119 Kendisine, Aybeg tarafından “oğlum” diye hitap edildiğine dair bkz., Cüzcânî I, s. 443; Belki de buradaki kayıda dayanarak A. Z. V. Togan, Umumî Türk Tarihine Giriş, s. 152’de İltutmuş’u Kutb ed-dîn Aybeg’in oğlu olarak gösterir.
120 Bkz., Fahr ed-dîn Mübârek Şah, s. 23.
121 Cüzcânî I, s. 444.
122 Cüzcânî I, s. 418; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 57; Firişte I, s. 113.
123 Sind, Multan ve Sivistan bölgesinde Nasır ed-dîn Kabaca (1205-1228), Bengale’deki Lakhnauti bölgesinde Kalaç Melikleri (1205-1227), Dehli başta olmak üzere Kuzey Hindistan’ın orta bölgelerinde Sultan Kutb ed-dîn Aybeg’e bağlı emir ve melikler, Lahor ve çevresinde ise Aram Şah bulunmaktaydı. Bkz., K. A. Nizâmî, “The Early Turkish Sultans of Delhi”, A Comprehensive History of India V, (nşr, M. Habib-K. A. Nizâmî) Delhi 1970, s. 213,
124 Bkz., M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 183; R. C. Majumdar vd., a.g.e., s. 283; Y. Husain, Indo Muslim Polity, (Türko-Afgan Period), Simla 1971, s. 57.
125 Üstün zekası ve ileri görüşlülüğü ile daha ilk anda bir kısım Türk beylerini kendisine bağlayan Sultan İltutmuş, yine de Ser-Candar Türkî başkanlığında bir grubun muhalefetini önleyememiştir. Bazı Türk ve Mucizzî melikleri etrafında toplayan Ser-Candar Türkî, Dehli’yi terkederek kuvvetli bir ordu ile başkaldırdı. Bunun üzerine Sultan İltutmuş, Cizz ed-dîn Bahtiyâr, Nâsır ed-dîn Merdan Şah, Hizber ed-dîn Ahmed Sur ve İftihâr ed-dîn Ömer gibi değerli kumandanların da desteğini sağlayarak bu açıkça meydan okumaya karşılık verdi ve Dehli yakınındaki Cûd ovasında [Hasan Nizamî, s. 237.] yapılan savaşı kazanarak, muhaliflerinin büyük bir kısmını öldürttü. Ser-Candar Türkî ancak kaçarak canını kurtarabildi. Bkz., Cüzcânî I, s. 444; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 57.
126 Rae Udi Şah, isyan ederek, vermekte olduğu vergiyi bundan böyle göndermeyeceğini bildirmişti. Bunun üzerine hızla harekete geçen Sultan İltutmuş, af dileyen bu racayı bağışlamıştır. Calor kalesi tekrar Raca’ya bırakılırken, yıllık haraç sözleşmesi de eskisi gibi yenilenmiştir. Bkz., Hasan Nizâmî, s. 238; Firişte I, s. 114.
127 İsemî, s. 91.
128 Yıldız, aynı gerekçelerle Sultan Kutb ed-dîn Aybeg’e karşı da harekete geçmiş, fakat mağlup olduğu için bir sonuç alamamıştı. Bkz. Hasan Nizamî, s. 236; İsemî, s. 100.
129 Bkz. İsemî, s. 105 vd.; Buradaki kayıtta, daha sonra harekete geçtiğinde Yıldız’a “miras yoluyla hakimiyet elde edilemeyeceği, hükümranlığın kuvvete dayandığı, esasen kandi topraklarını başkasına kaptıran birisinin bu tür iddialar ile harekete geçmesinin yakışık almadığı” nın hatırlatıldığı gayet edebî bir dille ifade edilir.
130 Bu durumun Yıldız’ın yüksek hakimiyetinin Dehli’de tanınması anlamına gelemeyeceği hakkında bkz., M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 164.
131 Bkz., İ. Kafesoğlu, Harezmşahlar Devleti Tarihi, s. 195.
132 Cüzcânî I, s. 445; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 58.
133 Hasan Nizamî, s. 239; Firişte I, s. 114.
134 A. C. Banerjee, a.g.e., s. 244.: K. A. Nizâmî, “The Early Turkish Sultans of Delhi”, s. 214.
135 Hasan Nizamî, s. 240.
136 Bkz. Firişte I, s. 114.
137 Bkz. İ. Kafesoğlu, Harezmşahlar Devleti Tarihi, s. 236-290; V. V. Barthold, a.g.e., s. 490-535.
138 V. V. Barthold, a.g.e., s. 50.
139 Parvan galibiyetinden sonra bizzat Çingiz Han tarafından takip edilen Celâl ed-dîn, Sind nehri kıyısında Gorâtrap mevkisinde, [Bkz. Cüzcânî-Raverty I, s. 292.] 24 Kasım 1221’de yaptığı savaşı kaybettikten sonra, düşmanı Çingiz Han’ın dahi övgüsüne mazhar olacak bir cesaretle, atıyla birlikte kendisini bıraktığı Sind nehrini yüzerek geçmeyi başaracaktır.
140 Bkz., S. Cöhce, a.g.e., s. 45 vd; V. D. Mahayan, a.g.e., s. 81 vd.
141 Cüzcânî II, s. 136; F. Grenard, Gengis Khan, Paris l955, s. 162.
142 Bkz. M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 166; B. S. Nijjar, a.g.e., s. 35 vd.
143 S. Cöhce, a.g.e., s. 48; B. S. Nijjar, a.g.e., s. 37vd.; J. Allan-T. W. Haig-H. H. Dodwell, The Cambridge Shorter History of India, s. 212 vd.
144 Cüzcânî I, s. 416; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 59; Cüzcânî, buradaki kaydında Sultan İltutmuş’un daha pek çok tedbir aldığını ve bu sayede 1260 yılına kadar Moğollar’ın Hindistan hudutlarını aşamadıklarını kayd etmesine rağmen bu tedbirlerin neler olduğunu belirtmez. Ancak, İltutmuş ölünceye kadar Moğollar’ın Dehli Türk Sultanlığı’na karşı her hangi bir harekâta girişmemesi de dikkati çekmektedir.
145 Îltutmuşu harekete geçiren esas şeyin ne olduğu hususunda kaynaklarda her hangi bir kayıt bulunmmaktadır. Bkz. Cüzcânî I, s. 437; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 54.
146 Cüzcânî I, s. 445; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 59.
147 M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 167 vd.
148 Cüzcânî I, s. 444 vd.; es-Sihrîndî, s. 18.
149 Cüzcânî I, s. 445; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 59; Firişte I, s. 115.
150 Bkz. Cüzcânî I, s419 vd.
151 Cüzcânî I, s. 420; Muhammed Avfî, Câmiül-Hikâyet, (nşr. Elliot-Dowson, a.g.e. II) s. 201.
152 Cüzcânî II, s. 3; Hasan Nizâmî, s. 242.
153 Cüzcânî I, s. 446 vd.
154 Cüzcânî I, s. 420.
155 Muhammed Avfî, s. 202; I Prasad, a.g.e., s. 86 vd.
156 İsemî, s. 108; Firişte I, s. 115; A. C. Banerjee, a.g.e., s. 244; M. A. Ahmed, a.g.e., s. 170.
157 Cüzcânî I, s. 447; S. B. P. Nigam, a.g.e., s. 108.
158 Cüzcânî II, s. 4 vd; S. B. Nijjar, a.g.e., s. 37.
159 Cüzcânî I. s. 438; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 54.
160 Cüzcânî I, s. 453 .
161 Cüzcânî I, s. 438; İsemî, s. 119,
162 İsemî, s. 120; es-Sihrîndî, s. 18; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 54; Firişte I, s. 114.
163 Cüzcânî I, s. 447; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s, 173.
164 Cüzcânî I, s. 437; es-Sihrîndî, s. 19; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 55; S. P. B. Nigam, a.g.e., s. 199.
165 E. Konukçu, a.g.e., s. 90; V. D. Mahayan, a.g.e., s. 80; A. B. M. Habibullah, The Foundations of Muslim Rule in India, Allahabad 1961, s. 99 vd., Lakhnauti’nin sonraki tarihi için ayrıca bkz., J. N. Sarkar, The History of Bengal; Muslim Period 1200-1757, Patna 1973, s. 74 vd.
166 Bu hususta bazı bilgiler için bkz., Cüzcânî I, s. 34 ve48.
167 Cüzcânî I, s. 447.
168 Bkz., M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 172; I. Prasad, a.g.e., s. 88 vd.; H. Kulke-D. Rothermund, a.g.e., s. 244.
169 Bu kitabede “…. İltutmuş es-Sultanî Nasr emirü’l-Mü’minin halda…” kaydı görülmektedir. Bkz., J. Horovitz, Inscriptions of Muhammed Ibn Sam Qutb ed-dîn Aibeq and Iltutmush, EIM. 1908, s. 29 Levha. XXVI; Ayrıca bkz. R. C. Majumdar vd., a.g.e., s. 283.
170 A. C. Banerjee, a.g.e., s. 246.
171 Y. Husain, a.g.e., s. 62.
172 Bkz., Cüzcânî I, s. 448; es-Sihrîndî, s. 20 .
173 Hasan Nizâmî, s. 243; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 60; Firişte I, s. 115; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 176.
174 Cüzcânî II, s. 10.
175 Cüzcânî II, s. 62.
176 İsemî, s. 117; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 63; Firişte I, s. 117.
177 Cüzcânî I, s. 449; İsemî, s. 123vd.; Bu türbe Hind-Türk sanatının mimarideki erken dönem eserlerinden birisi olup, aynı zamanda Türkler için bu ülkede dikilen türbeler zincirinin de ilk halkasını teşkil etmektedir. Bkz. H. Kulke-D. Rothermund, a.g.e., s. 245.
178 Bkz., Baranî, Tarih-i Firûz Shaî, (nşr. S. A. Khan) Calcutta 1862, s. 25; es-Sihrîndî, s. 21.
179 Bkz. Fahr ed-dîn Mübârekşah, s. 36.
180 Oğulluk için bkz. B. Ögel, Türk Kültürünün Gelişme Çağları, s. 193, 253.
181 A. C. Banerjee, a.g.e., s. 247.
182 Cüzcânî. s. 441; Y. Husain, a.g.e., s. 58; I. H. Sıddıqui, “Politics and Conditions in the Territories Under the Occupation of Central Asian Rulers in North-Western India, 13th-14th Centuries”, Central Asiatic Journal XXVII/3-4 (1973), s. 289.
183 Bkz., İsemî, s. 116.
184 İsemî, s. 109; S. B. P. Nigam, a.g.e., s. 106.
185 Baranî, s. 27.
186 C. E. Bosvorth, The Islâmic Dynasties, s. 189 vd.
187 Baranî, s. 44.
188 es-Sihrîndî, s. 21; Cüzcânî I, s. 440.
189 İbn Battuta, s. 35 vd.
190 Bkz. K. Ahmed Nizâmî, “Iltutmısh the Mystic”, Islamic Culture, XX (1946), s. 165-180.
191 Bkz., Cüzcâni I, s. 442; İsemî, s. 113; Nizâm ed-dîn Ahmed. S. 62 vd.; Firişte I, s. 116.
192 Cüzcânî I, s. 440, 442.
193 Bugün Hindistan’ın en çok İslâm nüfusu barındıran dördüncü ülke olduğu hakkında bkz., S. A. H. Haqqı, Hindistan’daki Türk Tesiri İlk Dönem, s. 38.
194 Bkz., Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig II, (nşr. R. R. Arat), Ankara 1988, s. 146 vd.
195 Firişte I, s. 117’de Terken Hatun’un, cariyelikten yükselen, Türk asıllı ve İltutmuş’un nikahlı eşleri arasında yer alan birisi olduğunu belirtir. Bu ismin Karahanlılarda “melike” manasına gelen “Terken Hatun” ünvanından başka bir şey olmadığı hakkında Bkz. O. Turan, “Terken Ünvanı” THTD, S. 1 (1944), s. 67-73.
196 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 63 ve Firişte I, s. 117’de sadece“Çetr ve Durbaş” verildiğinden bahsedilir.
197 Bkz. Cüzcânî I, s. 454.; es-Sihrîndî, s. 21.
198 İsemî, s. 125.
199 Cüzcânî I, s. 455’de büyük oğul olması sebebiyle Firûz Şâh’ın, halkın ve meliklerin ümidi haline geldiğinden bahsedilir. Ama İltutmuş, vefatından önce büyük bir ileri görüşlülük ve cesaretle yerine gelecek olanı belirleyerek ve ileri gelenlere kızı Raziye’yi tahta geçirmelerini vasiyet etmişti.
200 Bkz. Cüzcânî I, s. 457’de O’nun sarhoşken, fil üzerinde şehrin sokaklarından geçip babasının binbir güçlükle topladığı hazineyi nasıl etrafa saçtığını ve yaptığı daha başka pek çok rezil hareketi açıkca yazarak bu durumu saltanatının zevaline bir sebeb olarak gösterir.
201 İsemî, s. 125’deki kayıtta;. Oğlunun basiretsiz yönetiminden istifade etmek isteyen Terken Hatun’un, devlet idaresini eline geçirdiği gibi kocası zamanında haremdeki diğer kadınlarla arasındaki çeşitli çekememezlik ve kıskançlıkların acısını da çıkarmaya koyulduğu anlatılır. Sonuçta pek çok cariye sebepsiz yere öldürülürken, bir kısmı da çeşitli zulümlere maruz kaldı. Ayrıca, Raziye ile aynı anneden doğan Sultan İltutmuş’un küçük oğlu Kutb ed-dîn, bizzat Terken Hatun’un emriyle gözleri çıkarıldıktan sonra öldürülmüştü. Bkz., İbn Battuta II, s. 36.
202 Cüzcânî I, s. 458; İsemî, s. 126; es-Sihrîndî, s. 24; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 65; Firişte I, s. 118.
203 Bkz. İsemî, s. 126’da “Onun gafletinden dolayı dünya harap oldu. Gündüz, gece şarap içen bir Şâh, kendi dostlarının alçalmasından üzüntü duymuyor. Çaresizlerin ve acizlerin durumundan haberi yok. Böyle bir kişi saraya Şâh olamaz. Böyle Şâh memlekete lâyık değildir. ” kanaatına vararak, düzeni bozmuş ve yolunu şaşırmış kötü Hükümdar’a mani olmaya karar verdiklerinden bahseder.
204 Cüzcânî I, s. 455; es-Sihrîndî, s. 21; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 64; Firişte I, s. 117.
205 B. S. Nijjar, a.g.e., s. 38’de, isyancı meliklerin Sultan’ı tahttan indirmek için Lahor’da bir sözleşme imzaladıklarından bahseder. Ayrıca bkz, K. A. Nizâmî, “The Early Turkish Sultans of Delhi”, s. 235.
206 Cüzcânî I, s. 456.
207 Bkz. Cüzcânî II, s. 30. ve s. 36 Bazı muahhar kaynaklar, Mansurpur ve Tarain civarında Cüzcânî’nin öldürüldüklerini bildirdiği kişilerin Sultan’ın hizmetinden ayrılıp, Dehli’ye dönerek Raziyeye biat edip, Terken Hatun’u tutukladıklarından bahseder. Bkz., es-Sihrîndî, s. 22 vd.; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 65,; Firişte I, s. 118.
208 Bkz. İsemî, s. 126.; Y. Husain, a.g.e., s. 76.; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 190.
209 İsemî, s. 125’de Sultan’ın devletin kuruluşunda büyük emeği geçmiş “her biri fetihten dolayı bir başka Şâh olan” Türk emir ve meliklere değer vermeyerek tedirgin etmesi yanında ve “aynı cinsten olmayan kötü kişilerin sözlerine kanıp, onlarla birlikte oyun, eğlence ve safahata dalarak memleketin zevaline sebeb olmuş”tur. Bkz., Cüzcânî I, s. 457.
210 İbn Battuta II, s. 37. İsemî ve İbn Battuta, Sultan Rükn ed-dîn’in Pencâb üzerine yürüdüğünden bahsetmez. İsemî’nin kaydında Sultan, Dehli’de tahttan indirilerek Hansi kalesine sürgün edilmiştir. [İsemî, s. 126.] İbn Battuta ise Sultan’ın bir cuma günü namaz kılmak için Devlethane’den çıktığı sırada renkli elbise giyen Raziye’nin halkı kışkırtıp galeyana getirmesi neticesinde tutuklanarak katledildiğini belirtir. [İbn Battuta II, s. 36-37].
211 Cüzcânî I, s. 457; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 65’de bu tarih kayıtlıdır. Ancak, es-Sihrîndî, s. 23’de Rükn ed-dîn’in 19 Kasım 1236’da öldürüldüğü belirtilmekte, Firişte I, s. 118’de ise gün verilmeyerek Kasım 1236 tarihinde katledildiği yazılmaktadır.
212 Cüzcânî I, s. 457. Bu bilgi, yine aynı kaynağın daha önce Sultan Rükn ed-dîn Firûz Şâh’ın annesi hakkında verdiği bilgilerle çatışmaktadır. Zira Cüzcânî, o kadını da Terken Hatun olarak göstermekte ve onun da haremin başkadını olduğunu belirtmekte idi. [Bkz. Cüzcânî I, s. 454] Büyük ihtimalle Sultan Şems ed-dîn’in bazı kadınları için Karahanlılar zamanında “melike” manasına kullanıldığı bilinen, Türkçe “Terken Hatun” ünvanını kullanarak, onların haremin başkadını olarak gösterilmesi, Cüzcânî’nin bunları cariyelerden ayırt etmek, belki de nikâhlı olduklarını belirtmek arzusundan ileri gelmiş olmalıdır.
213 Cüzcânî I, s. 458’de Türk emir ve meliklerin “Saltanata lâyık yetişmiş oğulları varken bir kızın İslâm mülküne veliahd yapılmasının hikmeti nedir?” tarzında bir soruyla alınan karara karşı memnuniyetsizliklerini gösterdikleri ifade edilir. Ayrıca söz konusu melikler “bu durumun kendilerince münâsip görülmediğini” de açıkca Sultan’a bildirmişlerdi. Bunun üzerine İltutmuş, “Benim oğullarım işret ve gençlik zevkleriyle meşguldürler. Hiç birisinde memleket idare edecek kaabiliyet yoktur. Dolayısıyla ülkedeki düzeni muhafaza edemezler. Biliniz ki, benim ölümümden sonra veliahdlığa hiç birisi Raziye’den daha lâyık değildir. ” “Zira, Raziye her yönden erkek kardeşlerinden üstündür. Gerçi şeklen kadındır ama, zekâ ve basireti erkekten farksızdır. ”cevabını vermişti. Bkz., Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 65; Firişte I, s. 118.
214 İsemî, s. 126vd.; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 219; I. H. Qureshi, ”Muslim India before the Mughals”, The Cambridge History of Islam II, (nşr. P. M. Holt. vd. ) Cambridge 1970, s. 6.
215 Cüzcânî I, s. 458; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 66; Firişte I, s. 118.
216 Cüzcânî-Raverty I, s. 646.
217 es-Sihrîndî, s. 24’de bu grub “ikibin kişi” olarak gösterilir.
218 Cüzcânî I, s. 461.; S. Cöhce, a.g.e., s. 93 vd.
219 Cüzcânî II, s. 13 vd.
220 Dehli önlerine kadar gelen isyancı Melikler ile ile anlaşma sağlanamamış ve Oudh Valisi Melik Nusret ed-dîn Taisî bunların üzerine yürümüştü. Ne var ki, bu Melik, Ganj nehrini geçerken aniden saldıran Melik Seyf ed-dîn Kuçî’ye esir düşmüş ve bu zillete dayanamayarak kısa süre sonra vefat etmiştir. [Bkz., Cüzcânî I, s. 458; es-Sihrîndî, s. 25; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 66; Firişte I, s. 119.] İsyancı Melikler, üzerlerine gönderilen Melik İzz ed-dîn Balaban Kişilü Han’ı da esir almayı başarmış, ancak bir müddet sonra serbest bırakmışlardır. Sultan’ın huzuruna kabul edilen bu Melik, büyük bir şerefle karşılanmıştır. Bkz., Cüzcânî II, s. 36.
221 R. C. Majumdar, a.g.e., s. 286’da bu politika “süper diplomasi” olarak nitelendirilir. Ayrıca bu politikanın esasları hakkında bkz. K. A. Nizâmî, “The Early Turkish Sultans of Delhi”, s. 237 vd.
222 Cüzcânî I, s. 459; es-Sihrîndî, s. 25 vd.; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 66; Firişte I, s. 119.
223 Cüzcânî I, s. 460; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 67.
224 Firişte I, s. 119.
225 Cüzcânî I, s. 460; es-Sihrîndî, s. 26. Bu kayıtlarda Şemsî Meliklerinin bir araya gelerek “kadın elbiseleri ve örtüden çıktığı, cüppe giyip, külâh örterek halkın arasında göründüğü ve fil üzerinde açıkça halk arasında dolaştığı için” Sultan Raziye’yi tenkit ettikleri belirtilmektedir.
226 Bkz., Cüzcânî I, s. 460.
227 B. S. Nijjar, a.g.e., s. 39.
228 Cüzcânî II, s. 21; Firişte I, s. 119.
229 Cüzcânî I, s. 461; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 67; Firişte I, s. 119; İsemî, s. 129 vd İsemî, bu seferden bahsetmeden Dehli’de tutuklanan Sultan’ın hapsedilmek üzere Taberhinde Kalesine gönderildiğini kaydeder.
230 Cüzcânî II, s. 21 vd.; İsemî, s. 133.
231 Cüzcânî I, s. 462; es-Sihrîndî, s. 29; İsemî, s. 134 vd.; Firişte I, s. 119; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 67.
232 Firişte I, s. 120.
233 İsemî, s. 13.
234 Sonraları üzerine bir kubbe yapılan Cemne nehri kenarındaki bu kabrin bir ziyâretgâh haline geldiğini İbn Battuta kaydetmektedir. Bkz., İbn Battuta II, s. 38.
235 Firişte I, s. 118.
236 İbni Battuta II, s. 37.; İsemî, s. 128 vd. ’da bu toplantıların tasviri yapılır. Raziye’yi böyle bir toplantıda tahtta otururken, tacı üzerinden omuzlarına ve sırtına inen başörtülü, ama yüzü açık şekliyle gösteren bir minayürü için bkz., B. Üçok, İslâm Devletlerinde Türk Naibeler ve Kadın Hükümdarlar, Ankara 1981 s. 49.
237 Cüzcânî I, s. 460; İsemî, s. 128; es-Sihrîndî, s. 26; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 67; Bedâûnî, s. 84.
238 Kirman Selçuklularında da görülen [Bkz. E. Merçil, Kirman Selçukluları Tarihi, İstanbul 1980, s. 251] ve daha sonra Balaban’ın ifade ettiği gibi o dönemin telâkkisine göre “hükümdarın askere ve halka yüzünü fazla göstermemesi gerekir. Çünkü, bu husus onun heybetinin azalmasına sebeb olur. ” inancı yaygındı. Bkz., Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 79 vd.
239 M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 195.
240 Cüzcânî I, s. 457.
241 Bkz. Y. Husain, a.g.e., s. 77; S. B. P. Nigam, a.g.e., s. 186.
242 Bkz. S. B. P. Nigam, a.g.e., s. 108.
243 B. Üçok, a.g.e., s. 51 vd.
244 İsemî, s. 131.
245 Y. Husain, a.g.e., s. 78.
246 Bkz., Cüzcânî I, s. 461; es-Sihrîndî, s. 28 vd. Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 68.; Firişte I, s. 120.
247 İsemî, s. 132’de ülkenin “Dahhâk” yerine döndüğünden bahsedilir. Ayrıca Sultan’ın katı yürekli, korkusuz ve kan dökücü birisi haline geldiği yönündeki kayıtlar için bkz., Cüzcânî I, s. 462.
248 Bkz. N. Durak, a.g.e., s. 87 vd.
249 Mühezeb ed-dîn bir yandan Sultan’a mektup yazarak Türk emir ve meliklerin itaatsizlikleri sebebiyle cezalandırılmalarını istemiş, öte yandan da, isteği doğrultusunda aldığı mektubu Türk emir ve meliklere göstererek onları tahrik etmiştir. Bkz., Cüzcânî I, s. 466; es-Sihrîndî, s. 31; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 69; Firişte I, s. 121.
250 Cüzcânî I, s. 467; es-Sihrîndî, s. 32.
251 Cüzcânî I, s. 468; II, s. 36 vd.; Es-Sihrîndi, s. 33, Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 70 vd.; Firişte I, s. 121 vd.
252 İsemî, s. 138.
253 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 71.
254 Cüzcânî I, s. 469.
255 Havuz-ı Ranî’nin güzel bir tasviri için Bkz. İbn Battuta II, s. 32 vd.
256 Bkz. Cüzcânî II, s. 53.
257 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 72 ve Firişte I, s. 122.
258 Bkz. Cüzcânî II, s. 16; S. Cöhce, a.g.e., s. 387 vd.
259 Cüzcânî I, s. 470; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 71.
260 es-Sihrîndî, s. 34.
261 İsemî, s. 138.
262 Bazı kaynaklar, bu değişmeyi “Sultan Alâ ed-dîn’in yakınları arasına girmeyi başaran bir grup soysuz insanın marifetleri. ” olarak görürken [Bkz., Cüzcânî I, s. 471.] bazıları da, bunları “Cema’at-ı Habeşiyân vü na-censân” olarak gösterir. Bkz., es-Sihrîndî, s. 34.
263 Bkz. Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 72; Firişte I, s. 123.
264 Cüzcânî I, s. 471.
265 Diğer kaynakların aksine, İsemî, s. 139’da Sultan İltutmuş’un torunu yani, Lakhnauti Valisi Nasr ed-dîn Mahmud’un oğlu olarak gösterilir.
266 Bkz. Cüzcânî I. s. 472; es-Sihrîndî, s. 34; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 72; Firişte I, s. 123.
267 Cüzcânî I, s. 478.
268 Çok akıllı ve zeki birisi olduğu anlaşılan annesinin aldığı tedbirlerle önce bir tahtırevanla, sonra da yüzü kapalı olduğu hâlde at üzerinde, tedavi olmak bahanesiyle Başkente hareket eden Nâsr ed-dîn Mahmud, kimsenin haberi olmadan çok kısa sürede Dehli’ye ulaşmış ve tahta geçirilmiştir. İki gün sonra 12 Haziran 1246 günü Devlethâne’de yapılan bir toplantı sırasında halkın da kendisine bîat etmesi sağlanacaktır. Bkz., Cüzcânî I, s. 478; es-Sihrîndî, s. 35; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 73.
269 Cüzcânî I, s. 479; II, s. 60; Baranî, s. 26.
270 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 74; Firişte I, s. 124.
271 Cüzcânî I, s. 481; II, s. 58.
272 Cüzcânî II, s. 59.
273 A. C. Banerjee, a.g.e., s. 251; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 230.
274 Bkz. Cüzcânî I, s. 483.
275 Cüzcânî I. s. 485; es-Sihrîndî, s. 36; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 74; Firişte I, s. 125.
276 Bkz. Cüzcânî I. s. 486.
277 Cüzcânî II, s. 63.
278 Bkz., Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 75; Firişte I, s. 126; İmâd ed-dîn’in bu çabaları Türkler’in hakimiyetini kırmak için Hindistan müslümanlarının ilk teşebbüsü olarak görülmektedir. Bkz., Y. Husain, a.g.e., s. 82.
279 Cüzcânî I, s. 487.
280 Bkz., Cüzcânî II, s. 68 vd.
281 Cüzcânî I, s. 488 vd.
282 Bu isyanlar için bkz., Cüzcânî I, s. 490 vd.; II, s. 71 vd; es-Sihrîndî, s. 37.
283 Cüzcânî II, s. 29; Firişte I, s. 127.
284 Cüzcânî I, s. 492 vd,; II. s. 39, 42, 73-75; es-Sihrîndî, s. 38 vd; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 76.
285 Bkz. Cüzcânî I, s. 494 vd,; II. s. 76.
286 Cüzcânî II, s. 83 vd; Firişte I, s. 128; A. C. Banerjee, a.g.e., s. 252.
287 Cüzcânî II, s. 88.
288 Cüzcânî II, s. 89.
289 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 77; Firişte I, s. 129; es-Sihrîndî, s. 39;.
290 Bkz. Cüzcânî I, s. 477 vd.; İsemî, s. 140vd,
291 Baranî, s. 26’da “kibarlığı, yumuşaklığı sebebiyle saltanatta kök tuturamadı”ğından bahsedilir.
292 Bkz., Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 77; Firişte I, s. 128 vd.; İsemî, s. 150; İbn Battuta II, s. 38.
293 Cüzcânî I, s. 440; II, s. 47; Firişte I, s. 129, .
294 Uluğ-Borlular için bkz., A. Z. V. Togan, Umumî Türk Tarihine Giriş, s. 153-180; S. Cöhce, a.g.e., s. 284 vd.; Bu kabilenin adının farklı imlâları ve yer aldığı kaynaklar hakkında bkz., A. Z. V. Togan, ”On Mubarakshah Ghurî”, Bulletin of the School of Oriental Studies, VI (1930-32), s847-858.
295 Kırklar hakkında geniş bilgi için bkz., S, Cöhce, a.g.e., s. 146-426.
296 Cüzcânî II, s. 48; Baranî, s. 25; Firişte I, s. 130.
297 Baranî, s. 28.
298 Kendisini Afrasyâb’a bağladığına dair bir kayıt için bkz., Baranî, s. 37.
299 XII. yy. ’da Kıpçaklarda en küçük bir aile bile başlı başına bir “İl” sayılırdı. Bkz. İ. Kafesoğlu, Türk Millî Kültürü, s. 211.
300 Kırklardan Melik Kişili Han Seyf ed-dîn Aybeg Balaban’ın kardeşi Melik Nusret ed-dîn Şîr Han ise amcaoğlu idi. Bkz. Cüzcânî II, s. 47; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 78; Firişte I, s. 129; İsemî, s. 117.
301 Cüzcânî II, s. 48; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 254.
302 İsemî, s. 124; Firişte I, s. 130; S. Cöhce, a.g.e., s. 307.
303 Cüzcânî II, s. 51.
304 Cüzcânî II, s. 49; İsemî, s. 124.
305 Balaban’ın hızlı yükselişinde Kırkların ileri gelenlerinden Emir-i Hacip Bedr ed-dîn Sungur Rumî’nin tesiri büyüktür. Bkz., Cüzcânî II, s. 52; Firişte I, s. 130; A. C. Banerjee, a.g.e., s. 249.
306 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 68; Firişte I, s. 119; İsemî, s. 134; İbn Battuta II, s. 37vd.
307 Cüzcânî I, s. 464; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 69; Y. Husain, a.g.e., s. 79.
308 Cüzcânî I, s. 449; II, s. 53; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 71.
309 Bkz., Cüzcânî I, s. 471; II, s. 54 vd.; es-Sihrîndî, s. 34; Firişte I, s. 122;.
310 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 72; Firişte I, s. 122.
311 Balaban’daki yüksek Türklük duygusu için bkz. Baranî, s. 34; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 81.
312 Bkz., S. Cöhce, a.g.e., s. 314 vd.
313 Bkz. Cüzcânî I, s. 483; II, s. 56 ve 59; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 73 vd.; Firişte I, s. 125; İsemî, s. 134; İbn Battuta II, s. 40vd.
314 Cüzcânî I, s. 489; II, s. 76 vd; es-Sihrîndî, s. 35; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 76 vd.; Firişte I, s. 126.
315 Baranî, s. 26; H. N. Wring, Sultans of Delhi; Their Coins and Metrology, Delhi 1936, s. 58; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 259.
316 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 83.; Firişte I, s. 134.
317 M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 273.
318 es-Sihrîndî, s. 40; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 84.
319 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 85; Firişte I, s. 135; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 93.
320 M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 274.; I. H. Qureshi, ”Muslim India before the Mughals”, The Cambridge History of Islam II, s. 7.
321 Bkz., Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 85; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 275.
322 K. A. Nizâmî, “The Early Turkish Sultans of Delhi”, s. 288.
323 Kutval, bunların verdikleri hediyeleri de reddederek onların isteklerini Sultan’a “Duyduğuma göre, ânz-ı memâlik yaşlıları atıyormuş. Kendi kaderimi düşünüyorum da, şayet karar gününde Kâdir-i Mutlak Allah, lütfunu yaşlılardan esirgerse, hâlimiz nice olur diye üzülüyorum” sözleriyle iletti. Sultan Balaban, kutvalin sözlerindeki imâyı anlayarak daha önce verdiği kararı geri aldı. Bkz., Baranî, s. 61; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 86; Firişte I, s. 135.
324 Bkz., N. Durak, a.g.e., s. 100 vd.
325 Baranî, s. 50; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 145 vd.; S. B. P. Nigam, a.g.e., s. 50.
326 Bkz., Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 87; H. Sıddıqui, “Politics and Conditions in the Territories…. ”, s. 290 vd.
327 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 88; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 146.; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 279.
328 Firişte I, s. 136; H. Beveridge, a.g.e., s. 70; A. L. Srivastava, a.g.e., s. 322; I. H. Sıddıqui, “Politics and Conditions in the Territories…. ” s. 292.
329 es-Sihrîndî, s. 43; Baranî, s. 85; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 91; İsemî, s. 166.; Firişte I, s. 137vd.
330 Bkz., Baranî, s. 65; Kırklardan olan Şîr Han kısa bir süre sonra zehirletilerek öldürülecek ve bölgede önemli bir güç boşluğu meydana gelecektir. Bkz., Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 86vd.
331 es-Sihrîndî, s. 40; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s279; İsemî, s. 160. Firişte I, s. 138.
332 es-Sihrîndî, s. 41; Baranî, s. 82; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 92.
333 es-Sihrîndî, s. 42; İsemî, s. 163. Firişte I, s. 139.
334 Bkz., Baranî, s. 86; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 93; J. Allan-T. W. Haig-H. H. Dodwell, The Cambridge Shorter History of India, s. 216vd.
335 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 93.; Firişte I, s. 140.
336 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 94; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 284; İsemî, s. 165vd.; Firişte I, s. 141.
337 İsemî, s. 167; Baranî, s. 109; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 97.
338 H. Beveridge, a.g.e., s. 71; J. Allan-T. W. Haig-H. H. Dodwell, The Cambridge Shorter History of India, s. 217.
339 İsemî, s. 174 vd; Baranî, s. 108; es-Sihrîndî, s. 43; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 98; Firişte I s. 143vd.; A. L. Srivastava, a.g.e., s. 126;.
340 İsemî, s. 177; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 102 vd.; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 287.
341 Bkz., Baranî, s. 109; Firişte I, s. 144; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 103; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 287.
342 Cüzcânî II, s. 47.
343 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 81; Firişte I, s. 145.
344 Bkz., Baranî, s. 44.
345 M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 289.
346 es-Sihrîndî, s. 52; İsemî, s. 179 vd; H. N. Wright, a.g.e., s. 63; Keykubat’ın annesi Sultan Nasr ed-dîn Mahmud Şâh’ın, babaannesi ise Sultan Şems ed-dîn’in İltutmuş’un kızıydı. Bkz. Emir Hüsrev Dihlevî, Kıranü’s-Sa’deyn, (nşr. M. M. İsmail), Aligarh 1918, s. 22.; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 88.
347 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 103vd.; M. Aziz Ahmed, s. 296; A. L. Srivastava, a.g.e., s129.
348 Bkz. Baranî, s. 128vd., Buradaki kayıtta Keykubat’ın döneminde “camiler boşaldı, meyhaneler doldu” denilmektedir.
349 İsemî, s. 181; Baranî, s. 131; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 104.; Firişte I, s. 146.
350 Baranî, s. 132; M. Aziz Ahmed, s. 301vd.; İsemî, s. 192’de bu olay Buğra Han ile görüşmeden döndükten sonraki bir dönemde gösterilir.
351 Emir Hüsrev Dihlevî, s. 65; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 105.
352 es-Sihrîndî, s. 53; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 105.
353 Emir Hüsrev Dihlevî, s. 65; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 99.
354 es-Sihrîndî, s. 54; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 105.
355 Bkz., Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 106; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 306 vd.
356 İsemî, s. 174; Emir Hüsrev Dihlevî, s. 100; Baranî, s. 141; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 107.
357 Emir Hüsrev Dihlevî, s. 123 vd.; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 108; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 311.
358 Emir Hüsrev Dihlevî, s. 204; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 109vd.; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 315.
359 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 112.; Firişte I, s. 149vd.
360 İsemî, s. 192; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 114.
361 es-Sihrîndî, s. 56; Firişte I, s. 152; K. S. Lal, History of the Khaljis, London 1967, s. 5.
362 Bkz., Firişte I, s. 153; M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 317.
363 Bkz. İsemî, s. 199; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 115.
364 İsemî, s. 201; es-Sihrîndî, s. 59; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 116; K. S. Lal, a.g.e., s. 7; I. H. Qureshi, a.g.m., s. 8 vd.
365 Oğuznâmelerde yer alan Kalaç adı için bkz., B. Ögel, Türk Mitolojisi I, Ankara 1989, s. 123, 177.; A. Z. V. Togan, Reşideddin Oğuznamesi, Tercüme ve Tahlili, İstanbul 1972, s. 45 vd. Kalaç adının değişik kaynaklardaki imlâsı ve anlamı için bkz. E. Konukçu, a.g.e., s. 5-14; Kalaçların Ceyhun’u geçen ilk Türk boylarından birisi olduğu hakkında bkz., R. Frye-A. Sayılı, “Selçuklular’dan Evvel Orta Şarkta Türkler”, Belleten X/37 (Ocak 1946), s. 97-131.
366 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 114; Ayrıca bkz., E. Esin, “Butan-ı Halaç”, Türkiyat Mecmuası XVII (1972), s. 45-60.
367 Reşîd ed-dîn, Câmiü’t-Tevârîh II/4. Cüz, (nşr. A. Ateş) Ankara 1967, s. 149; Gurlu Sultan Mu’izz ed-dîn Muhammed’i, 1191 yılındaki Tarin savaşında bir Kalaç piyadesi kurtarmıştı. Bkz., Cüzcânî I, s. 399.
368 Bkz., Firişte I, s. 154; V. D. Mahajan. a.g.e., s. 113; V. V. Barthold, a.g.e., s. 538;.
369 Bkz. E. Konukçu, “Dehli Türk Sultanlığı Hizmetindeki Kalaç Beyleri”, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Araştırma Dergisi. VI (1976), s. 181-193.
370 Bkz., İsemî, s. 196 vd.; Firişte I, s. 153.
371 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 114 ve Firişte I, s. 154’de Firûz Şâh’ın neslinin Çingiz’in damadı Kalaç Han’a dayandığı ifade edilir. Yalnız bu kayıdı ihtiyatla ele almak gerekir. Zira, es-Sihrîndî, s. 61ve yine Firişte I, s. 152’de “Yuğruş Halacî” ismi geçer ki, A. Z. V. Togan’ın Hindistan’da, Rampur şehrindeki Rızaiye Kütüphanesi’nde 2055 numarada kayıtlı bir yazmada tesbit ettiği “Celâl ed-dîn Firûz Şâh b. Yuğruş Kasım Han Halacî-i Türk” ifadesi bu bilgiyi teyid etmektedir. [Bkz., A. Z. V. Togan, “Heftalit Devletini Teşkil Eden Kabileler” (Teksir edilmiş ayrı basım), s. 10] Türkçede sultan veya hakandan sonraki mevkiyi ifade eden Yuğruş ünvanı ile ilgili olarak bkz., F. Köprülü, “Eski Türk Ünvanlarına Ait Notlar”, Türk Hukuk ve İktisat Tarihi Mecmuası II, (1932-1939), s. 27.
372 E. Konukçu, a.g.e., s. 93.
373 Baranî, s. 171; Firişte I, s. 153,
374 Bkz. İsemî, s. 196 vd; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 115.
375 Baranî, s. 172; Ayrıca bkz., S. Roy, ”The Khalji Dynasty” The Delhi Sultanate (nşr. R. C. Majumdar), s. 12; A. B. M. Habibullah, “Jalaluttin Khalji”, A Comprehensive History of India V, s. 311.
376 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 117; K. S. Lal, a.g.e., s. 15.
377 Bkz., M. Aziz Ahmed, a.g.e., s. 322.
378 Firişte I, s. 154; K. S. Lal, a.g.e., s. 15.
379 Baranî, s. 176; es-Sihrîndî, s. 62; I. H. Qureshi, a.g.m., s. 6 vd.
380 es-Sihrîndî, s. 63; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 117.
381 Yeni Melikler tayinlerle daha güzel ve verimli tımarlara sahip olurken, bazı Balabanlı asilzadeleri zarara uğramışdı. Zira bunlar, adet yerini bulsun diye uzak mesafelerdeki verimsiz ıktalarda görivlendirilmişti. Bkz., E. Konukçu, a.g.e., s. 99.
382 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 119; S. Roy, a.g.m., s. 13; A. B. M. Habibullah, s. 313.
383 Firişte I, s. 155; K. S. Lal, a.g.e., s. 19.
384 İsemî, s. 216; Firişte I, s. 156.
385 es-Sihrîndi, s. 63; Baranî, s. 210; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 120; S. Roy, a.g.m., s. 13.
386 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 121; Firişte I, s. 157; A. B. M. Habibullah, a.g.m., s. 313.
387 Bkz., K. A. Nizâmî, The Life and Times of Farid-ud-dîn Ganj-ı Şakar, Delhi 1975, s. 127.
388 İsemî, s. 209.; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 12vd.; K. S. Lal, a.g.e., s. 23; A. B. M. Habibullah, a.g.m., s. 320.
389 Hadisenin tek şahidi olan Sultan, muhakeme safhasında Seydi Mevla ve müridlerini suikast planlamakla itham etti. Kadı ise, bir başka şahidin olup olmadığını sordu. İkinci bir şahid olmadığı gibi ne Seydi Mevla, ne de diğerleri herhangi bir ifşaatta bulundu. O yüzden kadı, bir kişinin şehadeti ile karar verilemeyeceğini ileri sürerek davadan çekildi. Adalete son derece saygılı olan Celâl ed-dîn Firûz Şâh bir netice elde edilemeyeceğini anlayınca Mültan’dan oğlu Erkli Han’ı davet etti. Sert mizaçlı olan bu şehzade babasının haklı olduğuna yüzde yüz inandığından Baharpur düzlüğünde Seydi Mevla ve arkadaşlarını işkenceye koyuldu. Büyük ateşler yakıldı ve özellikle Hinduların ifşatta bulunması için baskı yapıldı. Ateş hindular için kutsal bir unsur idi. Onun üzerinden yanmadan atlayacak olurlarsa günahsız olduklarına karar verilecekti. Celâl ed-dîn Firûz Şâh gibi Erkli Han’da hayal kırıklığına uğradı. Hindu müridler, büyük ateş yığınlarından pek zarar görmeden atladı. Müslüman müridleri ise Şeyhlerinin uğrunda can vermeğe zaten hazırdı. Bkz., E. Konukçu, a.g.e., s. 104 vd.
390 es-Sihrîndî, s. 67; Baranî, s. 209 vd.
391 Baranî, s. 213; İsemî, s. 216 vd; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 127; K. S. Lal, a.g.e., s. 28vd.
392 İsemî, s. 203; B. S. Nijjar, a.g.e., s. 47 vd.; K. S. Lal, a.g.e., s. 30.; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 107.
393 Baranî, s. 218; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 128,
394 İsemî, s. 222.; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 129vd. Firişte I, s. 157,
395 İsemî, s. 229 vd.; Baranî, s. 222; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 133vd.
396 es-Sihrîndî, s. 65; İsemî, s. 232vd.; Baranî, s. 234 vd. Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 136,
397 İsemî, s. 237; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 137 vd; Firişte I, s. 165; K. S. Lal, a.g.e., s. 58.
398 Baranî, s. 248 vd. İbn Battuta II, s. 46 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 140,; Firişte I, s. 166.
399 Bkz., K. S. Lal, a.g.e., s. 33; S. Roy, a.g.m., s. 18.
400 İsemî, s. 231; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 121,
401 İsemî, s. 239 vd.; S. Roy, a.g.m., s18.
402 Bkz., S. C. Misra, The Rise of Muslim Power in Gucerat, London 1963,
403 es-Sihrîndî, s. 76; İsemî, s. 242.; Baranî, s. 251; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 141vd.; K. S. Lal, a.g.e., s. 67.
404 Baranî, s. 273 vd.; Firişte I, s. 186; K. S. Lal, a.g.e., s. 89 vd.
405 İsemî, s. 261, 264 vd.; es-Sihrîndî, s. 77;.
406 İsemî, s. 268.; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 150; K. S. Lal, a.g.e., s. 90, nu. 27’de bu şahsın Dehli Şahnesi olduğuna işaret edilir. .
407 İsemî, s. 269 vd.; Firişte I, s. 204-208; K. S. Lal, a.g.e., s. 98 vd.; S. Roy, a.g.m., s. 25 vd.
408 H. Kulke-D. Rothermund, a.g.e., s. 247.
409 Bkz., D. Pal, ”Alauddin Khiljis Mongol Policy”, Islâmic Culture XX/3 (Temmuz 1947), s. 255-263.
410 İsemî, s. 265; Baranî, s. 253; Nizâm edîn Ahmed, s. 140; Firişte I, s. 177; K. S. Lal, a.g.e., s. 31.
411 İsemî, s. 240. Baranî, s. 250; Firişte I, s. 175.
412 İsemî, s. 241.; B. S. Nijjar, a.g.e., s. 49; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 113,
413 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 142; S. Roy, a.g.m., s20.
414 İsemî, s. 246 vd; Baranî, s. 254 vd.; B. S. Nijjar, a.g.e., s. 49; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 113.
415 İsemî, s. 254 vd.; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 143 vd.
416 Baranî, s. 261.
417 İsemî, s. 276.; Baranî, s. 300; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 147; Firişte I, s. 201.
418 İsemî, s. 283.
419 İsemî, s. 294; Baranî, s. 320; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 162; I. H. Sıddıqui, “Politics and Conditions in the Territories…. ”, s. 294.
420 İsemî, s. 310; Firişte I, s. 202.
421 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 162; İsemî, s. 288de bu akın sebebiyle Melik Naib’in Mabar’dan geri döndüğü kaydediliyor ise de, bu mümkün görünmemektedir.
422 İsemî, s. 311.; K. s. Lal, a.g.e., s. 146 vd.
423 Baranî, s. 322 vd.; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 163; Firişte I, s. 202.
424 Bkz. U. N. Day, “The North-west Frontier under the Khalji Sultans of Delhi” Indian History Quartly, XXXIX/1-2 (Mart-Haziran 1963), s. 98-108.
425 Alâ ed-dîn’in özendiği iki kişi bulunmaktaydı. Bunlardan birisi Makedonyalı İskender, ikincisi Hz. Muhammed (S. A. V. ) idi. Tarihçi Baranî’nin amcası Alâü’l-Mülk, İskender olmak isteyen Sultan’ın “Aristo”su rolünü üstlenmişti. Ona, İskender gibi güçlü olmasını öğütlemiş ve Sultan da kabul etmişti. Peygambere benzemek isteğine ise karşı çıkmıştı. [Sultan ile Alâü’l-Mülk arasındaki konuşma için bkz., Baranî, s. 264-271] Onun için, dört Halifeyi yaşatmak istedi. Halifelerin yerini tutacak olan Uluğ, Zafer, Nusret ve Alp Hanlıklar teşkil edildi. Bu teşkilat veya memuriyetler Cengiz Han’ın dört sadık kebek’ini hatırlatmaktadır. Uluğ ve Zafer Hanlar ordunun komutanlığını ellerinde tutuyorlar, gerektiğinde Sultan adına seferlere çıkıyorlardı. Ancak siyasi rakip gördüğü bu hanlardan herhangi birini bir savaşta yalnız bırakarak mağlub olmasını temin ediyor ve harp suçlusu olarak itham etmekten de geri kalmıyordu. Bkz., E. Konukçu, a.g.e., s. 144 vd; I. H. Qureshi, a.g.m., s. 11.
426 İsemî, s. 273vd. 277; Baranî, s. 326; Firişte I, s. 205.
427 Baranî, s. 327 vd.; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 164 vd.; İsemî, s. 281vd.; E. Konukçu, a.g.e., s. 178.
428 İsemî, s. 283; Nizâm ed-dîn Ahmed, s 166; Firişte I, s. 208vd.; E. Konukçu, a.g.e., s. 181.
429 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 166; Bkz. E. Konukçu, a.g.e., s. 180.
430 Ganimetlerin bin deve ile taşındığı ve ünlü Koh-i Nur elmasının bu ganimetler arasında bulunduğuna dair bilgi için bkz., H. Kulke-D. Rothermund, a.g.e., s. 247.
431 İsemî, s. 316; Baranî, s. 333.; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 124.
432 İsemî, s. 285, 287vd.; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 167.
433 E. Konukçu, a.g.e., s183 vd.
434 İbn Battuta II, s. 46: H. Kulke-D. Rothermund, a.g.e., s. 249.
435 Nizâm ed-dîn Ahmed, s 153; H. Kulke-D. Rothermund, a.g.e., s. 250;.
436 İsemî, s. 305. Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 152.
437 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 158 vd; H. Kulke-D. Rothermund, a.g.e., s. 254.
438İsemî, s. 331; Nizâm ed-dîn Ahmed, s156.
439 Meselâ, İran’dan, İlhanlı sarayından gelen bir grup, güçlükle saraya kabul edilmişti. Kalaç sultanının şöhretini ve zenginliğini duyan, İlhanlı hükümdarı iyi münasebetler kurmak istiyordu. Bkz., E. Konukçu, a.g.e., s. 186 vd.
440 Bkz., İsemî, s. 314vd.
441 İsemî, s. 325; Nizâm ed-dîn Ahmed, s155.
442 İsemî, s. 328 İbn Battuta II, s. 48; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 173; Firişte I, s. 214.
443 Bazı kitabe ve paralardan öğrenildiğine göre Sultanü’l-Azam, Ebû’l-Muzaffer, Adil, Skenderü’s-Sani, Sultanü’l-Dünya, Yeminü’l-Hilâfet, Emirü’l-Mü’minin, Gavsü’l-İslâm, Sefarih sultan, Muiz el-Mülûk, Esselâtinü’l-Kâim, Maharacadhiraca Srimad Alavadina gibi pek çok ünvana sahipti. Bkz., E. Konukçu, a.g.e., s. 194.
444 İsemî, s. 335; Alâ ed-dîn Muhammed Kalaç, Şemsü’l-Hak Hızır, Mübarek, Sadî, Ömer, Ferit, Osman ve Ebubekir Han isimlerinde yedi oğlu bulunmaktaydı. Kızlarının sayısı bilinemiyor ve hepsi de Hüdavende-i Cihan olarak anılmaktadır. Bkz. K. S. Lal, a.g.e., s58.
445 Bugün, Alâ ed-dîn Muhammed Kalaç’tan kalan iki maddi unsur göze çarpıyor. Biri eski Dehli’deki Mescid-î Cuma yanındaki harabe olmaya yüz tutmuş türbe, ikincisi ise sonraki sultanların şerefle kullanmak istedikleri kılıcıdır. Üzerinde Besmele-i Şerif ile farsça yazılmış “Zafer benim elimdedir” cümlesi bulunan kılıç, Bombay’da Prens Vales Müzesindedir. Bkz. E. Konukçu, a.g.e., s. 194.
446 İsemî, s. 337; Firişte I, s. 217; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 173 vd.
447 İsemî, s. 339 vd.; Baranî, s. 372; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 175; E. Konukçu, a.g.e., s. 191 vd.
448 İsemî, s. 342; Baranî, s. 377; Firişte I, s. 218,
449 İsemî, s. 347-356; Baranî, s. 380 vd; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 177vd; I. H. Qureshi, a.g.e., s. 12.
450 İsemî, s. 339 vd. Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 176; Firişte I, s. 221vd.
451 İsemî, s. 364; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 182; I. H. Qureshi, a.g.e., s. 11; T. W. Haig, “The Khalji Dynasty and the First Conquest of the Deccan” The Cambridge History of India III, s. 120 vd.
452 es-Sihrîndî, s. 83; Baranî, s. 397; Firişte I, s. 223.
453 M. Habib, “Nasırudin Khusrau Khan”, A Compherensive History of India V, s. 245 vd.
454 İsemî, s. 369; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 187 vd.
455 İsemî, s. 370; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 188; Firişte I, s. 229
.
456 İsemî, s. 373 vd.; Nizâm ed-dîn Ahmed, s191; Firişte I, s. 230.
457 Bkz. A. Zahid Khan, “The Sultanate of Delhi and Regional States”, Road to Pakistan, s. 98; I. H. Qureshi, a.g.m., s. 13.
458 İbn Battuta, II, s. 55; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 151; R. C. Jauhri, Firoz Tughluq, Agra 1968, s. 1; B. P. Saksena, “Sultan Ghıyasuddin Tughluq”, A Compherensive History of India V, s. 460 vd.;.
459 Bkz. I. Prasad, History of the Qaraunah Turks in India, Allahabad 1936, s. 2-6; The Travels of Marco Polo, New York, s. 39’da “. Yağmacı bir kabiledir. Bulundukları bölgenin zenginliklerine sahip olan Karaunaların hakimiyeti Büyük Han’ın (; Ögedey) kardeşi Çağatay ulusunun idaresine girmiş. Onlar Çağatay sarayında yaşamışlar. Daha sonra Hindistan’da Malabar vilâyetine kadar inmişler ve hakimiyet tesis etmişler.” denilmektedir.
460 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 192V. D. Mahajan, a.g.e., s. 154 vd.; R. C. Majumdar, a.g.e., s. 55 vd.
461 B. S. Nijjar, a.g.e., s. 50; Mahmud Husain, A Short History of Hind-Pakistan, Karachi 1960, s. 145; S. F. Mahmud, A Concise History of Indo-Pakistan, s. 102; T. Keigtley, A History of India, from the Earliest Times to the Present Day, London 1847, s. 15; I. H. Sıddıqui, “Politics and Conditions in the Territories…. ”, s. 294; H. Beveridge, a.g.e., s. 84; H. Kulke-D. Rothermund, a.g.e., s. 254.
462 İbn Battuta II, s. 56; Firişte I, s. 230-236; Devletin üst düzey görevlilerinin hemen değiştirilişi ve bunların nitelikleri ile düzeni sağlamaları hususunda geniş bilgi için bkz., Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 192vd.
463 İsemî, s. 383vd; İbn Battuta, II, s. 59: Nizâm ed-dîn Ahmed, s 194; I. H. Qureshi, a.g.m., s. 13; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 153; T. W. Haig, “The Reigns of Ghıyas-ud-din Tughluq and Muhammed Tughluq and the Second Conquest and Revolt of the Deccan”, The Cambridge History of India III s. 130 vd.
464 İsemî, s. 406; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 196 vd; Gıyâs ed-din Tuğluk Şâh’ın ölümüyle ilgili farklı rivayetler vardır. Kaynakların bir kısmında kaza ile öldüğü belirtilirken bir kısmı kendisinden sonra başa geçecek olan oğlu Muhammed Tuğluk tarafından öldürüldüğünü belirtmektedirler. Bkz. İbn Battuta II, s. 61; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 152 vd.; H. Kulke-D. Rothermund, a.g.e., s. 254; I. H. Qureshi, a.g.m., s. 13 vd.
465 İsemî, s. 408; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 199; Muhammed Tuğluk, geometri, matematik, astronomi, Yunan felsefesi gibi çok geniş konularda eğitim almıştı. Bkz. H. Beveridge, a.g.e., s. 88; Mahmud Husain, a.g.e., s. 147; S. A. H. Haqqı, a.g.e., s. 32.
466 İsemî, s. 430, 436vd., 479; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 202, 204vd. Bu Müellif, s. 206’daki kaydında Deogir’e güzel bir yolla bağlanan Dehli’nin zorla göç ettirmeden dolayı harap olduğu belirtilir. Ayrıca bkz., R. C. Majumdar, “Muhammad Bin Tughluq”, The Delhi Sultanate, (nşr. R. C. Majumdar), Bombay 1960, s. 62 vd.; H. Kulke-D. Rothermund, a.g.e., s. 255; A. Zahid Khan, a.g.m., s. 100; T. W. Haig, “The Reigns of Ghıyas-ud-din Tughluq and…. ”, s. 140.
467 Firişte, s. 410; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 169.
468 Bkz., Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 202; H. Kulke-D. Rothermund, a.g.e., s. 256,
469 İsemî, s. 420-426; Sultan’ın Abohar’a ulaştığı ve tarafların savaş nizâmına geçtiği sırada araya giren Şeyh Rükn ed-dîn’in barışı sağladığı hususunda bkz., Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 204: T. W. Haig, “The Reigns of Ghıyas-ud-din Tughluq and…. ”, s. 142, İbn Battuta II, s. 112’de, Kişilü Han’ın öldürüldüğü kayıtlıdır.
470 İbn Battuta II. s. 137; Firişte I, s. 249; I. H. Qureshi, a.g.m., s. 15; K. A. Nizâmî, “Sultan Muhammad bin Tughluq”, A Compherensive History of India V, s. 496.
471 Bkz., İsemî, s. 430vd.; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 200.
472 Bkz. İsemî, s. 444.; Firişte I, s. 251,
473 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 207; K. A. Nizâmî, “Sultan Muhammad bin Tughluq”, s. 498.
474 Bkz. N. Durak. a.g.e., s. 123; T. W. Haig, “The Reigns of Ghıyas-uddin Tughluq and…”, s. 143; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 171; H. Beveridge, a.g.e., s. 88.
475 İsemî, s. 449; İbn Battuta II, s. 118.
476 İsemî, s. 451; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 207 vd.
477 İsemî, s. 495; Bkz. S. A. Q. Husaini, “The Sultanat of Madura”, A Compherensive History of India V, s. 1009 vd.
478 Irak, Horasan ve Çin’i zapt etmek isteğine dair bkz., Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 203 vd.
479 İsemî, s. 447; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 204; İbn Battuta II, s. 114 vd; Mahmud Husain, a.g.e., s. 148; H. Beveridge, a.g.e., s. 89 vd; I. H. Qureshi, a.g.m., s. 17; K. A. Nizâmî, “Sultan Muhammad bin Tughluq”, s. 526.
480 Zaferabad, Oudh Kara ve Lakhnauti Hakimi Ainü’l-Mülk b. Mahir’in isyanı için bkz., İsemî, s. 406; İbn Battuta II, s. 122; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 208, 210 vd.
481 İsemî, s. 511vd.; Firişte I, s. 255.
482 Firişte I, s. 257; Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 223; Mahmud Husain, a.g.e., s. 153.
483 V. D. Mahajan, a.g.e., s. 181.
484 R. C. Jauhri, a.g.e., 13 vd.; B. P. Saksena, “Firuz Shah Tughluq”, s. 567.
485 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 225; Mahmud Husain, a.g.e., s. 154; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 158 vd.; S. A. H. Haqqı, a.g.e., s. 34.
486 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 226vd.; B. P. Saksena, “Firuz Shah Tughluq”, s. 570.
487 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 229; R. C. Jauhri, a.g.e., s. 56.
488 Bkz., T. W. Haig, “The Reigns of Ghıyas-uddin Tughluq and.”, s. 176.
489 Firişte I, s. 259; I. H. Qureshi, a.g.m., s. 19.
490 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 230.
491 Nizâm ed-dîn Ahmed, s. 231.
492 K. A. Nizâmî, “Sultan Muhammad bin Tughluq”, s. 532.
493 B. P. Saksena, “Firuz Shah Tughluq”, s. 595 vd.
494 T. W. Haig, ”The Reing Fîrûz Tughluq the Decline and Extinction of the Dynasty and the Invasion of India by Timur”, The Cambridge History of India III, s. 181.
495 S. A. H. Haqqı, a.g.e., s. 35.
496 Geniş bilgi için bkz. R C. Jauhri, a.g.e., s. 153 vd.; I. H. Qureshi, a.g.m., s. 20; H. Beveridge, a.g.e., s. 92.
497 Firişte I, s. 259vd.
498 Firişte I, s. 273; M. Habib, “Successors of Firuz Shah Tughluq”, A Compherensive History of India V, s. 620.
499 H. Beveridge, a.g.e., s. 92.
500 Firişte I, s. 274.
501 V. D. Mahajan, a.g.e., s. 199.
502 E. Konukçu, a.g.m. 438 vd.
503 V. D. Mahajan, a.g.e., s. 200.
504 T. W. Haig, ”The Reing Fîrûz Tughluq the Decline…. ”, s. 192.
505 Firişte I, s. 278; E. Konukçu, a.g.m., s. 439; S. A. H. Haqqı, a.g.e., s. 36.
506 Firişte I, s. 280; B. P. Saksena, “Firuz Shah Tughluq”, s. 623 vd.
507 B. P. Saksena, “Firuz Shah Tughluq”, s. 626 vd.
508 I. H. Sıddıqui, ”Politics and Conditions in the Territories…. ”, s. 116; J. Allan-T. W. Haig-H. H. Dodwell, The Cambridge Shorter History of India, s. 251; A. L. Srivastava, a.g.e., s. 228; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 201.
509 Nizâmüddin Şami, Zafername, (nşr, N. Lugal), Ankara 1987, s. 209 vd; Hondmir III, s. 470; Şerafeddin Ali Yezdi, Zafername I-II, (nşr. Muhammed Abbas), Tahran 1958, s. 40 vd.
510 Nizamüddin Şami, s. 214; Şerafeddin Ali Yezdi, s. 41; R. C. Majumdar, a.g.m., s. 117.
511 Nizamüddin Şami, s. 220; B. S. Nijjar, a.g.e., s. 64; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 203 vd.
512 Nizâmüddin Şami, s. 227.; Firişte I, s. 287.
513 B. S. Nijjar, a.g.e., s. 64; R. C. Majumdar, a.g.m., s. 119; T. Keightley, a.g.e., s. 16.
514 V. D. Mahajan, a.g.e., s. 201 vd.; A. L. Srivasta, a.g.e., s. 229; T. W. Haig, ”The Reing Fîrûz Tughluq the Decline…. ”, s. 200,
515 H. Beveridge, a.g.e., s. 95; R. C. Majumdar, a.g.m., s. 119; M. İgnatiyeviç, Cengiz Han ve Timurlenk Devirlerinde Moğol-Tatar ve Orta Asya Milletlerinin Harp Sanatı ve Fütuhatları, (nşr. B. Kuban, S. F. Gökçaylı), Ankara 1953, s. 138.
516 İbn Arabşah, Tarih-i Timur, (nşr. Nazmizâde Hüseyin Murtaza Ef.), İstanbul 1861, s. 79; İbn Arabşah, Acaibu’l Makdur fi Nevâibi’d Timur, (nşr. A. F. el-Hamisî), Beyrut 1986, s. 166; R. G. de Clavijo, Anadolu Orta Asya ve Timur, (nşr. A. R. Doğrul), İstanbul 1993, s. 159.
517 Nizâmüddin Şami, s. 231; M. İgnatiyeviç, a.g.e., s. 139; H. Beveridge, a.g.e., s. 95; A. L. Srivastava, a.g.e., s. 229.
518 İbn Arabşah, Acaibu’l Makdur, s. 169; S. F. Mahmud, A Concise History of Indo Pakistan, s. 107.
519 Hondmir III, s. 477; J. Allan vd., a.g.e., s. 252; T. Keigtley, a.g.e., s. 17; V. D. Mahajan, a.g.e., s. 206;.
520 Bkz., Firişte I, s. 290; B. S. Nijjar, a.g.e., s. 64.
521 Bkz., T. W. Haig, ”The Reing Fîrûz Tughluq the Decline.. ”, s. 201,
522 Bkz., Firişte I, s. 292 vd.
523 Bkz., T. W. Haig, “The Sayyıd Dynasty”, The Cambridge History of India III, s. 206 vd,; K. A. Nizâmî, ”The Saiyyids (1414-51)”, s. 630 vd.
Abdul Ghafur, M., The Gorids History, Culture and Administration 1148-1215, Hamburg 1960, (Basılmamış Doktora Tezi).
Ahmed Nizâmî, “Iltutmısh the Mystic”, Islamic Culture, XX (1946), s. 165-180.
Akbulut, D. A., Arap Fütuhatına Kadar Maveraünnehr ve Horasan’da Türkler (M. Ö. II-M. S. VII. yy. ), Erzurum 1984, (Basılmamış Doktora Tezi),
Allan, J. -Haig, T. W., -Dodwell, H. H., The Cambridge Shorter History of India, (nşr. H. H. Dodwell), Delhi 1969.
Ansar Zahid Khan, “The Sultanate of Delhi and Regional States”, Road to Pakistan, (nşr. M. Said, S. M. Haq, S. Mujahid, A. Zahid Khan), Karachi 1990, s. 81-120.
Arnold, T. W., İntişar-ı İslâm Tarihi, (nşr. H. Gündüzler) Ankara 1982.
Arsebük, G., İnsan ve Evrim, Ankara 1990,
Asrar, N. A., “Hind-Pakistan Uyuşmazlığının Menşe’leri ve Bangladeş’in Doğuşunun Tarihçesi”, İslâm Tetkikleri Enstitüsü Dergisi VI/1-2 (l975), s. 49.
Atay, F. R., Hind, İstanbul 1943.
Ayyubi, A., “Hindistan Türklere Neler Borçludur?”, Tarih Araştırmaları Dergisi II/2-3 (1964), s. 277-284;.
Ayyubi, A., “Hind Kültürü Üzerinde Müslüman Türk Tesirleri”, İslam Tetkikleri Enstitüsü Dergisi III/3-4, (1966), s. 205-210.
Baluch, N. A., “The Perspective: The Sout-Asian Subcontinet before the Advent of Islam”, Road to Pakistan, (nşr. H. M. Said vd. ), Karachi 1990, s. 28-45.
Banerjee, A. C., “The Date of the Fall of Nadia”, Indian History Quartly XII/1 (1936), s. 148.
Banerjee, A. C., “A Note in Provincial Government under the Sultanate of Delhi”, Journal Indian History V, (1938-1939), s. 225-260.
Baranî, Tarih-i Firûz Shaî, (nşr. S. A. Khan) Calcutta 1862,
Barthold, V. V., “İltutmys”, ZDMG, LXI (1907), s. 192-193.
Barthold, V. V., Moğol İstilâsına Kadar Türkistan, (nşr. H. D. Yıldız), İstanbul 1981,
Bayur, Y. H., “Sultan İletmiş’in Adı Hakkında”, Belleten, XIV/56 (Ekim 1950), s. 567-578.
Bayur, Y. H., Hindistan Tarihi I; İlk Çağlardan Gurkanlı Devletinin Kuruluşuna Kadar (1526), Ankara l946.
Belenitsky, A., Central Asia, (nşr. J. Hogarth), London 1969.
Bergil, M. S., “İndus, Ya da Eski Hint Uygarlığı”, Bilim ve Ütopya, S. 78 (Aralık 2000), s. 14-26.
Bevan, E. R., “Alexander the Great”, The Cambridge History Of India I, Ancient India (nşr. E. İ. Rapson), Delhi 1955, s. 309-345;.
Beveridge, H., A Comprehensive History Of India I, London 1858.
Beveridge, H., History of India I, London.
Beyhakî, Tarih-i Beyhakî, (nşr. Ganî ve Feyyaz), Tahran 1324,
Bhathasali, N., “Muhammed Bahtiyar’s Expedition to Tibet”, IHQ IX (1933), s. 49-62.
Blochmann, H., Constributions to the Geography and History of Bengal, Calcutta,
Bosworth, C. E., “The Imperial Policy of the Early Ghaznawids”, The Medieval History of Iran, Afghanistan and Central Asia, London l977, s. 49-82.
Bosworth, C. E., The Ghaznevids their Empire Afghanistan and Eastern Iran (994-1040), Beirut 1973.
Bosworth, C. E., The Islamic Dynasties, Edinburg 1967.
Bosworth, C. E., The Later Ghaznavids Splendour and Decay, Edinburg l977.
Brown, W. N., The United States and India, Pakistan, Bangladesh, Cambridge 1972.
Chandra, S., “Some Observation on the Impact of Central Asian Ideas and Instutions on the Structure of Society and Administration in Northern India Between the 10th and 12th Centuries A. D.”, Central Asia, (nşr. A. Guha), s. 167-171.
Childe, V. G., Doğunun Prehistoryası, (nşr. Ş. A. Kansu), Ankara 1971,
Cöhce, S., Şemsî Melikleri, Elazığ 1986, (Basılmamış Doktora Tezi).
Cüveynî, Tarih-i Cihângüşây II, (nşr. M. Muhammed Kazvinî), Leiden 1912,
Cüzcanî, Tabakat-ı Nasırî I, (nşr. A. H. Habibi),
Cüzcânî-Raverty, Tabakât-ı Nâsırî, A General History of Muhammadan Dynasties of Asia I, (nşr. H. G, Raverty), Calcutta 1864,
Czeglédy, K., Bozkır Kavimlerinin Doğu’dan Batı’ya Göçleri, (nşr. E. Çoban), İstanbul 1988,
Çağatay, S., “İl, Ulus ve Yönetenler”, AÜDTCF. Cumhuriyetin 50. Yıldönümünü Anma Kitabı, s. 281-308.
Çağdaş, K., Hint Eskiçağ Kültür Tarihine Giriş, Ankara 1974,
Dames, M. L., ”Hind”, İA. V/1, s. 491.
Dani, A. H., A Short History of Pakistan, (nşr. I. H. Qureshi), Karaçi 1976,
Danî, A. H., “The Conquest of Nudia” Journal of Indian History XLII/1 (April 1964), s. 231-234.
Day, U. N., “The North-west Frontier under the Khalji Sultans of Delhi” Indian History Quartly, XXXIX/1-2 (Mart-Haziran 1963), s. 98-108.
Dhavalikar, M. K., Indian Protohistory, New Delhi l999. s. 297-301’den naklen Bilim ve Ütopya, S. 78 (Aralık 2000),
Diakov, V. -Kovalev, S., İlkçağ Tarihi I: Ortadoğu, Uzakdoğu, Eski Yunan, (nşr. Ö. İnce), Ankara 1987,
Digby, S., “Iletmısh or Iltutmısh? A Reconsideration of The Name of The Dehli Sultan”, JBIPS, VIII (1970), s. 57-64.
Dunbar, S. G., A History of India from Earliest Times to the Present Day I, London 1943,
Durak, N., Hindistan’a Kuzeyden Yapılan Seferler, Ankara 2000,
Durmuş, İ., İskitler (Sakalar), Ankara 1993,
Eberhard, W., “Çin Kaynaklarına Göre Orta ve Garbi Asya Halklarının Medeniyeti”, (nşr. M. Mansuroğlu), Türkiyat Mecmuası VII-VIII (1940-1942), s. 168.
Ebu Reyhân el-Birunî, Kitâbu fî Tahkîk-i Mâli’l-Hind, Haydarabad 1958,
Ebu’l Gazî Bahadır Han, Şecere î Terakime, (nşr. M. Ergin), İstanbul.
el-Utbi, Tarihü’l Yemînî, (nşr. Curfâdekânî), Tahran 1915,
Emir Hüsrev Dihlevî, Kıranü’s-Sa’deyn, (nşr. M. M. İsmail), Aligarh 1918,
Esin, E., “Butan-ı Halaç”, Türkiyat Mecmuası XVII (1972), s. 45-60.
es-Sihrindi, Tarih-i Mübârek Şâhî, (nşr. M. H. Husain), Calcutta 1931,
Fahr ed-din Mübarek Şah, Tarikh-i Fahru’d-din Mübârek Shah, (nşr. E. D. Ross), London 1927,
Firişte, Tarih-i Firişte, Kalküta 1832.
Franke, O., Beitrage aus chinesischen Quellen zur Kenntnis der türkvölker und skythan Zentralasiens, Berlin 1904,
Frye, R. -Sayılı, A., “Selçuklulardan Evvel Orta Şarkta Türkler”, Belleten X/37 (Ocak 1946), s. 97-131.
Frye, R. N, The History of Persia, London 1962,
Frye, R. N., The Heritage of Persia, London 1962,
Ghirshma, R., Begram Recharces Archaeologiques et Historiques sur les Koucha, Cairo 1946.
Giles, P., “The Aryans”, The Cambridge History Of India I, Ancient India (nşr. E. İ. Rapson), Delhi 1955, s. 58-68.
Grenard, F., Asyanın Yükselişi ve Düşüşü, (nşr. O. Yüksel), İstanbul 1992.
Grenard, F., Gengis Khan, Paris l955.
Gulam Mustafa Khan, “A History of Behram Shah of Ghaznin”, Islamic Culture XXII, (Ocak-Nisan 1949).
Gutschmid, A. Von, Geschichte Irans, Tübingen 1888,
Gürün, K., Türkler ve Türk Devletleri Tarihi, Ankara 1984.
Habib, M., “Successors of Firuz Shah Tughluq”, A Compherensive History of India V, (nşr. M. Habib-K. A. Nizami), New Delhi 1970, s. 620-629.
Habibullah, A. B. M., “Jalaluttin Khalji”, A Compherensive History of India V, (nşr. M. Habib-K. A. Nizami), New Delhi 1970, s. 311-325.
Habibullah, A. B. M., The Foundations of Muslim Rule in India, Allahabad 1961,
Haig, T. W., “Muizz-uddin Muhammed bin Sam of Ghur and the Earlier Slave Kings of Delhi”, The Cambridge History of India III, (nşr. T. W. Haig), Delhi 1958, s. 38-73.
Haig, T. W., “The Reigns of Ghıyas-uddin Tughluq and Muhammed Tughluq and the Second Conquest and Revolt of the Deccan”, The Cambridge History of India III, (nşr. T. W. Haig), Delhi 1958, s. 127-172.
Haig, T. W., “The Arab Conquest of Sind”, The Cambridge History of India III, Delhi 1958, s. 1-10.
Haig, T. W., “The Sayyıd Dynasty”, The Cambridge History of India III, (nşr. T. W. Haig), Delhi 1958, s. 206-227.
Haig, T. W., “The Yamini Dynasty of Ghazni and Lahore, Commonly Known as the Ghaznevids”, The Cambridge History of India III, (nşr. T. W. Haig), Delhi 1958, s. 10-37.
Haig, T. W., ”The Reing Fîrûz Tughluq the Decline and Extinction of the Dynasty and the Invasion of India by Timur”, The Cambridge History of India III, (nşr. T. W. Haig), Delhi 1958, s. 173-205.
Halil Edhem, Düvel-i İslâmiye, İstanbul 1927.
Haqqı, S. A., Hindistan’daki Türk Tesiri İlk Dönem, (nşr. Y. T. Kurat), Ankara 1984,
Hasan Nizâmî, Tâcü’l-Measir, (Elliot-Dowson, The History of India as Told by its own Historians: The Muhammedan Period, I-VIII, London 1867, s. 204-244).
Herzfeld, E., “Sakastan”, Archaeologische Mitteilungen aus Iran, IV (l931/1932), s. 13 vd.
Hevery, W, Finnisch Ugrisches Aus Indien, Wien 1932,
Hilmi, A. K., es-Selacika fi’t-Tarih-i ve’l-Hadara, Kuveyt 1986,
Hondmir, Habibü’s-Siyer fi Ahbâr-ı Efrâd-ı Beşer III, (nşr. M. Debir Siyâkî), Tahran 1934,
Horovitz, J., Inscriptions of Muhammed Ibn Sam Qutb ed-dîn Aibeq and Iltutmush, EIM. 1908.
Hrozny, B., Ancient History of Western Asia, India and Crete, Prague.
Hrozny, B., “Inschriften und Kultur der Proto-Inder von Mohenjo-daro und Harappa (B. C. 2500-2200), ”Archiv Oriantalni. XII/3-4 (1943), s. 192-270.
Husain, Y., Indo Muslim Polity, (Türko-Afgan Period), Simla 1971.
İbn Arabşah, Acaibu’l Makdur fi Nevâibi Timur, (nşr. A. Faiz el-Hamisi), Beyrut 1986.
İbn Arabşah, Tarih-i Timur, (nşr. Nazmizâde Hüseyin Murtaza Efendi), İstanbul 1861.
İbn Battuta, Tuhfetü’n-Nezzar fî Garaibü’l-Emsâr ve Acâibü’l-Esfâr; Seyahâtnâme-i İbn Battuta, (nşr. M. Şerif Efendi), İstanbul 1335 H.
İbn Hurdadbeh, el-Mesâlik ve’l-Memâlik (nşr. M. J. De Geoje-Câfer el-Bağdâdî) Beyrut, Mes’ûdî, Mürûcü’z-Zeheb I, (nşr. Kâsım Ş. er-Rıfaî) Beyrut 1989.
İbnü’l Esir, İslâm Tarihi, El Kâmil fi’t-Târih Tercümesi IX, XI, XII, (nşr. A. Özaydın), İstanbul 1985-1987.
İgnatiyeviç, M., Cengiz Han ve Timurlenk Devirlerinde Moğol-Tatar ve Orta Asya Milletlerinin Harp Sanatı ve Fütuhatları, (nşr. B. Kuban, S. F. Gökçaylı), Ankara 1953.
İnan, A., Makaleler ve İncelemeler, Ankara 1968.
İplikçioğlu, B., Eskiçağ Tarihinin Ana Hatları, İstanbul 1994.
İsemî, Fütûhü’s Selâtin or the Shahnama of Medieval India of İsemî, (nşr. A. M. Husain), Agra l931.
İsemî, The Fütuhu’s-Salâtin or the Shahnama of Medieval India of Isemî, (A. M. Hüsain), Agra 1938.
İtil, A., “Türkçe-Sanskrit Arasında Lenguistik Paraleller”, Doğu Dilleri I/4 (1970), s. 139-150.
İtil, A., Sanskrit Klavuzu, Ankara 1963.
Jackson, A. W., “The Persian Dominions in Northern India Down to the Time of Alexander’s Invasion”, The Cambridge History Of India I, Ancient India (nşr. E. İ. Rapson), Delhi 1955, s. 285-306.
Jauhri, R. C., Firoz Tughluq, Agra 1968.
Kafesoğlu, I., Türk Millî Kültürü, Ankara 1977.
Kafesoğlu, İ., Harezmşâhlar Devleti Tarihi, Ankara 1984.
Kansu, Ş. A., İnsanlığın Kaynakları ve İlk Medeniyetler I, Ankara 1971.
Keigtley, T., A History of India, from the Earlest Times to the Present Day, London 1847.
Konov, S., “On the Nationality of Kushanas”, ZDMG LXVIII (l914).
Konukçu, E, “Hindistan’da Kurulan Türk Devletleri (1206-1414)”, Tarihte Türk Devletleri I (Sempozyum Bildirileri, Ankara 20-25 Mayıs 1985), Ankara 1987, s. 346-358.
Konukçu, E., “Dehli Türk Sultanlığı Hizmetindeki Kalaç Beyleri”, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Araştırma Dergisi. VI (1976), s. 181-193.
Konukçu, E., “Hind Kaynaklarında Hunlara Dair Bazı Kayıtlar”, AÜEF Araştırma Dergisi, S. 5 (Ekim 1972), s. 163-176.
Konukçu, E., “Hindistan’da Devlet Kuran Altaylı Kavimlerden Hunalar”, XVI. Milletlerarası Altaistik Kongresi (Ankara, 21-26. X. 1973) Bildirileri, Ankara 1979, s. 215-219.
Konukçu, E., Kuşan ve Akhunlar Tarihi, Ankara 1973.
Koppers, W., “Etnolojiye Dayanan Cihan Tarihinin Işığı Altında İlk Türklük ve İlk Indo-Cermenlik”, Belleten, V/20, (I. Teşrin 1941), s. 437-480.
Koppers, W., Die Sprache I, Wien 1949.
Koşay, H. (Zübeyr), “Munda DillerindekiTürkçe Unsurlar”, Belleten III/9, (II. Kanun 1938), s. 107-126.
Köprülü, F., “Eski Türk Ünvanlarına Ait Notlar”, Türk Hukuk ve İktisat Tarihi Mecmuası II, (1932-1939), s. 27.
Köprülü, F., “Türk Onomastique’i Hakkında”, İÜEF. TD, I/2, (1950) s. 231-35.
Köprülü, F., Türk Dili ve Edebiyatı Hakkında Araştırmalar, İstanbul 1934.
Köymen, M. A., Büyük Selçuklu İmparatorluğu Tarihi I, Ankara 1979.
Köymen, M. A., Büyük Selçuklu İmparatorluğu Tarihi V, Ankara 1991.
Köymen, M. A., Selçuklu Devri Türk Tarihi, Ankara 1989.
Kulke, H., -Rothermund, D., Hindistan Tarihi, (nşr. M. Günay) Ankara 2001.
Laine, S. P., Medieval India Under Muhammedan Rule (712-1764), London 1903.
Lal, K. S., History of the Khaljis, London 1967.
Leakey, L. S. B, İnsanın Ataları, (nşr. G. Arsebük), Ankara 1988.
Levi, “Notes sur les Indo-Scythes”, Journal Asietic, (l897), s. 50.
Levin, G. M. Bongard, “India and Central Asia: Historical-Culturel Contacts in Ancient Times”, Central Asia, New Delhi 1970, s. 97-109;.
Lissner, I., Uygarlık Tarihi, (nşr. A. Moran), İstanbul 1973.
Litvinsky, B. A., “The Hepthalite Empire”, History of the Civilization of Central Asia III, Paris l996, s. 135.
M. Habib, “Nasırudin Khusrau Khan”, A Compherensive History of India V, (nşr. M. Habib-K. A. Nizami), New Delhi 1970, s. 445-459.
M. Habib, Sultan Mahmut of Ghaznin, Dehli.
M. A., Ahmed, Political History and Institutions of the Early Turkish Empire of Delhi, Lahor 1949.
Mahaffy, J. P., Alexander’s Empire, New York 1887,
Mahajan, V. D., The Sultanate of Delhi, Delhi 1970:.
Mahajan, V. D., The Sultanate of Delhi, Delhi 1970;.
Mahmud Husain, A Short History of Hind-Pakistan, Karachi 1960,
Mahmud, S. F., A Concise History of Indo-Pakistan, Karachi 1992,
Majumdar, R. C., “Muhammad Bin Tughluq”, The Delhi Sultanate, (nşr. R. C. Majumdar), Bombay 1960, s. 61-80.
Majumdar, R. C., “The Invasion of Timur and the End of the Tughluq Dynasty”, The Delhi Sultanate, (nşr. R. C. Majumdar), Bombay 1960, s. 116-122.
Majumdar, R. C., -Raychaudhuri, H. C., -Datta, D., An Advanced History of India, London 1961.
Marshall, S. J., Mohenjo-daro and the Indus Civilization I, London 1931.
Mcneill, W. H., Dünya Tarihi, (nşr. A. Şenel), Ankara l986.
Merçil, E., Kirman Selçukluları Tarihi, İstanbul 1980.
Merçil, E., Gazneliler Devleti Tarihi, Ankara 1989.
Misra, C. S., The Rise of Muslim Power in Gucerat, London 1963.
Mitra, P., Prehistoric India, Calcutta l927.
Mookerji, R. K., Hindu Civilation (From the Earliest Times up to the Establishment of the Maurya Empire), Bombay 1950.
Mookherje, R., The Gupta Empire, Delhi 1969.
Muhammed Avfî, Câmiü’l-Hikâyat, (nşr. Elliot-Dowson, The History of India as Told by its own Historians: The Muhammedan Period, I-VIII, London 1867).
Mübârek Galib, Hindistanda Türk Hükümdarları: Timurîlerin Hindistan’a Dahil Oldukları Zamana Kadar, İstanbul 1341 (H. ).
Narain, A. K., The Indo-Greeks, Oxford 1957.
Natarajon, S., “Rise of Jainism and Buddhism”, An Outline of the Cultural History of India, (nşr. Syed Abdul Latif), Haydarabad 1958, s. 47-64.
Nazım, M., The Life and Times of Sultan Mahmud of Ghazna, Cambridge 1931.
Nijjar, B. S., Penjâb Under the Sultans (1000-1526), Delhi 1968.
Nizâm ed-dîn Ahmed, Tabakat-ı Ekberî, Calcutta 1931.
Nizâmî, K. A., “Iltutmısh the Mystic”, Islamic Culture, XX (1946), s. 165-180.
Nizami, K. A., “Sultan Muhammad bin Tughluq”, A Compherensive History of India V, (nşr. M. Habib-K. A. Nizami), New Delhi 1970, s. 484-565.
Nizâmî, K. A., “The Early Turkish Sultans of Delhi”, A Comprehensive History of India V, (nşr, M. Habib-K. A. Nizâmî) Delhi 1970, s. 191-208.
Nizâmî, K. A., “The Saiyyids (1414-51)”, A Compherensive History of India V, (nşr. M. Habib-K. A. Nizami), New Delhi 1970, s. 630-663.
Nizâmî, K. A., The Life and Times of Farid-ud-dîn Ganj-ı Şakar, Delhi 1975 Nizamüddin Şami, Zafername, (nşr, N. Lugal), Ankara 1987.
Ögel, B., “Çin Kaynaklarına Göre Wu-sunlar ve Siyasi Sınırları Hakkında Bazı Problemler”, DTCF Dergisi VI/4, (Eylül-Ekim 1948), s. 259-278.
Ögel, B., “Eski Orta Asya Kabileleri Hakkında Araştırmalar I Yüe-çi’ler”, DTCF Dergisi XV/1-3, (Mart-Haziran-Eylül 1957), s. 247-278.
Ögel, B., Büyük Hun İmparatorluğu Tarihi I, Ankara 1981.
Ögel, B., Büyük Hun İmparatorluğu Tarihi II, Ankara 1981.
Ögel, B., Türk Kültürünün Gelişme Çağları I, Ankara 1979.
Ögel, B., Türk Mitolojisi I, Ankara 1989.
Pal, D., ”Alauddin Khiljis Mongol Policy”, Islâmic Culture XX/3 (Temmuz 1947), s. 255-263.
Panikkar, K. M., A Survey of Indian History, Benglora 1954.
Prasad, I., History of the Qaraunah Turks in India, Allahabad 1936.
Prasad, I., A Short History of Muslim Rule in India, Allahabad 1931.
Puri, B. N., India under the Kushânâs, Bombay 1965.
Puri, B. N., Sultans of Delhi; Their Coins and Metrology, Delhi 1936.
Qureshi, I. H., ”Muslim India before the Mughals”, The Cambridge History of Islam II, (nşr. P. M. Holt. vd. ) Cambridge 1970, s. 3-34.
Qureshi, I. H., “Moğollardan Önceki Müslüman Hindistan”, İslam Tarihi Kültür ve Medeniyeti II, İstanbul 1989.
Qureshi, İ. H., The Administration of the Sultanate of Delhi, Karachi l958.
Rapson, E. J., “The Scythian and Parthian Invaders”, The Cambridge History of India I, (nşr. E. J. Rapson), Delhi 1955, s. 508-529.
Rapson, E. J., “The Succesor of Alexsander the Great”, Cambridge History of India I, (nşr. E. J. Rapson), Delhi 1955, s. 487-506.
Rawlinson, H. G., A Concise History of the Indian People, Madras 1958.
Renou, L., Hinduizm, (nşr. N. Selen), İstanbul 1993,
Reşîd ed-dîn, Câmiü’t-Tevârîh, (nşr. A. Ateş) Ankara 1967,
Ribard, A., İnsanlığın Tarihi, (nşr. E. Başar), İstanbul 1983.
Roy, S., “The Khalji Dynasty”, The Delhi Sultanate, (nşr. R. C. Majumdar), s. 12-44.
Ruben, W., Eski Hind Tarihi, (nşr. C. Z. Sarıbay), Ankara 1944.
Ruben, W., “Milattan Bin Sene Evvel Asya İçlerinden Muhaceret Eden Hindistan’ın En Eski Demircileri Arasında”, İkinci Türk Tarih Kongresi (İstanbul 20-25 Eylül 1937), İstanbul 1943, s. 237-243.
Ruy Gonzales de Clavijo, Anadolu Orta Asya ve Timur, (nşr. A. R. Doğrul), İstanbul 1993,
Saksena, B. P., “Firuz Shah Tughluq”, A Compherensive History of India V, (nşr. M. Habib, K. A. Nizami), New Delhi 1970, s. 566-619.
Saksena, B. P., “Sultan Ghıyasuddin Tughluq”, A Compherensive History of India V, (nşr. M. Habib, K. A. Nizami), New Delhi 1970, s. 460-483.
Sandalgian, J., Historie Documentaire de L’Armenia des Ages du Paganisme I, Roma 1917.
Sanghavi, N. H., -Mansharamani, N. H., Ancient Indian History, Bombay 1964.
Sankar, K., “The Hun Invasion of Hinduthan”, New Indian Antiquary IV (1941-1942), s. 36-43.
Saran P., -Majumdar, R. C., “The Turkish Conquest of Northern India”, The Strugle for Empire, (nşr. R. C. Majumdar), Bombay 1957, s. 116-125.
Sarkar, J. N., The History of Bengal; Muslim Period 1200-1757, Patna 1973.
Sharma, G. R., ”India and Central Asia from 6th Century B. C. to 6th Century”, Central Asia, (nşr. A. Guha), New Delhi 1970, s. 110-120.
Sharma, R. S., “Central Asia and Early Indian Cavalry (c. 200 B. C. -1200 A. D. )”, Central Asia, (nşr. A. Guha), New Delhi 1970, s. 174-179.
Sıddıquı, I. H., “Espionage System of The Sultans of Delhi” Studies in Islâm I/2 (April 1964), s. 92-97.
Sıddıqui, I. H., “Politics and Conditions in the Territories Under the Occupation of Central Asian Rulers in North-Western India 13 th & 14 th Centuries”, Central Asiatic Journal XXVIII/3-4, (1973), s. 287-297.
Smith, V. A., Coins of Ancient India, Varanasi 1972.
Smith, V. A., “The Sakas in North India”, ZDMG, LX I (1907), s. 410.
Smith, V. A., “The Kushan or Indo-Scythian Period in Indian History”, JRAS, (1903), s. 31.
Smith, V. A., Early History of India, from 600 B. C. to the Mohammadan Conquest Including the Invasion of Alexander the Great, Oxford 1967.
Spear, P., India: A Modern History, Michigan 1961.
Srivastava, A. L., India as Described by the Arab Traveller, Gorakhpur 1967.
Srivastava, A. L., The Sultanate of Delhi, Agra 1959.
Stain, A., “White Huns and Kindrad Tribes in the History of Indian North-West Frontier”, Indian Antiquary, (1905);.
Stamp, L. D., Asia; A Regional and Economic Geography, London 1946.
Şerafeddin Ali Yezdi, Zafername I-II, (nşr. Muhammed Abbas), Tahran 1958.
Tarhan, T., “İskitlerin Dini İnanç ve Adetleri”, İÜEF Tarih Dergisi, S. 23 (Mart 1969), s. 144-169.
Tarn, W. W., The Greks in Baktria and India, Cambridge 1938.
Tezcan, M., Kuşanlar Tarihi, (Yüe-chih’lardan Kuşanlara), Erzurum 1996 (Basılmamış Doktora Tezi).
Thakur, V., The Hunas in India, Varanasi l967.
Thapar, B. K, “Central Asia and India during the Neolithic and the Chalcolithic Periods”, Central Asia, (nşr. A. Guha), Delhi 1970, s. 75-83.
Thapar, R., A History of India I, London 1987.
Thomas, E., The Cronicles of The Pathan Kings of Delhi, London 1871.
Thomas, F. W., “Sakastana”, JRAS, (1906), s. 181-187.
Togan, A. Z. V., “Heftalit Devletini Teşkil Eden Kabileler” (Teksir edilmiş ayrı basım),
Togan, A. Z. V., “Huen-Çang’a Göre Eftalitlerin Menşei Meselesi”, İslam Tetkikleri Enstitüsü Dergisi IV/1-2, (1964), s. 58-61.
Togan, A. Z. V., “On the Compaigne of the Khalac Turks Against the Keraits of Mongolia in Northern Tibet in 1205-1206”, JPHS XII/3-4 (Temmuz 1964), s. 187-194.
Togan, A. Z. V., Bugünkü Türkili (Türkistan) ve Yakın Tarihi I, (Batı ve Kuzey Türkistan), İstanbul 1981.
Togan, A. Z. V., İbn Fadlans Reiseberich Wellar, Leipzig 1954.
Togan, A. Z. V., Reşidettin Oğuznamesi, Tercüme ve Tahlili, İstanbul 1972.
Togan, A. Z. V., Umûmî Türk Tarihine Giriş I, İstanbul 1981.
Togan, A. Z. V., “About the Campain of the Indian Kalach-Turks Against the Keraits of Mongolia in the Northern Tibet in the Years 1205-1206”, Journal of the Pakistan Historical Society XII/3 (July 1964), s. 187-194.
Togan, A. Z. V., “On Mubarakshah Ghurî”, Bulletin of the School of Oriental Studies, VI (1930-32), s. 847-858.
Tripathi, R. S., History of Ancient India, Delhi 1967.
Turan, O., “Terken Ünvanı” THTD, S. 1 (1944), s. 67-73.
Turan, O., Türk İslâm Medeniyeti ve Selçuklular Tarihi, İstanbul 1980.
Üçok, B., İslâm Devletlerinde Türk Naibeler ve Kadın Hükümdarlar, Ankara 1981.
Vambery, A., Travels in Central Asia, London 1864.
Wahid Mirza, The Life and Work s of Amir Khusrau, Lahor 1962.
Wallbank, T. W., A Short History of India and Pakistan, 1958.
Watson, F., A Concıse History of India, London 1981.
Wring, H. N., Sultans of Delhi; Their Coins and Metrology, Delhi 1936.
Yurdaydın, H. G., İslâm Tarihi Dersleri, Ankara 1971.
Yusuf Has Hâcib, Kutadgu Bilig II, (nşr. R. R. Arat), Ankara 1988.
Zekeriya Kazvînî, Asâru’l-Bilâd ve Ahbâru’l-İbâd, Beyrut 1960.
Dostları ilə paylaş: |