1. T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliğI


ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNÜN TİT (TÜRK İNTİKAM TUGAYI) BAĞLANTISI



Yüklə 14,92 Mb.
səhifə38/230
tarix30.04.2018
ölçüsü14,92 Mb.
#49575
1   ...   34   35   36   37   38   39   40   41   ...   230

ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNÜN TİT (TÜRK İNTİKAM TUGAYI) BAĞLANTISI:


Jandarma Astsubay Çavuş Cengiz ERSEVER (Fırat kod ), Ergenekon Terör Örgütü üyesi Semih Tufan GÜLALTAY ve kendisini MİT mensubu olarak tanıtan Mehmet Cemal KULAKSIZ (Mikail SARI sahte kimlikli) tarafından, bir örgütlenmeye gidilir. Kurulan bu örgütün adı Cengiz ERSEVER’in teklifi ile TİT (Türk İntikam Tugayı) olarak kararlaştırılır. Kurulum aşamasında sağ kesimin desteğinin alınabilmesi için ağırlığın propaganda faaliyetlerine verilmesi kararlaştırılarak bu amaçla finansmanı Mehmet Cemal Kulaksız tarafından karşılanacak bir radyo istasyonu kurulması fikri benimsenir., Örgütün ambleminin ise mavi zemin üzerine sarı kurt başı (Göktürk Bayrağı) olması kararlaştırılır. Örgüt ayrıca silahlı mücadeleyi de benimseyerek silahlı eylemler yapmak üzere askeri yapılanmaya gider Cengiz ERSEVER örgüt lideri ve Askeri yapılanma sorumlusu olup ve askeri işlerde kullanılacak örgüt mensuplarına silah eğitimi vermiştir.

Örgüt kurulum aşamasını tamamlandıktan sonra eylem yapılacak hedeflerin belirlenmesine geçilerek, Fırat kod Cengiz Ersever, Semih Tufan Gülaltay ve Mehmet Cemal Kulaksız arasında bazı isimler gündeme getirilerek eylem yapılması tartışılmış, Kürt Kökenli ve PKK terör örgütüne yardım ve yataklık ettiği düşünülen şahıslar araştırılmış o zamanki DEHAP parti binalarına eylem yapılabileceği değerlendirilmiş, daha sonra somut olarak 1998 yılı Nisan ayı başlarında Yeşil kod Mahmut Yıldırım ile Fırat kod Cengiz Ersever’ in Ankara Etimesgut yakınlarında yapmış oldukları görüşme neticesinde, Yeşil kod Mahmut Yıldırım’ ın telkinleri ile Akın Birdal’ ın öldürülmesi kararlaştırılmıştır.

12.05.1998 günü Ergenekon Terör Örgütü üyesi Semih Tufan Günaltay’ ın Ankara’ ya gelerek kaldıkları otelde eylemde kullanacakları silahları Bahri Eken ve Kerem Deretarla’ ya verdikten sonra Tunalıhilmi Caddesinde faaliyet gösteren İnsan Hakları Derneği Genel Merkez Binasına gelen Bahri Eken ve Kerem Deretarla tarafından derneğin genel başkanı Akın Birdal’ a yönelik silahlı saldırı eylemini gerçekleştirilmiştir. Yapılan silahlı saldırı eyleminin devamında düzenlenen operasyonlar ile eyleme katılan ve yardım yataklık yapan bütün şahıslar yakalanmıştır.

Ayrıca yine aynı olayla ilgili Semih Tufan GÜLALTAY’ın yakalandığı evde yapılan aramada çeşitli ebatlarda “mavi zemin üzerine sarı renkli kurt başı bulunan TİT rumuzlu bayraklar” ele geçirilmiştir.

1986 ve daha sonraki yıllarda TİT rumuzunu, içte ve dışta bazı kişilerin mektupla tehdit edilmesi gibi olaylarda kullanıldığı görülmüştür.

Emniyet arşiv kayıtlarına göre bu güne kadar TİT örgütünün gerçekleştirdiği iddia edilen diğer eylemler:

-1986 yılında Avrupa Parlamentosunda Ermeni raporunu hazırlayan Belçikalı parlamenter Jack VADEMEULBROUCKE ile Türkiye’de İnsan Hakları konulu rapor hazırlayan Richard BALFE isimli şahısların TİT rumuzlu mektupla tehdit edilmesi,

-1990 yılında Ankara Emek 8’inci cadde üzerinde bulunan Halkevi binasına TİT rumuzlu pankart asılması,

-1992 yılında Libya’nın Ankara Büyükelçiliğine TİT rumuzlu tehdit mektubu gönderilmesi,

-1993 yılında Diyarbakır’da esnaflara PKK yanlısı bir eyleme girilmemesi yönünde TİT rumuzlu mektupların gönderilmesi,

-1993 yılında Hakkari’de işyerlerine TİT rumuzlu bildiri bırakılması,

-1993 yılında Özgür Gündem gazetesine faks yoluyla TİT rumuzlu tehdit mektubunun gönderilmesi,

-1994 yılında ise, Adana’da bazı varlıklı ailelere mektup göndererek TİT adına para istenmesi, (Bu olayla ilgili olarak yapılan tahkikatta sanıklar yakalanmış, şahısların esasen PKK’lı oldukları ancak bu ismi hedef şaşırtmak için kullandıkları ifadelerinden anlaşılmıştır.)

-1995 ve 1997 yıllarında Hatay ilinde bazı vatandaşlara PKK’yı desteklememeleri yönünde TİT rumuzlu tehdit mektuplarının gönderilmesi,

-1997 yılında Refah partisinin Ankara Çankaya ilçe binasından hırsızlık yapılması olayında duvarlara sprey boya ile TİT yazılması,

-1997 yılında Gaziantep’te yerel bir TV’nin sahibi olan Mehmet Ali YAPRAK’ın TİT rumuzlu mektupla tehdit edilmesi,

- 07.08.2004 günü Samsun ili Havza ilçesinde TİT rumuzlu bildirilerin dağıtılması,

- 14.08.2004 günü saat 10.00 sıralarında Samsun ili Havza ilçesi Kazım Paşa Caddesi Karaoğlan Pasajı girişine ve yine Atatürk Caddesinde bulunan Pelikan Cafe önündeki kaldırım üzerine TİT rumuzlu mektup bırakılması,

- 21.11.2004 günü saat 10.00 sıralarında İstanbul’da Tuzla, İçmeler meydanında bulunan E-5 üst geçidi ve köprü ayaklarına TİT rumuzlu yazılama yapılması,

- 21.12.2005 günü saat 11.00 sıralarında Aydın ili Adnan Menderes Üniversitesi istinat duvarına TİT rumuzlu yazılama yapılması,

- 22.02.2006 günü Hakkari ili Yüksekova ilçesi Yeşildere Caddesi üzerinde bulunan TEDAŞ binası civarına TİT rumuzlu bildiri bırakılması,

- 09.06.2006 günü saat 00.15 sıralarında Manisa ili Turgutlu ilçesinde muhtelif yerlerde kamu ve özel binaların duvarlarına TİT rumuzlu yazılama yapılması,

- 12.06.2006 günü Çankırı ili Hürriyet Caddesi üzerinde bulunan İlker Tuncay İlköğretim Okulunun duvarına ve ilin muhtelif yerlerine TİT rumuzlu yazılama yapılması,

- 05.07.2006 günü Adana Ceyhan İlçesinde kuruluşu bulunan D.T.P (Demokratik Toplum Partisi) Ceyhan ilçe başkanı Vahit CAN’a hitaben yazılı TİT imzalı tehdit içerikli not bırakılması,

- 30.10.2006 tarihinde saat 19.00 sıralarında, İstanbul Beyoğlu İlçesi Piyalepaşa Mahallesi Can Sokakta bulunan ÖDP lokalinin duvarına TİT imzalı yazılı kağıt yapıştırılması,



- 04.03.2007 günü T.B.M.M duvarının dibine bomba süsü verilmiş paket konulması ve paketin içerisinde TİT imzalı not yazılıp bırakılması,

- 20.03.2007 tarihinde saat 06.30 sıralarında, Hatay ili Dörtyol ilçesi Klas Dershanesi ve Final Dershanesinin camına TİT imzalı afişlerin yapıştırılması,

- 10.04.2007 tarihinde Sivas ili Merkez Sularbaşı Mahallesinde bulunan Mehmet TOPRAK isimli şahsın lokantasının camının sapanla bilye ile kırılması ve TİT imzalı tehdit içerikli not bırakılması,

- 12.04.2007 tarihinde Samsun ili Havza ilçesi şehir mezarlığına TİT imzalı pankart asılması,

- 2007 Mayıs ayı içerisinde Erzurum İli Çırçır Mahallesinde bulunan Karaduman apartmanının duvarına TİT imzalı yazılama yapılması,

- 18.07.2007 tarihinde Kayseri İş Bankası Yeni Sanayi Şubesi ile, 05.09.2007 tarihinde Garanti Bankası Şubesinin soyulmasına teşebbüs edilmesi,

- 23.10.2007 tarihinde Uşak İli Merkez Dikilitaş Üstgeçit altıdaki duvara ve 1 Eylül Stadyum duvarına TİT imzalı yazılama yapılması,

- 12.11.2007 tarihinde DTP (Demokratik Toplum Partisi) Genel Merkezi binasına doğru Mehmet YİĞİT isimli şahıs tarafından kurusıkıdan bozma tabanca ile bir el ateş edilmesi gibi olayların yanı sıra bazı bağımsız gruplarca özellikle maddi bir takım çıkarlar elde etmek için yine benzer şekilde “TİT (Türk İntikam Tugayı)” rumuzunun kullanıldığı tespit edilmiştir.

Ülkemizde günümüze kadar farklı kişilerin oluşturduğu birden çok TİT yapılanmaları faaliyet göstermiş, bu yapılanmaların birçoğu deşifre edilmiştir.

Örgüt, AKIN BİRDAL’ı Yeşil kod Mahmut Yıldırım’ ın telkinleri ve o tarihlerde PKK Terör Örgütü mensubu Şemdin SAKIK’ın basına yansıyan beyanlarında İnsan Hakları Derneği Başkanı Akın Birdal’ın isminin sık sık geçmesi, şahsın PKK Terör Örgütü ile ilişkisi olduğu düşünüldüğü için öldürülmesini kararlaştırmıştır.



Gizli Tanık Deniz ifadesinde eylem ile ilgili olarak;

“Bildiği bir konuyu da burada açıklamak istediğini söyleyerek ŞEMDİN SAKIK YAKALANDIKTAN SONRA KENDİSİNE YETKİLİLER TÜRKİYE’DE TANINMIŞ ARALARINDA AKIN BİRDAL İSİMLİ GAZETECİ, YAZAR VE SİYASETÇİLERİN ÖRGÜTLE NE TÜR İLİŞKİLERİNİN OLDUĞUNU SORMUŞ OLDUKLARINI, ONU BU KİŞİLER HAKKINDA İFADE VERMEYE ZORLADIKLARINI, Şemdin SAKIK’ın bu kişileri tanımadığını, bu kişilerin örgütle olan irtibatları konusunda bir bilgisinin olmadığını söylediğini, bu görüşmeden iki veya üç gün sonra Akın BİRDAL’ın suikasta uğradığını, Bu olaydan sonra yine Şemdin SAKIK’ı sorguya alarak yine aynı içerikli evrakı tehdit yoluyla imzalatmaya çalıştıklarını Ancak kendisi bilgisi olmadığı bir konuda kimseye suç yükleyemeyeceğini beyan ederek imzalamadığını” beyan etmiştir.

Akın BİRDAL suikastından yaklaşık 10 yıl sonra alınmış olan bu tanık beyanı oldukça dikkat çekicidir. Akın BİRDAL’a düzenlenen suikast eylemi ile ilgili yakalanan Semih Tufan GÜLALTAY ifadesinde;

“Cengiz ERSEVER’in Sarıgazi de bulunan HADEP binasına eylem konulması gerektiğini, bu eylemi Hasan HASANOĞLU, Cengiz KÖRDEVE, Bahri EKEN ile Cengiz ERSEVER’in temin edeceği iki şahıs tarafından gerçekleştirileceğini, bu eylemin silahlarını CENGİZ ERSEVER’ in temin edeceğini, eylem tarihini belirleyemeden CENGİZ ERSEVER, BAHRİ EKEN, HASAN HASANOĞLU, KEREM DERETARLA ve AHMET FÜLÜN isimli arkadaşlarının yakalandıklarını, söz konusu eylemi yakalandıklarından dolayı gerçekleştiremediklerini” beyan etmiştir.

Olayın meydana gelmesinin sonrasında, gerçekleştirilen bu eylemi protesto etmek amacıyla PKK terör örgütünün müzahir kitlesi, diğer kurum-kuruluşlar ve sivil toplum örgütlerince basın açıklamaları yapılmış ve yapılan basın açıklamalarının bazılarında terör örgütü lehine sloganlar atıldığı belirlenmiştir.

12.09.2006 tarihinde gerçekleştirilen bu eylemle ülkemiz genelinde özellikle İstanbul, Ankara, İzmir, Mersin ve Diyarbakır gibi illerde PKK/KONGRA-GEL terör örgütünün müzahir kitlesi tarafından eylemi protesto etmek için korsan gösteri eylemleri ve basın açıklamaları yapılmak suretiyle kitleler harekete geçirilmiş ve ülkemizde bir Türk – Kürt kavgasının çıkartılması için zemin hazırlanmaya çalışılmıştır.

Akın BİRDAL’a düzenlenen suikast eyleminden dolayı yakalanan Semih Tufan GÜLALTAY’IN ifadesinde belirttiği Sarıgazi HADEP binasına yapılacak olan eylemde de ülkemizde bir TÜRK – KÜRT kavgasının zemininin hazırlandığı anlaşılmaktadır.

TİT adına eylem hazırlığında olan biri de Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak suçundan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan sanık Vatan BÖLÜKBAŞOĞLU’dur.

Şahsın Msn ve telefon görüşmeleri incelendiğinde: Veli KÜÇÜK’ün tutuklanması üzerine çeşitli kişilerle yaptığı görüşmelerde, Veli KÜÇÜK’ten aldığı talimatlar gereği Ergenekon operasyonuna misilleme olmak üzere Başbakan’ın veya Emniyet İstihbarat Daire Başkanının öldürüleceğini ve bu iş için silah ve tetikçi temin etmeye çalıştığı anlaşılmıştır.

Ergenekon dokümanında; “ terör gruplarının kontrol altında tutulması gerektiği, gereğinde “NAYLON TERÖR GRUPLARI” oluşturularak terör dünyasına yön verilmesi ve güçlü istihbarat örgütlerinin kurguladığı oyunun içinde mutlaka yer alınması gerektiği” belirtilmiştir.

Ergenekon soruşturması kapsamında ele geçen örgütsel içerikli gizli belgeler, şüpheli beyanları, değişik zamanlarda da olsa aynı amaç için organize edildiği sonucuna varılan TİT yapılanmaları, bu yapılanmaların gerçekleştirdikleri eylemler, ülkede kaos oluşturmaya yönelik suikast planları, TİT örgütü adına gerçekleştirmiş olduğu eylem dolayısıyla mahkum olan ve halen Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak iddiası ile İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan Semih Tufan GÜLALTAY’ın faaliyetlerinden de anlaşılacağı üzere TİT yapılanmalarının Ergenekon belgesinde ifadesini bulan NAYLON TERÖR ÖRGÜTÜ niteliğinde olduğu kanaatine varılmıştır.



Yüklə 14,92 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   34   35   36   37   38   39   40   41   ...   230




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin