Bizim eski malum es mi giden arkadaşlar vardı bizim Grup o grubun yaptığı gibi bir çalışma var öyle hissediyorum


Örgütsel içerikli imeiller ile kendi yazdığı mesajların diğer şüphelilerin bilgisayarlarında yer alması ve kod adı kullanmayla alakalı hususlardaki beyanında



Yüklə 3,55 Mb.
səhifə28/53
tarix23.01.2018
ölçüsü3,55 Mb.
#40503
1   ...   24   25   26   27   28   29   30   31   ...   53

Örgütsel içerikli imeiller ile kendi yazdığı mesajların diğer şüphelilerin bilgisayarlarında yer alması ve kod adı kullanmayla alakalı hususlardaki beyanında;

Türkan SAYLAN hakkında yazmış olduğu e-mail daha önce yazmış olduğu e-mailler gibi yaşamış olduğu olayların dedikodusu e-mailer olduğunu,

Kuddusi OKKIR isimli şahsı hayatında bir defa gördüğünü, onun da iki saat olduğunu, bu e-mailleri Gazi GÜDER 'e gönderdiğini, "özeldir aramızda kalsın " dediğini, E-maillerde de bunu ifade ettiğini,

kendisine gelen cevabın "ben strateji adamıyım ben stratejileri

belirlerim"şeklinde olduğunu, (Gazi GÜDER'le alakalı olarak)

Ayrık Otu hareketinin ne olduğunu bilmediğini, ilk defa duyduğunu,

Telefon dinleme konusunda yazmış olduğu e-mailin Emin ÇÖLAŞAN'ın telefon dinleme konusunda yazmış olduğu bir fikir alışverişinden dolayı kaynaklandığını, Gazi GÜDER'e, İstinye'de bulunan ABD Konsolosluğundaki Türk Güvenlik amiri Haşmet SENDAM'ın, eşinin arkadaşı olduğunu, her akşam bir saat eşiyle telefonda konuştuklarını, eşinin olmadığı zaman konuştuğunu, Haşmet SENDAM'a eşiyle küfürlü konuşmalarından dolayı ABD Konsolosluğunun telefonları dinlediğini, bunun da şık olmadığını söylediğini, Haşmet SENDAM'ın da "evet dinleniyor, bu gayet doğaldır, ne o Asuman hanım korkuyor musunuz " dediğini, burada kastettiği dinlemenin bu olduğunu, ikinci yönden dinleme kastının ise yakın tarihte tutuklanan yüzbaşı Murat'ın babası Hikmet bey ile konuşmasından ötürü olduğunu,

Kendisine gösterilen kod isimleri bilmediğini, kod isim kullanmadığını,) Kuddusi OKKIR ile Bir can OĞANKUL 'un Ulusal köy kütüphaneleri ^grupun da olduğunu bildiğini, Kuddusi OKKIR'ı bir kez gördüğünü, ve kendisini yaptığı yantişlardan dolayı ulusal köy



kütüphaneleri projesinden attırdığını, Bircan OGANKUL 'u ise daha önce görmediğini, ismi geçen diğer şahısları tanımadığını, Yahoo gruplarında Ergun ÖZGENİ isim olarak gördüğünü ama kendisini hiç görmediğini, "
b- Savcılık Beyanında özetle;

Gazi GÜDER ve MİLLİ IRGAT(KOD) Kuddusi OKKIR ile UKKP projesi kapsamında görüştüğünü, bir boşlukta olması sebebi ile Gazi GÜDER' e e-mailleri attığını, lakabı THE MADE saygı duyulan büyük olduğu, bunu da kendine Gazi GÜDER' in verdiğini, karargahta bulunup örgütçü olması ile alakalı yazının da Gazi GÜDER tarafından gönderildiğini, ancak kendisinin cevap vermediğini, e-mailleri de sivil toplum faaliyeti olarak algıladığı için yazdığını, Oktay YILDIRIM' ı tanımadığı halde Oktay YILDIRIM ' ı savunup adil yargılamayı etkilemeye yönelik yazıyı yazmadığını beyan etmiş ise de,



c-Elde edilen deliler

Gazi GÜDER'in bilgisayarlarında bulunan



03-YORUM-GAZİ-GUDER-2006-08-21 isimli dosya içersinde Sevgili Gazi

Bey,Başım gözüm üstüne efendim... Sevgilerimle Asuman ile başlayan Asuman

hanım aşağıdaki notlar, gerçek dostluğundan zerre kadar şüphe edilemeyecek bir insanın yazdıklarıdır, ile davam eden sizin bence artık önemli ve değerli bir misyonunuz var.

bu misyon bu ülke için çok ama çok önemlidir, buna bir başka anlatımla, sembol olma durumu da diyebiliriz, aynen "fatma seher üsteğmen" gibi... ordu komutanının en önde vuruşması doğru bir yaklaşım değildir, siz cengaver değil, artık KOMUTAN OLMALISINIZ. YANİ, SİZ ARTIK ANA KARARGAHTA OLMALISINIZ.

BİR BAŞKA ANLATIMLA, PLANLAMACI, EĞİTİMCİ, KOORDİNECİ, ÖRGÜTÇÜ VB. GÖREVLERİNİZ YA DA İŞLEVLERİNİZ OLMALI, YA DA DAHA ÖNE ÇIKMALIDIR, ile devam eden, SONUÇ ALABİLMEK VE BİR ŞEYLER YAPTIM DİYEBİLMEK İÇİN DAHA BÜYÜK ÖRGÜTLENME GEREKİR.

(not : bu konuda çalışmalarımız var. ortaya çıkması için daha zaman gerekir.) ile devam eden yazıdaki gibi, günahım kadar bile sevmediğim pamukyan, kör kemal, totoş, babasını inkar eden - ismini reddedenlere

Saldırı niteliğinde yazmanız bence doğru bir strateji olmaz. A - Onlara prim vermiş olursunuz

B - Taraftar toplamak kadar, düşman kazanmamak da önemlidir.Ayrımcılığa gider, ayrımcılık yapılır mı ? evet, gerekirse yapılır. Ancak, "doğal seleksiyon" yöntemi de göz ardı edilmemelidir. Düşman kazanmaktan korkulur mu ? asla ve kat'a hayır.

C - düşmanın birleşmesine yardımcı olmak da bir taktik hatadır. Çünkü karşının elinin güçlenmesine yardımcı olur, peki, o zaman neler yapmalıyız, bu iletiye sığmaz, ayrıca ve ayrıntılı konuşmak gerekir.sürç-i lisan etdikse, affola....kalın sağlıcakla, GAZI ile son bulan yazı

03-YORUM-KUDDUSİ-2006-08-20 isimli dosya içersinde Sevgili Gazi, Bu amca her kim bilmem. Ama buna bir cevap hazırlayacağım ve kendi imzam ile göndereceğim. O, Asuman hanımın kapısında kul, köle olacak. Acele etmeyeceğiz. Gelişmelerin olgunlaşmasını bekleyeceğiz.

Vatanını seven Türklerin Boynunda "Duygusal ve ucuz kişilik"yaftası hoşdurmuyor...Gerçek milliyetçi, duygularını akıl kılıfında saklayandır. Bunun aksi duruma "Ürmek." denir. Sayın Asuman Hanıma bir kez daha hatırlatınız. Yalnız değil...Sevgilerimle, MİLLİ IRGAT (KOD) Kuddusi OKKIR şeklinde yazı olduğu,

AYRIK OTU isimli dosya içersinde Arkadaşlar, Harekâtın Adının "AYRIK OTU HAREKETİ" olmasını öneriyorum ile başlayan KudMısı OKKIR ismi ile son bulan yazı



olduğu, GELEN-ASUMAN-AÇİKLAMA isimli dosya içersinde Gazi Bey, Kemal Bey de aynı

şeyleri düşünüyor. İle başlayan Telefon dinleme konusuna gelince iyi bildiğim konudur.

Hem ev hem de cebim 2 kaynaktan dinlenir.

Bu yüzden lay lay lom muhabbet dışında telefonla bir şey konuşmam. Dinleyen kaynaklardan biri İstinye de ki karargah. Türk güvenlik amiri de teyid etti. Çölaşan dinleyeni sadece emniyette arıyor. Doğru emniyet var ama dinleyip te işine gelene, kullanmak istediklerine servis yapanlardan biri de İstinye. Sevgiler Asuman ile son bulan dosya olduğu, Bu yazılardan da şüphelinin sadece sıradan yazar arkadaş ilişkisi içerisinde olmaksızın şüpheliler MİLLİ IRGAT(KOD) Kuddusi OKKIR ve Gazi GÜDER le birlikte hiyerarşik yapıya dahil olduğu ve kod adı kullanmaya başladığı,

d-Hukuki durumunun Değerlendirilmesi

Şüpheli Ayşe Asuman ÖZDEMİR'in bilgisayarında diğer şüphelilerin bilgisayarlarında da bulunan bir çok kişinin özel hayatlarının gizliliğine ilişkin, fişleme şeklinde bilgi notlarının bulunduğu, bu bilgi notlarının uzman bir istihbaratçının üstlerine yazdığı bilgi notlan şeklinde olması da şüphelinin hiyerarşik yapıya bilerek dahil olup bu amaç doğrultusunda talimatlara göre hareket ettiği kanaatine vanlmıştır.

Atabeyler çetesinde sanık olan Yüzbaşı Murat .... isimli şahıs için tanımadığını beyan ettiği Av. Kemal Kerinçsiz ile görüşüp davasını aldırmaya çalıştığı,

Dosyada mevcut e-mailler, diğer şüpheli beyanlan ve Oktay YILDIRIM ile alakalı olarak yazmış olduğu kuvvaimilliye.net internet sitesinde yayınlanan "ben satmam sarımsak tarlasını" başlıklı yazı içeriği göz önüne alındığında "gidip söylesinler seni satan o dostlarına ben satmam sarımsak tarlasını hayali kararlara" diyerek şüphelinin tutuklanması ve gözaltına alınması sürecindeki bilgi ve belgelerin polisler tarafından uydurulmuş belgeler olduğunu belirterek adil yargılamayı etkilemeye çalıştığı,

Aynca şüpheli Gazi GÜDER'e bağlı olarak değişik kişiler hakkında topladığı bilgileri istihbarat notu şeklinde e-mail ortamında gönderdiği, bazı konulann da telefonda söylenemeyeceği, ancak yüz yüze gelince görüşüleceğini, çünkü telefonlann dinlendiğini belirtmesi, örgütsel konumu gereği THE MADE (Kod) ismini kullanması ve her türlü bilgiyi Gazi GÜDER ve MİLLİ IRGAT(KOD) Kuddusi OKKIR'a ulaştırması hususlan göz önüne alındığında,

Şüphelinin ERGENEKON terör örgütünün üyesi olduğu, deşifre olmamak için THE MADE (Kod) adını kullandığı, örgütün amaçlan doğrultusunda istihbari çalışmalar yaparak kişisel verileri kaydetme suçlannı işlediği, hiç tanımıyorum dediği Oktay YILDIRIM'ı örgütten aldığı talimatlar doğrultusunda çok eskiden tanıdığı izlenimi veren ve soruşturmanın güvenlik güçlerinin uydurduğu delillerle ve mahkemelerce verilen kararlann hayali kararlar olduğunu aleni olarak yazarak adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs suçunu da örgüt adına işlediği anlaşıldığından;



Şüpheli Ayşe Asuman ÖZDEMİR'in üzerine atılı eylemlerine uyan, TCK' nun 314/2, 3713 Sayılı Terörle Mücadele Kanunun 5, TCK'nun 314/3 ve 220/4. maddeleri yollaması ile TCK'nun 288 ve 135/2-1,43/2. maddeleri gereğince cezalandırılması talep edilmiştir.

8-ŞÜPHELİ HALİL BEHİÇ GÜRCİHAN ;

a- Emniyet beyanında



1972 yılında istanbul'da doğduğunu, ilkokulu Fındıkzade ilköğretim okulunda, ortaokulu ve liseyi Robert lisesinde 1990 yılında tamamladıktan sonra, 1990-1994 yılları arasında Amerika da Franklin Marshall Üniversitesinde ekonomi lisansını tamamladıktan sonra 1994 yılında Türkiye ye döndüğünü, 1994 yılının ikinci yarısında Cumhuriyet gazetesinde çalıştıktan sonra, 1995 yılında Türkiye'nin ilk internet servi sağlayıcısı Planet'i kurduğunu, 2 yıl sonra Askere gittiğini, Askerliğini Sarıkamış 'ta yaptığını, Askerlik dönüşü şirketi kapatarak Serbest danışmanlığa başladığını, 2002 yılında Türkiye 'nin ilk Bilgisayar Kriminolojisi laboratuarlarından bir tanesini olan Ankara Emniyet Müdürlüğü bünyesinde görev aldığını, 2005-2005 yılları arasında SESAR isimli araştırma şirketinde Başkan yardımcılığını yaptığını, O günden bu yana da serbest danışman olarak çalıştığını,

Tanıdığı Oktay YILDIRIM'm basında yer alan haberlerde resm edilen olaylar ile bir alakasının olabileceğini ihtimal vermediği için bu nitelemeyi kullandığını, Burada yazının konusunun Devleti veya yargıyı etkilemek değil medyanın olayı yansıtış biçiminin hicv etmek olduğunu,

Adli yargıyı etkilemek gibi bir niyetinin olmadığını, aksine bunun bir medyası eleştiri yazısı olduğunu, keza bu yazıdan hemen sonra aynı konu ile ilgili yazdığı medyanın görmediği "Oktay 'ın Bombaları" başlıklı yazıda da bu medya eleştirisinin devam ettirildiğini ve kastının yargıyı etkilemek olmadığının göstergesi olduğunu, ayrıca bu yazıların konu ile ilgili yayın yasağından önce yazıldığını,

Yaklaşık 2 yıldır Oktay YILDIRIM, Muzaffer TEKİN ve Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK'ü tanıdığını, Bu kişiler ansmdaki ilişkilerin niteliğine dair yazdıklarının hedefinin yine yargı değil medya olduğunu, Soruda geçen yazılarında açıkça bu ilişkiler ağının medyanın daha doğru haber yapması maksadıyla ortaya konduğunun belirtildiğini, bu insanların bir şekilde ülke adına bir siyasi mücadelenin içerisinde olan kişiler olduğunu, dolayısıyla aralarının kavgalı olmasının ülke adına yaptıklan ve yapacaklan çalışmalara zarar vereceğini birlikten güç doğacağını düşünerek kendi kişisel çabasını gösterdiğini,



Bu metnin bazı doğuları içermekle beraber yalan ve yanlışlarla dolu olduğunu, Asuman Hanımın iki kişi arasında geçen bir sohbeti çarpıtarak yazılı hale getirmesi ve daha sonra da bunu şahsı ile ilgili olmayan üçüncü şahıslara yollamasının ne mantıki ne de hukuki bir gerekçesi olamayacağını, Asuman Hanımın yazdığı metinde Zekeriya ÖZTÜRK ve Muzaffer TEKİN ile ilgili iddia edilen diyalogların gerçek ve doğru halinin Muzaffer TEKİN intihar etmeden bir gece önce bir gece sonra başlıklı yazısında bulunduğunu, Bu iki metin karşılaştırırlığında Asuman Hanımın aralarında geçen özel sohbetin hangi bölümlerini çarpıttığının net olarak görülebileceğini, olayın aslının şu şekilde olduğunu, Zekeriya ÖZTÜRK'ün Muzaffer TEKİN adına kendisi ile röportaj yapmak istediğini, Zekeriya ÖZTÜRK'e "senle hangi sıfat ile röportaj yapacağım" dediğini, Zekeriya ÖZTÜRK'ün "Ben Muzaffer TEKİN 'in en yakın silah arkadaşıyım" dediğini, kendisinin ise "sen Muzaffer TEKİN 'den en az 10 yaş küçüksün onun en yakın silah arkadaşı olmana imkan yok Muzaffer TEKİN ile tek bir şartla röportaj yaparım, Sana yazılı olarak Muzaffer TEKİN 'e soracağım soruları veririm Muzaffer TEKİN 'e götürür ve el yazısı ile cevaplar geri getirirsin aksi takdirde) Muzaffer TEKİN adına seninle röportaj yapıp kendimi töhmet altına alamam " dediğini, Bunun üzerine Zekeriya ÖZTÜRK'ün cebinden Muzaffer TEKİN 'in kimliğini çıkartıp gösterdiğini, bunun üzerine kendisinin masada bulunan arkadaşlarına "arkadaşlar ben bu noktadan sonra Muzaffer TEKİN 'in sağlığından endişeliyim " diyerek, Zekeriya 'ya da "bu kimlik sende ne arıyor" dediğini, bunun üzerine tartıştıklarını, Zekeriya ÖZTÜRK'ün siteden köşesini çıkarmasını istemesi üzerine "seve seve " diyerek oradan ayrıldığını,

