Bible Query from Matthew


Soru: Matta 23:35 ve Luka 11:51’de, sözü edilen Zekeriya kimdi?



Yüklə 0,93 Mb.
səhifə14/17
tarix03.08.2018
ölçüsü0,93 Mb.
#66807
1   ...   9   10   11   12   13   14   15   16   17

Soru: Matta 23:35 ve Luka 11:51’de, sözü edilen Zekeriya kimdi?


YANIT: Bu kişi, peygamber Zekeriya değildi. Bu kişi, 2 Tarihler 24:20-21’de Yoaş’ın öldürttüğü kâhin Zekeriya’ydı.

2 Tarihler, İbrani Kutsal Kitap’ının düzenine göre, Eski Antlaşma’nın son kitabıydı. Bu yüzden İsa, Habil’den Zekeriya’ya kadar şehit edilen kişilerden söz ettiğinde, Eski Antlaşma’daki ilk şehitten sonuncusuna kadar olan şehitlerden söz ediyordu.


Soru: Matta 23:35’de sözü edilen ölen Zekeriya Berekya’nın oğlu muydu yoksa 2 Tarihler 24:21’de sözü edilen Yehoyada’nın Tapınak’la sunak arasında öldürülen oğlu muydu?

YANIT: İlk olarak Hristiyanlar’ın dört görüşünü, sonra da bu görüşlerin her birini destekleyen gerçeklere bakacağız.



1. Yehoyada’nın oğlu Zekeriya “Berekya oğlu” sözünün yazıcılar tarafından eklendiği anlaşıldığında bu görüş, her şeyle tutarlıdır.

2. Berekya oğlu Zekeriya Mesih’in bize peygamber Zekeriya’nın nasıl öldüğü konusunda yeni bilgiler verdiği anlaşıldığında bu görüş her şeyle tutarlıdır.

3. Yehoyada’nın iki ismi vardı: Berekya, Tanrı tarafından bereketlenmiş anlamına gelen bir takma isim olabilir. Bu görüş M.S. 373-420 yıllarında yaşamış olan. Jerome’a kadar dayanır.

4. Atasıydı: Belki Yehoyada oğlu Zekeriya, Zekeriya’nın büyükbabası/atasıydı ve ikisi aynı kişiydi.

Değişik Görüşleri Destekleyen Gerçekler:

Yehoyada’nın oğlu Zekeriya M.Ö. 520-480 tarihleri arasında hizmet verdi. Zekeriya, kronolojik olarak Eski Antlaşma’nın son yazarlarından biriydi ve Eski Antlaşma onun nasıl öldüğünü kaydetmez.

Kâhin Berekya’nın oğlu Zekeriya M.Ö. 800 civarında, sürgünden önce öldürülmüştü. Babası Yehoyada 2 Tarihler 24:15-16’ya göre 130 yıl yaşamış ve Yeruşalim’de krallarla birlikte gömülmüştü. Tarihlerden ötürü, bu iki Zekeriya’nın aynı kişi olması mümkün değildir.

Septuagint Yehoyada’nın oğlunun “kâhin Yoda’nın oğlu Azarya” ve kitabın yazarının da, “Peygamber Addo’nun oğlu Berekya’nın oğlu Zekeriya” olduğunu söyler. Bu yüzden Septuagint burada, isimlerin telaffuzundan ayrı olarak hiçbir fark göstermez.

Ağıtlar Kitabı’nın Aramicesi olan Ağıtlar Targumu 2:20 ve John Chrysostom, Berekya oğlu peygamber Zekeriya’nın tapınakla sunak arasında öldürüldüğünü söyler, ancak hatalıdırlar.

(Ancak ben John Chrysostom’un bu konuda söylediklerini ayrıca onaylayamadım.)



Zekeriya’nın mezarı, Mesih’in zamanında Yeruşalim’de önemli bir kent simgesiydi.

Zekeriya çok bulunan bir isimdi. Kutsal Kitap’ta isimleri Zekeriya olan 32 farklı kişiden söz edilmektedir.

Kutsal Kitap’ın dışındaki kaynaklardan Yosefus Yahudi Savaşları anlamına gelen The Jewish Wars 4:334-344’de, Baruk/Baris/Bariscaeus oğlu bir Zekeriya’nın iki yurtsever tarafından öldürüldüğünü yazar. Bu kişi tapınak bölgesinde öldürülmüştü ama büyük bir olasılıkla tapınakla sunak arasında öldürülmemişti. Bu yüzden, özellikle de Yahudi Savaşları Mesih’in zamanından sonra gerçekleştiği için bu yanlış bir bilgidir.

2 Tarihler Kitabı, Yahudi Eski Antlaşması’nın düzenindeki son kitaptı. Yehoyada’nın oğlu kronolojik olarak son şehit olmadığı halde, “Habil’den Yehoyada oğlu Zekeriya’ya kadar” demek Hristiyan ağzında “Yaratılış’tan Vahiy’e kadar” demek gibiydi.

Luka 33:50’de “Berekya oğlu” sözü yer almaz.

İreneyus (M.S. 182-188) Sapkınlıklara Karşı anlamına gelen Against Heresies, kitap 5, bölüm 14.1, sayfa 541, “Berekya oğlu Zekeriya” diyerek Matta 23:35’i aktarır. Böylece, eğer bu yazıcıların bir eklemesi olsa bile İreneyus’un yazmasından önce de yine hâlâ oradaydı.

Tatian’ın Diatessaron’unda da (M.S. 170 civarı) Berekya oğlu Zekeriya vardır (bölüm 41). Anlaşılan, Sinaiticus and Vaticanus’dan önce içinde Matta 23:35 olan bir Grekçe elyazması vardı. Bu söz 77’ci sayfada yer alır ve ikinci yüzyılın ortasıyla sonu arasında yazılmıştır. Burada da Berekya oğlu sözü yer alır. Böylece, eğer “Berekya oğlu” bir ekleme olsaydı, çok eskiden, yaklaşık olarak M.S. 170 civarında eklenmiş olması gerekirdi.



Orijen (M.S. 225-254) de ve Orijen’den Afrikanus’a anlamına gelen Origen to Africanus, bölüm 9, sayfa 389’da bu ayetten ve Berekya oğlu Zekeriya’dan söz eder.
Soru: Matta 23:35’de, Ferisiler’in atalarının günahlarından ötürü cezalandırılacağını söylüyor. Ancak Hezekiel 18 and Yasa’nın Tekrarı 24:16 insanların atalarının günahlarından suçlu olmayacaklarını bildirir.

YANIT: İnsanlar, atalarının yaptıklarından ötürü suçlu sayılmıyor. Ancak eğer a) atalarının günahlarını kınamazlarsa ve b) kendileri de aynı günahları işlerlerse o zaman kendileri de babalarının işlediği günahların aynısını işlemekten suçlu olduklarından cezalandırılacaklardır.


Soru: Matta 23:37-40’da, Tanrı [güya] Gücü Her Şeye Yeten, Her Şeyi Bilen ve Sevgi Dolu ise, İsa Yeruşalim’i toplamak istediği halde bu neden gerçekleşmedi?

YANIT: Tanrı sevgi dolu değildir. Tanrı’nın sevmesi, Tanrı’nın sevgiden başka bir şey olmadığı ya da O’nun sevgi dolu olduğu anlamına gelmez. Tıpkı, Tanrı’nın gazabı, Tanrı’nın gazaptan başka bir şey olmadığı ya da gazap dolu olduğu anlamına gelmediği gibi. Aynı şeyler Tanrı’nın şefkatli ya da kıskanç olması hakkında da söylenebilir. Tanrı, evrendeki en sevgi dolu varlıktır ama Tanrı’nın sevgisi O’nun diğer niteliklerini saf dışı bırakmaz.

Tanrı bizi bir iradeyle yaratmayı seçti ve insanlar bunun sonsuz sonuçlarıyla birlikte Mesih’i ret ettikleri zaman, Tanrı onları Mesih’i kabul etmeye ikna etmeye çalışmadı. Tanrı, İsa’nın gözyaşları içinde de olsa, onların kararlarını kabul etti.
Soru: Matta 24:3-44, İsa’nın Yehova Şahitleri’nin öğrettiği gibi 1914 yılında görünmeden geldiğini mi gösteriyor?

YANIT: Hayır. Buradaki Grekçe sözcük parousia “gelmek” ya da “mevcudiyet” anlamına gelebilir ve Yehova Şahitleri’nin yaptığı Kutsal Kitap’ın Yeni Dünya Çevirisi bunu “mevcudiyet” olarak gösterir. Eğer Mesih 1914’de döndü ve kimse O’nu görmediyse, bu hiçbir şeyi etkilememiştir ve “Her göz O'nu görecek” diyen hem Vahiy 1:7, hem de Elçilerin İşleri 1:11’e ters düşmektedir. Matta 24:5’e göre, İsa gerçekten dönmeden önce, Mesih’in gelmiş olduğu konusunda birçok sahte iddialar olacaktır. Yehova Şahitleri kendilerinin Mesih olduğunu söylemedikleri halde, Rev. Moon, Guru Maharaj Ji, Jim Jones, vb. gibi kendilerinin Mesih olduğunu söyleyen insanların iddiaları hep bundan sonra gerçekleşti.


Soru: Matta 24:19-20. Bu neden gebe olan, çocuk emziren kadınlar için özellikle dehşet verici olacaktır?

YANIT: Canavarın işaretini almayanlar zor zamanlar yaşayacaklardır. Zamanın sonunda, inanlı olmadıkları için canavarın işaretini alan insanlar olacaktır. İnsanlar bir karar vermek zorunda kalacaklardır.


Soru: Matta 24:20. Tanrı ne olacağını zaten bildiğinden neden gelecekteki bir olay için dua edelim ki?

YANIT: Yanıt için 1 Timoteos 2:1’le ilgili söylenenlere bakın.


Soru: Matta 24:20. Bu kaçışın Şabat Günü’ne rastlaması ne fark yaratır ki?

YANIT: Bunun ne zaman gerçekleşeceğine dikkat edin. Zekeriya 12:10-12 ve Romalılar 11’in söylediği gibi zamanın birçok Yahudi Mesih’e iman edecektir. Yahudiler, hâlâ Eski Antlaşma yasalarını yerine getirecek ve Şabat Günü konusundaki yasalara uyacaktır.


Soru: Matta 24:20. O zaman bizim de günümüzde Cuma akşamı güneş battığında başlayıp Cumartesi günü güneş battığında sona eren Şabat Günü konusundaki yasalara uymamız gerekiyor mu?

YANIT: Hristiyanlar’ın buna iki yanıtı vardır.



1. Buna evet diyen az sayıda gerçek Hristiyan vardır. Evet diyenlere örnek olarak Yedinci Gün Baptistleri’ni gösterebiliriz.

2. İkinci yanıt hayırdır, çünkü bu ayet Tanrı’yı aramakta olan Yahudiler’den söz eder. Bu sırada İsa geri dönüp gerçek inanlıları zaten göğe almış olabilir.
Soru: Matta 24:22. Tanrı gelecekteki günleri nasıl “kısaltabilir?”

YANIT: Bu ayet, günlerde 24 saatten daha az zaman olacağı anlamına gelmez. Bu şiddetli zulüm zamanının daha kısa zaman dönemleri ya da daha az gün sürmesinden söz eder.


Soru: Matta 24:23-27. Tanrı, Mesih’i arayan insanların sahte bir Mesih tarafından aldatılmalarına neden izin versin?

YANIT: Bazen insanlar bir yanıt aradıklarını iddia ederler ancak sadece kendilerinin daha önceden karar vermiş oldukları yanıtlardan birini kabul edeceklerdir.

Eğer Tanrı gerçek Mesih’i sahte mesihlerden ayırma konusunda bize hiç yol göstermemiş olsaydı bu soruyu yanıtlamak zor olurdu. Tanrı, dini bir grubun ruhsal bir sahte olup olmadığını anlamamız için bize en az yedi yol göstermiştir.

1. Tanrı’nın Kutsal Kitap’ta söylediklerini kabul edip öğretiyorlar mı, yoksa bunlara karşılar mı? Eğer bir grup her bir küçük noktada doğru değilse, bu onların ruhsal birer sahte oldukları anlamına gelmez, Romalılar 14 ve 1 Korintliler 8:9-11 de bunu kanıtlar. Ama Pavlus’un 1 Korintliler 15:1-5’de adına esas ilkeler dediği konularda hatalıysalar ya da eğer Mesih’in bedende geldiğini inkâr ederlerse

(1 Yuhanna 4:1-3) ya da farklı bir İsa vaaz ederlerse (2 Korintliler 11:1-15) ya da farklı bir Müjdeleri varsa (Galatyalılar 1:6-10) o zaman siz ve aileniz onlardan uzak durmalısınız.



2. Bununla bağlantılı olarak, Kutsal Kitap'ı açıkça ret etmek yerine, öğrettiği önemli şeyleri onaylamayı ret mi ediyorlar? 2 Timoteos 3:5-7 Tanrı yolundaymış gibi görünüp bu yolun gücünü inkâr edenler olacağını, böylelerinden uzak durmamızı söyler.

3. Hiçbir kişisel dinsel deneyimleri yok mu ya da varsa garip mi? Dua edip Tanrı'nın Sözü'nü okumaya zaman ayırıyorlar mı? Kutsal Kitap'ta bulunmayan tuhaf uygulamaları var mı?

4. Hayatlarını Kutsal Kitap'ın öğrettiklerine göre mi yaşıyorlar? Eğer birisi Hristiyan olduğunu iddia eder ama bazı önemli alanlarda hayatını Tanrı'ya aykırı bir biçimde yaşarsa, 1 Korintliler 5:9-13 ve 2 Selanikliler 3:10,14 onlarla birlikte olmamamız gerektiğini söyler.

5. Onlara katılmak, dindar bakımdan açıkça, "cinlerle paydaşlık etmek" ya da "imansızlarla aynı boyunduruğun altına girmek" mi olur? 1 Korintliler 10:20 ve 2 Korintliler 6:14-17 bizleri buna karşı uyarır ve bize onların arasından çıkmamızı söyler.

6. Eğer birisi Mesih'in geri dönmüş hali olduğunu iddia ederse, gerçekten gökten bulutlarla gelip Hristiyanlar'ı göğe almış ve Müjdeler ve Vahiy'deki peygamberlikleri yerine getirmiş midir?

7. İnanlılar aynı zamanda gerçek Tanrı'ya dua edebilir ve Tanrı bizim doğru olanı görmemize yardım eder. Bir Hristiyan dostum, kendisi iman ettikten hemen sonra bazı Mormon misyonerlerin konuşmak için yanına geldiklerini anlattı. O sırada Kutsal Kitap'ı iyi bilmediği için, Mormonlar'ın doğru mu, yoksa hatalı mı oldukları hakkında hiçbir fikri yokmuş. Bunun üzerine kendisine yardım etmesi için Tanrı'ya dua etmiş ve Kutsal Kitap'ını açıp okumuş. Açtığı ilk sayfada, Matta 7:15'i okumuş! Bu ayet şöyle der: “Sahte peygamberlerden sakının! Onlar size kuzu postuna bürünerek yaklaşırlar, ama özde yırtıcı kurtlardır.”
Soru: Matta 24:23-27. Eğer birisi sahte bir Mesih'i ya da başka bir ruhsal sahteliği izlemiş ve masum bir bilgisizlik içinde onun sahte olduğunu nasıl anlayacağını bilememişse Tanrı neden böyle bir şeye izin vermiştir?

YANIT: Bunun birbirini tamamlayan iki yanıtı vardır.



Tanrı aktiftir: Tanrı olayları, bir Hristiyan'ın o kişiye gerçeği göstermek üzere onunla iletişime geçmesini sağlayacak üzere düzenleyebilir. Bundan sonra o kişinin, içinde bulunduğu organizasyonu mu, yoksa gerçeği mi daha çok sevdiğine karar vermesi gerekir. Gerçeğin Tanrısı olmayan hiçbir tanrı kendisine hizmete layık değildir. Afrika ve Asya'da insanların misyonerlere, Tanrı'nın kendileriyle konuşup onlara misyonerlerin Tanrı'dan olduklarını söylediklerini duydum. Tanrı'nın ilgisiz olmasından ya da yeteri kadar aktif olmamasından endişelenmemiz gerekmez. Ancak Hristiyanlar'ı ilgili ve aktif olma konusunda teşvik etmeliyiz.

Tanrı adildir: Tanrı insanları, bildiklerini temel alarak yargılar (Romalılar 4:15; 5:13) ve yasanın olmadığı yerde günah, günah sayılmaz. Günümüzde Müjde'yi duymak için gerçekten hiçbir fırsatı olmayan birisi, Mesih'ten önce yaşamış Müjde'yi hiç duymamış başka uluslardan biriyle ya da ölen bir bebekle aynı durumdadır.
Soru: Matta 24:23-24, Yeni Çağcılar'ın bazılarının söylediği gibi her birimizin "kozmik bir Mesihi" olduğunu mu öğretir?

YANIT: Hayır, bu hiç de doğru değildir. Bu ayet, sahte olarak Mesih olduklarını iddia edecek birçok kişi olacağını öğretir. İsa, Mesih'tir ve Mesih'e daha benzer olarak yaşamaya uğraşmamız gerektiği halde, bu ayette ya da Kutsal Kitap'ın herhangi başka bir yerinde, Mesih'e ait olan yücelik ve onuru kendimize almaya çalışmamız ve onu kendimize mal etmemiz gerektiği hakkında bir şey söyleyen bir ayet yoktur. Hristiyanlar yücelikte sonsuza dek Tanrı'yla birlikte yaşayacaklardır ancak bizler Tanrı haline gelmeyeceğiz, küçük tanrılar haline bile gelmeyeceğiz.


Soru: Matta 24:24. Seçilmişler(cennete gitmek üzere belirlenenler) nasıl saptırılabilir?

YANIT: Çok kolay. Seçilmişler, hem kurtulmuş olanlar, hem de henüz kurtulmamış ama kurtulacak olanlar anlamına gelir. Bazı Hristiyanlar, eskiden Mormon'du, Yehova Şahidi'ydi ve başka ruhsal sahteliklerin eski üyeleriydi.


Soru: Matta 24:27'de doğuda çakıp batıya kadar her taraftan görülen şimşeğin, Bahailer'in Mesihi Bahaullah'la ve aynı yıl telgrafın icat edilmesiyle bir alakası var mıdır (1863)?

YANIT: Hayır. Bahailer, telgrafın Matta'daki bu peygamberliği yerine getirdiğini söyledikleri halde, bu en az beş nedenden ötürü yanlıştır.



1. Bir telgraf, bu peygamberliğin yerine gelişine, bir gök gürültüsü, elektrik, nükleer bir patlama ya da görünen bir şey kadar bile yaklaşamaz. Matta 27:24'ün, “Çünkü ... doğuda çakıp batıya kadar her taraftan görülen şimşek gibi olacaktır" dediğine dikkat edin.

2. Gerçek Mesih, görünür bir şekilde bulutlarla dönecektir (Elçilerin İşleri 1:11; Vahiy 1:7) ve Bahaullah bulutların üzerinde durmamış ya da bulutlarla gelmemiştir.

3. Ayrıca, Bahaullah Mesih'in geri dönmüş hali değildir çünkü Bahaullah'ın öğretisi, Mesih'in öğretisinin yalan olduğunu söyler. Gerçek Mesih, Baba'ya gitmek için Kendisinden başka bir yol olmadığını söylemiştir.

4. Ayrıca, Mesih'in geri dönmesiyle ilgili peygamberlikler, Hristiyanlar'ın göğe alınması, dünya nüfusunun dörtte birinin kılıç, kıtlık ve hastalıklarla ölmesi ve Vahiy Kitabı'nda yer alan diğer olaylar henüz gerçekleşmemiştir.

5. Matta 24, gerçek Mesih geri dönmeden önce, ilk önce birçok sahte Mesih'in geleceğini de söyler.
Soru: Matta 24:28 ve Luka 17:37'de, "Leş neredeyse, akbabalar oraya üşüşecek" sözü ne anlama gelir?

YANIT: Bu ayet, akbabalar leşleri nerede olurlarsa olsunlar bulabilecekleri gibi, Tanrı'nın gazabı da Tanrı'yı ret eden ve ruhsal bakımdan ölü olan insanları öyle bulacağını açık bir şekilde bildirir. İsa'nın burada kuşlar benzetmesini kullanması ilginçtir; kuşlardan Vahiy 19:17-21'de de söz edilir.


SORU: Matta 24:29'da söylendiği üzere güneş nasıl kararır, ay nasıl ışık vermez olur, yıldızlar gökten nasıl düşer?

YANIT: Tanrı, güneşin verdiği ışığı değiştirme ve yıldızların hareket etmesine ya da yok edilmesine neden olma gücüne sahip olduğu halde, bu ayet güneşin kararıp yıldızların yeryüzünden bakanlara görünmeyişinden söz ediyor olabilir. Buna, kirlilik, volkanlar, yanan petrol kuyuları ve nükleer patlamalar gibi birçok şey neden olabilir.


Soru: Matta 24:30'da bulutlar, Bahailer'in Bahaullah ve Yeni Dönem anlamına gelen Baha’u’llah and the New Era, 280-281 sayfalarda öğrettikleri gibi insanların yolları ve arzularına aykırı olan şeyler midir?

YANIT: Hayır. İsa, bulutlarla geri döndüğünde, herkes O'nu görmekle kalmayacak, yeryüzünün bütün halkları O`nun için dövünecektir (Vahiy 1:7). Ama, Elçilerin İşleri 1:9-11'e göre İsa, göğe çıktığını nasıl gördünüzse, aynı şekilde geri gelecektir.”


Soru: Matta 24:31. İsa'nın geri gelip bütün inanlıları sonsuza dek Kendisiyle birlikte olması üzere göğe alması konusunda sizin kendi görüşünüz nedir? (Bu soruyu bana bir Hristiyan sordu.)

YANIT: Ben bunu bütün kalbimle istiyorum. Size Hristiyanlar'ın bu olayın zamanlaması hakkındaki yaygın görüşlerini bildireyim, ondan sonra size kendi görüşlerimi bildireceğim.



Gazap-öncesi: İsa'nın geri gelip bütün inanlıları sonsuza dek Kendisiyle birlikte olması üzere göğe alması, Büyük Sıkıntı zamanında ama Tanrı'nın gazabının dökülmesinden hemen önce gerçekleşecektir. Bu görüşün ana desteği bir sonuç çıkartmadır: İtaatkâr inanlıların sık sık insanların gazabına uğrarlar ama Tanrı'nın gazabına hiçbir zaman katlanmayacaklardır. Marvin Rosenthal, bu görüşü savunan bir kitap yazmıştır. Kendisi eskiden Mesih'in Büyük Sıkıntı döneminden önce döneceğine inanan biriydi.

Mesih'in Büyük Sıkıntı döneminden önce döneceği görüşü: İsa'nın geri gelip bütün inanlıları sonsuza dek Kendisiyle birlikte olması üzere göğe alması, Büyük Sıkıntı döneminin hemen öncesinde gerçekleşir. Bir önceki görüş için desteğe ek olarak, Vahiy Kitabı'nda yedi kiliseye yazılan mektuptan sonra kiliseden söz edilmez. Mesih'in Büyük Sıkıntı döneminden önce döneceğine inanan insanlar, İsa'nın geri gelip bütün inanlıları sonsuza dek Kendisiyle birlikte olması üzere göğe almasının Tanrı'nın Yuhanna'ya, "Buraya çık" dediği Vahiy 4:1'de gerçekleştiğine inanır.

Matta 24, Mesih'in geri döneceği zamanı kimse bilemeyeceğini söylemiştir. Eğer insanlar Büyük Sıkıntı döneminin ne zaman başladığını bilselerdi, o zaman inanlılar İsa'nın geri gelip bütün inanlıları sonsuza dek Kendisiyle birlikte olması üzere göğe almasının ne zaman gerçekleşeceğini çözebilirlerdi (Eğer Mesih'in Büyük Sıkıntı döneminden sonra geleceği doğru olsaydı).


İsa'nın Büyük Sıkıntı döneminden önce geleceğine inananların çok sevdiği bir söz, "Peygambersel takvimde bundan sonraki olay, kilisenin göğe alınmasıdır" sözüdür. Görüşlerini destekleyen ana ayet, Rab'bin "gece gelen bir hırsız gibi geleceğini" söyleyen

1 Selanikliler 5:2'dir. Ancak bu, "asilik gerçekleşmeden ve yasa tanımaz adam ortaya çıkmadan o günün gelmeyeceğini söyleyen 2 Selanikliler 2:1-3'e aykırıdır. Bu yüzden, peygambersel takvimde bundan sonraki iki olay, inanlıların göğe alınması DEĞİL, asilik ve yasa tanımaz adamın ortaya çıkmasıdır. (Tabii ki, İsa'nın Büyük Sıkıntı döneminden önce geleceğine inananlar, inanlıların göğe alınmasının bu olaylardan hemen sonra gerçekleşeceğini ve Büyük Sıkıntı'nın o zamana kadar başlamayacağını söyleyerek buna karşı çıkabilir.)



İsa'nın Büyük Sıkıntı Dönemi'nin ortasında geleceğine inanış, benzer desteklerle, inanlıların göğe alınmasının gazap öncesinden belki de biraz daha önce gerçekleşeceğini savunur.

İsa'nın Büyük Sıkıntı Dönemi'nden sonra geleceğine inanış, inanlıların göğe alınmasının Büyük Sıkıntı döneminin sonunda gerçekleşeceğini savunur. Bu görüşün ana desteği, son borazan çalınınca hepimizin bir anda, göz açıp kapayana dek değiştirileceğimizi söyleyen 1 Korintliler 15:52'dir. Ancak, başka görüşler, bunun çalınan son borazan değil, inanlıların işiteceği son borazan olduğunu söyler.

Büyük Sıkıntı döneminin olmayacağı inancı: Birçok kişi hiç Büyük Sıkıntı dönemi olmayacağına inanır. Matta 24:31'i ve Vahiy Kitabı'nın büyük bir kısmını çok simgesel olarak yorumlamaları gerekir. Ama bu ve Kutsal Kitap ayetlerini ya anlamsız bir hale getiren, ya da Kutsal Kitap ayetlerini okuyan sıradan bir insanın okuduklarından ötürü yanlış düşüncelere kapılabileceğini söyleyen Kutsal Kitap yorumları hakkında çok dikkatli olun.

Tanrı'nın istediği gibi olacağı görüşü/ pan-trib: Tanrı, inanlıların göğe alınmasına istediği zaman neden olabilir ve Kutsal Kitap'ta bunun tam olarak ne zaman olacağını açık bir şekilde söylemez. Bir kişi, her şeyin sonunda Tanrı'nın istediği gibi olacağına inanıyorsa bu görüşte olduğunu söyleyebilir.

Ben inanlıların gazaptan önce göğe alınacakları görüşünü daha çok benimsiyorum ama yine de her şeyin Tanrı'nın istediği şekilde olacağına inanıyorum.


Soru: Matta 24:31, 1 Selanikliler 4:16 ve 1 Korintliler 15:52'de son borazan hangi borazandır?

YANIT: 1 Selanikliler 4:16 bunun yüksek sesle çalınan bir borazan olduğunu söyler ama 1 Korintliler 15:52 bunu, "Tanrı'nın son borazanıyla" eşit tutar. Vahiy 8:6-9,21; 10:8,15,'de yedi borazan çalınır ama 1001 Kutsal Kitap Sorusu Yanıtlanıyor anlamına gelen 1001 Bible Questions Answered, 270-271 sayfalarından söylenildiği gibi, "son borazan"ın yedi borazandan biri olması gerekmez, başka bir borazan olabilir.


SORU: Matta 24:32'de incir ağacı neyi temsil eder?

YANIT: Belki bu, meyve vermeyen incir ağacı kuruyacak olan İsrail'i simgeleyerekten yargı hakkında bir benzetmedir.

Bir benzetmenin her ayrıntısına bakıp hepsine ayrı ayrı anlamlar veremezsiniz. İncir ağacı benzetmesinin anlamı, gelecek için ayık ve uyanık olmaktır ve İsa, incir ağacının çiçek açıp meyve verme yatkınlığını geleceğe bakma konusunda olumlu bir belirti olarak kullanır.
Soru: Matta 24:34, "İsa gelene dek ‘bu kuşak’ ortadan kalkmayacak" diyor. Böyle bir şey nasıl olabilir? (Liberal hümanist Albert Schweitzer bu itirazda bulunmuştur)

YANIT: Hristiyanlar buna üç farklı yanıt verirler.



a) Kuşak anlamına gelen Grekçe genea sözcüğü tek başına ırk demek olabilir. Thayer'in Yeni Antlaşma'nın Grekçe Sözlüğü anlamına gelen Thayer’s Greek Lexicon of the New Testament'e göre, (s. 112), genea şu anlama gelir:

a1) aynı soydan ya da aileden olan erkekler:

Yosefus Yahudiler'in Eski Eserleri anlamına gelen Antiquities of the Jews 51.1 (M.S. 93-94 civarında yazılmıştır), Septuagint Yaratılış 31:3, vb.



a2) birbiri ardından gelen nesiller: Philo

a3) bir çağ: Herodotus 2,132, Heraklitus Plutarch'da, Elçilerin İşleri 14:16.

a) Bu sözcükle, sadece ırk anlamına gelen buna benzer bir sözcük olan Grekçe gonea sözcüğü arasında sadece bir tek harf farkı vardır. Bu yüzden bu bir imla hatası olabilir. Ancak, şu anda elimizde var olan bütün Yeni Antlaşma elyazmaları genea der.

c) Bütün bu şeyler anlamına gelen Grekçe sözcük ponta touta, bu kuşağın önceki belirtileri gören kuşak olduğu demek olabilir.
Soru: Matta 24:34, Yehova Şahitleri'nin Tanık Nöbetçi Kulesi anlamına gelen Witness Watchtower, cilt 15, Şubat 1986, sayfa 5'in öğrettiği gibi bütün bunların 1914 yılındaki bir kuşak içinde olacağı anlamına mı gelir?

YANIT: Hayır. Yehova Şahitleri, İsa Mesih'in 1914 yılında görünmez bir şekilde döndüğünü ve Matta 24'deki her şeyin aynı kuşak içinde olup biteceğini öğretmişlerdir. Ancak eğer İsa'nın 1914'de döndüğüyle ilgili temel varsayım hatalıysa, o zaman iddiaları da hatalıdır. Bu, Kutsal Yazılar'ın bildirdiği anlamı bulup anlamak yerine, Kutsal Yazılar'a kendi istediğiniz anlamı katmanın bir örneğidir.


SORU: Matta 24:36 ve Markos 13:32'de, Tanrı her şeyi bildiği ve İsa da Tanrı olduğu için, İsa neden döneceği günü bilmiyordu?

YANIT: Filipililer 2:6-8 and Yuhanna 17:5'in de gösterdiği gibi, İsa yeryüzündeyken Tanrı niteliklerinin birçoğunu bir kenara bırakmıştı. Bu yüzden, Matta'da bu cümle yer almasa bile, İsa'nın yeryüzündeki her şeyi bilmemesi mantıklıdır. Yine de, İsa, Üçlü Birlik'in bir parçası olarak cennette her şeyi bilir.

Hristiyan piskopos Poitiersli Hilari (M.S. 353-368) şöyle yazmıştır: “Tanrı'nın işleri bizim insansal doğamızın anlayabileceğinin çok ötesindedir ve mantıklı düşünce sürecimize uymaz. Çünkü sınırsız sonsuzluğun etkinliği, olayları ölçme konusunda sınırsız anlayış gerektirir. Bu yüzden, Tanrı insan olduğunda, Ölümsüz Olan öldüğünde, Sonsuz Olan gömüldüğünde bu, mantığın son bulduğu yer değil, güç yetersizliğidir. Diğer yandan, insanın Tanrı olarak görünmesi, ölmüş olan Kişi'nin ölümsüz olarak görünmesi ve gömülmüş olan Kişi'nin sonsuz olması bizim düşünme biçimimize değil, her şeye gücü yeten Tanrı'ya bağlıdır. Böylece bizler, Mesih'in ölümü aracılığıyla Mesih'te Tanrı tarafından yeniden canlandırılırız, Üçlü Birlik anlamına gelen Trinity 1:14
Soru: Matta 24:36'da, Kutsal Ruh o sırada İsa'nın ne zaman geri döneceğini biliyor muydu? (Bu soruyu bir Hristiyan sormuştur.)

YANIT: İlk önce soruyu anlayalım. Bu cümlenin değişik bir biçimini içeren bir elyazması vardır

Ama bizler "ne de Oğul bilir" sözünün doğru olduğu standart okuyuşa devam edeceğiz. Ululuğunu bir yana bırakan (Filipililer 2:7) ve yüceliğini terk eden (Yuhanna 17:5) İsa, yeryüzündeyken bilmiyordu. Bu ayet, İsa'nın ve Kutsal Ruh'un şimdi bilip bilmediğini ele alamaz. Ama burada, "İsa bu sözü söylediğinde Kutsal Ruh bunu biliyor muydu?" şeklinde kesin bir soru sorulmaktadır.

Şimdi üç olasılığa da bakalım.



Evet, Kutsal Ruh biliyordu:

E1: Bu yüzden: “ne de Oğul... kimse bilmez” sözü, bütün yaratıklar ve İsa'dan söz ettiği halde, İsa'nın henüz hakkında öğretide bulunmadığı ve Tanrı'dan ayrı olarak algılamadıkları Kutsal Ruh'tan söz etmez.

E2: 1 Korintliler 2:10'un söylediği gibi, Ruh her şeyi, Tanrı`nın derin düşüncelerini bile araştırır.

E3: Tanrı'nın her şeyi bilmesi, cennette Üçlü Birlik'in her üyesinin her şeyi bildiği anlamına gelir.

Hayır, Kutsal Ruh bilmiyordu:

H1: “Baba`dan başka kimse bilmez" sözü, Kutsal Ruh'u da içerir.

H2: Bu yüzden, Tanrı'nın her şeyi bilmesi sadece, Üçlü Birlik'in en az bir üyesinin her şeyi bildiği anlamına gelir. Bu görüşün Baba'nın bir şeyi bilmesi ve diğerlerinin bunu daha sonrasına kadar bilmemelerinin mümkün olduğunu kabul etmesi gerektir.

H3: Kutsal Ruh her şeyi araştırır, ama derhal bilmek yerine araştırır. Kutsal Ruh bu sırada bu gerçek konusunda tam bir araştırma yapmamıştı.

Söylemez:

S1: İsa, burada yaratılmış kişiler, Baba ve Kendisinden söz ediyordu. Burada Kutsal Ruh ele alınmamıştır.

S2: Bu sadece yanlış bir elyazması olabilir.

S3: Bu yüzden yanıt Evet ya da Hayır olabilir.

Sonuç: Yeryüzünde yaşayan kimse İsa'nın ne zaman geri döneceğini bilmiyordu. Sadece bir ayette Kutsal Ruh'tan söz edilmemesinden ötürü, bu konuda bir öğreti oluşturup bu ayeti temel almamalıyız. Bu, cennete gittiğimizde öğreneceğimiz o şeylerden biridir.
Soru: İsa, Matta 24:42'de neden "Benim döneceğim günü bilemezsiniz" yerine "Rabbiniz`in geleceği günü bilemezsiniz" demişti?

YANIT: Müjde yazarları, İsa'nın söylediklerini kendi sözcükleriyle yeniden dile getirdikleri için İsa'nın kullandığı sözlerin tam olarak neler olduğunu bilmiyoruz. Markos 13:34-36 bu sözleri, kısa bir benzetme çerçevesinde verir, bu yüzden burada üçüncü tekil şahıs kullanılması normaldir. İsa, Luka 21:36'da, yine üçüncü tekil şahıs olarak sık sık Kendisinden söz etmek için kullandığı "İnsanoğlu" terimini kullanmıştır.


Soru: Matta 24:42'de, İsa'nın ne zaman geri döneceğini bilmediğimizden, neden O'nun gelişiyle ilgili belirtileri aramalıyız?

YANIT: İki nedenden ötürü.



1. Ne yazık ki, birçok yanlış bir şekilde, İsa'nın ne zaman döneceğini kesin olarak bilebileceklerini düşünür.

2. Kutsal Kitap, Mesih'in geri döneceği "mevsimi" bilebilecek belirtiler görebileceğimizi bildirir. Olay ve durumların bunlara uymayışını görmek, sahte mesihleri anlamanın yollarından biridir.

. Ayrıca bkz. Vahiy 22:6,7,10,12,20 üzerindeki yanıt.


Soru: Matta 24:45-47'deki güvenilir ve akıllı köle, Yehova Şahitleri'nin iddia ettiği gibi onların Nöbetçi Kulesi organizasyonundan mı söz etmektedir?

YANIT: Hayır. Güvenilir ve akıllı köle, Mesih'i itaatkâr bir şekilde izleyip O'nun geri dönüşünü bekleyen bütün gerçek Hristiyanlar'dır. Kesinlikle birçok sahte peygamberlikte bulunmuş olan bir organizasyondan söz etmez.


Soru: Matta 24:51. Sevgi dolu bir Tanrı insanları gerçekten de "parçalara ayırır" ya da "şiddetle cezalandırır" mı?

YANIT: Tanrı bu mecazdan da daha serttir, insanları cehenneme atar. Daha çok bilgi için, Tanrı'nın Adil Gazabı anlamına gelen “The Just Wrath of God” sayfasına bakın: www.BibleQuery.org/Doctrine/WrathOfGod/TheJustWrathOfGod.htm.


Soru: Matta 25:1, Hristiyanlar'ın paylaşması gerektiği için, beş akıllı kızın, beş akılsız kızla paylaşması gerekmiyor muydu?

YANIT: Hristiyanlar'ın paylaşması gerekir ama aşağıdaki durumlarda paylaşmaları gerekmez:



1. Doğruluk ve kutsallık gibi paylaşma gücüne sahip olmadığımız şeyleri.

2. Çalışmayı ret edenlerle maddi şeyler (2 Selanikliler 3:10).

3. Tanrı'ya iman etmeyen sahte bir öğretmeni evimize misafir olarak kabul etmek.

4. Gerçeği domuzlar gibi ayaklar altına alacak insanlarla paylaşmak (Matta 7:6). Bir benzetmenin her ayrıntısının kesin bir anlamı olmasını sağlayamazsınız ama burada akılsız kızlar, mecazi bakımdan akıllı kızların veremeyeceği bir şeyi istemişti.
Soru: Matta 25:1-13'deki akılsız kızlar, itaatkâr olmadıkları için göğe alınmayı kaçıran Hristiyanlar mıydı?

YANIT: Hayır. Bütün inanlılar göğe alınacaktır. Ancak bu beş akılsız, Hristiyan olduğunu düşündüğü halde Hristiyan olmayan kişileri temsil ediyor olabilir.


Soru: Matta 25:24-26'da, Tanrı, nasıl ekmediği yerden biçen, harman savurmadığı yerden devşiren sert bir adamdır?

YANIT: Tanrı bu benzetmede zengin bir adama benzetilmektedir. Bazı insanlar aşağıdaki nedenlerden ötürü Tanrı'nın sert biri olduğunu düşünebilir:



1. Tanrı insanlara değişik miktarlarda "talantlar" verir.

2. Tanrı, Kendisinin bize vermiş olduğu şeylerle çalışmamızı bekler ve O'nun Egemenliği bizim sıkı çalışmamızdan yararlanacaktır. (Tabii ki, bizim yapabileceğimiz herhangi bir iyi iş, Tanrı'nın bizim bunu yapabilmemizi sağladığından ötürü yapabildiğimiz işlerdir. Ancak, Tanrı'nın bizim işimizden neden yararlandığını soran biri bunu görmezden gelecektir.)

3. İnanlılardan ya da başkalarından, kullanmadıkları, kötüye kullandıkları ya da bencilce kullandıkları şeyleri almak Tanrı'ya vicdan azabı vermez. Eğer birisi, bu şeyleri yapan Biri'ni benzetmede "sert bir adam" olarak tanımlamak istiyorsa, o zaman Tanrı sert bir adamdır.
Soru: İsrailliler'e birbirlerinden faiz almamaları buyrulduğu halde, Matta 25:26-27 ve Luka 19:23'de yer alan on köle ve on mina benzetmesinde, neden bir tek talantı olan adama neden onu bankaya koyup faiz alması söylenmişti?

YANIT: Bu yanıtta üç madde vardır.

a) Bu sadece bir benzetmeydi ve İsa bize ne tembel köle ne de efendi gibi olmamızı buyurmuyordu.

b) Benzetmede hiçbir zaman efendinin ya da kölenin Yahudi olduğu söylenmemiştir. İsa'nın zamanında Filistin'de Yahudi olmayan uluslardan birçok insan yaşıyordu.

c) İsrailliler'in kendi halklarından faiz almamaları gerekiyordu ama başka insanlara faizle borç para verebilirlerdi.
Soru: Tanrı Matta 25:28-29'da, bir talantı olandan alıp onu en çok talantı olana vermekle adil mi davranıyordu?

YANIT: Tanrı burada tabii ki, adildir. Tanrı en başında hepsine ödünç olarak talantlar vermişti. Günümüzde bile, bir yatırım müdürü verimsiz yatırımlardaki parayı alıp daha verimli yatırımlara koyabilir. Bazen Tanrı'nın bize "talantları ödünç verdiğini" unuturuz. Onlar kalıcı olarak bize ait değildir ve onları kendi istediğimiz şekilde kullanma hakkına sahip değiliz.


Soru: Matta 25:31-46'da, koyunlarla keçiler arasındaki tek fark, yaptıkları ve yapmadıkları imiş gibi gözükmektedir. Bu doğru mu?

YANIT: Hayır. Koyunların koyun, keçilerin de keçi olduklarını göz ardı etmeyin. İsa, koyunların, "koyunların yapacağı türden" şeyleri yaptığına ve keçilerin bunları yapmadığına işaret ederek koyunların koyun olduklarını gösterdi. Yargı Günü'nde onlar koyunlar ve keçilere dönüştürülmemiş, koyunlar ve keçiler oldukları anlaşılmıştı.


Soru: Matta 25:31-46'da, [görünüşte] en önemli şey başkalarına yardım etmek olduğundan neden herkes cennete gitmek için başkalarına yardım etmiyor?

YANIT: Bunlar, başkalarına yardım etmek aracılığıyla İsa için yapılan merhamet işleriydi. Eğer bir şey İsa için yapılmamışsa, o zaman İsa için değildir. Örneğin, "Günahkârlar bile kendilerini sevenleri severler " (Luka 6:32-34). 1 Korintliler 13:3, varımızı yoğumuzu sadaka olarak dağıtsak ama sevgimiz olmasa, bunun bize hiçbir yararı olmayacağını söyler.


Soru: Matta 25:46, Yehova Şahitleri'nin öğrettiği gibi, kötüler için bilinçli bir ceza olmayacağını mı gösteriyor?

YANIT: Hayır. Hiç de öyle değil. Yehova Şahitleri, "sonsuz ceza" sözünün, "kesilip atılmak" olarak tercüme edilmesinin daha iyi olacağına inanır. Bu sorunun yanıtında göz önünde bulundurulması gereken iki nokta vardır. Buradaki Grekçe sözcük cezadır. Ölümlü bedenlerimiz sadece bir kabuktur ve öldükten sonra bedenimize olan bir şey bir ceza değildir. Yehova Şahitleri, kötü insanların yok edileceğine ve var olmayan bir şey için artık ceza olmayacağına inanır.

Yehova Şahitleri'nin yorumu, İsa'nın Luka 16:22-28'de yer alan hem Tanrı yolunda olan, hem de olmayan insanların bilinçli olarak var olacakları öğretisine tamamen aykırıdır. Matta 8:12; 22:13; 24:51 ve 25:30'da insanlar ağlayacak ve dişlerini gıcırdatacaktır, bu yüzden neden artık var olmayacakları bir zaman için kaygılansınlar ki?

Canavar ve Sahte Peygamber, Vahiy 19:20'de bin yıllık dönemin başında "diri diri" Ateş Gölü'ne atıldıklarından ve var olduklarından, hatta bin yıl bittikten sonra oradan çıkartılıp serbest bırakıldıklarından o zaman demek ki, en azından bazı varlıklar Ateş Gölü'ndeyken hâlâ var olmaya devam ediyorlar. Buna katılıyor musunuz? Ve eğer bazı varlıkların Ateş Gölü'nde var oldukları kanıtlanmışsa ve Ateş Gölü'nde artık var olmayacağımızı söyleyen bir ayet yoksa, o zaman Ateş Gölü'ndeki insanların artık var olmaması gerekmez.

Bu aynı zamanda Markos 9:43-48 ve başka ayetlerde kötülerin bedenlerinin ölmediği (Luka 12:4-5) orada ruh olmayan, sonsuz söndürülemez ateşe neden gerek olduğu sorusuna da eklemede bulunur.
Soru: Matta 26:7; Markos 14:3 ve Luka 7:37'deki kaymaktaşı hakkında ne biliyoruz?

YANIT: Antik zamanlarda iki değişik minerale kaymaktaşı adı veriliyordu.



Kaymaktaşının kendisi yumuşaktır (sertlik = 2) ve tırnakla çizilebilir. Oymaya elverişlidir ve bir tür alçıtaşıdır. Açık renklidir ama değişik renklerle alacalı olabilir. Genelde mağaralarda oluşur.

Mermere de kaymaktaşı adı verilir. Oyması biraz daha zordur (sertlik = 3) kalsit ya da aragonittir. Yeniden kristalize olmuş kireçtaşıdır.
Soru: Matta 26:7-11'de, kadın İsa'nın başına pahalı parfümü döktüğünde, İsa Kendi hoşuna giden şeyi mi düşünüyordu? (Bu soruyu Müslüman Ahmad Deedat sormuştur.)

YANIT: Deedat’ın sorusunu yanıtlamadan önce soruyu daha da zorlaştıralım. İsa burada onun yaptıklarını övmekle kalmamış, melekler ve cennetteki insanların tapınmasını da kabul etmiştir (İbraniler 1:6; Vahiy 5:12). İsa ayrıca Tanrı olarak insanların tapınmasını da kabul etmiştir (Matta 21:15-16; 28:9; Yuhanna 9:38).

Bu konuda Deedat'la kısmen aynı görüşte olduğumuzu öğrenmek sizi şaşırtabilir. İsa'nın önemi konusunda Deedat'ın düşünceleri ve İsa'nın Kendi önemi konusundaki düşüncelerinin çok farklı olduğunu görebiliyoruz. Bütün Yahudiler, sadece Tanrı'ya tapınılması gerektiğini biliyorken, bir tapınma etkinliği olan başına pahalı parfümün dökülmesini ve tapınılmayı kabul etmek İSA TANRI OLMADIKÇA fazla ileri gitmekti.
Soru: Matta 26:11'de söylendiği gibi İsa her zaman onlarla birlikte olmayacak mıydı? Yoksa Matta 28:20'nin söylediği gibi, her zaman, dünyanın sonuna kadar onlarla birlikte mi olacaktı?

YANIT: Her ikisi de. İsa'nın fiziksel varlığı onlarla birlikte olmayacaktı, bu yüzden O fiziksel olarak hâlâ onlarla birlikteyken kadının İsa'yı meshetmesi uygun bir davranıştı. Ama İsa, göğe alındıktan sonra bile ruhsal bakımdan onlarla birlikte olmaya devam edecekti.


Soru: Matta 26:27; Markos 14:23; Luka 22:17,22 ve 1 Korintliler 11:25'e göre hepimiz aynı komünyon bardağını mı paylaşmalıyız?

YANIT: Hepsi bir masada oturmuyor, uzanıp yiyordu. On iki kişi artı İsa'dan oluşan bir gruptular, ihanetçi de aralarındaydı. Günümüzde bu şekilde yemek yememiz gerekmediği gibi, aynı kâseyi paylaşmamız da gerekmez.

Gerçek bir Hristiyan olduğuna inandığım bir vaiz, komünyon sırasında hepimizin aynı kâseyi paylaşmamız gerektiğini düşünür. Ancak, izlenmesi gereken törenle, yemek yerken uzanmak gibi o sırada yerine getirilen önemli olmayan yönler arasında bir ayrım yapmamız lazımdır.
Soru: Matta 26:28 ve Markos 14:24'de antlaşma sözcüğünün önünde "yeni" sözcüğü olmalı mıdır?

YANIT: Büyük bir olasılıkla olması gerekmez.


Matta 26:28'de


Alexandrinus (M.S. 450), Ephraemi Rescriptus (5'ci yüzyıl), Bezae Cantabrigiensis, Freer Müjdeleri, Sahidik Koptik (3/4th yüzyıl), Bohairic Koptik (3/4 yüzyıl), the Bizans Dua Kitabı, f1 ailesi, f13 ailesi, Ermeni, Habeş ve bazılarında "yeni" sözcüğü yer alır.

p37 (3'cü yüzyılın ortası), Sinaiticus (M.S. 340-350), Vaticanus (M.S. 325-350), vb.larında "yeni" sözcüğü yoktur.


Markos 14:24'de


Alexandrinus, Sahidik Koptik, Diatessaron, Bizans Dua Kitabı, f1 ailesi, f13 ailesi, Ermeni, Habeş ve bazılarında “yeni” sözcüğü yer alır.

Sinaiticus, Vaticanus, Ephraemi Rescriptus, Bezae Cantabrigiensis, Freer Müjdeleri, Bohairik Koptik ve bazılarında “yeni” sözcüğü yer almaz. Genel olarak, bu iki el yazması, iki değişik eğilim arasındaki bağlantıyı gösterme bakımından ilginçtir.



1. Sinaiticus, Vaticanus, Koptik ve bazıları dahil, İskenderiye el yazmaları, genel olarak Bizanslı çeşitlerinden daha kısadır.

2. Tanrıbilimsel eğilimleri belirten fazla bir bağlantı yoktur. Örneğin, başkaları bu değişikliklerle bağlantılı olduğu halde, Bezae Cantabrigiensis, Freer Müjdeleri, Ephraemi Rescriptus ve Bohairik Koptik bu değişikliklerle bağlantılı değildir.
Soru: Matta 26:39,42'de, İsa Tanrı olduğu ve Tanrı'nın düşüncelerine sahip olduğu halde nasıl, “Mümkünse bu kâse benden uzaklaştırılsın" diye dua etmişti?

YANIT: Filipililer 2:6-7, İsa yeryüzüne geldiğinde, ilahi güçleri ve özelliklerinin birçoğunu gönüllü olarak bir kenara bıraktığını gösterir. Örneğin, İsa yorulmuştur

(Yuhanna 4:6) ve itaat öğrenmiştir (İbraniler 5:8), büyük bir olasılıkla cennette itaati bilmesi için bir neden yoktu. Ayrıca, İsa yeryüzündeyken her şeyi bilmiyordu, tıpkı, Matta 24:36 ve Markos 13:32'de gördüğümüz üzere geri döneceği gün ya da saati bilmediği gibi. Burada İsa başka bir yol bildiğini söylemiyor. Öndeki yolun çok acı verici olduğunu görüyor ve Baba Tanrı'ya Kendisinin başka bir yol görüp görmediğini soruyor.

Bu soru, İskenderiye piskoposu Dionisyus, İznik Öncesi Atalar anlamına gelen The Ante-Nicene Fathers'daki Yorumlamayla ilgili parça 3, cilt 6, sayfa 108'de var olan yanıtla hemen hemen aynı yanıtı verdiğinde yanıtlanmıştı.


Soru: Matta 26:52 İsa'nın her türlü savaşa ve idam cezasına karşı olduğunu mu bildiriyor?

YANIT: İlk olarak yanıtın ne olmadığına bakalım, sonra da yanıtı bildirelim.



Yanıt ne değildir: İsa Matta 24:5-7,31; Markos 13:7-8 ve Vahiy 19:15,17-21'de geri döndüğünde Kendisine karşı olan herkesi öldüreceğini öğretmiştir. Ancak sorulan sorunun yanıtı bu değildir çünkü Tanrı'nın yaptığı şeyle bize itaat etmemiz buyrulan şeyin aynı olması gerekmez.

Yanıt: Dört nedenden ötürü hayır.

1) İsa burada, inanlıların kılıç taşımamaları gerektiğini ima ediyor olamaz. Böyle olsaydı, bundan sadece birkaç saat önce Luka 22:36-38'de kılıcı olmayanların gidip bir kılıç almalarını söylesindi ki? Ayrıca, öğrenciler iki kılıçları olduğunu söyledikten sonra İsa onlara kılıçlarını atmalarını söylememişti. Bunun yerine, "Bu yeter" demişti.

2) İsa burada Petrus'a hitap ederek konuşuyordu. Petrus, baş kâhinin hizmetkârının kulağını kestikten sonra İsa ona başka kimseye kılıcıyla vurmamasını söylüyordu.

3) İsa burada kılıcı olan herkesten değil, "kılıç gücüyle yaşayanlar"dan söz ediyordu. Bu hem hayatlarını insanları öldürerek kazananlar ve hem de insanları öldürmeye sorunlarının çözümü olarak bakanlar anlamına gelebilir.

4) Bu ayetin ikinci kısmı bir buyruk değil, bir gözlemdir.

Kılıçların bir sakıncası olmadığını gösteren diğer ayetler, Romalılar 13:1-4; Luka 14:31; 19:27; 20:14-16; Elçilerin İşleri 25:11; 1 Korintliler 9:7'dir. Askerler Luka 3:14'de Vaftizci Yahya'ya ne yapmaları gerektiğini sordukları zaman Yahya onlara orduyu bırakmalarını söyleme konusunda kusursuz bir fırsata sahip olmuştu ama onlara böyle bir şey söylememişti. Aynı şekilde, Elçilerin İşleri 10'da yüzbaşı Kornelyus da dindar bir adamdı. Eski Antlaşma zamanlarında, Çölde Sayım 35:31,33 ve Musa'nın Yasası'ndan önce Yaratılış 9:4'da katilleri idam etmeye sadece izin verilmiyor, bunun yapılması buyruluyordu. Kılıca dayanarak yaşamamamızı söyleyen ya da ima eden diğer ayetler şunlardır: 2 Korintliler 10:4-5; Matta 5:25; Yuhanna 18:36 ve Romalılar 12:17.

İsa, Luka 22:36 ve genel olarak Yeni Antlaşma'da, savunma için kılıç kullanımını ve Romalılar 13:1-4'de yönetimin kılıcı kullanmasını öğrettiği halde, hiçbir zaman kılıcın agresif bir şekilde kullanılmasını ya da kilisenin kılıç kullanmasını teşvik etmez. İlk Hristiyanlar'ın hiçbiri kilisenin kılıç kullanmasını savunmamıştır. Tarihsel olarak, Kutsal Kitap'a aykırı olan bu öğreti, ilk olarak M.S. 386 civarında Hippolu Augustin tarafından öğretilmişti.
Soru: Yeşaya 53:7, Mesih'in ağzını açmayacağını söylediği halde Matta 26:64'de İsa nasıl Sanhedrin'in önünde konuşabilmişti? YANIT: Yeşaya'nın sözleri, İsa'nın bütün hayatı boyunca konuşamayacak bir şekilde doğacağı anlamına gelmez. Yeşaya 53, "Kırkıcıların önünde sessizce duran koyun gibi Açmadı ağzını" diyerek buna açıklama getirir. İsa o gün konuşmuştu, ama Kendisini suçlayanlar Pontiyus Pilatus'un önünde O'nun aleyhinde konuştukları zaman, Matta 27:17 ve Markos 15:4-5'in söylediği gibi, Pilatus İsa'nın konuşmamasına ve Kendisine yapılan suçlamaların hiçbirine yanıt vermeyişine şaşırıp hayrete düşmüştü.
Soru: Matta 26:69-75'de, İsa'nın elçisi olan Petrus nasıl korkudan yalan söyleyebilmişti?

YANIT: Petrus, kendisinin de, Matta 26:75; Markos 14:72 ve Luka 22:62'de anladığı gibi burada günah işlemişti. Petrus, İsa'ya umut bağlamıştı ve İsa onları önceden uyardığı halde, İsa tutuklandığında elçiler korkuyla oradan kaçmıştı. İsa, Yuhanna 21:15-19'da Petrus'u, Kendisini üç kez inkâr ettiğinden ötürü bağışlamıştı.


Soru: Matta 26:73 ve Markos 14:70. Celile aksanının özellikleri neydi?

YANIT: Biz bunu kesin olarak bilmesek de,

Celile ve yakınlarındaki Dekapolis'te birçok Grek ve Grekçe konuşan Yahudi yaşıyordu. Onların konuşmaları belki de Grek dilinden bazı özellikler taşıyordu. Sözcüklerin telaffuzunun yanı sıra, deyişler ve sözcük seçimleri de buna dahil olabilir.


Yüklə 0,93 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   9   10   11   12   13   14   15   16   17




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin