Microsoft Word +Islam Mezhepler Tarihi Yayin Nushasi MehmetAliBuyukkara +++


Bâbîlik-Bahâîliğin Dini-Kültürel Arkaplanı



Yüklə 1,92 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə237/283
tarix31.12.2021
ölçüsü1,92 Mb.
#113334
1   ...   233   234   235   236   237   238   239   240   ...   283
ILH2004-MZHP

 
Bâbîlik-Bahâîliğin Dini-Kültürel Arkaplanı 
Bâbîlik-Bahâîlik hareketinin geliştiği ortam, 19. yüzyıl  İran’ıdır.  İran bu 
asırda İngiltere, Fransa ve Rusya gibi güçlü devletlerin ekonomik, askeri ve 
siyasî açıdan giriştikleri yayılma politikasının odağında yer alan bir ülke 
oldu. Bu durum, bölgenin istikrarsızlaşmasına, siyasî ve iktisadi gerilimler 
yaşamasına yol açtı. Dahası tarih boyunca hep görülegeldiği  şekilde, geniş 
halk kitlelerinin kendilerini bu kötü ve çaresiz vaziyetten kurtaracak 
karizmatik şahsiyetler beklemesine kapı araladı. (Fığlalı, 1994, s. 1)  
Etnik açıdan oldukça karışık bir bölge olmasının yanı  sıra,  İran, dini 
anlamda da pek çok farklı eğilime ev sahipliği yapmaktaydı. Bununla birlikte 


 
 
199
İmâmiyye  Şiîliği halkın büyük çoğunluğunun mezhebi konumundaydı. 
Özellikle bu mezhebe mensubiyet ve İmâmiyye  Şîası içerisinde 18. asırda 
oluşan  Şeyhîlik hareketi, Bâbîlik-Bahâîliğin sosyo-kültürel arka planını 
oluşturmaktaydı. Bâbîlik-Bahâîliğin doğru anlaşılabilmesi için İmâmiyye’nin 
beklenen imam anlayışının bilinmesi ve Şeyhîliğin  İmâmiyye içerisindeki 
konumunun tespit edilmesi gerekmektedir.  
Giriş kısmında da dikkat çekildiği üzere, yaşadıkları hayal kırıklıkları ve 
siyasî baskılar nedeniyle İslâm mezhepleri içerisinde mehdilik vurgusunun en 
güçlü olduğu mezhep genellikle Şiîlik olmuştur. Beklenen kurtarıcı düşün-
cesi, ilkin bu çevrelerce dillendirilmiş ve on ikinci imam olan Muhammed b. 
Hasan’ın gizlenmesiyle birlikte imametin temel esaslarından biri haline 
gelmiştir. Buna göre beklenen imam aynı zamanda beklenen kurtarıcı, yani 
mehdidir. Onun bir gün mutlaka döneceği yönündeki beklenti, haksızlık ve 
adaletsizlikten yakınan, sosyal haksızlık ve adaletsizlikten muztarip olan Şiî 
halk kitlesi için en büyük teselli niteliği taşımaktadır.  
İmâmiyye  Şîası içerisinde 18. yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıkan ve 
tarikat niteliği taşıyan Şeyhîlik hareketi, temelde beklenen gaib imam anlayışı 
üzerinde şekillenmiştir. Gaybet-i kübrâ (büyük gizlilik) döneminde on ikinci 
beklenen imamın manevi nurunu yansıtacak ve ona açılacak kapı anlamında 
“kamil bir Şiî”nin mutlaka var olması gerektiği fikri, tarikatın temelini 
oluşturmaktadır. Tarikatın kurucusu, çocukluğundan itibaren zühd 
eğilimleriyle ön plana çıkan Şeyh Ahmed el-Ahsaî’dir. O, Hz. Muhammed’in 
hakikatinin kendinden önceki peygamberlerde kısmen belirdiğini; sonra 
bizzat kendisinde (Hz. Muhammed) ve on iki imamda tecelli ettiğini; ancak 
bu hakikatin bin yıl gizli kaldıktan sonra şimdi kendisinde ve kendisinden 
sonra da müridi Seyyid Kazım Reştî’de ortaya çıktığını ileri sürdü. Ona göre 
imamlar, Allah’ın varlığının bilgisine açılan kapılardır (bâb); onlardan sonra 
bu bilginin merkezi kamil bir Şiî olarak kendisi ve müridi Kazım Reştî’dir 
(Fığlalı, 2004, s. 213). Kamil Şiî olan kimse, imamlarla insanlar arasında bir 
köprü işlevi görmekte ve imamlar gibi masum (günah ve hatalardan arınmış) 
bir konumda bulunmaktadır.   
Şeyh Ahmed el-Ahsaî’nin 1825’de ölmesi üzerine, yerine halife tayin 
ettiği Kazım Reştî tarikatın başına geçti. O Ahsaî’nin kamil Şiî anlayışını, 
İsmailiyye’den mülhem zâhir ve bâtın içerikli kimi yorumlarla daha da 
derinleştirdi; mehdinin ortaya çıkışının yaklaştığını, onun fark edilebilmesi 
için insanların ruhlarını arındırması gerektiğini, kendisi ölmeden de mehdinin 
ortaya çıkmayacağını ileri sürdü. Kazım Reştî’nin bir halife tayin etmeden 
ölümü üzerine müritleri, onun vasiyetine uyarak beklenen imamı aramaya 
koyuldu. (Fığlalı, 1994, s. 10) 

Yüklə 1,92 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   233   234   235   236   237   238   239   240   ...   283




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin