Hukukun temel kavramlari


 İkinci Derece Mahkemeleri (Bölge Adliye/İstinaf Mahkemeleri)



Yüklə 1,73 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə312/324
tarix31.12.2021
ölçüsü1,73 Mb.
#112305
1   ...   308   309   310   311   312   313   314   315   ...   324
huktemkavau211

14.1.2. İkinci Derece Mahkemeleri (Bölge Adliye/İstinaf Mahkemeleri) 
Bölge  adliye  mahkemeleri,  bölgelerin  coğrafi  durumları  ve  iş  yoğunluğu  dikkate 
alınarak tespit edilen yerlerde, Hâkimler ve Savcılar Kurulunun olumlu görüşü alınarak Adalet 
Bakanlığı  tarafından  kurulur.  Bu  mahkemelerin  yargı  çevrelerinin  belirlenmesine, 
değiştirilmesine veya kaldırılmasına Adalet Bakanlığının önerisi üzerine Hâkimler ve Savcılar 
Kurulu  karar  verir  (Adlî  Yargı  İlk  Derece  Mahkemeleri  İle  Bölge  Adliye  Mahkemelerinin 
Kuruluş, Görev Ve Yetkileri Hakkında Kanun, m. 25). 
Bölge  adliye  mahkemeleri,  başkanlık,  başkanlar  kurulu,  daireler,  bölge  adliye 
mahkemesi  cumhuriyet  başsavcılığı,  bölge  adliye  mahkemesi  adalet  komisyonu  ve 
müdürlüklerden oluşur. Bölge adliye mahkemeleri daireleri ise, hukuk ve ceza dairelerinden 
oluşur. Her bölge adliye mahkemesinde en az üç hukuk ve iki ceza dairesi bulunur. Dairelerde 
bir başkan ve yeteri kadar üye bulunur (Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Bölge Adliye 
Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yetkileri Hakkında Kanun, m. 29). Her daire, bir başkan 
ve iki üyenin katılmasıyla toplanır. Dairelerde yargılama kural olarak aleni biçimde yürütülür, 
ancak görüşmeler gizli yapılır, kararlar çoğunlukla verilir (Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri 
İle Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yetkileri Hakkında Kanun m. 46).  
Bölge adliye mahkemeleri, ikinci derece adlî yargı mahkemeleridir.  Bu mahkemeler, 
istinaf  yargılaması  yaptığından  istinaf  mahkemesi  olarak  anılır.  İstinaf,  davaya  konu  olan 
vakanın  hem  maddi  hem  de  hukuksal  yönlerden  incelenebildiği  bir  yasa  yoludur.  Diğer  bir 
anlatımla istinaf mahkemesi, yalnızca yasanın doğru uygulanıp uygulanmamasını değil, esas 
mahkemesinin  maddi  sorunu  doğru  saptayıp  saptamadığını  (örneğin  sanığın  gerçekten  suç 
işleyip işlemediğini, borcun dayanağı olarak ortada bir senet bulunup bulunmadığını, senedin 
geçerli  olup  olmadığını)  inceler.  İnceleme  sonunda  esas/ilk  derece  mahkemesinin  kararında 
maddi  veya  hukuksal  bir  hata  saptarsa  bozma  kararı  verip  dosyayı  ilk  derece  mahkemesine 
göndermez, esas hakkındaki kararı kendisi verir. Buradan anlaşıldığı gibi istinaf yolunda bozma 
değil  ıslah  söz  konusudur.  Adli  yargıdaki  istinaf  mahkemeleri,  idari  yargıda  olduğu  gibi, 
ülkemizde birkaç ili içine alan bölge mahkemeleri şeklinde kurulmuştur. Söz konusu illerde yer 
alan ilk derece mahkemelerinin kararlarına karşı istinaf başvurusu yapıldığı takdirde davalar bu 
bölge adliye mahkemelerinde görülür (Gözler 2016: 462).   
Kural  olarak,  tüm  ilk  derece  mahkemelerinin  nihai  kararlarına  karşı  istinaf  yoluna 
başvurulabilir. Yasada yer alan sınırlamalar göz önüne alınarak genel veya özel görevli tüm ilk 
derece mahkemelerinin kararlarına karşı istinaf başvurusu yapılabilir. Nihai kararlar dışında, 
ihtiyati  tedbir  ve  ihtiyati  haciz  istemlerinin  reddiyle  bu  istemlerin  kabulü  durumunda  itiraz 
üzerine verilen kararlara karşı da istinafa gidilebilir. Maddeden anlaşıldığına göre ara kararlara 
karşı istinaf başvurusu yapılamaz (Pekcanıtız vd. 2016: 329).  
Bölge adliye mahkemeleri, istisnaen kimi davalara ilk derece mahkemesi olarak bakar 
(Hukuk Muhakemeleri Kanunu, m. 286). 
 


350 
 
Nihai Kararların Niteliğine Göre Bir Ayrım Yapılması Gerekir (Medeni Usul Kanunu, 
m. 341):  
-Miktar  veya  değeri  üç  bin  lirayı  geçmeyen  malvarlığı  davalarına  ilişkin  kararlar 
kesindir. Diğer bir anlatımla üç bin lirayı geçmeyen malvarlığına ilişkin davalara karşı istinaf 
da dâhil herhangi bir yasa yoluna başvurulamaz. Yasa koyucu, manevi tazminat davalarını bu 
kapsamda kabul etmemiştir. Dolayısıyla manevi  tazminat davalarında ilk derece mahkemesi 
tarafından verilen kararlara karşı, miktarı ve değeri ne olursa olsun istinafa gidilebilir.  
-Alacağın  bir  kısmına  karşı  açılan  davalarda  üç  bin  liralık  kesinlik  sınırı  alacağın 
tümüne göre belirlenir.  
-Alacağın  tamamına  karşı  açılan  davalarda,  kararda  asıl  isteminin  kabul  edilmeyen 
kısmı üç bin lirayı geçmeyen taraf, istinafa başvuramaz.  
-İlk  derece  mahkemelerinin  başka  yasalarda  temyize  gidilebileceği  veya  Yargıtay’a 
başvurulabileceği belirtilmiş olup da bölge adliye mahkemelerinin görev alanına giren dava ve 
işlere ilişkin nihai kararlarına karşı da istinaf yoluna başvurulabilir. 
Yukarıda yer verilen bilgilerden de anlaşıldığı gibi bölge adliye mahkemelerinin temel 
görevlerinden biri, adlî yargı ilk derece mahkemelerince verilen ve kesin olmayan hüküm ve 
kararlara karşı  yapılacak istinaf başvurularını inceleyip  karara  bağlamaktır. Diğer görevi  ise 
yasalarla verilen diğer işleri yapmaktır (Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Bölge Adliye 
Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yetkileri Hakkında Kanun, m. 33).  
Hem  esasa  hem  de  usule  ilişkin  nihai  kararlara  karşı  istinaf  yoluna  başvurulabilir 
(Pekcanıtez vd. 2016: 329). 
Bölge  Adliye  Mahkemesi  Ceza  Dairelerinin  Görevleri  İse  Şunlardır  (Adlî  Yargı  İlk 
Derece Mahkemeleri İle Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yetkileri Hakkında 
Kanun m. 33):  
1.  Adlî  yargı  ilk  derece  ceza  mahkemelerince  verilen  ve  kesin  olmayan  hüküm  ve 
kararlara karşı yapılan başvuruları incelemek ve karara bağlamak
2. Yasalarla verilen  diğer  görevleri 
yerine getirmek.  
Bölge  Adliye  Mahkemesi  Hukuk  Dairelerinin  Görevleri  Şunlardır  (Adlî  Yargı  İlk 
Derece Mahkemeleri İle Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yetkileri Hakkında 
Kanun m. 36):    
1. Adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri tarafından verilen ve kesin olmayan hüküm 
ve kararlara karşı yapılan istinaf başvurularını incelemek ve karara bağlamak,  
2. Yargı çevresinde yer alan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasında ortaya 
çıkan görev ve yetki uyuşmazlıklarını karara bağlamak,  


351 
 
3.  Yargı  çevresindeki  yetkili  adlî  yargı  ilk  derece  hukuk  mahkemesinin  bir  davaya 
bakmasına fiilî veya hukuksal bir engel çıktığı veya iki mahkemenin yargı sınırlarının tespitinde 
şüphe  duyulduğu  takdirde,  o  davanın  bölge  adliye  mahkemesi  yargı  çevresindeki  diğer  bir 
hukuk mahkemesine nakline veya yetkili mahkemenin tespitine karar vermek,  
4. Yasalar tarafından verilen diğer görevleri yerine getirmek. 
Her bölge adliye mahkemesinde ayrıca bir cumhuriyet başsavcılığı bulunur. Cumhuriyet 
başsavcılığı, cumhuriyet başsavcısı ve yeteri kadar cumhuriyet savcısından oluşur (Adlî Yargı 
İlk  Derece  Mahkemeleri  İle  Bölge  Adliye  Mahkemelerinin  Kuruluş,  Görev  Ve  Yetkileri 
Hakkında  Kanun  m.  30).  Bölge  adliye  mahkemesi  cumhuriyet  savcıları,  hüküm  ve  karar 
dosyalardan  kendilerine  verilenleri  inceleyerek  yazılı  düşünceleriyle  birlikte  görevli  daireye 
göndermek  ve  duruşmalara  katılmak;  ceza  daireleri  kararlarına  (Akkaya  2015:  84)  karşı 
gerektiğinde yasa yollarına başvurmak; cumhuriyet başsavcısı ve yasa tarafından verilen diğer 
görevleri yerine getirmekle görevlidirler. 
Bölge adliye mahkemesi başkanı, daire başkanları ve daire üyeleri, en az birinci sınıfa 
ayrılan adli yargı yargıç ve savcıları arasından Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından atanır 
Adlî  Yargı  İlk  Derece  Mahkemeleri  İle  Bölge  Adliye  Mahkemelerinin  Kuruluş,  Görev  Ve 
Yetkileri Hakkında Kanun m. 43). 

Yüklə 1,73 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   308   309   310   311   312   313   314   315   ...   324




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin