“ÖNCE KENDİNİ MUTLU ET” Diyenlere‘’ÖNCE BENLİK SAYGISI’’
Dostun gider, sevgilin gider, arkadaşın gider, komşun gider... Geriye bir tek sen kalırsın... Önce kendini mutlu et, sonrası sonra...
Benlik değeri nedir?
Benlik saygısı, büyük bir olasılıkla herkesin istediği ve kesinlikle herkesin gereksinim duyduğu bir şeydir. Benlik saygısı isteriz çünkü bu, yaşamda mutluluğu bulma şansımızı arttırır ve yaşamın düş kırıklıkları ve değişiklikleriyle başa çıkmamızı sağlar.
Benlik saygısına gereksinim duyarız, çünkü psikolojik sağlığımız bakımından onun kadar önemli başka bir şey yoktur. Benlik saygısı düzeyimiz, düşündüğümüz, söylediğimiz ve yaptığımız her şeyi etkiler. Eğer bireyin benlik saygısı yeterli düzeyde değilse, kişi kendi için en iyi olacak şekilde davranamaz. Eğer bireyin benlik saygısı yoksa kişi bunalacak, hareketsiz kalacak ve sonunda vazgeçecektir.
İnsanın kendini değersiz hissetmesinden kendinden nefret etmeye ve sonra da başkalarından nefret etmeye geçmesi çok kolaydır.
Benlik saygısı, benlik sevgisi veya benlik değeri kendiniz için ne kadar saygın olduğunuzdur.
Bir insanın benlik kavramı çok çeşitli imgeler ve inançlar içerir. Ben kadınım, uzun boyluyum, zenciyim, anneyim, öğrenciyim, fakirim, ev hanımıyım gibi. Benliğin daha soyut yönleri de vardır. Doğrulukları öyle kolayca kanıtlanamaz; akıllıyım, çirkinim, yetersizim, çekiciyim, beni kimse sevmez, işe yaramam veya değersizim gibi…
Benlik, sizinle ilgili olarak değerlendirilebilecek olan akla gelen her şeydir. Benlik son derece karmaşıktır. Çünkü hayatınızda yaptığınız bütün davranışlarınızı, düşüncelerinizi, kişilik özelliklerinizi, duygularınızı, duyularınızı, hayallerinizi, rüyalarınızı ve vücudunuzun kısımlarını kapsar. Hepsi, sizin bir parçanızdır, onları sizin yarattığınızı veya sizin yaşadığınızı kabul edersiniz. Benlik sürekli değişim halindedir ve zaman içinde değişir. Bugünkü benliğiniz dünküyle aynı değildir, yarınki ile de aynı olmayacaktır.
Benliğinizin parçası olmayan şey nedir?
Sahip olduklarınız benliğinizin bir parçası değildir. Bir nesneyi veya kişiyi benliğinizin bir parçası yapmayan şey, onların bağımsız varlığıdır. Ancak, varlıkla ilgili duygularınız benliğinizin bir parçasıdır.
Benlik değeri ne demektir?
Benliğin değerlendirilmesidir. İşte problemde burada başlıyor. Benlik, bu kadar karmaşıkken ve sürekli değişiyorken biz nasıl koşulsuz kendimizi kabul edeceğiz.
Düşük Benlik Değeri Probleminiz mi var?
Bütün psikolojik problemler bize 'düşük benlik değerini' durumu göstermez, ama pek çoğu gösterebilir. Ne var ki, kendini küçümsemeyle ilgili problemler pek çok farklı görüntülerle ortaya çıkabilirler.
Benlik saygısı neleri etkiler?
Düşündüğümüz, söylediğimiz ve yaptığımız her şeyi etkiler. Dünyayı ve dünyadaki yerimizi, görüşümüzü, insanların bizi nasıl gördüklerini ve bize nasıl davrandıklarını, yaptığımız seçimleri, yaşamlarımızda neler yapacağımızı, kimlerle ilişki kuracağımıza, hem sevgi verme, hem de sevgi alma yeteneğimizi, değiştirilmesi gereken şeyleri değiştirmek için harekete geçme yeteneğimizi etkiler.
Düşük benlik değeri probleminiz mi var?
Çoğu duygusal psikolojik problemler, kendini küçümsemeyle ilgili problemler ve kendinizi zayıflatıcı davranışlar ortaya çıkabilir.
Yaygın Olarak Görülen Duygusal Problemlerde Kendini Küçümsemenin Varlığı
Sık görülen duygusal problemlerin üstesinden gelmek ve psikolojik açıdan sağlıklı olmak istiyorsanız, kendini küçümsemeyle verimli şekilde baş etmeniz önemlidir. Bu amaçla, yaygın olarak görülen duygusal problemleri teker teker inceleyip kendini küçümsemenin nerede devreye girdiğine bakalım.
Kaygı: Kaygılı olduğunuzda bir tehditle karşı karşıya olduğunuzu düşünürsünüz. Ego kaygısı söz konusu olduğunda, bir tehdit ortaya çıkarsa kendinizi küçümsersiniz ve değersiz hissedebilir, kendinizi onaylanmama ve sevilmediğinizi düşünebilirsiniz.
Depresyon: Depresyonda olduğunuzda sizin için çok önemli olan bir şeyi kaybettiğinizi ya da önemli bir görevde ( bu annelikte olabilir) başarısız olduğunuzu düşünürsünüz. Depresyondaki tipik kendini küçümseme sözleri şunlardır: ''Ben başarısızım'', ''işe yaramazın tekiyim'', ''ben sevilmiyorum''.
Suçluluk Duygusu: Bir şeyi yanlış yapma, doğru şeyi yapmama veya birilerinin duygularını incitme konusunda suçluluk duyarsınız. Suçlulukta en yaygın görülen kendini küçümseme sözü: ''Ben kötü biriyim'' olabilir.
Utanç: Bir ideale ulaşamadığınızda veya insanların karşısında bir yetersizliğiz ya da kusurunuz ortaya çıktığında utanç duyarsınız. Davranışınıza tanık olanların sizi küçümseyeceğini, size aldırmayacağını ya da tiksintiyle uzaklaşacağını düşünürsünüz. Utançtaki tipik kendini küçümseme sözleri ise ''Ben önemsizim'', ''Ben kusurluyum'' veya ''Ben iğrencim''.
Sağlıksız Kıskançlık: Sağlıksız kıskançlık hissettiğinizde, eşinizle ilişkinizin, örneğin, karşı cinsten bir rakibiniz tarafından tehdit edildiğini düşünürsünüz. Sağlıksız kıskançlıktaki kendini küçümseme sözleri şunlardır: ''Ben sevilmiyorum'', ''Ben iyi değilim'', ''İlişkimi kaybedersem ben bir hiçim demektir''.
İncinme: İncinme duygusu hissettiğinizde, beklemediğiniz biri tarafından hak etmediğiniz bir davranışa maruz kaldığınızı düşünürsünüz. Örneğin, bir kişi sizin güveninize ihanet etmiştir. İncinmedeki tipik kendini küçümseme sözleri şunlardır: ''Ben insan olarak değerli değilim'', ''Ben önemsizim''.
Sağlıksız Haset: Sağlıksız haset hissettiğinizde, birisinin arzu edilen bir özellik ya da eşya gibi sizde olmayan bir şeye sahip olduğu gerçeğine odaklanır ve bu durumun, sizin diğer insandan daha değersiz olduğunuzu gösterdiğine inanırsınız.
Sağlıksız Öfke: Kendini küçümseme, sağlıksız öfkenin en önemli özelliği olduğunda, diğer kişinin sizi kötü gösterdiğini, bunun da sizin değersiz ya da kötü olduğunuzu kanıtladığını düşünürsünüz. Ancak, kendinizi depresif hissetmek yerine, kendiniz hakkında kötü duygular hissetmenize yol açan o kişiye karşı öfke duymaya başlarsızınız.
Benlik saygısı eksikliğimiz bizi nerelerde yakalar?
Yaşadığımız olaylar tek başına kendimizi küçümsememize yol açmaz. Kendimizi durup dururken küçümsemeyiz. Kendimiz hakkındaki inançlarımız, kendimizle ilgili duygularımızı büyük ölçüde belirler. Sizin için önemli olan bir şeyi başaramadığınızda, insanların arasında veya yalnızken yetersiz kaldığınızda, etik ya da ahlaki kurallardan birini bozduğunuzda, eleştirildiğinizde, bir kusurunuz olması gibi olaylar kişinin kendisini kötü hissetmesine neden olur.
Kendini küçümsemenin ilişkilerimiz üzerinde etkisi nelerdir?
İnsan ilişkileri üzerinde olumsuz etkisi vardır. İlişkilerinizi problemli hale getirebilir. Kendinizi yetersiz bir insan olarak gördüğünüzde başkalarını yeterli olarak görürsünüz. Onların görüşlerini gerçek olarak kabul edip, kendi görüşlerinize aldırmazlık edebilirsiniz. Kişileri iyice yüceltir ve sizinle hiç ilgilenmeyeceklerini düşünürsünüz. Kişilerin yanında mahcup olduğunuzu, onaylanmadığınızı, sevilmediğinizi hissedersiniz. Onu memnun etmek için alışılmadık şeyler yaparsınız. Saygınız gereği kendi arzularınızı bastırırsınız. Kaygılı olursunuz.
Kendini Gerçekleştirmiş Kişi Kendini Kabul Ederken Nasıl Olur?
• Bağımsızlıklarına düşkündürler. Aileye güçlü bir sevgi ve bağlılık duymalarına rağmen, ilişkilerinde bağımsız olmaya özen gösterirler.
• Titizlik ya da düzenlilik gibi dertleri yoktur, verimli yaşamaya bakarlar. Yaratıcıdırlar.
• Şiddetli bir merak duygusuna sahiptirler. Hep araştırır, yaşamlarının her anını kavramak isterler.
• Değerleri dar değildir. Kendilerini tüm insan ırkının bir parçası olarak görürler. En önemlisi de bu insanlar 'KENDİLERİNİ SEVERLER'. Kendilerine acımak, kendilerini reddetmek, kendilerine öfkelenmek için zamanları yoktur. Elbette sorunları vardır, ama sorunların onları duygusal çöküntülere götürmesine izin vermezler. Tökezleyip düştüklerinde, tekrar ayağa kalkar ve sızlanmadan yaşamaya devam ederler.
• Başarısız olmaktan korkmazlar, hatta onu sevinçle kabul ederler. Bu insanlar, kendilerine zarar verecek duyguları yok etme ve kendilerine verdikleri değeri artıracak olanları doya doya yaşama yeteneğine sahiptirler.
• Hatalı alanlardan bağımsız insanlar, mutluluğu kovalamazlar, sadece yaşarlar ve mutluluk onları bulur. Gerçektende onlar için her gün mükemmeldir.
Psikolog Deniz EVREN
Dostları ilə paylaş: |