LOKUMLARDA SENTETİK GIDA BOYALARININ KALİTATİF VE KANTİTATİF TAYİNİ İLE FARKLI DOZDA GIDA BOYASI VERİLEN SIÇANLARDA ANTİOKSİDANLARDAKİ DEĞİŞİMİN ARAŞTIRILMASI
DETERMINING QUALITATIVE AND QUANTITATIVE SYNTHETICH FOOD PAINT IN TURKISH DELIGHT AND RESEARCH CHANGES OF ANTIOXIDANTS ON RATS WHICH WERE GIVEN DIFFERENT DOSE OF FOOD PAINTS TO THEM.
SERTKAYA Figen, Yüksek Lisans Tezi, Yönetici: Doç. Dr. Mustafa CEMEK, 79 s., Eylül 2008
Gıdalarda görünüm özelliğini zenginleştiren gıda boyalarının kullanımı her geçen gün artmaktadır. Afyonkarahisar’da satışa sunulan lokumlardan, 79 lokum numunesi kırmızı ve sarı renklerde olmak üzere toplandı. Lokumlarda kullanılan gıda boyaları, çalışmamızda kalitatif ve kantitatif olarak analiz edildi. Bu numunelerde ponceau 4R, carmosine ve tartrazin türlerindeki boyalar tespit edilerek, miktarları belirlendi. Toplam 79 numuneden 34 numune standartlara uygun, 45 numune ise standartların üstünde olduğu belirlendi. Bu belirlenen miktarlar ve JECFA tarafından bildirilen ADI değerleri göz önünde bulundurularak 50 rata verilecek gıda boyası dozları belirlendi. Bunun için oluşturulan deneysel çalışmada ratlar 5 gruba ayrıldı. Kontrol grubu hariç diğer tüm gruplara gıda boyası verildi. Bu gruplara düşük doz tartrazin 3 mg/kg, yüksek doz tartrazin 15 mg/kg, düşük doz carmosine 0.5 mg/kg, yüksek doz carmosine 2.5 mg/kg olmak üzere gıda boyası verildi. Tüm gruplarda meydana gelen değişmeler kanda belirlendi. Yapılan analiz sonucunda malondialdehit kontrol grubuna göre istatistiksel olarak değişmezken, redükte glutatyonun (GSH) ise kontrolden fazla olduğu tüm gruplarda gözlendi. Sonuç olarak; Afyonkarahisar piyasasında satışa sunulan lokumlarda üreticinin, yüksek dozda gıda boyası kullandığı tespit edildi. Bu yüksek dozun ise GSH değerlerini etkilediği gözlendi.
ABSTRACT
Usage of food paints which use to provide appearance increased rise day by day. Seventy-nine different Turkhish Delight samples which were red and yellow, were taken from different factories in Afyonkarahisar. Food paints were used Turkhish Delight which were researched both quantitative and qualitative. Some food paints were fixed such as Ponceau 4R, Carmosine, and Tartrazin, and their amount were determined.Thirty-four samples are suitable for standarts,fourty-five samples are over standarts in these samples. Dose of food paints were calculated to give fifty rats by considerating these amount of paints in samples and ADI value of JECFA. In experimental research for this purpose, the rats were classified into five groups. Food paints were given all groups except control group. Dose of paints which were 3 mg/kg yellow dose for low dose, 15 mg/kg yellow dose for high dose, 0.5 mg/kg red dose for low dose, 2.5 mg/kg red dose for high dose were provided to take daily. In blood, all changes which occured were determined for all groups. At the end of analysis, MDA value didn’t change statistically according to control group but GSH value on all other groups were higger than the control group. As a result, high dose of food paints are used in Turkish Delights which are sold in Afyonkarahisar. Also, it is determined that this high dose is effected GSH value.
---------------------------------------
MATEMATİK ANABİLİM DALI (Yüksek Lisans)
LİSE SON SINIF ÖĞRENCİLERİNİN DERSHANE TERCİHLERİNE ETKİ EDEN DEĞİŞKENLERİN KONJOİNT ANALİZİ İLE DEĞERLENDİRİLMESİ(MİLLİ PİYANGO ANADOLU LİSESİ VE SÜLEYMAN DEMİREL FEN LİSESİ ÖRNEĞİ)
EVALUATION OF THE VARIABLES AFFECTING THE PRIVATE UNIVERSITY PREPARATION SCHOOL PREFERENCE OF SENIOR STUDENTS BY CONJOINT ANALYSIS (AFYONKARAHISAR MILLI PIYANGO ANATOLIAN HIGH SCHOOL AND SULEYMAN DEMIREL SCIENCE HIGH SCHOOL )
KİRMAN İbrahim, Yüksek Lisans Tezi, Yönetici: Doç. Dr. İsmet DOĞAN, 74 s., Ağustos 2005
Bu tez çalışmasında, Afyonkarahisar il merkezinde bulunan dershanelerin lise son sınıf öğrencileri tarafından tercih edilmelerine etki edebilecek değişkenler Konjoint Analizi ile incelenmiş; öncelik sıralamaları belirlenmeye çalışılmıştır.
Bu amaçla; 2003-2004 eğitim-öğretim yılında Afyonkarahisar ili Süleyman Demirel Fen Lisesi ve Milli Piyango Anadolu Lisesi’nin son sınıfına devam etmiş olan toplam 208 öğrencinin dershane tercihine etki eden değişkenlerin Konjoint Analizi ile değerlendirilmesi gerçekleştirilmiştir. Ortogonal seçimle elde edilen 16 kart, oluşturulan anket formunda öğrencilere sunulmuş ve güvenirliliği (Pearson’R= 0.93 Kendall Tau= 0.65) olarak tespit edilmiştir. Verilerin değerlendirilmesi ile dershane tercihine etki eden değişkenler ve bunlara ait düzeylerin öncelik sıralamaları belirlenmiştir. Ayrıca, simülasyon amaçlı hazırlanmış kartlara ve demografik özelliklere göre de incelemeler yapılmıştır. Tez çalışmasının birinci bölümünde Konjoint Analizi’nin önemi ve tarihsel gelişimine; ikinci bölümünde Türk Eğitim sisteminde hizmetlerini sürdürmekte olan dershaneler hakkında bilgilere yer verilmiştir. Üçüncü bölümde Konjoint Analizi’ne ait teorik bilgilerden bahsedilmiştir. Dördüncü bölümde tez uygulama çalışması olarak Afyonkarahisar ili Milli Piyango Anadolu Lisesi ve Süleyman Demirel Fen Lisesi son sınıf öğrencilerinin dershane tercihine etki eden değişkenlerin Konjoint Analizi ile değerlendirilmesi gerçekleştirilmiştir. Bu bölümde, verilerin değerlendirilmesi ile dershane tercihine etki eden değişkenler ve bunlara ait düzeylerin öncelik sıralamaları belirlenmeye çalışılmıştır. Beşinci bölümde ise, tartışma ve sonuç kısmı yer almaktadır.
Elde edilen bulgulara bakıldığında; ankete katılan tüm öğrenciler dershane tercihleriyle ilgili değişkenleri önemlilik derecelerine göre; ders günleri, dershane ücreti, seviye sınıfları, rehberlik hizmeti, sınıf mevcudu ve etüt hizmeti olarak sıralamışlardır.
ABSTRACT
In this thesis, the variables that can affect private university preparation schools preference of senior high school students have been examined by Conjoint Analysis and priority rankings have been determined.
For this purpose, evaluation of the variables that have affected the private university preparation school preference of 208 senior students studying at Afyonkarahisar Suleyman Demirel Science High School and Milli Piyango Anatolian High School in the 2003-2004 education term by Conjoint Analysis has been made. 16 cards gathered by orthogonal selection were presented to students with a poll and its reliability was found to be Pearson’R= 0.93 Kendall Tau: 0.65. By the evaluation of the data, variables affecting the preference of private university preparation schools and priority rankings of the levels belonging to these have been determined. In addition, studies have been made according to both the cards prepared with the purpose of simulation and the demographic characteristics.
