İyi de, Taksim'den Şişli'ye gelene kadar maaşına zam mı geldi?
Bir Türk İngiltere'ye yerleşmeye karar verir ve doğal olarak da yerleşecek ev aramaya başlar. Bir türlü aradığı evsafta ev bulamaz. Mutlaka bir problem çıkar. Ya odaları küçüktür, ya balkonu yoktur,v.s... Eşiyle birlikte bir emlak komisyoncusuna başvururlar, komisyoncu onları bir eve götürür ki ev muhteşem... Derya deniz manzaralı, kat kaloriferli, bahçeli, 4 oda 2 salon, salamanje... Yalnız evin mutfağı ufacıcıktır. Mutfağı en çok kullanacak kişi olan evin hanımı ise buna çok üzülerek kocasına döner ve "Fakat,Mutfak...Ne yapsak? Bu mutfak çok ufak..." deyince, komisyoncu şaşkınlıkla ve işaret parmağını sallayarak çifte şöyle der: "No fuck,no suck in the kitchen!..."
Gön..:Just Smile
Tilkinin üç yavrusu olmuştur. Onları beslemek için her gün avlanmaya çıkmak zorundadır. Komşusu Tavşan da durumu izlemektedir. Her gün ana Tilki avlanmaya çıkınca yavruların yanına gelip psikolojik baskı yapmaya başlar: 'Ben sizin ananızı düteceğim'. Gel zaman git zaman, ana Tilkinin bir gün yuvasına erken döneceği tutar ve Tavşanı yavrularını taciz ederken yakalar. Tavşan önde, Tilki arkada bir kovalamacadır başlar. Derken Tavşan kendini can havliyle yuvasına atar, tabii Tilki de ardından. Ne yazık ki yuvanın girişi ancak Tavşanın kalçalarına göredir ve Tilki yuvanın ağzına sıkışır kalır. Tavşan yuvanın arka deliğinden çıkar, dolaşıp Tilkinin sıkıştığı ön tarafa gelir. Pantolonunun düğmelerini çözerken acı acı sırıtır:
'Yapmayacaktım ama çocuklara söz verdik bir kere !'.
Gön...:Crazy Crazy
AliCan babasının odasında prezervatif bulmuş. Baba bu ne demiş. Babası: Yavrum ben onunla fare öldürüyorum demiş. AliCan cevabı yapıştırmış:
" Baba fareleri s?ke s?ke mi öldürüyorsun?"
Gön..:Ozan Bacak
Amerikada en az 3 farklı objeyi kullanarak dünyanın temel sorunlarının ifade edilmesine dayanan bir yarışma düzenlenir. Bu yarışmaya bizim Temel de katılır ve sahneye başında gaz maskesi elinde bir demet çiçek ve prezervatif takmış bir şekilde çıkarak birincilik ödülünü kazanır. Sunucu Temel'i yanına çağırarak bu objelerden maske ile dünyadaki çevre kirliliğine, çiçeklerle doğanın korunmasının gerekliliğine ve prezervatifle de doğum kontrolünün önemine dikkat çektiğiniz için bu ödülü size layık gördük der. Bunun üzerine Temel aslında ben " prezervatifle sevişmek gaz maskesiyle çiçek koklamaya benzer. " demek istemiştim der.
Gön..:Nedim Zafer
Alican fizik dersindeymiş... Hoca bütün öğrencileri kaldırıp rutin sorular soruyormuş..." Otobüstesin çok sıcak ne yaparsın? Öğrenci: camı açarım, Hoca: söyle giren havanın sürtünme katsayısı, Öğrenci: bilmiyorum, Hoca: otur sıfır" bu böyle bir değil iki değil bütün sınıfta sürmüş herkes dökülüyor... Alican kalkmış... Hoca: oğlum otobüstesin çok sıcak ne yaparsın? AliCan: Ceketimi çıkarırım. Ama oğlum çok sıcak... Gömleğimi çıkarırım... oğlum çok çok sıcak... Alican dayanamamış: Hocam anamı da becerseniz size o camı açtırmam....!
Gön..:Ozan Bacak
Temel İle dursun 5 İla 10 yıl arasında Amerika'da yaşarlar ve orada kürkü çok pahalı bir sincap çeşidi bulurlar Türkiye'ye gelirken bundan getirip,üretip,çok zengin olmayı tasarlarlar.Dursun sincabı sırt çantasına koyar ve havaalanından içeri sokar temelde hemen arkasından havaalanına gelir ve uçağa binerler.Bir süre sonra dursun uyur kucağında bulunan çanta yere düşer ve sincap çantadan dışarı çıkar.Hemen Temelin kucağına gelir onunla oynar ve sonra temel sincabi öldürür.Dursun uyanıp sincabı ölmüş görünce hemen temele sinirle sorar ne oldi buna? Temel cevaplamaya başlar sincap çantadan çıktı kucağıma geldi oradan pantolonuma girdi aleti yakaladı bir sağa salladı bir sola salladı kaldırdı üzerine çıktı İndi çıktı İndi çıktı sesimi çıkarmadım.Sonra biraz aşağı İndi taşakları buldu oynadı ,tokuşturdu ceviz zannetti oynadı ellemedim.Biraz daha aşağıya indi deliği buldu yuva zannetti galiba girdi çıktı girdi çıktı yine ellemedim,ama ne zaman cevizleri yuvaya taşımaya kalktı İşte o zaman öldürdim oni.
Gön..:Ahmet Özkan
İki Travesti yolda karşılaşmışlar. Biri diğerine sormuş:
Nasılsın dostum işlerin nasıl? Öbürü cevap vermiş:
Sorma kardeş işler o kadar yoğun ki osurmaya vaktim yok...
Gön..:Ogün Polat
Temel geçimini dağdan odun toplayıp, satarak sağlar. Bir gün yine eşeği ile birlikte odun toplamaya gider. Odunları kesip eşeğine yükledikten sonra evin yoluna koyulur. Yarı yola geldiklerinde bir ayı ile karşılaşırlar. Ayı Temel'e
-"Bir kere verirsen seni öldürmem" der.
Temel kimsenin görmeyeceğini düşünür ve kabul eder. Ayı yalnız bir şartı olduğunu söyler. "İlk önce eşeğini yapacağım" der. Temel kabul eder. Ayı önce eşeği sonra Temel'i becerir. Temel eve doğru yola koyulur. Yalnız Temel'in aklına niçin önce eşeği becerdiği takılır. Geri dönüp ayıyı bulur ve sorar. -Niçin önce eşeği becerdin ? Ayı cevap verir.
-Önce seni yapsaydım Eşek kaçardı...
Gön..:Leventc
Yalnızlıktan bunalan adam papağan marketine gider. En güzel papağan en ucuzudur. Papağana sorar: Neden bu kadar ucuzsun? Görmüyor musun abi benim ayaklarım yok! der papağan. Peki nasıl tünekte duruyorsun??? Pipimi doluyorum abi der papağan. Adam papağanı eve götürür. Ertesi gün eve geldiğinde
Papağan: Abi kız arkadaşın postacıya kapıyı açtı
Adam: E ne olacak onlar tanışırlar.
Papağan: Adam içeri girer girmez kızın bluzunun düğmelerini açtı!
Adam: Sonra ne oldu!!!!!!!
Papağan: Göremedim abi tünekten düşmüşüm!
Gön..:Ayşenur Kürşat
Kadının birinin üç kızı vardır. Üçünü de aynı gün evlendirir. Hepside dört katlı olan aynı binada oturmaya başlarlar. Gerdek gecesi kadın bütün katları dolaşmaya başlamış. Büyük kızı bağırıyor, ortanca kızı gülüyor, küçük kızda hiç ses yokmuş. Ertesi gün kızlarını toplamış ve sormuş. Geceniz nasıl geçti? Büyük kız: -Rezaletti demiş. Ortanca kız: -Bilseydim daha önce evlenirdim demiş. Küçük kızdan ses çıkmamış. Annesi kıza ablalarını dinledin demiş ama senden hiç bir ses gelmedi neden diye sormuş? ANNE SEN BİZE AĞZINDA BİR ŞEY VARKEN KONUŞMAYIN DEMEZMİYDİN demiş.
Gön..:Sabri Serdar Bayındır
Temel İngiltere'ye gitmiş. Bir restorana girmiş ve makarnayı işaret etmiş. Lokantacıda six penny diye cevap vermiş. Temel şaşkınlıkla çıkmış başka bir lokantaya girmiş yine makarnayı işaret etmiş. Lokantacıda six penny diye cevap vermiş. Temel çok aç olduğundan dayanamamış ve adamı becermeye başlamış lokantacıda no fuck no fuck diye seslenince Temel ufak ufak ama idare et iste.
Gön..:Alper
Temel Amerika'da bir lokantaya gider. Lokantada tuvalete gidip çişini yaparken yan pisuara gelen zencinin aletini görünce şok olur. Temel "ula hemşerim bu aleti nasıl büyüttün"diye sorar. Zenci Temel'in saf olduğunu anlayınca "Valla her sabah iyi bir kahvaltıdan sonra 1 saat boyunca mutfak tezgahı mermerine vuracaksın,6 ay sonra seninkide bu hale gelir"der. Temel ertesi gün hemen uygulamaya başlar.Aradan altı ay geçer, Temel ile zenci aynı lokantada yine tuvalette karşılaşırlar. Zenci Temel'e sorar "Ne oldu, tavsiyemden sonuç aldın mı?". Temel "Valla hemşerum RENGİNİ TUTTURDUM AMA BOYUNU DAHA TUTTURAMADUM DA"der.
Gön:ZEMBEREK
Adamım biri evindeki yalnız serçesine arkadaş olması için bir papağan almaya karar verir. Kuş dükkanına gider ve bir tanesi haricinde papağan fiyatlarının çok yüksek olduğunu farkeder, hemen yetkiliye bunun nedenini sorar. Yetkili ise ucuz papağanın özürlü olduğunu, "s" leri söyleyemediğini, "s" yerine "c" dediği anlatır. Adam bütçesine çok uygun olan bu kuşu satın alır ve serçesinin kafesine koyar.Ertesi gün işine gider. Akşam eve döndüğünde çok sevdiği serçesini perişan bir halde, kanlar içinde bulur.Papağana hemen bunun nedenini sorar. papağan ise : "Sabahtan beri ciki cik diyor. Çok sabrettim ama sonunda dayanamadım. Ben de ciktim." der.
Gön..:Ercan Tapan
Kasabanın oduncusu papazın evine odun götürmüş. Odunları kömürlüğe boşaltırken, nasıl olduysa olmuş, bir tanesi gitmiş alt kattaki pencerenin camını kırmış. Oduncu çok telaşlanmış ve özür dilemek için papazı aramış ama bulamamış. Aynı telaş içerisinde evine dönmüş ve kapıda kiliseye derse giden oğluyla karşılaşmış. Çekmiş oğlunu kenara olanları anlatmış ve "bak oğlum papaz efendi sorarsa - babam boşaltırken bir kaza olmuş ve çok özür diliyor- dersin" demiş. Çocuk da telaşlanmış ama yapacak bir şey yok kilisenin yolunu tutmuş. Papaz o gün yaratılış hakkında konuşuyormuş. Ve oduncunun oğluna "söyle bakalım sen dünyaya nasıl geldin?" diye sormuş. Oduncunun oğlu da kekeleyerek: "babam çok özür diliyor, boşaltırken bir kaza olmuş!" demiş.
Gön..:Alyosa
Bir akşam tiyatrodan çıkmış iki erkek arkadaş yolda yürürlerken önlerinde iyi giyinmiş, şık ve alımlı bir hanımın yürüdüğünü farkederler. Erkeklerden birisi diğerine , "Bu hanımla bir gece geçirmeye 500 dolar veririm" der. Bu sözleri işiten genç hanım başını çevirir ve "Teklifinizi kabul ediyorum" der. Teklifi yapan erkekle hanım beraberce genç ve çekici kadının evine gidip hemen yatağın yolunu bulurlar. Ertesi sabah apartmanı terkederken, adam kadına 250 dolar verir. Hanım pazarlık bakiyesi parayı ister ve "250 dolar daha vermezseniz sizi dava ederim" der. Adam güler, "Bunu nasıl ve hangi esaslara göre yapacağınızı görmek isterdim" deyip apartmanı terkeder. Ertesi gün mahkemeden gelen celp pusulası adamı şaşırtır. Hemen avukatına gidip olayı detaylarıyla anlatmış. Avukat, "Bu esaslara istinaden aleyhine bir karar alınabileceğini sanmıyorum. Ancak davanın nasıl sunulup savunulacağını doğrusu pek merak ediyorum" der. Dava başlamış ve ön soruşturmadan sonra hanımın avukatı mahkemeye dava konusunu aşağıdaki şekilde arz etmiş:
"Muhterem hakim beyefendi, muvekkilem, bu hanımefendi, itina ile yetiştirilmiş çimlerle örtülü bahçe niteliğinde bir gayri menkule sahip bulunmaktadır. Bu arazi parçasını belli bir süre için davalı beyefendiye 500 dolar karşılığında kiralamıştır. Davalı gayrimenkulu kira amacına uygun olarak kullanmış ve kira müddeti sonunda tahliye ederken kira bedelinin yarısı olan 250 doları ödememiştir. Kira tutarı yüksek bir bedel değildir, kaldı ki kiralanan yer özel ve yasal bir bölgedir. Dileğimiz adaletin yerine gelmesi ve davalının muvekkileme anlaşmanın bakiyesi olan meblağı ödemesidir."
Davalının avukatı bu beklenmedik savunma karşısında şaşırmış fakat bir avukat olarak işin enteresanlığından haz duymuş ve hemen daha önce hazırladığı savunmasını kenara koyarak davayı söyle savunmuş:
"Muhterem hakim beyefendi, muvekkilim bu genç beyefendinin, bu genç hanımdan sahibi olduğu gayrimenkulu bir süre için kiraladığı doğrudur ve muvekkilim bu anlaşmadan son derece memnun kalmıştır. Bununla beraber muvekkilim arazide bir kuyu bulmuş ve kuyuyu örgü taşlarıyla donatmış, kuyuya boru indirmiş ve pompa yerleştirmiştir. Bütün bu uğraşların işçilik masraflarını muvekkilim üstlenmiştir. İnancımıza göre bütün bu arazi geliştirme çalışmaları ödenmeyen meblağı karşılayacağından aleyhimize açılan davanın düşmesini talep ediyoruz." Genç hanımın avukatı tekrar söz almış:
"Muhterem hakim bey, muvekkilem, davalının beyan ettiği gibi arazi üzerinde bir kuyu bulunduğunu ve gerekli gelişmeleri yaptığını kabul ediyor ve herhangi bir itirazda da bulunmuyor. Ancak bahis konusu kuyu zaten arazide mevcut idi ve kuyu olmasaydı davalı muhtemelen bu araziyi kiralamayacaktı. Ayrıca arazi tahliye edildiğinde davalı söz konusu ettiği taşları, boruyu ve pompayı sökerek beraberinde götürmüştür. Bu bakımdan davamızda israr ediyor ve vereceğiniz kararın adalete uygun olmasını diliyoruz."
Hanım davayı kazanır!
Bir gün üç arkadaş arabalarıyla fren yarışması yapıyorlarmış. Birinde BMW , birinde MERCEDES , birinde de MURAT 131 varmış. BMW'li olan 100'le gelmiş bir fren duvara 2cm kala durmuş. Adam arabadan inmiş ve ABS demiş. MERCEDES gelmiş 1,5 cm kala durmuş. Adam arabadan inmiş ve ABS demiş. MURAT131 gelmiş durmayarak duvara çarpmış. Adam inmiş ve ASD demiş. (Anasını siksen durmaz)
Gön: Birkan GÖÇERLER
Temel bir hayat kadını ile anlaşır. Otele giderler. Odaya kapanırlar. Yarım saat sonra Temel elinde aletiyle Lobiden geçer, otelin döner kapısından çıkar ve köşeyi döner. Resepsiyoncu şaşkın bakışlarla olayı izler. Temel birkaç dakika sonra geriye döner. Odaya girer 15 dakika sonra gene aleti elinde tutarak otelin Kapısından hızla dışarıya çıkar. Resepsiyoncu gene bir anlam veremez. Temel gene birkaç dakika sonra odaya kapanır. Bu olay birkaç kez tekrarlanır. Temel gene aleti ihtişamlı bir şekilde odadan dışarıya çıkar. Bu sefer resepsiyoncu sorar beyefendi organınız elinizde buradan koşarak neden otelin dışına çıkıyorsunuz ? "Ha o mu ?" der Temel
,"bayanla dışarıya boşalacağıma dair anlaşmıştım."
Gön..:AŞKIN
Adamın biri sevdiği kadınla evlenmiş ve ilk geceleri. Tam sevişecekler kadın demiş ki "aaa! aşkım şu papağan bize bakarken ben rahatça sevişemem. Adam da hemen dönmüş papağana demiş ki: Dön arkanı ve ikinci bir emre kadar sakın önüne dönme yoksa Ananı ......! Papağan bunun üzerine dönmüş ve rahatça sevişmişler. Sabah olmuş adamla kadın balayına gitmek için bavullarını topluyorlarmış. Papağanın hala arkası dönükmüş. Karı-koca bavulun kapağını kapatamamış ve kadın adama demişki: Sen bunu sabit tut ki oynamasın ben dolabın üstüne çıkıp üstüne atlayacam o zaman olur... Bunu duyan papağan aniden önünü dönmüş ve adama demiş ki:
DEĞİL ANAMI SÜLALEMİ S..... BU POZİSYONU KAÇIRMAM...
Gön..: Coni___Vayt
Türk'ün birisi Almanya'da işsiz, avare bir şekilde fakat çok şık bir şekilde (grand toulet, ayakkabılar boyalı) geziyordu. Yine bir gün bir barda ayak ayak üstünde, yere bakarak, düşünceli bir halde otururken yanına gelen mini etekli bayandan bile bihaberdi. Parlayan ayakkabısının üstünde beyaz bir şeyin siluet olarak göründüğünü fark edince yanındaki bayanın iç çamaşırı olduğunu anlayıp, hızla bayana döner ve iç çamaşırının rengini söyleyebileceği hakkında iddiaya girmek ister. Bayan, adamın "nereden bilebilecek" düşüncesiyle 1/100 oranında iddiaya girer. Ve adam parlayan ayakkabısına çaktırmadan bir daha bakar ve beyaz olduğunu söyler. Kadın parayı verir ve o sinirle kalkar gider. Ertesi gün aynı barda, aynı yerde oturan adamı gören aynı kadın sevincini belli etmeden yaklaşır ve aynı yere oturur. Alaycı bir tebessümle -hadi bugün de bil sana iki misli para vereceğim der. Adam yine parlayan ayakkabısına şöyle bir süzülerek bakar ve kırmızı olduğunu söyler, kadın dünkünün iki misli parasını verir, iki misli bir sinirle çeker gider. Üçüncü gün kadın tekrar gelir, kahkahalarla karışık adama "-İç çamaşırımın bugün ne renk olduğunu bilirsen on katı para vereceğim" der. Adam gayet emin bir şekilde, birazda kasılarak parlayan ayakkabısına bakıp, anıden irkilmiş bir vaziyette
-Hanımefendi siz bugün hiç birşey giymediniz miiii?
Bayan -Nereden bildin allah kahretsin der.
-Ohhh çok şükür ,der adamda, bende zannettim ayakkabım yırtılmış.
Gön..:Norsel Ltd
Adamın çok sevdiği köpeği hastadır. Veteriner veteriner dolaşmış çare yok, hayvancık her geçen gün biraz daha eriyor. Derken arkadaşının biri "filanca köyde nefesi kuvvetli bir hoca var" deyince bizimki çaresiz soluğu o köyde almış ve hocayı bulmuş. "Hocam köpeğime bir oku-üfle de iyileşsin" demiş. Hoca bir hayvana dua etmeyeceğini söyleyip adamımızı geri çevirmiş. Bizimki bozuk bir moralle giderken yolda biri "hoca biraz paragözdür, anlarsın ya!" demiş. Adamımız bir kuzu kestirip fırında pişittirdikten sonra hocanın kapısını bir kez daha çalmış. Kuzuyu gören hoca adamla köpeği içeri davet edip bir muska yazmış ve göndermiş. Adamımız daha yoldayken hayvan iyileşmeye başlayınca muskaya ne yazdığını merak edip açmış. Muskada şunlar yazıyormuş:
"Muska yazdım itine, nail oldum etine, tutsa da sikime, tutmasa da sikime."
Gön..:Özgen Bilir
İki bayan manava sessiz bir şekilde fısıldar. "Lütfen iki muz verir misiniz ?"
Manav muzları tartar ve 3 tane vereyim bir kilo olsun der.
Bayanlardan biri heyecanla atılır. "Olsun napalım birini de yeriz.!!!"
Gön..:Hüseyin Öztürk
Temel ile Dursun tarlada çalıyorlarmış. Tesadüfen oradan geçmekte olan Romen bir kadın, bunlara elindeki adresi sormuş. Temel kadına dönüp sana bu adresi tarif ederiz ama bir şartla.. demiş. Kadın ne şartıymış bu? diye şaşkınlıkla sormuş. Arkadaşının düşüncesini anlayan Dursun da eklemiş: Bir kere bizimle yatarsan...söyleriz. Kadın çaresiz iki uyanığın şartını kabul etmek zorunda kalmış ama kendisinin de bir şartı olduğunu söylemiş: Hamile kalmak istemiyorum. Şu prezervatifleri takarsanız sizinle yatarım. Bizim ahbap çavuşlar da kabul edip kadınla yatmışlar. Olaydan bir yıl sonra Temel ile Dursun yine tarlada çalışıyorlarmış. Temel Dursun'a dönüp:
-Dursun oğlum, ben bu işten sıkıldım.
Kadın hamile kalırsa kalsın ben bunu çıkarıyorum artık..!!!
Gön..:Ayçin Çakıcı
Muzur birisi geç saatlerde eve gelmiş. Bakmış karısı yatıyor. Dur demiş şunu bir uyandırayım. Hemen çırılçıplak soyunmuş ve o gün yeni aldığı ayakkabıları giymiş sadece. Karısını uyandırmış. Karısı mahmur gözlerle demişki: Ne var beni gecenin bu saatinde niye uyandırdın ? Kendiside demişki: Bende bir değişiklik göruyormusun ? Karısından cevap: Yok demiş hiç bir değişiklik görmüyorum. İyi bak demiş benimkinin gösterdiği yere bak. Karısı aşağıya bakmış ve yeni ayakkabıları görmüş ve hayıflanarak demişki.
Madem beni bu saatte uyandırdın, keşke kendine bir şapka alsaydın demiş.
Gön..:Ali Öztaş
İçinde sadece kadınların kaldığı bir kiliseye bir bahçıvan alınacakmış. Rahibelerine güvenemeyen baş rahibe epey yaşlı birini alır ve böylece onların günah işlemelerini engellediğini düşünür. Ama bir hafta sonra rahibelerin çok mutlu olduğunu ve o gelince konuşmalarını kestiklerini farkeder. Hepsini odasına çağırıp ne günah işledilerse söylemeleri için sıkıştırır. Epey ısrardan sonra ilk rahibe konuşur:
-Odasına girdim.
-ee?
-Uyuyordu.
-eee?
-Fermuarını açıp çıktım.
-Hangi elinle yaptıysan çabuk o elini günah çıkarma suyunda yıka.
İkinci rahibe konuşur.
-Odasına girdim uyuyordu dışarı sarkmıştı şeyi içine sokup fermuarını kapattım.
-Her iki elinide çabuk şu kutsal suda yıka.
Tam üçüncü rahibe günahını söylemekteyken içeri apar topar dördüncü rahibe gelir.
-Hiç kimse bu kadının kıçını yıkadığı suyla ağzımı çalkalamamı isteyemez.
Gön..:Barış Yücel
Yeni evli çift balayına Havaiye gider. Yerleştikleri otel müdürü gece otelin kulübünde en önde yer ayırır. Gösteri başlar bir yerli yere 5-6 ceviz koyar sonra penisini çıkarıp "tak tak" cevizleri kırar. Gösteri çiftte oldukça etki bırakır. 30. evlilik yıldönümlerinde aynı otele giderler. Gece yine aynı kulübe giderler. Aynı yerli çıkar bu kez 5-6 Hindistan cevizi dizer, penisini çıkarır ve yine "Tak Tak" Hindistan cevizlerini kırar. Bizimki hayretler içinde sorar "Beyefendi 30 yıl önce ceviz şimdi Hindistan Cevizi bunun sırrı nedir?" Yerli cevap verir.
"Artık yakını net göremiyorum onun için Hindistan Cevizi".
Gön..:Tarık Gürtunca
Temel Amerika gezisini tamamlamış, Panam şirketinden uçak biletini almış, arkadaşına telefon açarak kendisini karşılamasını istemiş.
''Ula Dursun, yarın Panam' la saat dokuzda İstanbul' a geliyrum beni havaalanında karşıla.''
''Neyle gelirsun da!''
''Panam'la, Panam'la.''
''Neyle, anlamadım!''
''Pantolonun panı, ananın ***''
Gön..:Eşref Gürsel
İki tane dönme dağ başında yapayalnız kalmışlar. İkisinin de canı sevişmek istiyormuş. "sen beni yap" , "hayır sen beni yap" derken biri ben bir soru sorayım bilirsen sen beni bilemezsen ben seni yapacağım" demiş. Diyeride kabul etmiş. Birincisi sormuş "Damdan dama gezer miyav miyav der" demiş. Arkadaşı "bildim , timsah" demiş.
Soruyu soran "Ay nerden bildin çapkın geç arkama" demiş.
Gön..:Yalçın Young
Vampirlerin takıldığı bir bar varmış. Bir gün bir vampir bu bara gitmiş ve barmenden "Bana bir bardak kan verirmisin?" demiş. Ertesi gün başka bir vampir de bu bara giderek kendisine bir bardak kan vermesini istemiş. Barmen bunada kan vermiş. Bunu takiben sonraki gün Temel bu bara gelerek barmenden bir bardak sıcak su istemiş, barmende ona herkes buradan kan isterken sen niye su istiyorsun diye sormuş.
Temel 'de cebinden orkid çıkartarak (( ben lipton içiyorum demiş ))!!!!
GÖN:BURAK,NURHAN
İki esrarkeş tövbe etmek için ab dest almaya hamama giderler. Locada soyunurlarken birisinin cebinden sigaralık çıkar.
-Ben bunu içeceğim.
-Hayır hani tövbe edecektin.
-Para verdim.
Güzelce sarar. Bir nefes,iki nefes derken dünya döner. Tam bu sırada locanın kapısı açılır ve muhafızlar içeri girer.
-Burası kralın boşaltın. Esrar içen
Alem buysa kral benim.
Kral gelir.Aksilik buya ayağı takılır düşer ve ölür. Muhafızlar krala benzeyen esrarkeşi tutup saraya götürürler. Önüne 3 tane ip getirirler ve derlerki:
-Birinci ipi çek sarışınlar gelsin,ikinci ipi çek esmerler gelsin,acıktınmı üçüncü ipi çek. Bir süre sonra 1. ip.Öfff alem. Bir süre sonra 2.ip.Öfff alem. Karnı acıkır 3. ip. Altın taslar içinde yemekler. Yer içer sonunda sıkışır. Arar tarar fakat tuvaleti bulamaz. Tutar yemek yediği altın tasların birisinin içine sıçar. Tam o anda kafasında küt diye patlar.
Hamam tellağı: -Ulan bir otuzbir çektin anladık,ikinciyede okey hamam tasına sıçmanın alemi neydi.
Gön..:Bahadır Onat
Diyarbakır'da Şehmus okula gelir, tabii bizim Şehmus ilkokul talebesi, ama her tarafı yara bere içinde, hoca sorar, "Şehmus oğlum ne oldu sana", Şehmus der, "Babam dövmiştir". Hoca sorar, "Niye oğlum", "Valla bilmiyom hocam akşam evde yatıyık biraz sonra babamın sesini duyuyom, Ali uyudun mi ali den ses çıkmiy Veli uyudunmi e veliden de ses çıkmiy Mehmed uyudin mi Mehmedden de ses çıkmiy Şehmus uyudin mi diy, ben de yok buba uyumadım diyrem oda geliy beni doviy." Bunun üzerine hoca, bak Şehmus bu gibi durumlarda uyumasan da ses etmemek lazımdır der. Şehmus kafa sallar eve gider, ertesi gün okulda Şehmus daha fena dövülmüş olarak gelir. Bunu gören hoca merakla gider yanına ; "Şehmus ne oldi kim yapti" der. Şehmus der ki "Bubam yapmıştır." "Niye Şehmus ne oldi", Şehmus anlatır. "Hocam akşam evde yatıyık biraz sonra yine babam in sesini duyuyom, Ali uyudun mi ali den ses çıkmiy Veli uyudunmi e Veliden de ses çıkmiy Mehmed uyudin mi Mehmedden de ses çıkmiy Şehmus uyudin mi diy, ben de uyumadım ama hiç ses etmedim. Bunun üzerine anam ile bubam bir gıpraşmaya başladiler anlamadım ne oliy biraz sonra anam dedi ki, la ihsan ben geliyom, bubam da haticem ben de geliyom dedi ben de ula nereye gidiyonuz ben de Geliyom dedim... hoca derki; oğlum bunlar anne baba, gider gider gelirler. Sen hiç bozuntuya verme. Uyuyo gibi yap. peki demiş Şehmus. Ertesi gün bir bacak kırık. " Bu sefer ne oldu? " der hoca. Hocam, dediğin gibi yapmişem. Hiç ses çıkarmamişem. En son bubam anamın arkasına geçti, "ben çocuk isterem, ben çocuk isterem!" diye bağırmaya başlayınca; ben de fırsat bu fırsat demişem. Geçtim bubamın arkasına, " Ben de bisiklet isterem !!!! ""
GÖN:İsak Paslı
Temel hastalanmıştı. Doktora gitti, doktor Temel'in tedavisinin her gün parmaklanmak olduğunu söyledi. Temel bunu kimseye anlatamayacak kadar utandığı için mecburen her gün doktora gidip orada tedavi oluyordu. Bir gün doktoru yerinde bulamayınca eve gidip durumu utana sıkıla karısına anlattı. Karısı ona tedaviyi doktoru taklit ederek yapabileceğini söyleyince Temel tedaviyi tarif etmeye başladı:
"Karıcığım sol elini sol omzuma koy." __Tamam "Sağ elini de sağ omz...?¦.?" Temelin jeton düştü:
"Uyyyy Doktur yedum senu.."
GÖN:İsak Paslı
İki penis sinemaya gitmeye karar vermişler. Hangisine gidelim diye düşünürken penislerden birisi seks filmine gidelim demiş. Öteki hemen karşı çıkmış. "Olmaz, filmin sonuna kadar ayakta bekleyemem.
Gön..:Ali Aydoğan
On yıldır evlilermiş.. Ama ilk gecelerinden beri, adam hep karanlıkta sevişmek konusunda ısrar etmiş.. Kadıncağız yıllar yılı kaç kez sabahlara kadar yalvarmış, bir kerecik olsun, ışıkları yakıp sevişmek için ama adam hep inatla "Hayır" demiş. "Kesinlikle olmaz. İlle de karanlıkta sevişeceğiz." O gece kadıncağız gene ışıkları yakmak için yalvaracak gibi olmuş, ama hemen vazgeçmiş. Kocası on yıl sonra insafa gelecek değil ya.. Vazgeçmiş ama sadece yalvarmaktan.. Kafasına koymuş, bu kez çünkü.. Tam sevişmenin en heyecanlı anı, en doruk noktasında elini kaydırıp, yatağın baş ucundaki gece lambasının düğmesine dokunuvermiş. Bir de ne görsün.. Kocasının beline, o yapay aletlerden biri bağlı değil mi? "Bunu bana nasıl yaparsın" diye haykırmış. "Bunca yıldır, bu işi sahte bir aletle yaptığını bana söylemedin bile.. Hemen açıkla bana her şeyi.. Hemen.." Adam çok ama çok soğukkanlı yanıt vermiş. "Tamam, tamam.. Her şeyi izah edeceğim sana.. Ama önce sen bana şu üç çocuğumuzu izah et, bakalım!.."
Bir bayan bir gün golf sahasına gider ve tek başına golf oynamaya başlar o sırada aynı sahada bir de bay oyun oynamaktadır. Herikisi de bir süre oyun oynadıktan sonra kadın adama gider ve "affedersiniz ben şu an kaçıncı delikteyim " diye sorar. Adam "Ben 5 inci delikde olduğuma göre sizde 6 ıncı deliktesiniz ?" der. Oyuna devam ederler bir müddet sonra kadın tekrar adama "affedersiniz ben şu an kaçıncı delikteyim ?" der. Adam da "Ben 8 inci delikde olduğuma göre sizde 9 uncu deliktesiniz" der. Tekrar oynamaya devam ederler. Bir süre sonra yine kadın adama "affedersiniz ben şu an kaçıncı delikteyim " der, adam da "ben 11 inci delikde olduğuma göre sizde 12 inci deliktesiniz" der. Böylece oyun biter ve adam kadına " Benimle biryerde birşeyler içermisiniz" diye sorar. Kadında kabul eder ve bir bara gidip beraber hem birşeyler içer hem de sohbet ederler. O sırada adam kadına "Affedersiniz siz ne iş yapıyorsunuz" der. Kadın "Söylerim ama gülmek yok" der. Adam kabul eder ve kadın da "Ben orkid pazarlıyorum der", bunu duyan adam gülmekten yerlere yatar. Kadın bayağı sinirlenir "hani gülmeyecektiniz" der. Adam "kusura bakmayın hanımefendi ama kendimi tutamadım çünkü galiba ben sizi yine bir delik arkadan takip ediyorum ve tuvalet kağıdı pazarlıyorum" der.
Gön..:Demet
Adamın biri iş arıyormuş. Çok istediği bir firmanın görüşmelerine girmiş. Sorular.. Sorular.. Sınavlar.. Yetkililer de fark etmiş ki adam TIN TIN. Pek bir işe yaramaz. Neyse, Marketing istermisin demişler.Adam" Yok ben daha güzel.. daha kalifiye bir iş arıyorum" demiş. Allah allah şansını zorlama. Peki Satış düşünürmüydün? Adam "Yok o da olmaz, çok basit bir iş o, ne varki mal satmakta, olmaz." Pekii içinde hem sex hem de seyahat olan bir iş sunsak size: "İşte bu yaa, bunu niye baştan söylemiyorsunuz. Tam böyle birşey arıyordum. Neymiş o..??"
Dostları ilə paylaş: |