Zekeriya ÖZTÜRK'ün Atabeyler Çetesi ile ilgisinin olduğunu bilmediğini, Atabeyler Çetesini de basından duyduğunu, Herhangi bir bilgi ve alakasının olmadığını, dolayısıyla Zekeriya ÖZTÜRK'ün bu çete ile bağlantılı olduğunu belirtecek tarzda bir cümle kurmasının



(Asuman Özdemir'in anlatımlarından; kendisinden Sayın Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt aleyhine yazılar yazmasını istediğiniz, sayın genelkurmay başkanı baklandaki bilgilerin kendinize belli periyodlar halinde geldiğinde bunları da kendisine ileteceğinizi söylediğiniz anlaşılmıştır. A.Asuman ÖZDEMİR'E böyle bir teklif yapmanızın sebebini ve Sayın Genelkurmay Başkanı hakkında size bilgi getiren kişilerin kimler olduğu ile bu bilgileri ne amaçla getirdikleriyle alakalı soruya)

Asuman ÖZDEMİR ile böyle bir konuşma yapmadığını, kendisine herhangi bir yerden Yaşar BÜYÜKANIT ile ilgili hiçbir bilgi gelmediğini,

İfadesinin önceki kısmında vermiş olduğu beyanatlara ilaveten Asuman Hanım ile Kadıköy'de Epsilon Cafede gündüz vakti buluştuğunu, yaklaşık 2-3 saat oturup sohbet ettiklerini, bu sohbet esnasında M. Zekeriya ÖZTÜRK'ün evli olup olmadığını, sevgilisi olup olmadığını sorduğunu, bu buluşma Danıştay Saldırısından sonra gerçekleştiği için gündem de bu konunun olduğunu, bu konunun analizini yaptıklarını, ayrıca bu sohbet esnasında bir ara Asuman Hanımın oğlu ve arkadaşının gelip gittiğini, Asuman Hanıma M. Zekeriya ÖZTÜRK'ün bütün kanallara ve gazetelere haber verdiğini dolaştığını, bildiği kadarıyla da evli olduğunu anlattığını, Asuman Hanım'ın ayrıca kendisine, Zekeriya ÖZTÜRK'ün onun arkadaşı ile beraber Muzaffer TEKİN 'in ofisine yakın bir yerde ofis tuttuğunu söylediğini, bunun üzerine Asuman Hanıma, bütün bu yaşananlara rağmen Zekeriya ÖZTÜRK'ün Muzaffer TEKİN ile bağlantısını koparmayacağını koparmamaya çalışacağını söylediğini,

Danıştay olayı sonrasında Zekeriya ÖZTÜRK'ün bu olayın medyaya yansıyışı ile ilgili oynadığını düşündüğü role dair yazı yazdığının doğru olduğunu, yukarıda bahsettiği ZAFER (kod) Muzaffer TEKİN intihar etmeden bir gece önce "bir gece sonra" başlıklı yazısın bu yazı olduğunu, Zekeriya ÖZTÜRK'ün Danıştay olayının öncesine kadar sitesinde de köşe yazısı yazdığını, Oktay YILDIRIM'm yazdığı yazıların ise onun kendi yazısı olduğunu, ortak bir çalışmanın söz konusu olmadığını, Zekeriya ÖZTÜRK'ün bilerek veya bilmeyerek ZAFER (kod) Muzaffer TEKİN 'in medya da Kaçak Yüzbaşı olarak lanse edilmesinde dolayısıyla TSK'ya yönelik yaratılmak istenen komu oyunun oluşturmasında rol oynadığını,

2023 platformu Cumhuriyetin 100. yılında Tam Bağımsız bir Türkiye 'yi hedefleyen ve bu yolda projeler üretmeyen bir düşünce platformu olduğunu, Keza www.gozlemciler.org 'un da 2023 platformunun bir projesi olup Türkiye ile ilgili sosyal faaliyetleri gözlemlemeyi, izlemeyi hedefleyen bir sivil toplum hareketi projesi olduğunu, bu sitelerin kendisinin kurduğu ve uzun bir süredir atıl durumda olan siteler olduğunu, bahsi geçen Mastır Planını ilk defa burada gördüğünü, kendisinin hazırladığı 2023platformunun bu mastır planı ile hiçbir alakasının olmadığını ve ondan etkilenmesinin de söz konusu olmadığını, bir araştırmacı yazar olduğunu, o dönemde Fettullah GÜLEN cemaatinin silahlı bir grubu olduğu yolundaki iddiaların gerçek olup olmadığını araştırdığını, bu konuda Polislik geçmişi olduğundan dolayı bilgisi ve görüşleri olabileceğini düşündüğü Adil Serdar SAÇAN ile sohbet ettiğini, Adil Serdar SAÇAN'ı emekli olduktan sonra internet aracılığı ile tanıdığını, hatta bir ara A.Serdar SAÇAN'ın www.acikistihbarat.com isimli sitesinde yazılar da yazdığını, fakat yazılarını düzenli olarak ulaştırmadığı için köşesini siteden kaldırdığını, A.Serdar SAÇAN ile 5-6 kez yüz yüze görüştüğünü, 3-4 kez Sultanahmet'deki bürosunda oturup sohbet ettiklerini, Bir keresinde Çemberlitaş'ta bulunan Türkocağı Cafesinde Av. Hani fi ALT AŞ; Oktay YILDIRIM ile birlikte nargile içtiklerini, yine Üsküdar'da bulanan Aşmalı Konakta Kuvvai Milleye.net (Bekir ÖZTÜRK'ün Başkanlığını yaptığı Dernek) toplantısında karşılaştıklarını, İçeride yaklaşık 50 kişi olduğunu, kendilerinin ayrı masalarda oturduklarını, A.Serdar SAÇAN'ın bu olay ile ilgili iddiaları güçlendirebilecek bilgiler verdiğini, bunu belgesiz yazamayacağını söyleyince A.Serdar SAÇAN'ın bu dokümanların fotokopilerini verdiğinL^.^jAe-üğisinin de bu belgeleri ilerde yazdıklarının kaynağı olarak evinde sakladığını, Bu4>el'ğelerı*iüçbir şekilde yaymadığını,



Internet dahil hiçbir mecrada yayınlamadığını, Türkiye'deki bütün araştırmacı ve gazetecilerde yazdıkları konular ile ilgi belgeler bulunduğunu,

(Yeniden Müdafaa-İ Hukuk Harekatı Derneği Tüzüğü ile alakalı). Bu derneğin Ertuğrul Zekayi ÖKTEN'in kuruduğu bir demek olduğunu, Ertuğrul Zekayi OKTEN'ı 1997 yılından bu yana tanıdığını, Onun çıkardığı Belgeleri ile Türk Tarihi Dergisinde zamanında yazılarının yayınlandığını, Kendisini ara sıra ziyaret ederek sohbet ettiğini, Bir ziyaret esnasında derneğin kuruluşu aşamasında bu tüzüğü incelemesi için kendisine verdiğini,

(Gizli kamera ile çekildiği değerlendirilen görüntülü ses dosyaları ile alakalı olarak da) Bu görüntüleri kendisine Emekli Jandarma Yüzbaşı Zeki BİNGÖL 'ün verdiğini, Zeki BİNGÖL ile Türk İşi Morgage isimli kitabı ile ilgili olarak 2006 yılında uzun bir röportaj yaptığını, bu röportajda ve kitabında yer alan iddiaların ve tespitlerinin belgesi olarak bu görüntüleri kendisine verdiğini, görüntülerin mahiyetini gördükten sonra bu görüntüleri yayınlayamayacağı, yayınlamanın suç olacağını düşünerek yayınlamaktan vazgeçtiğini, ve arşivine kaldırdığını, bu görüntülerin kimin, ne zaman çektiğini bilmediğini,

OKTAY YILDIRIM'ı; 2005 yılından bu yana tanıdığını, arkadaşı olduğunu, arkadaşlık ilişkisi içerisinde düzenli olarak görüştüğünü, Oktay YILDIRIM'm kalemi kuvvetli bir asker olduğunu, ve sitesinde köşe yazısı yazdığını,

MUZAFFER TEKİN'i tanıdığını, kendisi ile 4-5 kez ofisinde buluşup sohbet ettiğini,, genelde memleket meseleleri üzerine konuştuklarını, onun dışında bir ilişkisinin olmadığını,

RAFET ARSLAN'ı Muzaffer TEKİN 'in yakın arkadaşı olması hasebiyle ofisinde gördüğünü ve orada tanıdığını,

MEHMET ZEKERİYA ÖZTÜRK ile 2005 yılında internet üzerinden tanıştığını, bir dönem sitesinde köşe yazdığını, Danıştay eylemin olduğu dönemde ifadesinde de ayrıntılı olarak belirttiği gelişmeler sonucunda aralarının açıldığını, ve bir daha görüşmediklerini,

KUDDUSİ OKKIR : Tanımadığını,

GAZI GÖDER : Tanımadığını,

AYŞE ASUMANÖZDEMİR'i , İfadesinin geride kalan kısmında anlattığı gibi internet üzerinden tanıştıklarını, 2 kez yüz yüze görüştüklerini, görüşmelerinde yazar olmaları nedeniyle gündemdeki olayları analiz ettiklerini,

b-Savcılık beyanında Şüpheli Halil Behiç GÜRCİHAN

"Danışmanlık yaptığını, danışmanlık alanının internet ortamında tasarım, web sayfa içeriği ve internet güvenliği olduğunu.Bu konuda bir çevresinin olduğunu. Geçmişten gelen bilgi birikimi sayesinde belirttiği konularda isteyen kişilere danışmanlık yaptığını. Ancak teknik olarak fiilen komplike web sayfası gibi tasarımlarla uğraşmadığını. Bu alanda proje yöneticiliği yaptığını. Kazananında bundan kaynaklandığını. 2002 ya da 2003 yılında Türkiye' nin ilk bilgisayar kriminolojisi laboratuarlarından olan ve Tepe Savunma isimli şirket tarafından projesi yapılan Ankara Emniyet Müdürlüğündeki bu projenin şirket adma yöneticiliğini yaptığını. Yine 2002-2005 yıllan arasında SESAR (Siyaset Ekonomi Sosyal Araştırmalar Merkezi) başkan yardımcığını yaptığını. Sözünü ettiği bu mesleğin dışında araştırmacı gazetecilik ile uğraştığını, kendisinin bağımsız çalıştığını, çalışmalarını sitesindenden yayınladığını. Bundan her hangi bir kazanç sağlamadığını.


OKTAY YILDIRIM' ı tanıdığını. 2005 yılından beri acikistihbarat.com isimli internet sitesinde yazı yazdığını ve Kendisi ile arkadaşlık bağının da olduğunu. MUZAFFER TEKİN ile de 2005 yılından bu yana tanıştığını. Kendisi ile OKTAY YILDIRIM aracılığı ile tanıştığını. Bu şahsın ofisine gittiğini. Bu tanışmalanndan sonra yine 4-5 kez bu şahsın ofisine gittiğini. İlk tanışmalanndan sonra yine 2005 -yılı içerisinde Beyazıt' da Boğazlıyan kaymakımım anma mitingine katılmak maksatlı olarak bu 'şahsın ofisine gittiğini. Oradan

birlikte bu mitinge katıldıklarını. Bilahare Danıştay saldınsmdan sonra gözaltına alınıp serbest bırakılmasını müteakip geçmiş olsun ziyareti için yine bürosuna gittiğini. Bu olaydan 2 ay kadar soma da yine MUZAFFER TEKİN in basına dava açmaya hazırlandığını Kendisinin basm arşivi kuvvetli olduğu için eksik gazete nüshalannı istediğini,ve kendisine onlan verdiğini. Ancak kendisi ile bir arkadaşlık ilişkisinin olmadığmı.Yaşçada kendisinden büyük olduğunu ve bu şahsın ofisinde başbaşa kalabilmek gibi bir durum da olmadığını. Çünkü ofisinin sürekli ziyaretçilerle dolu olan birisi olduğunu.Kendisinin de oradaki genel sohbetlere iştirak ettiğini. Genelde de gündeme dair memleket meseleleri konuşulduğunu. RAFET ARSLAN isimli şahısı MUZAFFER TEKİN ' in arkadaşı olması sebebi ile tanıdığını. Kendisi ile başka bir diyalogu olmadığını. Ancak MUZAFFER TEKİN bu olay sebebi ile gözaltına alındıktan sonra kendisini arayarak durumu sorduğunu. MEHMET ZEKERİYA ÖZTÜRK ile 2005 yılında internet üzerinden tanıştığını. Kendisi ile mailleşerek telefonlaştıklannı ve sonra buluştuklanm. Bu şahsında kendi sitesinde yazılar yazdığını. Sonra kendisi ile aralannın açıldığını. Kendisi ile bu olaydan sonra da bir daha görüşmediklerini. AYŞE ASUMAN ÖZDEMİR ile geçen yıl internet ortamında tanıştıklanm, 2 kez de kendisi ile görüştüğünü. İsmini saydığı bu kişilerden OKTAY YILDIRIM, MEHMET ZEKERİYA ÖZTÜRK ve AYŞE ASUMAN ÖZDEMİR' in yazar olduklannı. Genelde internette yazılar yazdıklannı.



www.acikistihbarat.com adlı internet sitesini 2005 yılının başında kendisinin açtığını. Sitenin sorumluğu ve içerik sorumluluğununkendisine ait olduğunu. Sitede yayınlanacak yazılan tümüyle kendisinin karar verdiğini, nihai karannda kendisinden geçtiğini.

OKTAY YILDIRIM ile düzenli olarak görüşürdüklerini. Kendisinin arkadaşı olduğunu. Bu şahsın malulen asker emeklisi olduğunu. Bu kişinin 27 adet el bombası sahibi olduğu gerekçesi ile tutuklanmasının medyada yansıtılma şeklini yazılarında komplo olarak nitelendirdiğini ve hem medyayı hem de kamuoyunu bilgilendirmek maksadıyla bu şekilde yazdığını. Çünkü OKTAY YILDIRIM' ı tanıdığı kadan ile sözü edilen olay ile bağdaştıramadığı için kendisi ile ilgili kişisel görüşlerini ve medyanın yansıtmasmdaki yanlışlılan ortaya koyduğunu. Bombaların Hasdal Kışlasmdaki çöplükten bulunmak suretiyle ele geçirildiğini basının yazdığmı.Basınm bu yansıtış biçimini böyle bir şey olamayacağı için hicvettiğini. Aynı şekilde sitesinde değişik tarihlerde " Tekin intahar etmeden bir gece önce bir gece sonra" , "devlet bahçesinde milliyetçilik ve kemal beyin hataları" ve "medyanın görmediği oktay'm bombaları ve ulusalcı çete" başlıklı yazılannda yine benzer gerekçelerle olaylann medyada yansıtılış biçimine karşı kendi doğrulanm aktarmak maksadıyla belirtilen şekilde bu yazılan yazdığını.

AYŞE ASUMAN ÖZDEMİR in Danıştay Cinayetinden yaklaşık 1 ay kadar soma kendisinden MEHMET ZEKERİYA ÖZTÜRK ile ilgili bilgi talep ettiğinin, doğru olduğunu.Olaylann şöyle gelişmiştiğini. Danıştay cinayeti sonrasında MUZAFFER TEKİN ' in intahanndan önceki gace ZEKERİYA ÖZTÜRK ün kendisini arayarak bu olayla ilgili bir röportaj yayınlayalım dediğini.Kendisin de önce senin konu ile ilgili yorumunu dinleyeyim, ona göre gerekli karan veririm dediğini.Bunun üzerine Kadıköy' de buluştuklarını, bir yerde oturup ve sohbet etmeye başladıklannı. Kendisi ile) MUZAFFER TEKİN adına onunla röportaj yapmasını istediğini.Kendisinin de " senin sıfatın ne ki ben seninle MUZAFFER TEKİN adına röportaj yapayım diye sorduğunu. Onun da kendisinin MUZAFFER TEKİN ' in en yakın silah arkadaşı olduğunu söylediğini MUZAFFER TEKİN ile aralannda en az 10 yaş fark olduğunu ve gerçeğin böyle olmadığını bildiğini söyleyerek bu talebi reddettiğini. Kendisine MUZAFFER TEKİN ' in yerini biliyorsa yazılı olarak sorular verebileceğini ve ancak MUZAFFER TEKİN ' in el yazısı ile cevaplar gelirse bunu yayınlayabileceğini, aksi takdirde hem etik hem de hukuki açıdan töhmet altında kalacağını " söylediğini. ZEKERİYA ÖZTÜRK ün bunun üzerine kendisini inandırmak adına cebinden, MUZAFFER TEKİN ' in

kimliğini çıkardığını. Kendisinin de " bu kimliğin sende olması çok şüpheli, sende ne işi var deyince sinirlendiğini ve avukat tutmak gerekçesi ile kendisinden aldığını söylediğini. Bunun üzerine ben geçmişte yaşanan CEM ERSEVER olayını kendisine hatırlatarak bunun kendisine çok şüpheli gözüktüğünü ve bu konuşmanın kendi açısından bittiğini " söylediğini. Bütün bu konuşmalar sırasında yanında OKTAY YILDIRIM' m da bulunduğunu. Tüm bu konuşmalara da şahit olduğunu. Bu konuşma sonrasında da ZEKERİYA ÖZTÜRK ün köşesini sitesinden çıkarmasını söylediğini kendisinin de bunu kabul ettiğini.

Kamuoyunda Atabeyler çetesi olarak bilinen kişilerle ilgili olarak AYŞE ASUMAN ÖZDEMİR ile konuştuğunu, ancak MEHMET ZEKERİYA ÖZTÜRK' ün Atabeyleri sattığı tarzında kendisine hiç bir şey söylemediğini. Çünkü Atabeylerle ilgili medyada okuduğu kadarı ile bilgi sahibi olduğunu. AYŞE ASUMAN ÖZDEMİR' in neden böyle bir şey söylediğini bilmediğini.ZEKERİYA ÖZTÜRK' ün bu kişilerle bir bağlantısı olup olmadığım da bilmediğini. ASUMAN ÖZDEMİR' e Genel Kurmay Başkanı aleyhine yazılar yazmasını söylediği hususunun da doğru olmadığını.

Ankara ' daki Danıştay saldınsı sonrasında AYŞE ASUMAN ÖZDEMİR isimli şahıs ile Kadıköy Epsilon Kafede sohbet maksadıyla buluştuklannı.Yazar olduklan için Danıştay saldınsı konusunda analizlerini karşılıklı olarak paylaştıklannı. Bu sırada MEHMET ZEKERİYA ÖZTÜRK' ü sorduğunu, kendisinden bilgi istediğini,kendisinin de ZEKERİYA' nin bütün medyaya haber vermek maksadıyla dolaştığını söylediğini. Anladığı kadan ile MEHMET ZEKERİYA ÖZTÜRK, MUZAFFER TEKİN ' in arkadaşı olduğu için bu kişi ile röportaj yapılmasını sağlamaya çalıştığını. Yukanda da belirttiği gibi bunu kendisine de teklif ettiğini. ASUMAN m ZEKERİYA ÖZTÜRK' ün ZAFER (KOD) MUZAFFER TEKİN ' in ofisine yakın bir yerde onun arkadaşı ile birlikte bir ofis tuttuğunu söylediğini ve bu sebeple ZEKERİYA' nin MUZAFFER TEKİN ile bağlantısını koparmamaya çalışacağını söylediğini. Bu konuşmanın aynen anlattığı şekilde gerçekleştiğini. İddia edildiği gibi ZEKERİYA ÖZTÜRK' ün MUZAFFER' in devri bitti benim devrim başladı gibi bir söz söylediği hususunun doğru olmadığını.



www.2023platformu.org isimli siteyi 2003-2004 yıllannda kendisinin oluşturduğunu. Adresinde yapılan aramada ele geçen buna ilişkin dokümanlan görmediğini ama 2023 platformunu tanıtan bir metin ile aynca o metnin sunum hali şeklinde bir başka metinin olduğunu. Elde edilen belgelerin bunlar olabileceğini. Sözünü ettiği site Cumhuriyetin 100. yılında tam bağımsız bir Türkiye' ye nasıl ulaşabileceğimizi hedefleyen ve bu yolda projeler üretmeye çalışan bir düşünce platformu olduğunu. Ancak bu sitenin atıl durumda bulunduğunu.

Bilgisayannda ve flaşlı diskinde yapılan incelemelerde; flash diskinde silinmiş halde bomba şeması ve buna ilişkin ingilizce metodunun bulunduğu bir belgeye rastlandığını, yaptığı araştırma gereğince ben her türlü dokümanı topladığını. İnternetten anarchist cookbook isimli bir dokümanı indirdiğini hatırladığını. Hatırladığı kadan ile bunun anarşizim düşünce ekolünü açıklayan bir kitap olduğunu. Ancak bu düşünceyi tasvip etmediğini, araştırma maksadıyla indirdiğini. Ancak yine evinde ele geçtiği söylenen "film canister freball" başlıklı belgeden haberi olmadığını. Yine bomba yapımına ilişkin olduğunu düşündürecek dokümanlardan de haberi olmadığını. Bunların indirdiği dokümanın eki olarak gelmiş olabileceğini hatırlamadığını. Ancak Ankara Emniyet Müdürlüğü adına şirket bünyesinde çalışırken yurt dışında aldığı kurs sırasında bu flash diskin kendisine çalışma aracı olarak verildiğini ve bünyesindeki silinmiş dosyalann bulunmasının istendiğini. Bu diskteki emniyet müdürlüğünce ele geçirilen bu belgelerin bu esnada eğitim amaçlı olarak flash diske kaydedilmiş bilgilerde olabileceğini. Sözünü ettiği eğitimin 2003 yılı civannda olduğunu.Bomba yapımı ile bir ilgi ve alakasının olmadığını.



Ekli "Devletin yeniden yapılanması için öneriler" başlıklı belge fotokopisi gösterildi, soruldu ;Bu konu ile hiç bir bilgisinin olmadığını. İlk kez emniyet müdürlüğünde bunu gördüğünü.

Gözaltına alınmadan önceki hafta içerisinde acıkistihbarat sitesinde "Yeni yazarımız yakında yaymda.Dr. Şerefsiz Ödlek" başlıklı bir köşe açıldığının doğru olduğunu. Bununla ilgili olarak ÜMİT SAYIN' ın şikayeti üzerine Gayrettepe Asayiş Şube Müdürlüğünde ifade verdiğini. Bu köşenin ÜMİT SAYIN ile bir alakası olmadığını, kastının ÜMİT SAYIN olmadığını, toplumsal olayları hicvetmek üzere MAHLAS isimle kendisinin yazacağı bir site olduğunu beyan ettiğini. ÜMİT SAYIN' m gereksiz yere bu ismi üstüne alındığını söylediği. Devekuşu benzetmesi olsun diye de kafasını kuma gömmüş bir adamın fotoğrafını köşeye eklediğini.Kimseye hakaret etmediklerini ve tehdit de etmediklerini.

Her hangi bir suç örgütü ile ilgi ve alakasının olmadığını. Tehdit suçlamasını kabul etmediğini. Yine hakaret şeklindeki yorumlara da katılmadığını. Söz konusu fotoğrafın kafası kuma gömülmüş bir adam resmi olduğunu, bu köşede mizahi bir karakter yaratmak amacı ile Dr. Şerefsiz Ödlek Mahlas ismi kullanıldığını. Bu amaçla bu köşede yazı yazılacağını. Diğer dosya şüphelileri ile ilgisini belirttiği şekilde açıkladığını. Suçlamaları reddettiğini, serbest bırakılmayı talep etiği,

07/06/2008 tarihli ek ifadesinde,

Daha önce aynı suç ile ilgili olarak ifade verdiğini. Aynen tekrar ettiğini,

Kendisinin olmayan bir örgütün üyesi olmak ile suçlandığını. Böyle bir örgüt olup olmadığını Var ise örgütün şeması ne olduğunu, birimleri neler olduğunu. Kendisinin hangi biriminde görevli olmakla suçlandığını,

Kendisine Ergenekon terör örgütünün teori, senaryo ve propaganda biriminde görevli olup olmadığı hususu sorulduğunda; suçlamayı kabul etmediğini,

ERGÜN POYRAZ ile 2 kez karşılaştığını. ERGÜN POYRAZ' m kitabının taslağım aldığını, Ergün POYRAZ ın yayıncı aradığını yayıncı bulmasına yardımcı olmaya çalıştığını.

ERGÜN POYRAZ' ın ifadesi okunup, sorulduğunda; kendisinin ifadeyi kabul etmediğini Çünkü patrikhanede bir kutlama kokteyl olduğunu Bu kokteyl sırasında Ergun POYRAZ ın bizzat kitabının bastırılması için kendisinden ricada bulunduğunu ve CD ortamında daha önceki aramalarda kendisinden elde edilen kitap taslağını verdiğini. Kendisinin bu taslağı bir iki yayın evine götürdüğünü. Hatta Güncel Yayıncılığa götürdüğünü. Bu yayınevinin CD.' yi alıp, çıktı olarak bir suretini kendisine verdiğini. Yayınevinin İnceleyip basıp basmayacağına karar vereceğini.

Kendisinin ERGÜN POYRAZ ile daha önceden tanışmadığını. Patrikhanede tanışınca kendisine Ergun POYRAZ'ın kitabının yayınlanması için teklifte bulunduğunu. Hatta bir süre sonra Ergun POYRAZ kendisini telefonla arayarak Togan yayınevi ile anlaştığını, kitabını Ergun POYRAZ'ın bastıracağını söylediğini. Daha sonra da bir sefer ÜMİT SAYIN, Ergun POYRAZ ile görüşmeye giderken kendisini de çağırdığını. Karaköy' de Ergun POYRAZ ile görüştüğünü. Başka bir irtibatının olmadığını. Ergun POYRAZ'ın kendi sitesinde bir kaç kere yazdığını. Kendisinin bu siteyi 2004 yılının sonu 2005 yılının başında kurduğunu. Kendisinin herhangi bir dernek üyesi olmadığını.

SEVGİ ERENEROL ile de KEMAL KERİNÇSİZ aracılığı ile tanıştığını. Boğazlıyan Kaymakamı ile alakalı bir mitingde SEVGİ ERENEROL ile tanıştığını.

KEMAL KERİNÇSİZ ile de o civarlarda tanıştığını ancak tam hatırlamadığını.

BEKİR ÖZTÜRK ile OKTAY YILDIRIM' ın İstanbul şube başkanı olduğu Kuvai Milliye Derneğinin toplantısında tanıştığını.

OKTAY YILDIRIMi daha önceden tanıdığını. Oktay YILDIRIM'm kendisine e-posta attığını. Kendi sitesini takip ettiğini. Kendisinin Oktay YILDIRIM'a teklif ettiğini ve kendi sitesinde yazmaya başladığını.

HABİP ÜMİT SAYIN'ın da daha önceden yazdığını ancak OKTAY YILDIRIM tutuklandıktan sonra yazı yazmamaya başladığını ve aralarının bozulduğunu. Davalık olduklarını.

GÜLER KÖMÜRCÜ ile 2-3 kez gazeteci olarak konuştuğunu.

VELİ KÜÇÜK ile hiç tanışmadığını.

MUZAFFER TEKİN ile 2 kez ofisinde karşılaştığını.

Kuvai Milliye Derneğinin Üsküdar Aşmalı Konaktaki toplantılarına iki kez iştirak ettiğini. Kendisinin İLHAN SELÇUK' u tanımadığını. DOĞU PERİNÇEK ve arkadaşlarını bilmediğini. Ancak 1994 yılında Cumhuriyet Gazetesinde kısa bir süre çalıştığını ama İLHAN SELÇUK' u tanımadığını.

ALİ İHSAN GÜRCİHAN'ın babası olduğunu. Kendisi babasının emekli olduğu tarihi bilmediğini. Babasına sorulmasını istediğini.

ERGÜN POYRAZ' ın kitabında kullandığı "iç tehdit raporu" ve irticai örgütlenmelerle ilgili rapor"da babasının imzasının olup olmadığını bilmediğini. Ama kendisindeki kitapta babası ile alakalı bir ibare olmadığını. Babasından hiç bir zaman resmi belge ve bilgi almadığını. Bütün telefon görüşmelerinin kayıt altında olduğunu. Bu iddiayı ortaya atanların bunu kanıtlamasını istediğini.

Aynca kendisine gösterilen Dağıtım Arz yazısında da gizli raporun birçok askeri kuruma dağıtıldığının, ayrıca MGK' ya dağıtıldığının yazıda olduğunu. MGK'nm sivil bir kuruluş olduğunu

Son aramalarda elde edilen gizli ibareli ve hizmete özel ibareli bazı resmi evraklann nereden geldiği hususları sorulduğunda; gazeteci olduğunu, kaynaklannı açıklamak zorunda olmadığını, bunlann kendisine posta ile kapısının önüne gelmiş evraklar olduğunu. Bu evraklann hiçbir yerde yayınlanmadığını

2023 Platformu'nun kendisine ait olduğunu. 2005 yılında bir sivil toplum örgütü kurmak amacı ile planladığını. 2005 yılında Taksim' de Kervansaray Otelde 2 defa toplantılannm olduğunu oldu. Sitelerinde toplantıyı duyurduklanm ilgilenen insanlar geldiğini. Herkese açık bir toplantı olduğunu. Dinamik yakalayamayacaklannı gördükleri için bu yöndeki çalışmalan bıraktıklannı. "İcra Kurulu Toplantısı" yazan yazılarda yine bu oluşum için yaptıklan çalışmalarla alakalı olduğunu

"Sayın Kusoğlu" başlıklı 99 tarihli yazının kendisine ait olduğunu. Ancak bu şahsı hatırlayamadığını.

Dosyadaki belge üzerindeki tarihlerin 2000 yılı olduğu görülüp sorulduğunda; kendisinin aslında bu konudaki çalışmalann 1998 yılında başladığını 2005 yılma kadar devam ettiğini. Ancak daha sonra bu konuda bir dinamik yakalayamayacaklannı anlayınca vazgeçtiklerini

"2023/7 bir vakıf, dernek veya sivil toplum örgütünün ötesinde bir harekettir" tabiri ile de 2023 yılı içinde Türkiye'nin ilk yedi ülke arasına girmesini hedefleyen bir misyon ve zihniyeti kasdedildiğini

"Uzlaşmayıcı bir hareket değildir" tabiri yabancı dış güçlerle uzlaşmayan milli bir hareket olduğunu

"Demokratik bir örgüt değildir" tabiri ile düşünülen sivil toplum örgütünün kurallanndan bahsedildiğini,

"Yapılabilecekler hakkında" diye başlayan bölüm bir anayasa taslağı olmadığı, bir öneri olarak düşünülen bir çalışma olduğunu

Dosyada mevcut PKK ve Adli Tıp başlıklı Şebnem FİNCAN isimli klasörde bulunan yazılarla alakalı olarak sorulduğunda; CD'nin kendisine bir kaynaktan ulaştığını; Ancak hiç bir yerde CDyi kullanmadığım. ŞEBNEM KORUR FİNCANCI'nın ÜMİT SAYIN ile itilam biri olduğunu, aralannm iyi olmadığını. Kendisinin bu konuda kaynağını saklı tutma hakkını kullandığını



CD. içerisinde;

Ermeni soykırımı ile alakalı yazılar, Adli Tıp Enstitüsünde olanlar, Avrupa Birliğinden İşkence konusunda rapor, Sevgili hocam diye başlayan Drej anlar ve İzollu aşireti başlıklı yazı ve arkasında TC. Başkanlık Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığına, konu inceleme, Başbakanlığa başlıklı yazı ve devamında susurluk olayına ilişkin raporun ve akabindeki diğer belgelerin olduğu CD. lerin kendisine ayn geldiğini. Kendisinin getiren kaynağa güvenmediği için ve bilgisayanna bir truva atı programı bulaşacağı şüphesi ile CD.' yi hiç açmadığını, içine bakmadığını ve arşivine kaldırdığını. Bilgisayannda da bu CD.' nin açıldığına ve içeriğine dair hiç bir iz bulunmadığı bunun kanıtı olduğunu.

17 numaralı CD. içerisinde bulunan belgelerde 2023 oluşumu hakkındaki sorular-cevaplar bölümünün devamında iletişim hiyerarşisi başlıklı bölümlerin kendisine ait olduğunu. Burada dernek ile alakalı iletişimin nasıl olacağını ve bir olay sırasında en etkili ulaşımın iletişim zinciri şeklinde olacağını kendisinin planladığını. Burada bir gizlilik veya başka bir niyet olmadığını. Telefon maliyetinin az olması için yapıldığını. Her hangi bir başka bir amacı olmadığını

Bilgi Kuvvetleri Komutanlığı başlıklı yazılar kendisinin bizzat yazıp yayınladığı yazılar olduğunu

İkametinde yapılan aramada elde edilen, hp marka dizüstü bilgisayar içerisindeki, ıbmtravelstar marka, seri numarası 9zs81393 olan bilgisayar hard diski üzerinde yapılan incelemede "kirikay.doc" isimli bir msword dosyası tespit edildiği; bu dosya incelendiğinde;

"Süleymaniye Baskınının intikamının alınması konusuyla ilgili "OPERASYON KIRIKAY" adı altında bir çalışmanın yapılacağı, söz konusu operasyonun 3 yıl süreceği,

Temel protokol başlığı altında GİZLİ ligin esas olduğu, konu ile ilgili telefonda, e-posta üzerinden veya takip edilebilir herhangi bir mecra üzerinden ASLA haberleşilmeyeceği,

Konu hakkında yüz yüze konuşulurken bile mümkün olduğunca ALTERNATİF SÖZCÜKLER (parantez içindekiler) üzerinden konuşulacağı,

Konu hakkında hiçbir yazılı metin; Internet bağlantılı bir bilgisayar üzerinde bulundurulmayacağı,

Konu hakkında; temasta olan hiçbir kurum veya kişiye konuya sözedilmeyeceği, SENARYO en fazla üç kişi arasında bilineceği ve operasyonda yer alacak diğer elemanlara bile aynntılar en son ana kadar saklanacağı,

Konu hakkında soru ile karşılaşıldığında, karşı tarafa "bu tarz bir şeyi yapmanın mümkün olmadığı", "devletin zaten bunun intikamını aldığı" söylenip; varolan çalışmanın film çalışması olduğu vurgulanacağı ve her türlü dezenformatif bilgi verilerek dikkatler dağıtılacağı ifadelerinin yer aldığı görüldüğü. SÖZ KONUSU BELGEDE;

Albay Mayville'in (BAŞKAN)

Albay Mayville'e emir verenlerin (KURUL)

Operasyon'un (GÖZLEM)


  1. SENE'nin (YAĞMUR DÖNEMİ )

  2. SENE'nin (GÖKKUŞAĞI DÖNEMİ)

  3. SENE'nin ( ALACAKARANLIK ) Hareket Planının (SENARYO) Korkut Eken'in (IŞIKÇI))

Başına çuval geçirilen askerlerimiz'in (OYUNCULAR) TSK'nin (Hollyvvood) olarak kodlandığı anlaşıldığı

Bu konunun kendi yazdığı bir roman çalışması olduğu. 2 yıl önce başladığı. 2 hafta önce de kitabını yazdığı. Bu bilgiler romanın içindeki çalışmalar ve kendi yazdığı senaryo yazılan olduğu. Romanın konusunun Kınkay teşkilatı diye bır-teşkılatın anlatılması olduğu.



Kendisinin MUZAFFER TEKİN'le ve onda ele geçirilen CD.' nin içinde Süleymaniye konusunun işlenmesi ile alakalı bir bilgisinin olmadığı. Kendisinin MUZAFFER TEKİN ile telefonla görüşmüşlüğünün olmadığını. Danıştay olayı sonrası tanıştırdıklarını, MUZAFFER TEKİN'in ofisine gidip 2 kez sohbet ettiğini, onun dışında telefonla dahi görüşmediğini.

MEHMET ZEKERİYA ÖZTÜRK zamanında kendisinin sitesinde yazdığını. Danıştay olayından sonra MUZAFFER TEKİN' i yanlış yönlendirdiği için kavga ettiğini ve ayrıldığını.

İSMAİL YILDIZ'm SESAR'm başkanı olduğunu, 2002-2005 yıllan arasında SESAR' ın başkan yardımcılığını yaptığını, Çeşitli raporlar kaleme aldığını ve bazı yazılarda yazdığını, İSMAİL YILDIZ'dan çıkan gizli bilgi ve belgelerle alakası olmadığım, kendisinin sadece web sitesini yönettiğini, Bu sitenin sesar.com.tr adı altında yayın yaptığını.

Dosyada mevcut telefon, iletişim, analiz dokümanlan sorulduğunda; 0 532 595 90 46 numaralı telefonun kendisine ait olduğunu.

Dosyadaki raporda MUZAFFER TEKİN ile 37 defa görüştüğü hususu sorulduğunda; 'görüşmüş isem de bunlar geçmiş olsun vb. demek için falandır' şeklinde beyanda bulunduğu,

Kendisinin yukanda telefon ile görüşmediğini söylemiş ise de isnat edilen suçla ilgili görüşmesinin olmadığını, Yoksa haber için falan görüşmüşümdür dediği.

KEMAL KENİÇSİZ ile eskiden görüştüğünü, Ancak daha sonra aralannda ihtilaf olduğunu, son olarak tutuklanmadan 1 ay önce KEMAL'in ofisinde görüştüğünü, Bunun dışında bir irtibatının olmadığını.

GÜLER KÖMÜRCÜ gözaltına alınıp serbest bırakılmasından sonra bir kaç sefer telefonda görüştüğünü. Daha önceden de görüştüğünü.

OKTAY YILDIRIM ile ayda bir iki defa yüz yüze görüştüğünü. OKTAY ile 2006 yılında tanıştığını. Telefonla da sık sık görüştüğünü. MUAMMER KARABULUT ile görüştüğünü hatırlamadığını

Dosyada mevcut raporda 3 defa görüştüğü hususu sorulduğunda; site ile alakalı görüşmüş olabileceğini.

AYŞE ASUMAN ÖZDEMİR ile Kadıköy'de iki kere yüz yüze görüştüğünü. Bir de Boğazlıyan Kaymakamının Beyazıt'taki mitinginden sonra evine götürdüklerinde evinde bir çay içtiklerini.

İkametinde yapılan aramalarda elde edilen dijital malzemelerin incelemesinde milletvekillerialbum.xls isimli bir dosya bulunduğu, bu dosyası incelendiğinde;

"Bir çok milletvekili ile ilgili kişisel bilgilere yer verildikten sonra kişilerin siyasi, felsefi veya ırki kökenlerine ilişkin verilerin yer aldığı görülmüştür. Aynca listede yer alan bazı milletvekillerinin karşısında "İyi İzlenmeli, Takip Dışı, Değerlendirme Dışı" GİBİ ifadelerin bulunduğu görülmüştür.

Bu listelerin kim tarafından, ne amaçla hazırlandığı, bu listeleri kimden ne şekilde temin ettiği hususu sorusuna:

Bu dosyalan SESAR'daki görevi sırasında SESAR'ın bilgisayarlannm yedeğini almakla yükümlü olduğunu, O yedekler arasında arşivde yer alan bir rapor olduğunu, zaten kişisel bilgisayanmda değil, SESAR'm kendisine tahsis ettiği dizüstü bilgisayar içerinde bulunduğunu, Raporu kendisinin yazmadığını,

İkametinide yapılan aramalarda elde edilen Acer marka laptop içeriğinde yapılan incelemede seagate_6ej00txl_20gbmarka belleğin yapılan incelemesinde "bunu-da-okuyun-yavsaklar.doc" isimli bir belge elde edilmiştir, belgenin yapılan incelemesinde;

"Sizi gidi yavşaklar,

Kendinizi çok teknolojik bir şeyler zannediyorsunuz .di mi..Elinize geçirdiğiniz
dosyalan bir halt zannedip seviniyorsunuz di mi... ' ' < 1

Sizler salaksınız....

Benim telefonumu dinletip bir gün kopanlacak o kafalarınızı başka yere

soksanız daha iyi ederseniz yavşak o...

Ben telefonda da , her yerde de sizin ananızı s...., bacınızı s.... sürece bana kimse

karışamaz...aslında kendi evimde olduğu sürece de kimse karışamaz....

O kendinizi çok teknolojik zannetmenizi sağlayan ve bakın bakalım beyninizin

içinden bir ses geliyor mu....beni dinlemek kolay...siz kendi beyninizin içini dinleyin...ordan bir ses duymakta çok zorluk çekeceksiniz...

Sizler birer salaksınız...

Elalemin özel hayatına karışmayın...çünkü sizin kimler olduğunuzu tespit ettiğimde ben sizin bütün özel ve genel hayatınıza öyle bir karışacağım ki...ortalık karışacak...

Haydin yallah taş arabaları sizi...ha bu arada...çok iyi yemleniyorsunuz, my documents'in altındaki her belgeye hatim indirip, rapor edin emi...

FBI'in .... sizi..."

Şeklinde hakaretvari cümlelerin olduğu görülmüştür, bu belgelerin ne amaçla yazıldığı sorusuna;

Bilgisayarına girildiği yolunda duyumlar aldığını Bu nedenle böyle bir yazı yazdığını,

Genel Kurmay İstihbarat Başkanlığı hizmete özel başlıklı ABD İstihbarat kuruluşları konulu dosya şeklindeki belgeler sorusuna; Anonim bir kaynaktan geldiğini, Türkiye devleti ile alakalı olmadığını, Amerikan istihbaratını anlattığını, Açık kaynaklardan rahatlıkla derlenebilecek bilgiler olduğunu,

Dosyada mevcut SEVGİ ERENEROL, KEMAL KERİNÇSİZ ve şüphelinin bulunduğu fotoğraf sorusuna; Çanakkale' de ordu komutanı olan orgeneral rütbesindeki bir şahsın SEVGİ ERENEROL ve KEMAL KERİNÇSİZ' e plaket verdiğini, Bununda normal bir ziyaret soması verilen plaket olduğunu,

Haziran Ağustos 2001 gizli ibareli SPGMY/SPGY başlıklı belli başlı dış politika gelişmelerine ilişkin Özet Değerlendirme konulu yazı sorusuna; Bu yazının muhtemelen Dışişleri Bakanlığı kaynaklı kendisine gönderilmiş olan yazıların içinde bulunan bir yaz olduğunu, Gizli olduğu içinde kullanmadığını ve arşivine kaldırdığını,

"Başbakanlık iç genelge" başlıklı Ekim 2007 tarihli müsteşar imzalı genelgenin başbakanlıktaki kaynağından gelmiştir. Bunun ile alakalı haber de yaptığını, Çağlayandaki Cumhuriyet Mitingine katıldığını, Asmali Konaktaki 2-3 toplantıya gittiğini, Gizli yasadışı hiç bir toplantıya katılmadığını,

İkametinde elde edilen gizli ibareli "Dışişleri Bakanı İsmail Cem' in ABD ziyareti" başlıklı yazılar ve altındaki hizmete özel başlı yazılar sorusuna; bunlann haber kaynağından geldiğini, Ancak gizli olduğu için hiç bir yerde kullanmadığını, arşivine kaldırdığını, Yazı içeriğinde bir çok görüşme notları ile raporlar ve gizlilik ibareli yazılar ve hizmete özel ibareli bir çok yazının bulunduğu dosyanın yazılı olarak geldiğini, Bunlan hiç bir şekilde yayınlamadığını,

Yine aynı dosya içinde bulunan "Dışişleri bakanı İsmail CEM' in Washington ziyareti" başlıklı gizli ibareli yazılann İngilizcesi ve Türkçesinin bulunduğu anlaşılmıştır. Dosyada mevcut ajanda notlan sorusuna; ajanda notlanmn kendisine ait olduğunu Bu ajandalar gazeteci olarak haber kaynaklan ile yapmış olduğum görüşmelere ilişkin almış olduğum notlar olduğunu, Diğer ajandalannda kendisine ait olduğunu, Yeniden Müdafi Hukuk Hareketi ile alakalı yazılan ERTUĞRUL ZAKAYİ ÖKTE'den aldığını,

Daha önceki aramalarda bulunan gizlilik ibareli çok gizli kişiye özel yazılmış yazılan ADİL SERDAR SAÇANLAR' ın kendisine paylaşmak için verdiğin, ADİL SERDAR SAÇANLARI' ın daha önce kendisinin sitesinde.yazı yazdığını,

Evin yapılan aramada,İden 48'e kadar tarafımızdan numara verilen ve el yazması not şeklinde hazırlanmış fazıl duygulu ile Rest Kafe' de buluştuk ibaresiyle başlayan ve içeriğinde ALİ OSMAN ZOR servis elemanı muamelesi yapıyor, EL KAİDEYİ açıkça savunuyor ikiz kuleleri onlann yaptığına emin ve ABD yi onlann vurduğuna emin ABD ye çalıştığı ortaya çıksa... FAZIL DUYGUN. İSMAİL YILDIZ ve HAYRULLAHLA düzenli görüşüyor onlara bayağı pirim veriyor, çarşamba cemaati konusunda da ketum davrandı, dergi 1500-2000 satıyor ibareleriyle devam eden 3 sayfadan 8 sayfaya kadar olan, FAZIL DUYGUN ve ALİ OSMAN ZOR ile yapmış olduğunuz el yazımı dokümanlar görülmüştür. Bu doküman ile alakalı olarak soruldu;

FAZIL DUYGU ve ALİ OSMAN SOY Baran Dergisinin yöneticilerinden olduğunu. Baran Dergisinin İBDA/C' nin yayın organı olarak bilindiğini. Kendisinin daha önce gözaltına alındığı için Kendisi ile Ergenekon konusunda röportaj yapmak istediklerini. Kendisinin de kabul etmedi ğni. Not içeriğinde geçen İSMAİL YILDIZ ve HAYRULLAH MUHMUD ÖZGÜR' ün FAZIL DUYGUN ve ALİ OSMAN ZOR ile bunların düzenli görüştüğünü ve İSMAİL YILDIZ' ı çok övdüklerini bu görüşmede Kendisine anlatıldığını. Kendiside de not olarak aldığını. İçeriğinin doğru olduğunu.


Yüklə 3,55 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   24   25   26   27   28   29   30   31   ...   53




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin