“Musâfaha edin ki (el sıkışın ki), kalplerdeki kin gitsin, hediyeleşin ki birbirinize sevgi doğsun ve aradaki düşmanlık bitsin."
"Allah Katında en sevimliniz dostluk kuran ve kendisiyle dostluk kurulanlarınızdır. Allah nezdinde en sevimsiziniz de arkadaşların arasını açanlardır."
"Allah Katında en sevimliniz dostluk kuran ve kendisiyle dostluk kurulanlarınızdır. Allah nezdinde en sevimsiziniz de arkadaşların arasını açanlardır."
"Hediyeleşin, birbirinizi sevin, "Birbirinize yiyecek hediye edin. Bu, rızkınızda genişlik hasıl eder (meydana getirir)."
"İki kardeş (iki arkadaş) iki el gibidir, biri ötekini yıkar."
"İki kardeş (iki arkadaş) iki el gibidir, biri ötekini yıkar."
"Size vermekte olduğu nimetlerinden ötürü Allah’ı sevin, beni de Allah beni sevdiği için seviniz."
"Birbirinize sırt çevirmeyiniz. Birbirinize kin tutmayınız. Birbirinizi kıskanmayınız. Birbirinizle dostluğunuzu kesmeyiniz. Ey Allah’ın kulları kardeş olunuz."
"Birbirinize sırt çevirmeyiniz. Birbirinize kin tutmayınız. Birbirinizi kıskanmayınız. Birbirinizle dostluğunuzu kesmeyiniz. Ey Allah’ın kulları kardeş olunuz."
Her şeyden önce iman, sevgi ürünüdür… Yani inanmak, sevmek demektir.
Kulluk (ibadet) ise, sevgiye dayalı imanın tezahürüdür, dışa vurmasıdır
Enes İbni Malik radıyallahu anhtan rivayet edildiğine göre Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
Enes İbni Malik radıyallahu anhtan rivayet edildiğine göre Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
“Canım, kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, kul kendisi için sevip istediğini, din kardeşi için de sevip istemedikçe tam iman etmiş sayılmaz ”
Allah Teâlâ, iman ile sevgi arasındaki ilişkiyi bir ayette şöyle açıklar:
Allah Teâlâ, iman ile sevgi arasındaki ilişkiyi bir ayette şöyle açıklar:
“İnsanlar arasında Allah’ı bırakıp O'na koştukları ortakları tanrı olarak benimseyenler ve onları, Allah’ı severcesine sevenler vardır İman edenlerin Allah'a karşı sevgileri ise her şeyden daha kuvvetlidir ” (Bakara 165)
Hadisçi Taberanî'nin el-Mu'cemu'l-Evsat'ta naklettiği bir hadis-i şerifte Hz Peygamber ile bir Müslüman arasında şu konuşma geçmektedir:
Hadisçi Taberanî'nin el-Mu'cemu'l-Evsat'ta naklettiği bir hadis-i şerifte Hz Peygamber ile bir Müslüman arasında şu konuşma geçmektedir:
- “Cenneti seviyor musun?” - “Evet ” -” O halde nefsin için sevdiğini, din kardeşin için de sev!”
Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde:
Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde:
“Birbirinizi sevmedikçe gerçek anlamda iman etmiş sayılmazsınız” (Müslim) buyurmaktadır
Sevgide mümin farkı, sevgi körü ve sağırı olmamaktır.
Sevgide mümin farkı, sevgi körü ve sağırı olmamaktır.
Sevgili Peygamberimiz bu noktaya bir hadis-i şeriflerinde: “Sevgin seni kör ve sağır eder” (Ebu Davud) buyurarak işaret etmiştir.
Denetimsiz bırakılan sevgi, gerçekten insanı, sevdiklerinin hatalarına ve kızdıklarının doğrularına karşı kör ve sağır eder.
Denetimsiz bırakılan sevgi, gerçekten insanı, sevdiklerinin hatalarına ve kızdıklarının doğrularına karşı kör ve sağır eder.
Peygamberimiz:
Peygamberimiz:
“Dostunu ölçülü sev, zira günün birinde düşmanın olabilir Düşmanına ölçülü kız, unutma ki günün birinde dostun olabilir” (Tirmizî, Birr, 60) buyurmuş.
sevgide mümin farkı, gönlüne ve duygularına hâkim olmak demektir.
sevgide mümin farkı, gönlüne ve duygularına hâkim olmak demektir.
Mümini, sevgisiz ya da sınırlı sevgi sahibi gibi görmek ve göstermek isteyenler, kendi yanlışlarına, meşruiyet ve haklılık kazandırabilmek için müminleri istismar etmek isteyenlerdir.
Mümini, sevgisiz ya da sınırlı sevgi sahibi gibi görmek ve göstermek isteyenler, kendi yanlışlarına, meşruiyet ve haklılık kazandırabilmek için müminleri istismar etmek isteyenlerdir.