In the first chapter of the thesis, the importance and historical development of Conjoint Analysis has been dealt with and in the second chapter, information on the private university preparation schools serving in the Turkish Education system has been supplied. In the thir chapter, theory of Conjoint Analysis has been studied briefly. In the fourth chapter, as applied thesis study, evaluation of the variables affecting the private university preparation school preference of senior students studying at Afyonkarahisar Milli Piyango Anatolian High School and Suleyman Demirel Science High School by Conjoint Analysis has been made. In this chapter, evaluation of the data and the variables affecting the preference of private university preparation schools and priority rankings belonging to these have been determined. In the fifth chapter, there is a discussion and a conclusion.
When the findings of the study have been considered, it is seen that all of the students taking part in the poll ranked the variables concerning their private university preparation school preference according to their significance; that is, course days, course price, classes placing students in accordance with their level, guidance council, the number of students in each class and extra study hours.
---------------------------------------
AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİNİN BAŞARISINDA LİSE TÜRÜNÜN ETKİSİNİN KOVARYANS ANALİZİ İLE İNCELENMESİ
KIRMIZIGÜL Süleyman, Yüksek Lisans Tezi, Yönetici: Doç. Dr. İsmet DOĞAN, 47 s., Ekim 2005
“Oğlum, kızım belli bir fakültede ve yüksekokulda başarılı olabilecek mi?”Sorusu anne ve babaların sık sık sordukları bir sorudur. Bu soru tüm öğrenci velilerini ilgilendirir ve öğrencileri rahatsız eder. Bu ilgi ve endişe yerindedir, çünkü orta öğretimden yüksek öğretime geçiş okul seçimi ile ilgili son derece kritik ve önemli bir kararın verilmesini gerektirir. Yüksek öğretim yapmak isteyen gençlerin her yıl sayısının biraz daha artması ve bunların yetenekleri arasındaki farkların genişlemesi, sorunu hem şimdi hem de gelecekte daha ciddi bir duruma getirecektir.
Yapılan bu çalışmada çeşitli lise türlerinden mezun öğrencilerin sosyal, sağlık, teknik ve temel bilimler alanlarındaki akademik başarıları, Lise türü ile birlikte bölge ve cinsiyetin de etkisi değerlendirmelerde dikkate alınarak istatistiksel yöntemlerle incelenmiştir.
Yapılan bu araştırmanın, yükseköğretime öğrenci seçimi işlemine katkıda bulunacağı umulmaktadır.
ABSTRACT
“ Will my son, my daughter be able to be successful in a definite faculty and a universty?” This question is asked several times by many parents. This question concerns all the parents and disturbs the students. This idea is true because choosing the right school is the most important and critic decision for both the students and the parents. Both the number of the students who want to go to university and the differeces between their talents rises fastly every year. That is a big problem now and also will be a very serious problem in the future.
In this study the effects of the students’ high schools and the sexes with the district on the academic successes of the students who graduated from social health, technics and basic sciences were researched with statistical methods.
This research is supposed to be useful for choosing students for university.
---------------------------------------
GIDA MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI (Yüksek Lisans)
AFYONKARAHİSAR İLİNDE YEMEK SEKTÖRÜNDE KULLANILAN KIZARTMALIK YAĞLARIN KULLANABİLİRLİK DÜZEYLERİNİN SAĞLIK ÜZERİNE ETKİLERİ VE KULLANILAN BU YAĞLARIN EKONOMİYE KAZANDIRILMASI
THE EFFECTS OF REUSED FRYING OILS ON EDIBILITY AND HEALTH IN CATERING INDUSTRY OF AFYONKARAHISAR PROVINCE AND RECYCLIBILITY OF THESE OIL INTO TURKISH ECONOMY
DUMAN Erman, Yüksek Lisans Tezi, Yönetici: Prof. Dr. Abdullah ÇAĞLAR, 74 s., Mayıs 2008
Bu çalışmada Afyonkarahisar ilinde faaliyet gösteren restoran, fast-food ve catering firmalarından alınan toplam 25 adet numunenin önemli yağ asitleri, trans yağ asitleri, peroksit değeri ve serbest yağ asitleri bakımından analizleri yapılmıştır. Referans teşkil etmesi bakımından, kızartmada kullanılmamış taze ayçiçeği yağı ile laboratuar şartlarında 180°C’de, 3’ er dakikalık art arda 15 kez 50’şer gramlık patatesler kızartılarak ve kızartma sonrası kullanılan yağ soğutulup, her kızartma sonrası alınan yağ numunelerine, oleik, linoleik, linolenik, trans yağ asitleri, peroksit değeri ve serbest yağ asitleri bakımından analizler yapılarak, piyasadan toplanan yağlanın analiz sonuçları ile kıyaslanmıştır. Bu çalışmanın amacı, Afyonkarahisar ilinde restoran sektöründe kullanılan kızartmalık yağların, insan sağlığı üzerine etkileri ve ulusal ekonomiye katkısıdır. Yaptığımız çalışmalar sonucu, 180 °C’de 3 dk. ardı ardına kullanılan kızartmalık yağların serbest yağ asitlik derecesi açısından Türk Gıda Kodeksi’nin belirlediği max.0,6 (% oleik asit cinsinden) değerine 8. kızartma da ulaştığı fakat serbest yağ asitliği açısından yağın acılaşmaya başladığı 0,3 değerine 3. kızartmada ulaştığı saptanmıştır. Peroksit sayısı açısından ise TGK’nin belirlediği max.10 meq/kg değerine 6. kızartma da ulaştığı fakat peroksit değeri açısından da yağda hidroperoksitlerin oluşmaya başladığı 5 meq/kg değerine 3. kızartmada ulaştığı saptanmış olup, gerek serbest yağ asitliği, gerekse peroksit ve trans yağ asitliği açısından kızartma amacıyla bir yağın en fazla 3 kez kullanılabileceği ve her kullanım sonrasında yağın süzülmesi, gerektiği tespit edilmiştir. Ayrıca kullanılan yağın kızartma sayısı arttıkça önemli yağ asitlerinin konsantrasyonunda da azalma yönünde küçük sapmaların olduğu tespit edilmiştir. Afyonkarahisar ili catering, fast-food ve diğer hazır gıda işletmelerinden alınan kızartmalık yağ numunelerinin de serbest yağ asitliği ve peroksit sayısı analizlerinin sonuçları, bu işletmelerin yarısından fazlasının bu yağları 3 kezden fazla kızartma amacıyla kullandıkları tespit edilmiştir.
ABSTRACT
In this study, the effect of differences between caper cultivars (Kırgız and İzmir caper cultivars) and pickling brine types (alcohol vinegar, wine vinegar, acetic acid vinegar) on the rates of total dry matter, humidity, crude ash, crude protein, crude oil, carbohydrate, energy value and sensorial analyzes (color, taste and odor) were determined. Differences between cultivars were determined as significant in all characters. However, except for the rates of crude ash and crude oil, differences between pickling brine types were found as insignificant. These differences were significant in the rates of crude ash and crude oil. Values in Kırgız cultivar was found to be higher than İzmir caper cultivar for the rates of total dry matter, crude ash, crude protein, carbohydrate, energy value. İzmir caper cultivar had higher values than Kırgız caper cultivar in the rate of humidity and crudr oil. The highest rates of crude ash and crude oil were taken from acetic acid vinegar and alcohol vinegar, respectively. Samples were evaluated by sensorial analyzes (color, taste and odor). Results revealed that the most approved samples were wine vinegars with Kırgız and İzmir cultivars. The lowest approved sample was determined as acetic acid vinegar with Kırgız caper cultivar.
ALIÇ MEYVESİNDEN ( CRATAEGUS OXYACANTHA ) PEKMEZ VE MARMELAT ÜRETİMİ
EMREM Özlem, Yüksek Lisans Tezi, Yönetici: Prof. Dr. Abdullah ÇAĞLAR, 95 s., Haziran 2008
Ülkemizde ve Afyonkarahisar ilinde yaygın olarak bulunan ve sağlık açısından oldukça faydalı olan kırmızı alıç (Crataegus oxyacantha) meyvesinden pekmez ve marmelat yapılabilirliğini araştırmak amacıyla yürütülen bu çalışmada meyve, pekmez ve marmelat örneklerinde bazi kimyasal, fiziksel ve duyusal özellikler incelenmiştir. Analizlerde alıç meyvesi, marmelatı ve pekmezinin % kuru madde, % kül miktari, % ham protein miktan, pH, titrasyon asitliği ve renk değerleri belirlenmiştir. Örneklerin mikro besin içeriklerini belirleyebilmek için yapılan analizde Al, Mn, Zn, Ca, Fe, Mg, K, Na ve P miktarları tespit edilmiştir. Şeker profilinin belirlenmesi analizlerinde sonuç olarak örneklerde sukroz, glukoz, fruktoz ve sorbitol miktarları tespit edilmiştir. Fonksiyonellik açısından değerlendirebilmek için yapılan toplam fenolik madde miktarı ve fenolik madde profilinin belirlenmesi analizlerinde de rutin, kateşin ve epikateşin varlığı tanımlanmıştır. Sonuç olarak üretim yöntemlerinin geliştirilmesi ve verimin arttırılması kaydıyla alıç meyvesinden fonksiyonel niteliği oldukça yüksek ve lezzet bakımından oldukça beğenilen alıç pekmezi ve alıç marmelatı ürünlerinin yapılabileceği görülmüştür. Böylece tüketimi oldukça az olan alıç meyvelerinin değerlendirilme alanı genişlemiş, marketlerde raflarda yer alabilecek fonksiyonel nitelikte olan yeni ürünlerin geliştirilmesi sağlanmış olacaktır.
ABSTRACT
This study was conducted to produce new products such as marmalade and pekmez from hawthorn fruit (Crataegus oxyacantha) which is very beneficial for health and extensively found in Afyonkarahisar neigbourhood of Turkey. To achieve this objective, some physical, chemical, and sensory properties of fruits, marmalade and pekmez of hawthorn were observed. Total percentage of dry matter, ash content and crude protein were determined as well as pH, total acidity and color measurement values. Micronutrient content of fruit, marmalade and pekmez samples were identified by analyzing Al, Mn, Zn, Ca, Fe, Mg, K, Na and P. As a result of sugar profile, the amount of sucrose, glucose, fructose and sorbitol of the samples were determined. In the analysis of total phenolics and phenolics profile, rutin, catechin and epicatechin phenolics were revealed in terms of their functionality. As a conclusion of the study, it was shown that high functional quality and flavoured hawthorn fruit, marmalade and pekmez can be produced by improving their processing methods and developing their efficiency. In this context, it may be possible to increase the consumption of hawthorn fruit, which has a limited usage in the market and also new functional products can be developed as commercially.
---------------------------------------
AFYONKARAHİSAR FINDIK SEKTÖRÜNDE ISO 22000:2005 GIDA GÜVENLİĞİ YÖNETİM SİSTEMİ UYGULAMALARI
APPLICATIONS OF ISO 22000:2005 FOOD SAFETY MANAGEMENT SYSTEMS FOR VEGETABLE OIL SECTOR
SOYLU Aysan, Yüksek Lisans Tezi, Yönetici: Prof. Dr. Abdullah ÇAĞLAR, 70 s., Haziran 2009
Tüm piyasaların küreselleştiği, sınırların daha silik çizgilerle çizildiği, hatta kaldırıldığı günümüzde tüm sektörlerde olduğu gibi gıda sektöründe de ayakta kalmak, müşteri beklentilerini karşılamak ve üretilen gıdanın güvenliğinin sağlanması ve kaliteli olması ile mümkün kılınabilir. Söz konusu özellikler için ise sistematik yaklaşım gereklidir. Adı geçen sistematik yaklaşım Kalite için ISO 9001:2000 kalite yönetim sistemi, Gıda Güvenliği için ise ISO 13001 HACCP gıda güvenliği sistemi en çok başvurulan yöntemlerdir. Bu sistemler tek başına kullanıldığı gibi birlikte, çoğu kez de entegre edilmek suretiyle etkinliği artırılarak kullanılabiliniyor. Bu etkinliğin artırılması gerçeğinden yola çıkılarak, ISO (International Organization for Standardization / Uluslararası Standartlar Organizasyonu) tarafından, 2005 yılında ISO 22000:2005 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi oluşturulmuştur. 1350 Ton/yıl Fındık Yağı kapasiteli imalathane 2700 m2 arazi üzerinde 670 m2 kapalı alana sahip imalathanede gerçekleştirilen uygulamada; Fındık Yağı Üretim Akış Şeması esas alınarak yapılan Tehlike analizi neticesinde Hammadde kalemlerinden fındıkta aflatoksin bulunması ve ağartma işlemi için kullanılan toprağın tam olarak giderilememesi olarak iki adet Kritik Kontrol Noktası tespit edilmiştir. Diğer tehlikeler Ön Gereksinim Programları ve Operasyonel Ön Gereksinim Programları ile bertaraf edilmektedir. Bitkisel yağ üretiminde kapalı sistem ve yüksek sıcaklık kullanılması nedeniyle fiziksel ve biyolojik risklerle karşılaşma düşük olasılıktadır. Bu çalışma ISO 22000:2005 gıda güvenliği yönetim sistemi'nin tanıtımı ve bir yağ fabrikasında uygulanması amacıyla yapılmıştır.
