Malatya sanayi Potansiyeli ve Yatırım Alanları Araştırması


Şekil 34. Türkiye Kaldırma ve Taşıma Teçhizatları Talep, Üretim, İhracat ve İthalat Değerleri 9.2.3. Enerji Sektöründe Yapılabilecek Yatırımlar



Yüklə 5,65 Mb.
səhifə27/37
tarix30.12.2017
ölçüsü5,65 Mb.
#36479
1   ...   23   24   25   26   27   28   29   30   ...   37

Şekil 34. Türkiye Kaldırma ve Taşıma Teçhizatları Talep, Üretim, İhracat ve İthalat Değerleri

9.2.3. Enerji Sektöründe Yapılabilecek Yatırımlar
Her geçen gün artmakta olan enerji ihtiyacını karşılamaya yönelik büyük yatırımların, sadece devlet imkânlarıyla gerçekleştirilmesinin mümkün olmadığı ve mevcut yasalar çerçevesinde enerji yatırımlarının yerli ve yabancı özel sektör tarafından yap-işlet-devret veya yap-işlet modeli ile gerçekleştirilmesi için gerekli çalışmalar Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından sürdürülmektedir.
Enerji Bakanlığınca yapılan çalışma ve etütler ile özel sektörün yaptığı ölçüm çalışmaları sonuçlarının, % 25 ve daha üzeri kapasite faktörüne uygun bölgelerde yararlanılabilir rüzgar enerjisi potansiyelinin yaklaşık olarak 10.000 MW civarında olduğu belirtilmektedir.
Enerji sektöründe 2 yatırım konusu belirlenmiştir.


  • Rüzgar Enerjisi Santralı (RES) ile Enerji Üretimi,

  • Güneş Kollektörü Üretim Tesisi.

Rüzgar Enerjisi Santralı (RES) ile Enerji Üretimi


Günümüzde, teknolojisi ve kullanımı en hızlı gelişme gösteren yenilenebilir enerji kaynaklarından biri ise rüzgar enerjisidir.
Rüzgar türbin teknolojisindeki hızlı gelişmeler, rüzgardan elektrik enerjisi üretim maliyetlerinin alışılmış güç santralarıyla rekabet edebilecek seviyelere gelmesi ve çevresel etkilerin minimum olması gibi unsurlar, rüzgar enerjisi sistemlerinin uygulamalarının yaygınlaşmasını sağlamaktadır.

Rüzgar enerjisi doğal, yenilenebilir, temiz ve sonsuz bir enerji kaynağıdır. Rüzgar enerjisinin üstünlükleri genel olarak şöyle sıralanabilir;





  • Atmosferde bol ve serbest olarak bulunur.

  • Yenilenebilir ve temiz bir enerji kaynağıdır, çevre dostudur.

  • Tükenme ve zamanla fiyat artma riski olmaması sebebiyle güvenilir bir kaynaktır.

  • Maliyeti günümüz güç santralarıyla rekabet edebilecek düzeye gelmiştir.

  • Bakım ve işletme maliyetleri düşük ve kolaydır.

  • İstihdam yaratır.

  • Hammaddesi tamamıyla yerlidir, dışa bağımlılık yaratmaz.

  • Teknolojisinin tesisi ve işletilmesi göreceli olarak basittir.

  • Rüzgar türbinlerinin işletmeye alınması kısa bir sürede gerçekleşebilir.

Buna karşılık rüzgar enerji kaynağının kesikli olması, santrallerin ilk yatırım maliyetinin yüksek ve kapasite faktörlerinin düşük olması da rüzgar enerjisinin dezavantajlı yönleridir.


Ülkemizin elektrik enerjisi kurulu güç kapasitesinin % 2’sinin 2005 yılına kadar rüzgar enerjisinden karşılanması hedeflenmektedir.

Bugüne kadar yapılan çalışmalardan ve etütlerden çıkan sonuçlara göre; Afyon, Akhisar, Alaçatı, Anamur, Antakya, Bandırma, Belen, Bozcaada, Bozkurt, Çanakkale, Çeşme, Çorlu, Datça, Didim, Dikili, Edremit, Erdek, Erzurum, Foça, Gökçeada, Haymana, İnebolu, Karabiga, Karaburun, Karaman, Kocadağ, Kumköy, Malatya, Mardin, Nurdağ, Pozantı, Samsun, Seydişehir, Silifke, Sinop, Söke, Şarköy, Tekir Yaylası, Ulukışla, Urla, Yalıkavak yöreleri rüzgar enerjisi bakımından zengin görülmektedir. Ancak, bu yerlerde rüzgar rasatlarının geliştirilmesi de gerekmektedir.


Elektrik enerjisi üretiminde rüzgar enerjisi etkinliğinin değerlendirilmesi Çizelge 153'de verilmiştir.
Çizelge 153. Elektrik Enerjisi Üretiminde Rüzgar Enerjisinin Etkinliği

Güç: MW, Üretim: GWh




2000

2001

2002

Kurulu Güç

Ortalama Üretim

Fiili Üretim

Kurulu Güç

Ortalama Üretim

Fiili Üretim

Kurulu Güç

Ortalama Üretim

Fiili Üretim

Rüzgar

19

57

33

19

57

65

19

57

55

Kaynak: Ekonomik ve Sosyal Sektörlerdeki Gelişmeler. 2002, DPT


Yapılan araştırmalar sonucunda; Malatya ili şartlarında, yerden 42 m yükseklikte ve R=20 m yarıçapındaki söz konusu dizayn seçeneğindeki rotordan maksimum enerji elde edilmektedir. En fazla enerji üretimini sağlayan bu dizayn seçeneğinde, yılda yaklaşık olarak 184.000 kWh/yıl enerji üretilebilir görülmektedir. (Cem ONAT, Suat CANBAZOĞLU İnönü Üniversitesi-Mühendislik Fakültesi-Makina Mühendisliği Bölümü)
Örnek teşkil etmesi açısından, 30 MW gücünde ve üretim kapasitesi yılda 90 GWh olan bir RES'in toplam yatırım tutarı 42.000.000 $ civarında olmaktadır.
Yapılacak yatırımda her ne kadar sermaye çok önemli görülüyorsa da bu yatırım türünde hakim rüzgar yönü ve hızları da çok önemlidir.

Güneş Kollektörü Üretim Tesisi


Türkiye güneş kuşağı içerisinde bulunan bir ülke olarak, gelişen güneş enerjisi teknolojisine uygun biçimde bu enerjinin kullanımını geliştirmelidir. Ülkemizde güneş enerjisi bugünkü yerli teknolojik koşullarda olması gereken düzeyde kullanılmamaktadır.
Güneş enerjisinin kullanım alanları çok çeşitli olup, amaca göre değişmektedir. Bu enerjinin kullanım amaçları şöyle sıralanabilir:


  • Güneş santralleri ile elektrik üretilmesi.

  • Kırsal kesimde ve tarımsal teknolojide enerji isteminin olabildiğince karşılanması.

  • Bazı taşıma ve ulaştırma araçlarında çalıştırıcı enerji olarak kullanılması.

  • Askeri ve uzay uygulamaları gibi özel amaçlarla güneş enerjisinin kullanılması.

  • Sanayi enerji isteminin bir bölümünün ısı ve elektriğin birlikte üretimine dayalı entegre güneş enerjisi teknolojisiyle karşılanması.

  • İletişim araçlarında (radyo, TV, telefon), sinyalizasyon ve otomasyonda bir bölüm enerji isteminin karşılanması.

  • Gündüz ve gece aydınlatmasında güneş enerjisinin kullanılması.

  • Konutlarda ve ticarethanelerde ısı ve elektriğe dayalı bir bölüm enerji isteminin karşılanması.

Güneş enerjisinin kullanılabilmesi için öncelikle toplanması gerekir. Bu toplama işlemi ısıl ve elektriksel olmak üzere iki farklı yöntemle yapılmaktadır. Basitlik ve ucuzluk gibi sebeplerle ısıl toplama yöntemi daha çok tercih edilmektedir.
Isıl güneş kollektörleri; düz yüzeyli ve yoğunlaştırmasız, odaklı ve yoğunlaştırmalı, güneş havuzları olmak üzere üç değişik tipe ayrılmaktadır.
Düz yüzeyli kollektörler 100 oC'yi aşmayan uygulamalarda kullanılırken, odaklı kollektörlerle 3.000 oC düzeyinde uygulamalar yapılabilmektedir. Güneş havuzları ise düşük sıcaklıklarda büyük miktarda ısı toplamaya yarar. En yaygın kullanım alanı bulan düz yüzeyli yoğunlaştırmasız kollektörlerdir. Toplanan ısı enerjisi bir akışkana aktarılarak, kullanım alanına ya da fiziksel depolama ortamına taşınır.
Elektriksel güneş kollektörleri güneş pilleri olup, yarı iletken diyod yapısındaki bu piller güneş ışığını, fotonlarından yararlanarak fotoelektrik (PV) olay gereğince direkt elektrik enerjisine çevirirler. Değişik yarı iletken malzemeler güneş pili yapımında kullanılmaktadır. Ancak, silisyum kullanılan en yaygın malzeme durumundadır. Kristal silisyum, galyum arsenit, amorf silisyum, kadmiyum tellurid, bakırindiyumdiselenid başlıca malzemelerdir. Güneş pili üretimi yüksek elektronik teknoloji gerektirmektedir.
Türkiye'de güneş enerjisinin tüm kullanım alanları ile yaygınlaştırılması gerekmektedir. Ancak, ısıl uygulamaların ağırlığı olmak zorundadır.
Güneş ışınlarından yararlanarak enerji ihtiyacına katkıda bulunmak için uygulanması kolay, sistemin teknolojik olarak basit ve ucuz olması gibi özelliklerinden dolayı kullanımı en yaygın olanı güneş kollektörleridir.
Bugün Türkiye’de güneş enerjisinden faydalanmak için ticari olarak üretilen ürünler; sıcak su üretmeyi amaçlayan ve genelde su veya antifrizli su dolaşımlı kollektörler olarak tanımlamak mümkündür.
Güneş ışınlarından faydalanmak ve bunlardan enerji elde etmek, ekonomik olarak güneşlenme süresinin belirli bir seviyenin üzerinde olduğu yörelerde mümkündür. Genelde bu süre 2.000 saat/yıl olarak belirtilmektedir.
Türkiye güneş enerjisini kullanma açısından potansiyeli en yüksek ülkeler arasında yer almaktadır. Ülkemizde güneşlenme saati en düşük olan Karadeniz Bölgesinde bile bu değer 2.000 saat/yıl olarak gerçekleşmektedir.
Yapılacak yatırım, özellikle GAP bölgesini içine alacak geniş bir yelpaze ve ihracata yönelik olarak düşünülmelidir.
Bu sebeple üretim kapasitesini yüksek seçmek suretiyle, yılda 24.000 adet/yıl güneş kollektörü üretimi ve 60 kişi istihdam edebileceği bir tesis olarak düşünüldüğünde 750.000 $’lık bir yatırım gerekecektir.
Yatırım kapasitesinin daha düşük tutulması durumunda, düşünülen kapasiteyle orantılı olarak daha az bir sabit yatırımla yatırımı gerçekleştirmek mümkün olacaktır.

9.2.4. Diğer Sektörlerde Yapılabilecek Yatırımlar
Diğer sektörlerde gerçekleştirilebilir 5 yatırım tespit edilmiştir.


  • Endüstriyel Atık Ayırma ve Geri Dönüşüm Tesisi,

  • Beton Kiremit İmalatı Tesisi,

  • Sulama Ekipmanları Üretim Tesisi,

  • CTP Boru İmalatı Tesisi,

  • Damla Sulama Sistemleri Üretim Tesisi.

