Mormon kitabi isa mesih hakkinda başka bir taniklik



Yüklə 4,31 Mb.
səhifə47/57
tarix26.07.2018
ölçüsü4,31 Mb.
#58363
1   ...   43   44   45   46   47   48   49   50   ...   57
9 Fakat işte, bu halkın yaptığı bütün işleri anlatan kayıtlar vardır; ve bu konuda daha kısa, ancak doğru bir anlatım Nefi tarafından verilmiştir.
10 Bu yüzden, bu olayları anlatan kendi kayıtlarımı, Nefi levhaları adı verilen levhalar üzerine işlenip yazılmış olan Nefi kayıtlarına göre yazdım.
11 Ve işte, bu anlattıklarımı kendi elimle hazırladığım levhalar üzerine işliyorum.
12 Ve işte, benim adım Mormon'dur, Alma'nın halk arasında Kilise'yi kurduğu ülkenin, evet, yasayı çiğnedikten sonra aralarında ilk kilisenin kurulmuş olduğu Mormon ülkesinin adı bana verilmiştir.
13 İşte ben, Tanrı'nın Oğlu İsa Mesih'in bir öğrencisiyim. Ben O'nun tarafından O'nun sözünü halkı arasında bildirmeye çağrıldım; öyle ki sonsuz yaşama kavuşabilsinler diye.
14 Ve Tanrı'nın isteğiyle, ölüp gitmiş olan kutsal kişilerin duaları inançları doğrultusunda yerine gelsin diye olup biten bu olayları kayıtlara geçirmem yerinde

olacaktır---


15 Evet, Lehi'nin Yeruşalem'den ayrıldığı zamandan şu ana kadar olup bitenleri kısaca anlatan bir kayıt tutacağım.
16 Bu yüzden anlattıklarımı bana gelinceye dek yaşamış olanların tuttuğu kayıtlardan yararlanarak yazıyorum.
17 Ve sonra da kendi gözlerimle gördüğüm şeyleri anlatan bir kayıt tutacağım.
18 Ve hazırladığım kayıtların doğru ve gerçek olduğunu biliyorum; ancak dilimize uygun olarak yazamadığımız birçok şey var.
19 Ve şimdi kendimden söz etmeyi bırakıp benden önce olup bitenleri anlatacağım.
20 Ben Mormon'um ve doğrudan Lehi'nin soyundan geliyorum. Atalarımızı Yeruşalem ülkesinden çıkardığı (ve bunu kendisinden ve bu ülkeden çıkardığı kimselerden başkası bilmiyordu) ve canlarımızın kurtuluşu için, bana ve halkıma bu kadar çok bilgi verdiği için Tanrım ve Kurtarıcım İsa Mesih'i övmeye nedenim var.
21 O elbette Yakup'un evini kutsadı ve Yusuf'un soyuna karşı merhametli davrandı.
22 Ve emirlerini yerine getirdikleri ölçüde Lehi'nin çocuklarını bereketledi ve söz verdiği şekilde onları refaha kavuşturdu.
23 Evet ve Yusuf'un soyundan geri kalanların bir kısmını kesinlikle Tanrıları Rab'bin bilgisine yeniden getirecektir.
24 Ve Rab'bin yaşadığı nasıl kesinse, Rab yeryüzünün her tarafına dağılmış Yakup'un soyundan geri kalan herkesi dünyanın dört bir yanından bir araya toplayacaktır.
25 Ve bütün Yakup Evi ile antlaşma yaptığı için O'nun uygun göreceği bir zamanda Yakup Evi ile yaptığı antlaşma yerine gelecek ve sonuçta bütün Yakup Evi'nin kendisiyle yapmış olduğu antlaşmayı tanımalarını sağlayacaktır.
26 Ve o zaman Tanrı'nın Oğlu olan Fidye ile Kurtarıcıları İsa Mesih'i tanıyacaklar ve o zaman dağılıp gitmiş oldukları dünyanın dört bir tarafından kendi ülkelerinde toplanacaklardır; evet, Rab'bin yaşadığı gibi, bu böyle olacaktır. Amin.

6. BÖLÜM
Nefililer refaha kavuşurGurur, servet ve sınıf farklılığı doğarKilise çıkan anlaşmazlıklarla bölünürŞeytan, halkı açık isyana teşvik ederBirçok peygamber halkı tövbeye çağırır ve öldürülür---Peygamberlerin katilleri hükümeti ele geçirmek için suikastlar hazırlarlar. m.s. tahminen 26--30 yılları.


Ve şimdi öyle oldu ki yirmi altıncı yılda tüm Nefi halkı; her adam ailesini, sürülerini ve büyükbaş hayvanlarını, atlarını ve sığırlarını ve bütün mallarını alarak kendi topraklarına geri döndü;
2 Ve öyle oldu ki erzaklarının hepsini tüketmemişlerdi; bu nedenle yiyip bitirmedikleri her tür tahıllarını ve altınlarını ve gümüşlerini ve bütün değerli eşyalarını yanlarına alarak hem kuzeydeki hem de güneydeki, hem kuzey ülkesindeki hem de güney ülkesindeki topraklarına ve mülklerine geri döndüler.
3 Ve Lamanlı kalmak isteyip ülkede barışı sürdürmek üzere antlaşmaya girmiş olan bu eşkıyalara çalışıp geçimlerini sağlamaları için sayılarına göre toprak verdiler; ve böylece bütün ülkede barışı sağladılar.
4 Ve yeniden refaha kavuşup sayıca artmaya başladılar; ve yirmi altıncı ve yirmi yedinci yıllar geçti ve ülkede büyük bir düzen sağlandı; ve yasalarını eşitlik ve adalet üzerine kurmuşlardı.
5 Ve şimdi yasalara karşı gelmedikleri sürece tüm ülkede halkın sürekli olarak refaha kavuşmasını engelleyecek hiçbir şey yoktu.
6 Ve şimdi ülkede bu büyük barışı sağlayanlar Gidgidoni, hakim Lakoneyus ve seçilmiş olan diğer liderlerdi.
7 Ve öyle oldu ki pek çok şehir yeniden inşa edilip eski şehirlerin çoğu da onarıldı.
8 Ve pek çok cadde yapılıp şehirden şehre, ülkeden ülkeye ve bir yerden başka bir yere götüren yollar yapıldı.
9 Ve yirmi sekizinci yıl da böyle geçti ve halk sürekli olarak huzur içinde yaşadı.
10 Fakat öyle oldu ki yirmi dokuzuncu yılda halkın arasında birtakım tartışmalar çıkmaya başladı; ve bazı kimseler çok aşırı zenginlikleri nedeniyle gururlanarak ve övünerek kendilerini göklere çıkardılar, evet, hatta aşırı baskı uygulamaya başladılar.
11 Zira ülkede pek çok tüccar ve aynı zamanda pek çok avukat ve memur vardı.
12 Ve halk zenginliğine ve eğitim görme şansına göre sınıflara ayrılmaya başladı; evet, kimileri fakir olmaları nedeniyle cahil kalıyor, kimileri ise zengin oldukları için iyi eğitim görüyorlardı.
13 Bazıları gurura kapılıp kendini yüceltirken diğerleri gayet alçakgönüllü davranıyorlardı; bazıları küfüre küfürle karşılık verirken, diğerleri küfüre, baskıya ve her türlü sıkıntılara katlanıyor, karşılık vermiyor ve sövüp saymıyorlardı; tersine Tanrı'nın önünde alçakgönüllü ve tövbekârdılar.
14 Ve böylece bütün ülkede öyle büyük bir eşitsizlik ortaya çıkmıştı ki Kilise bölünmeye başladı; evet, öyle ki otuzuncu yılda gerçek inanca dönen birkaç Lamanlı topluluğu dışında Kilise ülkenin her tarafında bölündü; ve onlar inançlarını bırakmadılar, çünkü Rab'bin emirlerini canla başla yerine getirmek isteyen, sağlam, kararlı ve yerinden sarsılmayan insandılar.
15 Şimdi halkın bu kötülüğünün nedeni şuydu: Şeytanın, halkı her türlü kötülüğe kışkırtmaya, onların koltuklarını gururla kabartmaya ve onları güç ve yetki ve zenginlik ve dünyanın boş şeyleri peşinde koşturtmaya ayartacak büyük bir gücü vardı.
