3306- qqSEDD-İ ZERAİ p¶<~‡† ±f, : Şer’an yasak olan bir şeye vesile teşkil eden mübah fiillerin de men’edilmesi. *Def-i mefasid, celb-i menafi’den evladır.” Buna binaen insan, şer’an memnu’ olan herhangi bir şeye saik olacak şeylerden sakınması icabeder, o şeyler hadd-i zatında memnu’ olmasa da. Bu husus Malikî Mezhebinde delil kabul edilen bir mes’eledir. (Bak: Ehven-üş Şer, Ruhsat ve 1623/3.p.)
3307- Bir âyette şöyle buyurulur: “(2:229) ¬yÁV7~ …—f& «t²V¬# İşte ahkâm-ı mezkûre Allah’ın vaz’ettiği hududdur, yahut hudud-u memnuadır.
_«;—f«B²Q«# «Ÿ«4 Binaenaleyh tecavüz şöyle dursun bunlara yaklaşmayınız bile- Nitekim bir hadis-i şerifte:
²w«W«4 y8¬‡_«E«8 ¬yÁV7~ |«W¬&«— ¯t¬V«8 ¬±uU¬7 Å–¬~
(282) ¬y[¬4 «p«T«< ²–«~ t¬-Y< |«W¬E²7~«Ä²Y«& «p«#«‡
“Her hükümdarın bir korusu vardır. Allah’ın korusu da maharimi, yani nehyettiği, haram kıldığı şeylerdir. Koru etrafında otlayanlar da içine düşmek tehlikesine maruzdur” buyurulmuş ve bu suretle maharim-i menahiye yaklaşmaktan tahzir edilmiştir ki, ilm-i fıkıhda bunlardan sedd-i zerai’ kaideleri istinbat olunmuştur.” (E.T. 677) Sahih-i Buhari tercemesinde 48. ve 959. hadisleri de aynı mesele ile alâkalı olup şüpheli şeylerin terk edilmesini tavsiye eder. (Bak: 3650.p.)
Dostları ilə paylaş: |