Bu dağılım araştırma yapılan illere göre incelendiğinde;
Adana ilinde zorunlu göç sürecinin katılımcılarının/mağdurlarının % 51.21’i sağlık kurumlarında sağlık çalışanlarının keyfi tutumlarından kaynaklı sorunlar,
Diyarbakır ilinde % 34.95’i, Mersin ilinde % 47.86’sı, İstanbul ilinde % 43.56’sı, Van ilinde % 34.03’ü,
Batman ilinde % 24.03’ü sağlık kurumlarında sağlık çalışanlarının keyfi tutumlarından
kaynaklı sorunlar yaşamışlardır.
Araştırmanın ortaya koyduğu dağılım sonucuna göre, aile üyelerinin % 38.7’si sağlık kuruluşlarına tedavi-muayene amaçlı başvurduğunda yeterli ilgi ve tedavi görmediğini düşünmekten kaynaklanan sorunlar yaşamıştır. Bu dağılıma ilişkin sonuçlar Tablo 299’da gösterilmiştir.
Tablo 299: Sağlık Kuruluşunda Yaşanan Sorunların Dağılımı (Yeterli İlgi ve Tedavi Görmediğini Düşünme)
Sağlık Kuruluşunda Yaşanan Sorun (Yeterli İlgi ve Tedavi Görmediğini Düşünme)
|
N
|
%
|
Hiçbir Sorun Yaşamamış
|
945
|
61.3
|
Sorun yaşamış
|
596
|
38.7
|
Toplam
|
1541
|
100.00
|
Bu dağılım araştırma yapılan illere göre incelendiğinde;
Adana ilinde zorunlu göç sürecinin katılımcılarının/mağdurlarının % 48.78’i sağlık kurumlarında yeterli ilgi/tedaviyi görememekten kaynaklı sorunlar,
Diyarbakır ilinde % 37.22’si, Mersin ilinde % 43.57’si, İstanbul ilinde % 51.49’u, Van ilinde % 32.77’si,
Batman ilinde % 24.41’i sağlık kurumlarında yeterli ilgi/tedaviyi görememekten kaynaklı sorunlar yaşamışlardır.
Araştırmanın ortaya koyduğu dağılım sonucuna göre, aile üyelerinin % 30.3’ü sağlık kuruluşlarına tedavi-muayene amaçlı başvurduğunda zamanında muayene olamamaktan kaynaklanan sorunlar yaşamıştır. Bu dağılıma ilişkin sonuçlar Tablo 300’de gösterilmiştir.
Sağlık Kuruluşunda Yaşanan Sorun (Zamanında Muayene Olamamak)
|
N
|
%
|
Hiçbir Sorun Yaşamamış
|
1074
|
69.7
|
Sorun yaşamış
|
467
|
30.3
|
Toplam
|
1541
|
100.00
|
Tablo 300: Sağlık Kuruluşunda Yaşanan Sorunların Dağılımı (Zamanında Muayene Olamamak)
Bu dağılım araştırma yapılan illere göre incelendiğinde;
Adana ilinde zorunlu göç sürecinin katılımcılarının/mağdurlarının % 33.33’ü sağlık kurumlarında zamanında muayene olamamaktan kaynaklı sorunlar,
Diyarbakır ilinde % 31.71’i, Mersin ilinde % 19.29’u, İstanbul ilinde % 37.62’si, Van ilinde % 29.41’i,
Batman ilinde % 28.29’u sağlık kurumlarında zamanında muayene olamamaktan kaynaklı sorunlar yaşamışlardır.
Araştırmanın ortaya koyduğu dağılım sonucuna göre, aile üyelerinin % 25.4’ü sağlık kuruluşlarına tedavi-muayene amaçlı başvurduğunda tedavi bedelini ödeyememekten kaynaklanan sorunlar yaşamıştır. Bu dağılıma ilişkin sonuçlar Tablo 301’de gösterilmiştir.
Tablo 301: Sağlık Kuruluşunda Yaşanan Sorunların Dağılımı (Tedavi Bedelini Ödeyememek)
Sağlık Kuruluşunda Yaşanan Sorun (Zamanında Muayene Olamamak)
|
N
|
%
|
Hiçbir Sorun Yaşamamış
|
1150
|
74.6
|
Sorun yaşamış
|
391
|
25.4
|
Toplam
|
1541
|
100.00
|
Bu dağılım araştırma yapılan illere göre incelendiğinde;
Adana ilinde zorunlu göç sürecinin katılımcılarının/mağdurlarının % 34.96’sı sağlık kurumlarında tedavi bedelini ödeyememekten kaynaklı sorunlar,
Diyarbakır ilinde % 23.62’si, Mersin ilinde % 13.93’ü, İstanbul ilinde % 37.62’si, Van ilinde % 22.27’si,
Batman ilinde % 28.29’u sağlık kurumlarında tedavi bedelini ödeyememekten kaynaklı
sorunlar yaşamışlardır.
Araştırmanın ortaya koyduğu dağılım sonucuna göre, aile üyelerinin % 3.3’ü sağlık kuruluşlarına tedavi-muayene amaçlı başvurduğunda tedavisinin reddedilmesinden kaynaklanan sorunlar yaşamıştır. Bu dağılıma ilişkin sonuçlar Tablo 302’de gösterilmiştir.
Tablo 302: Sağlık Kuruluşunda Yaşanan Sorunların Dağılımı (Tedavinin Reddedilmesi)
Sağlık Kuruluşunda Yaşanan Sorun (Tedavinin Reddedilmesi)
|
N
|
%
|
Hiçbir Sorun Yaşamamış
|
1490
|
96.7
|
Sorun yaşamış
|
51
|
3.3
|
Toplam
|
1541
|
100.00
|
Zorla yerinden edilme sürecine ilişkin bu araştırma; bu sürecin mağdurlarının sağlık kuruluşlarıyla ilişkilerde yaşadıkları sorunların Türkiye’nin diğer gruplarından farklı ve özgün bir sorun alanı olarak “anadili farklılığı” ve “Türkçe bilmemekten kaynaklı” olduğunu ortaya koymaktadır.
Değişik platformlarda da dile getirildiği gibi özellikle kadınlar, yaşlılar, çocuklar başta olmak üzere bu gruba yönelik sunulacak hizmetlerin çok dilli, anadili ve kültür farklılıkları gözetilerek sunulmalıdır.
Araştırmanın ortaya koyduğu dağılım sonucuna göre, tedavi-muayene amacıyla sağlık kuruluşlarına başvuran, bu başvuru sürecinde sorun yaşayan bireylerin sorunlarının çözümünde kurum yetkililerine başvurarak, tanıdık-akraba çevresinden yardım almak ya da başka bir kuruma giderek sorunlarını çözmeye çalıştıkları sonucu açığa çıkmaktadır. Bu dağılıma ilişkin sonuçlar Tablo 303’de gösterilmiştir.
Tablo 303: Sağlık Kuruluşunda Yaşanan Sorunların Çözümü İçin Neler Yapıldığı
Sağlık Kuruluşunda Yaşanan Sorun (Tedavinin Reddedilmesi)
|
N
|
%
|
Cevapsız
|
436
|
28.3
|
Kurum Yetkililerine Başvurmak
|
309
|
20.1
|
Hasta Hakları Merkezine Başvurmak
|
46
|
3.0
|
Tanıdık ve Akraba Çevresinden Yardım Almak
|
291
|
18.9
|
Başka Bir Kuruma Gitmek
|
112
|
7.3
|
Diğer
|
347
|
22.5
|
Toplam
|
1541
|
100.00
|
Araştırmanın ortaya koyduğu dağılım sonucuna göre, tedavi-muayene amacıyla sağlık kuruluşlarına gidenlerin % 75.75’i doktora refakatçi ile gitmektedir. Bu dağılımın sonuçları Tablo 304’de gösterilmiştir.
Tablo 304: Doktora Kiminle Gidildiği Dağılımı
Doktora Kiminle Gidildiği
|
N
|
%
|
Cevapsız
|
102
|
6.6
|
Tek Başına Gidiliyor
|
348
|
22.6
|
Refakatçi İle Gidiliyor
|
1090
|
70.7
|
Diğer
|
1
|
0.1
|
Toplam
|
1541
|
100.00
|
Araştırmanın ortaya koyduğu dağılım sonucuna göre, tedavi-muayene amacıyla sağlık kuruluşlarına gidenlerin tedavi bedelini genellikle nakit olarak karşıladıkları, nakit olarak karşılayamadıklarında SYDF, aile-akraba destekleri ve borçlanma yoluyla karşıladıkları gözlenmektedir. Bu dağılıma ilişkin sonuçlar Tablo 305’de gösterilmiştir.
Tablo 305: Tedavi Bedelinin Nasıl Karşılandığı Dağılımı
Tedavi Bedelinin Nasıl Karşılandığı
|
N
|
%
|
Cevapsız
|
185
|
12.0
|
Nakit
|
545
|
35.4
|
Borçlanarak
|
78
|
5.1
|
Taşınır-Taşınmaz Mal Satarak
|
6
|
0.4
|
SYDF’den Destek Alarak
|
107
|
6.9
|
STK-Hayır Kurumlarından Destek Alarak
|
5
|
0.3
|
Aile-Akraba Çevresinden Destek Alarak
|
142
|
9.2
|
Diğer
|
473
|
30.8
|
Toplam
|
1541
|
100.00
|
Araştırmanın ortaya koyduğu dağılım sonucuna göre, tedavi için gerekli tıbbi malzeme ve ilaçlar genellikle yeşil kart aracılığıyla karşılanmaktadır. Bu dağılıma ilişkin sonuçlar Tablo 306’da gösterilmiştir.
Tedavi İçin Gerekli Tıbbi Malzeme ve İlaçların Nasıl Temin Edildiği
|
N
|
%
|
Cevapsız
|
92
|
6.0
|
İmkansızlıktan Temin Edilemiyor
|
132
|
8.6
|
Sigorta Ödüyor
|
286
|
18.6
|
Borçlanılıyor
|
147
|
9.5
|
SYDF Desteği İle Karşılanıyor
|
20
|
1.3
|
STK-Hayır Kurumlarından Destek Alınıyor
|
2
|
0.1
|
Aile-Akrabalardan Yardım Alınıyor
|
50
|
3.2
|
Yeşil Kart İle Karşılanıyor
|
711
|
46.1
|
Diğer
|
101
|
6.7
|
Toplam
|
1541
|
100.00
|
Tablo 306: Tedavi İçin Gerekli Tıbbi Malzeme ve İlaçların Nasıl Temin Edildiği Dağılımı
Araştırmanın ortaya koyduğu dağılım sonucuna göre, görüşülenlerin büyük bir bölümü hasta hakları yönetmeliğini hiç duymamış, içeriğini bilmemektedir. Bu dağılıma ilişkin sonuçlar Tablo 307’de gösterilmiştir.
Tablo 307: Hasta Hakları Yönetmeliğini Bilme Dağılımı
Hasta Hakları Yönetmeliğini Bilme
|
N
|
%
|
Cevapsız
|
89
|
5.8
|
Hiç Duymamış-Bilmiyor
|
1147
|
74.4
|
Duymuş Ama İçeriğini Bilmiyor
|
281
|
18.2
|
Biliyor
|
24
|
1.6
|
Toplam
|
1541
|
100.00
|
Zorla yerinden edilme sürecine ilişkin bu araştırmanın bu sürecin mağdurlarının sağlık kuruluşlarıyla ilişkilerini çözümlemesine ilişkin veriler; bu grubun sorunlarını Türkiye toplumunun diğer kesimlerinden farklılaştıran temel noktayı anadil farklılığı ve bu farklılığına dayalı olarak ortaya çıkan sorunlar olarak belirlemektedir. Bu araştırma ve önceki araştırmaların da sonuçları değerlendirilerek sağlık hizmetleri, sosyal hizmetler ve eğitim hizmetlerinde anadil ve kültür farklılığını gözeten uygulamalara yer verilmelidir.
Araştırmada sağlık hakkı, sağlık hizmetlerine erişim konusunda zorla yerinden edilme sürecinin mağduru ailelerin okula giden çocukların okulda kaza geçirme, okuldan eve hasta dönmeleri incelenmiştir. Bu incelemenin sonuçları; anlatımlar ve her anlatıma ilişkin dağılım tabloları biçiminde aşağıda sunulmuştur. .
Araştırmanın ortaya koyduğu dağılım sonucuna göre, okula giden çocukların % 7.78’i okulda kaza geçirmiştir. Bu dağılıma ilişkin sonuçlar Tablo 308’de gösterilmiştir.
Tablo 308: Okula Giden Çocukların Okulda Kaza Geçirme Dağılımı
Okula Giden Çocukların Okulda Kaza Geçirmeleri
|
N
|
%
|
Cevapsız
|
320
|
20.8
|
Okulda Kaza Geçirmiş
|
95
|
6.2
|
Okulda Kaza Geçirmemiş
|
1126
|
73.1
|
Toplam
|
1541
|
100.00
|
Araştırmanın ortaya koyduğu dağılım sonucuna göre, okula giden çocukların 58.08’i okuldan eve hasta dönmektedir. Bu dağılıma ilişkin sonuçlar Tablo 309’da gösterilmiştir.
Tablo 309: Okula Giden Çocukların Eve Hasta Dönme Dağılımı
Okula Giden Çocukların Eve Hasta Dönmeleri
|
N
|
%
|
Cevapsız
|
334
|
21.7
|
Okuldan Eve Hasta Dönmemiş
|
506
|
32.8
|
Okuldan Eve Hasta Dönmüş
|
701
|
45.5
|
Toplam
|
1541
|
100.00
|
Zorla yerinden edilme süreci mağduru ailelerin okula giden çocukları açısından araştırmanın sonuçlarına göre ortaya çıkan temel problem; okuldan eve hasta olarak dönmeleridir.
Zorla yerinden edilme sürecine ilişkin bu araştırmada, bu sürecin mağdurları açısından incelenen sağlık sorunlarından birisi de zorla yerinden edilme sürecinin kişilerin ruhsal yapılarında meydana getirdiği etkilerdir. Bu Alana ilişkin inceleme; anlatım ve bu anlatıma ait dağılım tablosu olarak aşağıda sunulmuştur.
Araştırmanın ortaya koyduğu dağılım sonucuna göre, zorunlu göç süreci göç edenlerin % 99.16’sının ruhsal yapısını olumsuz etkilemiştir. Bu dağılıma ilişkin sonuçlar Tablo 310’da gösterilmiştir.
Tablo 310: Zorunlu Göç Sürecinin Ruhsal Yapıyı Etkileme Dağılımı
Zorunlu Göç Sürecinin Ruhsal Yapıyı Etkileme Dağılımı
|
N
|
%
|
Cevapsız
|
358
|
23.2
|
Ruhsal Yapı Üzerinde Olumsuz Etki Yaratmış
|
1173
|
76.1
|
Ruhsal Yapı Üzerinde Etkili Olmamış
|
10
|
0.6
|
Toplam
|
1541
|
100.00
|
Zorla yerinden edilme sürecine ilişkin bu araştırmanın ortaya koyduğu genel dağılımlar ve bu dağılımların araştırma yapılan illere göre incelemesi sonuçlarına dayalı olarak şunu ifade edebiliriz. Zorla yerinden edilme sürecinin mağdurları açısından ekonomik, sosyal, kültürel hak kayıplarının giderilmesi çalışmaları planlanırken psikolojik boyut unutulmamalı, insani olmayan bu sürecin insan ruhunda yol açtığı sarsıntı ve yıkımın mutlaka düzenlenmesi, iyileştirilmesi hedeflenmelidir.
Zorla yerinden edilme sürecine ilişkin bu araştırmanın sağlık alanına ilişkin verilerini “genel sağlık hakkı” ve “aile üyelerinin hastalıkları, tedavi süreçleri ve yaşadıkları sorunlar açısından çözümlediğimizde;
Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesine dayalı olarak Komitenin 14 Numaralı sağlık hakkının nasıl anlaşılması gerektiğine ilişkin “insanlara eşit imkanlar sunan bir sağlık koruma sistemi hakkını içerir”, “pek çok çeşitli tesisten, mal ve hizmetten ayrıca mümkün olan en yüksek seviyedeki sağlık standardının gerçekleşmesi için gerekli koşullardan yararlanma hakkı olarak anlaşılmalıdır” tanımının Türkiye’de özellikle zorla yerinden edilme sürecinin mağurları açısından kağıt üzerinde kaldığı,
Zorla yerinden edilme süreci sonrasında yaşanılan yeni yerleşim alanlarında ulaşılabilir sağlık hizmetleri sunan kuruluşların olmaması nedeniyle sağlık hakkı açısından “mevcudiyet” ve “erişilebilirlik” ilkelerinin ihlal edildiğini,
Sağlık hizmetlerinin anadil farklılıkları gözetilerek sunulmadığı için “ayrımcılık olmaması”
ilkesinin ihlal edildiğini:
Zorla yerinden edilme sürecinin mağdurlarının yoksulluğu, sosyal güvenceden yoksun oluşları nedeniyle “ekonomik erişim (karşılanabilirlik”) ilkesine uygun hareket edilmediği,
Anadil farklılığı ve hizmetlerin sunumunda anadil farklılıklarının gözetilmemesi nedeniyle
“bilgiye erişim” hakkının kullanılamadığı açığa çıkmaktadır.
Bu noktada sözleşmenin genel sağlık hakkı ve aile üyelerinin hastalıkları, tedavi süreçleri ve yaşadıkları sorunlar açısından kamu yönetiminden sözleşme hükümleri uyarınca;
Zorla yerinden edilme süreci mağdurlarının fiziksel ve psikolojik sağlık standartlarını yükseltmesini, hizmetlere erişimi kolaylaştırmasını, ana dil, kimlik ve kültür farklılıklarını gözeten bir hizmet sunma planlaması yapmasını,
Sağlıklı bir yaşamın koşulları için gerekli tedbirleri almasını, Çevre koruma politikalarına ağırlık vermesini,
Hastalıkların önlenmesi için koruyucu ve önleyici sağlık hizmetlerini yaygınlaştırıp kolay erişilebilir hale getirmesini talep edebiliriz.
4.4. ÇALIŞMA HAKKI
Ekonomik, Sosyal, Kültürel Haklar Sözleşmesinin “Maddi Haklar” bölümünün 6. Maddesi “Çalışma
Hakkını” içermektedir.
1. Bu Sözleşmeye Taraf Devletler herkesin çalışma hakkını tanır ve bu hakkı korumak için gerekli tedbirleri alır. Çalışma hakkı, herkesin kendi seçtiği ve girdiği bir işte çalışarak geçimini sağlama imkanına ulaşma hakkını da içerir.
2. Sözleşmeye Taraf Devletlerin çalışma hakkını tam olarak gerçekleştirmek üzere alacağı tedbirler arasında, teknik ve mesleki rehberlik hizmetleri ile öğretim programları yapmak, bireyin temel siyasal ve ekonomik özgürlüklerini koruyan şartlar içinde ekonomik, sosyal ve kültürel gelişme ile tam ve üretken istihdamı sağlamak için gerekli politikaları ve yöntemleri uygulamak da yer alır.
7. Maddesi “Adil ve uygun işte çalışma şartları” Bu Sözleşmeye Taraf Devletler herkese adil ve elverişli şartlarda çalışma hakkı tanır. Bu şartlar aşağıdaki hakları güvence altına alır:
a. Bütün çalışanlara sağlanan asgari bir gelir ile birlikte en azından:
i) Hiç bir ayrıma tabi tutulmaksızın özellikle kadınların erkeklerin çalışma şartlarından daha alt düzeyde olmayan şartlarda çalışmaları güvence altına alınarak, eşit işe eşit ve adil ücret; ii) bu Sözleşmenin hükümlerine uygun olarak, kendisi ve ailesi için nezih bir yaşam;
Dostları ilə paylaş: |