07-Deşifre olan elemana sahip çıkmama prensibi:
Birçok terör örgütü yada MAFYA gruplannda böyle bir özellik görülmese de ERGENEKON terör örgütünün GİZLİLİĞE verdiği önem ve ERGENEKON GİZLİ yapılanmasının deşifre olmasını engellemek için, deşifre olmuş örgüt elemanına sahip çıkmama prensibi vardır.
Örgüt diğer prensiplerde olduğu gibi bu prensibini de örgütün anayasasını teşkil eden ERGENEKON dokümanında "ELEMAN VE ORGANİZASYON" başlığı altında; "...örgüt
içinde ne denli yararlı olursa olsun, kamuoyunda imajı zedelenmiş bir elemanı örgüt içinde tutmak ve korumaya yönelmek çok sakıncalıdır..." denilmektedir.
Danıştay olayı failleri yakalandıktan sonra yapılan incelemelerde olay faillerinin örgüt yöneticisi Muzaffer TEKİN ile irtibatı tespit edilmesi üzerine, şüpheli Muzaffer TEKİN kendisini masum göstermek ve yargıyı etkilemek için bıçakla göğsünü yaralayarak intihar girişiminde bulunmuş ve hemen akabinde de bizzat diğer örgüt özel görevlisi Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK tarafından olay basına bildirilerek kamuoyu oluşturulmaya çalışılmıştır.
Olayla ilgili gözaltına alınan Mahmut ÖZTÜRK serbest kaldıktan sonra yaptığı bir telefon konuşmasında, olayın kendilerine kadar olan kısmının aydınlandığı söyleyerek olayın kendileri tarafından gerçekleştirildiğini ve kendilerine kadar deşifre edildiğini beyan etmiştir.
Sonuç olarak örgüt yöneticisi Muzaffer TEKİN gerçekleştirdiği intihar girişimi ile amacına ulaşmış ve olay faili Alparslan ARSLAN ile defalarca telefon görüşmesi olduğu halde serbest kalmıştır. Fakat her şeye rağmen deşifre olmuş ve kamuoyunda da ismi gündeme gelmiştir. Öte yandan yaptığı görev itibariyle ERGENEKON GİZLİ yapılanması ile LOBİ yapılanması arasında ilişkiyi kurma görevini yapan KÖPRÜ PERSONEL vazifesini yürüttüğünden deşifre olması örgütün GİZLİ yapılanmasını riske atmıştır. Bu nedenle örgütün anayasasını teşkil eden ERGENEKON dokümanında belirtildiği gibi "kamuoyunda imajı zedelenmiş bir elemanı örgüt içinde tutmak ve korumaya yönelmek çok sakıncalıdır..." prensibinden hareketle deşifre olan Muzaffer TEKİN örgüt tarafından sahiplenilmediği gibi kendisini cezalandırması yönünde telkinlerde bulunulmuştur.
Muzaffer TEKİN'in intihar girişimi ile ilgili kamu oyu aracılığı ile mesaj veren diğer örgüt yöneticisi Veli KÜÇÜK bir gazeteciye Muzaffer TEKİN Te ilgili yaptığı açıklamada "bu şekilde intihar olmayacağını, eğer subaysa tabancasını çekerek intihar etmesi gerektiğini, dangul dungul bir intihar şeklinin olmadığını, bugüne kadar olan intiharların böyle olmadığını" demiştir.
Olayla ilgili Tape: 1554, 22.01.2008 tarihinde Emin GÜRSES ile E.M. arasındaki telefon görüşmesinde; Bir süre Veli KÜÇÜK ve diğer şahıslann yakalanması ile ilgili konuştuktan sonra "...Muzaffer yüzbaşıyı ben çok iyi tanınm. Muzaffer yüzbaşıya herkes gider gelir. Muzaffer yüzbaşının Veli paşayla da arası açıktı. Hep gazetede resimleri gösteriyorlar elini öperken" "Ama aralan açıktı. Çünkü Veli Paşa Muzaffer Yüzbaşı için dedi ki; adam olsaydı kafasına sıkardı" "Bunun üzerine Muzaffer yüzbaşı bize dedi ki; benim için nasıl böyle bir şey söyler. Yani aralan iyi değildi..." dedikleri tespit edilmiştir.
Dostları ilə paylaş: |