EğİTİm biLİmleri



Yüklə 0,82 Mb.
səhifə19/21
tarix23.01.2018
ölçüsü0,82 Mb.
#40581
1   ...   13   14   15   16   17   18   19   20   21

EŞLEŞTİRMELİ TESTLER
E
şleştirmeli testler, çoktan seçmeli testlerin farklı bir biçimidir. İki bölümde verilen bilgiler, kelimeler, numaralar, semboller eşleştirilir. Öğrencilerin bilgiler, nesneler, olaylar hakkında ilişki kurma güçleri ölçülür.

EŞLEŞTİRMELİ Testlerin Etkin Kullanımı
Eşleştirmeli testlerde, cevap seçenekleri soru sayısından çok olmalıdır. Böylece sorunun şansla cevaplanma olasılığı düşer.
Kim?, Nerde?, Nasıl?, Ne zaman? gibi soruların cevabını gerektiren olgusal bilgilerin ölçülmesinde daha etkilidir.
Sorular ve seçenekler iki kolonda düzenlenmelidir.
Madde kökleri ile seçeneklerinin uzunlukları ve anlatım biçimleri benzer olmalıdır.
Seçenekler, belli bir sıraya veya düzene göre verilmelidir.

Bir ölçme aracına (yazılı yoklama sözlü yoklama, çoktan seçmeli test, boşluk doldurma vb.) karışabilecek hata kaynakları


• Öğrencinin sınava tutumu, istekliliği, yorgunluğu, hastalığı
• Puanlamayı yapan kişinin yanlılığı, dikkatsizliği ve kişilik özellikleri
• Ölçme aracının ölçülen hedef-davranış-ları ölçmeye uygunluğu '
• Ölçmenin yapıldığı ortamdan (ısı, ışık, havalandırma gürültü, kopya çekme olanağı vb.) kaynaklanan nedenler
• Ölçme aracından (soruların anlaşılmaması, karmaşık sorular, okunamama vb.) kaynaklanın hatalar

Eğitimde Kullanılan ölçme Araçları İle İlgili Genel Sonuçlar
• Eğitimde kullanılan ölçme araçları, ölçme işleminin amacına göre belirlenir. Örneğin; bir ünite sonunda genel öğrenme düzeyi ve eksiklikler belirlenmeye çalışılacaksa geçerliği ve güvenirliği yüksek (çoktan seçmeli test) bir sınav yapılabilir. Amaç; öğrenciler arasında iletişim becerileri, güzel konuşma, diksiyon gibi özellikler bakımından bir seçim yapmaksa bu özellikleri ölçmede geçerliği ve güvenirliği yüksek olan sözlü sınav yapılır.
• Ölçme araçlarının etkili yönü üst düzey zihinsel işlem gerektiren davranışları (analiz, sentez, değerlendirme gibi) ölçebilmesidir. Ölçme araçlarının sınırlılıkları ise alt düzey zihinsel işlem gerektiren davranışları (bilgi-kavrama gibi) ölçebilmesidir.
• Ölçme araçlarının diğer bir etkili yönü, geçerliği (konu alanını - kapsamı örnekleyen soruların olması) ve güvenirliği (tesadüfi hatalardan arınık olması) yüksek olma düzeyidir. Sınırlığı ise geçerliğin ve güvenirliğin düşük olma durumudur.


ÖLÇEKLERDE GEÇERLİLİK VE GÜVENİRLİLİK

1. Geçerlilik: Geçerlilik bir ölçme aracının ölçmeyi amaçladığı özelliği, başka herhangi bir özellikle karıştırmadan, doğru ve tam olarak ölçülebilmesidir. Geçerlilik ölçülmek istenen değişkenin, ölçülebilmiş olma derecesidir. Doğrudan ölçmelerde geçerlik, dolaylı ölçmelere göre daha yüksektir.
Güvenirlik geçerlik birbirinden tamamen ayrı iki kavram olup elde edilen istatistik değerleri arasında hiçbir ilişkisi yoktur. Ancak her ikisinin birlikte olmasıyla ölçek anlam bulur. Örneğin; ölçeğin güvenilir olması onun geçerliğini garantilemez.

a. İçerik geçerliği: Ölçme aracının tanımlanan davranış tepki evrenini yeterince temsil edebilmesidir. İçerik geçerliği ölçülen konudaki tüm boyutlarda oluşan tepki evrenini ölçeğin temsil etme gücüdür.

b. Yüzeysel geçerlik: Ölçme aracının hangi değişkeni ölçtüğü hakkındaki uzman görüşüdür. Geçerlik seviyesini sayısal değerle belirtme olanağı yoktur. Yalnızca kanaatlere göre kabul söz konusudur. Yüzeysel geçerlik ölçme aracının hangi değişkeni ölçtüğünü değil, ölçer gibi göründüğünü belirler.

c. Uygulama geçerliği: Ölçülmeye çalışılan değişkenin gerçek yaşamdaki gözlemlenebilir belirtileri ile ölçme sonuçları arasındaki uyum, uygulama geçerliğidir. Ölçüt, ölçmek istenen davranışı ne dereceye kadar yansıtırsa bulunan ilişki ölçme aracının geçerliği hakkında o derece sağlam bilgi verir. Örneğin; ölçülen değişken bakımından bireyleri tanıyan başka kişiler onları sıralar, sınıflar (atılgan - çekingen) gibi ölçüler bireyler hakkında gözlem yoluyla da aynı veriler toplanır. Elde edilen veriler arasındaki yüksek uyum ölçeğin geçerliği olduğunu ortaya koyar.

ç. Kestirici geçerlik: Kestirici geçerliğin saptanmasında izlenen yol şöyledir. Ölçme aracı uygulanarak sonuçlar alınır. Ölçülen niteliğin görülebileceği yeterli bir süre beklenir. Belirlenen ölçü açısından durumun değerlendirilmeleri yapılır. Geliştirilen testin sonuçlan ile ölçüt değişken sonuçlan arasında anlamlı bir ilişki bulunmuşsa testin tahmin geçerliği olduğu kabul edilir.

d. Yapı geçerliği: Soyut kavramlara yönelik ölçmelerde önce ölçülen kavramı tanımlayan kuramlardan biri tercih edilir. Böylece ölçülmek istenen kavramın yapısı belirlenir. Bu kuramsal yapıya göre gözlenebilir değişkenler ortaya konur. Son olarak gözlenebilir değişkenleri ifadelendiren maddeler yazılarak ölçek hazırlanır. Ölçek geliştirildiğinde maddelerin hangi etkenleri temsilen yazıldığını araştırmacı bilmektedir. Yani teorik yapıya bağlı ölçek yapısı belirlenir. Ölçeğin uygulanmasından elde edilen veriler "etken analizi" istatistik tekniği ile işlenir.

e. Ayırt etme gücü: Bir maddenin ayırt etme gücü ölçülen değişken bakımından birimler arası farklılığı ne ölçüde ortaya çıkarabildiği ile ilgilidir. Ölçmenin temel amacı ölçülen nesneler-deki farkı yakalayabilmek olduğuna göre ayırt etme gücü ayrı bir önem kazanır. Bir maddeye herkes aynı yanıtı vermiş ise diğer özellikleri ve önemi ne olursa olsun kimseyi diğerinden ayırt etmediği için maddeyi ölçekte tutmanın bir anlamı yoktur. Ayırt etme gücü zayıf maddelerin ayıklanması ile ölçek daha kısa ama daha etkili bir hale getirilmiş olur. Maddelerin ayırt etme gücünün analizi için bireylerin, ölçekten aldıkları toplam puanı belirlenir ve bu toplam puana göre en büyükten en küçüğe doğru sıralanır. Ayırt etme gücünü belirleme tekniklerindeki temel yaklaşım testin toplamında yüksek puan alanların incelenen madde de yüksek puan almaları gereğinin karşılanıp karşılanmadığıdır. Aynı şekilde ölçeğin toplamında düşük puan alanlar grubunda yer alan bireylerin madde puanlarında düşük olması gerekir.
2. Güvenirlik: Bir ölçme aracıyla farklı zamanlarda elde edilen ve aynı nesnelerle ilgili olan bir grup ölçümle ikinci grup ölçüm arasındaki tutarlılık eğilimine o aracın güvenirliği denir. Güvenirlik aynı değişkenin bağımsız ölçümleri arasındaki kararlılıktır.

Aynı süreçlerin izlenmesi ve aynı ölçütlerin kullanılması ile aynı sonuçların alınmasıdır. Güvenirliğin yüksek olabilmesi, ölçmede izlenen süreçler ile kullanılan ölçütlerin ayrıntılı olarak belirlenebilmesine bağlıdır. Dolaylı ölçmelerin yaygın olarak kullanıldığı sosyal bilimlerde güvenirliği yükseltmek için çok sayıda ölçüt kullanılmaya çalışılır. Madde veya soru sayısı arttırılır. Böylece güvenirliği yüksek sonuçlar alınabilir.





HATA TÜRLERİ

a. Sabit hatalar: Her ölçme için miktarı değişmeyen hatalara sabit hatalar denir. Bir manavın terazisinin tarttığı her nesneyi ağırlığından 100 gr fazla gösterdiğini ya da bir öğretmenin okuduğu her sınav kağıdına 5 puan fazla verdiğini kabul edelim. Bu durumda ölçümler gerçek ölçümler olmayacak, hatalı ölçümler olacaktır. Yalnız bu hatalar her bir ölçme için aynı yönde etkili olacaktır. Ve hata miktarı her bir ölçme için değişmeyecektir. Sabit hatalar bireysel ölçümleri ve ölçümlerin ortalamasını gerçekte olduğundan büyük ya da küçük gösterir.

b. Sistemli hatalar: Bir öğretmenin yalnızca kız öğrencilerin kâğıtlarına 10 puan fazla verdiğini düşünelim. Bu hatalar her ölçme için yorumlanabilir niteliktedir ve sistemlidir. Ancak tüm ölçümler için sabit değildir (Örneğin; erkek öğrenciler). Puanlayıcı yanlılıklarını gösteren hatalar sistemlidir.

c. Rastgele hatalar: Bu tür hatalar rastgele ortaya çıkan ve ne yönde etki ettiği yorumlana-mayan hatalardır. Bu hatalar çoğu kez, bilinmeyen nedenlere bağlıdır. Nedenleri iyi bilinmeyen ve ölçme sonuçlarına rastlantıyla karışan hatalardır.
ölçmelerde tutarlılık: Bir ölçme aracıyla farklı zamanlarda elde edilen ve aynı nesnelerle ilgili olan bir grup ölçümle ikinci grup ölçüm arasındaki tutarlılık eğilimine o aracın güvenirliği denir.

Birbirini izleyen ölçmelerde bireyin grup içindeki pozisyonundaki tutarlılık, yani grup içindeki sıranın değişmezliği aranır. Aynı nesnelerle ilgili iki ölçüm arasındaki korelâsyon hesaplanır. Bulunan korelâsyon kat sayısı, güvenirlik kat sayısı olarak adlandırılır.


Yapılan ölçümlerdeki değişme, standart kayma olarak ifade edilir. Bu ölçmelerdeki gerçek hata payını gösterir. Bu durumda ona, ölçmenin standart hatası denir.

Güvenirliği etkileyen etkenler: Güvenirlik bir testin kendiliğinden sahip olduğu bir nitelik değildir. O ancak bir testin, bir gruba uygulanmasıyla sahip olduğu bir niteliktir. Bir testten alınan puanların güvenirliğine bir çok etken etki eder. Bazıları şunlardır:

TESTİN KENDİSİYLE İLGİLİ ETKENLER

Testin uzunluğu: Bir testin içerdiği madde sayısı, testin güvenirliği ile doğrudan bağlantılıdır. Güvenilirliği etkileyen diğer etkenlerin tümü kontrol edilmişse ve teste sonradan katılan sorular, öncekiler gibi aynı davranışlarla ilgiliyse, soru sayısı arttırılarak testin güvenirliği arttırılabilir. Örneğin; öğretmenlerin yaptığı bir iki soruluk yoklamalardan ya da 10 - 15 maddelik doğru - yanlış testlerinden alınan puanlar tek bir puan için toplanmadıkça güvenilir olmaz. Bu yüzden belirtilen sınavlardan birkaçı birlikte tek bir sınav gibi değerlendirilmelidir.Test içeriğinin benzerliği: Ölçütleri davranış ve konu açısından homojen olan bir testten alınan puanlar, heterojen bir testten alınan puanlardan daha güvenilir olur. Örneğin; 100 maddelik bir sosyoloji testi, 100 maddelik sosyal bilimler testinden daha güvenilirdir. Konulan sıkıca örülmüş olan derslerde (matematik - yabancı dil) geliştirilen testler konuları sıkıca örülmemiş olan derslerde geliştirilen testlerden daha güvenilir sonuçlar verir. Ayırt edici maddelerden oluşan bir testin güvenilirliği daha yüksek olur. Bir maddenin ayırt etme gücü, o maddenin içerdiği düşüncenin sağlamlığına, onun anlamının açıklığına, çoktan seçmeli maddelerde doğru yanıtın yeterli yetersiz bilgiye sahip olan öğrenciler için çekici gelmesine de bağlıdır.

Puanlamadaki nesnellik: Bir testin güvenirliğini, onun puanlamasının nesnel olup olmayışı büyük ölçüde etkiler. Bir testten alınan puan, puanlayıcıya ya da puanlanan zamana göre değişmiyorsa o testin puanlama güvenirliği yüksektir. Puanlama güvenilirliği yüksek olan bir testin güvenirliği de yüksek olur.
Puanlama güvenirliği, puanlamanın nesnel olmasına ve puanlayıcının öznel kanısının puanlamaya etki etmemesine bağlıdır. Bu nedenle objektif testler en yüksek puanlama güvenirliğine sahiptir.

Uygulama koşullan: Testin uygulamasında ana kural, uygulama koşullarının her öğrenci için aynı olmasıdır.
Testten alınan puan güvenirliği, uygulama koşullarının elverişsizliğinden ya da koşulların her öğrenci için ayn olmasından dolayı düşebilir. Testin uygulandığı koşullar ışık, ısı, havalandırma gibi değişkenler bakımından elverişli olmalıdır.

Testin uygulanmasındaki önemli bir konuda kopya sorunudur. Testin hazırlanması, çoğaltılması, saklanması aşamalarında gizlilik ilkesine kesinlikle uyulmalıdır.


Uygulama sırasında öğrenciler birbirinin yanıtlarını görmeyecek düzende oturtulmalıdır. Testi uygulayanlar yansız davranmalı, onların yanıtlarını etkileyecek herhangi bir işaret ya da davranıştan kaçınmalıdır.

Testin Uygulandığı Öğrenci ya da Grup ile İlgili Etkenler
Testin güvenirliğini etkileyen etkenlerden biri de test uygulanan öğrencinin ölçülen özellik bakımından her zaman aynı olmasıdır. Eğitimde ölçülen özellikler günden güne, saatten saate değişebilir. Öğrencinin bir basan testinden aldığı puan onun hastalığından, yorgunluğundan, uykusuzluğundan ve güdülenmemiş olmasından etkilenir.

Sınava giren öğrencinin dinlenmiş ve somlar yanıtlamaya güdülenmiş olması istenir. Doğru yanıtını bilmediği maddelerde tahmine giden öğren çilerden şanslı olanlar puanlarını arttırabilirler.



Teste tâbi tutulan öğrencinin test puanının değişmesine neden olan bireysel etkenler dört grup altında incelenebilir.
1. Bireyin sürekli ve genel karakteristikleri

Bu tür etkenler bireyin yalnızca belli bir zaman da olmuş olduğu belli bir testteki, puanın değiş meşine değil, herhangi bir zamanda alacağı herhangi bir testteki puanında değişmesine ne den olur. Örneğin; hızlı okuma ve okunduğun anlama yeteneği... Testte bulunan problemleri benzerlerini daha önce çözmüş olma gibi.

2. Bireyin sürekli ve özel karakteristiği: Bunlar yalnızca belli bir testle ilgili olan etkenlerdi Örneğin; testte bulunan bir okuma parçasını daha önce okumuş olma gibi.

3. Bireyin geçici ve genel karakteristiği: Herhangi bir testten alınacak puanı etkileyen etkenlere denir. Sınav yerindeki ısı, ışık, ve havalandırma durumu v.b.

4. Bireyin geçici ve özel karakteristikleri: Bunlar belli bir zamanda alınan belli bir testteki puana etki eden etkenlerdir. En çok hataya etki eden etmenlerdir. Örneğin; özel bir testin neden olduğu güdülenme eksikliğidir.
Bir testin güvenirliği, o testin uygulandığı grubun ölçülen özellik bakımından homojen ve heterojen olmasına bağlıdır. Güvenirliği aynı kişilerin bir testten aldıkları puanların tutarlılığı ya da test sonuçlarına göre kişilerin grup içindeki sıralarının değişmezliği olarak tanımlanır. Güvenirlik, geçerlik için gerekli koşuldur. Bir testin güvenirliği düşük ise geçerliği de düşüktür. Ancak güvenirliği yüksek olan bir testin geçerliği yüksek olmayabilir. Hatta düşük olabilir. Güvenirliği düşük bir testin geçerliği ne denli uğraşılırsa uğraşılsın belli bir sınırın üstüne çıkarılamaz.

Kullanışlılık
Bir ölçme aracının sahip olması istenilen üçüncü nitelik kullanışlılıktır. Bir testin kullanışlılığı onun geliştirilmesi, çoğaltılması, uygulanması ve puanlanmasının kolay ve ekonomik olması demektir. Çoğu kez testin kullanışlılığı ilk plânda düşünülüp onun geçerlilik ve güvenirliği dikkate alınmaz. Böyle yapılması doğru değildir. Bir testin güvenirlik ve geçerliği ön plânda tutulmalıdır. Geçerlik ve güvenirlikten vazgeçmeden kullanışlık işleri karşılanmaya çalışılmalıdır.
Hazırlanan testin ya da soruların sınava giren her öğrenciye bir nüsha düşecek biçimde çoğaltılması testin kullanışlılığını artırır. Ancak bu da olanaklara bağlıdır. Basılan testlerde soruların okunması ve birbirlerinden ayn bir bütün olarak algılanması kolay olmalıdır. Basımı kötü ve nerdeyse soruları birbirlerine karışmış olan bir test kullanışlılığından çok şey yitirir. Bu nedenle testler uygulanmadan önce okunamayan ya da yanlış yazılan yerler olup olmadığı bakımından büyük bir özenle gözden geçirilmelidir. Kopya çekmeyi engellemek için sınav yapılırken olanaklar ölçüsünde fazla gözcü kullanılmamalıdır. Bir testin kullanışlılığını artıran etkenlerden biri de o testin uygulanabildiği alanın genişliğidir. Üzerinde durulacak bir başka nokta testin puanlamasındaki kolaylıktır. Bu konuya iki yönden bakılabilir.

a. Testi herhangi biri puanlayabilir mi?
b. Testin puanlaması çok zaman alır mı?
Yazılı yoklama tipi sınavlarda bireysel testlerin bireysel testlerin puanlaması, kesinkes o konunun uzmanı tarafından yapılmalıdır. Seçmeli testlerin puanlaması hem kolaydır hem de daha az zaman alır.
Aslında bir test geliştirici, amacına hizmet edecek güvenilir, verileri daha kolay, daha ucuz ve daha az zamanda nasıl elde edileceği, testin plânlama evresinde belirlemiş, yani seçimini yaparken kullanışlılık etkenini de düşünmüş olmalıdır.


ÖLÇME SONUÇLARI ÜZERİNDE İSTATİSTİK İŞLEMLER

l.Mod; ölçümler arasında tekrarı en fazla olanıdır. Mod bir vasat ölçüsü olarak grubun performansını yansıtır. Sınıflama ölçeğindeki veriler için kullanılması en uygun istatistiksel işlemdir. Bazen dağılımın iki veya daha çok modu olabilir. Bu durumdan dağılıma iki modlu, üç modlu gibi isimler verilir.

örnek 1. Türkçe sınavından 6 öğrencinin aldıkları puanlar sırasıyla, 3, 4, 4, 5, 6, 7 olsun. Bu verilere göre mod "4" dir. Çünkü tekrarı en çok olan puandır.
Örnek 2. İngilizce sınavından 6 öğrencinin aldıkları puanlar sırasıyla, 3, 4, 4, 5, 5, 6 olsun. Bu verilere göre mod "4" ve "5" dır.Çünkü tekrarı en çok olan puanlar "4" ve '5" dir. Bu durumda dağılımın iki modu vardır.

2. Ortanca; ortanca sıralanmış bir dizi ölçüm arasında, tam ortada bulunan ölçümdür. Bir başka anlatımla üzerinde ve altında ayn sayıda ölçüm olan bir vasat ölçüsüdür. Puanlar sıralandıktan sonra puanlan iki % 50 lik dilime ayıran değerdir.

Örneğin; 1, 3, 5,7,9vell ölçümlerine ait ortanca 6 dır. 6 ne üçüncü kişinin ne de dördüncü kişinin aldığı puandır. Bu durumda ortaya yakın olan 3.ve 4. kişilerin puanlan toplanıp ikiye bölünür. Böylece ortanca bulur.
Veri sayısı tek olduğunda ise direkt olarak ortadaki veri ortanca olarak alınır.

3. Ranj; ranj, en yüksek puanla en düşük puan arasındaki farka denir
Örneğin; 1,3,5,15, ve 17 puanlarına ait ranj: (17 — 1) = 16^dır.
Ranj, güvenilir bir yayılma ölçüsü değildir.

4. Aritmetik ortalama; aritmetik ortalama öğrencilerin o dersten aldıkları notların toplamının öğrenci sayısına bölünmesidir. Aritmetik ortalama öğrenci notlarının nerede yığıldığı hakkında bilgi verir.

5. Standart sapma; standart sapma, puanların aritmetik ortalamalarından olan farklarının karelerinin toplamının puan adedine bölümünün karekökü olarak ifade edilebilir. Ya da aritmetik ortalamadan farklı olarak standart sapma öğrenci puanlarının birbirine ne kadar yakın ya da uzak olduğunu yani öğrencilerin birbirine benzer notlar alıp almadığı hakkında bilgi verir. Standart sapma ne kadar küçük çıkarsa öğrenciler benzer notlar almış, ne kadar büyük çıkarsa da öğrenciler o kadar farklı notlar almış demektir. Standart sapma her bir öğrenci notunun sınıf ortalamasından çıkarılıp, bu farkların kareleri toplamının öğrenci sayısına bölünüp bu değerin de karekökünün alınmasına eşittir.

EĞİTİM BİLİMLERİ



REHBERLİK ve DANIŞMA
REHBERLİK NEDİR?
Geleneksel eğitim sistemlerinin öğretim ve yönetim süreçlerine önem veren, öğrencilerin akademik gelişimlerini ön plana alan yaklaşımlarının yetersizliğini gidermeyi amaçlayan, öğrenci kişilik hizmetlerinin bir grubunu oluşturan ve eğitim sürecinin tamamlayıcı bir parçası olarak kabul edilen rehberliğin çok çeşitli tanımları yapılmıştır. Bu tanımlardan bazıları aşağıda verilmiştir.
"Rehberlik, bireye kendi istek ve imkanları ile toplumda kendisine açık gelişme imkanları ve beklentileri tanıması ve bunları en iyi biçimde uzlaştırabilmesi için bireye yapılan profesyonel, sistematik bir yardımdır.

"Rehberlik bireyin en verimli şekilde gelişmesi ve tatminkar uyumlar sağlamasında gerekli olan seçimleri, yorumları, planları yapmasına ve kararlar vermesine yarayacak bilgi ve becerileri kazanma ve ulaştığı bu seçim ve kararları uygulaması için kişiye yapılan sistemi, profesyonel yardımdır".


"Rehberlik, kendini anlaması, problemlerini çözmesi gerçekçi kararlar alması, kendine en uygun düzeyde geliştirmesi, çevresine dengeli ve sağlıklı bir uyum yapması ve böylece kendini gerçekleştirmesi için uzman kişilerce bireye verilen psikolojik desteklerdir."

Tanımlar incelendiğinde bir takım ortak unsurun yer aldığı görülecektir. Örneğin merkezde birey yer almakta ve tüm çabalar bireyin bazı nitelikleri kazanmasına yöneliktir. Bu nitelikler klasik eğitim sistemlerinde ihmal edilen, ancak çağdaş dünya da bireylerin mutlu ve üretken olabilmeleri için kazanılması gereken niteliklerdir. Diğer yandan tanımların tümündeki diğer ortak unsur söz konusu niteliklerin kazanılmasına yardım sürecinin profesyonelliği gerektirdiği hususudur.


Buna göre daha özet bir tanım vermek gerekirse, rehberlik; bireylere çağdaş dünyanın ihtiyacı olan, mutlu ve üretken insanlar olabilmeleri için gerekli niteliklere ulaşmaları amacıyla, uzman kişilerce yapılan yardımları içeren bir süreçtir.


REHBERLİĞİN AMAÇLARI
Yaşamayı bir iş olarak kabul edersek, her işte olduğu gibi bu işte de başarılı ve mutlu olmak için bazı niteliklere sahip olmak gerekecektir. Bireylerin yukarıdaki tanımlarda önemli bir kısmına değinilen bu nitelikleri kazanmalarına yardım etme, rehberliğin amacıdır. Aşağıda 'yaşama işinde" başarılı ve mutlu bireylerin sahip olması gereken niteliklerden bazıları verilmiştir.
Verimli çalışma ve sınav becerileri kazanma, Zamanı iyi kullanabilme.
Etkili karar verme, problem çözme ve plan yapma becerileri kazanma.
Kendini tanıma ve kendini kabullenme.
Etkili iletişim becerileri kazanma,
Meslekleri tanıma,
Kendi yetenek, ilgi ve kişilik özellikleri ile öğrenme konulan ve meslekler arasında bağ kurabilme,
Öğrenme ve çalışmaya yönelik olumlu tutumlar kazanma,Toplum hayatına uyum sağlayabilme ve katkıda bulunma için gerekli sorumluluk.
Başkalarına saygı ve yardımlaşma gibi değerler kazanma,
Tüm bu niteliklere ulaşmaları için bireylere verilen yardımların, bir diğer deyişle rehberliğin nihai amacı bireyin kendini gerçekleştirmesidir. Hümanistik psikolojinin ortaya koyduğu bir kavram olan kendini gerçekleştirme ile kastedilen, bireyin bütün kapasitesini geliştirerek tam olarak kullanabilmesi, daha verimli ve mutlu düzeye ulaşabilmesidir.
REHBERLİK HİZMETLERİ
Klasik rehberlik uygulamalarında rehberlik hizmetlerinin sunumu genellikle;
1. Psikolojik danışma,
2. Oryantasyon
3. Bireyi tanıma,
4. Bilgi verme,
5. Müşavirlik
6. Yerleştirme,
7. İzleme, değerlendirme ve araştırma hizmetleri biçiminde sınıflandırılır.
Bu hizmet alanları aşağıda kısaca tanıtılmıştır.
Psikolojik Danışma: Rehberlik hizmetlerinin merkezinde yer alan psikolojik danışma hizmetleri, rehberliğin tanımında verilen tüm amaçların gerçekleştirilmesinde temeli teşkil eden bir hizmet alanıdır. Zaman içerisinde rehberlik alanının isminin "Psikolojik Danışma ve Rehberlik" biçiminde değişmesine yol açacak kadar ön plana geçen bu hizmet alan rehberlik hizmetlerinde en fazla uzmanlığı gerektiren hizmet grubudur. Bireyin kendini tanıması, geliştirmesi, kendisine ve çevresine uyum sağlaması, sorunlarını çözmesi ve sağlıklı kararlar verebilmesi için bireylere yapılan yardımları içerir.

Oryantasyon: Öğrencilere okulu,çevresini ve buralarda yararlanabileceği imkanları tanıtmaya yönelik etkinliklerdir.
Bireyi Tanıma: Her öğrencinin tüm yönlerini, çeşitli ölçme ve değerlendirme yöntem ve tekniklerini kullanarak ortaya çıkarmaya yönelik faaliyetleri içerir. Bireyi tanıma etkinliklerinin temel amacı öğrencilerin kendilerini tanımalarına yardım için gerekli verileri elde etmektir.

Bilgi verme : Öğrencilerin ihtiyaç duyacağı eğitsel ve mesleki nitelikli tüm bilgilerin toplanması ve bunların çeşitli yöntemlerle öğrencilere duyurulmasına yönelik etkinlikleri içerir.

Müşavirlik: Okul personeli ve velilere yönelik olarak, okulun ve evin öğrenciler için öğrenmeye daha uygun bir ortam olmasını sağlamaya yönelik etkinliklerdir. Bir başka deyişle psikolojik danışma ve rehberlik anlayışının tüm personeli ve velilerce de benimsenmesini sağlayarak öğrencilerin gelişimine katkıda bulunmayı amaçlayan etkinlikleri içerir

Yerleştirme: Öğrencilerin kendi kişilik özellikleri, ilgi, yetenek ve ihtiyaçlarına uygun derslere, programlara ya da tam zamanlı ya da yarı zamanlı işlere yerleştirilmelerine yönelik etkinliklerdir.
İzleme, Değerlendirme, Araştırma: Çeşitli ders, program ya da işlere yerleştirilen öğrencilerin buralardaki başarıları ya da memnuniyetleri, okulda verilen rehberlik ve psikolojik danışma hizmetlerinden elde edilen sonuçlar, mezunların üst eğitim kurumları ve iş hayatlarındaki durumlarının belirlenmesi ile okulun rehberlik ihtiyaçlarının saptanması gibi etkinlikleri içerir.



Yüklə 0,82 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   13   14   15   16   17   18   19   20   21




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin