Gül gibi geçinip gidiyorduk, Ne gerek vardı bunca hırsa



Yüklə 2,6 Mb.
səhifə9/23
tarix11.08.2018
ölçüsü2,6 Mb.
#69060
1   ...   5   6   7   8   9   10   11   12   ...   23

. . .

Ana'lardır dünyaya hükmedeni yaratan,
O'nunla bir ömür bahşetmiştir cümlemizi Yaradan.
Anaları üzmeyin efendiler,
Gözyaşı yakışmıyor onlara,
Bir damla bile döktürmeyin efendiler.

. . .

Siz,siz olun,
Ne namerde muhtaç,
Ne de soysuza el açar olun,
Aç kalın,susuz,uykusuz kalın,
Yeter ki onlardan ırak kalın.
Nasıl mı tanıycaz?
Biraz fazla göbek,biraz da enseleri kalın.

. . .

Gelmez beklenen,
Gider an be an bir parça ,şu kısacık ömürden.
Gün gelir fâni olur,
Ha beklenen,ha bekleyen.
Ne fayda ki,
Şiirden,gazelden.
Sor bir kez,
Memnunmu,
Beklediğinden,
Gittiği yerden,
Memnunmu bekleten,
Gelmediğinden.

. . .

Gün ,akşamdan kalma,
Aymıyor,ayamadı.
İnsanlar içmeden sarhoş,
İstese de uyanamıyor,
Delik deşik olmuş hayatta,
Ne yapsan ne etsen bakir kalınmıyor.
Herkeste bir soğukluk,bilinmez havalardanmı,
Yoksa kimilerindeki dünyayı ben yarattım edasındaki havalardanmı.
Yine bir cumartesi ve ardından pazar,
Güneş bile üşenmekte,belki ısıtır belki de yağmur bozar.
Herşeye rağmen günaydın,güzel insanlar,
Ve öyle kalmayı başaranlar.

. . .

Ben kimilerini değil şiir,
Roman diye yazarım,
Lakin değmiyorlar,
Sevmek bir kenara,
Sevilmeyi bilmiyorlar,
Uzatsan elini sevgiyle ,
Aşktan sözetsen ilahice,
Korkuyorlar,
Saf temiz duygulara gelmiyorlar.
Sevda desen sandıkları şey batak,
Hele aşk demeyegör,
İlk akla gelen yatak.
Öyle bir dünyaki sevmenin tadı kalmamış,
Ya ben yanlış biliyorum,
Ya da bunlar insanlıktan nasibini almamış.
Aşka tövbe ettirdiler,
Sevgilere nefret ektirdiler.
Anlayan anlıyor yazdıklarımı,
Sansalar da kuyumu kazdıklarını.
Onlar için harcanan kağıda yazık,
Odun gelmişler gidecekler kazık.
Yazmıyorum bundan böyle hiçbir şey size dair,
İster adam yerine koymayın demeyin bana şair.

. . .

Bana ne geçmişi yâdet,
Ne de gelecek vaadet.
Geride kalan olmuş hatıralar,
Gelecek dediğin hayaller,umutlar.
Ânı mutlu huzurlu yaşat bana,
Kulum Yaradana,
Köle olayım sana.

. . .

Rastlantıdır hayat,
İki gönlün ve bedenin rastlamasıyla,
Başından tutup çekip çıkarıverirler bir gün,
Oysa o güne kadar ruhen özgürsün.
Bir isim koyacaklardır,
Ömür boyu kabulleneceğin,
Soyadın ise ana baba dediklerinin.
Rastlamakla geçecektir dünyadaki seyahatin.
Bazen iyiye,
Bazen kötü denilene,
İyi de kötü de insanlarca belirlene.
Kimine güzel diyecekler,
Kimine çirkin,
Yeterki sevmeyi öğren iyi,kötü,çirkin hepsi hikaye.
Paraya rastlayacaksın,
Sakın satma kendini,
Dost denilene de rastlarsın,
Güvenip de paylaşma her derdini.
Bakarsın gün olur sevgili,yâr denilenle karşılaşırsın,
Meçhul,
Ya yâr'dır,
Ya da yarı yolda bırakır.
Elinde değildir her daim güzelliklere rastlaman,
Bulamazsın her vakit halden anlayan.
Ve gün gelecek rastlayacaksın,
Ha seni düşman bellemişe,
Önüne çıkıveren kamyona,
Ha kör bir kurşuna,
Ya da veda sebebin olmuş ,
Aslında gidişine isim konmuş,
Bir hastalığa,
İşte böyle hayat,
Etme şikayet,
Bugün Cuma dua et,
Herşeyin iyisini düşün,
İnşallah hayırlara rastla ve haline şükret,
Herşeyimiz rastlantıdan ibaret.

. . .

Bilmem ki ,
Çekip gitmelimi,
Sevgiden aşktan sözedersen eğer,
Bir vebalı gibi kaçılıyorsa,
Cinsellik ayağa düşmüşken,
Bir el uzatmak taciz tecavüz sanılıyorsa,
Yalana iman edilip,
Doğruya sırt çevriliyorsa,
Gönüle değil üç kuruşa değer veriliyorsa,
Bilmemki,
Kahırdan ölmelimi.
Sevda menfaat olmuş,
Hani nerde,
Kim layığını bulmuş,
Hani nerde hangi lafta dürüst sözünde durmuş,
Bilmem ki ağlamalımı gülmelimi.
Alnın açık olsa da silerler seni,
Hiç yerine konursun yokken nedeni,
Pişman olsan da taşıdığın bedeni,
Bilmem ki,
Yoksa inadına sevmelimi.
Anlayan kalmasa da,
Değerin olmasa da,
Kimseler almasa da,
Bilmem ki,
Vermelimi hâlâ çırpınabilen şu yüreği.
Ha son,ha ilk fasıl farketmiyor,
İnsan olmak için hiçkimse çarketmiyor,
Elde kalan bir nefes,
Bir tek o terketmiyor,
Söyleyin a dostlar,
Yaşamalımı,ölmelimi.
Yoksa daha nice acılar ,nice kepazelikler görmelimi???

. . .

Bugün duyulurmu bilmem,
Kim verecekki anonsunu,
Pek kimi kimsesi yoktu,
Seviyorum diyeni vardı,
Hayran olduğunu söyleyeni de,
Bazılarının yaşam iksiri,
Bazısının da olmadı umurunda.
Kullanıldı sevdalarda,
Harcandı bazen üç beş kuruşa,
Lakin gerekliydi adam gibi dik duruşa,
Ama yok artık,
Özlenirmi,
Yokluğu hissedilirmi,
Yazık oldu denilirmi,
Bilmem.
Bildiğim tek şey onsuz nasıl yaşarım ben,
Onu her an yanıbaşımda görmeden,hissetmeden.
Ne cenaze namazı,
Ne kefen,ne tabut,
Ne de dualar duyulacak ardından.
ŞİİR ÖLDÜ,
Ve bugün benimde onunla birlikte ,topraksız gömüldüğüm gündü.
DÜN BİR GÖNÜL KATİLİ TÜM ŞİİRLERİ ÖLDÜRDÜ..

. . .

Aldığı kadar vermeli insan,
Nefes gibi.
Ama olmadı,
Ben beceremedim,
Üstelik hiçbir şey almadan,
Hep verdim kendimden birşeyler.
Alan sırtını döndü gitti,
Bir daha uğramadı,
Aramadı,sormadı.
Olsun,
Yine de hepsi gönlümde,
Unuttuğum,
Benden çaldıkları neydi,
Keşke çaldıklarına deyeydi.
Çıkarsız bir ömürde,
Sömürülsem de,
Gelen bir parça koparıp gitse de,
İnsan olmak güzel be dostum,
Birbaşınayken bile yalnızlığı hissetmemek,
Feleğe gülümsemek,
Kadere kahretmemek,
Kurşun atana çiçekler sunup,
Çamur atana sükut edebilmek,
Gelene hoşgeldin,
Vedasız gidene dahi güle güle diyebilmek.
Bende bana dair birşey bırakmasalar da,
Bir daha ardına dönüp bakmasalar da.

. . .

Bizim dünyamızda mesai yok arkadaş,
Yedi yirmidört uğraşır didiniriz,
Bayrammış seyranmış hikaye,
İzin mizin masal.
Ömürlük iznimizi son nefeste kullanırız.
Meslek mi?
Sorma be arkadaş,
İnsan olmak,insan gibi yaşayabilmek,
Anlayabildinmi?
Aldığım ücret dudağını uçuklatır,
Birkaç Allah razı olsun,
Biraz da hayır duası.
Gülme,
Gülmen ihanettir ağlanacak haline.
Yüreğimiz çarparken Allah aşkına,
Ruhumuz insanları mutlu etme derdinde.
İşte böyle arkadaş,
Uğraşımız yedi yirmidört,
Sen istersen bildiğin yolda devam et,
Ya da zaman tükenmeden günahlarından arın,
Sevaplarla geçmişini ört.
En güzel meslektir insan olabilmek,
Gönül rahatlıyla huzurla gülebilmek.
Sapmadan sapıtmadan doğru yolda gidebilmek,
Ve yolun sonuna herşeyinle şükredip insanca varabilmek.
Yürek senin beyin senin ruh senin,
Boşa gitmesin be arkadaş onca aldığın nefesin,

. . .

Hiç takmamıştım bir ömür keşkeleri,
Yine de döküldü saçlar,
Ağardı sakallar.
Ama şimdi diyorum,
Hatta haykırıyorum ki;
Keşke.
İnsan olmasaydım,
Her gülene kanmasaydım,
Her verilen söze inanmasaydım,
Bunca sahtelerin arasında bulunmasaydım,
Keşke.
Yalan katık olmuş,
Yüreğe yılan dolmuş,
Taş kalpler yerinde,
Tertemiz yürekler solmuş,
Şahit olmasaydım keşke.
Bilseydim bugünleri göreceğimi,
Her gün yeniden öleceğimi,
Hayvana bakıp insana güleceğimi,
Daha ilk kez konuşurken bağırırıdım,
Keşke.

. . .

Yıllar geçti sanki dünden bugüne,
Bir hazan çöktü divane gönlüme,
Sanki asırlardır unutmuşum,
Silinmiş beyhude geçen ömürde,
Hasreti,özlemi yeniden yazdın kalbime.
Şimdi her mevsim sen,
Nasıl geçtiğini bilmeden,
Bilmem nasıl yaşadım,
Sevmeden sevilmeden.
Aldığım nefes senmişsin meğer,
Artık ölsem de uğruna değer,
Dönüşü olmayan bu yolda,
Uzatırsan elini,yürürsek birlikte eğer.
Ey yâr,
Sana kavuşmak adına dolaştım diyar diyar,
Söndüremedi içimdeki ateşi,
Yağan onca yağmur ve de karlar,
Bende ben yok artık,birtek sen var.
Sevgi kuşun kanadında,
Aşk ise uçsuz bucaksız,
Olsun varsın be sevdam,
Herşey seninle ve sonsuza kadar.

. . .

Sana hiçbir şey söylemedim bugün,
Sevgime dair,
Yarın,öbürgün ve sonrası,
Yine de söyleyemeyeceğim .
Neden diye sorma,
Ağzımdan çıkacak bir kelimede değil,
Sana bakışımdan,
Utancımdan ellerini tutamayışımdan,
Bazen de gözlerimi kaçırışımdan anla.
Ben sözcüklerin arkasına gizlenmedim hiç,
Hele gerçeği yansıtmayanların ardına asla.
Oysa "seni seviyorum"demek o kadar kolay ki,
Hayır sevgili,
Ben diyemem durup dururken,
Söylersem şayet ben,ben olamam ki.
Ne sana kaybolan yıllar bırakmak isterim,
Olmamalı hiçbir zaman terkedilmek kaderin.
Söyle şimdi ey yâr,
Seviyorum dememi istiyormusun,
Yoksa benden gerçek aşkı bekliyormusun.
Bana diyorlar ki aşk senden geçmiş,
Yaşa bakarmış ya,benim neyimeymiş.
Sevdalım onlara haykırmanı dilerim,
Biz aşkı Yaradandan almışız,
O'na kavuşana dek biz sevelim,sevilelim.
Sevgi dediğim Süveydamdan ibaret,
Keşke tadabilseler,
Keşke alabilseler bizden biraz olsun ibret.

. . .

Aslında çok uzun bir hikaye,
Yıllarca sürecek,
Öylesine yazmak geldi içimden,
Satırlar yettiğince,
Okuyan okur,
Sıkılan çıkar dizelerin arasından ve kaybolur.
Bir perşembe gecesi,
Sol yanımda ağır bir yükle gelmişim,
Kimine göre hayat,kimine ömür.
Hatırlaması zor olsa da yine de gözümün önüne gelmiyor değil,
Geldik ya bir kez,
Herşey sırayla,
Önce çocukluk,
Sevgiler arasında kaybolduk,
El bebek gül bebek misali.
Biliyormusun hiç düşmanım olmadı,
Ha çocukluğumda,ha ondan sonra.
Hani o sol yanımdaki ağırlık vardı ya,
Henüz gözlerimi açtığımda,
Adı sevgiymiş,savdaymış,aşkmış,
Sonsuz mutluydum bu gerçeği anladığımda.
Onu öldürmeye çalışanlar oldu,
Ne sattım,ne de katlettirdim yürek tacirlerine,
Hiç ayırtetmeksizin sevdim,
Bıkmadan usanmadan,
Karşılığı olmasa da,
Şeytana kanmadan,
İçimdeki bu güzelliği yokedemedi,
Ne alacakaranlıktaki pusular,
Ne de öldürmek adına vuranlar.
Neyim varsa paylaşmaya çalıştım,
Olsun varsın ihanete de alıştım.
Komünist dediler bu hümaniste,
Yol vermedim yaklaşmaya çalışan faşiste.
Her daim ettiğim,
Atatürk'e teşekkür,
Yaradanıma şükür.
Sevgiden nasibini almayanlar,
Kayboldular birer birer,
Ben değildim yenilen,
Onlardı kaybedenler.
Bulunmaz,erişilmez aşklar var ya hani,
Ben kendi ruhumda yarattım,
Kendimce yaşadım.
Çok uzun lakin bir an gibi yıllar geçti,
Elalem doğru bildiği yolu seçti.
Hiç yalnız kalmadım,
Çünkü sol yanımdaki ağırlıkla bir ömür başbaşaydım.
Şimdi nerdemiyim,
Kimbilir belki de yolun sonunda,
Ama değil hiç mi hiç umurumda,
Er ya da geç,
Kavuşmak var Allah'a bu yolun ucunda.
Sizleri bilmem,
Ben kıyamadım sevmelere,
Doyamadım aşka,meşke.
Yine sol yanım ağır olacak,
Kıyamette,hesap gününde,
Buluşacağımız ahirette.

. . .

Bugün yine günlerden Cuma,
Yeter artık,uyuma.
Dönüşü yok gün gelip toprak olacaksın,
İşte o an layığını bulacaksın,
Vakit varken,
Et tövbeni,
Harama,fitneye bulaşma,
Hem nedir bu hırs,
Nedir bu doymazlık,
Miden ne alırsa o kadar yersin,
Cihan senin olsa götüremezsin,
Bu kin,nefret niye,
Allah için mi yaşıyorsun,
Şeytana hizmet mi,
Kime hizmet ediyorsun kime.
Karışma kimselerin inancına,
Yaşa Yaradana sığınıp doğrularınca,
Nefes vermiş Tanrı,
Hür ve özgür yaşa diye,
Al nefesini,
Paylaş sevgini,
Dert etme fakirliği,zenginliği,
Hatırla sık sık gideceğin yeri.
Bugün Cuma,
Unutma.

. . .

Bilmiyorum ki neden,
Oysa hiç yoktu bir neden,
Herşey savrulup gitti,
Sebebini bilmeden.
Önce sevda yağmurları tükendi,
Ardından aşk zamanları terketti,
Her mevsim vedalara gebe kaldık,
Gidenler hepimizden kopan birşeylerdi.
Yollar kapanmış sevgiliye giden,
Yıllar kül olmuş muhabbetle geçen,
Gözler kör,kulaklar sağır,
Yârı görebilen,sesini özleyen.
Artık güvercinler de yok,haber getiresi,
Ne bir mesaj var,ne de telefon sesi,
Kalplerin taş olduğu yıllardayız,
Biri diğeri uğruna vermiyor tek bir nefesi.
Hiç yokken bir neden,
Neden böyle olduk neden,
Mazeret değil,"oldu işte istemeden,"
Uçurumların kıyısında,
Bıçak sırtında,
Herkes doğruyum kanısında,
Kimi ilk,kimi sonbahar havasında,
Ruhlar mahkum,
Bedenler gardiyan,
Öylesine bir dünyada,
Yaşıyoruz sanılıyor,
Hiçbir güzelliği tatmadan,
Neden,niçin,
Anlamadan.

. . .

Ölüm,
En güzel,en gerçek eşitliktir gülüm.
Kimselerin torpili geçmiyor,
Dayıya,amcaya ihtiyaç yok,
Soruları çalamaz,
Kopya alamazsın.
Siyaseti olmaz ölümün.
Aynı kıyafetlerle gidilir,
Zengini,fakiri ayırdedemezsin.
Kar beyazdır ölüm,
Kirletemezsin.
Uçsuz bucaksız sonsuzlukta,
Biletsiz,duraksız,
Dönülmeyen yolculuktur gülüm.
İki omzundaki meleklerdir şahidin,
Yaptıklarını,ettiklerini silemez,
Dünya malıyla gidemezsin.
Kırdığın kalpler dahi üzülecektir belki,
Geriye dönüp özür dileyemezsin.
Kul yetim hakkı yiyenleri koy bir kenara,
Onlar ki bin tövbe etse,
Affı yok,yaranamaz Yaradana.
Bir ömür tertemiz bir yürekle,
Fitne,fesat,gıybetsiz yaşadıysan eğer,
Ölüm,
Sana atılan çamurlardan,alınan günahlarından,suçlu diye boşyere yattığın mapuslardan beraattir,
Ya da göz göre göre sevapları boşverip şeytanla dansettiysen,
Müebbettir gülüm.
Ölüm en güzel eşitlik,
Hakedene en büyük özgürlüktür.
Allah'a gönül verene,
Her canlıyı sevene,
Hak ve adaleti bilene,
Gözü arkada kalmadan gidene.
Unutma gülüm,
Hemen yanıbaşımızda ölüm.

Yüklə 2,6 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   5   6   7   8   9   10   11   12   ...   23




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin