İl * s .»•*'>•»■>>. € >'"
Süleymaniye ve çuval olayı, Türkiye' deki misyonerlik faaliyetlerinden duydukları rahatsızlıklar ve Türkiye' deki azınlıklara karşı yapılması gerekli eylem ve davranışlar ile derin devlet üzerinde yoğunlaştığı. Özellikle Türkiye de kamu otoritesini sarsan cinayetlerden hemen sonra şüphelilerin yazılarında hem hedef saptırmaya yöneldikleri hemde örgütün (derin devletin) propagandasını yaptıkları dosyada mevcut şüphelilere ait yazıların incelenmesinden anlaşılmaktadır.
Savcılığımıza ihbar yoluyla gelen mektup ve ekindeki fotoğraflarda örgütün üyelerinin Türk Ortodoks Kilisesinde ayinlere katıldıkları, ilk kuruculuğunu ZAFER (kod) Muzaffer TEKİN , MİLLİ IRGAT(KOD) soruşturma aşamasında ölen Kuddusi OKKIR ve Taner ÜNAL' ın yaptıklan VKGB ' in broşürlerini de o ayinlerde dağıttıklan, örgütün bu sebeple milliyetçi ve diğer dinlere müsamaha göstermeyecek kadar şovenist bir yapıda olduğu, Türk Ortodoks Patrikhanesi dışındaki tüm yabancı din misyonlanna karşı aşın düşmanlıklannm bulunduğu, bu konuda Sevgi ERENEROL Hem Hava Kuvvetleri Komutanlığında hemde SAREM isimli askeri strateji kurumunda ve kendi beyanına göre birçok üniversitede seminerler verdiği ve bu seminerlerde misyonerlik faaliyetlerinin ajanlık ve provakatörlük olduğunu ve bundan duyduğu rahatsızlıklan anlattığı tespit edilmiştir.
Şüpheli Tuğrul DERME'nin Kuvva-i Milliye çatısı altında Balıkesir' de örgütün amaçlanna yönelik yapılanma içinde olduğu ve gençleri örgüt çatısı altında örgütlediği örgüte ait gizli toplantı yeri temin ettiğive eylem yapabilecek kapasitede gençleri etrafına toplayarak bu hususu da dernek başkanı Bekir ÖZTÜRK' e ilettiği emir ve talimatlannı beklediği görülmektedir.
Şüpheli BÜLENT (kod) İsmail YILDIZ' m da etrafına topladığı Kemal ŞAHİN, Mehmet Murat YÜCEL, Feridun Refik NUHOĞLU isimli eski polislere Ergenekon oluşumu çerçevesinde kendilerini Devletin ve Genelkurmayın stratejilerini belirleyen birimi olarak tanıtıp çeşitli şahıslar hakkında istihbarat bilgileri toplayıp kendisinde topladığı, zaman zaman da bu bilgileri internet sitesinde yazarak insanlan zor duruma sokup amaçlanna ulaşmaya çalıştıkmaktadırlar.
Ergün POYRAZ' m BÜLENT (kod) İsmail YILDIZ ve Halil Behiç GÜRCİHAN ile irtibatlı olarak askeri şahıslardan aldıklan gizli bilgi ve belgeleri bu şahıslarla paylaşıp bu bilgi ve belgelerin değişik vesilelerle yayınlanmasını sağladıklan ve yine Ergün POYRAZ' m kendi beyanı ile evinde ve bilgisayarlannda çıkan devlete ait gizli bilgi ve belgeleri çeşitli mahkemelerde ve yazdığı 12 kitap ve gazete yazılannda kullanmak suretiyle örgütün hareket alanını genişletip kişilerin özel hayatlanna ilişkin bilgi ve belgeleri depolayıp yeri ve zamanı geldiğinde örgütün amaçlan doğrultusunda kullandıklan, Hayrullah Mahmut ÖZGÜR'ün de aynı sitede faaliyet gösterdikten sonra ERGENEKON terör örgütünün toplumda kabul görmesi ve yüce ideallere hizmet ettiğini ima edici yazılan yayınladığı anlaşılmaktadır. Şüpheli Fikret EMEK' te de Alman vakıflannın bulunduğu yerlerin kroki ve resimlerinin bulunması da, örgütün ilgi alanına giren her türlü konuyu ciddiyetle araştmp çeşitli projeler ürettiğini göstermektedir.
Şüpheli Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK her nekadar Danıştay saldınsı olayından itibaren ZAFER (kod) Muzaffer TEKİN ile fikir aynlığmdan ötürü görüşmediğini ve yolunu ayırdığını beyan etmişise de, Mete YALAZANGİL 'in beyanında Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK7nün 2006 yılında ZAFER (kod) Muzaffer TEKİN 'in Ataşehir'de vermiş olduğu iftar yemeğine katıldığı aynca ZAFER (kod) Muzaffer TEKİN 'nin eşiyle de akraba olduklan göz önüne alındığında bu söylemin aralannda örgütsel birlektelik yokmuş gibi bir imaj oluşturmak için söylendiği anlaşılmaktadır.
Gerek Ergenekon gerekse Devletin Yeniden Yapılanması dokümanına göre PYK (planlama yürütme kurulu) ve alt kurul 21 kişiden oluştuğundan 21 tane ayn örgütlenme birimi ve bu birimlerin başlannda farklı farklı kişilerin olduğu, buna bağlı olarak da tüm şüpheliler arasında birebir hiyerarşik ve organik bag bulunmasının, zorunlu olmadığı, ancak
grup liderlerinin örgütün henüz deşifre edilememiş üst birimleri ve bu birimler altında farklı hücre yapılanmaları olması sebebi ile birbirlerini hepsinin tanımamasının da doğal olduğu ve örgütün ancak bu şekilde gizlilik prensipleri çerçevesinde yayılıp kendine taban ve silahlı milis gücü kurabileceği değerlendirilmektedir.
Dostları ilə paylaş: |