Nurum, Nurul aynım Yaz sıcağında baharım


DEHB’nin Tedavisi Gerekli midir? Tedavi Edilmediğinde Nelerle Karşılaşırız



Yüklə 0,58 Mb.
səhifə11/11
tarix18.01.2019
ölçüsü0,58 Mb.
#100982
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11

DEHB’nin Tedavisi Gerekli midir? Tedavi Edilmediğinde Nelerle Karşılaşırız

Bu rahatsızlık kendiliğinden düzelmediği gibi, bu çocukların 2/3’lük bir kesimi sınıf tekrarı, okuldan uzaklaştırma ya da atılma gibi problemlerle karşılaşmaktadır. Bu çocukların olumsuz çevresel koşullarda yetişmesi ‘davranım bozukluğu’ riskini artırmakta ve başları yasalarla daha çok belaya girmektedir.



DEHB’nin Belirtileri Nelerdir?

Bu çocuklar yaşıtlarına göre aşırı hareketlidir. Acelecilik, isteklerini erteleyememe, sorulan sorulara düşünmeden çok çabuk cevap verme, başkalarının sözünü kesme ve sırasını beklemekte güçlük çekme gibi belirtiler görülür. Bebekliklerinde huysuzlukları, az uyumaları ve yememeleri anne babayı bıktırır derecededir. Okul öncesi dönemde ise ev içinde koşuşturur, yükseklere tırmanır, dolap tepelerinde gezer, bir motor tarafından itiliyormuşçasına aşırı hareketlilik vardır. Bu çocuklar kısa bir süre bile oturamaz, sakin bir şekilde oynayamazlar. Kıpır kıpırdırlar, elleri dursa ayakları durmaz. ‘Dur’ ve ‘yapma’ sözünden anlamazlar.

Aşırı hareketlilik yanında öğrenme üzerine olumsuz etkisi olan belirti ise dikkat eksikliğidir. Dikkatini bir noktaya toplayabilmesinde güçlük, dış uyaranlarla dikkatin çok kolay dağılabilmesi, unutkanlık, eşyalarını veya oyuncaklarını sık sık kaybetme ve düzensizlik gibi belirtiler bulunabilir. Bu çocukların ilgileri kısa sürelidir. Oyun kurma ve devam ettirmeleri zordur. Uzun süre televizyon izleyebilmesi ya da atari-bilgisayarla oynayabilmesi dikkat problemleri olmadığını göstermez. Çabuk sıkılır ve bir etkinlikten hemen başka bir etkinliğe geçerler. Beklemeyi hiç sevmezler, sabırsızlıkları nedeniyle işlerin hemen halledilmesini isterler.

Okul dönemlerinde ise ders çalışmayı sevmezler. Masanın başında oturma süreleri çok kısadır. Çeşitli bahaneler uydurarak sık sık masanın başından kalkarlar ya da anneyle birlikte çalışmak isterler. Sınıfta dersi izleyemezler. Sınavlarda dikkatsizlik nedeniyle çok basit hatalar yaparlar. Cevabını bildikleri sorulara dahi yanlış cevap verirler. Çabuk sıkıldıklarından bazı soruları okumadan cevaplarlar. Yanında birisi olmadan ödevlerini kendi başlarına yapamazlar.

Üçüncü ana belirti dürtüsellik yani sonunu düşünmeden eyleme geçmedir. Sonradan pişman olacakları hareketleri sonunu düşünmeden gerçekleştirirler. Başkalarına söz ya da fiili olarak sataşır ve huzursuzluk çıkarabilirler. Arkadaşları tarafından geçimsiz olması, sırasını beklememe ve kurallara uymama nedeniyle istenmeyen çocuk ilan edilir. Tepkilerinde abartılı ve acımasız olabilir. Önünü arkasını düşünmeden korkusuzca davranabilirler. Bu davranışları çeşitli tehlikelerle yüz yüze gelmelerine yol açabilir. Çıkılması tehlikeli ve yasak yerlere çıkarlar. Evden çok uzaklara gidebilir.

Tehlikeli; yanıcı, kesici ve delici aletlerle oynayabilirler. Bu çocuklar kendilerini kontrol etmedeki güçlükleri nedeniyle nerede durmaları gerektiğini bilemezler. “Sonunu düşünmeden eyleme geçme” olarak tarif edilebilecek olan dürtüsellik çocuğun sosyal uyumunu da büyük ölçüde bozar. Çocuk yapmaması gerektiği ve yanlış olduğunu bildiği bazı davranışları yapmaktan kendini alamaz. Çevresindeki insanlara ve eşyalara zarar verir, sonrasında üzülür ancak kısa bir süre sonra aynı kötü davranışı tekrarlayabilir. Uyulması gereken basit kurallardan ahlaki prensiplere kadar tüm sınırlama ve yaptırımlara karşı reaksiyonları nedeniyle büyük tepki çekerler. Sürekli azarlanır, hakaret işitir ve zaman zaman cezaya çarptırılırlar.



Bu Rahatsızlığın Tedavisi Var mıdır?

DEHB tedavisi bazı kişiler tarafından basite alınmaktadır. Aslında gözünde görme bozukluğu bulunan çocuğun bu rahatsızlığının düzeltilmesi yaşamsal görülmeyebilir. Ancak kişinin yaşam kalitesini, çevresiyle ilişkilerini, işi ve okul başarısını etkilediğini biliriz. DEHB da bunun gibidir. Yaşamsal değildir. Ancak yaşamı etkiler.

DEHB’da çoğu zaman ilaç tedavisi ile yapılandırılmış tavsiye, destek ve davranış eğitimi programının birlikte kullanımı en iyi yol olarak değerlendirilmektedir.

Kullanılan ilaçların asıl amacı çocuğun dikkatini artırmak ve hareketlerini kontrol etmesini sağlamaktır. Bu amaç için kullanılan ilaçlardan çok iyi sonuçlar alınmaktadır. Kullanılan ilaçların çocukları uyuşturacağı ya da bağımlılık yapabileceği gibi yanlış bir kanaat vardır.



İlaçların Yan Etkisi Var Mıdır?

Her tür tedavide olduğu gibi ilaç tedavisi gören çocukta beklemediğiniz bir yan etki gördüğünüzde doktorunuza ya da en yakın sağlık kuruluşuna başvurunuz.

İlaçların sık görülen yan etkileri:



  • Baş ağrısı,

  • Uykusuzluk; ilacın yan etkisi olabileceği gibi DEHB'nin belirtilerinden biri de olabilir

  • Karın ağrısı,

  • İştahsızlık, gergin ve çökkün ruh hali; hepsi tedavi başlangıcında sık görülebilir.

  • Tikler ve tekrarlayıcı hareketler tedavinin herhangi bir aşamasında gözlenebilir.

  • Büyüme hızı nadir de olsa olumsuz etkilenebilir.

Bu Çocuklara Nasıl Yaklaşılmalıdır?

Bu çocuklara terbiye etmek bahanesiyle uygulanacak şiddet ve ölçüsüz cezalar sorunun daha da büyümesine yol açar. Oysa yapılması gereken temel kuralları zedelemeden ve başıboş bırakmadan sınırları oldukça esnek tutmaktır.



  • Ağır DEHB'si olan çocukların çoğunluğunda ilaç tedavisine öncelikle ihtiyaç duyulmaktadır.

Bu tıbbi durumun ilaç tedavisi yanında eğitsel tedavilerle desteklenmesi de gereklidir. DEHB'nin nedeni kötü ebeveynler veya öğretmenler değilse de, aile ve öğretmenlere verilecek yapılandırılmış öneriler, destekleyici ve davranışsal programlarla çocuğun davranışlarında ve dikkatini yönlendirmede olumlu değişiklikler yapmak mümkündür.

Bireysel özelliklerinin dikkate alınacağı az mevcutlu sınıflarda ya da okula destek olarak bireysel eğitime alınmaları da gerekebilir.


KAYNAKLAR

KİTAPLAR

Alper, Yusuf. Bayraktar, Erhan. Karaçam, Özgür. Herkes İçin Psikiyatri. Gendaş A.Ş. İstanbul, 2000.

Arslanoğlu, Kaan. Psikiyatri Elkitabı. İthaki Yayınları, İstanbul, 2007.

Baldwin, David S. Hirschfeld Robert MA. Fast Fact Depression. Health Press Limited, 2005.

Ebert, Michael H. Loosen, Peter T. Nurcombe, Barry. Current Psikiyatri Tanı ve Tedavi. (çev. Sunar Birsöz, Taha Karaman). Güneş Kitabevi, Ankara, 2003.

Glick, Ira D. (Editör), Yalom, Irwin D. (Genel editor). Depresyon Terapisi. (çev. Yasemin Engin). Prestij Yayınları, İstanbul, 2006.

Goldman, Howard H. Review of General Psychiatry. Appleton&Lange, 1992.

Guze, Barry H. Ferng, Huan-Kwang. Szuba, Martin P. Richeirmer, Steven. The Psychiatric Drug Handbook. Mosby Year Book. St. Louis. 1992.

Hare, Robert D. Vicdansızlar Antisosyal Kişilik Bozukluğu. (çev. Semra Kunt Akbaş). HYB Yayıncılık, Ankara, 2006.

Kara, Hayrettin. Aydın, Sabahattin. Cinsel Sorunlar ve Çözüm Yolları. Sen Yayınları. Ankara, 1992.

Kaya, Nihat. Sorularla Panik Atak ve Tedavisi. Sistem Yayıncılık, İstanbul, 2008.

Kaya, Nihat. Evliliğin 10 Düşmanı. Nesil Yayınları, İstanbul, 2007.

Köknel, Özcan. Kötü Ruh’tan Ruh Sağlığı’na. Alfa Basım Yayım Dağıtım, İstanbul, 1998.

Köroğlu, Ertuğrul. Bayraktar, Sinan. Kişilik Bozuklukları. HYB Basın Yayın, Ankara, 2007.

Nutt, D. Ballenger, J. (Edited) Anxiety Disorders: Generalized Anxiety Disorder, Obsessive-Compulsive Disorder and Post-Travmatic Stres Disorder. Blackwell Publishing Ltd. 2005.

Nutt, D. Ballenger, J. (Edited) Anxiety Disorders: Panic Disorder and Social Anxiety Disorder. Blackwell Publishing Ltd. 2005.

Öztürk, Mücahit. 99 Sayfada Okul Fobisi. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları. İstanbul, 2006.

Öztürk, Orhan. Uluşahin Aylin. Ruh Sağlığı ve Bozuklukları. (11. Baskı) I. Ve II. Cilt. Nobel Tıp Kitabevleri Ltd. Şti. Ankara, 2008.

Preskorn, Sheldon H. Outpatient Management of Depression. Professional Communictions, Inc. Caddo.

Yalom, Irwın D. (genel editör) Cinsel Terapi. (çev. Gökhan Kotiloğlu) Prestij Yayınları. İstanbul, 2007.

Yazıcı, Olcay. Duygudurum Bozuklukları I. Format Matbaacılık Sanayi Ltd. Şti. İstanbul, 1998.

Yıldız, Mustafa. Şizofreni; Hastalığı Anlamak ve Onunla Yaşamayı Öğrenmek. HYB Yayıncılık, Ankara, 1999.



BROŞÜRLER

1. İki Uçlu (bipolar) Bozukluğun Tedavisi ve Yönetimi. (editor: Timuçin Oral) BEAM Paneli.

2. Bipolar Bozukluk. (Ömer Aydemir). Astra Zeneka.

3. Sosyal Fobi Cep Kitapçığı. (editör: Montgomery, S.A.) F. Hoffmann-La Roche Ltd.

4. Panik Atağı ve Panik Bozukluğu. (Nuri Doğan Atalay, Erhan Bayraktar) E.Ü.T.F. Psikiyatri Anabilim Dalı, 2002.

5. Depresyon İle Birlikte Yaşamak. (Gülcan Uzuner, M. Emin Ceylan). Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Hastanesi IV. Psikiyatri Birimi. 1997.

6. Hasta Bilgilendirme Kitapçığı. Anksiyete Bozuklukları Araştırma, Tedavi ve Eğitim Derneği.

7. Depresyon Konusunda Herkesin Bilmesi Gerekenler. Novartis.

9. Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Hakkında Bilmek İstedikleriniz. Eli Lilly İlaç Şirketi.

10. Erektil Disfonksiyon Tedavi Rehberi. Ateş Kadıoğlu, Tayfun Oktar. Eczacıbaşı İlaç Pazarlama.

13. Erkeklerde Sertleşme Sorunu ve Çözümler. Bayer Türk Kimya San. Ltd. Şti. ile GlaxoSmithKline İlaçları San. Ve Tic. A.Ş. tarafından hazırlanmıştır.

14. Lovestone, Simon. Alzheimer Hastalığında Erken Tanı ve Tedavi. (Türkçe edisyon; Murat Emre). Novartis.

15. Savaşır, Işık. Boyacıoğlu, Gonca. Cinsel Tedaviler El Kitabı. Türk Psikologlar Derneği Yayınları. Ankara, 1996.

16. Şizofreni Nedir? Alp Üçok. Janssen-Cilag İlaç Firması.



1 Kızımın annesinin ona yazdığı şiirden alıntıdır.

2 http://www.medimagazin.com.tr/authors/haluk-savas/tr-psikiyatrist-kim-psikolog-kim-saglik-bakani-nerede-72-99-2588.html

* Uykuda Soluk Durması (apne) hastalık tablosu: Uyku süresince solunumun yineleyen nöbetler halinde durmasıdır. Bunların asıl tanısı uyku laboratuarında konur. Klinik olarak bu kişilerde gündüzleri uykuya aşırı eğilim ve uyku sırasında yüksek sesli horlama vardır.

* Narkolepside gündüzleri aşırı uyuklama ve uyku nöbet­leri vardır.

* Katapleksi (kaslarda birden kısa süreli atoni-gevşeklik nöbeti), uyanırken ya da uykuya dalarken birden kıpırdayamama, konuşamama ile belir­li uyku felci ve uykuya dalarken varsanılar görülür.

3 Kızım M. Rehnüma Karaca’nın öyküsüdür.

Yüklə 0,58 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin