Bizim eski malum es mi giden arkadaşlar vardı bizim Grup o grubun yaptığı gibi bir çalışma var öyle hissediyorum



Yüklə 3,55 Mb.
səhifə29/53
tarix23.01.2018
ölçüsü3,55 Mb.
#40503
1   ...   25   26   27   28   29   30   31   32   ...   53

Evinde yapılan aramada bulunan el yazması not şeklinde hazırlanmış 20 Ekim FATMA YAŞAR PAŞA ve eşi ile Ankara' da trt binası kavşağmdaki Hacıbey Lokantasında akşam yemeği ibaresiyle başlayan ve içeriğinde, MİT bilgi paylaşıyor ama keçiboynuzu gibi önümüze yıkıyor diyor, polisin kendilerine yardımcı olması için yolladığı elamanlar ise çok okuyor hepsi çok eğitimli çok iyi sunumlarla geliyorlar ABD lilere silahlann çıktığı depolara kadar bilgi veriyorlardı diyor, EDİP BAŞER'in HİLMİ ÖZKÖK ve AYTAÇ YALMAN' la arası hiç iyi değildi yaşar paşa ile arası çok iyidir dedi ve aşağıdaki olayı anlattı, tayip ERDOĞAN BAŞER'i MİT müsteşan yapmak istedi, başer konuyu ÖZKÖK'e açmış özkök karşı çıkmış oranın kadrosu korgeneral demiş. Buna rağmen genelgesi hazırlanmış ÖZKÖK yine devreye girmiş ve genelge iptal edilmiş AYTAÇ YALMAN HİLMİ ÖZKÖK' e bu mit in başına gelmesin bizim hakkımızda dosya hazırlar demiş, ibareleriyle devam eden 8 sayfadan 11 sayfaya kadar olan, el yazımı dokümanlar görülmüştür, bu dokümanlar ile alakalı,

Haber kaynağımı gizli tutuyorum cevabını verdiği.

2012 İlk Şehit isimli Ergenekon hikaye bu Kınkaym Romanı isimli BEHİÇ GÜRCİHAN imzalı kitap ibraz edildiğinde. 54. sayfasında Kmkay başlıklı bir bölüm olduğu, "Aydın' m bir köyü 18 Ağustos 1984" başlıklı köyde küçük bir çocuğun başından geçen bir hikayenin anlatıldığı Çuval operasyonu ile her hangi bir alakasının olup olmadığı sorulduğunda ; Kendisinin burada 84 yılında şehit olan ilk askerimizin cenazesine katılan ve üçlemenin diğer kitaplannda daha da merkezi bir rol oynayacak olan Kmkay teşkilatının bir üyesinin bu cenazeyi izlemesini anlattığını.

Evinde yapılan aramada,İden 48'e kadar numara verilen ve el yazması not şeklinde hazırlanmış 'FATMA İLE PASTANEDE OTURURKEN / ANKARA 21 EKİM 2007' ibaresiyle başlayan ve Kanal Türkün kurulumunda bizzat doğan'm İNAN KIRAÇ aracılıyla 3 milyon $ var iddiasında ibaresiyle biten ve 12. sayfasında geçen bu not ile alakalı,

Haber kaynağı ile yaptığı görüşmenin notu olduğunu.

Evinizde yapılan aramada,İden 48'e kadar numara verilen ve el yazası not şeklinde


hazırlanmış emniyetin yakın adamı gazeteci ile sohbet sütiş beyoğlu 16 Haziran ibaresiyle
başlayan, mersin limanında barzaninin sigara şirketleri olayından sonra üzerine çok gelindiği,
ZEKERİYA ÖZTÜRK le Kadıköyde buluşmuşlar MUZAFFER TEKİN haberinden sonra ona
belge vermiş, GÜLER KÖMÜRCÜ aramış ZEKERİYA ÖZTÜRKE dikkat et i.... bilgi verir
demiş, MUZAFFER TEKİN in Doğuş Faktöring bünyesinde uyuşturucu operasyonlannda
kullandığını belgeler olduğunu, seher yeli dizisinin galasında Reına da naci şaşmazın yanma
Özel Kuvvetlerden bir albayın ve ÜMİT ÖZDOGAN'ın ulusalcılara yakın birinin

geldiğini NACİ ŞAŞMAZA iki saat boyunca değerlendirmesi için bütün MUZAFFER TEKİN olayını anlattıklarını söyledi, Alman Vakıflarının DTP ye yaptıklan dekontlan sanki yann yaymlayacakmış gibi anlatı , herkesin bizim hakkımızda FETTULLAHÇI dediğini

söyledi bu söylentiyi yayanlardan birinin TUNCAY ÖZKAN olduğunu, Ümraniye

davasında savcı çete ile VELİ KÜÇÜK arasında bağlantı aramış dedi MUZAFFER TEKİN ile VELİ KÜÇÜK arasında bağa kurmak zor dedim aralan o kadar iyi değil dedim OKTAY' ı arada harcarlar ve siz altı aydır haksız yere içeride olan bu adamlar hakkında tek haber yapmıyorsunuz dedim, HIRANT DİNK cinayeti sonrasında cinayeti VELİ KÜÇÜK üzerine çekmeye çalışan avukatı Doğan s...elli röportaj vermeye kendisinin zorladığını söyledi, ibarelerinin bulunduğu 19. sayfadan 24. sayfaya kadar geçen bu notla ile ilgili,

Gazeteci bir arkadaşı ile yapmış olduğu sohbet olduğunu. Haber kaynağını açıklamayacağını

Evinde yapılan aramada,İden 48'e kadar numara verilen ve el yazması not şeklinde hazırlanmış fsy ZAHİDE UÇAR KEMAL ÇAPRAZ (ufuk ötesi ) KEMAL KERİNÇSİZ i ziyaret 29/11/2007 ibaresiyle başlayan, kemal beyi ofisinde akşam ziyaret ettik, konuşma çoğunlukla benimle KEMAL BEY arasında geçti oktaylann MUZAFFER TEKİNlerin soruşturma süreciyle ilgili yaşananlan anlattı, savcı ZEKERİYA ÖZ'ü HSYK ya şikayet etmiş yüzüne karşı siz Cumhuriyetin değil cemaatlerin savcısısınız demiş kavga etmişler, en son pazartesi iddianameyi çıkaracağını söylemiş( 31 aralık) başsavcı yanma çağırmış uyarmış savcıyı bir an önce hazırlansın diye iddianameyi, savcı bombalann çürük olmadığına emin diyor hatta el bombalannı patlatıp vidoya çektirmiş, bu görüşmeden yaklaşık 1 2 hafta sonra medyada ergenekon operasyonu olarak yansıyan operasyon ile kemal kerinç siz göz altına almdı ibarelerinin bulunduğu 29. ve 30. sayfada geçen bu notla ilgili,

KEMAL KERİNÇSİZ ile yaptığı görüşmeden aldığını.

3929 no'lu iletişim tespit tutanağından; 15.07.2007 tarihinde, saat 13:48 sıralannda

MURAT isimli şahısla yaptığınız görüşmenizde sizin; "SEDAT PEKER MUAMELESİ

ÇEKTİLER YOLDA ABİ SANKİ BİR MAFYA BABASI YAKALANDI FALAN

ZANEDERSİN"DİYORSUNUZ MURAT İSİMLİ ŞAHIS İSE SİZE "NE SORDULAR

SANA" DİYE SORUYOR SİZDE "OKTAY İLE İLGİLİ ZOR DURUMDA BIRAKACAK

BİR ŞEY SÖYLEMEMİ BEKLİYORLARDI BENDEN" DİYORSUNUZ. MURAT

İSİMLİ ŞAHIS İSE ya üzüldüm ben ben o yüzden öyle yazdım sana şifreli gibi yazdım hani buraya kaçmak istersen buyur ben şey yapim ayarlıyım diye onu o anlamda yazdım"

DEVAM EDEN GÖRÜŞMEDE MURAT İSİMLİ ŞAHIS İSE "Valla herhangi bi

yardıma ihtiyacın olursa bana lütfen bildir ne bileyim ee mahkeme masrafıydı bilmem neyiydi falan benim şu an yapabileceğim bitek onlar ama olabilir yani olur bişey olur" şeklindeki görüşme sorulduğunda;

Bu görüşme Kendisine ait olduğunu. SEDAT PEKER muamelesinden kasıt Kendisinin yolda evine giderken alındığını, bunu kastettiğini. OKTAY YILDIRIM ile alakalı bir şey biliyorsa anlatmasının istendiğini.

kendisinin Ergenekon ile alakalı yazmış olduğu kitabı da Gladyo' ya Mektuplar Ergenekon Tiyatrosunda Son Sahne kitabın da iki ay önce yayınlanmış olduğunu. Son 4 yıldır yazdığı yazılann derlemesi ve Kendisinin burada Ergenekon u eleştiren yazılar yazdığını ve bizzat bazı olaylan Ergenekon un yaptığını, LOBİ olayını, Cumhuriyet Gazetesi ve Danıştay olayını da Ergenekon un yaptığını söylediğini.

3931, 3932, 3935, 3966 VE 3981 nolu iletişim tespit tutanaklannda AHMET CEYHAN isimli şahısla ile yaptığı görüşmelerin içeriklerinin doğru olduğunu

AHMET CEYHAN'm Kuvvai Milliye' nin Konya sorumlusu olduğunu , Kendisi ile Aşmalı Konak toplantılarında görüştüğünü.

3937 no'lu iletişim tespit tutanağıyla alakalı, * -

ERKUT ERSOY' u Daha önceden tanımadığını. Kendisini DSS' nin toplantılarına çağırdıklarını. Taksim' de bir toplantılarına katıldığını. Bu görüşmede de Erkut ERSOY un sürekli Kendisini telefonda suçlu duruma düşürmeye çalıştığını.

3940, 3949, 3950, 3951, 3954, 3955, 3957, 3958, 3959, 3960, 3961, 3962, 3963, 3964, VE 3973 nolu iletişim tespit tutanaklarında FATİH YURTSEVEN isimli şahısla ile yaptığınız görüşmelerde özetle; "BİLGİSAYAR KONUSUNDA, SERVÖR, LİNKLER GİBİ TEKNİK KONULARDA, SİZİN KENDİ SİTENİZLE ALAKALI OLARAK BİLGİ ALDIĞINIZ" şeklinde görüşme okunup, sorulduğunda ;

Kendisinin acikistihbarat .com sitesinin sahi olduğunu. FATİH YURTSEVEN ' de bu sitenin programlamasını yaptığını. Siteyi yeni bir sunucuya taşımayı düşündüğü için geçmişteki tecrübesine istinaden fikrini almak istediğini, Örgüt ile ilgili bir görüşme olmadığını, sitesi ile alakalı bir görüşme olduğunu.

3941 no'lu 10.08.2007 tarihli görüşme okunup sorulduğunda;

Görüşme yaptığı EMİNE BEHİYE ERSİN' i şu anda hatırlamadığını. Ancak Kendisinin okurlanmdan birisi olabileceğini. Bir siteye sahibi olduğunu. Zaman zaman Kendisi ile fikir teatisinde bulunmak için okurlarının kendisini aradıklarını onlarla görüştüğünü. Fikirlerini paylaştıklarını.

Görüşme içinde geçen çekirdek kadronun ne olduğu ve sisteme karşı olmasından ne kastedildiği sorulduğunda ;

Sisteme karşıdan kastın muhalif bir site olması olduğu . Bu konuşmada bir okuru ile geleceğe yönelik siyasi bir örgütlenmenin yapısına dair düşünce ve kanaatlerini paylaştığını. HABİP ÜMİT SAYIN' m Cumhuriyet Başsavcılığımızda vermiş olduğu 23.05.2008 tarihli ek ifadesi okunup, sorulduğunda;

ÜMİT SAYIN ile Kendisi arasında olan hakaret davasının beraat ile sonuçlandığını. ÜMİT SAYIN'ın kendisi hakkında anlatmış olduğu " gizemli bir kişi olduğu, bu soruşturmada kilit isim olduğu" şeklindeki beyanlarının doğru olmadığı. Ümit SAYIN m hezeyanları olduğunu. OKTAY YILDIRIM ile ÜMİT SAYIN' m Kadıköy' de bulunan ve tarif ettiği Seyhan Kafede kendisinin tanıştırdığını. Tarihini tam olarak hatırlamadığını. O kafe o zamanlarda kendisi dahil OKTAY YILDIRIM, ZEKERİYA ÖZTÜRK, ÜMİT SAYIN gibi bir çok ismin geldiği bir mekan olduğunu. Bunun Seyhan Kafenin yetkililerine sorularak da teyit edilebileceğinin. ÜMİT SAYIN' ı Seyhan Kafenin sahiplerinin de tanıdığını. Kendisinin ÜMİT SAYIN ile 2006 yılında tanıştığını, Beşiktaş iskelesinde buluştuklarını. Ümit SAYIN m kendisini 1995 ' li yıllardan beri tanıyor olduğunu öğrendiğini. KTB ( Kemalist Türk Birliği) mail grubu olarak kendisinin yazılarını kullandıklarını. O tarihlerde Planet şirketinin olduğunu ve Türkiye' nin ilk haber şirketi olan XN isimli haber sitesinde yer alan yazılardan bir kısmını alıp KTB mail grubunda yayınlamış olduklarını. O zamanlar kendisi ile veya şirketin elemanlarından biri ile internet üzerinden görüşmüş olabileceklerini. Ümit SAYIN m kendisini tanıdığını söylediğini, ancak kendisi Ümit SAYIN ı hatırlamadığını. Kendisinin KTB mail grubuna dahil olmadığını. Ümit SAYIN dahil etti ise bilmediğini. 2006 yılında tanıştıktan sonra yaklaşık ayda 2 kez görüştüklerinin doğru olduğunu. Her seferinde buluşmak için Ümit SAYEM m kendisini aradığını, bu konuda kayıtlardan tespit edilebileceğini. Özellikle Seyhan Kafede buluştuklarını ya da Seyhan Kafenin biraz ilerisinde bulunan sahildeki barlardan birisinde buluştuklarını. Ümit SAYIN'ın sürekli kendisine gizli örgüt kurmaktan bahsettiğini. Ümit SAYIN m Bahsettiği örgütün askeri ve akademisyenleri de içine alan bir yapılanmadan söz ettiğini kendiside de sürekli Ümit SAYIN'a bunun bir çözüm olmadığını, ülkenin bu şekilde kurtanlamayacağmı ve bu gibi çabaların insanları kışkırtacağını, temas kurduğu askerlere zarar vereceğini anlatmaya çalıştığını,

HABİP ÜMİT SAYIN'ın sürekli kendisine akademisyenlerden ve askerlerden oluşan gizli bir örgüt kurulmasını, yeni bir anayasa yapılmasını söylediğini. Kendisin de bu konulan ciddi bulmadığını, aynntısım sormadığını ve Umıt SAYîN'a tersi yönde telkinde



bulunduğunu. Aynca bu davramşlan ile temas ettiği askerleri ve orduyu zan altında bırakacağını söylediğini.

Kendisinin ÜMİT SAYIN' ı OKTAY YILDIRIM ve ZEKERİYA ÖZTÜRK ile tanıştırdığını. Ama onlann sürekli o kafeye takıldıklan için orada karşılaşmış olabileceğini.

Kendisinin OKTAY YILDIRIM ve ZEKERİYA ÖZTÜRK ile nasıl tanıştığını yukanda anlattığını. Kendisi hiç bir şekilde HABİP ÜMİT SAYIN' a MİT ile irtibatı olduğunu ima etmediğini, söylemediğini, gizli örgüt kurulması konusunda kendisinin bahsettiği gibi Ümit SAYIN'm kendisine söylediğini, kendisi Ümit SAYIN'ı frenlemeye çalıştığını.

HABİP ÜMİT SAYIN, BEKİR ÖZTÜRK' ün kuvaimilliye.net sitesinde yazı yazmak istediğini, kendisinin aracı olmasını Ümit SAYIN'm söylediğini. Kendisi Ümit SAYIN istediği için aracı olduğunu. Ümit SAYIN yazılan hem acikistihbarat.com' da hem de kuvaimilliye.net sitesinde yayınladığını. Hatta bir ara BEKİR ÖZTÜRK, ÜMİT SAYIN' ın yazılanm siteden kaldırmak istediğini, kendilerinin engel olduğunu.

Kendisinin ÜMİT SAYIN ile bu konularda e-posta yoluyla yazışmalanmız vardı. Bu yazışmalar bu söylediklerinin kanıtı olarak alınabileceğini. Aynca telefon kayıtlan incelenirse 2 senelik tanışıklığını boyunca bir iki istisna dışında sürekli Ümit SAYIN'm kendisini aradığının görüleceğini. Bu da aralanndaki ilişkinin ÜMİT SAYIN' m ifadesinde resmetmeye çalıştığı tablo ile alakasının olmadığının ek kanıtı olduğunu.

Gözlemciler grubu yukarıda bahsettiği 2023 platformu için hazırlamış olduklan bir grupta. Ancak o dinamiği yakalayamadıklan için bu gözlemciler kamuya açık toplantılara katılıp o konulara haber şekline dönüştüreceğini. Herhangi bir istihbarat toplama açık toplantılarda provokasyon yapma gibi bir görevi olmadığını.

Kendisine glodyanm böyle bir çalışma yaptığını nereden bildiği sorulduğunda; kendisinin bir gazeteci olduğunu, bu konuda bir çok kaynak okuduğunu. Örnek olarak Daniel Gasner'in Nato' nun gizli ordulan kitabını gösterebileceğini. Bu yapılann nasıl çalıştığı 1940'lardan 19501 erden beri dünya ve ulusal literatürde mevcut olduğunu. Kendisi de ülkedeki gelişmelere bakıp yabancı devletlerin ülkeye yönelik emellerine bakıp toplumsal gelişmeleri de yan yana koyduğunda Türkiye' de yeni bir sürecin inşaa edilmeye başlanıldığını gördüğünü ve kendi çapında kendi çevresini buna karşı uyardığını.

3952 no'lu iletişim tespit tutanağından; 24.10.2007 tarihinde, saat 15:46 sıralannda, RAFET ARSLAN isimli şahısla yaptığı görüşmede kendisiyle buluşmak istediği şeklindeki görüşme okunup sorulduğunda;

RAFET ARSLAN' ı MUZAFFER TEKİN' in arkadaşı olarak tanıdığını. Danıştay saldmsı somasında MUZAFFER TEKİN' in ofisinde tanıştığını.

Yazılannda ve kitabında da belirttiği üzere MUZAFFER TEKİN olayı gündeme düştüğünde ZEKERİYA ÖZTÜRK'ün kendisini aradığını ve kendisine bu konu ile ilgili bir röportaj vereyim dediğini. Kendisi de Zekeriya ÖZTÜRK'e bu konuya bakış açısını öğrenmeden röportaj yapmayacağını söylediğini ve bunu konuşmak için yine Kadıköy'de buluştuğunu. ZEKERİYA ÖZTÜRK kendisine gece boyunca MUZAFFER TEKİN' in en yakın arkadaşı olduğunu anlattığını ve sürekli röportaj yapmasını ısrar etti. Kendisi konuşmalara şahit olması için OKTAY YILDIRIM'ı çağırdığını. OKTAY YILDIRIM kendilerine katıldıktan sonra ZEKERİYA ÖZTÜRK'ün MUZAFFER TEKİN'i yanlış yönlendirdiklerini, MUZAFFER TEKİN'in bir suçu yoksa doğrudan gidip polise ifade vermesi gerektiğini, bu şekilde onu yanlış yönlendirerek medyaya malzeme yarattıklannı söylediğini. Aynca ZEKERİYA ÖZTÜRK'ün yaş olarak MUZAFFER TEKİN' in en yakın silah arkadaşı olamayacağını, ZEKERİYA ÖZTÜRK ile MUZAFFER TEKİN adına röportaj yapmayacağını, ama isterse MUZAFFER TEKİN' in yazdığı ve ZEKERİYA ÖZTÜRK'ün imzasının bulunduğu bir kağıt getirirse onu yayınlayaMÎ6Öeğiai söylediğini. Bunun üzerine ZEKERİYA ÖZTÜRK cebinden MUZAFFER TEKİN' ın nüfus* cu/danını çıkanp ve bak

kimliği bile bende dediği. Kendisi de bunun üzerine OKTAY YILDIRIM' a dönüp CEM ERSEVER olayını hatırlattığını. "OKTAY bu bana çok CEM ERSEVER koktu, ben bu noktadan itibaren MUZAFFER TEKİN' in sağlığından endişeliyim, benim için bu konuşma bitmiştir" dediğini ZEKERİYA ÖZTÜRK ile kavgalı bir şekilde mekândan ayrıldığını. O konuşmanın sabahında OKTAY YILDIRIM kendisini arayarak "haklıymışsın, senin dediğin gibi oldu, bu sabah MUZAFFER TEKİN intihar girişiminde bulundu" dediği ve devamında "Acıbadem hastanesine getirildiğini, Oktay YILDIRIM'm da orada olduğunu, gelebilirse görüşmek istediğini" söylediği. Evine de yakın olduğu için Acıbadem hastanesine gittiğini ve gün boyunca bir gazeteci olarak gelişen olayları takip ettiğini.

3965 no Tu iletişim tespit tutanağından; 18.11.2007 tarihinde, saat 20:29 sıralannda, sistemde BAKİ TÜRK adına kayıtlı FAZIL DUYGUN isimli şahısla yaptığı görüşmesinde kendisine; "AYLIK DERGİSİNDEN, BULUŞMAK İSTEDİĞİNDEN, YAZDIĞI YAZILARDAN VE TÜRK GENÇLİĞİ HAREKETİNDEN" 3970 no'lu iletişim tespit tutanağından 14.12.2007 tarihinde saat 12:20 sıralannda, fazıl duygun isimli şahısla yaptığı görüşmesinde kendisine; "OKTAY SİNANOĞLU VE OSMAN PAMUKOĞLU'NU SORUYOR" şeklindeki görüşme sorulduğunda;

Türk Gençliği hareketinin bir yazısının sitesinde kullandıklan için Genel Kurmay tarafından haklannda dava açıldığını. Bu çerçevede yargılamalannm Bodrum' da sürdüğünü. Bu kişilerle de bu davanın seyiri ve koordinasyonu ile ilgili görüştüğünü. Onun dışında bir bağlantısı olmadığını.

3959 no'lu iletişim tespit tutanağından 13.12.2007 tarihinde, saat 15:22 sıralannda ve 3988 no'lu iletişim tespit tutanağında 10.02.2008 tarihinde saat 19:05 sıralannda ENGİN ZORBA isimli şahısla yaptığını görüşmelerde kendisi ile; "BULUŞMAK İSTEDİĞİNİ SÖYLÜYOR SİZDE HER ZAMAN Kİ YERDE BULUŞALIM DİYORSUNUZ" bu görüşme deki ENGİ ZORBA'yı OKTAY YILDIRIM' ın arkadaşı olması nedeniyle yaklaşık bir yıldır tanıdığını. ENGİ ZORBA'nın arkadaşı olduğu için arkadaşlık çerçevesinde ve tutuklu bulunan OKTAY YILDIRIM' ın durumu ile ilgili sohbet etmek maksadıyla buluştuklannı.

TUTKUN AKBAŞ'm şu anda Kanal l'de muhabir olarak çalıştığını. Gündemdeki olaylara dair yaptığı değerlendirmeler ve iki gazeteci olarak bilgi paylaşımı olduğunu.

Yeni derin devlet eski derin devlete karşı sözünden kastettiğinin Türkiye'de yeni çağın gerekleri doğrultusunda Gladyo kabuk değiştirmektedir ve bu çerçevede küresel güçlerle uyumsuz kadrolann tasviye edilerek yeni emperyalist plana uyumlu kadrolann yükselmesinin esas olduğu. Bu doğrultuda ülkesini savunan ülkesi adına kaygı duyup meşru yollardan bir şeyler yapmak isteyen insanlar gladyonun kontrolündeki meczup, mafyöz ve çete yapılan üzerinden lekelenmeye ve kamuoyu yaratılmaya çalışılmakta olduğunu.

SELİM AKKURT'u ve MEHMET FİKRİ KARADAĞ'I tanımadığını ancak basından ve değişik kaynaklardan öğrendiği kadan ile FİKRİ KARADAĞ tespit edilemeyeceğini düşünerek ankesörlü telefondan SELİM AKKURT ile tetikçi olarak görüşme yaptığını, kendisi de bu davranışın salakça olduğunu ve ulusalcılığın bu gibi isimlerle lekelenmeye çalışıldığını söylediğini.

Aydınlık Dergisinde Yalova' da özel eğitim kamplan olduğu ve bunu tespit eden bir MİT elemanının öldürüldüğüne dair yalanlanmayan haberler çıktığını. Kendisi de konuşmasında bu haberi örnek gösterdiğini. Bahçeşehir Üniversitesinde terörle mücadele adı altında FBF ın da içinde olduğu özel eğitim ve kurs programlar düzenlendiği açık kaynaklardan da bulanabileceğini. Bu konuşmasında buna gönderme yaptığını.

Konuşma içinde DNL olarak yazılmış olan aslında DND (Alman İstihbarat Servisi) Türkiye'deki derin yapılanmalar içerisinde Alman istihbaratının rolü de bir çok kaynakta açıkça belirtildiğini. Buna gönderme yaptığını



3974 no'lu iletişim tespit tutanağı sorulduğunda; kendisinin görüşme yaptığı kişinin OKTAY YILDIRIM' ın avukatı olan YILDIRIM ÇAVUŞOĞLU olduğu, operasyon sırasında KEMAL KERİNÇSİZ'in tutuklanıp tutuklanmadığı konusunda bilgi alıp haber yapmak için aradığını.

3980 no'lu iletişim tespit tutanağında MURAT isimli şahıs size "BENCE BU

ÜLKEDE YANİ TÜRKİYE'DE BİR ŞEY YAPILABİLECEKSE BASINLA MASINLA ZANNETMİYORUM OSUN BE BEHİÇ BU SAATTEN SONRA YANİ" diyor sizde "BİZ

ABİ KENDİ YAPIMIZI KURACAĞIZ DA İŞTE" diyorsunuz MURAT isimli şahıs ise

size "ORDUYU KAŞIMAK LAZIM HA BİRE İRİTE ETMEK LAZIM ORDUNUN ACZİNİ YÜZENE VURACAKSIN BENİM İNANCIM ÖYLE YANİ BİLMİYORUM"

diyor sizde MURAT isimli şahsa "ÖYLE YAPACAKSIN TABİ ARTI AMA ORDUNUN

KENDİNE YETECEK HALİ YOK ŞU ANDA" şeklindeki görüşme okunup sorulduğunda;

Bu görüşmeyi İngiltere' de olan MURAT isminde bir okuru ile yaptığını hatırladığını. Bu konuşmada yapıdan kastettiği kendi siyasal örgütlenmesi olduğu. ..Bu konuda genelkurmayı birçok yazısında eleştirdiğini. Eleştirmeye devam edeceğini, 3987 no'lu iletişim tespit tutanağından;

4007 no'lu iletişim tespit tutanağından; 31.03.2008 tarihinde, saat 15:38 sıralannda, S.ERSİN ÖZTOPAL isimli şahısla yapılan başbakan ın sağlığı ile ilgili görüşme okunup sorulduğunda;

Görüşme yaptığı kişinin AKP İstanbul Teşkilatında görevli bir arkadaşı olduğunu daha önceden de başbakanın sağlık durumu ile endişelerini paylaştığını ve buna dikkat edilmesi gerektiğini söylediğini. Bu çerçevede kendisine kendi kaynaklanndan ulaşan Bangladeşli doktor ile ilgili bilgiyi paylaştığını. Arkadaşının kendi gözlemleri ile kendi kaygılanm doğruladığını gördükten sonra kendisi arayıp ek bilgi almak maksadıyla sohbet ettiğini. Kendisi de bu tarz ek bilgiyi zaten daha önce verdiğini, isterse yüz yüze görüşmeleri gerektiğini söylediğini. Görüşmenin bundan ibaret olduğunu.

Başkanın Ecevitleştirilmesi ile ilgili sorulduğunda; Başbakan Ecevitin iktidardaki son dönemlerinde belli doktorlann marifeti ile özellikle zayıflatıldığı ve akli melekelerinin zaafa uğratıldığı yönünde iddialar kamuoyuna yansıdığını. Bunu kastettiğini.

Başkan ERDOĞAN' a teşhis koyan Güven Hastanesinin bayan doktorunun basit bir grip virüsünden vefat ettiği açık kaynaklarda ( medya) da yer aldığını, kendisi başbakanın hastalığının tedavisi için değişik ilaçlar uygulayan Bangladeşli doktordan duyduğu endişesini dile getirdiğini. Bu konuda elinde somut bir bilgi mevcut olmayıp bu iddia bir iddia olarak aktanldığmı.

Daha soma SÜLEYMANin nikahına gittiğini. Ancak bu konuyu konuşmadığını, kendisi bu görüşlerinin kesinlik kazanmadığı için her hangi bir yerde yazmadığını. Kimse ile paylaşmadığını.

Digital inceleme tutanaklan sorulduğunda; bir kısım dosyalann şifreli olduğu hatırlatılarak sorulduğunda; güvenlik amacı ile bazı dosyalanna şifre koyduğunu, bazılannm da mail yoluyla gelirken karşı tarafın koymuş olduğu şifreler dediğini. Şifrelerin mail içerisinde yazılı olduğunu. Şu anda ezberinde olmadığını.

Unicorn.doc isimli dosya okunup sanal psikolojik savaştan ne kastettiği sorulduğuda; yurt dışında Türkiye aleyhine propaganda yapan merkezlere karşı sistematik bir karşı propaganda mekanizması oluşturmak adına Genel Kurmay Başkanlığının ilgili birimlerine sunduğu bir proje olduğunu.

toprakmehmet.doc isimli dosya okunup sorulduğunda; ABDULLAH AĞAR isimli yazann Toprak MEHMET' e susamışsa başlıklı kitabı ile ilgili OKTAY YILDIRIM' a yazdığı yazı olduğu.

invictus@ixir.com isimli e-posta adresini kendisinin kullandığım. ixir 1996-1997 yıllannda kapandığım. Bu yazı içerisinde geçen "başlangıçtaki TSK ile olan

bağlantı 1 anmızdaki gerek mali gerek fiziksel bağ bir daha bu bünyede sakın bu kelime geçmesin, bana bu konulardaki sorularınızı yüz yüze sorun, söz konusu kurum ile bağlantımızın kurulduğunu zaten daha önceden de var olduğunu söylemiştim..." şeklindeki beyanları ile neyi kastettiği tekrar sorulduğunda;



Burada kasdettiğinin yukanda bahsettiği proje çerçevesinde yazılımcılardan ve editörlerden bir ekip oluşturması gerektiği, O ekibi oluşturmak adına temas kurduğu arkadaşlan sürekli TSK ile bağlantının niteliğini sorduklannı, kendisi de projenin gizliliği dolayısıyla bu bağlantıyı uluorta sormamalan gerektiğini belirtilen bir konu olduğunu. Kendilerinin bu projeleri ile ilgili ön çalışmalannm Genel Kurmaya ulaştığını, daha sonra YÖK ile ilgili toplantılar yapıldığını. Ancak proje daha sonra gerçekleşmediğini.

fahrisahin44@hotmail.com isimli e-posta adresinden gelen Yeniden Müdafai Hukuk Hareketi isimli derneğin 17.03.2002 tarihinde Grant Haliç otelinde yaptığı genel kurulda derneğin asil ve yedek yönetim kurulu üyeleri ile denetim kurulu asil ve yedek üyelerinin isimlerinin gönderildiği görülmekle sorulduğunda; kendisinin de bu toplantıya davetli olduğunu. Gidemediği için e-mail olarak bana gönderildiğini.

o.calli@gmx.net isimi e-posta adresini OZAN BAYRAM kullanırdı dediği, Mailin içinde "bu arada Ankara' da mossadm mekanları nerede, küçük bir eylem yapalım, MİT' çiler öğrensin, bir de 20 Ocakda ABD başkanlık yemini varmış, o zamanda CAI' çocuklanna karşı bir eylem yapabiliriz şeklindeki ibarelerle ilgili olarak sorulduğunda; bunları kendisine OZAN BAYRAM'ın gönderdiğini kendisi provakatif içeriği dolayısıyla her hangi bir cevap yazmadığını. Kendisine gönderilen maillerin içeriğini gönderenlerin bağladığını. Ozan BAYRAM kendisinin sahibi olduğu acikistihbarat.com'un kurucu ortaklanndan olduğunu. 2006 yılının ortasında yayın çizgisi konusunda anlaşamadıklanndan dolayı aynldığmı.

uzayhacaoglu@hotmail.com isimli e-posta adresi Ankaradan arkadaşı olan Uzay HACAOGLU isimli bayan arkadaşına ait olduğunu. E-posta içerisinde bulunan "Hani Ankaraya falan geliyon ya bir takım neidiü belirsiz kişilerle toplantı falan yapıyon merak ettim. Beni de götürsene sahi söylüyorum bak. Sorarlarsa zararsızdır. 'Konu mankeni' falan dersin ok mi bak. Sahiden söylüyorum. Söz siz konuşurkene gülmiyicem. Şaka bi yana bu teklif ciddi" şeklindeki ifadelerde bahsedilen toplantılann ne tür toplantılar olduğu sorulduğunda; gazeteci olduğunu Ankara'da değişik haber kaynaklanyla görüşmeler yaptığını. Artı görüşme yaptığı insanlar arasında bu maili yazan Uzay HACIOĞLU'nun kocası Selcan HACIOĞLU'nun da olduğunu. Uzay HACIOĞLU'nun assoiciated press ajansında gazeteci olduğunu. Uzay'm kocasından ne idiü berilsiz şeklinde söz etmekten hoşlandığını. Bu mailde de ona espiri bir şekilde gönderme yaptığını. Ortada gizli bir toplantı söz konusu olmadığını.

acikistihbarat.com isimli sitemde Oktay YILDIRIM, Habib Ümit SAYIN, Fatma Sibel YÜKSEK, Zeki BİNGÖL'ün yazı yazmakta olduğu. Eskiden de Zekeriya ÖZTÜRK'ün yazı yazdığı. Aynca maillerini Ayşe Asuman ÖZDEMİR, Hayrettin ERTEKİN, Ümit OĞUZTAN, Bekir ÖZTÜRK, Adnan AKFIRAT'a gönderdiğini. Çünkü yüzlerce mail geldiğini ve kendisin de onlara cevap yazdığını. Hayrettin ERTEKİN'in enternetgrup isimli mail grubu olduğunu, kendi yazılannı Hayrettin ERTEKİN'in yazılanymış gibi mail gruplanna gönderdiği için mail üzerinden tartıştığını. Bu tartışmanın kayıtlan kendisinin mail kayıtlannda olduğunu. Asuman ÖZDEMİR ile bir kaç defa mailleştiğini. Bekir ÖZTÜRK'le zaman zaman aynı yazılan paylaştığı, Adnan AKFIRAT'la da bir site sahibi olarak sitede yayınladığı içerikle ilgili yazışmış olabileceği. Özellikle bir yazışma takviminin olmadığım.

Yüklə 3,55 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   25   26   27   28   29   30   31   32   ...   53




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin