ÖĞRETMEN ADAYLARININ İNSAN HAKLARINA YÖNELİK ALGILARININ METAFORLAR YOLUYLA İNCELENMESİ
Prof. Dr. Nihat AYCAN, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, nihataycan@mu.edu.tr
ÖZET
Toplumlar ihtiyaç duyacakları bilinçli, dinamik kişilerin insan haklarına göre yetiştirilmesi görevini, eğitim ordusu öğretmenlere vermiştir. Bu nedenle, insan hakları konusunda okul öncesinden yükseköğretime kadar, her düzeydeki öğrencinin öğretmenlerce bilinçlendirilmesi önemlidir. Geleceğin öğretmenleri öğretmen adaylarında, söz konusu alandaki bilinç düzeylerini belirleme araçlarından biri, soyut insan hakları kavramını somutlaştırarak hayatlarına yaklaşmasına fırsat veren metaforlardır. Metafor bireylerin görme ve anlama süreci sonunda, her bireyde oluşturduğu bir etiket, anlam ya da kavramsal ifadedir. Buna göre araştırmanın amacı, öğrenimleri boyunca insan haklarını ders olarak görmüş öğretmen adaylarının, insan hakları konusuna ilişkin algılarını, zihinsel imgelerini metaforlar aracılığıyla ortaya çıkarmaktır. Çalışmanın problem cümlesi, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sosyal Bilgiler Öğretmenliğinin Lisans ve Yüksek Lisans Eğitimi ile Formasyon Eğitimi Felsefe Grubu Öğretmenliğinde eğitim gören öğretmen adaylarının insan haklarıyla ilgili algıları ne düzeydedir? Şeklindedir. Araştırmanın çalışma grubunu, 2017-2018 öğretim yılında, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim Fakültesi Formasyon Eğitimi Felsefe Grubu Öğretmenliğinden 56 öğrenci; Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Lisans II. sınıftan 14 öğrenci; Lisans III. sınıftan 39 öğrenci; Lisans IV. sınıftan 11 öğrenci ve Yüksek Lisanstan da 5 öğrenci olmak üzere, insan haklarını ders olarak görmüş veya görmekte olan ve araştırmaya gönüllü katılmış, toplam 125 öğrenci oluşturmuştur. Araştırma verileri olgu bilim deseninde düzenlenmiş ve içerik analiziyle değerlendirilmiştir. Veriler, her öğretmen adayının insan hakları………….gibidir, çünkü……………….dır, cümlesindeki boşlukları doldurduğu kelimelerden sağlanmıştır. Bu veriler, önce insan haklarıyla ilgili metaforları adlandırma, tasnif, kategori geliştirme, geçerlik güvenirliği sağlamak şeklinde dört aşamada incelenmiştir. Sonra bunlar, yaşamsal, mekan-yer, obje, birleştirici, soyutluk ve önem şeklinde kategorilere ayrılmış ve bunlara göre de, öğrenciler ile ürettikleri metaforlar, frekans ve yüzdelerle belirlenmiştir. Daha sonra, her öğrencinin araştırma formuna yazdıkları değiştirilmeden analiz edilerek yorumlanmıştır. Sonuçta farklı eğitim düzeylerindeki öğretmen adaylarının, insan haklarıyla ilgili ürettikleri toplam 70 farklı metafordan, onların metaforik düşünmeye ne kadar sahip oldukları ile insan hakları ile ilgili bilgi derinlikleri belirlenmiş, eğitimcilerle araştırmacılara bazı öneriler sunulmuştur.
Anahtar sözcükler: insan hakları, metafor, öğretmen adayları, metaforik düşünce
EFFECTIVENESS OF A COGNITIVE BEHAVIORAL GROUP PSYCHOEDUCATION IN IMPROVING UNIVERSITY STUDENTS’ ROMANTIC RELATIONSHIPS
Res. Assist. M.Sc. Senem Ezgi Dedekorkut, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, senezde@gmail.com
Assoc. Prof. Dr. Raşit Avcı, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, rasitavci@gmail.com
ABSTRACT
Romantic relationships have an important place in the lives of emerging adults. Being in a satisfactory relationship contributes to the overall well-being while being single or being in an unsatisfactory relationship may have negative consequences in several aspects of an emerging adult’s life. Most unsatisfactory relationships share certain common interaction styles and attitudes. Satisfactory relationships have certain common points, as well. By eliminating destructive interactions and supporting constructive ways, a psychoeducational intervention can help people enhance their relationships. The purpose of the present study was to test the effectiveness of a cognitive behavioral group psychoeducation in improving dating university students’ romantic relationships through a quasi-mixed-methods-based pretest-posttest control group quasi-experimental design supported by qualitative data. Participants included 14 university students studying at Mugla Sitki Kocman University Faculty of Education selected from a larger number of applicants who responded to an announcement calling for students currently in a romantic relationship. Applicants filled in a form including demographic information, open questions about their relationships and their motives for participation, and Dyadic Relationship Scale. After evaluating the demographic and qualitative data, two groups with 7 members equivalent in pretest scores of Dyadic Relationship Scale were formed. Experimental group received a psychoeducational intervention of six group sessions. Each session, lasting 90 minutes, had a previously determined and elaborately planned theme dealing with relationship issues such as expectations, communication, and conflict with a cognitive behavioral perspective. Control group did not receive any interventions. At the end of the study, both groups took the posttest. The groups showed significant differences in terms of posttest scores, indicating evidence for the effectiveness of the cognitive behavioral intervention in improving the romantic relationships of the students participating in the group psychoeducation. Qualitative data collected from the experimental group revealed details about the helpful and unhelpful aspects of the program.
Keywords: Romantic Relationships, Psychoeducation, Cognitive Behavioral Therapy, Emerging Adults
DEMOKRATİK EĞİTİME BİR ÖRNEK: KÖY ENSTİTÜLERİ
Prof. Dr. Nihat AYCAN, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, nihataycan@mu.edu.tr
Prof. Dr. H. Şule AYCAN, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (Emekli), suleaycan@hotmail.com
ÖZET
Demokratik bir toplum olmanın temel koşulu, demokratik bir eğitimdir. Demokratik bir eğitimin en önemli işlevi, insan zihninde köklü demokrasi düşüncesini geliştirerek, demokrasiyi insanın doğal bir davranış ve düşünce biçimi haline getirmektir. Demokratik bir eğitim, insanların sınıf, ırk, cinsiyet, düşünce farklılığına göre değil, bireysel kavrama gücüne dayalı olarak düzenlenen eğitimdir. Köy Enstitüleri, katılımcı ve demokratik yönetim anlayışı, ders programları ve uygulanan eğitim yöntem ve ilkeleri ile pek çok ülkenin ilgisini çekmiştir. Köy Enstitülerinin kuruluş amaçlarından biri, köyün ve köylünün bilinçlendirilmesi, köy ile kent arasındaki farkların ortadan kaldırılmasıdır. Ayrıca o dönemde eğitim için büyük bir mesele olan öğretmen eksikliğinin bir an önce giderilmesi gerekiyordu. Köy Enstitüleri, öğretmen adaylarını birçok konuda eğittiği gibi, güzel sanatlarla olan yakınlaşması sonucunda ülkemiz edebiyat, müzik ve görsel sanatlar alanında pek çok sanatçı kazandırmıştır. Bir toplum çağdaşlaşma yolunda, sahip olduğu sanat ve kültürel zenginliğiyle ilerleyebilir. Köy Enstitüleri ve yöneticileri sanatın da bir toplum için gereklilik olduğunun bilincindedirler. Köy Enstitülerindeki demokratik eğitimi açıklamayı amaçlayan bu çalışmanın problem cümlesi: Köy Enstitüleri eğitim verdikleri dönemde, demokratik bir eğitim verebilmiş midir? şeklindedir. Betimsel yöntemin kullanıldığı bu nitel araştırma, bir durum saptamasıdır. Çalışmada bütüncül yaklaşım benimsenmiş, konuyla ilgili dokümanlar sistematik olarak incelenmiştir. Doküman incelemesi; kitap, makale, bildiri gibi, konuyla ilgili belgelerin incelenmesidir. Enstitülerin kurulduğu dönemde, Türkiye'de demokrasinin yerleşmesi için, en azından öğretmen yetiştiren kurumlarda demokrasinin yaşam biçimi olması düşünülmüştü. Böylece o özelliği kazanan adayların gittikleri okullarda demokratik davranabilmeleri, çevrelerinde demokratik davranışın örneği olabilmeleri amaçlanmıştı. Köy Enstitülerinde, enstitü yönetimlerine geniş yetkiler verilmişti. Yönetim işleri, merkezin belirlediği çerçeve içinde büyük ölçüde öğretmenler kurulunun kararı ve müdürün onayıyla gerçekleştirilmiş, kararların bakanlığın bilgisine sunulmasıyla yetinilmişti. Genel konular dışında valilik ve kaymakamlıklar devreden çıkarılmıştı. Öğretim programının yerel özelliklere göre uygulanmasında da enstitüler yetkili kılınmıştı. Günlük işlerin planlanması, uygulanması ve denetlenmesinde öğrencilerin geniş yetkileri vardı. Köy Enstitüleri ile getirilen eğitim politikası kadın ile erkek arasında var olan cinsiyete dayalı eşitsizliği azaltıyordu. Bu okullara, yalnız köylü erkekler değil, köy kızları ve kadınları da toplumun gereksinmeleri ve kendi beklentileri doğrultusunda çağdaş alışkanlıklar, beceriler kazanmıştır.
Anahtar sözcükler: Eğitim, demokratik eğitim, Köy Enstitüleri
Dostları ilə paylaş: |