16 Ve böylece şeytan, halkın yüreğini her tür kötülüğü işlemeye sürükledi; bu nedenle halk barışın tadını sadece bir kaç yıl çıkarabildi.
17 Ve böylece otuzuncu yılın başlarında---uzunca bir süre şeytanın ayartmalarına teslim olan halk onun götürmek istediği her yere sürüklenmiş ve onun arzu ettiği hangi kötülük varsa işlemişti---ve böylece bu otuzuncu yılın başlarında, korkunç kötülük işledikleri bir durumdaydılar.
18 Şimdi onlar bilmeden günah işlemediler, çünkü Tanrı'nın kendilerinden ne istediğini biliyorlardı; çünkü bu onlara öğretilmişti; bu yüzden bile bile Tanrı'ya karşı geldiler.
19 Ve şimdi bunlar Lakoneyus'un oğlu Lakoneyus zamanında oluyordu; çünkü halkı o yıl babasının yerine geçen Lakoneyus yönetiyordu.
20 Ve göklerden vahiy alan adamlar olmaya başladı ve gönderildi; bütün ülkede yaşayan halkın arasında durup onların işlediği günahlar ve kötülükler hakkında cesurca vaaz vererek tanıklık ettiler ve Rab'bin, halkı için gerçekleştireceği fidye ile kurtuluş hakkında ya da başka bir deyişle, Mesih'in dirilişi hakkında onlara tanıklık ettiler; ve O'nun ölümü ve çekeceği acılar hakkında cesaretle tanıklık ettiler.
21 Şimdi halkın arasından birçok kişi bu şeylere tanıklık edenlere çok kızıyordu; ve kızanlar ise genelde başhakimler, yüksek rahiplik ve avukatlık yapmış kişilerdi; evet, avukat olanların hepsi bu şeylere tanıklık edenlere kızıyordu.
22 Şimdi ülkenin valisi tarafından cezası onaylanmadan ne bir avukatın, ne bir hakimin, ne de bir yüksek rahibin bir kimseyi ölüm cezasına çarptırmaya yetkisi vardı.
23 Şimdi Mesih'le ilgili konularda tanıklık edenlerin, cesaretle tanıklık edenlerin pek çoğu hakimlerin aracılığıyla yakalanıp gizlice idam edildi; onların ölüm haberi ülke valisine ölümlerinden önce ulaşmadı.
24 Şimdi işte, ülkenin valisi tarafından yetki verilmeksizin bir kişinin idam edilmesi ülke yasalarına aykırıydı.
25 Bu yüzden Zarahemla ülkesine, ülkenin valisine, yasalara aykırı olarak Rab'bin peygamberlerini ölüm cezasına çarptıran bu hakimler hakkında şikayet geldi.
26 Şimdi öyle oldu ki onlar yakalanıp halk tarafından verilmiş olan yasalara göre işlemiş oldukları suçlardan yargılanmak üzere hakim önüne çıkarıldılar.
27 Şimdi öyle oldu ki bu hakimlerin pek çok dostu ve akrabası vardı; ve geri kalanların, evet, hemen hemen bütün avukatların ve yüksek rahiplerin hepsi toplanıp yasalara göre yargılanacak olan bu hakimlerin akrabalarıyla birlik oldular.
28 Ve kendi aralarında bir antlaşma yaptılar, evet, geçmiştekilerin verdiği bu antlaşma tüm doğruluğa karşı birleşilmesi için şeytanın verip yönettiği antlaşmaydı.
29 Bu yüzden Rab'bin halkına karşı birleşip onları yok etmek ve cinayetten suçlu onları yasalara göre uygulanmak üzere olan adaletin pençesinden kurtarmak için bir antlaşma yaptılar.
30 Ve ülkelerindeki yasaları ve hakları hiçe sayarak valiyi öldürmek ve ülkenin başına bir kral geçirmek için birbirleriyle antlaşma yaptılar; böylece ülke artık özgür olmayacak, fakat kralların yönetimi altına girecekti.

7. BÖLÜM
Başhakim öldürülür, hükümet devrilir ve halk aşiretlere bölünürBir Mesih karşıtı olan Yakup gizli bir örgütün kralı olurNefi tövbeyi ve Mesih'e inancı vaaz ederMelekler ona her gün hizmet ederler ve Nefi ölen kardeşini diriltirBirçokları tövbe eder ve vaftiz olur. m.s. tahminen 30--33 yılları.




Şİmdİ işte, size göstereceğim gibi onlar ülkenin başına bir kral atamadılar; ama aynı yıl, evet, otuzuncu yılda ülkenin baş hakimini yargı kürsüsünde otururken öldürdüler, evet, onu katlettiler.
2 Ve halk bölünüp birbirlerine cephe aldılar; ve herkes ailesine, akrabalarına ve dostlarına göre birbirlerinden ayrılıp aşiretler oluşturdular; ve böylece ülkedeki hükümeti devirdiler.
3 Ve her aşiret kendine bir şef ya da başkan seçti; ve böylece aşiretler ve aşiret başkanları çıktı.
4 Şimdi işte, aralarında ailesi, akraba ve dostları az olan bir tek kişi bile yoktu; bu nedenle aşiretleri çok büyüdü.
5 Şimdi bütün bu olanlara rağmen aralarında yine de bir savaş çıkmamıştı; ve bu kötülüklerin hepsi halkın başına kendilerini şeytanın gücüne teslim ettikleri için gelmişti.
6 Ve hükümetin düzeni peygamberleri öldürenlerin akraba ve dostlarının kurduğu gizli örgütler yüzünden geçerliliğini yitirdi.
7 Ve ülkede o kadar çok çekişmeye neden oldular ki halkın arasındaki doğruların neredeyse hepsi kötü yolu seçmişti; evet, aralarında sadece birkaç doğru insan kalmıştı.
8 Ve böylece altı yıl olmamıştı ki halkın büyük bir bölümü kendi kusmuğuna dönen köpek gibi ya da çamurda yuvarlanmaya dönen domuz gibi doğruluğa sırt çevirdiler.
9 Şimdi halkın başına bu denli büyük bir kötülük getiren bu gizli örgüt toplanıp başlarına Yakup adını verdikleri birini getirdiler.
10 Ve ona kralımızsın dediler; bu yüzden Yakup bu kötü çetenin kralı oldu; ve İsa hakkında tanıklık eden peygamberlere karşı çıkanlara elebaşılık edenlerden biriydi.
11 Ve öyle oldu ki onların sayısı, aşiret başkanlarının kendi aşiretlerine göre düzenlendikleri yasalar dışında aralarında bir birlik kuran halk aşiretleri kadar değildi; yine de birbirlerine düşmandılar; dürüst insan olmamalarına rağmen, yine de hükümeti yıkmak üzere antlaşma yapmış olanlara karşı duydukları nefret nedeniyle bir araya gelmişlerdi.
12 Bu yüzden düşmanlarının kendilerinden daha kalabalık olduğunu gören Yakup, çetenin kralı olarak halkına ülkenin kuzeyindeki en uzak bölgelere doğru kaçmalarını ve orada bölücülerle birleşinceye (çünkü pek çok bölücünün kendilerine katılacağını söyleyerek onları aldattı) ve halkın arasındaki aşiretlerle mücadele edebilecek yeterli güçleri oluncaya kadar kendileri için bir krallık kurmalarını emretti; onlar da buna uydular.
13 Ve gidişleri o denli çabuk oldu ki halk onları engellemeye fırsat bulamadı; halkın kendilerine ulaşamayacağı bir yere gittiler. Ve böylece otuzuncu yıl sona erdi; ve Nefi halkı işte bu hallere düşmüştü.
14 Ve öyle oldu ki otuz birinci yılda her adam ailesine, akrabasına ve dostlarına göre aşiretlere ayrılmış, ancak birbirleriyle savaşmayacaklarına dair bir anlaşma yapmışlardı; ne var ki yasalar ve yönetim şekli konusunda birlik sağlayamadılar, zira buna şefleri ve başkanları karar veriyordu. Ancak bir aşiretin öbürüne zarar vermemesi için çok sıkı yasalar koydular; bir ölçüde de olsa bu yolla ülkede barışı sağladılar; ne var ki yürekleri Tanrıları Rab'den uzaklaşmıştı; ve peygamberleri taşlıyor ve onları aralarından kovuyorlardı.
15 Ve öyle oldu ki Nefi---melekler tarafından ziyaret edilip ayrıca Rab'bin sesini işitmişti, bu yüzden melekler görüp görgü tanığı olduğundan ve Mesih'in hizmetini anlaması için kendisine güç verildiğinden ve ayrıca halkın birdenbire doğruluğa sırt çevirip kötülük ve iğrençliklerine dönmesine tanıklık etmiş olduğundan;
16 Bu yüzden, onların yüreklerindeki katılık ve zihinlerindeki körlük nedeniyle üzüntü duyduğundan---aynı yıl halkın arasına giderek tövbe ve Rab İsa Mesih'e iman yoluyla günahların bağışlanması konusunda cesaretle tanıklık etmeye başladı.
17 Ve halka pek çok konuda öğretti; ancak bunların hepsi yazılamaz ve bir bölümünü yazmak da yeterli olmayacağından, öğrettikleri bu kitaba yazılmadı. Ve Nefi, güçle ve büyük yetkiyle öğretti.
18 Ve öyle oldu ki kendilerinden daha büyük bir güce sahip olduğu için ona öfkelendiler; çünkü onun sözlerine inanmamak mümkün değildi; çünkü Rab İsa Mesih'e olan inancı o kadar büyüktü ki melekler her gün ona hizmet ediyordu.
19 Ve İsa'nın adıyla cinleri ve kirli ruhları kovdu ve hatta halk tarafından taşlanarak öldürülmüş olan kardeşini diriltti.
20 Ve bunu gözleriyle görüp tanıklık eden halk gücü nedeniyle ona kızıyordu; ve İsa adıyla halkın gözü önünde daha birçok mucize yaptı.
21 Ve öyle oldu ki otuz birinci yıl geçti ve Rab'be dönen pek az insan vardı; ancak Rab'be dönenlerin hepsi bütün gerçekliğiyle halka, inandıkları İsa Mesih'te bulunan Tanrı'nın Ruhu ve gücünün kendilerini ziyaret ettiğini açıkladı.
22 Ve üzerinden cinler kovulmuş, hastalık ve sakatlıkları iyileşmiş herkes bütün gerçekliğiyle halka, Tanrı'nın Ruhu'nun onlarda etkin olduğunu ve iyileştirildiklerini gösterdiler; ve aynı zamanda işaretler gösterip halkın arasında bazı mucizeler de gerçekleştirdiler.
23 Otuz ikinci yıl da böylece geçip gitti. Ve otuz üçüncü yılın başlarında Nefi, halka haykırarak onlara tövbe ve günahların bağışlanmasını vaaz etti.
24 Şimdi şunu da hatırlamanızı isterim ki tövbeye getirilenler arasında suyla vaftiz olmayan bir tek kişi yoktu.
25 Bu yüzden, Nefi tarafından bu görevi yerine getirmek üzere adamlar atandı; böylece kendilerine katılacak herkesin suyla vaftiz olması gerekiyordu; ve bunu tövbe ettiklerini ve günahlarından bağışlandıklarını Tanrı'nın ve halkın önünde kanıtlamak ve tanıklık etmek için yaptılar.
26 Ve bu yılın başlarında pek çok kimse tövbe için vaftiz oldu; ve yılın büyük bir bölümü böyle geçip gitti.

8. BÖLÜM
Kasırgalar, depremler, yangınlar, hortumlar ve doğadaki karışıklıklar Mesih'in çarmıha gerildiğini doğrularBirçok insan ölürÜlkeyi üç gün karanlık kaplar---Sağ kalanlar talihlerine yanarlar. m.s. tahminen 33--34 yılları.


Ve şimdi öyle oldu ki kayıtlarımıza göre ve biz kayıtlarımızın doğru olduğunu biliyoruz, çünkü işte, bu kayıtları tutan doğru bir insandı---çünkü İsa'nın adıyla gerçekten birçok mucizeler yapmıştı; ve hiç kimse bütün kötülüklerinden temizlenmeden İsa'nın adıyla bir mucize yapamazdı---
2 Ve şimdi öyle oldu ki, eğer bu adam zamanımızın hesaplanmasında hata yapmamışsa, otuz üçüncü yıl bitmişti.
3 Ve halk Lamanlı Samuel peygamber tarafından verilmiş olan işareti, evet, ülkenin üzerine üç gün karanlığın çökeceği süreyi büyük bir ciddiyetle beklemeye başladı.
4 Ve o kadar çok işaret verilmiş olmasına rağmen, halkın arasında büyük kuşkular ve tartışmalar çıkmaya başladı.
5 Ve öyle oldu ki otuz dördüncü yılın birinci ayında, ayın dördüncü gününde, o zamana kadar bütün ülkede eşi görülmemiş büyük bir fırtına koptu.
6 Ve ayrıca kuvvetli ve korkunç bir kasırga çıktı; ve öyle korkunç gök gürültüsü vardı ki bütün dünyayı parçalayacakmış gibi sarsıyordu.
7 Ve bütün ülkede hiç görülmemiş çok keskin şimşekler çaktı.
8 Ve Zarahemla şehri alev aldı.
9 Ve Moroni şehri denizin derinliklerine gömüldü ve orada oturanlar boğuldu.
10 Ve Moroniha şehrinin üzerine toprak yığılarak şehrin olduğu yerde büyük bir dağ oluştu.
11 Ve güneydeki ülkede büyük ve korkunç bir yıkım oldu.
12 Fakat işte, kuzey ülkesindeki yıkım daha büyük ve korkunçtu; çünkü işte, orada kasırgalar ve hortumlar ve gök gürültüleri ve şimşekler ve bütün yeryüzünün feci bir şekilde sarsılmasından dolayı ülkenin bütün yüzeyi değişti.
13 Ve anayollar alt üst olup düz yollar bozuldu ve birçok düz yerler engebeli oldu.
14 Ve birçok büyük ve önemli şehirler sulara gömüldü ve birçokları yandı ve birçokları da binaları yıkılıp, insanları ezilerek yerlerinde taş üstünde taş kalmayıncaya kadar sarsıldı.
15 Ve birkaç şehir ayakta kaldı; ama bu şehirlerdeki hasar da son derece büyüktü ve buralarda oturanların çoğu hayatlarını kaybetti.
16 Ve bazılarını da hortum götürdü; ama onların süpürülüp götürüldüklerinin dışında nereye gittiklerini kimse bilmez.
17 Ve böylece kasırgalar ve gök gürültüleri ve yıldırımlar ve yer sarsıntıları yüzünden bütün yeryüzünün şekli bozuldu.
18 Ve işte kayalar yarıldı; bütün yeryüzündeki kayalar öyle parçalanmıştı ki ülkenin her tarafı kırılmış kayalar, yarıklar ve çatlaklarla doluydu.
19 Ve öyle oldu ki gök gürültüleri ve şimşekler ve fırtınalar ve kasırgalar ve depremler durduktan sonra---çünkü işte, bunların hepsi üç saat kadar sürdü; ve bazı kimseler bu sürenin daha uzun olduğunu söyledilerse de bütün bu büyük ve korkunç olaylar yaklaşık üç saat içinde oldu---ve ondan sonra işte, ülkenin üzerine karanlık çöktü.
20 Ve öyle oldu ki bütün ülkenin üzerine öyle koyu bir karanlık çöktü ki halktan sağ kalanlar karanlık buharı hissedebildiler.
21 Ve karanlıktan dolayı ne mum, ne meşale hiçbir ışık yoktu; en iyi kuru odunlarıyla bile ateş yakamadılar; öyle ki hiçbir şekilde ışık yoktu.
22 Ve ülkenin üzerine yayılmış olan karanlık sis o kadar koyuydu ki hiçbir ışık görünmüyordu; ne bir ateş, ne bir parıltı, ne güneş, ne ay, ne de yıldızlar görünüyordu.
23 Ve öyle oldu ki üç gün süreyle hiçbir ışık görülmedi; ve bütün halkın arasında sürekli olarak büyük yas tutanların, feryat edip ağlayanların sesi duyuldu; evet, üzerlerine gelmiş olan bu karanlık ve büyük yıkımdan dolayı halkın inlemeleri büyüktü.
24 Ve bir yerde şöyle bağrıştıkları duyuluyordu: Ah keşke bu büyük ve korkunç günden önce tövbe etmiş olsaydık da kardeşlerimiz esirgenip o büyük Zarahemla şehrinde yanmasalardı!
25 Ve bir başka yerde de şöyle ağlayıp yas tuttukları duyuluyordu: Ah keşke bu büyük ve korkunç günden önce tövbe etseydik de peygamberleri öldürüp taşlamasaydık ve onları kovmasaydık; o zaman analarımız, güzel kızlarımız ve çocuklarımız esirgenmiş olurlardı ve bu büyük Moroniha şehrinde toprağa gömülmezlerdi. Ve halkın feryadı böyle büyük ve korkunçtu.

9. BÖLÜM


Karanlıkta Mesih'in sesi birçok insanın ve şehrin kötülükleri yüzünden yok olduğunu bildirirAynı zamanda tanrısallığını açıklayarak, Musa yasasının tamamlandığını ilan eder ve insanları kendisine gelerek kurtulmaya çağırır. m.s. tahminen 34 yılı.
Ve öyle oldu ki yeryüzünde yaşayan bütün insanların arasında, bu ülkenin her yanında şöyle haykıran bir ses duyuldu:
2 Vay, vay, vay bu halkın haline! Eğer tövbe etmezlerse, bütün yeryüzünde yaşayan insanların vay haline! Çünkü halkımın güzel oğullarının ve kızlarının ölümüne şeytan gülüyor ve melekleri seviniyor; ve onlar kendi kötülükleri ve iğrençlikleri yüzünden can verdiler.
3 İşte, o koca Zarahemla şehrini ve orada oturanları ateşe verip yaktım.
4 Ve işte, o büyük Moroni şehrinin denizin derinliklerine gömülmesine ve orada oturanların da boğulmalarına neden oldum.
5 Ve işte, peygamberlerin ve azizlerin kanı onlara karşı artık bana gelmesin diye işledikleri kötülükleri ve iğrençlikleri gözümün önünden saklamak için şu büyük Moroniha şehrini ve orada oturanların üzerini toprakla örttüm.
6 Ve işte, Gilgal şehrini batırıp orada oturanları da yerin derinliklerine gömdüm.
7 Evet ve Oniha şehrini ve orada oturanları ve Mokum şehrini ve orada oturanları ve Yeruşalem şehrini ve orada oturanları yerin derinliklerine gömdüm. Ve peygamberlerin ve azizlerin kanı onlara karşı artık bana gelmesin diye işledikleri kötülükleri ve iğrençlikleri gözümün önünden saklamak için yerlerini sele verdim.
8 Ve işte Gadiyandi şehrini ve Gadiyomna şehrini ve Yakup şehrini ve Gimgimno şehrini, bu şehirlerin hepsini yerin dibine gömdüm ve yerlerine tepeler ve vadiler yaptım; ve peygamberlerin ve azizlerin kanı onlara karşı artık bana gelmesin diye işledikleri kötülükleri ve iğrençlikleri gözümün önünden saklamak için orada oturanları yerin derinliklerine gömdüm.
9 Ve işte, Kral Yakup'un halkının oturduğu şu büyük Yakubugat şehrini, bütün dünyadaki tüm kötülüklerden daha büyük günahları ve kötülükleri nedeniyle, gizli cinayetleri ve çeteleri yüzünden ateşe verip yaktım; çünkü halkımın huzurunu bozup ülkenin hükümetini yıkanlar onlardır; bu nedenle peygamberlerin ve azizlerin kanı onlara karşı artık bana gelmesin diye onları gözümün önünden yok etmek için ateşe verdim.
10 Ve işte, Laman şehrini ve Yeş şehrini ve Gad şehrini ve Kişkumen şehrini ve orada oturanları yaptıkları kötülükler için, peygamberleri kovdukları ve onlara kötülüklerini ve iğrençliklerini bildirmek üzere gönderdiğim kişileri taşladıkları için ateşe verip yaktım.
11 Ve onların hepsini kovup aralarında bir tek doğru insan kalmadığı için, işledikleri kötülükler ve iğrençlikler gözümün önünden saklansın diye, aralarına gönderdiğim peygamberlerin ve azizlerin kanı yerden onlara karşı bana seslenmesin diye, üzerlerine ateş gönderip onları yok ettim.
12 Ve işledikleri kötülükler ve iğrençlikler yüzünden bu ülkenin ve bu halkın üzerine çok büyük felâketler getirdim.
13 Onlardan daha doğru olduğunuz için esirgenmiş olan ey sizler, sizleri iyileştirmem için şimdi bana dönmeyecek misiniz ve günahlarınızdan tövbe edip doğru inanca dönmeyecek misiniz?
14 Evet, doğrusu size derim ki eğer bana gelirseniz, sonsuz yaşama kavuşursunuz. İşte merhamet elim size doğru uzanmıştır ve kim gelirse onu kabul edeceğim; ve bana gelenlere ne mutlu!
15 İşte, ben Tanrı'nın Oğlu İsa Mesih'im. Göğü ve yeri ve bunların içindeki her şeyi ben yarattım. Başlangıçtan beri Baba'yla birlikteydim. Ben Baba'dayım ve Baba bendedir; ve Baba adını bende yüceltmiştir.
16 Ben kendiminkilere geldim, ama onlar beni kabul etmedi. Ve benim geleceğimle ilgili Kutsal Yazılar yerine gelmiştir.
17 Ve beni kabul edenlerin hepsine Tanrı'nın oğulları olma hakkını verdim; ve adıma iman edecek herkese de aynı hakkı vereceğim; çünkü işte, fidyeyle kurtuluş benim aracılığımla gelir ve Musa yasası bende tamamlanır.
18 Ben dünyanın ışığı ve hayatıyım. Ben, Alfa ve Omega'yım, başlangıç ve sonum.
19 Ve artık bana kan dökerek adak sunmayacaksınız; evet, kurbanlarınız ve yakılmalık adaklarınız sona erecektir; çünkü kurbanlarınızın ve yakılmalık adaklarınızın hiçbirini kabul etmeyeceğim.
20 Ve kurban olarak bana kırık bir yürek ve pişmanlık duyan bir ruh sunacaksınız. Ve Lamanlılar bana olan inançlarından dolayı doğru inanca döndüklerinde bilmeden nasıl ateş ve Kutsal Ruh'la vaftiz olmuşlarsa, aynı şekilde kırık bir yürek ve pişman bir ruhla bana geleni ben de ateş ve Kutsal Ruh'la vaftiz edeceğim.
21 İşte, ben dünyaya fidye ile kurtuluşu getirmek ve dünyayı günahtan kurtarmak için geldim.
22 Bu yüzden kim tövbe edip küçük bir çocuk gibi bana gelirse, onu kabul edeceğim; çünkü Tanrı'nın Krallığı böylelerinindir. İşte, böyleleri için canımı verip onu tekrar geri aldım; bu yüzden, ey dünyanın uçları tövbe edin ve bana gelip kurtulun.

10. BÖLÜM


Ülkede saatlerce sessizlik olurMesih'in sesi halkını tıpkı bir tavuğun civcivlerini topladığı gibi toplayacağını vaad eder---Halkın doğru olan kısmı korunmuştur. m.s. tahminen 34--35 yılları.

Yüklə 4,31 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   43   44   45   46   47   48   49   50   ...   57




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin