuşattı; öyle ki Amalikiya’nın adamları şafak vakti uyanmadan önce, Lehonti'nin orduları onların etrafını kuşattı.
15 Ve öyle oldu ki onlar etraflarının sarıldığını görünce Amalikiya'ya yalvarıp öldürülmemek için kardeşleriyle birleşmelerine izin vermesini istediler. Şimdi Amalikiya'nın tam istediği de buydu.
16 Ve öyle oldu ki kralın emirlerinin aksine adamlarını teslim etti. Şimdi kralı tahtından indirme amacına ulaşabilmek için Amalikiya'nın istediği de buydu;
17 Şimdi Lamanlılar’ın arasındaki adete göre başkomutanları öldüğü zaman ikinci komutan başkomutan olarak atanırdı.
18 Ve öyle oldu ki Amalikiya hizmetçilerinden birine Lehonti'ye azar azar zehir vermesini emretti; öyle ki Lehonti öldü.
19 Şimdi Lehonti öldükten sonra, Lamanlılar Amalikiya'yı önderleri ve başkomutanları olarak atadılar.
20 Ve öyle oldu ki Amalikiya ordularıyla birlikte Nefi ülkesine, başkent olan Nefi şehrine doğru yürüyüşe geçti (çünkü arzusuna ulaşmıştı).
21 Ve kral, muhafızları eşliğinde onu karşılamaya geldi; çünkü Amalikiya'nın emirlerini yerine getirdiğini ve Amalikiya'nın bu kadar büyük bir orduyu Nefililer'e karşı savaşmak üzere topladığını sanıyordu.
22 Fakat işte, kral onu karşılamaya geldiğinde, Amalikiya kralı karşılamak üzere hizmetkârlarını gönderdi. Ve hizmetkârlar gidip büyüklüğüne saygı duyuyormuşçasına kralın önünde eğildiler.
23 Ve öyle oldu ki kral, Lamanlılar’ın adetine göre barış işareti olarak elini uzatıp onları yerden kaldırdı; bu, Nefililer'den aldıkları bir adetti.
24 Ve öyle oldu ki kral birinci hizmetkârı yerden kaldırmıştı ki işte hizmetkâr kralın kalbine hançeri sapladı; ve kral yere yığıldı.
25 Şimdi kralın hizmetkârları aceleyle oradan kaçtılar; ve Amalikiya'nın hizmetkârları arkalarından şöyle diyerek bağırdılar:
26 İşte, kralın hizmetkârları kralı kalbinden bıçakladılar ve kral öldü ve onu öldürenler kaçıyorlar; İşte, gelin görün!
27 Ve öyle oldu ki Amalikiya, ordularına ilerleyip kralın başına ne geldiğini öğrenmelerini emretti; ve onlar olay yerine gelip kralı kendi kan içinde yerde yatarken bulduklarında, Amalikiya öfkelenmiş gibi gözükerek: AKralı seven herkes onun hizmetkârlarının peşinden gitsin ki onlar öldürülsün@ dedi.
28 Ve öyle oldu ki kralı seven herkes bu sözleri duyunca fırlayıp kralın hizmetkârlarının peşine düştüler.
29 Şimdi kralın hizmetkârları bir ordunun peşlerinden geldiğini görünce daha çok korkup çöle kaçtılar; ve çölü geçerek Zarahemla ülkesine geldiler ve Ammon halkıyla birleştiler.
30 Ve onların peşlerine düşen ordu onların peşinden boşu boşuna gittiklerini görünce geri döndüler ve böylece Amalikiya sahtekârlığıyla halkın gönlünü kazanmış oldu.
31 Ve öyle oldu ki ertesi gün ordularıyla Nefi şehrine girerek şehri ele geçirdi.
32 Ve şimdi öyle oldu ki kraliçe kralın öldürüldüğünü duyuncaçünkü Amalikiya kraliçeye elçiler gönderip ona kralın hizmetkârları tarafından öldürüldüğünü, ordusu ile onları takip ettiğini fakat bunun sonuç vermediğini ve hizmetkârların kaçtığını bildirmişti-
33 Bu nedenle, kraliçe bu haberi aldığında Amalikiya'ya haberciler göndererek, şehir halkının canını bağışlamasını istedi ve ayrıca onun yanına gelmesi istedi ve ayrıca kralın öldüğüne tanıklık etmek için yanında şahitler getirmesini de istedi.
34 Ve öyle oldu ki Amalikiya, kralı öldüren aynı hizmetkârı ve onunla beraber olanların hepsini yanına alıp kraliçeye, onun oturduğu yere gitti; ve onların hepsi kraliçeye kralın kendi hizmetkârları tarafından öldürüldüğüne dair tanıklık ettiler; ve ayrıca: AKralın hizmetkârları kaçtı; bu onların aleyhine tanıklık etmez mi?@ dediler. Ve böylece kralın ölümü hakkında kraliçeyi ikna ettiler.
35 Ve öyle oldu ki Amalikiya kraliçenin sevgisini kazanmaya çalıştı ve onunla evlendi; ve böylece sahtekârlığı ve kurnaz hizmetkârlarının yardımları sayesinde krallığı ele geçirdi; evet, ülkenin her yanında, Lamanlılar'dan ve Lemuelliler'den ve İsmailliler'den ve Nefi yönetiminden bugüne kadar Nefililer'den ayrılmış olanlardan oluşan bütün Lamanlı halkın arasında kral olarak kabul edildi.
36 Şimdi bu ayrılanlar Nefililer gibi aynı eğitimden geçmiş ve aynı bilgileri öğrenmişlerdi; evet, Rab'bin aynı bilgisinde eğitilmişlerdi; yine de ne gariptir ki ayrılmalarından az bir zaman sonra Lamanlılar'dan daha katı ve tövbesiz ve daha vahşî, kötü ve zalim oldular---Lamanlılar'ın geleneklerini içlerine zevkle sindirerek kendilerini tembelliğe ve her türlü şehvete kaptırdılar; evet, Tanrıları Rab'bi tamamen unuttular.

48.BÖLÜM
Amalikiya, Lamanlılar'ı Nefililer'e karşı kışkırtır---Moroni, halkını Mesih'e İnananlar'ın davasını savunmaları için hazırlar---Özgürlük ve bağımsızlık onun sevincidir---Moroni güçlü bir Tanrı adamıdır. m.ö. tahminen 72 yılı.


Ve öyle oldu ki Amalikiya krallığı ele geçirir geçirmez, Lamanlılar'ın yüreklerini Nefili halkına karşı kışkırtmaya başladı; evet, Lamanlılar'a kulelerinden Nefililer'in aleyhinde konuşacak adamlar atadı.
2 Ve böylece onların yüreklerini Nefililer'e karşı öyle tahrik etti ki hakimler yönetiminin on dokuzuncu yılının sonunda planlarını bu derece gerçekleştirince, evet, Lamanlılar'ın başına kral olarak geçirilince, bütün ülkeye krallık etmenin yollarını aradı, evet ve ülkede bulunan bütün halkın, hem Nefililer'in hem de Lamanlılar'ın üzerinde hüküm sürmek istiyordu.
3 Bu yüzden amacına ulaşmış sayılırdı; çünkü Lamanlılar'ın yüreğini katılaştırıp, onların zihinlerini körleştirmiş ve onları öfkelendirip o kadar çok tahrik etmişti ki Nefililer'e karşı savaşa gitmek üzere büyük bir ordu toplamıştı.
4 Çünkü halkının sayısının çokluğundan dolayı Nefililer'i yenip onları tutsak etmeye kararlıydı.
5 Ve böylece başkomutanları Zoramlılar'ın arasından atadı; çünkü Nefililer'in kuvvetini, sığınaklarını ve şehirlerinin en zayıf noktalarını en iyi onlar biliyordu; bu nedenle onları ordularının üzerine başkomutanlar olarak atadı.
6 Ve öyle oldu ki çadırlarını alıp çölde Zarahemla ülkesine doğru harekete geçtiler.
7 Şimdi öyle oldu ki Amalikiya hile ve sahtekârlıkla güç toplarken, diğer tarafta Moroni, halkın zihnini Tanrıları Rab'be bağlı kalmaya hazırlıyordu.
8 Evet, Nefili ordularının gücünü arttırmakla uğraşıyordu ve küçük kaleler, yani sığınaklar yaptırıyor, ordularının korunması için etrafa toprak yığınları attırıyordu ve ayrıca onların etrafını kapatmak için şehirlerin etrafını ve ülkelerinin sınırlarını, evet, bütün ülkenin etrafını taş duvarlarla ördürüyordu.
9 Ve en zayıf askeri noktalara daha fazla adam yerleştirdi ve böylece Nefililer'in elinde bulunan ülkenin savunmasını arttırıp kuvvetlendirdi.
10 Ve böylece özgürlüklerini, vatanlarını, eşlerini ve çocuklarını ve huzurlarını korumak için hazırlık yapıyordu; ve böylece Tanrıları Rab için yaşayıp düşmanları tarafından Mesih'e İnananlar'ın davası denilen davayı savunabileceklerdi.
11 Ve Moroni güçlü ve kuvvetli bir adamdı; mükemmel anlayışa sahip bir insandı; evet, kan dökmekten hoşlanmayan bir insandı; ruhu memleketinin ve kardeşlerinin özgürlüğü ve bağımsızlığı, tutsaklıktan ve kölelikten kurtulmasıyla mutluluk bulan biriydi.
12 Evet, halkına bağışladığı birçok ayrıcalık ve bereketlerden dolayı yüreği Tanrı’sına şükretmekle dolu olan biriydi; halkının iyiliği ve güvenliği için çok emek veren bir insandı.
13 Evet ve Mesih'e sarsılmaz bir inançla bağlıydı ve halkını, haklarını ve vatanını ve dinini kanının son damlasına kadar koruyacağına yemin etmişti.
14 Şimdi Nefililer'e, gerektiğinde kan dökme pahasına da olsa düşmanlarına karşı kendilerini savunmaları öğretilmişti; evet ve ayrıca onlara hiçbir zaman suç işlememeleri ve düşmana karşı değilse, kendilerini savunmak dışında asla kılıç kaldırmamaları öğretilmişti.
15 Ve bu onların inancıydı; öyle ki böyle yaptıkları zaman Tanrı onları ülkede refaha kavuşturacaktı ya da başka bir deyişle, Tanrı’nın emirlerine bağlı kalırlarsa, Tanrı onları ülkede refaha kavuşturacaktı; evet, içinde bulundukları tehlikeye göre Tanrı’nın kendilerini kaçıp gitmeleri ya da savaşa hazırlanmaları konusunda uyaracağına inanıyorlardı.
16 Ve ayrıca Tanrı’nın kendilerini düşmanlarına karşı savunmaları için nereye gitmeleri gerektiğini bildireceğine ve bu yolla Rab’bin kendilerini kurtaracağına inanıyorlardı; ve Moroni'nin inancı buydu ve yüreği bundan mutluluk duyuyordu; kan dökmekten değil, ancak iyilik yapmaktan, halkını korumaktan, evet, Tanrı'nın emirlerini yerine getirmekten, evet ve kötülüğe karşı koymaktan mutluluk duyuyordu.
17 Evet, doğrusu ve doğrusu size derim ki: Yaşamış olan, yaşamakta olan ve yaşayacak olan bütün insanlar her zaman Moroni gibi olsalardı, işte, cehennemin gücünün ta kendisi sonsuza dek sarsılmış olurdu; evet, şeytanın insançocuklarının yüreği üzerinde hiçbir zaman gücü olmazdı.
18 İşte o, Mosiya'nın oğlu Ammon gibi bir insandı, evet ve hatta Mosiya'nın diğer oğulları, evet ve aynı zamanda Alma ve onun oğulları gibi biriydi; çünkü onların hepsi Tanrı'nın adamlarıydı.
19 Şimdi işte, Helaman ve kardeşleri de en az Moroni kadar halka yardımı dokunmuş kimselerdi; çünkü Tanrı'nın sözünü vaaz edip söylediği sözleri dinlemek isteyen herkesi tövbeye vaftiz etmişlerdi.
20 Ve onlar böyle ilerlediler ve halk onların sözlerinden dolayı kendilerini öyle alçalttı ki Rab tarafından çok iyilik gördüler; ve böylece, evet, hatta dört yıl boyunca aralarında savaş ve çekişme olmadı.
21 Fakat dediğim gibi, on dokuzuncu yılın sonuna doğru, evet, kendi aralarında barış olmasına rağmen, istemeye istemeye olsa da kardeşleri Lamanlılar'la savaşmak zorunda kaldılar.
22 Evet ve kısacası savaştan o kadar çekinmelerine rağmen, Lamanlılar'la yaptıkları savaşlar uzun yıllar boyunca hiç dinmedi.
23 Şimdi, Lamanlılar'a karşı silah kaldırmak zorunda kaldıkları için üzülüyorlardı, çünkü kan dökmekten zevk almıyorlardı; evet ve hepsi bu kadar değildi; Tanrı’larıyla karşılaşmaya hazır olmayan nice kardeşlerini bu dünyadan sonsuz bir dünyaya göndermeye aracı oldukları için de üzülüyorlardı.
24 Ancak geçmişte kardeşleri olan, evet ve Kilise’lerinden ayrılıp kendilerini terk eden ve Lamanlılar’la birleşerek kendilerini yok etmek üzere gelmiş olan bu insanların barbarca ve acımasızca kendilerini öldürmelerine, eşlerini ve çocuklarını kılıçtan geçirmelerine izin veremezlerdi.

Yüklə 4,31 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   32   33   34   35   36   37   38   39   ...   57




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin