I. PAVLUS’UN HİZMETİ AÇIKLAMASI (Bölüm 1 - 7)
A. Selamlama (1:1-2)
B. Elemde Teselli Hizmeti (1:3-11)
C. Pavlus’un Planlarındaki Değişimin Açıklanması (1:12 - 2:17)
Ç. Pavlus’un Hizmet İçin Gerekli Delilleri (3:1-5)
D. Eski ve Yeni Antlaşmaların Karşılaştırılması (3:6-18)
E. Müjdeyi En Açık Biçimde Öğretme Zorunluluğu (4:1-6)
F. Göksel Geleceğe Sahip Toprak Kap (4:7-18)
G. Mesih’in Yargı Kürsüsünün Işığında Yaşamak (5:1-10)
Ğ. Pavlus’un Hizmet Bilinci (5:11 - 6:2)
H. Hizmette Pavlus’un Yaklaşımı (6:3-10)
I. Pavlus’un Açıklık ve Sevgi Ricası (6:11-13)
İ. Pavlus’un Kutsal Yazılar’a Uygun Ayrılık Ricası (6:14 - 17:1)
J. Pavlus’un Korint’ten Gelen Müjdeyle Sevinmesi (7:2-16)
II. PAVLUS’UN ÖĞÜDÜ: YERUŞALİM’DEKİ KUTSALLAR İÇİN BAĞIŞ TOPLAMA İŞİ TAMAMLANSIN (Bölüm 8, 9)
A. Cömertlik Örneği (8:1-9)
B. Bağış Toplama İşinin Tamamlanması İçin Öğüt (8:10-11)
C. Cömertçe Verme Konusunda Üç Önemli İlke (8:12-15)
Ç. Bağış Toplama İşini Hazırlayan Üç Kardeş (8:16-24)
D. Pavlus’un Korintliler’e Ricası: Pavlus’un Onlarla Övünmesini Haklı Çıkarmaları (9:1-5)
E. Cömertçe Vermenin Armağanları (9:6-15)
III. PAVLUS’UN ELÇİLİĞİNİ DOĞRULAMASI (Bölüm 10 - 13)
A. Pavlus’un Savunması (10:1-12)
B. Pavlus’un İlkesi: Mesih İçin Etkinlik Alanının Genişletilmesi (10:13-16)
C. Pavlus’un Yüce Amacı: Rab’bin Tavsiyesi (10:17-18)
Ç. Pavlus’un Elçiliğini Kanıtlaması (11:1-15)
D. Pavlus’un Mesih Uğruna Çektiği Elemlerin Elçiliğini Kanıtlaması
(11:16-33)
E. Pavlus’un Esinlerinin Elçiliğini Kanıtlaması (12:1-10)
F. Pavlus’un Belirtilerinin Elçiliğini Kanıtlaması (12:11-13)
G. Pavlus’un Kesinlik Kazanmayan Korint Ziyareti (12:14 - 13:1)
Ğ. Pavlus’un Elçiliğinin Korintliler Tarafından Kanıtlanması (13:2-6)
H. Pavlus’un Dileği: Korintliler’in İyi Olanı Yapmaları (13:7-10)
I. Pavlus’un Sevgi ve Üçlü Birlik’le Dolu Vedası (13:11-14)
YORUM
I. PAVLUS’UN HİZMETİ AÇIKLAMASI (Bölüm 1 - 7) A. Selamlama (1:1-2)
1:1 Pavlus mektubunun başında kendisini Tanrı’nın isteğiyle Mesih İsa-nın elçisi atanan kişi olarak tanıtır. Mektuba başlarken bu noktayı vurgulaması önemlidir, çünkü Korint’te Pavlus’un gerçekten Rab tarafından görevlendirilmiş olup olmadığını sorgulayanlar vardı. Onun yanıtı ise bu hizmeti kendi isteğiyle seçmediği, insanlar tarafından da seçilmediği, ancak Tanrı’nın isteğiyle Mesih tarafından görevlendirilmiş olduğudur. Pavlus, elçilik çağrısını Şam’a giderken aldı. Bu, hayatında unutamayacağı bir tecrübeydi. Zor zamanlarda dayanmasını sağlayan da bu tanrısal çağrının bilinciydi. Mesih’e hizmetinde sık sık dayanılmaz baskılar altında kaldı. Bu tanrısal çağrının güvencesi olmamış olsaydı, vazgeçip kendi yoluna gidebilirdi.
Timoteos’dan ilk ayette bahsedilmesi, onun bu mektubun yazılmasına yardım ettiği anlamına gelmez. Sadece Mektup yazıldığında onun Pavlus’la birlikte olduğunu belirtir. Bunun dışında Timoteos’un bu dönemdeki işleriyle ilgili bir hayli belirsizlik vardır.
Bu mektup, Ahaya’nın her yanındaki kutsallarla, Korint’te bulunan Tanrı’nın kilisesine hitap eder. Tanrı’nın kilisesi ifadesi, Tanrı’ya ait olan inanlıların bir araya gelmesi sonucu oluşan birlikteliği işaret eder. Bu kilise, Tanrı’ya inanmayanların veya dini amaçlar olmaksızın toplananların oluşturdukları herhangi bir topluluk değil, Rab’be ait olmak için dünyadan çağrılan yeniden doğmuş inanlıların topluluğudur. Pavlus bu sözleri yazarken mutlaka Korint’e ilk gidişini ve müjdeyi orada öğretişini hatırlamıştır. Putperestlik ve şehvet batağına batmış kadınlarla erkekler İsa Mesih’e Rab olarak güvenmişler ve O’nun lütfuyla kurtulmuşlardı. Elçi, Korint’teki kilisenin içinde bulunduğu bütün zorluklara rağmen, bu insanların yaşamlarında oluşan kutsal değişimi düşününce mutlaka sevinmiştir. Mektup sadece Korint’e değil, Ahaya’nın her ya-nındaki kutsallara hitap eder. Ahaya, Yunanistan’ın güney kısmındadır; oysa bu Mektupta daha sonra okuyacağımız Makedonya ise bu ülkenin kuzey kıs-mındaydı.
1:2 Lütuf ve esenlik sözleri, sevgili Elçi Pavlus’un yakından tanıdığımız hoş selamlamasını oluşturur. Elçi, Tanrı’nın halkı için en büyük arzusunu tanımlamak istediği zaman, onlar için gümüş ve altın gibi maddi şeyler dilemez. Çünkü bu gibi şeylerin geçici olduğunu iyi bilir. Bundan dolayı onlar için lütuf ve esenlik gibi ruhsal bereketler diler, ki bunlar bu dünyada yoksul bir günahkarın hayatı için her iyi şeyi kapsar. Deny şöyle der: “Lütuf, müjdenin ilk ve son sözüdür; esenlik ise mükemmel bir ruhsal doğruluktur, Mesih’in insanın yaşamındaki tamamlanmış işidir.”1 Bu bereketler Babamız Tanrı’dan ve Rab İsa Mesih’ten akar. Babamız Tanrı kaynaktır, Rab İsa Mesih ise kanaldır (araçtır). Pavlus Rab İsa Mesih’i Baba Tanrı ile yan yana koyma konusunda tereddüt etmez, çünkü Mesih, Üçlü Birlik’in bir üyesi olarak Baba ile eşittir.
B. Elemde Teselli Hizmeti (1:3-11)
1:3 Elçi, 3’üncü ayetten 11’inci ayete kadar dert ve sıkıntılarında yardımına koşan teselli kaynağı olan Tanrı’ya övgülerini sunar. Buradaki teselli edici haber, kuşkusuz Titus’un Makedonya’da kendisine getirdiği müjdeydi. Elçi burada, çektiği sıkıntıların ve teselli edilmekten duyduğu sevincin sonuçta hizmet ettiği inanlıların iyiliği için olduğunu göstermeye devam eder. Övgüler, hamtlar Rabbimiz İsa Mesih’in Tanrısı ve Babası’na sunulur. Bu, Tanrı’nın Yeni Antlaşma’daki unvanının tamamıdır. Tanrı’ya artık İbrahim’in Tanrısı, İshak’ın Tanrısı veya Yakup’un Tanrısı olarak hitap edilmez. Şimdi Rab İsa Mesih’in Tanrısı ve Babası’dır. Aynı zamanda bu isim Rab İsa’nın hem Tanrı, hem de insan olduğu gerçeğini belirtir. Tanrı, Rabbimiz İsa Mesih’in Tanrısı’dır; O’nun İsa’yla, İnsanoğlu’yla olan ilişkisini ifade eder. Ancak Tanrı aynı zamanda Rabbimiz İsa Mesih’in Babası’dır; bu O’nun Mesih’le, Tanrı’nın Oğlu’yla olan ilişkisini ifade eder. Bunlara ek olarak Tanrı’ya, her türlü tesellinin kaynağı olan Tanrı ve merhametli Baba olarak hitap edilir. Bütün merhamet ve teselli O’ndan gelir.
1:4 Pavlus, çektikleri bütün sıkıntılarda Tanrı’nın teselli verici gücüyle yanlarında olduğunun bilincindeydi. Pavlus burada, Tanrı’nın kendisini teselli etme nedenlerinden birini açıklar: Tanrı’dan aldığı tesellinin aynısıyla başkalarını teselli edebilmek. Bize göre “teselli” sözcüğü genellikle sıkıntı zamanında avutma veya avunma anlamına gelir. Ancak Yeni Antlaşma’daki kullanımına göre daha geniş bir anlamı vardır. İhtiyacımız varken yanımızdaki kişiden gelen teşvik ve öğüdü belirtir. Bu ayette hepimiz için alınması gereken bir ders vardır. Teselli edildiğimiz zaman, bununla başkalarını teselli etmemiz gerektiğini anımsamalıyız. Hasta odasını veya ölü evini görmezlikten gelmemeliyiz, aksine teşvike ihtiyacı olanların yanına koşmalıyız. Rahat olmak için değil, teselli verenler olmak için teselli ediliyoruz.
1:5 Pavlus’un başkalarını teselli edebilmesinin nedeni, Mesih’in tesellisinin O’nun için çekilen acılarla eşit olmasıdır. Burada Mesih’in acıları sözüyle anlatılmak istenen, Kurtarıcı’nın günahın bedeli için çektiği acıları belirtmez. Günahın bedeli için çektiği acılar emsalsizdir ve hiç kimsenin onları paylaşması mümkün değildir. Ancak inanlılar, Rab İsa ile olan bağlarından dolayı acı çekebilirler ve çekmektedirler de. Azarlanma, dışlanma, düşmanlık, nefret, inkar edilme ve ihanete uğrama gibi acılarla karşılaşırlar. Bundan Mesih’in acıları olarak söz edilir, çünkü Mesih yeryüzündeyken bu acılara dayandı ve hâlâ dayanıyor: Bedeninin üyelerinden biri bu acıları yaşarken O da bunlara dayanıyor, bunları yaşıyor. Bütün sıkıntımızda O da sıkılır (Yşa.63:9). Ancak Pavlus’un burada vurguladığı nokta şudur: Bütün bu acıların zengin bir karşılığı vardır. Yani Mesih’in tesellisinde bunların yerini tutan bir pay vardır ve bu teselli de bol bol yeter.
1:6 Elçi, hem sıkıntıdan hem de teselliden kaynaklanan iyiliği görebiliyordu. Her ikisi de çarmıh tarafından kutsanmıştı. Sıkıntı çekiyorsa, bu sıkıntı kutsalların tesellisi ve kurtuluşuyla sonuçlanır: Bu, kutsalların canının kurtuluşu değil, zorlukların üstesinden gelmelerini sağlayacak bir güçtür. Pavlus’un dayanmasıyla onlar da yüreklenip cesaret bulacaklardı ve eğer Tanrı ona acı çekmek için lütuf verdiyse onlara da lütuf verecektir gibi bir sonuca varacaklardı. Samuel Rutherford kendini “sıkıntı hücresinde” bulduğu zaman –ki bu sık sık olurdu– etrafında Rab’bin “en iyi şaraplarını” aramaya başlardı. Belki o da bunu, gözyaşlarına boğulduğu zaman bile sevinebilen Pavlus’tan öğrendi.
Pavlus’un aldığı teselli, Korintliler’i, onun çektiği elemleri çekerlerken dayanabilmeleri için teselliyle doldurup esinleyecekti. Yalnızca yoğun denemelerden geçmiş olanlar, aynı denemelerden geçenlere uygun şeyleri söyleyebilirler. Tek çocuğunu kaybeden bir anne, böyle bir yürek acısıyla çırpınan başka bir anneyi daha iyi teselli edebilir. Ya da biricik oğlunu kaybeden bir Baba sevdiklerini kaybedenleri en iyi şekilde teselli edebilir.
1:7 Elçi şimdi de güvenini ve ümidini ifade eder: Korintliler, Mesih uğruna acı çekmenin ne demek olduğunu çok iyi biliyorlardı, bundan dolayı şimdi de Mesih’in rahatlık verici yardımını yaşayacaklardı. İnanlılar için acılar hiçbir zaman tek başlarına gelmezler. Mesih’in tesellisi daima acıların ardından gelir. Pavlus gibi biz de bundan emin olabiliriz.
Yeni Antlaşma’nın İngilizce The Living Bible versiyonu 3-7. ayetleri şöyle verir:
Ne büyük bir Tanrımız var: O, Rabbimiz İsa Mesih’in Babası, her merhametin kaynağı ve zorluklarımızla sıkıntılarımızda bizi teselli eden ve bize güç verendir. Başkaları sıkıntıdayken, bizim hoşgörümüze ve teşvikimize ihtiyaçları varken, Tanrı’nın bize vermiş olduğu teselli ve desteğin aynısını onlara verebilelim diye bize güç veriyor. Tanrı, sıkıntılı anlarımızda bizi teselli etti ve bu da size yardım etmek içindir: Bu, acı çektiğiniz zaman, Tanrı’nın sizi nasıl şefkatle teselli edeceğini kendi tecrübelerimiz yoluyla size göstermek içindir. Tanrı, dayanma gücünü size verecektir.
1:8 Genel olarak sıkıntı ve teselliden söz eden Pavlus, şimdi son zamanlarda başından geçen zorlu bir sıkıntıdan bahseder. Korintli kardeşlerin, Asya ilinde çektiği sıkıntılardan habersiz kalmalarını istemez. Buradaki Asya, Asya kıtası anlamına gelmez, bu yer Anadolu’nun Ege bölgesindeki Asya ilidir. Acaba elçinin burada sözünü ettiği sıkıntı neydi? Belki de Efes’teki tehlikeli kargaşaydı (Elç.19:23-41). Kimi bunun ölümcül bir hastalık olduğuna inanırken, kimi de Korint’ten gelen moral bozucu bir haber olduğuna inanır. Bu bölümün değerli ve zevkli olmasının, tüm ayrıntıların bilinmesine bağlı olmaması büyük bir şanstır.
Pavlus’un çekmiş olduğu sıkıntı oldukça ağırdı: Bu sıkıntı bir insanın dayanma gücünün o kadar üstündeydi ki, Pavlus yaşamaktan bile ümidini kesmişti.
Philip’in bu ayeti açıklayış şekli durumun anlaşılması açısından oldukça yararlıdır: “O zaman tamamen bunalmıştık; yük, taşıyabileceğimizden çok daha ağırdı; öyle ki kendimize bunun sonumuz olduğunu bile söylemiştik.”
1:9 Elçinin durumu öylesine ümitsizdi ki, ölüme mahkum edilmiş birinin duygularını taşıyordu. Eğer biri kendine “Yaşam mı, ölüm mü?” diye sorsaydı, “ölüm” derdi. Tanrı’nın, hizmetkarının bu duruma gelmesine izin vermesindeki amaç, hizmetkarın kendisine değil, ölüleri dirilten Tanrı’ya güvenmesiydi. Buradaki “ölüleri dirilten Tanrı” ifadesi kuşkusuz her şeye gücü yeten Tanrı anlamında kullanılır. Ölmeye mahkum insanın –ki elçi kendisini böyle düşünmüştü– tek ümidi ölüleri diriltmeye gücü yeten Tanrı’dır.
1:10 The King James geleneğinde (ve el yazmalarının çoğunda) Pavlus kurtuluştan üç zamanlı olarak söz eder: Geçmiş (kurtardı), geniş (kurtarır) ve gelecek (kurtaracaktır).2 Eğer buradaki durum Efes’teki kargaşalıksa o zaman Pavlus, kargaşanın aniden yatışmasını ve oradan kaçışını işaret etmektedir (Elç.20:1). Elçi kendisini geçmişte kurtaran Tanrı’nın, gün be gün kurtarmaya devam ettiğini ve bu dünyanın bütün sıkıntı ve dertlerinden tamamen kurtulacağı büyük an olan sona kadar da kurtaracağını biliyordu.
1:11 Pavlus burada Korintli inanlıların zor denemelerden geçerken kendisi için dua etmiş olduklarını varsayar. Aslında inanlıların çoğu Pavlus’u eleştiriyordu ve onu lütuf tahtının önünde bir Elçi olarak anımsayıp anımsamadıkları ciddi bir sorun oluşturabilirdi. Bununla birlikte Pavlus yine de onlara kuşkunun yararlarını öğretme konusunda isteklidir. Birçok kişinin dualarıyla bize sağlanan lütuf ifadesi, Pavlus’un kurtuluşunda etkin olan birçoklarının dualarını belirtir. Kaçışını kutsalların dualarının sonucu olarak görür. Elçi, birçok kişi dua ettiği ve şimdi bu dualar yanıtlandığı için birçoklarının şükranlar sunabileceğini belirtiyor.
Dostları ilə paylaş: |