düşünüyorum" diyerek açıkça devletimizin en kutsal kurumlarından Türk Silahlı Kuvvetlerini hakaretlerin en ağın hainlikle suçladığı görülmüştür.
Yine başka bir görüşmede Habip Ümit SAYIN "önümüzdeki elli yıl hocam yani bitmiş durumda ülke ve bu ahmaklar yani TSK'da ki ahmaklarda hiç bişey yapmıyolar" "...Yaşar BÜYÜKANIT neyi bekliyo? Niye anlaştı? Yani Ben olsam alırım kelleyi koltuğa, "inin lan" derim ordan" diyerek bir taraftan Türk Silahlı Kuvvetlerini suçladığı, diğer taraftan da darbe çığırtkanlığı yaptığı anlaşılmaktadır.
Görüldüğü üzere örgüt üyesi Doç. Dr. Ümit SAYIN'ın örgütten aldıklan güçle kendilerini Türk Silahlı Kuvvetlerinin de üzerinde görerek, her türlü iftira, hakaret ve küfürü yapmaktan çekinmediği, bulunduğu her ortamda orduyu darbe yapmaya teşvik ettiği anlaşılmaktadır.
Yine, Ergenekon terör örgütü üyesi Prof. Dr. Emin GÜRSES ile konuşan Bülent... isimli şahıs "Yann sen gideceksin o akademiye uyar bunlan ya uyar bunlan akıllannı." "Yemin ediyorum Irak'taki generallerden beter olacak bunlar ya. Darbe mi yapacak yapsınlar analarmı sikeyim ne olacak. Dünya ne yapacak darbe yapsınlar amına koyum darbesini ya. Yoksa ülke kötüye gidiyor ya" dediği, Emin GÜRSES'in de "evet" diyerek tasdiklediği görülmüştür.
Şüpheli Emin GÜRSES bu kez başka bir telefon görüşmesinde, Harp Akademilerinde gerekli uyarıyı yaptığı ve bu çerçevede "...Şimdi ben komutanlara Harp akademisinde söyledim. Ben olsam başörtüsü maşörtüsü serbest ister götünüzü açın ister anımızı açın başınızı ne ederseniz edin serbest. ONDAN SONRA DERİM KI EKİPLERE KARDEŞİM KAVGAYI BAŞLATIN. MİLLET BİRBİRLERİNİ YESİNLER BİR BUNU YAPARIM. Bak tam zamanıdır. Bırakacaksın birbirini yesin millet. Ondan sonra Tayyib oradan çıksın altından" diyerek bir öğretim görevlisinin ülkede kaos anarşi ve terör ortamı oluşturulması için ne kadar alçakça yöntemler öne sürdüğü ve bu düşüncelerini Harp Akademilerinde dile getirdiği görülmüştür.
Kuvayı Milliye Derneği Genel Başkanı olarak görev yapan Em. Kurmay Albay Mehmet Fikri KARADAG'la görüşme yapan alt kademelerden bir örgüt üyesi dahi "Paşam ben İHTİLAL İSTİYORUM ben, yemin ediyorum. Askeriye el koysun." Diyerek örgütün en altındaki üyesinin dahi örgütün hangi amaç ve hedefler doğrultusunda faaliyet gösterdiği anlaşılmaktadır.
Yine şüpheli Mehmet Fikri KARADAĞ liderliğindeki hücrede bulunan başka bir örgüt üyesi Oğuz Aldülkadir ALP ARSLAN'm yaptığı telefon konuşmasında "...yann senle acilen göreşmemiz lazım., burda dernekle beraber birşeyler planladık İHTİLAL YANİ BAŞKALDIRICAZ. Senle bi konuşmam lazım onayını almam lazım telefonla konuşamıyorum, Akşam gece yarısı yani bana bi zaman ayır onaymı konuşmam lazım ondan sonra tabanını hazır her şey hazır" diyerek yine örgütün her kademesinde ki mensuplann biran evvel darbe zemini oluşturulması için her türlü faaliyeti gösterdiği anlaşılmaktadır.
Sonuç olarak ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜ Anayasanın 6. maddesinde belirtilen "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" hükmünü hiçe saydığı, milletin iradesini ve hakimiyetini hiçbir şekilde kabul etmediğini, zaten demokratik yollarla herhangi bir şey yapamayacaklarını açıkça ifade ettikleri gibi, birçok ortamda da milletimizi aşağıladıkları ve hakaret ettikleri görülmektedir.
Yapılan tespitlerde yine örgütün kendileri gibi düşünmeyen, yüce Türk Ulusu nu aşağıladıklan, hakaret ettikleri görülmektedir.
Örgüt yöneticilerinden şüpheli Mehmet Fikri KARADAĞ bir telefon görüşmesinde
"En büyük misyoner devletin başında" "Bu şerefsiz aptal millet ondan sonra gidip bunlara
yine %50 veriyor" diyerek millete hakaret ettiği, , ' -.
Başka bir telefon konuşmasında M. V. D.'nün "Paşam ben ihtilal istiyorum, yemin ediyorum. Askeriye el koysun" dediği, Mehmet Fikri KARADAĞ'ın da "Yani hiç bir asker, onu yapacak kapasite de adam yok ki" diyerek bir dönem üniformasını giydiği vazife yaptığı Türk Silahlı Kuvvetlerini aşağıladığı ve hakaret ettiği, aynı görüşmenin devamında hızını alamayarak "BU ŞEREFSİZ KÖPEK MİLLET DE BUNLARA OY VERİYOR İŞTE" diyerek Türk milletine hakaret ettiği anlaşılmaktadır.
Diğer taraftan yine şüpheli Mehmet Fikri KARADAĞ'a bağlı olarak faaliyet yürüten şüpheli Muhammet YÜCE'nin yaptığı telefon konuşmasında, ülkede kaos anarşi ve terör çıkarmak istemelerinin kendince amacını dile getirdiği ve "İyi belki savaş çıkarda o kuyumcuları muyumcuları soyak o adamları" "Belki millet savaş telaşına düşer anıma koyını yaralı ölü, bizde gidek bankaları soyarık anıma koyım." "Benim derdim o. YOKSA NE SİKERİM BEN TÜRKİYE'Yİ AMINA KOYIM HE?" diyerek oluşturacakları kaos ve anarşi ortamında ERGENEKON terör örgütünün planlarını dile getirdikleri anlaşılmaktadır.
Ergenekon terör örgütü üyesi şüpheli Güler KÖMÜRCÜ bir telefon konuşmasında "... ben kime yazı yazıyorum benim yazımı Güruh anlar mı" ".. sana uyan diyorum bende zaten, sen güruhu boş ver" "sana ne halktan ya, çok affedersin yani bu işçi partisi olabilirsiniz ama halk beni hiç ilgilendirmiyor %5 beni ilgilendiriyor" "%5 uyansın işte uyanması gereken sen ben o" "...bizim organize olmamız lazım sen güruhu boş ver" dediği, karşısındaki İbrahim'in "nasıl organize olacağız" demesi üzerine Güler'in de teknolojik imkanları kullanmaktan bahsederek "ben, sen, o, şimdi hukuğun içerisinde senin benim gibi düşünen yok mu yüzlerce hakim savcı var polisin içerisinde senin benim gibi düşünen yok mu yüzlerce var" "böyle demorilize bırak halk uyansın, halktan bana ne ben halk'a yazı yazmıyorum ki size yazı yazıyorum ben" diyerek milleti ve millet iradesini ve Anayasanın 6. maddesini hiçe saydığı ve Türk milletine hakaret ettiği açıkça anlaşılmaktadır.
Başka bir görüşmede şüpheli Güler KÖMÜRCÜ "...Güruh bunu da düzeltmemiz lazım, artık insanlar vatandaş uyuyor, biz artık bunu söyleyeceğiz, okey vatandaşın bir bölümü uyuyorsa vatandaş uyuyor diye şikayet eden olayın farkındadır, önce hadi bakalım sen aksiyon ol" "hadi önce sen kendi adına yap bırak o uyusun biz yüzde beş olalım" "... bundan sonra bu yüzde beşi hiç çekinmeden söylemeliyiz AKP %60'a kadar aç artık %60 AKP'nin olsun benim benim % 3 'üm % 5'im Türkiye'yi uçurur birinci lige çıkarır" dediği anlaşılmıştır.
ELE GEÇİRİLEN BELGELER
Soruşturma kapsamında yapılan aramalarda şüpheli Doğu PERİNÇEK 'in ikametinde 1973 yılında Sıkıyönetim Komutanlığı İstanbul Askeri Savcılığınca şüpheli İlhan SELÇUK' hakkında düzenlenen İDDİANAME ele geçirilmiş, bu iddianamenin yapılan incelemesinde özetle;
"Sanığın iş bu ittifak faaliyetleriyle ilgili olarak tespit edilen 13.11.1971 günlü ifadesinde; Demokratik yollarla Türkiye'nin birden kalkınamayacağını, Türkiye'de lider bulunmadığını beyan edip, öte yandan Demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurlarından olan, Anayasamızda açıklanan siyasi partilerden birisine mensup olarak parlamentoya kadar gittiğini, ancak hiç bir gizli örgütle ilişkisi olmadığını, bildirmesine rağmen, gizli örgütsel çalışmaların içerisinde bulunduğu, Devrim Genel Kurulu Yeminli Üyesi olduğu, fikren yakınlık içerisinde bulunduğu, sivil gurup mensuplan olarak isimleri geçen diğer sanıklarla birlikte YÖN, müteakiben de gizli örgütün yayın organı DEVRİM Dergisini finanse ettiği, örgüt üyesi sıfatı ile toplantılardaki konuşmalannın mahsus bölümde açıklandığı birçok toplantıya katıldığı, bunun diğer sanıklann beyanlarından, dosyada mevcut raporlar ve tape edilen bant tercümelerinden anlaşıldığı, böylece T-CK* ,nun 146. maddesindeki suçu
Dostları ilə paylaş: |