Endüstriyel Atık Ayırma ve Geri Dönüşüm Tesisi
Günümüzde yoğun nüfus artışı, hızlı gelişen teknoloji ve karmaşık kentleşme süreci ve buna ilişkin olarak yaşam standartlarının değişmesi tüketim eğiliminin artması ile birlikte, uzaklaştırılması gereken katı atık miktarı da fazlalaşmaktadır. Katı atıkların sebep olduğu toplum ve çevre sağlığı tehlikesi de önemli boyutlara ulaşmaktadır. Bunların sonucunda da katı ve sıvı atıkların çevreye zarar vermeden ve ekonomik bir biçimde bertaraf edilmesi problemi önemli boyutlara ulaşmaktadır. Türleri ve miktarları giderek artmakta olan evsel atıkların bertaraf edilmelerinde en önemli faktör bu maddelerin çevre ile olan etkileşimleridir. Ekonominin ve teknolojinin gereği olarak bu atıkların bir bölümünün tekrar kullanıma sunulması mümkün olmakla birlikte, tekrar kullanıma sunulmayan atıkların çeşitli yöntemlerle bertaraf edilmesi çevre ve insan sağlığı açısından büyük önem taşımaktadır.
Ana kaynakları ve türleri çok farklı olan tüm katı ve sıvıların ekolojik dengeyi bozmadan, çevre kirliliğine yol açmadan ve insan sağlığını tehdit etmeden, önceden hazırlanmış bir program çerçevesinde depolanması gerekmektedir.
Bu konuda depolama alanının jeolojik, hidrojeolojik iklim ve topografik koşulları çok iyi değerlendirilmelidir. Planlama, analiz ve tasarım evreleri, değişik bir çok mühendislik ilkelerini ve ekonomik ilkeleri kapsadığından bu konu çok disiplinli bir yaklaşımla ve dikkatle ele alınarak üzerinde önemle durulmalıdır.
Yerleşim bölgelerinde, üretilen katı atıkların kontrollü olarak biriktirilmesi, toplanması, taşınması ve zararsız hale getirilmesi görevi yerel yönetimlere düşmektedir. Bu konuda ülkemizde yeterli ve sağlıklı çalışmalar yapılmayışının sebebi yerel yönetimlerin katı atık bertarafına gerekli önemi vermemelerinden kaynaklanmaktadır.
Malatya Belediyesince günlük toplanan katı atık miktarı 450 ton civarındadır. Belediyenin, toprak, hava ve su kirliliğinin önlenmesi, çevre bilincinin artırılması ve ekonomik olarak bu atıklardan yeni bir ürün elde edilerek, enerji tasarrufu sağlanması amacıyla katı atık depolama ve geri dönüşüm tesislerinin yapılmasına yönelik projesinin bulunması ise son derece umut verici olarak değerlendirilmektedir.
Başlangıçta büyük illerimiz hariç, her il için toplam yatırım tutarının yüksek olması gibi sebeplerden dolayı bu tip yatırımlar problem olarak gözükse de, komşu birkaç ilin ortak kullanabileceği tesislerin daha akılcı olarak gerçekleştirilebileceği düşünülmektedir. Bu tesislerin gerçekleştirilmesi sonucunda, endüstriyel atıkların değerlendirilip işlenebileceği tesisler de kendiliğinden ortaya çıkacak ve paralelinde de bu tip yatırımlara yatırım yapılabileceği söylenebilecektir.

Beton Kiremit İmalatı Tesisi


Türkiye kiremit talep, üretim, ihracat ve ithalatı ile ilgili veriler Çizelge 154, Şekil 35 ve Şekil 36’da verilmiştir.
Çizelge 154. Türkiye Kiremit Talep, Üretim, İhracat ve İthalatı






2000 Gerçekleşme

2001 Gerç. Tahmin

2002 Tahmin

Yıllık Artış (%)

M (1)

D (2)

M (3)

D (4)

M (5)

D (6)

2001 (4/2)

2002 (6/4)

Talep

573

16.591

497

14.380

522

15.105

-13,3

5,0

Üretim

576

16.750

500

14.550

525

15.278

-13,1

5,0

İhracat

3

177

3

188

3

191

6,3

1,8

İthalat

0

18

0

18

0

19

0,0

5,3

M: Miktar (Milyon Adet) D: Değer (Milyar TL) 1998 yılı fiyatlarıyla

Kaynak: Ekonomik ve Sosyal Sektörlerdeki Gelişmeler. 2002, DPT



Değerler pişmiş kil esaslı kiremit için verilmiştir. Çizelge incelendiğinde, talebin üzerinde bir üretim gerçekleştiriliyor görülüyorsa da, üretim fazlasının ihraç edildiği görülmektedir. Bu sektörde kısmen de olsa ithalat yapılmakta, yıllar itibariyle ihracatın da dengede olduğu görülmektedir. Kiremit yapımında kullanılan toprağın kendini yenilemesinin uzun yıllar alması olumsuz bir yapıyı ortaya çıkarmakta ve yatırımı önerilen bu üretim şeklinin toprağa dayalı olmaksızın gerçekleştirilmesi ciddi bir avantaj teşkil etmektedir.

Beton kiremit imalatı tesisine ait profil bilgileri
Yatırımın konusu, binaların çatılarında örtü malzemesi olarak kullanılan çok uzun ömürlü, su geçirmeyen, soğuk ve sıcağa karşı izolasyon sağlayan, kırılmaya karşı oldukça mukavim olan, ekonomik, çeşitli renklerde üretebilme şansı olan, döşemesi kolay, çatılara dekoratif örtü imkanı sağlayan ve rutubetten etkilenmeyen beton kiremitlerin üretilmesidir. Üretimde kullanılan temel hammaddeler; 0,3 kum, çimento, su ve çeşitli renk akrilik boyalardır. Öncelikle, 0,3’lük kum taşıyıcılarla içeri alınır, elenir ve miksere gönderilir. Kum mikserde çimento ilavesi ile birlikte kuru olarak karıştırılır ve üzerine daha sonra su ilave etmek suretiyle karıştırılmaya devam edilir. Karışım daha sonra bantlarla preslere nakledilir. Presleme işleminden sonra tekrar bantlara alınır ve ham beton kiremitlerin üst yüzeylerine akrilik boya sürülerek arabalara konur ve daha sonra da (30-40)0C sıcaklığındaki fırınlara gönderilir. Kiremitler fırınlarda 18-20 saat bekletildikten sonra dışarı alınarak açık havada ve stoklama sahasında istiflenir.
Önerilen tesiste tek kalıp kullanılacağı için, tek tip üretim yapılacaktır. Yani, genişliği 330 mm ve yüksekliği 420 mm ebadında beton kiremit imal edilecektir. Bir kiremidin imalatında 1,7 kg çimento ile 2,5 kg kum kullanılmakta ve bir kiremidin ağırlığı da yaklaşık 4,6 kg olmaktadır. İmalatta tamamen yerli makine ve teçhizat kullanılmaktadır.
Bu tip üretim yapan tesisler, üretime genellikle Mayıs ayında başlamalıdır. Tesiste 6 ay (180 işgünü) ve tek vardiya üzerinden çalışılması uygun görülmektedir. Günde 8.000 adet beton kiremit imalatı gerçekleştirmek suretiyle tesisin yıllık kapasitesi, 1.440.000 adet/yıl olacaktır. Tam kapasitede tesiste 9 kişi istihdam edilecek ve bu tesisin toplam yatırım tutarı da 419.000 $ olacaktır. Yatırım kapasitesinin daha düşük tutulması durumunda, düşünülen kapasiteyle orantılı olarak daha az bir sabit yatırımla yatırımı gerçekleştirmek mümkün olacaktır.











Şekil 35. Türkiye Kiremit Talep ve Üretim Değerleri





Şekil 36. Türkiye Kiremit İhracat Değerleri

Sulama Ekipmanları Üretim Tesisi


Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP), Türkiye'deki kırsal kalkınma, endüstriyel gelişme ve sulama projelerinin yanı sıra tarihimizin en kapsamlı atılımı olarak gerçekleştirilmekte, ekonomik, toplumsal ve kültürel yönleriyle yörede yaşayan insanlar başta olmak üzere tüm ülkemizin kalkınmasına ve insanların mutluluğuna hizmet eden bir proje olarak özel öncelik ve önemle yürütülmekte olan bir proje olarak değerlendirilmektedir.
GAP Master Planı stratejilerinden biri de bölgenin "Tarıma Dayalı İhracat Merkezi" haline getirilmesi ilkesidir.
Bu stratejinin gerçekleştirilebilmesine altyapı oluşturabilmek için bölgenin arazi kaynaklarını en ideal şekilde sulayabilecek ekipmanlara ihtiyaç bulunmaktadır. Böylece ürün için verim, desen, kalite ve çeşitliliğinde başarı sağlanacak ve bölgenin tarımsal anlamda ihracat merkezi olmasına zemin hazırlanacaktır.
Sulama ekipmanları olarak ;


  • Otomatik sulama makineleri,




  • Yağmurlama sistemleri,




  • Borular,

değerlendirilmeye alınmalıdır.

CTP Boru İmalatı Tesisi
Sulama ekipmanları üretim tesisinde bahsedilen sebepler bu yatırım şekli için de geçerli olmaktadır.
Özellikle son yıllarda DSİ ve Belediyelerin yatırımlarında bu tip boruların kullanıldığı ve aranıldığı, yapılan araştırmalar ve sektörde imalat yapan firmalar tarafından ifade edilmektedir.
CTP (Camelyaf Takviyeli Plastik) borular, gelişmiş elyaf sarma metoduyla arzu edilen standartta üretilir. CTP boruları 25 mm çaptan 3.000 mm çapa kadar istenilen kalınlıkta, basınçta ve kullanım yerine göre imal etmek mümkündür.
Boru boyları normal olarak 80 mm iç çapa kadar 3 m, 80 mm ve daha yukarı çaplarda 6 m'dir. Ancak özel olarak 10 m. boya kadar imalatta mümkündür.
Üretimde termoset reçine olarak genellikle izoftalik poliyester kullanılırsa da bazı özel amaçlı tatbikat için yerine göre bisfenolik, vinilester ve epoksi reçineler de kullanılır.
CTP boruların imalatında elyaf sarma (Filamant Winding) metodu kullanılır. Burada boru, iç çapında dönen kalıbın üzerine kontrollü bir şekilde cam elyaf ipliklerin kontinü olarak bir tansiyon altında ve belirli oranda en uygun bir reçine ile ısıtılarak sarılmak suretiyle imal edilir.
Boruda istenilen özellik ve mukavemeti sağlamak için cam elyaf iplik kalıbın üzerine önceden tespit edilen bir açı ile sarılır.
CTP boruların kullanım yerleri Çizelge 155’de verilmiştir.
Çizelge 155. CTP Boruların Kullanım Yerleri



Yerüstü, Toprak Altı, Bataklık, Tatlı Su ve Denizde

  • Kanalizasyon şebeke ve kolektör hatları

  • Deniz deşarj ve su alma hatları

  • Endüstriyel artıkların deşarjı

  • İçme suyu hatları

  • Deniz suyu nakli

  • Kimyevi madde nakli

  • Proses hatları

  • Koroziv maddelerin nakli

  • Kuvvet santralleri soğutma suyu hatları

  • Sıvı gıda maddeleri nakli

  • Jeo-termal su hatları

  • Petrol ve su sondajı

  • Doğal gaz hatları

  • Petrol ve Petrokimya tesisleri

  • Arıtma tesisleri

  • Deniz tankerleri

Her Türlü Koroziv, Rutubet ve İklim Şartlarında

Her Çeşit Toprak, Hava, Su, Zemin ve Mahallerde

Yüksek Basınç ve Sıcaklıkta

Kaynak: ENYAP Endüstri ve Yapı Elemanları San. A.Ş. 2002

CTP boruların özellikleri Çizelge 156’da verilmiştir.


Çizelge 156. CTP Boruların Özellikleri


Sağlamlık

Ağırlıklarına göre mukayese edildiğinde çelik borunun 7 katıdır.

Hafiflik

Özgül ağırlığı ortalama 1,8'dir.

Korozyon Mukavemeti

Korozyona son derece dayanıklıdır.

Sızdırmazlık

Yapısı itibariyle cidarlarından hiçbir şekilde sızdırma yapmaz.

Çok Düzgün ve Kaygan İç Sath

İç yüzeyler çok parlak, düzgün ve sert olduğundan akışa yaptığı direnç çok düşüktür.

Enerji Tasarrufu

Sahip oldukları yüksek hidrolik değerleri nedeniyle cebri hatlarda daha düşük pompaj kapasiteleri kullanılması mümkün olmaktadır.

Çalışma Sıcaklığı

-40 0C ile 112 0C arasındaki sıcaklıklarda devamlı çalışabilirler.

Sıhhi Özellikler

Talep üzerine özel reçine kullanarak ve özel kür ameliyesine tabi tutarak elde ettiği malzeme ile içinde taşıdığı veya muhafaza ettiği maddelerde hiçbir şekilde koku veya tat değişmesi yapmaz

Düşük Isı Geçirgenliği

Kondansasyon problemleri ve ısı kayıpları en aza indirilmiştir.

Isı Genleşmesi

Malzemenin düşük modüllü olması boruların genleşmesi için özel tedbirlerin alınmasına gerek yoktur.

Esneklik

Malzeme rijit olmayıp esnektir.

Bakım

Doğru monte edilmişse bakım ve tamirat gerekmez.

Düşük Montaj Masrafları

Hafif ve mukavim olmalarından dolayı kolayca ve ucuz olarak nakledilir, yükleme ve indirme yapılabilir.

Daha Az Hafriyat

Diğer borulara nazaran daha yüksek debi sağlaması nedeniyle istenilen debiyi daha küçük çaplarda temin edebilmektedir.

Kaynak: ENYAP Endüstri ve Yapı Elemanları San. A.Ş. 2002

Damla Sulama Sistemleri Üretim Tesisi


Sulama, bitki gelişmesi için yeterli nem koşulunu sağlayan bir işlem olarak tanımlanır. Bu amaçla belli bir ekim deseni içerisinde yer alan bitkiler, yetişme dönemlerinin bazı anlarında sulanırlar. Sulamanın faydalı ve etkin olabilmesi için "uygun zaman ve miktarda sulama suyu verilmelidir" ilkesinin yerine getirilmesi gerekmektedir.
Malatya ile Doğu Anadolu Bölgesinde ve özellikle GAP bölgesinde yaygın olarak yüzey sulama yöntemleri kullanılmaktadır. Yörede kullanılan sulama yöntemleri, düşük sulama verimleri, aşırı su ve toprak kayıplarıyla bilinirler. Sulama suyunun yanlış ve yetersiz önlemler alınarak kullanılması problemi, yılın bazı dönemlerinde toprakların yaş veya ıslak kalması şeklinde kendini gösterir. Yaşlığın, gerek toprağı kullanılamaz duruma getirmesi, gerekse bataklık benzeri şekillerde, çevreye zararlı etkileri görülmektedir. Ayrıca, aşırı sulama bitki gelişimini engellediği gibi, taban suyunu yükselterek toprakların tuzlaşmasında hızlandırıcı rol oynamaktadır.
Bugün GAP bölgesinde aşırı sulamadan kaynaklanan toprağın tuzlanması gibi ciddi problemlerle karşı karşıya kalınmıştır.
Damla sulama sistemleri, aşırı sulamadan kaynaklanan tüm olumsuzlukları ortadan kaldıran ve bilimsel sulama metotlarının yapılmasını temin eden sistemlerdir.
Bu sistemlerin üretilebilmesi yönünde yapılacak olan yatırımlar hem bölge hem de ihracat açısından son derece önem arz etmektedir.

Bu bölümün sonucunda kısaca genel bir değerlendirme yapılacak olur ise;


  1. Malatya'nın bugün ulaştığı konumda yatırımlar ve girişimler bir şekilde değerlendirilmiş, özel sektör yeni arayışlar içerisine girmiştir.




  1. Bundan böyle geleceğe yönelik her türlü kararın daha dikkatli, daha tedbirli ve daha fazla bilgiye dayandırılarak alınması gereği doğmuştur.




  1. Diğer taraftan geçmişte yapılan hataların, oluşan darboğazların telafisi ve giderilmesi konusunda daha enerjik ve kararlı adımların atılması gerekmektedir.




  1. Doğu Anadolu Projesi (DAP) ile Güneydoğu Anadolu Projesinin (GAP) bölge genelinde özellikle tarım ağırlıklı potansiyel yaratacağı konusu dikkatlerden kaçmamalıdır.




  1. Önerilen yatırımların dışında, tarım sektöründeki projeksiyonlara bağlı olarak gelecekte yapılacak olan yatırımlara da kısmen değinilmeye çalışılmıştır.




  1. Yatırımcıların karşılaşacakları problemlerin çözümü, bu alanlardaki bilgi ve araştırma yetersizliklerinin giderilmesi önemli bir anlam taşımaktadır.

Bu bölüm, yukarıda belirtilen ihtiyaçlar göz önüne alınmak suretiyle gerekli değerlendirmeler yapılarak hazırlanmıştır.


Bu bölümde, yatırımcıların kolay karar verebilmeleri yönünde pratikte ne yapılması gerekiyorsa yapılmış ve bu anlamda yatırım önerileriyle ilgili olarak yıllar itibariyle sektördeki gelişmeler ile yatırım gerekçeleri ve yapılacak yatırımlar hakkında profil bilgiler aktarılmıştır.
9.3. ÖNERİLEN YATIRIMLARIN YAPILABİLİRLİKLERİ
Önerilen yatırımların yapılabilirlik şartlarını ortaya koymak amacıyla, hammadde, finansman, yönetim, pazar, pazarlama ve organizasyon ve benzeri kriterlere uygunlukları ile söz konusu yatırımların hangi şartlarda gerçekleştirilebilecekleri Çizelge 157’de verilmiştir.
Çizelge 157. Önerilen Yatırımların Ekonomik Kriterlere Göre Yapılabilirlikleri


Önerilen Yatırımlar


Kriterlere Uygunluk


Yapılabilirlik

1

2

3

4

5

6

A

B

C

Tarım Sektörü

Kanola Üretimi

+

+

+

+

+

+

x







Soya Üretimi

+

+

+

+

+

+

x







Seracılık (Sebze ve Süs Bitkisi)

+

+

+

+

+

+

x







Bağ-Bahçe Yatırımları

+

+

+

+

+

+

x







Meyve ve Sebze Yetiştiriciliği

+

+

+

+

+

+

x







Ceviz, Badem ve Antepfıstığı Yetiştiriciliği

+

+

+

+

+

+

x







Ayçiçeği ve Mısır Üretimi

+

+

+

+

+

+

x







Sertifikalı Tohum Üretimi

-

-

-

+

+

+







x

Hayvancılık Sektörü

Su Ürünleri Üretimi

-

+

+

+

+

+




x




Arıcılık ve Bal Üretimi

+

+

+

+

+

+

x







Saanen ve Damascus Irkı Süt Keçisi Yetiştiriciliği

-

-

+

+

+

+







x

Et Besiciliği

-

+

+

+

+

+




x




Süt Besiciliği

-

+

+

+

+

+




x




Yumurta Tavukçuluğu

+

+

+

+

+

+

x







Et Tavukçuluğu

+

+

+

+

+

+

x







Hindi Yetiştiriciliği

+

-

+

+

+

+




x




Devekuşu Yetiştiriciliği

-

+

-

+

-

+







x

Tarım Ürünleri Artıklarına Dayalı Sanayi

Ayçiçeği Saplarından Yonga Levha Üretimi

-

+

-

+

+

+







x

Gıda Sektörü

Makarna Üretimi

-

+

+

+

+

+







x

Süt ve Süt Mamulleri Üretimi

-

-

+

+

+

+







x

Entegre Kayısı İşleme

-

+

+

+

+

+







x

Makina İmalat Sanayi

Tekstil ve Deri İşleme Makinaları İmalatı

-

+

+

+

+

+







x

Tekstil Makinaları Yedek Parça Üretimi

-

+

+

+

+

+







x

Kriko Esaslı Sabit Kaldırıcı Cihazlar Üretimi

-

+

+

-

+

+







x

Enerji Sektörü

Rüzgar Enerjisi Santralı (RES) ile Enerji Üretimi

-

+

+

+

+

+







x

Güneş Kollektörü Üretimi

+

+

+

+

+

+

x







Diğer Sektörler

Endüstriyel Atık Ayırma ve Geri Dönüşüm Tesisi

-

+

-

+

+

-







x

Beton Kiremit İmalatı

+

+

+

+

+

+

x







Sulama Ekipmanları Üretimi

-

+

+

+

+

+




x




CTP Boru İmalatı

-

+

-

+

+

+







x

Damla Sulama Sistemleri Üretimi

-

+

+

+

+

+




x




Önerilen yatırımların yapılabilirliklerini ortaya koymak amacıyla yukarıda verilen çizelgede dikkate alınan kriterler aşağıda verilmiştir.
Yapılabilirlik Kriterleri:


  1. Finansman teminindeki güçlükler

  2. Hammadde teminindeki güçlükler

  3. Yönetim güçlüğü

  4. Pazarlama ve organizasyon güçlüğü

  5. İç pazar imkanları

  6. Dış pazar imkanları

Yukarıdaki kriterlere göre;


() : Yatırımın ilgili kriterlerde problemlerle karşılaşacağını,

( + ) : Yatırımın ilgili kriterlerde problemlerle karşılaşmayacağını


gösterir.
Yapılabilirlik Durumları:
A : Mevcut şartlarda gerçekleştirilebilir yatırım

B : Kısa vadede gerçekleştirilebilir yatırım

C : Orta vadede gerçekleştirilebilir yatırım
Yukarıdaki yapılabilirlik durumlarına göre;
( x ) : Yatırımın hangi durumda gerçekleştirilebileceğini gösterir.
A sütunu x ile işaretli yatırımlar, doğal kaynak, beşeri kaynak ve finansman potansiyeline bağlı olarak mevcut şartlarda gerçekleştirilebilecek yatırımlardır.
B sütunu x ile işaretli yatırımlar, doğal kaynak, beşeri kaynak ve finansman potansiyeline bağlı olarak kısa vadede sağlanacak gelişmeler sonucu gerçekleştirilebilecek yatırımlardır.
C sütunu x ile işaretli yatırımlar, doğal kaynak, beşeri kaynak ve finansman potansiyeline bağlı olarak orta vadede sağlanacak gelişmeler sonucu gerçekleştirilebilecek yatırımlardır.
Yatırımlar, yapılabilirlik kriterleri açısından ele alındığında, önerilen yatırımlardan;


  • 18 yatırımın finansman temininde,

  • 4 yatırımın hammadde temininde,

  • 5 yatırımın yönetim güçlüğünde,

  • 1 yatırımın pazarlama ve organizasyon noktasında,

  • 1 yatırımın iç pazar,

  • 1 yatırımın dış pazar noktasında,

problemlerle karşılaşabileceği görülmektedir.


Yatırımlar, yapılabilirlik durumları açısından ele alındığında, bu yatırımlardan;


  • 12 yatırımın mevcut şartlarda,

  • 6 yatırımın kısa vadede sağlanacak iyileşmelerden sonra,

  • 13 yatırımın ise orta vadede sağlanacak iyileşmelerden sonra,

gerçekleştirilebileceği söylenebilir.





10.




SONUÇ VE DEĞERLENDİRME








10. SONUÇ VE DEĞERLENDİRME
Ön araştırma, yerinde yapılan inceleme, literatür araştırmaları ve ilgili kurum ve kuruluş yetkilileri ile yapılan görüşmeler sonucu, Malatya'nın gelişme süreci içerisinde bulunduğu; tüm sektörlerde gelişme potansiyeline sahip olduğu tespit edilmiştir.


  • Topraklarının deprem kuşağı içerisinde olması sebebiyle, yapılacak yatırımlarda bu durum değerlendirmeye alınmalıdır.




  • Özellikle Merkez ilçenin son yıllarda almış olduğu göçler olumsuz yapının ortaya çıkmasına sebep olmakla birlikte gerekli tedbirlerin alınması gerekmektedir.




  • Her ne kadar kara yolu ulaşım ağı gelişmiş ise de yollarının % 88'i sathi kaplama olması bu oranın yükseltilmesi gerekliliğini ortaya koymaktadır.




  • Sosyo-ekonomik gelişmenin temeli olan teknik alt yapı ve sosyal alt yapı projelerinin hedef planları doğrultusunda gerçekleştirilebilmesi uygun ödeneklerin tahsisi ile mümkün görülmektedir.




  • Elektrik enerjisinde yıllar itibariyle şebeke kaybındaki artış trendi olumsuz bir yapı göstermekte, gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir.




  • Tarımsal çeşitlilik ve verimin artırılması yönünde sulama amaçlı oluşturulan projelerin desteklenmesi gerekmektedir.




  • Yarım kalan büyük sulama projelerinin zamanında tamamlanıp hayata geçebilmeleri için ek ödenek ihtiyaçlarının karşılanması gerekmektedir.




  • Özellikle balıkçılık alanlarında yapılacak olan yatırımlar açısından önemli olan Karakaya Baraj Gölü kirlenmesinin önlenebilmesi için kanalizasyon arıtma tesisinin öncelikle ihale edilerek süratle bitirilmesi gerekmektedir.




  • Tarım arazisi varlığında küçük işletmeler ve çok parçalılığın egemen olması, modern teknoloji ve uygun girdi kullanımını imkansız hale getirmiş, bazı arazilerin ekim ve bakımları ihmal edilerek elden çıkmalarına sebep olmuştur.




  • Tarımsal faaliyetin yoğun olarak yapıldığı kırsal nüfus içerisinde eğitim görenlerin düşük oranda bulunması, bu alandaki çiftçilere götürülen üretim artışını sağlayacak yeni teknolojilerin ve modern metotların kullanılmasını engelleyerek, daha yüksek bir verim elde edilmesine mani olmaktadır.




  • Tarımsal yapının geliştirilmesi, üretimin artırılması ve su kaynaklarının verimli kullanılmasında etkin rol oynayan sulama metotlarında değişikliklere gidilmeli, yağmurlama ve damla sulama sistemine geçiş yapılmalıdır.




  • Potansiyel tarım arazileri ideal olarak kullanılmamakta ve gerekli tedbirlerin alınması gerekmektedir.




  • Baraj kıyılarının süratle ağaçlandırılması gerekmektedir.




  • Et ve süt besiciliğine uygun ortam bulunmasına rağmen istenilen düzeylerde yapılamamasının sebepleri mutlaka araştırılmalı ve gerekli tedbirler alınmalıdır.

  • Et ve yumurta tavukçuluğunun istenilen düzeyde olabilmesi yönünde gerekli çalışmalar yapılmalıdır.




  • Tarım ve hayvancılığı geliştirebilmek açısından teşvik konusunda bölgesel bir program yürürlüğe konulmalıdır.




  • Malatya ekonomisinin temeli olan kayısıdan maksimum faydanın elde edilmesi yönünde ciddi projeler oluşturulmalı ve yapılabilirlikleri tartışılmalıdır.




  • Orman potansiyelini geliştirebilmek açısından, büyümesi aşamasında fazla bir yatırım ve maliyet gerektirmeyen ağaçlar ile ekonomik değeri daha fazla olanlardan seçilmesi orman gelirlerini artıracağı gibi, ağaçlandırmada yanıcılık oranı düşük olan ağaç türlerinin seçilmesi de orman yangınlarıyla olan mücadeleyi kolaylaştıracaktır.




  • Mülkiyeti Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğüne ait olan vagon onarım fabrikası tesislerinin ekonomiye kazandırılması yönünde gerekli tedbirler alınmalıdır.




  • Halen TEKEL Genel Müdürlüğü'nce tütün depolama şeklinde kullanılan vagon onarım fabrikası tesislerinin Devlet Demiryolları İşletmesi Genel Müdürlüğünden satın alınarak, Malatya içinde bulunan ve birçok kentsel probleme yol açan eski sigara fabrikasını modernize ederek buraya taşıması konusunun doğru olduğu düşünülmektedir.




  • Özelleştirme Yüksek Kurulunun, Sümer Holdinge ait 144.000 m2 alanın kamusal amaçlı kullanılmasına karar vermesi, ilin geleceği için son derece önemli görülmektedir.




  • Üniversite-Sanayi işbirliğinin geliştirilmesi ve etkinliğinin artırılması gerekmektedir.




  • Sanayinin gelişimini doğrudan etkileyen KSS’ler eğitim imkanları açısından güçlendirilerek, küçük sanayici ve esnafın ihtiyacı olan nitelikli işgücü kısa yoldan yetiştirilmelidir.




  • KSS’lerin merkezde yoğunlaşması olumsuzluk olarak değerlendirilmekle birlikte, ilçelerin gelişme kutuplarını yükseltmek üzere KSS yatırımlarına önem verilmelidir.




  • Kalkınma ve sanayileşmenin ancak bilgili, eğitilmiş, nitelikli insan unsurlarına sahip olmakla mümkün olacağı ilkesinden hareketle, bu ihtiyaca cevap verebilecek projeler geliştirmeli ve uygun ödeneklerle desteklenmelidir.




  • Sanayi tesislerinin maliyetlerinde önemli tasarruflar sağlayacak ve dış ticarette rekabet şansını artıracak olan doğal gaz konusunda gerekenler yapılmalıdır.




  • Özellikle büyük ölçekli yatırımlarda sermayenin bir araya getirilebilmesi yönünde çok ortaklı şirketleşme yapılanmasına gidilmelidir.




  • Yapımı devam eden OSB'nin ve arıtma tesisinin süratle bitirilmesi gerekmektedir.




  • Tüm imalat sanayinde kullanılan elektrik enerjisi fiyatlarının yüksek olması özellikle üretim maliyetlerini olumsuz olarak etkilemekte ve dış ticarette rekabet şansını ortadan kaldırmaktadır.




  • Gelişen sanayi içerisinde özellikle tekstil ve gıda sektörlerinde marka yaratma gerekliliği göz ardı edilmemelidir.




  • Kapalı, yarım kalmış ve darboğazda bulunan tesislerin ekonomiye kazandırılması yönünde gerekenler yapılmalıdır.

  • Yatırım safhasında kurumlar arası koordinasyonu sağlamak üzere, yatırımcıları her safhada bilgilendirmek, yönlendirmek, teşvik etmek ve yatırım sürecini kısaltmak gibi görevleri üstlenecek "Bölge Kalkınma Ajansları" kurularak faaliyete geçirilmelidir.




  • Kredi taleplerinde yaşanılan bürokratik engeller yanında kamu görevlilerinin istismarları pek çok yatırımcıyı ciddi anlamda sıkıntıya sokmakta, yormakta ve yatırım kararlarından vazgeçmelerine sebep olmaktadır.




  • Zengin maden potansiyelinin verimli şekilde değerlendirilmesine yönelik bilimsel araştırmalar yapılmalıdır.




  • Sanayi sektöründe günümüzün en önemli problemlerinden biri olarak karşımıza çıkan ve üretimi gerçekleştirilen sanayi ürünlerinin pazarlanmasında ortaya çıkan sorunların aşılmasına yönelik olarak, sektörel bazda “Dış Ticaret ve Pazarlama Şirketleri”nin kurulması yönünde çalışmalar başlatılmalıdır.




  • Mevcut dinamiklere zarar vermeyen yeni iktisadi faaliyetlere yönelinmesi ve mevcut faaliyet alanlarında belirsizliklerin etkilerini azaltacak tedbirlerin alınması gerekmektedir.




  • Ekonomik yapının merkez ve bazı ilçelerde yoğunlaşması giderek artan dengesiz bir gelişmeye sahne olmaktadır. Bu sebeple, gelişme kutuplarının çevrelerini de olumlu yönde etkileyebilecek faaliyetlerin yaratılabilmesi için gerekli tedbirler alınmalıdır.




  • Ekonomik olarak diğer bölgeler ile nasıl bir bütünleşmeye gidileceği konusuna açıklık getirecek araştırma ve projelerin bir bütünlük içerisinde ve öncelikle hazırlanması gerekmektedir.




  • AR-GE faaliyetlerini cazip hale getirmek üzere özendirici tedbirler alınmalıdır.




  • Turizm ve Kültür potansiyelinin neler olduğu ve bu potansiyelin ne şekilde değerlendirilmesi gerektiği konusunda ayrıca bir çalışma başlatılmalı ve yapılan çalışmalar birbirine entegre edilmelidir.

Yapılan araştırmalar sonucu 18’i doğal kaynak potansiyelini değerlendirmeye, 13’ü ise talebi karşılamaya yönelik yatırımlar olmak üzere toplam 31 yatırım gerçekleştirilebilir bulunmuştur.


Doğal kaynak potansiyelini değerlendirmeye yönelik yatırımlar, tarım, hayvancılık ile tarım ürünleri artıklarına dayalı sanayilerde, talebi karşılamaya yönelik yatırımlar ise, gıda, makina imalatı, enerji ve diğer sektörler başlığı altında yer almaktadır.
Önerilen yatırımların 12’si mevcut şartlarda hemen, 6’sı kısa vadede ve 13’ü de orta vadede sağlanacak gelişmelere bağlı olarak gerçekleştirilebilir görülmektedir.
Her ne kadar önerilen yatırımlar için bu çeşit değerlendirmeler yapılıyor ise de; sözü edilen yatırımların sağlıklı olarak gerçekleştirilebilmesinin, teknik ve sosyal alt yapı bileşenlerindeki olumsuzlukların giderilebilmesi halinde daha anlamlı olacağı düşünülmektedir.
Bu raporda önerilen veya önerilmeyen diğer yatırım konuları ile ilgili olarak hazırlanan ve yatırımın niteliği, üretim metodu, yatırım termin planı ve yatırımın kârlılığı gibi yatırımlarla ilgili açıklayıcı teknik bilgilerin yer aldığı “Sanayi Profilleri” hazırlanarak illerde “Sanayi ve Ticaret Müdürlüğü” ile “Sanayi ve Ticaret Odaları” vasıtasıyla yatırımcıların hizmetine sunulmuştur.
Bu çalışmanın Malatya'ya dolayısıyla da ülkemize hayırlı olması en büyük temennimdir.







KAYNAKLAR







..., 2002

Temel Ekonomik ve Sosyal Göstergeler, Malatya, DİE

..., 2002

Temel Ekonomik ve Sosyal Göstergeler, Adıyaman, DİE

..., 2002

Temel Ekonomik ve Sosyal Göstergeler, Diyarbakır, DİE

..., 2002

Temel Ekonomik ve Sosyal Göstergeler, Elazığ, DİE

..., 2002

Temel Ekonomik ve Sosyal Göstergeler, Erzincan, DİE

..., 2002

Temel Ekonomik ve Sosyal Göstergeler, Kahramanmaraş, DİE

..., 2002

Temel Ekonomik ve Sosyal Göstergeler, Sivas, DİE

..., 2001

Ekonomik ve Ticari Durum Raporu, Malatya, STB

..., 2002

8. Beş Yıllık Kalkınma Planı, Ekonomik ve Sosyal Sektörlerdeki Gelişme, DPT

..., 2002

Küçük Sanayi Siteleri ve Organize Sanayi Bölgeleri Envanteri, STB

..., 2002

Sektör Profilleri, STB

..., 1999

Ormancılığımız, DPT

..., 2002

Malatya İli Bilinen Maden ve Mineral Kaynakları. MTA

..., 2000

Türkiye Elektrik Dağıtım ve Tüketim İstatistikleri, TEDAŞ

..., 2002

Tarım İl Müdürlüğü Çalışma Raporu

..., 2002

Malatya İli Brifing Raporu, Malatya Valiliği

..., 2002

Ticaret ve Sanayi Odası Raporu

..., 2002

Organize Sanayi Bölgesi Raporu

..., 1999

Dünya Gazetesi 23 Temmuz 1999

..., 1999

Girişim Fikri Dergisi, No:54

..., 2001

ENYAP Endüstri ve Yapı Elemanları Sanayi A.Ş

..., 2002

İnönü Üniversitesi, Kayısı Araştırma ve Uygulama Merkezi Web Sitesi

..., 2002

Mühendis ve Makina Dergisi. Ocak 2002, Sayı: 504

..., 2002

Enerji Dünyası. Haziran-Ağustos 2002, Sayı: 42-43

..., 2001

Para Dergisi. 9-15 Aralık 2001

..., 2002

Denizli'de Evsel Katı Atık Bertarafı ve İleriye Yönelik Öneriler. Ertuğrul ERDİN-İbrahim EREŞME

Yüklə 5,65 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   23   24   25   26   27   28   29   30   ...   37




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin