Gül gibi geçinip gidiyorduk, Ne gerek vardı bunca hırsa



Yüklə 2,6 Mb.
səhifə20/23
tarix11.08.2018
ölçüsü2,6 Mb.
#69060
1   ...   15   16   17   18   19   20   21   22   23
Her günümüz mübarek ola. 
Yaradan korku imparatorluğu kurmadı ki yarattığı dünyada,
Korkuyla değil, yüreğinizdeki Süveyda ile bağlı olun O'na. 
Şeytan ruhumuzda değil, etrafımızda, 
Her birimiz Tanrıdan bir parça. 
Daha da geç olmadan, dönelim kalbimizdeki bizi Yaradana.
Cumanız mübarek ola. 

…..

Güzellik ruhtadır,yürektedir kaportada değil, 
Ben ne güzeller gördüm modeli eskidikçe gözden düşen, 
İster gerdir ister çekiçlettir, 
Gönüldür her daim seven sevilen. 
Sen Sen Ol aynalara kanma, 
Bugün güzelsin diyene sazan gibi inanma. 
Yaşanacak bir ömürdür mühim olan hep sevilmek, 
Kendini beğenmişe yakışır her an terkedilmek.

…..

Bana sevgiden sözetme, 
Sev. 
Aşka dair kelimeler istemem, 
Yaşat. 
Ayrılıktan bahsetme, gideceksen, 
Git. 
Ben lafların adamı değilim, 
Benim şahidim yaşananlardır, 
Ben şaşmam doğruluktan, güzellikten. 
İster dost ol, ister arkadaş, ya da sevgili, 
Ya sev, ya da terket. 
İnsan değilsen eğer, yalanlarını kendin gibilere dinlet. 

…..

Tanrı, 
Vaadetmez verir, 
Şu güzelim dünyayı, 
Aldığın her nefesi verdiği gibi. 
Lakin paylaşmasını bilemedik. 
Cenneti, cehennemi de verecek, 
Kimbilir kimler nereyi görecek. 
O'nu kandırdığını sanan çok, 
Ama yaşamı adamca paylaşmayanlar nafile beklemesin, cennette onlara yer yok. 
Hesap günü herkes kendi derdine düşecek, 
İnsana kıyanlar bilmem sırat köprüsünden nasıl geçecek. 
Dayı, emmi, yeğen, oğul, yandaş yok orada, 
Rüşvet yok, torpil yok, 
Daha ilk anda anlayacaksın seni yatırdıklarında musalla taşına. 
Çekeceksin ettiklerini birbaşına. 

….

Körkütük sarhoşum o gün bugündür, 
Ayılmak isteyen kim. 
Yine de yaslanmadan kimselere, Durabiliyorum ayaklarımın üstünde. 
Çok susadım çok, 
Lakin ben kimselerin elinden su içmedim ki, 
Bir sana açtım ağzımı kana kana içeyim diye seni, 
İçme dediler suyu, 
Tazeler sarhoşluğunu, 
Olsun varsın, 
Aşkın beni körkütük ettiyse, 
Tazelesin be gülüm, 
Razıyım sarhoş gezmeye, 
Susadıkça aşk şarabından içmeye, 
Yeter ki gel, 
Dudaklarım çatladıkça, 
Sana susadıkça, 
Razıyım bir yudum sana, 
Gel, ayılmamacasına sevdayı yaşayalım , 
İstemem başka birşey, yüreğimizde meyi paylaşalım. 
Sarhoşum, 
Çünkü bir kez sana aşık olmuşum. 

….

Öyle bir geçti ki zaman, 
Herşey değişti. 
Sürü önde giderdi, çoban arkadaydı eskiden. 
Gün oldu:
Çoban önde, 
Sürü peşinde. 
Hey gidi günler. 

…..

Hemen gitmeseydin, 
Biraz daha kalsaydın be arkadaş, 
Bir iki sigara içimlik, 
Birbirimize biraz daha doyumluk. 
Çay demlerdik sac sobamızın üstünde, 
Kanımı istesen verirdim, çayın demi diye, 
Çay tabağımız kül tablamız olurdu, 
Boşverirdik geleceği, 
Maziyi yudumlardık seninle, 
Anılar sigaranın dumanı olurdu. 
Uçup giden yılları yeniden çekerdik içimize, 
Hepsini vermezdik bırakırdık güzellerini ciğerimizde. 
Kapatırdık perdeleri, 
Gün doğmuş, güneş batmış kime ne, 
Yakardık kötüleri sobanın közünde. 
Ben senden bir nefes çekerdim, 
Sen benden alırdın yudum yudum, 
Kalsaydın, hemen gitmeseydin, 
Beni birbaşıma terkeylemeseydin, 
Çay sigara bahane, 
Az daha doysaydık birbirimize, 
Biliyorum bu son gidişin, 
Bana koyan bu, 
Bir daha dönmeyişin. 
Çay kaynamış, sana kanımın kaynadığı kadar, 
Sigaram tek kişilik yanıyor, anladımki dumanını vermeliyim son nefese dek azar azar. 

…..

Üsküdarda sabah oldu diyorlar ya, 
Bu ne biçim üsküdarmış, 
Bu nasıl sabahlarmış, 
Kerizler bile uyandı, 
Ne derin uykuymuş, 
Bir millet hala yatakta rüyada kaldı. 

…..

Şöyle bir düşündüm de, 
Ne kaşınmanın düşünmeye, 
Ne de düşünmenin kaşınmaya faydası var. 
Zira çok kaşınanı hiç düşünmeden kaşırlar, 
Çok düşüneni de hiç kaşımaz kaşarlar. 

….

Beni benden almıştı, 
Sordum onda da yokmuşum, 
İnsanlık adına, 
Yerimi gören, bilen, duyan varsa, 
Bizahmet bana haber sala. 

….

Kadın dediğin:
Gönlüyle doyurmalı, 
Yüreğiyle öpüşmeli, 
Gözleriyle, bakışlarıyla sevişmeli, 
Kadın dediğin su gibi, hiç bitmemeli. 

….

Sana aşkı öğretirdim ama daha çok küçüksün be çocuk, 
Yirmilerdesin, büyüyemezsin çabuk, 
Daha ne ihanetler zincirinden geçecek, 
Ne yaşayan ölüleri gömeceksin sol yanına, 
Aşk öyle yenilir içilir birşey değil çocuk. 
Ya sen yolun yarısındaki, 
Sen ne yaptın aşka dair, 
Yediğin birkaç kazık, biraz gözyaşı vesair. 
Buldum sandıkların kuş olup çekip gittimi, 
En mutlu gününde adam sandığın terkettimi. 
Ey yolun sonundaki, 
Bir sen bilirsin aşkın üç harften oluştuğunu, 
Onda yalnız gerçek insanların buluştuğunu. 
Küçüksün be çocuk, 
Ezberlenecek, akılda tutulacak birşey değilki aşk dediğin, 
Yüreğinde yeşerecek, süveydanda gizlenecek, 
Kıymet bilene verilecek, 
Bir göznuru, Gönül emeğidir her kimse O'na verdiğin. 
Büyü çocuk, 
Sadece sevgiyle büyü, 
Aşk seni esir alacak bambaşka bir büyü.

…..

Kaç Sela verildi, 
Kaç Cuma'lar geçti, 
Nice namazlar kılındı, 
Sadece adı kalan ne bayramlar yaşandı. 
Kandillerde dualar edildi, 
Oruçlar tutuldu. 
Ne yazık ki her geçen gün insan olduğumuz biraz daha unutuldu. 
Yaradan şaşkın yarattığına baktıkça, 
Allah’ın verdiği canı kullar aldıkça, 
Kutsal kitaba dair yaşayanlar tükeniyor, 
Kardeş kardeşe dahi düşmanca bileniyor. 
Sonu yok bu hırsın, isteğin, arzuların, 
Sanki Tanrı göndermiş gibi birileri peygamber biliniyor. 
Sonunu getirmekteyiz şu güzelim dünyanın, elbirliğiyle, 
Servetin, varlığın, şehvetin verdiği aptallığı, sersemliğiyle. 

…..

Bazen ağızlarını ararım birilerinin, 
İşsiz kalsam iş verirlermi diye, 
Veya sofralarını, 
Aşsız kalsam aş sunarmısınız niyetine, 
Ya da kalplerini yoklarım, 
Aşksız, sevdasız, sevgisiz kaldığım günde, 
Bir yudum, bir tutam belki diye, 
Ama gördüm ki hepsi nafile. 

….

Görürmüyüm bilmem, 
Bir dahaki doğum günümü, 
Ama olsun, 
Almaktayım ya şu an nefesimi, 
Kucaklamalıyım hayatı, 
Sevmeliyim ayırtetmeksizin herkesi. 
Ayağıma dolanan kedimi, 
Penceremdeki güvercini, 
Gülü ve onsuz olmayan dikenini, 
Beni seveni ya da sevmeyeni, 
Yine her günkü gibi. 
Boşvermeliyim kendimi, 
Onca zaman kendimle zaten başbaşaydım , 
An geldiğinde yine birbaşıma kalmayacakmıyım, 
Son seferde helalliği sizden almayacakmıyım, 
Boşvermeliyim beni, 
Lakin alın, kabul edin, reddetmeyin sevgimi. 
Sevgiler varsa ben varım, 
Ben sadece seversem yaşarım. 
Alın beni sol yanınıza, 
İzin verin biraz daha yaşayayım. 

…..

Nedir bu acele, 
Nedir bu telaş, 
Neyi, kimi nereye yetiştiriyorsunuz, 
Su gibi akıp giden yıllar. 
Ak düşürseniz de sakalıma, 
Hergün yeni çizgiler koysanız da, 
Yüzüme, alnıma, 
Gün gelip bitirecek olsanız da ömrümü, 
Yaşlandıramaz, öldüremezsiniz, 
Bu sevgi dolu, Aşk dolu, deli divane gönlümü. 

…..

Gitme, 
Kal buralarda, 
İstersen uzak seveyim, 
Ama aradabir cemalini göreyim, 
İster yakın ol eskisi gibi, 
Gel gönlüme, bağrıma yaslan, 
Yeterki kal be güneşim, 
Gidersen bir ömür geçecek ve bitecek, 
Hasret ile, acı ile, yas'lan. 

…..

Sevda demek, 
Aşk demek, 
Sevişmeler ve cinsel ilişkiden ibaret olsaydı, 
En büyük aşklar genelevlerde yaşanırdı. 

…..

Dünyaya geldin diyelim, 
Ana babanı senmi seçtin, 
Hayır, 
Dil, din, renk, 
Elbette hayır, 
Ya adını senmi koydun, 
İmkansız, 
Ne yiyip ne içeceğini, 
Neler giyeceğini, 
Belli bir yaşa kadar senmi tercih ediyorsun, 
Saçmalama, gülerler adama. 
Hangi okula başlayacağını, 
Kimlerle arkadaşlık edeceğinde serbestmisin, 
Hadi canım sen de. 
Hangi tercihin, 
Hangi meslek, 
Hangi gelecek, 
Çok hayal edersin çok. 
Hatta hangi eşle evleneceğin dahi sorun olur, 
İstediğinde tatil yapıp kafa dinleyebiliyormusun, 
İyiyi kötüyü, 
Dostu ya da fesatı seçebiliyormusun, 
Adam gibi yaşayıp, 
Gül gibi geçinebiliyormusun, 
Başını her gece huzurla yastığa koyabiliyormusun, 
Hiç gözyaşı dökmeden, her daim neşeyle gülebiliyormusun, 
Bu diyarlarda insan gibi ölebiliyormusun. 
Birileri Özgürlük mü dedi, 
Yok canım, 
Afedersiniz Siz hangi özgürlükten bahsediyorsunuz. 
Kendi kendinize sanal alemde yaşayıp gidiyorsunuz. 

…..

Bir gün öleceksin, 
Birkaç anons, 
Ya üç beş kişiyle, 
Ya da yüzlerle, binlerle gideceksin. 
Ne farkediyorsa? 
Yatıracaklar önce musalla taşına, 
Hocanın nasıl bilirdinizini takma kafana, 
Bombok da olsan, ezberlenmiş ya bir kez, 
İyi diyecekler, yarımağız senin adına. 
Daha varmadan çukurun çoktan kazılmış olacak, 
Son kıyafetinle çıkaracaklar tabuttan, 
Bir telaşe, bir hengame, 
Bitse de gitsek dercesine koyacaklar son durağına, 
Kürekler el değiştirerek, herkes atmaya çalışacak, 
Bir daha üzerinden kalkmayacak toprağı, 
Dolduracaklar sana ait ebedi istirahatgahı. 
Kenarda köşedekiler kendi aralarında fısıldaşır, 
Araya hocanın duaya başlaması karışır, 
Bir yandan simit vesaire dağıtılır, 
Bir ısırım simitten, arada birkaç amin, kiminin dili dolaşır, 
Bir bir terkederken seni, son kez gördüklerin, 
Hoca verir talkını, 
İşe güce dönenler yine yiyecektir salkımı. 
Artık bir başınasın, 
Toprağın koynundasın, 
İstemesen de yüzleşme zamanındasın. 
Bir gün öleceksin, 
Biraz da bunu düşünerek yaşa, 
Hakettiğin nereyse, cennet ya da cehennem, 
Gideceksin paşa paşa. 
Bir gün öleceksin, 
Yaşıyorum sandıkların rüya, 
Gerçeği o gün göreceksin. 

…..

Hiçbir yer, 
Hiçkimse, 
Hiçbir şey, 
Senin kadar sevmedi, 
Sarıp sarmalamadı, 
Almadı kollarına, 
Kimseler avutmadı beni, 
Acılarda, hüzünde, yalnızlıklarda, 
Her ağlayışta teselli, 
Her mutlulukta ortak oldun bana, 
Vurgunum sana, 
İster inan, ister inanma. 
Şefkatini, sadakatini görmedim başkalarında, bulamadım asla. 
Sen bana inandın, 
Ben her daim sana güvendim, 
Arka mahallelerin arkadaş, 
Yolun yoldaş oldu, 
Binlerce seven sevilen dost sundun, 
Çocukluğumu, gençliğimi ve bu günleri sende buldum, 
Terketmem mümkünmü seni, 
Sen asla vefasızlık etmemişken bana, 
Hep umudumdun, şimdi sonsuzumsun, 
Sen benim KASTAMONU'numsun. 

…..

Büyüme çocuk sakın büyüme, 
Olanları idrak edip sonra isyan etme, 
Zaten farkı yok, 
Şimdi de ninnilerle avutuyorlar, 
Büyüsen de ninniyle uyutacaklar, 
Sen yine de büyüme çocuk, 
Düzene ayak uydurup da küçülme. 
Hep böyle tertemiz kal, 
Hayatın tadını çocukça al. 
Büyüme çocuk, 
Harcarlar çabuk. 

……

İnsanlara hatırlattığınızda, 
Söylediklerini, konuştuklarını ve yeminlerini dahi anımsamıyorlarsa, 
Bilinki her sözü, özü, 
Bakışları, gözü, 
Yalandan ibarettir. 
Yılandan değil, onlardan korkun. 

……

SEVGİDEN SAYGIDAN UMUDUMU YİTİRDİM, 
VAADLER DE İSTEMİYORUM ARTIK, BIKTIM. 
BIRAKIN SENARYOLARINIZI, 
HER TÜRLÜ OYUNLARINIZI, 
BIRAKIN DA BİRAZ GERÇEĞİ YAŞAYALIM. 

……

Bir de sana sorayım dostum, 
Sen ne dersin. 
Hani biz seviyoruz ya,
Çıkarsız, umarsız, 
Karşılığı nadiren ya, 
Kendimizi adamışız ya insana, 
Bilirsin sevdalarımız uçar gider bedavaya, 
Kuyumcuda satılsa böylemi olurdu dostum, 
Ya yastık altında, ya da gezerlerdi boyunlarında. 
Aşk derdik diyoruz da birilerine, 
Sevişmeler geliyor aklı belden aşağı olana, 
Körkütük ayılmamacasına deli divane olmadıkmı gerçek aşk için, 
Karşılarımızda olanlar hâlâ anlama özürlüyse, 
Bunca emek neden niçin. 
Aşkım diyorsun, duymamış olayım diyor kendini arşta sananlar, 
Bizim de başkalarından farkımız olmadığına inananlar. 
Korkudanmı yoksa içiçe yaşadıklarımız ruhları çoktan ölenlermiyki bu insanlar. 
Aslında ne istediklerini kendileri de bilmemekte, 
Ucuz bir beraberliğe bedenlerini vermekte. 
Ne dersin dostum, 

Yüklə 2,6 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   15   16   17   18   19   20   21   22   23




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin