YAŞATILAN NİĞDE KENTİ DEĞİŞİMİ YAŞIYOR…
Niğde’nin eski (antik) adı “NAHİTE”dir. Bahçeli buluntuları ve Çamardı-Kestel’de ortaya çıkarılan kalay madeni, Niğde tarihinin MÖ 5000 yılına dek uzandığını gösterir. Hitit ve Asur yazıtlarından MÖ 1800’den sonra, bölgede 1000 yıl süreyle Hititlerin yaşadığı anlaşılmakta. MÖ 710’da Asurluların Hitit egemenliğine son vermesiyle bölge Frigler'e geçmiştir. M.Ö 17 yılında Romalıların bölgeye gelişine dek, Medler, Persler, İskender’in Helenistik Kapadokya Krallığı ve Bergama Krallığı yörede yaşamıştır. 395’te Roma İmparatorluğu ikiye ayrılınca Niğde, Bizans toprakları içinde kalmıştır. Selçuklu Devleti egemenliği 1308’e kadar sürmüştür. 1470’ten sonra Osmanlı İmparatorluğu’nun kesin hakimiyetine giren bölge Cumhuriyet dönemine ve günümüze kadar gelmiştir… Geçmişi:
Roma İmparatorluğu Dönemi: MÖ 30 - MS. 395 yıllarını kapsayan Roma döneminde Niğde bölgesi tarihinin en önemli konumlarından birini yaşamıştır. Bu dönemde Tyana (Kemerhisar Kasabası) çevresinde yoğun bir yapılaşma görülür. Saraylar, mabetler, su kemerleri ve yerleşim birimleriyle oldukça büyük bir kent konumuna getirilmiştir. MS 395 yılında Anadolu Bizans hükümdarlığı altına girmiştir. Özellikle Kapadokya ve Ihlara Bölgesi bu dönemi yansıtır. Niğde bölgesi Bizans hükümdarlığında iken Sasani, Pers ve Arapların kuşatmalarına uğramıştır. Tyana kenti 931’deki Arap Kuşatmasıyla büyük ölçüde yıkılmıştır. 8-10 km kuzey-doğuda Gümüşler diye yepyeni bir Hıristiyan yerleşim yeri oluşturulmuş, Niğde 395-1075 tarihleri arasında Bizans işgaline uğramıştır.
Bu dönemin en güzel ve görkemli eserlerinden birisi Gümüşler Ören yeri ve Manastırıdır.
Milli Mücadele Dönemi: Niğde, Akdeniz bölgesini Orta Anadolu'ya ve Sivas baş yaylasına dolayısıyla Doğu Anadolu'ya, Ereğli ve Ankara yollarıyla Batı ve Karadeniz bölgelerine bağlayan iki çok önemli boğazı kontrol altında tutmakta idi. Bunlardan birincisi Gülek Boğazı, ikincisi ise Zamantı-Yahyalı yolu idi. Çukurova bölgesi işgale başlanır başlanmaz Niğde’de bulunan 41. Tümen’in mevcut askerleri ve Niğde, Bor ve Pozantı gönüllülerinin oluşturdukları Kuvayı Milliye, Pozantı’nın olası bir işgale karşı korunması için bölgeye yerleşti. Önemli noktaları kontrol altına aldı, buradan gelecek bir düşman saldırısını önlemeye hazır bir konuma geldi. Bu iyi konuşlanma sonucu bölgeden düşman girememiştir. Pozantı’da alınan bu önlemlerin diğer bir geçiş yolu olan Zamantı-Yahyalı yolu üzerinde de alınması gerekiyordu. Fransızların Kozan’ı ele geçirdikten sonra yukarıdaki yol ile Aladağlar’ı aşıp Orta Anadolu’ya girecekleri anlaşılınca, hemen bu bölgede faaliyetler başladı. Aladağlar’ın gerek güneyi, gerekse kuzeyinde hızlı bir harekete girişildi. 1920 yılı Kasım ayı başlarında Yahyalıda adı geçen yolu kontrol altında tutacak 50 kişilik bir birlik oluşturuldu. Bu birliğin komuta kademesi, askerinin bir kısmı ile silah ve mühimmatını Niğde‘den temin ediyordu. Fransızların ilerleme ihtimalleri arttıkça bu yoldaki tahkimat ve alınan tedbirler de artıyordu. Nitekim 20. Kolordu Komutanı Fuat Bey’in Çukurova Bölge Komutanı Kemal Bey’e verdiği emirde; “Niğde Bölgesindeki müfrezeler, kararlaştırıldığı gibi Karaisalı bölgesine gideceklerdir. Yahyalıda bir nizamiye bölüğü ile milli müfrezeler, Sis dolaylarına hareket edeceklerdir...”Alınan bu tedbirlere rağmen, bazı Ermenilerin öncülük ettiği bir grup Fransız öncü birliği Ulupınar Köyü yakınlarındaki bir mağaraya kadar ulaşabildiler ve burayı karakol yaparak bir müddet burada kalmaya çalıştılar. Bu haberi alan Şükrü Efendi komutasındaki 41 Tümen, bir taburu bölgeye gönderdi. Anılan birlik Yahyalıya ulaşınca Ulucami yanındaki medreseyi kendisine karargah yaptı, çevre köyler, aşiretler ve Yahyalı ahalisini teşkilatlandırarak bir strateji hazırlamaya başladı. 41. Tümen Komutan Yrd. Yarbay Mümtaz Bey’in bölgeye gelip komutayı ele almasından hemen sonra başlayan çatışma kısa sürede başarıya ulaştı, düşman askeri yok edilmişti. Fransızlara yardım eden Ermenilerin pek çoğu bu çatışmada Fransızlarla birlikte muamele gördüler, geriye kalanlar ise bölgeyi terk ettiler. Stratejik olarak bu askeri tedbirleri başarıyla uygulayan Niğde teşkilatı aynı zamanda bölgede meydana gelebilecek anarşik eşkıya hareketlerine karşı da icap eden tedbirleri aldı. Bu suretle Niğde ve civarında Türkiye geneli itibariyle yüksek bir ortalamada bulunan gayr-i Müslimlerin olası taşkınlıkları ve iç isyanlarına karşı da gereken önlemler alınmıştı.
Bu dönemde cephede eksikliği duyulan tek şey, mühimmat ve erzak idi. Bunların sağlanmasında TBMM tarafından ilan edilen Tekalif-i Milliye Kanunu geçerli olmuştur. Bu büyük ihtiyaç, bütün yurt çapında duyarlı insanlarımız tarafından karşılanmaya çalışıldı. Bu bağlamda da Niğde üzerine düşen görevi tam olarak yerine getirdi. Gıda maddeleri, özellikle buğday, arpa, baklagiller, patates, soğan vs. gibi temel besin maddeleri ihtiyaç duyulan yerlere gönderildi. Niğde’den yapılan destek Mustafa Kemal tarafından yollanan takdirnamelerle ödüllendirilmiştir. Niğde’den yapılan lojistik destek sadece gıda maddeleriyle sınırlı kalmadı, ulaşım için araç-gereç ve giyecek maddeleriyle de sürdü. Niğdeli emekli veya terhis olmuş subay, er gönüllü birlikler olarak Batı ve Adana cephelerinde vuruşmuşlardır. Niğde, gerek Heyet-i Temsiliye, gerekse TBMM döneminde Anadolu hareketini gönülden desteklemiş, bunu Sivas ve Ankara’ya gönderdiği delegelerle de perçinlemiştir.
Tarihin İlk İzleri: İlk buluntular, neolitik döneme (M. Ö. 7250-5500) rastlar. Bunlar Bor-Bahçeli Kasabası, Bor-Pınarbaşı Höyüğü ile Roma Havuzu yakınındaki Köşk Höyük'ten çıkartılan eserlerdir. Anadolu'da Hitit dönemi M. Ö. 2000-7000 yıllarına ait eserler Kömürcü Köyü Göllüdağ ören yerinden çıkartılmıştır. Helenistik dönemde ise (M. Ö.330-30) Niğde Büyük İskender'in komutanlarından Eumenes'in kurduğu Bergama Krallığı'na katılmış, Tepe Bağları, Ulukışla Porsuk Höyük kazılarından bu döneme ait eserler çıkartılmıştır.
Türklerin Egemenliği Başlıyor: 1166 ve sonrası yıllarda Niğde yöresi Türklerin eline geçmiştir. Özellikle Anadolu Selçuklulardan I. Alaeddin Keykubat zamanında parlak bir dönem daha yaşanmıştır. Dönemin Valisi Zeyneddin Beşare'nin yaptırdığı Alaeddin Camisi (1223) ve daha sonra yaptırılan Hüdavent Hatun Türbesi (1312) dönemin günümüze bıraktığı miraslardandır. Anadolu Selçukluları, Kösedağ Savaşı’nda (1243) Moğollara yenilince bölge Moğolların uç beyliği olan İlhanlıların idaresine geçmiştir. 1357 yılında ise Karamanoğulları bölgenin yeni sahibi olmuşlar ve Akmedrese’yi yapmışlardır. (1409). 1471 yılında ise Fatih Sultan Mehmet, Karaman oğullarını yenerek Niğde'yi ve diğer bölgeleri almıştır. Osmanlı döneminde Niğde eski önemini yitirmiştir. Cumhuriyetin kurulmasıyla 1923’te il olmuştur.
Cumhuriyet Dönemi: Osmanlı’nın çöküş dönemiyle başlayan ve çok uzun zamandır süregelen kargaşa ve belirsizlik, Milli Mücadele ile başlayan, Cumhuriyetle devam eden yeni dönemde son buldu. Cumhuriyetle başlayan istikrar, bütün Türkiye’de olduğu gibi, Niğde’de de bayındırlık, eğitim, sağlık, sosyal ve kültürel alanlarda büyük gelişmeleri beraberinde getirdi. Büyük bir kasaba görüntüsünde olan Niğde Merkezi Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren yapılan değerli çalışmalarla çehresini değiştirmeye başladı. Atatürk ve onun kurduğu Cumhuriyeti gönülden benimseyen, her zaman ona desteğini devam ettiren illerin başında Niğde gelmektedir. Cumhuriyetin ilan edildiği gün bu mutlu günü top atışlarıyla kutlayan ilk şehir Niğde’dir. (Kaynak: Niğde Valiliği) Niğde İlçeleri:
ALTUNHİSAR: İl merkezine 38 km uzakta olan Altunhisar İlçe merkezi ve köyleri, Hasan dağı (3253 m.), Melendik dağı (2935 m.) eteklerinde kurulmuştur. Yüksekliği 1117 m. Doğusu Bor ve Çiftlik ilçeleri, batısı; Konya ili, kuzeyi Aksaray ve Konya, güneyi Bor ile çevrilidir. İç Anadolu bölgesine has kara iklimi sürmekte: Yazları kurak ve sıcak, kışları kar yağışlı ve soğuk geçer. Yıllık sıcaklık ortalaması 11 C'dir. Nem oranı düşük, en fazla olduğu ay Şubat, en az olduğu ay ise Ağustos ayıdır. Don olayı Ekim sonlarında başlar Nisan ayı ortalarına kadar devam eder. Doğal bitki örtüsü, ilkbaharda yeşeren gelincik ve papatya gibi otlar ve yöresel isimleri (keven, sıyırma, sarıdiken ve kangal) olan dikenli yarı kurak iklim bitkileri görülür. Yazları kurak ve sıcak olmasından ilkbaharda yeşeren otlar Haziranda kurur.
Hasan Dağı ve Melendiz Dağı eteklerinde fazla gelişmeyen, çalı şeklinde bodur ağaçlar ile meşe ve pelit ağaçları bulunur. Hasan Dağı ve Melendiz Dağı yükseklerinin çoğu kısımlarında ot yetişmeyen bölgeler vardır. Sönmüş yanardağlardan olan dağlarımız genelde sert kayalarla kaplı olup, mevcut topraklarda verimli olmayan volkanik topraklardır.
Dağ bölgesinin hemen her yerine ulaşılabilmekte olup, sarp kayalıklar ve dar geçitli bölgeler yoktur. Hasan dağının doğusunda bulunan Ulukışla’dan geçip, Çiftlik İlçesine kavuşan, stabilize yolu olan bir geçit bulunmaktadır. Ayrıca Altunhisar İlçe merkeziyle Yeşilyurt Kasabası içerisinden geçerek, sarp deresinin kuzeyinden, Çiftlik ilçesine inen, yolu stabilize olan bir geçit daha bulunmaktadır. ( altunhisar.gov.tr)
BOR: Yaklaşık 35.000 nüfuslu bu ilçe. Niğde'nin 8-10 km güneyindeki 1100 m yükseltili Bor Ovasında yerleşmiştir. Hitit İmparatorluğu, Bor-Kemerhisar-Bahçeli üçgeni ortasında kurulmuştur. Sırasıyla Frigya Devleti, İran, Makedonya İmparatorluğu derken MS 395’te Doğu Roma İmparatorluğu yönetimine girmiş, 707’de Müslüman Araplar tarafından fethedilmiş ancak kısa bir süre sonra yeniden Roma İmparatorluğu tarafından geri alınmıştır. 1071 Malazgirt zaferi sonrası Kutalmış Oğlu Süleyman Şah tarafından fethedilmiştir. Sonra bölgeye Kayı Boyuna bağlı Bayat, Emen ve Badak aşiretleri yerleştirilmiş.Yöreye ilk gelen Müslüman Türkler, şimdiki ilçe merkezinin Humam Çayı etrafındaki Çay, Kala ve Harım mahallelerinin bulunduğu sulak araziye yerleşmişler, Eski adı TYANA yahut TUANA olan şehir de zamanla Bor, Kemerhisar ve Bahçeli arasında yok olmuş, bölgede yaşayanlar zaman içinde uyum sağlamayıp ilçeden göç etmişlerdir. BD+ Kurtuluş Savaşları sonrası yapılan değişimle Arnavutluk ve Yunanistan' dan göç eden Türklerin de ilçeye yerleş-mesiyle bugünkü etnik yapı oluşmuştur. İlçenin belli başlı geçim kaynakları tarım, halı, deri. Arazi tarıma müsait ancak yetersiz. Zamanla halk tarımdan uzaklaşmıştır. Bu yetersizlik halkı okumaya, sonuçta memuriyete ve gurbetçiliğe yönlendirmiştir. (bor.gov.tr)
ÇAMARDI: Niğde’ye 70 km uzaklıktadır. 1948’de Maden İlçesi adıyla kurulmuştur. 22 yerleşim birimi olan ilçenin nüfusu 6.500 civarındadır. Çamardı ilçesine bağlı Kavlaktepe köyünde, Bizans Dönemi eseri olan yeraltı şehriyle ilçeye 4 km. mesafedeki Celaller Köyü yakınındaki Göltepe-Kestel Ören Yeri çok önemli kalıntılardır. Çamardı doğal güzellikleri ve çevre çekiciliği özellikleriyle de oldukça önemlidir. Türkiye’nin en önemli dağcılık ve trekking merkezi durumundadır.1992’de Turizm Bakanlığı ve Niğde Valiliği' çalışmalarıyla, Aladağlar ve Bolkarlar dağcılık ve trekking merkezi olmuş, 4.000 'e yakın turist çeken merkez olmuştur. Aladağlar Demirkazık Zirvesi doğal bir dağcılık okulu konumuna gelmiştir. Yörede yapımı planlanan dağcılık eğitim merkezi dağ ve doğa sporlarının daha da gelişmesine katkıda bulunacaktır. Bolkar dağları kayak merkezi yapımına devam edilmektedir. Bu merkezin bitirilmesiyle Niğde, Çukurova, Güneydoğu Anadolu ve Orta doğunun en önemli kayak merkezine sahip olacaktır. Son yıllarda ülkemizde ve dünyada en önemli spor dalları arasına giren dağcılık ve trekking merkezi haline gelen Demirkazık Zirvesi yabancı turistlerin ülkemizde en çok tercih ettikleri bölge konumuna gelmiştir.
Torosların en yüksek bölgesinde bulunan Demirkazık Zirvesi insanları büyüleyen doğal güzelliği, 300'e yakın tırmanış seçeneği ile bu konuda eşsiz bir yöredir. Bölgede yetiştirilen alabalıklar ise lezzeti açısından turistlere sunulan eşsiz güzelliklerden biridir. Bölgeye gelen turistlerin konaklama merkezi durumunda olan Emli Vadisi çevresindeki yamaçlar ise yamaç paraşütü sporu açısından da oldukça elverişlidir. Gerek sahip oldukları doğal güzellikleri (yılın büyük bölümü karla kaplı zirveler; her iki dağ dizininde 11 kadar küçük dağ gölleri) gerekse kendine özgü bölgesel dağ bitki ve çiçekleriyle çekim alanı özelliği oldukça önemlidir. Aladağlar ve Bolkarlar üzerinde buzul aşınmasıyla oluşmuş irili ufaklı birçok göl bulunmaktadır; Akgöl, Alagöl, Karagöl, Çinigöl, Yedigöller gibi. Göllüdağ’da bir krater gölü bulunmakta,. Narlıgöl ise çökme sonucu oluşmuş bir göldür. Dağcılık ve Kış Turizmi açısından önem taşıyan Aladağlar’ın eteklerinden geçen Ecemiş Çayı ve Demirkazık Dağı çevresindeki bölge, mesire alanı olarak kullanılmaktadır. Çamardı’nın bitki yapısı arıcılığa son derece uygun olduğundan bu üretim yapılmaktadır. camardi.gov.tr
ÇİFTLİK: Niğde İlinin Kuzeybatısında yer almaktadır. İl Merkezine 65 Km. uzakta, 1555 m rakımlıdır. Dağları çıplak ve yok denecek kadar az ormanlıktır. Karasal iklim hakim olmaktadır. Yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk ve kar yağışlı geçer. İlçemiz merkezini çevreleyen Melendiz dağları Orta Torosların devamıdır. En büyük tepesi Beşparmak tepesi olup 2935 m. yüksekliktedir. Çiftlik İlçesi I. ve II. Jeolojik zamanlarda oluşmuştur. Zamanla tektonik ve dış olaylar neticesinde yüksekliğini kısmen kaybetmiştir. Arazinin yaşı eski olmasına karşılık, bugünkü yüksekliğini neojen (Genç Tersiyer) sonu ve kuaterner (IV.zaman) içindeki dikey yükselmelerle almıştır. Tersiyerdeki bu tektonik hareketler sonucu olarak bölgede püskürme meydana gelmiş, İç Anadolu Kristalinin temeli ile Toros kıvrım dağlarına geçiş bölümünde yer almıştır. Bugün dahi Melendiz dağlarında volkan kraterlerine aşınmış olarak rastlamak mümkündür. (Kitreli Kasabası sınırları içinde) Çiftlik İlçesi çevresinde ve Melendiz ovasında Azatlı Kasabası Küllüce Mahallesinde Püskürük taşı olan Bazalttan müteşekkil arazilere rastlanır. Çiftlik çevresinde ve Melendiz ovasında arazi homojen yani alüvyonların bulunduğu arazilerdir. Yüzölçümü 587 Km2’dir. ciftlik.gov.tr. Selçuklu yapısı Alaaddin Cami, Hüdavend Hatun Türbesi kapısındaki “Taçlı Kadın Başı” oyması, sabahları güneşin durumuna göre belirginleşmektedir.
ULUKIŞLA: İç Anadolu Bölgesi'nin Orta Kızılırmak Bölümünde 34o 30' 16' Doğu boylamları 36o 58' 5' Kuzey enlemleri arasında yer almaktadır. Yüz ölçümü 1502 km2 olup, istasyon mevkisinde denizden yüksekliği 1427 m olarak ölçülmüştür. İlçe Orta Toroslar kesiminin Medetsiz ve Bolkar Dağları arasındaki geniş bölümün ağzında, Aydos Dağlarının Kuzey eteklerinde kurulmuştur. İlçe topraklarını Doğuda Pozantı, Güneyde Tarsus, Batıda Konya Ereğli, Kuzeyde Bor ve Çamardı ilçeleri çevirir. İlçe, Bolkar dağları Konya ovası, Aladağ ve Hasandağı arasında kalan Kırıkgeçit vadisi arasındaki platoda kurulmuştur. Vadi Boyunca İç Anadolu düzlükleri yer alır. Etrafındaki Penoplen şeklindeki yükseklerde kalker tabakaları görülür. Çevre dağlar maden yönünden zengin olup, Maden ve Gümüş köyleri civarında kurşun simli kurşun, gümüş ve altın yataklarına rastlanır. Katran Dede yöresinde Linyit, Güney tepelerinde alçı taşı yatakları vardır. ulukisla.gov.tr
Niğde, Türkiye'nin İç Anadolu Bölgesinin güneydoğusunda ve Kapadokya bölgesinde yer alan merkezi Niğde kenti olan idari birimdir. üksekliği 1.229 m olan Niğde ilinin 2011 yılı ADNKS'e göre nüfusu 337.553’dür. Aksaray, Nevşehir, Kayseri ve Konya illerine komşu olan Niğde, güneyde Bolkar Dağları ile İçel (Mersin) ilinden, güneydoğu ve doğudan Aladağlar’ın oluşturduğu doğal sınırlar ile de Adana ilinden ayrılır. Çamardı ve Ulukışla ilçeleri Akdeniz bölgesinde kalmaktadır. Kaplıca kaynakları, ören yerleri, zengin tarih dokusu, doğal güzellikleri, dağ ve kış turizm olanakları kenti turizm merkezi yapan önemli unsurlardır. Halkın asıl geçim kaynağı tarım ile hayvancılıktır. Elma ağacı sayısında Niğde ili ülke sıralamasında ilk sırada yer alır. Ülke genelinde patates üretiminin ise % 25’lik bölümü bu ilde üretilir. Ancak Niğde Merkez Organize Sanayi, Bor Deri Organize Sanayi, halı fabrikası ve diğer küçük sanayi kolları Niğde halkı için önemli istihdam alanlarıdır. Geleneksel el sanatları bakımından Niğde önemli bir ildir. Niğde ilinde üretilen halılar dünyanın birçok ülkesinde müşteri bulmaktadır. Niğde İli Bilgileri:
Coğrafya: İç Anadolu (Çamardı ile Ulukışla Akdeniz Bölgesinde) [Balıkesir de Marmara ve Ege bölgelerinde] Alan: 7.312 km2 (2.823,2 mi2); Yükselti: 1.229 m (4.032 ft)
Nüfus (2012: 340.270 İl alan kodu: 388; İl plaka kodu: 51; İl geneli: nigde.gov.tr
Bilgi: NİĞDE bana İĞDE’yi, ‘Evlerinin önü iğde, iğdenin dalları yerde’ türküsünü anımsatır.
Evlerinin önü iğde/İğdenin dalları yerde/Al tavanlı yüksek evde/Gelin m'oldun, hanım m'oldun?..
Pencereye çekmiş perde / Sen uğrattın beni derde / Ben gidersem sen bu yerde /
Kalın mı sandın durun mu sandın?..
Niğde İlinin Türkiye'deki konumu Niğde haritası
Niğde İli'nin en eski adının Nahita/Nahite ya da Nakita olduğu öne sürülmektedir. Bu ada ilk kez İbn Bidi'de rastlanmıştır. Nakida adı kimi zaman Nekide olarak da kullanılmış , 14. yy’da aynı sözcük Arap harfleriyle Nîkde olarak yazılmış, Cumhuriyet'ten sonra bu ad, Niğde'ye dönüştürülmüştür. İlk dönemler:
Gülümseyen Meryem Ana Niğde ili merkez ilçesinin eski bir görünümü
Roma Dönemi: Gümüşler Manastırında Gülümseyen Meryem Ana Niğde'nin antik tarihine ait bilgileri bölgede yapılan Bahçeli Köşk Höyüğü, Altunhisar Pınarbaşı Höyüğü, Çamardı Cellaler Höyüğü, Güllüdağ Örenye ve Divaralı Höyüğü kazılarından elde edebiliyoruz. Bu bilgilere dayanarak Niğde Tarihi MÖ 7000-5500'lü yıllardan itibaren başlatmamız mümkün olabilmektedir. Niğde yöresi, Hititlerin döneminde Tabal Konfederasyonu içinde bulunması nedeniyle, “Tabal Toprakları” diye anılıyordu. Tabal'ın geç Hititler dönemi merkezi Tuvanuva’da (Tyana) bugünkü Kemerhisar’dı.
Osmanlı Devleti Dönemi: 19. yüzyılda Niğde sancağı bir siyasal yaşam geçirmiş. İç Anadolu'da daha çok kuzeyde etkili olan ayaklanmalar yüzünden zarar görmemiştir. Ürgüp’ ün Muşkara köyünden çıkıp Osmanlı devletine sadrazam (başbakan) olan Nevşehirli Damat İbrahim Paşa doğum yerini, çevresini bayındırlaştırırken Niğde kalelerinin muhafızlarına ait hakları da Nevşehir'e verdi. Böylece yörede ağırlık Ürgüp ve Nevşehir'e doğru kaydı. Niğde yöresi, Osmanlı Devleti'nin klasik döneminde eyaleti Karaman, Nevşehir Livası içinde yer almaktaydı. Niğde 1849'da sancak merkezi oldu. 1860’ta Niğde'nin 6 kazası vardı:
Kırşehir, Ürgüp, Nevşehir, Aksaray, Yahyalı. 1867'de vilayet nizamnamesinde Niğde, olarak Konya Vilayeti'ne bağlı bir sancaktır. Konya Vilayetinin Niğde'den başka bir Konya, (Silifke merkezli) İçel (Mersin), Hamidabad (Isparta) ve Tekke (Antalya) olmak üzere toplam 5 sancağı vardı. Niğde sancağının toplam 5 kazası ise Merkez kaza , Nevşehir, Kırşehir, Ürgüp (Nahiye olan Yahyalı Ürgüp'e bağlıydı) ve Aksaray'dan oluşmaktaydı. 1877'deki kayıtlarda Niğde Sancağı'nın 1867 deki durumunu koruduğu görülüyor. Bu dönemde Niğde sancağının kaza sayısında bir değişikli olmamakla birlikte Kırşehir yerine Bor kazasının sancağa bağlandığı görülmektedir. Niğde Sancağı, 1892 ve 1903 te yine Konya Vilayetine bağlı kaldı.Ne varki sancağın toplam kaza sayısı 5'ten 8'e yükseldi. Bu kazalar şunlardır: Niğde Merkez, Bor, Nevşehir, Ürgüp, Aksaray, Maden (Çamardı), Şücaeddin (Ulukışla), Arapsun (Gülşehir). Niğde, İkinci Meşrutiyetten sonra bağımsız sancak durumuna getirildi. Bu dönemde Niğde, bağımsız sancağın kazaları Maden dışında aynı kaldı.
Milli Mücadele Dönemi: Niğde Milli Mücadele yılarının oldukça dingin illerindendi. Yöre yabancı güçlerinin işgaline uğramadığı gibi, bir iki cılız gösterinin, Kuva-i Milliye karşıtı güçlü bir eylemede tanık olmamıştı.Yöredeki başlıca askeri etkinlik Adana Kuva-i Milliyesi'ne verilen lojistik destekle sınırlıydı. Fransızlar Ulukışla'yı işgal teşebbüsünde bulunmuş, yerel örgüt tarafından püskürtülmüşlerdir. 30 Ekim 1918 Monduros Mütarekesi günlerinde Niğde aynı adlı bağımsız sancağın merkeziydi. Merkez, Aksaray, Bor ve Ulukışla ile bu gün Nevşehir’e bağlı olan Gülşehir (Arapsun) Nevşehir ve Ürgüp idi. Nüfusu 290.000 dolayında olan sancağın en büyük iki kazası Merkez ile Aksaray'dı.
Cumhuriyet donemi: Milli mücadele ile başlayıp, Cumhuriyetle devam eden dönem ve istikrar bütün Türkiye’deki gibi Niğde’de bayındırlık, eğitim, sağlık, sosyal ve kültürel alanlarda büyük gelişmeleri beraberinde getirmiştir. Atatürk’ü, Cumhuriyeti gönülden benimseyen, her zaman onun devamını destekleyen, desteğini sürdüren illerin başında gelen Niğde, Cumhuriyetin ilanın top atışıyla kutlayan ilk ildir. 1923’te Niğde il olarak Cumhuriyet idaresine bağlanmıştır. Kalkınmada önceliğin hizmetin yaklaşımıyla olacağını haklı olarak amaç gören Nevşehir 1954'de il olarak Niğde’den ayrılmıştır. Sonuçta Çiftlik ve Altunhisar ilçe olarak Niğde’ye bağlanmıştır. 2011 ADNKS verilerine göre Niğde ilinin nüfusu:
İlçe
|
İlçe merkezinin nüfusu
|
Belde ve köylerin nüfusu
|
Toplam nüfusu
|
Merkez İlçe
|
114.376
|
83.712
|
198.088
|
Altunhisar
|
2.909
|
11.572
|
14.481
|
Bor
|
39.309
|
21.095
|
60.404
|
Çamardı
|
3.409
|
11.330
|
14.739
|
Çiftlik
|
3.373
|
25.629
|
29.002
|
Ulukışla
|
5.220
|
15.619
|
20.839
|
TOPLAM
|
168.596
|
168.957
|
337.553
|
Niğde, İç Anadolu Bölgesi’nin güney doğusundadır. Üç tarafı Toroslar’ın genç kıvrım dağları ile çevrilidir. Güneyi Orta Toroslar içerisinde yer alan Bolkarlar ve Aladağlar'ın kuzeye doğru kıvrımlanarak sokuldukları alan ile, batısı Konya ovası ile birleşik Emen ovası sınırlanır. 37 derece 25 dakika güney, 38 derece 58 dakika kuzey paralelleriyle; 33 derece 10 dakika batı ve 35 derece 25 dakika doğu meridyenleri arasında yer alır. Aksaray, Nevşehir, Kayseri, Konya illeriyle komşu olan Niğde, güneyde Bolkar dağları ile Mersin, güneydoğu ve doğuda Aladağlar'ın oluşturduğu doğal sınırlar ile Adana illerinden ayrılır. Bu sınırlar içinde yaklaşık 779,522 hm2 yüzölçümüne sahiptir. Kuzeyde Misli ve güneyde Bor Ovası bir kenara bırakıldığında, son derece yüksek, dağlık ve akarsularca yarılmış bir görünüme sahiptir. Deniz seviyesinden olan yükselti Bor Ovası'nda 1000 m, Misli Ovası kuzeyinde 1350 metreye ulaşır.
İlin güneydoğusu Aladağlar ile sınırlanmıştır. Demirkazık Tepesi (3756 m) en yüksek tepe.
Niğde'ye yüksek bir görünüm kazandıran yüksek dağlık ve tepelikleri, oluşum ve gelişimleri itibariyle üç grupta değerlendirilebilir: 1) Orta Torosları oluşturan Bolkar Dağları kuzeydoğu uzantısı ile Aladağlar'ın güneybatı uzantıları arasında bulunan Ecemiş Koridoru’yla ayrılırlar. Bolkar Dağları'nda Medetsiz Tepesi (3524 m) ve Aladağlar'da Demirkazık Tepesi (3756 m) en yüksek noktaları oluştururlar. Hasandağı (3268 m), Keçeboyduran (2727 m), Melendiz Dağı (2936 m), Göllüdağ (2143 m) volkanik dağlardır. Ovalar: Niğde'de meyvecilik ve elma bahçeleri yaygındır. Çamardı-Pozantı yolu üzerindeki bahçeler Niğde’nin Misli ile Bor Ovası iki büyük birimi oluşturur. Her iki ova içinde Niğde merkezinin yer aldığı bir biçimde birbirlerine bağlanır. Kenarlarında geniş alanlar boyunca uzanan birikinti koni ve yelpazeleri dikkat çekicidir. Melendiz Dağı ve Göllüdağ ile çevrili olan Melendiz Ovası, Melendiz suyu ve kolları ile yarılarak boşaltılmış geniş bir düzlük alandır. Dağlık alanlar arasında akarsu ovaları da görülmektedir. Kılan Ovası, Hanağzı dere boyunca uzanan ova ile Kemerhisar güneyindeki Ovacık Ovası başlıcalarıdır.
Akarsular: Karasu Deresi, Çiftehan çayı, Ecemiş Suyu, Uluırmak başlıcalarıdır. Karasu: Aktaş yakınlarından doğarak, kuzey-güney doğrultusunda uzanırken Gümüşler’den Kereci Deresi’ni, Niğde Şehir merkezini geçtikten sonra Uzantı Deresi’ni alır. Yer altı ve kaynak sularıyla da beslenen Karasu Bor ovasında kaybolur. Üzerinde Akaya barajı yer alır.
Dostları ilə paylaş: |