ABSTRACT
At present days which the borders are not obvious even cancelled and all the markets are globalized, it is possible to achieve the surviving in the food sector like in all other sectors by satisfiying the customer expectations, ensuring the food safety and quality. For these properties systematic approach is necessary. In that systematic approach, ISO 9001:2000 Quality Management System for quality and ISO 13001 HACCP Food Quality System for food quality are the most utilized metods. These systems can be used alone or together and mostly they can be used by the proved efficiency by teh means of integrated the systems. By starting the reality of improving this activity, in 2005 ISO 22000:2005 Food Quality Management System was developed by ISO (International Organization for Standardization). In the application performed in factory which has 1350 tons/year hazelnut oil production capacity, 2700 m2 land and 670 m2 factory area; as a result of hazard analysis performed based on hazelnut oil production flow chart, two critical control points are determined which are detecting the aflotoxin in hazelnut which is one of the raw material items and can not entirely be removed bleaching soil for bleaching process. Other hazards are prevented prerequirement programs and operational prerequirement programs. Because of using closed system and high temperature in vegetable oil production encountering of physical and biological risks is of low probability. The study was done fort he purpose of presentation and application of ISO 22000:2005 Food Quality Management System.
---------------------------------------
AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİNİN BESLENME VE TÜKETİCİ DAVRANIŞLARI
NUTRITION AND CONSUMER ATTITUDES OF AFYON KOCATEPE UNIVERSITY STUDENTS
KARACA Kezban Esen, Yüksek Lisans Tezi, Yönetici: Prof. Dr. Abdullah ÇAĞLAR, 135 s., Haziran 2009
Bu araştırma Afyonkarahisar ilinde bulunan 2007-2008 eğitim öğretim yılında il ve ilçe merkezlerinde Afyon Kocatepe Üniversitesi’ne bağlı değişik bölümlerde okuyan yaklaşık 23000 üniversite öğrencisinin besin tercihleri ve beslenme bilgi düzeylerini belirlemek amacıyla planlanıp yürütülmüştür. Öğrencilerin çoğunluğunun (%48.5) günde 3 öğün yemek yemeyi tercih ettiği, babası yüksekokul veya üniversite mezunu olan öğrencilerin %16,6 ile günde 4 ve üzeri öğün yemeyi tercih ettikleri, öğrencilerin kaldıkları yere göre öğün sayısına bakıldığında ise günde 3 öğün yemek yiyenlerin en fazla aile veya akrabalarının yanında kalan öğrenciler olduğu görülmüştür (%60.2). Öğrencilerin çoğunluğu %40.8 ile fast food yemekleri tercih ederken %47.9’u ev yemeklerinin tercih etmiştir. Köyde yaşayan öğrencilerin en çok (%61.3) ev yemeklerini tercih ettikleri görülürken il ve ilçede yaşayan öğrencilerin köyde yaşayan öğrencilere göre daha fazla fast food tarzı yemekleri tercih ettikleri görülmüştür.Devlet yurdu ve özel yurtlarda kalan öğrenciler %50 oranında fast food yemekleri tercih etmişlerdir. Yemek alışkanlıklarını etkileyen faktörlerin dağılımına bakıldığında öğrencilerin çoğunluğu kaldığı yeri bu faktörlerin başında görmüşlerdir. Öğrencilerin %48.4'u ekmek grubunu tüketirken, %21.6’sı et grubunu, %14.7’si sebze grubunu, %9.5’i süt-yoğurt grubunu ve %5.8’i meyve grubunu tüketmektedir. Öğrencilerin %44.1’inin organik gıdalar hakkında bilgisi varken 13.9’u bilmemektedir. Genetik olarak değiştirilmiş organizmalar (GDO) hakkında ise öğrencilerin %45.2’sinin bilgisi varken %36.2’si bilmemektedir.
ABSTRACT
This research was planned and conducted to assess the nutritional preferances and knowledge level of aproximately 23000 students in different departments of Afyon Kocatepe University, in 2007-2008 education period, in city and country towns of Afyonkarahisar. While most of the students (48.5%) prefered to take 3 meals a day, 16.6% of the students whose fathers graduated from university or academy prefered to have ≥4 meals/day. Regarding the place where they live, it was found that the students who had 3 meals/day were those who lived with their families or relatives (60.2%). The 48.8% of the students prefered fast food while 47.9% of them prefered home made food. The students who lived in rural mostly (61.3%) prefered home made food but the students living provincials prefered fast food more. The students living in governmental and private dormitories prefered fast food in a 50% ratio. Regarding the distribution of factors affecting the food routines; most of the students expressed the living place as the first factor. While 48.4% of the students consumed bread; 21.6% of them consumed meat group, 14.7% vegetable group, 9.5% of them milk – yoghurt group and 5.8% fruit group. While 44.1% of the students have information about organic foods; 13.9% of them don’t have enough information about the subject. Also, 45.2% of the students have knowledge about organisms that are changed genetically (OCG); but 36.2% of them don’t have any information.
---------------------------------------
BİREYSEL HIZLI DONDURMA YÖNTEMİ İLE DONDURULUP DEPOLANAN KAYISILARDA TEKNOLOJİK VE DUYUSAL ÖZELLİKLERİN DEĞİŞİMİ
TECHNOLOGICAL AND SENSORY CHANGES OF FROZEN APRICOT BY INDIVIDUAL QUICK FREEZING DURING STORAGE
MADEN Besim, Yüksek Lisans Tezi, Yönetici: Prof. Dr. Abdullah ÇAĞLAR, II. Yönetici: Doç. Dr. Hasan TOĞRUL, 89 s., Temmuz 2009
Bu çalışmada, Afyonkarahisar ili Sultandağı bölgesinde yetiştirilen IQF tekniği ile dondurulmuş kayısılarda dört aylık depolama süresince meydana gelen fiziksel, kimyasal, duyusal ve reolojik değişimler incelenmiştir. “Renk”, “Tat”, “Koku”, "Ürün Bütünlüğü", “Sap veya Sap parça”, “Zedelenme”, “Bozuk şekil” ve "Cekirdek Sayısı", “Ağırlık Kaybı", “Suda Çözünen Katı Madde” ve “pH”, “Titrasyon Asitliği”, “Toplam şeker”, “Hidroksi Metil Furfurol”, “Vitamin C”, “Renk Ölcumleri” ve “Toplam Fenolik Madde” parametreleri depolama süresince meydana gelen fiziksel, kimyasal, duyusal değişimleri belirlemek amacıyla araştırılmıştır. Bu parametrelere ek olarak kayısı pulpunun akış özelliğini belirlemek ve depolama süresince meydana gelen yapısal değişimler ile ilişkilendirmek amacıyla reolojik ölçümlerde gerçekleştirilmiştir. Duyusal analizler eğitilmiş 20 panelist kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Duyusal analiz sonuçları renk, tat ve koku parametrelerinde depolama süresine bağlı olarak kısmi bozulmaların gerçekleştiğini göstermektedir. Toplam şeker, fenolik madde miktan ve C vitamini içeriğinde azalma gözlenirken, titre edilebilir asitlik, HMF ve suda çözünmüş katı madde miktannda artış belirlenmiştir. Kayısı pulplannin akış özelliği 5-30 C sıcaklık aralığında ve 1.22-12.20 s kayma hızı aralığında döner viskozimetre ile belirlenmiştir. Akış özelliğini karakterize etmek amacıyla üs modeli ve Casson modeli uygunluğu araştınlmıştır. Kayısı pulpunun pseudo plastik akış özelliği gösterdiği belirlenmiştir.
Dostları ilə paylaş: |