7 Evet, Yusuf gerçekten şöyle dedi: Rab bana: ASenin soyunun meyvelerinden seçkin bir gören çıkaracağım ve o, senin soyunun meyveleri arasında büyük saygı görecek. Ve ona senin soyunun meyveleri için, yani kendi kardeşleri için bir iş yapmasını emredeceğim ki bu, onlar için çok büyük bir değer taşıyacak, hatta atalarınla yaptığım antlaşmaları onlara bildirecek@ dedi.
8 Ve ona vereceğim bu görevden başka hiçbir iş yapmamasını emredeceğim. Ve onu gözümde değerli kılacağım; çünkü o benim işimi yapacak.
9 Ve o da, halkımı kurtarmak için sizin içinizden çıkaracağımı söylediğim Musa gibi büyük biri olacak, Ey İsrail Evi.
10 Ve halkını Mısır ülkesinden çıkarıp kurtarması için Musa'yı yetiştireceğim.
11 Fakat senin soyunun meyvelerinden bir gören çıkaracağım ve senin soyunun meyvelerine sözümü getirmesi için---ve yalnızca sözümü öğretmek için değil, aynı zamanda onların arasına gitmiş olacak olan sözüme onları inandırması için---ona güç vereceğim, diyor Rab.
12 Bu nedenle senin soyunun meyveleri yazacak ve Yahuda soyunun meyveleri de yazacak; ve senin soyunun meyveleri tarafından yazılacaklar ve Yahuda soyunun meyveleri tarafından yazılacaklar birleşerek yanlış öğretileri çürütecek, çekişmelere son verecek ve senin soyunun meyvelerinin arasına barış getirip son günlerde atalarına ve ayrıca benim antlaşmalarıma ilişkin onlara bilgi verecek, diyor Rab.
13 Ve Rab şöyle diyor: Ey İsrail Evi, seni tekrar eski haline getirmek için bütün halkımın arasında işime başlayacağım gün, o gören zayıflıktan kurtarılıp güçlendirilecek.
14 Ve Yusuf böyle peygamberlik ederek: Aİşte o göreni Rab kutsayacak ve onu yok etmek isteyenler bozguna uğrayacaklar; çünkü soyumun meyveleri ile ilgili olarak Rab'den aldığım bu söz yerine gelecektir. İşte, bu sözün yerine geleceğinden eminim@ dedi.
15 Ve o benim adımı taşıyacak ve babasının adı da aynı olacak. Ve o bana benzeyecek; çünkü Rab'bin onun eliyle yapacağı iş, Rab'bin gücüyle halkımı kurtuluşa götürecektir.
16 Evet, Yusuf şöyle peygamberlik etti: Ben bundan Musa'nın geleceğine dair verilen söze güvendiğim kadar eminim; çünkü Rab bana: ASenin soyunu sonsuza kadar koruyacağım@ dedi.
17 Ve Rab şöyle dedi: Musa adında birini yetiştireceğim ve ona bir değnekle güç vereceğim; ve ona yazsın diye yargılama gücü vereceğim. Ancak çok konuşmasın diye dilini çözmeyeceğim; çünkü onu konuşmada güçlü yapmayacağım. Ama ona kendi elimin parmaklarıyla yasamı yazıp vereceğim ve ona bir sözcü vereceğim.
18 Ve Rab ayrıca bana şunları söyledi: Senin soyunun meyveleri için de bir gören çıkaracağım ve ona da bir sözcü vereceğim. Ve Ben, işte ona senin soyunun meyveleri için soyunun meyvelerinin yazısını yazdıracağım ve senin soyunun sözcüsü bunu bildirecek.
19 Ve onun yazacağı sözler benim hikmetime uygun olarak senin soyunun meyvelerine gidecek olan sözlerdir. Ve sanki senin soyunun meyveleri onlara tozun içinden sesleniyormuş gibi olacak; çünkü ben onların imanını biliyorum.
20 Ve onlar tozun içinden seslenecekler; evet, kendilerinden sonra birçok kuşak geçip gitmiş olsa bile, kardeşlerini tövbe etmeye çağıracaklar. Ve öyle olacak ki onların yakarışları sözlerinin sadeliğiyle duyulacak.
21 İnançlarından dolayı onların sözleri, ağzımdan senin soyunun meyvesi olan onların kardeşlerine yayılacak ve senin atalarınla yaptığım antlaşmaları hatırlamaları için, onların sözlerindeki zayıflığı inançlarından ötürü güçlü kılacağım.
22 Ve şimdi bak, oğlum Yusuf, atam geçmişte böyle peygamberlik etti.
23 Bu nedenle, bu antlaşmadan dolayı sen kutsandın; çünkü senin soyun yok edilmeyecek; çünkü onlar kitaptaki sözlere kulak verecekler.
24 Ve aralarından güçlü biri çıkacak ve gerek sözüyle, gerekse yaptıklarıyla çok iyilik edecek, son derece büyük inancıyla Tanrı'nın elinde bir araç olacak ve güçlü mucizeler yapacak ve Tanrı'nın gözünde büyük olan işi yaparak İsrail Evi'ni ve senin kardeşlerinin soyunu eski haline getirecek.
25 Ve şimdi ne mutlu sana Yusuf. Bak, sen daha küçüksün; onun için ağabeyin Nefi'nin sözlerine kulak ver ve her şey sana söylediğim gibi olacak. Ölmekte olan babanın sözlerini hatırla. Amin.
4. BÖLÜM
Lehi, soyuna öğüt verir ve onları kutsar---Vefat eder ve toprağa verilirNefi, Tanrı'nın iyiliğinden dolayı sevinçle dolar---Sonsuza dek Rab'be güven duyar. m.ö. tahminen 588--570 yılları.
Ve şimdi ben Nefi, babamın sözünü ettiği, Mısır'a götürülen Yusuf'la ilgili peygamberliklerden söz edeceğim.
2 Çünkü işte, o gerçekten bütün soyu hakkında peygamberlikte bulundu. Ve onun yazdığı peygamberliklerden daha büyüğü pek yoktur. Ve o bizim hakkımızda ve gelecek soyumuz hakkında peygamberlikte bulundu; ve bunlar pirinç levhalar üzerinde yazılıdır.
3 Bu nedenle babam, Yusuf'un peygamberlikleri hakkında konuşmasını bitirdikten sonra Laman'ın çocuklarını, oğullarını ve kızlarını yanına çağırdı ve onlara: ABakın, oğullarım ve kızlarım, sizler benim ilk evladımın oğulları ve kızlarısınız; sözlerime iyi kulak vermenizi istiyorum@ dedi.
4 Çünkü Rab Tanrı şöyle demiştir: Emirlerimi yerine getirdiğiniz ölçüde bu ülkede refaha kavuşacaksınız; ve emirlerimi yerine getirmediğiniz zaman da huzurumdan kovulacaksınız.
5 Fakat işte, oğullarım ve kızlarım, sizlere bir kutsama bırakmadan mezarıma gidemiyorum; çünkü işte biliyorum ki yürümeniz gereken yolda yetiştirilirseniz, o yoldan şaşmazsınız.
6 Bu nedenle, eğer lanetlenirseniz, işte sizi kutsuyorum ki bu lanet sizden alınıp anne ve babanızın başları üzerine düşsün.
7 Bu nedenle, sizi kutsadığım için Rab Tanrı sizin mahvolmanıza izin vermeyecektir; dolayısıyla size ve soyunuza sonsuza dek merhamet gösterecektir.
8 Ve öyle oldu ki babam, Laman'ın oğullarına ve kızlarına söyleyeceklerini bitirince, Lemuel'in oğullarıyla kızlarının huzuruna getirilmesini istedi.
9 Ve onlara şöyle diyerek konuştu: Bakın, oğullarım ve kızlarım, sizler ikinci oğlumun oğulları ve kızlarısınız; işte size de Laman'ın oğulları ve kızlarına bıraktığım aynı kutsamayı bırakıyorum; bu nedenle tamamen yok olmayacaksınız ve sonunda soyunuz kutsanacak.
10 Ve öyle oldu ki babam onlara söyleyeceklerini bitirince, işte İsmail'in oğullarına, evet ve hatta İsmail'in tüm ev halkına konuştu.
11 Ve onlara da söyleyeceklerini bitirince, Sam'la konuştu ve şöyle dedi: Ne mutlu sana ve soyuna! Çünkü sen de kardeşin Nefi gibi bu ülkeyi miras alacaksın. Ve senin soyun, onun soyundan sayılacak ve sen de kardeşin gibi olacaksın; ve senin soyun da onun soyu gibi olacak; ve sen yaşadığın sürece bereketleneceksin.
12 Ve öyle oldu ki babam Lehi yüreğindeki duygulara ve içindeki Rab'bin Ruhu'nun sesine kulak vererek bütün ev halkına konuştuktan sonra iyice yaşlandı. Ve öyle oldu ki vefat etti ve toprağa verildi.
13 Ve öyle oldu ki onun ölümünden birkaç gün sonra Laman ile Lemuel ve İsmail'in oğulları Rab'bin uyarılarından dolayı bana kızdılar.
14 Çünkü ben Nefi, Rab'bin sözü uyarınca onlarla konuşmak zorunda kalmıştım; çünkü ben de, ölmeden önce babam da onlara pek çok şey söylemiştik; bu sözlerin çoğu diğer levhalarımda yazılıdır; çünkü öbür levhalarımda daha çok tarihsel olaylara yer verilmiştir.
15 Ve bu levhalara ruhumla ilgili gerçekleri ve pirinç levhalara işlenmiş olan kutsal yazıların çoğunu yazıyorum. Çünkü ruhum kutsal yazılardan sevinç duyar; ve yüreğim onları derin derin düşünür ve onları çocuklarımın öğrenmesi ve yararlanması için yazar.
16 İşte, ruhum Rab'le ilgili şeylerden sevinç duyuyor ve yüreğim sürekli olarak gördüğüm ve duyduğum şeyleri derin derin düşünüyor.
17 Rab büyük iyiliğiyle bana yüce ve harika işlerini göstermiş olmasına rağmen, yüreğim yine de haykırıyor: Ah, ne zavallı bir insanım! Evet, yüreğim bedenim yüzünden üzgün, ruhumsa kötülüklerim yüzünden acılar içinde.
18 Beni kolaylıkla saran ayartmalar ve günahlar yüzünden çepeçevre kuşatıldım.
19 Sevinmek istediğim zaman, yüreğim günahlarım yüzünden inliyor; buna rağmen kime güvenmiş olduğumu biliyorum.
20 Tanrım bana destek oldu; çölde üzüntüler içindeyken O bana yol gösterdi ve çok derin suların üzerinde O beni korudu.
21 Sevgisi beni öylesine doldurdu ki bedenim sanki eriyip yok olacaktı.
22 Düşmanlarımı bozguna uğrattı, onları karşımda titretti.
23 İşte gündüzleri haykırışımı duydu ve geceleri görümlerle bana bilgi verdi.
24 Ve gündüzleri O'nun önünde bütün gücümle dua ederek cesaretlendim; evet, sesimi göklere yükselttim ve melekler inip bana hizmet ettiler.
25 Ve O’nun Ruhu'nun kanatları üzerinde bedenim çok yüksek dağlara götürüldü. Ve gözlerim yüce şeyler, evet, insan için çok yüce olan şeyler gördü; bu yüzden onları yazmamam emredildi.
26 Mademki böyle yüce şeyler gördüm ve Rab alçakgönüllü davranıp insançocuklarının arasına büyük merhametiyle geldi, öyleyse yüreğim neden ağlıyor ve ruhum neden üzüntü vadisinde oyalanıyor ve bedenim neden eriyip gidiyor ve sıkıntılarım yüzünden gücüm neden gevşiyor?
27 Ve bedenim yüzünden kendimi günaha niçin teslim edeyim? Evet, denemelere niçin yenik düşeyim, kötü olan yüreğimde yer bulup huzurumu bozsun ve canımı sıksın diye mi? Düşmanım yüzünden niçin böyle öfkeliyim?
28 Uyan, ey ruhum! Artık günaha boyun bükme. Sevin, ey yüreğim ve can düşmanına artık yer verme.
29 Düşmanlarımın yüzünden artık öfkelenme. Sıkıntılarım yüzünden gücümün gevşemesine izin verme.
30 Sevin, ey yüreğim ve Rab'be seslenip de ki: Ya Rab, seni sonsuza dek öveceğim; evet, ruhum seninle sevinç duyacak, Tanrım, kurtuluşumun kayası.
31 Ya Rab canımı kurtaracak mısın? Beni düşmanlarımın elinden kurtaracak mısın? Günahı görür görmez titreyecek hale getirecek misin beni?
32 Cehennemin kapıları önümde her zaman kapalı kalsın; çünkü yüreğim kırık ve ruhum pişmanlık içinde! Ya Rab, doğruluğunun kapılarını önümde kapama ki, alçak vadinin patikasında yürüyeyim ve düz yoldan kesinlikle çıkmayayım.
33 Ya Rab, beni doğruluğun giysisi ile kuşat! Ya Rab, bana bir yol aç ki düşmanlarımdan kaçabileyim. Önümdeki yolu düzle! Tökezleyeceğim bir taş koyma yoluma. Ama önümdeki yolu aç ve benim yolumu değil, düşmanlarımın yolunu kapat.
34 Ya Rab, sana güvendim ve sonsuza kadar da güveneceğim. Bedenin koluna güvenmeyeceğim; çünkü bedenin koluna güvenen kişinin lanetlendiğini biliyorum. Evet, insana güvenen ya da bedeni kendisine kol edinen lanetlenir.
35 Evet, Tanrı'nın kendisinden isteyene cömertçe verdiğini biliyorum. Evet, yanlış bir şey istemezsem, Tanrım bana verecektir; onun için sesimi sana doğru yükselteceğim; evet, sana yakaracağım, Tanrım, doğruluğumun kayası. İşte, sesim sonsuza dek sana doğru yükselecek, benim kayam ve sonsuz Tanrım. Amin.
5. BÖLÜM
Nefililer Lamanlılar'dan ayrılırlar, Musa yasasını tutarlar ve bir tapınak inşa ederlerLamanlılar inançsızlıkları yüzünden Rab'bin huzurundan kovulur; lanetlenir ve Nefililer’i cezalandıran bir kamçı olurlar. m.ö. tahminen 588--559 yılları.
İşte, öyle oldu ki ben Nefi, kardeşlerimin öfkesinden dolayı Tanrım Rab'be çok yakardım.
2 Fakat işte, bana kızgınlıkları öylesine arttı ki canıma kıymak istediler.
3 Evet, bana karşı söylenerek şöyle dediler: Küçük kardeşimiz bize hükmedebileceğini sanıyor; ve onun yüzünden çok sıkıntı çektik; bu nedenle şimdi onu öldürelim ki sözleriyle bir daha canımızı sıkmasın. Çünkü işte, onun hükümdarımız olmasını istemiyoruz; çünkü bu halka hükmetmek, onun ağabeyleri olarak bize düşer.
4 Şimdi, bana karşı söylendikleri her sözü bu levhalara yazmıyorum. Ama canıma kıymak istediklerini söylemem bana yeterli geliyor.
5 Ve öyle oldu ki Rab, ben Nefi'yi uyardı; onlardan uzaklaşmamı ve benimle gelmek isteyen herkesle birlikte çöle kaçmamı buyurdu.
6 Bu nedenle öyle oldu ki ben Nefi, ailemi ve Zoram’la ailesini ve ağabeyim Sam’ı ve ailesini ve küçük kardeşlerim Yakup'la Yusuf'u ve kız kardeşlerimi ve benimle gelmek isteyen herkesi yanıma aldım. Ve benimle birlikte gelenlerin hepsi Tanrı'nın uyarılarına ve vahiylerine inanan kişilerdi; bu nedenle sözlerime kulak verdiler.
7 Ve çadırlarımızı ve götürebileceğimiz her şeyi yanımıza alıp çölde günlerce yol aldık. Ve günlerce yol aldıktan sonra çadırlarımızı kurduk.
8 Ve halkım bu yere Nefi adını vermek istedi; bu yüzden buraya Nefi adını verdik.
9 Ve benimle birlikte olan herkes üzerlerine Nefi halkı adını aldılar.
10 Ve Musa yasasına uygun olarak, her konuda Rab'bin kararlarını, yasalarını ve emirlerini dikkatli bir şekilde yerine getirdik.
11 Ve Rab bizimleydi ve çok başarılı olduk; çünkü tohum ekiyor ve bol bol hasat topluyorduk. Ve sürüler, büyükbaş hayvanlar ve her türlü hayvan yetiştirmeye başladık.
12 Ve ben Nefi, daha önce yazdığım pirinç levhalar üzerine işlenmiş olan kayıtları ve Rab'bin eliyle babam için hazırlanmış olan küreyi ya da pusulayı da yanımda getirmiştim.
13 Ve öyle oldu ki son derece refaha kavuştuk ve ülkede çoğalmaya başladık.
14 Ve ben Nefi, şimdi Lamanlılar denen halkın bir yolunu bularak üzerimize saldırmasından ve bizi yok etmesinden korktuğum için Laban'ın kılıcını aldım ve aynı şekilde birçok kılıç yaptım; çünkü onların bana, çocuklarıma ve halkım olarak çağrılan bu insanlara karşı duydukları kini biliyordum.
15 Ve halkıma binalar yapmasını ve yörede fazlasıyla bulunan her türlü kereste ve demir ve bakır ve pirinç ve çelik ve altın ve gümüş gibi değerli madenleri işlemelerini öğrettim.
16 Ve ben Nefi, Süleyman'ın tapınağını örnek alarak bir tapınak inşa ettim. Yalnız tapınak için o kadar çok değerli malzeme kullanmadım; çünkü ülkede bunlar bulunmuyordu; bu nedenle tapınağı Süleyman'ın tapınağı gibi inşa etmek mümkün olmadı. Ancak yapı tarzı Süleyman'ın tapınağına benziyordu ve işçiliği de son derece iyiydi.
17 Ve öyle oldu ki ben Nefi, halkıma çalışkan olmalarını ve kendi elleriyle çalışmalarını emrettim.
18 Ve öyle oldu ki onlar benim kralları olmamı istediler. Ancak, ben Nefi, onların başlarında bir kral bulunmasını istemiyordum; yine de onlar için elimden gelen her şeyi yaptım.
19 Ve işte, kardeşlerimin yöneticisi ve öğretmeni olacağıma dair Rab'bin onlar hakkında söylediği sözler onlar için gerçekleşmiş oldu. Dolayısıyla beni öldürmeye çalıştıkları zamana kadar, Rab'bin emirlerine uygun olarak onların yöneticisi ve öğretmeni olmuştum.
20 Bu nedenle Rab'bin bana verdiği söz yerine gelmiş oldu. Rab bana: ASenin sözlerini dinlemezlerse, onlar Rab'bin huzurundan kovulacaklar@ demişti. Ve işte, O'nun huzurundan kovuldular.
21 Ve Rab, işledikleri kötülüklerden dolayı onları lanete, evet, acı bir lanete uğrattı. Çünkü işte, O'na karşı yüreklerini katılaştırmışlar, çakmak taşı gibi olmuşlardı; dolayısıyla, halkım açık tenli, son derece güzel ve sevimli insanlar oldukları için, Rab Tanrı halkımı baştan çıkarmasınlar diye onların derisini kararttı.
22 Ve Rab Tanrı şöyle dedi: İşledikleri kötülüklerden tövbe etmezlerse, onları halkın için iğrenç kılacağım.
23 Ve onların soyuyla karışanların soyu da lanetlenecek; çünkü onlar da aynı lanete uğrayacak. Ve Rab böyle buyurdu ve dediği gibi oldu.
24 Ve üzerlerindeki lanet yüzünden, içleri şeytanlık ve hilekârlık dolu tembel bir halk oldular ve avlanmak için çöldeki yırtıcı hayvanların peşine düştüler.
25 Ve Rab Tanrı bana şöyle dedi: Onlar soyuna beni hatırlatacak bir kamçı olacak; ve soyun beni unutup sözümü dinlemezlerse, onlar tarafından yok oluncaya kadar kırbaçlanacaklar.
26 Ve öyle oldu ki ben Nefi, Yakup ve Yusuf'u yurdumuzda yaşayan halkımın üzerine bir rahip ve öğretmen olarak atadım.
27 Ve öyle oldu ki mutlu bir şekilde yaşadık.
28 Ve Yeruşalem'den ayrılmamızın üzerinden otuz yıl geçmişti.
29 Ve ben Nefi, hazırladığım levhalar üzerine halkımın o güne kadar olan kayıtlarını tutmuştum.
30 Ve öyle oldu ki Rab Tanrı bana: ABaşka levhalar hazırla ve bunlara gözümde iyi sayılan, halkına yararlı olacak birçok şey yazacaksın@ dedi.
31 Bu nedenle, ben Nefi, Rab'bin emirlerine uymak için gidip bu levhaları hazırladım ve üzerlerine bu şeyleri yazdım.
32 Ve bunlara Tanrı'nın hoşuna gidecek şeyleri yazdım. Ve halkım Tanrı'dan gelen şeylerden hoşnutsa, bu levhalara yazdıklarımdan da hoşnut olacaktır.
33 Ve eğer halkım, kendi tarihleri ile ilgili ayrıntıları öğrenmek isterse, bunu hazırladığım diğer levhalarda aramalıdır.
34 Ve aradan kırk yıl geçtiğini söylemekle yetiniyorum; ve daha şimdiden kardeşlerimizle savaşlara ve çatışmalara girdik.
6. BÖLÜM
Yakup, Yahudi tarihini anlatır: Yahudiler’in Babil'deki tutsaklığını ve geri dönüşlerini, İsrail'in Kutsalı'nın hizmetini ve çarmıha gerilişini, Yahudi olmayan ulusların yardımlarını ve Yahudiler'in Mesih'e inandıkları son günlerde eski durumlarına nasıl getirileceklerini anlatır. m.ö. tahminen 559--545 yılları.
Nefİ'nİn kardeşi Yakup'un, Nefi halkına söylediği sözler:
2 İşte sevgili kardeşlerim, ben Yakup, Tanrı tarafından çağrıldım ve O'nun kutsal düzenine göre atandım; ve bir kral veya koruyucu olarak gördüğünüz ve güvenliğiniz için ona güvendiğiniz kardeşim Nefi tarafından kutsandım; işte, bildiğiniz gibi size birçok konuda konuştum.
3 Dileğim ruhunuzun huzur içinde olmasıdır, bu nedenle size yeniden konuşacağım. Evet, sizler için kaygım büyük; ve bunun hep böyle olduğunu siz de biliyorsunuz. Çünkü sizleri tüm gayretimle teşvik etmeye çalıştım ve sizlere babamın sözlerini öğrettim; ve sizlere dünyanın yaratılışından beri yazılmış her konuda konuştum.
4 Ve şimdi işte, sizlere olanlardan ve olacaklardan söz etmek istiyorum; bu nedenle size İşaya'nın sözlerini okuyacağım. Ve bunlar kardeşimin sizlere konuşmamı istediği sözlerdir. Ve bunları sizin iyiliğiniz için, Tanrınızın adını öğrenesiniz ve O’nu yüceltesiniz diye söylüyorum.
5 Ve şimdi sizlere okuyacaklarım İşaya'nın bütün İsrail Evi hakkında söyledikleridir; dolayısıyla bunlar sizlerle kıyaslanabilir; çünkü sizler İsrail Evi'ndensiniz. Ve siz İsrail Evi'nden olduğunuz için İşaya tarafından söylenen birçok şey sizlerle kıyaslanabilir.
6 Ve şimdi onun konuştuğu sözler şunlardır: Rab Tanrı şöyle diyor: Elimi Yahudi olmayan uluslara doğru kaldıracağım ve onlara sancağımı açacağım; ve senin oğullarını kucaklarında getirecekler ve senin kızlarını sırtlarında taşıyacaklar.
7 Ve krallar, sana lala ve kraliçeleri sana dadı olacaklar; yere kapanıp ayaklarının tozunu yalayacaklar; ve sen bileceksin ki Rab benim; çünkü beni bekleyenler utandırılmayacaklar.
8 Ve şimdi, ben Yakup bu sözler üzerinde biraz durmak istiyorum. Çünkü işte Rab geldiğimiz yer olan Yeruşalem'dekilerin öldürüldüğünü ve tutsak olarak götürüldüğünü bana gösterdi.
9 Buna rağmen Rab, bana onların tekrar geri döneceğini gösterdi. Ve ayrıca bana İsrail'in Kutsalı Rab Tanrı'nın kendisini onlara bedende göstereceğini de gösterdi; ve bunları bana söyleyen meleğin dediklerine göre, İsrail'in Kutsalı kendisini gösterdikten sonra O'nu kırbaçlayıp çarmıha gerecekler.
10 Ve onlar İsrail'in Kutsalı'na karşı yüreklerini katılaştırıp inatçılık ettikten sonra, işte İsrail'in Kutsalı'nın yargısı onların üzerine gelecek. Ve gün gelecek ki onlar acı çekecek, cezalarını bulacaklar.
11 Bu nedenle meleğin dediği şekilde, onlar oradan oraya sürüklendikten sonra, çoğu bedensel acı çekecek, ama inananların duaları sayesinde yok olmalarına izin verilmeyecek; darmadağın edilecekler, cezalandırılacaklar ve nefret edilecekler; yine de Rab onlara merhamet gösterecek; Kurtarıcılarının kim olduğunu öğrendikten sonra, mirasları olan ülkelerde yeniden bir araya toplanacaklar.
12 Ve peygamberin yazıp sözünü ettiği Yahudi olmayan uluslara ne mutlu; çünkü işte olur da onlar tövbe edip Sion'a karşı savaşmazlar ve o büyük ve iğrenç kiliseyle birleşmezlerse, kurtulacaklardır; çünkü Rab Tanrı çocuklarıyla yaptığı antlaşmaları yerine getirecektir; ve peygamberin bu şeyleri yazmasının nedeni budur.
13 Bu nedenledir ki Sion'a ve Rab'bin antlaşmalı halkına karşı savaşanlar, onların ayaklarının tozunu yalayacaklar; ve Rab'bin halkı utandırılmayacaktır. Çünkü Rab'bin halkı O'nu bekleyenlerdir; çünkü onlar hâlâ Mesih'in gelişini bekliyordur.
14 Ve işte, peygamberin dediklerine göre Mesih onları kurtarmak için ikinci kez elini uzatacak; dolayısıyla kendisine inandıkları gün geldiğinde, onların düşmanlarını yok ederek büyük bir zafer ve güçle kendisini onlara gösterecek ve kendisine inananlardan hiçbirini yok etmeyecek.
15 Ve O'na inanmayanlarsa ateşle ve kasırgayla ve depremlerle ve cinayetlerle ve salgın hastalıklarla ve kıtlıklarla yok olup gidecekler. Ve onlar Rab'bin Tanrı olduğunu ve İsrail'in Kutsalı olduğunu bilecekler.
16 Çünkü güçlünün elinden çapul malı alınacak mı, ya da yasalara göre tutsak alınanlar serbest bırakılacak mı?
17 Fakat Rab şöyle diyor: Hatta güçlünün tutsakları elinden alınacak ve korkunç adamın çapul malı kurtulacak; çünkü Güçlü Tanrı antlaşma yaptığı halkını kurtaracak. Çünkü Rab şöyle diyor: Seninle çekişenle ben çekişeceğim.
18 Ve sana eziyet edenlere kendi etlerini yedireceğim ve tatlı şarap ile olduğu gibi kendi kanlarıyla sarhoş olacaklar; ve bütün insanlık bilecek ki Ben Rab, senin Kurtarıcın ve seni Fidye ile Kurtaran'ım, Yakup'un Güçlüsü benim.
7. BÖLÜM
İşaya, Mesih'ten söz ederMesih alimlerin diliyle konuşacakKendisine vuranlara sırtını dönecek---O yenilgiye uğramayacakİşaya 50 ile karşılaştırın. m.ö. tahminen 559--545 yılları.
Evet, çünkü Rab şöyle diyor: Senden ayrıldım mı, yoksa seni sonsuza dek bir kenara mı attım? Çünkü Rab şöyle diyor: Annenizin boşanma kağıdı nerede? Seni kime verdim ya da seni alacaklılarımdan hangisine sattım? Evet, kime sattım seni? İşte kötülükleriniz yüzünden kendi kendinizi sattınız ve yasalarımı çiğnediğiniz için anneniz salıverildi.
2 Ben geldiğim zaman niçin kimsecikler yoktu; çağırdığım zaman, evet, cevap veren yoktu. Ey İsrail Evi, elim fidye ile kurtaramayacak kadar kısaldı mı? Ya da sizleri özgür bırakmak için bende güç mü yok? İşte azarladığımda, denizi ben kuruturum; onların ırmaklarını çöl ederim ve sular kuruduğu için balıklar kokar ve susuzluktan ölürler.
3 Göklere siyahlar giydiririm ve onların örtüsünü çul ederim.
4 Rab Tanrı, yeri geldiği zaman sana nasıl konuşmam gerektiğini bileyim diye bana alimlerin dilini verdi, ey İsrail Evi! Yorgun düştüğünde her sabah seni uyandıran O'dur. Alimler gibi işitmem için kulağımı O açar.
5 Rab Tanrı kulağımı açtı ve ben asi olmadım; ne de sırt çevirdim.
6 Kamçılayana sırtımı, sakal yolanlara yanaklarımı verdim. Yüzümü utanç ve tükürükten gizlemedim.
7 Çünkü Rab Tanrı bana yardım edecek, bu yüzden yenik düşmeyeceğim. Bu yüzden yüzümü çakmak taşı gibi ettim ve bilirim ki utandırılmayacağım.
8 Ve Rab yakındır ve beni haklı çıkaracaktır. Kim bana karşı koyabilir? Birlikte duralım. Düşmanım kimdir? Bana yaklaşsın ve ona ağzımın gücüyle vuracağım.
9 Çünkü Rab Tanrı bana yardım edecek. Ve beni suçlayanların hepsi, işte, giysi gibi eskiyecek ve güveler onları yiyip bitirecek.
10 İçinizden Rab'den korkan, hizmetkârının sesini dinleyen kim var? Kim ışıksız karanlıkta yürür?
11 İşte ateş tutuşturan, kıvılcımlarla kuşanan sizler, hepiniz, ateşinizin alevi içinde ve tutuşturduğunuz kıvılcımlar arasında yürüyün. Elimden alacağınız şudur: Üzüntü içinde yatacaksınız.
8. BÖLÜM
Son günlerde Rab Sion'u teselli edecek ve İsrail'i bir araya toplayacak---Fidye ile kurtulanlar büyük sevinç içinde Sion'a gelecekİşaya 51 ve 52:12 ile karşılaştırın. m.ö. tahminen 559--545 yılları.
Doğruluğun ardınca gidenler, bana kulak verin. Yontulup alındığınız kayaya ve kazılıp çıkarıldığınız taş ocağı çukuruna bakın.
2 Atanız İbrahim'e ve sizi doğuran Sara'ya bakın; çünkü yalnız onu çağırdım ve kendisini kutsadım.
3 Çünkü Rab Sion'u teselli edecek; bütün harabelerini teselli edecek ve onun yabanını Aden ve çölünü ise Rab'bin bahçesi gibi yapacak. Orada sevinç ve mutluluk, şükran ve melodi sesi bulunacak.
4 Beni dinleyin ey halkım ve ey ulusum bana kulak verin! Çünkü benden bir yasa çıkacak ve adaletimi halklara ışık yapacağım.
5 Adaletim yakındır; kurtarışım meydana çıktı ve kolum halkları yargılayacak. Adalar beni bekleyecek ve koluma güvenecekler.
Dostları ilə paylaş: |