ZiKİr ehline sorun kitabın Orijinal Adı: «Fes'elu Ehle'z Zikri» Pr. Dr. Muhammed Ticani Semavi Ensariyan Yayınları – Kum Bas


lah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti orada cinayet işleyenin üzerine olsun."



Yüklə 1,17 Mb.
səhifə70/175
tarix03.01.2022
ölçüsü1,17 Mb.
#37977
1   ...   66   67   68   69   70   71   72   73   ...   175
lah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti orada cinayet işleyenin üzerine olsun." buyurmuştur.1

        Allah'ın evi Kabe'yi mancınıkla taşlamış, Harem-i Şerif"i yakmış ve Harem'in içinde bazı sahabileri öldürmüşler.

        Alçakça arzuları uğruna Cemel, Sıffin ve Nehrivan harplerinde Resulullah'ın (s.a.a.) Ehl-i Beyt'inin büyüğü, Müminlerin Emiri ve Resulullah'a göre, Musa'ya göre Harun yerinde olan Hz Ali'ye karşı savaşmışlar.

        Cennet gençlerinin iki efendisi olan İmam Hasan ve İmam Hüseyin'i şehit etmişler. İmam Hasan'ı zehirle, İmam Hüseyin'i de kılıçla. İmam Hüseyin'le birlikte Peygamber'in soyunu katletmişler ve bir tek İmam Hüseyin'in oğlu İmam Zeynelabidin kurtulmuştur.

        Bunların dışında insanlığın yüzünü kızartan ve yazmaktan utandığım birçok cinayetler işlemişlerdir. Ehl-i Sünnet ve Cemaat alimleri de, bunların çoğunu biliyorlar. Bundan dolayı da Müslümanları, tarihi okuyup ashabın hayatını incelemekten sakındırıyorlar.

        Tarih kitaplarından aktardıklarım bu işlerin hepsini, hiç kuşkusuz sahabe yapmıştır. Peki, bunları okuyan akıl sahibi bir insan, bütün bunlara rağmen yine de bütün ashabı temize çıkarıp adil olduklarına hükmedebilir mi?! Meğer ki aklını yitirmiş olsun.

        Burada şu noktayı da belirtmek zorundayım: Bizler, bazı sahabilerin gerçekten de takvalı, adil ve temiz insanlar olduğuna, Allah ve Resulünü gerçekten sevdiklerine inanı-
-----------------------------
1- Hi1yet'ul-Evliya, c. 4, s. 165.


Ashap Hakkında / 223

yoruz. Onlar gerçekten de Peygamber' e verdikleri söze sadık kalarak Allah'ın dinini değiştirmediler ve Allah da, onlardan razı olarak onları Habibi Resul-i Ekrem'in yanına, götürdü.

        Bu gruptaki sahabiler en küçük bir kınanmadan veya, iman ve takvalarının azlığından uzaktırlar. Çünkü Allat Teala, Kur'an-ı Kerim'de yer yer onlara övgüler yağdırmıştır. Tarih de onların adına yiğitlik, takva, kararlılık ve; olgunluklar kaydetmiştir. Ne mutlu onlara ki, Adn Cennetleri kapılarını onlara açmış ve bundan da önemlisi, Allah onlardan razı olmuştur! İşte budur, şükredenlerin mükafatı! Ama unutmayalım ki, Allah Teala'nın buyurduğu gibi, şükredenler pek azdır.

        Ancak teslim olup da kalplerine iman girmeyen ve korku, tamah veya başka bir sebepten dolayı Resulullah'ın (s.a.a.) ashabının içinde yer alan kimseler, hiçbir saygı ve takdire layık değildirler. Çünkü Allah Teala Kur'an'da onları kınamış, tehdit etmiş ve onlara azap vaad etmiştir. Resulullah da onları uyarmış, insanları onlardan sakındırmış ve birçok yerde onlara lanet etmiştir. Tarih de onların birçok çirkin işlerini kaydetmiştir. Evet; bu gruptaki sahabilerden asla razı olamaz ve onların peygamberler, şahitler ve salihlerle birlikte olduklarını söyleyemeyiz.

        İşte hak ve adalet ölçüleriyle örtüşen ve Allah'ın müminleri sevmek, münafıklara düşman olmak yönündeki sınırlarını aşmayan doğru tavır budur.

        Yüce Allah, aziz kitabında şöyle buyurmaktadır:

        "Bakmaz mısın şunlara ki, Allah'ın gazab ettiği bir topluluğu dost edinirler. Onlar ne sizinledir, ne de
224 Zikir Ehline Sorun

onlarla; ve bilip dururken de yalan yere yemin ederler. Allah, onlara çetin bir azap hazırlamıştır. Gerçekten de ne kötü işler yapıyorlar. Yeminlerini kalkan ederek halkı Allah yolundan menediyorlar ve aşağılatıcı azap artık onlaradır. Malları ve evlatları hiçbir şekilde onları Allah'tan kurtaramaz. Onlardır cehennem ehli; orda ebedidir onlar. Allah'ın onların hepsini diriltip topladığı gün, size yemin ettikleri gibi, O'na da yemin ederler ve gerçekten bir şey yaptıklarını sanırlar.

        Bilin ki, şüphesiz yalancıdır onlar. Şeytan onlara musallat olup da Allah'ı anmayı unutturdu. İşte onlar şeytanın hizbidirler. Ve şüphesiz Şeytanın hizbi hüsrana uğrayanlardır. Allah'ın ve Peygamberinin hudutlarına uymayanlar var ya, onlardır en aşağılık kişilerin içinde bulunanlar. Allah yazdı ki, ben ve peygamberlerim mutlaka galip geleceğiz.

        Ve Allah kuvvetli ve azizdir. Allah'a ve kıyamete iman eden bir topluluğu, Allah'ın ve Peygamberinin sınırlarına aykırı hareket edip onlara karşı gelen birisini sever bulamazsın; isterse onlar babaları, yahut oğulları, yahut kardeşleri, yahut da yakınları olsun. Onlar öyle kişilerdir ki Allah, onların kalbine iman nasip etmiş ve onları kendinden bir ruhla kuvvetlendirmiştir. Ve onları kıyılarından ırmaklar akan cennetlere sokar, orada ebedi olarak kalırlar. Allah onlardan razı olmuştur, onlar da O'ndan razı olmuşlardır. İşte onlardır Allah'ın hizbi ve şüphesiz, sadece Allah'ın hizbidir muradına erenler."1

        Burada hemen şunu belirtmeliyim ki, bu konuda hak ve


----------------------------

1- Mücadele Suresi /14 - 22.



Ashap Hakkında / 225

doğru olan Şia'nın tutumudur. Çünkü onlar, sadece vı sadece Muhammed ve Ehl-i Beyt'ini ve onların izinde giden ashap ile kıyamete kadar onlara güzellikle tabi olan müminleri severler. Ama Şia'nın dışındaki Müslümanlar Allah ve Resulünün belirlediği sınırları aşanlar da dahi olmak üzere bütün ashabı severler. Buna da çoğu zaman şu ayeti delil gösterirler:

        "Rabbimiz! bizleri ve bizden önce iman eden kardeşlerimizi bağışla; kalplerimizde iman edenlere karşı kin bırakma. Rabbimiz! Şüphesiz, sen Rauf ve Rahim'sin."1

        Böylece, Hz. Ali'yle Muaviye'yi birlikte razı etmek istediklerini görürsün. Oysa Muaviye'nin yaptığı işler, er azından onun kafir, sapık ve Allah ile Resulü'nün düşman olduğunu gösterir. Daha önce nakletmiş olduğumuz şu hikayeyi bir kez daha nakletmemizin sakıncası olması gerek:

        Değerli sahabilerden Hicr bin Adiyy-i Kindi'nin kabrin ziyarete giden bir mümin, kabrin yanında bir adamın şiddetle ağladığını görür. Onun Şii olduğunu zannederek:
        - Niçin ağlıyorsun? diye sorar.
          - Efendimiz Hicr'e ağlıyorum. Allah ondan razı olsun!
          - Ona ne olmuştu ki?
      - Efendimiz Muaviye -Allah ondan da razı olsun- onu öldürtmüştür.
         - Peki Muaviye niçin onu öldürdü?
------------------------

        1- Haşr Suresi / 10.

226/ Zikir Ehline Sorun

       - Efendimiz Ali'ye -Allah ondan razı olsun- lanet okumamıştı da ondan.

         O salih adam ona diyor ki:

        - Ben de sana ağbyorum. Allah senden razı olsun!

        Bütün ashabı sevme hususundaki bu kadar ısrar ve inadın sebebi nedir acaba? Bakıyorsun, Muhammed ve Al-i Muhammed'e salat ederken ashabı da ekliyorlar! Halbuki ne Kur'an onlara bunu emretmiş, ne Resulullah (s.a.a.) onlardan böyle bir şey istemiş, ne de ashaptan biri bunu söylemiştir. Kur'an'ın emrettiği ve Resulullah'ın (s.a.a.) halka öğrettiği salat, Muhammed ve Al-i Muhammed'e salat etmektir.

        Her şeyde şüphe etsem dahi, Allah Teala'nın müminlerden Peygamber'in yakınları olan Ehl-i Beyt'i sevmelerini istemiş olduğunda ve bunu Peygamber'in çektiği zahmetlerin karşılığı olarak onlara farz kıldığında asla şüphe edemem. Yüce Allah buyuruyor ki:

        "De ki: Ben, peygamberliğimin karşılığı olarak sizden sadece yakınlarımı (Ehl-i Beyt'imi) sevmenizi istiyorum."1

        Bütün Müslümanlar, Ehl-i Beyt'i sevmenin gerekliliği konusunda ittifak etmişlerdir. Ama başkalarını sevme konusunda ihtilaf etmişlerdir. Resulullah da (s.a.a.) buyuruyor ki: "Şüpheli olanı bırak, kesin olanı tut."2


------------------------------
1- Şura Suresi /23.
2 - Sünen-i Tirmizi, c. 4, s. 668, h. 2518; Sünen-i Nesei, c. 8, s.328.


Ashap Hakkında / 227

        Şiilerin, Ehl-i Beyt'i ve onlara uyanları sevmek konu- sundaki görüşlerinde hiçbir şüphe yoktur; ama Sünnilerin bütün ashabı sevmek konusundaki görüşlerinde büyük bir şüphe vardır. Bir Müslüman hem Ehl-i Beyt'i, hem de onların düşmanları ve katillerini nasıl sevebilir?! Bu, açık bir çelişki değil midir?'

        Tasavvufçuların da arasında var olan bazı cahillerin; "Allah'ın kullarına karşı kalbinde zerre kadar kin ve nefret olan bir şahıs, kendisini temizleyemez ve kalbine gerçek iman giremez. Yahudi, Hıristiyan, müşrik ve kafir olsalar dahi, Allah'ın bütün kullarını sevmek gerekir." yönündeki sözlerine sakın aldanmayasın! Onlar, tıpkı Hıristiyan mis- yonerler gibi her şeyin sevgiden ibaret olduğunu söylerler. Onlara göre, Allah sevgidir; din de sevgidir. Dolayısıyla Allah'ın kullarını sevenlerin namaz, oruç, hac vs. ye ihtiyacı yoktur.

        Bunlar, Kur'an, sünnet ve de aklın kesinlikle reddettiği saçmalıklardır. Bakın, Kur'an-ı Kerim ne buyuruyor:



        "Allah'a ve kıyamete inanan bir kavrnin Allah ve Resulünün düşmanIarml sevdiğini göremezsin."1

        "Ey iman edenIer! Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. İçinizden kim onları dost edinirse, onlardandır. Şüphesiz, Allah zalim kavmi hidayet etmez."2

        "Ey iman edenler! Eğer babalarınız ve kardeşleriniz küfrü imana tercih ediyorlarsa, onları dost edinmeyin.

---------------
1- Mücadele Suresi /22.
2- Maide Suresi / 51

228/ Zikir Ehline Sorun





Yüklə 1,17 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   66   67   68   69   70   71   72   73   ...   175




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin