İSLÂm prensipleri ansiklopediSİ



Yüklə 13,72 Mb.
səhifə527/1221
tarix05.01.2022
ölçüsü13,72 Mb.
#76819
1   ...   523   524   525   526   527   528   529   530   ...   1221
1571- ¯f¬"_«2 ¬r²7«~ ²w¬8 °h²[«' ¬y¬W²V¬Q¬" ­p«S«B²X­< °v¬7_«2

Meali: “İlminden menfaat görülen bir âlim, bin âbidden hayırlıdır.”



1572- ¬š~«f«ZÈL7~ ­•«…«— ¬š_«W«V­Q²7~ ­…~«f¬8 «–¬ˆ­— ²Y«7

¬š~«f«ZÇL7~ ¬•«… |«V«2 ¬š_«W«V­Q²7~ ­…~«f¬8 «d¬±%­h«7

Meali: “Ülemanın mürekkebiyle, şüheda kanı müvazene edilse, muhak­kak ki, Allah yanında ülemanın mürekkebi, şühedanın kanına racih gelecek­tir.”

1572/1- ¬}«W¬V«6 ²w¬8 «u«N²4«~ ®}Å<«f«; ¬y[¬'«ž °v¬V²K­8 >«f²;«~ _«8

>Å…¬‡ ­y²X«2 _«Z¬" ­˜Ç…­h«<«— >®f­; ­˜­f<¬i«< ¯}«W²U¬&

Meali: “Bir müslümanın bir müslüman kardeşine ve­receği, onun hida­yetini arttıran ve onunla ondan kötülüğü kaldıran bir hik­metli sözden daha efdal bir hediye yoktur.”

1573- °}«%«‡«… ¬š_«[¬A²9«ž²~ «w²[«"«— ­y«X²[«" «–_«6 ¬v²V¬Q²7~ ­`­V²O«< «Y­;«— €²Y«W²7~ ­˜_«#«~ ²w«8

Meali: “Bir ilim, talebesi, ilmi tahsil ederken eceli gelse vefat etse; onun derecesi ile, enbiya derecesi arasında, bir derece (peygamberlik mertebesi) kalır.”



1574- Ú ¬±|¬T[¬T²EÅB7~«— ¬±|¬9_«W<¬ž²~ ¬v²V¬Q²7~ «w¬8 >~ Û ¬v²V¬Q²7~ «w¬8 _®"_«" «vÅV«Q«# ²w«8

. ¯}«Q²6«‡ «r²7«~ ¬?«Ÿ«. ²w¬8 «u«N²4«~ «–_«6 ¬y¬" ²v«V²Q«< ²v«7 ²—«~ ¬y¬" «u¬W«2

¬}«8_«[¬T²7~ ¬•²Y«< |«7¬~ ¬y¬" ­u«W²Q«< ²w«8 ­~«Y«$«— ­y­"~«Y«$ ­y«7 «–_«6 ­y«WÅV«2 ²—«~ ¬y¬" «u¬W«2 «Y­; ²–¬_«4

Meali: “Kim ki ilimden (yani ilm-i imanî ve tahkikîden) bir bab (bir mes’ele) taallüm ederse, onunla amel etsin etmesin, bin rek’at (nafile) na­mazdan efdaldir. Eğer (öğrenmekle beraber) amel de ederse, yahut onu baş­kasına öğretirse, o zaman ta kıyamete kadar onun o (büyük) sevabı ve onunla amel edenin sevabı onun ola­caktır.” (Bak: Essebebü Kelfail)



1575- °}«%«‡«… ¬š_«[¬A²9«ž²~ «w²[«"«— ­y«X²[«" «–_«6 «•«Ÿ²,¬ž²~ ¬y¬" |«[²E­[¬7 ¬v²V¬Q²7~ «w¬8 _®"_«" «`«V«0 ²w«8

Meali: “Kim ki İslâmı ihya etmek niyetiyle ilimden bir bab tahsil ederse, onun derecesiyle Peygamberlerin derecesi arasında yalnız bir derece kalmış olur.”



1576- °f[¬Z«- «Y­;«— «€_«8 ¬}«7_«E²7~ ¬˜¬g«; |«V«2 «Y­; «— ¬v²V¬Q²7~ ¬`¬7_«O¬7 ­€²Y«W²7~ «š_«% ~«†¬~

Meali: “Bir ilim talebesi, ilmi tahsil etmekte iken vefat etse, şehiddir.”

¬u«W«Q²7~ ­u[¬V«5 Ú ¬±|¬9_«W<¬ž²~ >~ Û ¬yÁV7_¬" ­v¬V«Q²7«~ ¬v²V¬Q²7~ ­u«N²4«~

¬u²Z«D²7~ «p«8 ­p«S²X«< «ž ¬u«W«Q²7~ ­h[¬C«6«— ¬v²V¬Q²7~ «p«8 ­p«S²X«<



1577- Meali: “İlmin efdali ilm-i billahdır (yani, iman ilmidir). Bu ilim ile az olan amel, (ilim ile olduğu için) menfaat verir. Fakat çok amel., cehl ile olsa menfaatsiz­dir.”

1578- ¬š_«[¬A²9«ž²~ ­}«$«‡«— ²v­ZÅ9¬_«4 «š_«W«V­Q²7~ ~Y­8¬h²6«~

Meali: “Ulemaya (hürmet edi­niz) ikram ediniz. Çünkü ulema, peygam­berlerin varisleridir.”



1579- ¬}ÅX«D²7~|«7¬~ °u[¬7«…«— °s¬¶<_«, ­y«7_«9«_«4 ¬y[¬4_«8 «vÅV«2«— ­y«WÅV«2«— «–´~²h­T²7«~ «vÅV«Q«# ²w«8 «ž«~

Meali: “Kur’anı öğrenen ve öğreten ve içindeki hakaikı ders ve­renler bilmiş olsunlar ki, (kıyamet gününde) onların Cennet’e girmelerine saik ve delil ben olacağım.”

¯}«X«, ¬?«…_«A¬2 ²w¬8 ­y«7 ~®h²[«' ­–Y­U«< ²f«5 ­u­%Åh7~ _«Z­Q«W²K«< ¯}«W²U¬& ­}«W¬V«6

¯}«A«5«‡ ¬s²B¬2 ²w¬8 °h²[«' ¬v²V¬Q²7~ ¬?«h«6~«g­8 «f²X¬2 ®}«2_«, ­‰Y­V­%«—



1580- Meali: “Bir adamın, bir hikmet kelimesini işitmesi, bazan olur ki, ona bir sene ibadetten hayırlı olur. Ve bir saat ilim müzakeresi yanında oturmak, bir köle azad etmekten daha hayırlıdır.” (Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin “Tefekkürname” namıyla maruf Arabca eserinin sonundan alınmıştır.) (Amel-i salihi intac eden ilm-i hakikatın fazileti, bak: 242.p.)

İbn-i Mace, Mukaddime, 17. babı, âlim ve talebe-i ulûmun fazileti hak­kındadır. Buhari 3. ve S.M. 47. Kitabları da ilme aittir.

­˜²h¬Z²P­[²V«4 °v²V¬2 ­˜«f²X¬2 «–_«6 ²w«W«4 _«Z«7Å—«~ ¬}Å8­ž²~ ¬˜¬g«; ­h¬'³~ «w«Q«7 ~«†¬~

¯fÅW«E­8 |«V«2 ­yÁV7~ «Ä«i²9«~ _«8 ­v¬#_«U«6 «v²V¬Q²7~ «v«B«6 ²–¬_«4



1581- “Bu ümmetin âhiri, evveline lânet ettiğinde, kendisinde ilim bulu­nan kimse sahip olduğu ilmi izhar etsin. Eğer kendisindeki ilmi gizlerse, Al­lah’ın Hz.Muhammed’e indirdiğini ketmetmiş gibidir.” (149)

1582- Õ~Y­Q«#²‡_«4 ¬}ÅX«D²7~¬Œ_«<¬h¬" ²v­#²‡«h«8 ~«†¬~

¬v²V¬Q7²~ ­j¬7_«D«8 «Ä_«5 Ó ¬}ÅX«D²7~ ­Œ_«<¬‡ _«8«— ¬yÁV7~ «ÄY­,«‡ _«< ~Y­7_«5

“Sizler Cennet bahçelerine uğradığı­nızda ondan faydalanınız. Ashab: Ya Resulallah Cennet bahçeleri nedir? Bu­yurdu ki: İlim meclisleridir.” (150)

1583- ­t«V²Z­B«4 ­j¬8_«F²7~ ¬w­U«# «ž«—_ÈA¬E­8 ²—«~ _®Q¬W«B²K­8 ²—«~ _®W¬±V«Q«B­8 ²—«~ _®W¬7_«2 ­f²3­~

Ya âlim, ya öğrenen ya da dinleyen veyahut ilim ehlini seven olunuz. Bunun dı­şında kalırsanız helak olursunuz.” (151)



1584- «w[¬6_«K«W²7~ ~YÇA¬&«~«— ²v­;—­h¬±5«—«— «š_«W«V­Q²7«~~Y­8¬h²6«~

²v¬Z¬7~«Y²8«~ ²w«2 ~YÇS«2«— «š_«[¬X²3«ž²~ ~Y­W«&²‡~«— ²v­;Y­K¬7_«%«—

«Ulemaya ikram ediniz ve onlara hürmet göste­riniz. Miskinleri seviniz, on­larla beraber oturunuz. Zenginlere merhamet ediniz. Onların mallarında da gözünüz olmasın.” (152) (son cümle azgın sosya­listliğe itabdır)

°h[¬C«6 ­y­7~ ÅšY­, °u[¬V«5 ­y­=_«A«O­'°u[¬V«5 ­y­¶<_«Z«T­4 °h[¬C«6¬ ¯–_«8«ˆ |¬4 ²v­B²E«A².«~ ²f«5 ²v­UÅ9¬~

°h[¬C«6 ­y­¶<_«Z«T­4 °u[¬V«5 °–_«8«ˆ ²v­U²[«V«2 |¬#Ì_«[«,«— ¬v²V¬Q²7~ «w¬8 °h²[«' ¬y[¬4 ­u«W«Q²7«~ ­˜Y­O²Q­8

¬u«W«Q²7~ «w¬8 °h²[«' ¬y[¬4 ­v²V¬Q²7«~ ­˜Y­O²Z­8 °u[¬V«5 ­y­7~ Åšx­, °h[¬C«6 ­y­=_«A«O­'



1585- “Siz öyle bir zamanda bulunuyorsunuz ki; fukahası çok, hutebası az, iste­yeni az, vereni çok. Böyle bir zamanda amel, ilimden hayırlıdır. Öyle bir zaman ge­lecek ki; fukahası az, hatipleri çok, (bak: 3883.p. sondan 2. bend) isteyeni çok, vereni az. O zamanda ise, ilim amelden hayırlıdır.” (153) (Bak: 986.p.)

­p¬4_ÅX7~ ­v²V¬Q²7~ «¾~«g«4 ¬`²V«T²7~ |¬4 °a¬"_«$ °v²V¬Q«4 ¯–_«W²V¬2 ­v²V¬Q²7«~

¬˜¬…_«A¬2 |«V«2 ¬yÁV7~ ­}ÅD­& «¾~«g«4 ¬–_«KV¬±7~ |¬4 °v²V¬2«—

1586- “İlim ikidir. Kalbde sabit olan ilim, faydalı olanıdır. Eğer ilim sa­dece dilde olursa, bu, kıyamette Allah’ın kulları aleyhindeki durumlarında hücceti olur.” (154) (Bak: 3969/1.p.)

1587- «}«X[¬UÅK7~ ¬v²V¬Q²V¬7 ~Y­WÅV«Q«#«— «v²V¬Q²7~ ~Y«WÅV«Q«#

­y²X¬8 «–Y­W¬±V«Q­# ²w«W¬7~Y­Q«/~«Y«#«— «‡_«5«Y²7~«—

İlmi öğreniniz. Onunla birlikte sekinet ve vakarı da öğreniniz. ilim öğ­rendiğiniz zata karşı da saygılı olun.” (155) (Bak: 1593.p)

1588- ~Y­V«W²Q«#|ÅB«& ¬v²V¬Q²7~¬p²W«D¬"~—­h«%ÌY­# «ž ¬y±V¬7~«Y«4 ²v­BÌ[¬- _«8 ¬v²V¬Q²7~ «w¬8 ~Y­WÅV«Q«#

İlimden istediğiniz kadar öğrenin; vallahi onunla amel etmedikçe ilim topla­makla ecir kazanamazsınız. (156) (Bak: 1527.p.)

¬v²V¬Q²7~ ­p¬/~«—«— ¯v¬V²K­8 ¬±u­6 |«V«2 °}«N<¬h«4 ¬v²V¬Q²7~ ­`«V«0

«`«;Åg7~«— «šY­7 ÌYÇV²7~«— «h«;²Y«D²7~ «h<¬ˆ_«X«F²7~ ¬f¬±V«T­W«6¬y¬V²;«~ ¬h²[«3 «f²X¬2



1589- “İlim talebi her müslümana farzdır. İlmi, ehlinin gayrısına veren; cevheri inciyi ve altını domuzların boynuna takan kimse gibidir.” (157)

°v²U­&«— |«7_«Q«# ¬yÁV7~ ¬‡~«h²,«~ ²w¬8 Êh¬, ¬w¬0_«A²7~ ­v²V¬2

¬˜¬…_«A¬2 ²w¬8 ­š_«L«< ²w«8 ¬Y­V­5 |¬4 ­y­4¬g²T«< ¬yÁV7~ ¬v«U¬& ²w¬8

1590- “Batın ilmi, Allahü Teala’nın esrarından bir sırdır ve Allah’ın hik­metle­rinden bir hükümdür. Allah onu kullarından dilediğinin kalbine bıra­kır.” (158) (Bak: Ledünn)

¬h«D«E²7~|«V«2 ¬k²TÅX7_«6 ¬˜¬h«R¬. |¬4 «v²V¬Q²7~ ­vÅV«Q«B«< >¬gÅ7~ ­u«C«8

¬š_«W²7~ |«V«2 ­`­B²U«< >¬gÅ7_«6 ¬˜¬h«A¬6 |¬4 «v²V¬Q²7~ ­vÅVQ«B«< >¬gÅ7~ ­u«C«8«—

1591- “İlmi küçüklüğünde öğrenmenin misali, taş üzerine yazılan nakış gibidir. İhtiyarlığında ilim öğrenmenin misali, su üzerine yazı yazmak gibi­dir.” (159) (Bak.137.p. sonu ve 161.p.)

|¬4 «¾¬‡Y­"«— ­}«U¬\«V«W²7~ ¬y²[«V«2 ²aÅV«. _®W²V¬2 ­`­V²O«< ~«f«3 ²w«8

¬y²[«V«2 _®6«‡_«A­8 «–_«6«— ¬y¬5²ˆ¬‡ ²w¬8 ²l¬T«B²X«< ²v«7«— ¬y¬B«L«[¬Q«8

1592- “Bir kimse ilim talebi için giderse; melaike ona dua eder, maişeti müba­rek kılınır, maişetinde sıkıntı görmez ve kendisi de mübarek kılınır.” (160)

1593- «v²V¬Q²7~ ­y«9Y­W¬±V«Q­# ²w«8 ~—­h¬±5«—«— «v²V¬Q²7~ ­y²X¬8 «–Y­WÅV«Q«# ²w«8 ~—­h¬±5«—

Kendisinden ilim öğrendiklerinize hürmet edin. Kendisine ilim öğrettik­lerinize de ikram ve ihtiram edin.” (161) Evet, çocuklara ikramlı ve vakarlı dav­ranmak, lisan-ı hal ile hürmet ve vakar dersini göstermek de­mektir ki; en müessir bir derstir. (Bak.1400, 1401, 1587, 3479.p.lar)



1594- Bir âyet-i kerimede şöyle buyuruluyor:

“(58:ll) ¯€_«%«‡«… «v²V¬Q²7~ ~Y­#—­~ «w<¬gÅ7~«— Nefisleri ilme verilmiş olan zatları da derecat ile yükseltsin, bilhassa ilim ile meşgul ve mucebince âmil olan ule­mayı da, derecelerle daha yüksek makamlara geçirsin.

Bu âyet ilmin fazileti ve ülemanın rif’ati hakkındaki sarih delillerdendir. Bu babda birçok ehadis-i şerife de vardır. Ezcümle: İmam-ı Azam Ebu Ha­nife Haz­retlerinin Müsned’inde İbn-i Mes’ud (R.A.) Hazretlerinden rivayet eylediği şu hadis-i şerif, bu babda ne kadar mühimdir. Resul-i Ekrem (Sallallahü Aleyhi Vesellem) buyurmuştur ki:

: ­ÄY­T«[«4 ¬}«8_«[¬T²7~ «•²Y«< «š_«W«V­Q²7~ ­yÁV7~ ­p«W²D«<

«h²[«F²7~ ­v­U¬" ­f<¬‡­~ _«9«~«— ެ~ ²v­U¬"Y­V­5 |¬4 |¬B«W²U¬& ²u«Q²%«~ ²v«7 |Å9¬~

²v­U²X¬8 «–_«6_«8 |«V«2 ²v­U«7 ­€²h«S«3 ²f«T«4 ¬}ÅX«D²7~ |«7¬~ ~Y­A«;²†¬~

Yani Allah Teala kıyamet günü ulemayı cem’edip de buyuracak ki: “Ben size sırf hayır murad ettiğim cihetle hikmetimi kalblerinize koydum, haydin Cennet’e gi­din, çünki sizden vaki’ olan kusurlarınıza karşı sizi mağfiret bu­yurdum”. Tirmizî, Ebu Davud, Darimî, şu hadisi merfuan Ebüdderda’ (radıyallahü anh) Hazretlerin­den rivayet etmişlerdir:

¬`¬6~«Y«U²7~ ¬h¬¶<_«, |«V«2 ¬‡²f«A²7~ «}«V²[«7 ¬h«W«T²7~ ¬u²N«S«6 ¬f¬"_«Q²7~ |«V«2 ¬v¬7_«Q²7~ ­u²N«4

“Âlimin âbid üzerinde fazlı, kamerin bedir gecesi sair kevakib üzerine fazlı gibi­dir.” (E.T. 4792)


Yüklə 13,72 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   523   524   525   526   527   528   529   530   ...   1221




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin