Psg inception Report


BÖLÜM 6: ALTERNATİFLERİN BELİRLENMESİ VE DEĞERLENDİRİLMESİ



Yüklə 1,96 Mb.
səhifə15/19
tarix03.01.2019
ölçüsü1,96 Mb.
#89292
1   ...   11   12   13   14   15   16   17   18   19

BÖLÜM 6: ALTERNATİFLERİN BELİRLENMESİ VE DEĞERLENDİRİLMESİ


SÇD Direktifi Madde 5, planı hazırlayan makamın, planın hedeflerini gerçekleştirmenin alternatif yollarının belirlenmesini, tanımlanmasını ve değerlendirilmesini gerektirir.

Ankara Kalkınma Ajansı, kent için yeni bir kalkınma planı hazırlarken, Onuncu Kalkınma Planı ve Bölgesel Kalkınma Ulusal Stratejisi’inde oluşturulmuş olan ulusal ve bölgesel politikalarla ve bir dizi ulusal sektör planları ve stratejileri ile yönlendirilmiştir.

Metropol bölgenin kalbinde yer alan Ankara Kenti, ülkenin en önemli ulusal ve uluslararası ekonomik lokomotiflerinden biri olarak bilinir. ABP vizyonu (Ankara, yüksek yaşam kalitesine ve küresel rekabetçiliğe sahip fikir ve yenilikçilik başkenti) kentsel arazinin en iyi şekilde kullanılabilmesi, toplu taşıma altyapısı yatırımlarının desteklenmesi ve insanların sürdürülebilir ve karışık kullanımlı topluluklarda yaşamalarına ve çalışmalarına olanak tanınması amacıyla metropol bölgedeki kalkınmanın güçlendirilmesini gerektirir.

Alternatiflerin Belirlenmesi

Bir plan hazırlanırken, hedeflerin gerçekleştirilmesi için çeşitli yöntemlerin dikkate alınması standart bir uygulamadır. Ankara Kalkınma Ajansı, plan hazırlayan makam olarak, Bölgesel Kalkınma Planı hedeflerine ulaşılabilmesi için bir sonraki ABP’yi hazırlarken alternatif yöntemlerin güncellemesine özen göstermelidir. Dikkate alınan alternatifler, makul, gerçekçi ve uygulama kapasitesine sahip olmalı ve ayrıca planın uygulanması için uygun seviyede olmalı ve planlama hiyerarşisi kapsamında işlemelidir; yani planın seviyesi ne kadar yüksek olursa, o kadar çok stratejik seçenek elde edilebilir.

ABP’nin sonraki amaçları için, üç ABP ekseni ile taslağı çizilmiş olan aşağıdaki durumların gerçekleştirilmesi ihtiyacını yansıtan olası üç gerçekçi alternatif belirlenmiştir (aşağıdaki bölüm 6.1’de tanımlanırlar):


  • Ankara’da Yaşamak: Eşitlikçi, sosyal bağlantılara sahip Ankara

  • Ankara’da Çalışmak: Katma değer üreten, sürdürülebilir şekilde büyüyen, rekabetçi ve yenilikçi Ankara

  • Ankara’da Çevre: Çevreye duyarlı, doğal kaynakları koruyan ve yeşil Ankara

SÇD sürecinde, ABP alternatif senaryolarının belirlenmesi ve değerlendirilmesi için çeşitli yöntemler dikkate alınmıştır:

  • CO2MPARE12; AB tarafından, AB üyesi ülkelerde Bölgesel İşletim Programları’nın değerlendirilmesi için sunulmuş olan bir yöntem/yazılım. CO2MPARE, Avrupa fonları ile fonlanmış olan ulusal ve bölgesel programların CO2 emisyonları açısından etkilerinin değerlendirilmesini sağlar. Tahmini her pay için Euro olarak kredi miktarı girilerek, buna denk gelen CO2 emisyonlarının hesaplanması mümkündür (hesaplama yöntemi beraberinde bir belirsizlik de getirse de). Bu yöntem, belirli hedeflere yönelik kaynak tahsisi temelinde, önlemler dikkate alınarak uygulanabilir. İlk ABP için, CO2MPARE uygulanamaz çünkü, sektöre özel ABP fonu tahsisleri verilmemektedir,



  • MOLAND/LUISA, a method developed by the EC Joint Research Centre (JRC) tarafından kentsel ve bölgesel politikaların sürdürülebilir gelişimini değerlendiren, izleyen ve bu yönde öngörülerde bulunan bir metodoloji sunmak amacıyla geliştirilmiş olan bir yöntemdir. LUISA (Land-Use-based Integrated Sustainability Assessment Modelling Platform – Arazi Kullanımı Tabanlı Entegre Sürdürülebilir Değerlendirme Modelleme Platformu):

  • Sürdürülebilir kentsel ve bölgesel kalkınmanın değerlendirilmesi:

  • Mekansal planlama (arazi kullanımı) ve politikanın alternatif senaryolarını inceleme ve karşılaştırma

  • mekansal plan ve politikalardaki kritik faktörleri girdisinin belirlenmesi

  • Arazi üzerinde etkilere sahip politikaların değerlendirilmesi ve incelenmesi:

  • Bölgesel Kalkınma müdahalelerinin etki değerlendirmesi için metodoloji uygulanması

  • SÇD konseptlerinin ve araçlarının kentsel/bölgesel planlamaya dahil edilmesi

LUISA “sektörler arası entegrasyon ve karmaşık sistem dinamiklerinin temsili için ‘arazi işlevi’ konseptine dayalıdır. Geleneksel arazi kullanımı modelinin ötesinde; LUISA, nüfusun, hizmetlerin ve faaliyetlerin içsel dinamik dağıtımına dayalı faaliyet bazlı modellemeye yönelik yeni bir yaklaşım benimser”13.

Önceki CO2MPARE yönteminde olduğu gibi, Ankara İli için arazi kullanımı verilerinin eksik olması nedeniyle LUISA’nın bu ilk ABP’ye uygulanması mümkün değildir.



Sonraki ABP güncellemesinde alternatiflerin değerlendirilmesi için COM2PARE ve MOLAND/LUISA yöntemlerinin özel bir kombinasyonunun geliştirilmesi şiddetle önerimektedir.

Böylelikle, öngörülen Çevresel Koruma Hedefleri’ne üç alternatif senaryo belirlenmiştir (bkz. sonraki bölüm 6.1).



6.1 ANKARA BÖLGE PLANI İÇİN BELİRLENEN ALTERNATİF SENARYOLAR

Hiçbir şey yapmama senaryosu (Bkz. Bölüm 3.2)

Kentsel kalkınma perspektifinden bakıldığında, mevcut kalkınma eğilimleri kısaca şunlarla karakterize edilir:



  • Çevre bölgelerden göç alınması ve tarım arazilerinde ve faaliyetlerinde sürekli kayıplar yaşanması ile kentsel kirliliğin sürekli artması;

  • Kötü planlanmış ve çoğunlukla, kentsel çevre standartlarının uluslararası kentsel uygulamalara uygun olmamasına yol açacak şekilde yanlış yönetilen ve iklim değişikliğine ve bununla bağlantılı risklere son derece hassas, devam etmekte olan kontrolsüz kentsel saçaklanma;

  • Kamu yararı ve toplumun ihtiyaçlarından ziyade özel sektör mantığıyla yönlendirilen, gerçek nüfus artışına göre aşırı oranda yerleşim stoğu;

  • Yenilenebilir kaynakların kötü ve sınırlı kullanımı, artan kıtlık (su) ve/veya eksiklik (yeşil alan), yüksek dışa bağımlılık oranı (enerji) ile çevresel kaynakların sürdürülemez bir şekilde istismar edilmesi;

  • Koruma rejimi altında çok az alan bulunması, biyoçeşitlilik ve doğal ekosistemlerin az bilinirliği ve kötü yönetilmesi;

Hiçbir şey yapmama senaryosu ile, şu anki kalkınma eğilimleri ulusal ve bölgesel politikalardaki değişiklikler yansıtılmadan devam edebilir ve etkilerini il genelindeki bütün arazilere yayabilir ve geçici ve rastgele kalkınma “yönetimi” ile belirsizliğe sürüklenebilir.

Ancak, hiçbir şey yapmama senaryosu, Bölgesel Kalkınma Planları’nın formülasyonu ve uygulaması, planlama mevzuatı kapsamında kanuni olarak gerekli görüldüğü için, mantıklı bir alternatif olarak düşünülmez.



Alternatif I – Niteliksel kalkınma niceliksel büyümeye karşı
Şu anki konut stoğunun, demografi ve göç eğilimlerinin gösterdiği nüfus artışını karşıladığı varsayılırsa, bu senaryo, yeni konut gelişmelerine izin vermez ve orta vadede (5-10 yıl) kentsel verim ve sürdürülebilirlik standartlarını daha iyi karşılayarak ve Ankara’nın kentsel ve bölgesel kalkınması için bir düşük karbon modeli benimseyerek, sadece mevcut yaşam ve çalışma ortamlarının iyileştirilmesi konusuna odaklanır.

Dolayısıyla, ABP tarafından yapılan yatırım/fonlama işlemleri, mevcut kentsel alanların ve işlevlerin yeniden niteliklendirilmesi ve iyileştirilmesi ile ilgili olacaktır. Örneğin;



  • Mevcut konut stoğunun yenilenmesi/değiştirilmesi (ek birimler yapılmasına izin verilmez); kentsel sürdürülebilirlik kriterleri ve tipolojilerine uygun, jeomorfoloji ve peyzaj özelliklerine uygun ve zengin tarihi ve mimari kimliği yeniden kazandırma kapasitesine sahip (bazı seçili bölgelerde);

  • Kentsel çevre ve altyapıların iyileştirilmesi/entegrasyonu (ulaşım, drenaj, su/atıksu toplama ve yönetimi, yeşil/rekreasyonel alanlar, vb.); bölgesel ölçekte bütün kentsel alanlarda;

  • Sağlık ve sosyal altyapıların iyileştirilmesi/entegrasyonu (hastaneler, okullar, kültür merkezleri, vb.); bölgesel ölçekte;

  • Çevredeki alanların mevcut kalkınma çalışmaları ve istikametleri (sanayi bölgeleri, tarım sistemi, turizm başarısı ve ağı, vb.); çoğunlukla ilgili altyapıların ve tesislerin iyileştirilmesi ile.

Alan talebi kentin mevcut bina stoğunun tam kullanımına yönlendirilerek, mimari değerdeki yapıları da içeren mevcut binalar ve yerleşim alanları restore edilecek/yenilenecek/yeniden niteliklendirilecektir.

Ekonomik faaliyetlerin kümelenmesi ve mevcut kalkınma çalışmalarının iyileştirilmesi, sağlamlaştırılması ve “yeşillendirilmesi” için kilit bölgeler belirlenmesi, il ve belediye düzeyinde alan planları ile izlenecek olan birincil kriterler olmalıdır. Herhangi bir mahallenin yüzey alanının en az yüzde 40’ının ekonomik kullanıma ayrıldığı yerlerde, karışık arazi kullanımına, yeniden geliştirme çalışmalarının şekillendirilmesinde devam edilecektir (UN-HABITAT: sürdürülebilir mahalle planlaması için 5 ilke).

Daha yoğun kalkınma için hedef alan belirlenmesi, şehrin peyzajının yeşillendirilmesi mekanizmalarının, entegre bir kaliteli yeşil alan ve koridor ağına ve kamu alanlarının tam potansiyelinin değerlendirilmesine izin verecek şekilde devreye sokulmasına olanak tanıyacaktır.

Şehir merkezinin, daha az rekabetçi olmasından ve ilçe/il düzeyinde alışveriş merkezleri/ticaret merkezlerine mağlup olmasından kaçınmak amacıyla ve şu anda zaten çok sayıda oldukları için, yeni alışveriş merkezleri/ticaret merkezleri yapılmasına artık izin verilmeyecektir. Yine de, ticari gelişme tüm şehre yayılacaktır ve şehrin dış kısımlarındaki ve banliyölerdeki daha küçük ölçekli, mahalle çapındaki ticaret merkezleri şehir merkezini tamamlayıcı ve destekleyici bir biçimde korunacak ve geliştirilecektir.

Kalkınmanın sabit yoğunluğu ve çalışanların ve ikamet edenlerin bir noktada yoğunlaşması nedeniyle, ulaşım sektöründeki yatırımlar tamamen kamusal toplu taşıma yöntemlerinin, ağlarının ve filolarının geliştirilmesi ve artırılmasına yönelik olacaktır.



Alternatif I’in kilit unsurları:

  • Mimari öneme sahip yapıları da içeren mevcut bina stoğunun, kullanımın yeniden geliştirilmesi ve/veya yoğunlaştırılması açısından potansiyele sahip olduğu düşünülür. Şu anda yeterince kullanılmayan veya boş durumdaki mevcut binalar yenilenecek ve yeniden kullanılacaktır.

  • Şehre yayılmış olan hektar başına yerleşim birimi yoğunlukları ve yenilenen binaların yükseklikleri aynı kalacaktır. Eski yerleşim alanlarının yenilenmesinde, yoğunluk kriterleri, “UN-HABITAT: sürdürülebilir mahalle planlaması için 5 ilke” ile uyumlu olacaktır (hektar başına 35 - 50 birim, ancak yükseklikler iki - dört kat ile sınırlı olacaktır).

  • Orta vadede daha iyi kentsel çevre standartlarının karşılanması için toplu taşıma, kentsel altyapılar ve destekleyici sosyal/kamusal altyapılar konusunda çok yüksek seviyelerde yatırımlar olması

  • Karışık arazi kullanımı yerleşim dokusu içinde, ekonomi faaliyetlerinin bir noktada toplanması

  • Kent peyzajının yeşillendirilmesi için şehrin rekreasyon, miras ve biyoçeşitlilik ihtiyaçları ile gelecekteki gelişmelerin uyumu arasında doğru bir denge kurulabilmesine olanak tanıyacak mekanizmalar belirlenmesi.

Alternatif II – daha entegre bir bölgesel kalkınma bağlamında orta yoğunluklu büyüme

Bu senaryo, orta yoğunluk bazında, Ankara Şehri’nin ülkenin önde gelen ekonomi lokomotiflerinden biri olarak işlev görmesini sağlamaya odaklı bölgesel kalkınma ile birlikte kompakt bir kent oluşturulmasını planlar. Ankara genelindeki ve diğer kent merkezlerindeki tamamlayıcı ve kilit kalkınma sahalarında orta yoğunluklu bir kalkınma beklenir; kalkınma, gelecekte komşu idari bölgelere ve ötesine sızma potansiyeline sahiptir.

Dolayısıyla, ABP tarafından yapılan yatırım/fonlama işlemleri, şehirdeki yeni kalkınma fırsatları ve çevre bölgelerdeki daha fazla kalkınma entegrasyonu ilgili olacaktır. Örneğin;



  • Ankara ve diğer kent merkezlerindeki kilit kalkınma sahalarında yeni konut/yerleşim alanları; kentsel sürdürülebilirlik kriterleri ve tipolojilerine,jeomorfoloji ve peyzaj özelliklerine uygun ve bazı seçili bölgelerde zengin tarihi ve mimari kimliği yeniden kazandırabilecek nitelikte;

  • Kentsel çevre ve altyapıların iyileştirilmesi/entegrasyonu (ulaşım, drenaj, su/atıksu toplama ve yönetimi, yeşil/rekreasyonel alanlar, vb.); kentsel kalkınmaya ve bölgesel entegrasyona daha uygun alanlarla sınırlı;

  • Sağlık ve sosyal tesislerin iyileştirilmesi/entegrasyonu (hastaneler, okullar, kültür merkezleri, vb.); kentsel kalkınmaya ve bölgesel entegrasyona daha uygun alanlarla sınırlı;

  • Civar bölgelerin mevcut kalkınma çalışmaları ve hedeflerinin iyileştirilmesi (sanayi bölgeleri, tarım sistemi, turizm başarısı ve ağı, vb.); yeni kalkınma fırsatlarının hayata geçirilmesi ve mevcut altyapıların iyileştirilmesi ile.

Kalkınma yoğunluğu ve sıklığı il genelinde artabilir ancak konuma ve alanların destek altyapılarına bağlantılarına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Kent merkezindeki, şehir içindeki az kullanılan ve boş sahalarda ve kilit kalkınma alanları – kilit ilçe merkezleri, yenilenmesi gereken alanlar gibi belirlenmiş alanlarda ve planlanan ve mevcut toplu taşıma güzergahlarında ve merkezlerinde nispeten daha yüksek kalkınma yoğunluğu ve sıklığı meydana gelebilir. Şehir merkezinde, kentin iyi bağlantıya sahip alanlarında belirlenmiş olan koridorlarda ve şehir merkezinden yayılan toplu taşıma güzergahlarında, ekonomik, kültürel ve eğitime yönelik faaliyetler, alansal ve sektörel olarak biraraya toplanabilir.

Yerleşime ilişkin yeni kalkınma çalışmalarının yoğunluğu, “UN-HABITAT: sürdürülebilir mahalle planlaması için 5 ilke“de önerilen minimum net sıklıklara uygun olacaktır; yani, hektar başına minimum 150 kişi ve/veya 50 mesken/birim, ancak hektar başına 120 birim de verilebilir. Şehir, kent merkezinde, ilçe merkezlerinde ve gelişen alanlarda altı – sekiz katlı, şehir dışında ve banliyölerde daha az katlı yeni geliştirme projeleri ile, ağırlıklı olarak az katlı bir şehre dönüşebilir. Bazı sınırlı yerlerde daha yüksek binalar yapılabilir.

Ticari kalkınma, şehir geneline yayılabilir ve ilçe/il düzeyinde alışveriş merkezlerinde yoğunlaşabilir. Kalkınma planlamasının, şehir merkezinin rekabetçiliğinin ve ekonomik rolünün, şehrin bölgenin en önemli ticaret merkezi olarak gelişimini sürdürmesine izin verecek şekilde güçlendirilmesini sağlaması gerekecektir.

Bütün şehir alanında daha kompakt ve konsolide bir şehir oluşturabilmek adına, şehrin dış bölgelerinde ve banliyölerinde de, her ne kadar daha orta düzeyde olsa da, daha küçük ölçeklerde dolgu yapılanmalarla yoğunluk seviyelerinde artışlar olması gerekir. Ancak, yoğunluklar, şehir merkezindeki ve belirlenmiş olan kilit sahalardaki kadar yüksek olmayacaktır.

Yeni yapılandırmaların yoğunluğu nedeniyle, daha fazla çalışan ve ikamet eden kişi yoğunlaşması yaşanacağından, ulaşım sektörüne yatırım yapılması gerekecektir. Ancak, toplu taşımadaki önemli yatırımlar (önceden planlananlar dışında) kısa/orta vadede sürdürülebilir olmayabileceği için, bu yatırımlar şunlarla sınırlı olabilir:


  • Merkezi iç bölgelerdeki toplu taşıma sisteminin modernleştirilmesi

  • Kent/il düzeyinde ulaşımdaki mevcut türel dağılımın stabilizasyonu/biraz iyileştirilmesi

  • Ana eksen yatırımların ve en bağlantılı iş/ticaret alanları arasındaki seyahat süresinin iyileştirilmesi

Alternatif II’nin kilit unsurları:

  • Mekansal ve sektörel bir kümelenme ağı ile ulusal ekonominin lokomotifi olarak gelişen Kent Bölgesi.

  • Şehir merkezi, (az kullanılan ve boş bırakılmış bütün sahalar), önemli yenileme gerektiren alanlar ve şehrin, mevcut ve planlanmış ulaşım altyapıları ile hizmet verilen daha yoğun yapılanmalar için belirlenmiş ve ayrılmış olan diğer alanlarında gelecekte gerçekleştirilecek kalkınma çalışmalarını hedefleyen bir yaklaşım

  • Şehir merkezinde, şehir içinde, kilit ilçe merkezlerinde, kilit kalkınma alanlarında ve mevcut ve planlanan toplu taşıma altyapıları ile iyi hizmet alan az kullanılan arazilerde, hektar başına yaklaşık 120 birimlik yoğunluk. Yeni yapılandırmaların yüksekliği, şehir merkezinde ve belirlenen alanlarda genelllikle 6-8 kat aralığında, banliyölerde ve şehrin dış kesimlerinde ise 2-4 kat aralığında olacaktır. Bazı sınırlı yerlerde yatırım, kimlik ve canlılık nedeniyle daha yüksek binalar yapılabilir.

  • Şehrin dış kesimleri ve banliyölerde, her ne kadar daha mütevazi bir düzeyde de olsa, sıklıkta artış olabilir.

  • Mevcut veya gelecekteki toplu taşıma koridorlarına çok yakın konumda yer alan ve şu anda istihdam için imar planı yapılmış olan araziler, öncelikle bilgi ekonomisi ve yeşil ekonomi açısından daha yoğun istihdama uygun daha fazla sıklıklara yol açacak şekilde yeniden geliştirilir.

Alternatif III – Yüksek Yoğunluk artışı

Bu senaryo, yüksek-yoğunluk bazında kompakt ve konsolide bir şehir oluşturulmasını planlar. Banliyöler, şehrin dış alanları, açık alanlar, çevresel açıdan daha hassas alanlar vb. dahil olmak üzere şehrin bütün bölgelerinde, potansiyel olarak sıklık artışları olacaktır. Şehrin daha yüksek yoğunluklu kalkınmaya uygun olan alanlarının büyük kısmında, daha esnek ve piyasa odaklı bir kent geliştirme yaklaşımı hüküm sürecektir.

Dolayısıyla, ABP tarafından yapılan yatırım/fonlama işlemleri, il genelindeki yeni kalkınma fırsatları ile ilgili olacaktır. Örneğin;



  • İl genelinde yeni konut/yerleşim alanları; kentsel sürdürülebilirlik kriterleri ve tipolojilerine ve jeomorfoloji ve peyzaj özelliklerine uygun;

  • Kentsel çevre ve altyapıların iyileştirilmesi/entegrasyonu (ulaşım, drenaj, su/atıksu toplama ve yönetimi, yeşil/rekreasyonel alanlar, vb.); kısa/orta vadeli kalkımaya daha uygun alanlara odaklı;

  • Sağlık tesislerinin ve sosyal tesislerin iyileştirilmesi/entegrasyonu (hastaneler, okullar, kültür merkezleri, vb.); kısa/orta vadeli kalkımaya daha uygun alanlara odaklı

  • Çevre bölgelerin mevcut kalkınma çalışmaları ve hedeflerinin iyileştirilmesi (sanayi bölgeleri, tarım sistemi, turizm başarısı ve ağı, vb.); yeni kalkınma fırsatlarının belirlenerek hayata geçirilmesi ve mevcut altyapıların iyileştirilmesi ile.

Önerilen binaların yüksekliği veya izin verilen potansiyel yapılandırmaların miktarında herhangi bir üst sınır olmaz. Şehir genelinde hektar başına 250 birime kadar sıklıklara ulaşılabilir. Yaşam kalitesine ilişkin meselelerin ön planda olduğu yerlerde sürdürülebilir sıklıklara ulaşılmasına daha az vurgu yapılabilir. Mimari açıdan önemli olan binalar da dahil olmak üzere mevcut bina stoğunun, yeniden geliştirme ve/veya kuvvetlendirme açısından potansiyel taşıdığı düşünülür.

Kilit ilçe merkezlerinde işletme ve istihdam imarlı arazilerin maksimum yoğunluklara ve yoğun yapılanma seviyelerine çıkmalarına izni verilebilir.

Şehrin bütün arazileri, konsantre yapılanmalar ve artan ticari ve yerleşim kullanım yoğunlukları için elverişli olacağından, daha konsantre yapılanma potansiyeli biçimleri için belli başlı alanlar belirlemeye gerek olmaz. şu anda sadece küçük ölçekli yapılanmalara izin verilen alanlarda, yani resmi ve gayrı resmi açık alanlar ve çevresel hassasiyete sahip alanlarda, önemli yapılanma oranlarına çıkılması mümkün olabilir.
Alternatif III’ün kilit unsurları:


  • İl ve şehir genelinde yapılanmada daha yüksek yoğunluk ve sıklık mümkündür,

  • Alanların korunması, çevresi veya karakteri daha az dikkate alınarak, şehir, şehir merkezi ve benzer banliyölerde yapılanmalar maksimum yükseklikte olur,

  • Şehrin bütün bölgeleri yoğun yeniden geliştirme çalışmalarına uygun olacağından, yeniden geliştirme için özel alanlar seçilmez veya hedeflenmez.

Kalkınma Planı Alternatiflerine ilişkin Değerlendirme

Seçilmiş olan “Çevresel Koruma Hedefleri”ne karşı SÇD sürecinden – SÇD Raporu Bölüm 4 - alınan üç alternatif senaryo değerlendirilmiştir. (ilgi ve uygunluk durumlarına göre)


Tablo : Kalkınma Planı Alternatiflerinin Değerlendirilmesi

Çevre Bileşeni

Çevre Bileşeni

(SÇD Raporu– Bölüm 4)



Senaryo I
Niteliksel kalkınma niceliksel büyümeye karşı

Senaryo II

Daha entegre bir bölgesel kalkınma bağlamında orta seviyede yoğunluk artışı



Senaryo III
Yüksek yoğunluk artışı


1. İklim Değişikliği ve Taşkın Riski Yönetimi

Yerel kamu idarelerinin, iklim değişikliği nedeniyle yaşanan tabi afetlerle ilgili kapasitelerinin artırılması



++

Kentsel gelişim için düşük karbon modelinin benimsenmesine bağlı olarak daha az enerji israfı (ekonomik aktivitelerde olduğu kadar ısıtma amaçlı olarak da daha fazla enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji) ve toplu taşımalı seyahat sayısının artması sayesinde özel araçların azaltılması


Taşkına maruz alanlarda yeni yerleşimler olması için daha fazla baskı yapılmaması

-

Enerji tüketiminde artışın şunlara bağlı olarak sınırlanması :

- belirli alanlarda yeni kentsel gelişim, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerjilerde sınırlı yatırım

- toplu taşıma ile seyahatin artırılması ile özel araçlarla seyahatin azaltılması.

Taşkına maruz alanlardan sakınılırken, belirli ve planlı alanlarda gelişime odaklanılması.


- -

Isınma ve üretim amaçlı CO2 emisyonlarında sürekli artışa neden olan daha fazla iklim değişikliği ve taşkına neden olan yüksek yoğunluklu gelişim


Şehir boyunca yayılan gelişimin taşkına maruz alanların artmasına sebep olma olasılığı.

2. Jeo-Yapı ve Topraklar

Yağmur suyu kaynaklı taşkınları minimize etmek için şehirdeki su tabakasına tabi yağmur suyu infiltrasyon alanının korunması veya geliştirilmesi,

Yeşil alanlar yerine, terk edilmiş endüstri bölgelerinin kullanımına ve yeniden kullanımına öncelik verilmesi

Toprak kaybının minimize edilmesi


+

Sabit kentsel kalkınma, mevcut stoğun yenilenmesine odaklandığı için, geçirgen peyzajların ve tarım arazilerinin yok olması olasılığı sıfıra yakın olacaktır.



-

Şehirdeki inşaatlarda artış olmasıyla, bazı geçirgen yüzeylerin sert yüzeylere dönüşmesi ve dolayısıyla kentsel drenajda ve taşkınlarda değişikliklere yol açması olasılığı olabilir. Tarım arazileri, kentsel kalkınma çalışmalarının daha fazla yapılacak olması nedeniyle tehdit altına girecektir.



- -

Şehirdeki inşaatlarda artış olmasıyla, bazı geçirgen yüzeylerin sert yüzeylere dönüşmesi ve dolayısıyla kentsel drenajda ve taşkınlarda ciddi değişikliklere yol açması olasılığı yüksektir.

Tarım arazileri, yapılacak daha fazla kentsel kalkınma çalışmaları nedeniyle çok ciddi tehdit altında olacaktır ve bu arazilerdeki kayıplar sürekli olabilir ve kontrolden çıkabilir.


3. Su ve yeraltı suyu - atıksu yönetimi

BÜTÜN su kütlelerinde İyi Su Durumu sağlanması
AAT’ye %100 bağlantı

+

Çevresel kaynakların kullanımındaki verimlilik, kentsel yönetim uygulamalarının ve kentsel yenileme işlemlerinin şekillendirilmesindeki ana etmen olacaktır ve su kaynaklarının yönetiminde, su tasarrufunda ve su kütlelerinin durumunda anlamlı iyileştirmelere yol açacaktır.



-

Daha konsolide bir şehrin desteklenmesi ve nüfus sayısında artışa yönelik planlar yapılması, atıksu altyapılarında baskıların artmasına yol açacak ve dolayısıyla, etki azaltımı önlemleri alınmadığı takdirde, su kalitesinin bozulması ve su kaynaklarına erişimin olumsuz etkilenmesi olasılığı doğacaktır.



- -

Nüfus sayısında artışa yönelik planlar yapılması, atıksu altyapılarında baskıların artmasına yol açacak ve dolayısıyla, etki azaltımı önlemleri alınmadığı takdirde, su kalitesinin yüksek oranda bozulması ve su ekosistemlerinin ve su kaynaklarına erişimin olumsuz etkilenmesi olasılığı doğacaktır.



4. Biyoçeşitlilik

Suyun biyoçeşitliliğinin korunması, ekosistemlerin ekolojik işlevlerinin korunması
Ekosistemlerin sürdürülebilir kullanımı ve etkili koruma yöntemleri geliştirilmesi

++

Daha fazla alan ve toprak işgal etmeyecek olan sabit ve muhafazakar kentsel gelişim nedeniyle, yeni habitatlar ve ekosistemler tespit etme ve geliştirme konusunda daha fazla fırsat doğacaktır.


Orta/ılımlı yapılanma yoğunluğuna yol açan koordine kentsel yenileme işlemlerinin bir parçası olarak yeşil koridorlar ve ağlar oluşturulması konusunda daha fazla fırsat doğacaktır.

+ -

Koordine ve orta sıklık önerilerinin bir parçası olarak yeşil koridorlar ve ağlar geliştirilmesi konusunda sınırlı oranda fırsat doğacaktır.


Şehirdeki inşaatların artması nedeniyle, habitatların ve ekosistemlerin değişime uğraması ve yok olması olasılığı doğacaktır.

- -

Yüksek yoğunluklu kalkınma çalışmaları ve rekreasyonel ihtiyaçlar, çevresel açıdan hassas ve önemli alanlardaki biyoçeşitlilik üzerindeki baskıların artmasına yol açacaktır.

Şehir genelindeki bütün alanlarda büyük parsellere sahip yüksek seviyedeki yapılandırma çalışmaları nedeniyle, yeni habitatlar, tampon bölgeler ve yaban hayatı/yeşil koridorlar için doğacak fırsatlar son derece sınırlı olacak veya hiç olmayacaktır.


5a. Nüfus ve Mekansal Dokular

Kent biçiminin, yerleşim dokusunun ve kimliğinin kalitesinin korunması ve yükseltilmesi
Sosyal donanım ve hizmetlerin yerleşim alanlarına dengeli bir şekilde dağıtılması ve yeni gelişme projelerinin tasarım kalitesinin artırılması
Kırsal kesimlerin ve göç bölgelerinin güçlendirilmesi ile göç yönetimi gerçekleştirilmesi
Kırsal bölgelerdeki minimum refah düzeyinin ulusal ortalamayı yakalaması
Yeşil alanların yaygınlaştırılması

+ +

Sabit yoğunluktaki yapılanma, mevcut şehir ayak izine yayılır ve bunun sonucunda kent ve yerleşim alanlarında daha fazla niteliklendirme meydana gelir;

Birbirlerine sürdürülebilir seyahat mesafelerinde bulunma olasılığı taşıyan iş/eğitim yerleri ve konutlar, kilit kalkınma alanlarının, kilit ilçe merkezlerinin vb. gelişmesine ve büyümesine destek olması beklenen nüfus seviyelerinin kritik kitlesine olanak sağlar.

Kentsel kalkınmanın iyi koordine edilmiş sabit dokusu



+ -

Orta sıklıktaki yapılanmalarda, yeni açık alanlar ve yeşil koridorlar yaratma fırsatı;




- -

Şehir geneline yayılan yüksek büyüme oranına sahip yoğun yapılanma, dağılır ve bitişikteki planlama makamı alanlarına sızar.


Birbirlerine sürdürülebilir seyahat mesafelerinde bulunma olasılığı az olan iş/eğitim yerleri ve konutlar, kilit kalkınma alanlarının, kilit ilçe merkezlerinin vb. gelişmesine ve büyümesine destek olması beklenen nüfus seviyelerinin kritik kitlesine olanak sağlamayacaktır.
Kentsel kalkınmanın koordine olmayan dağınık dokusu

5b. Mobilite sistemi

Kentsel kalkınmaya ve modern kent yaşamına olumlu yönde etki edecek çevre dostu ve sürdürülebilir bir ulaşım sistemi geliştirilmesi

++

Toplu taşıma yöntemlerinde ve sistemlerinde yapılacak yatırımlardan son derece önemli etkiler - kent merkezlerindeki trafik sıkışıklığını azaltacak ve yaşanabilirliği artıracak ve aynı zamanda çevre bölgelere bağlantıları/entegrasyonu iyileştirecek - beklenmektedir.



+ -

Toplu taşıma sistemlerinin ve altyapılarının kalitesinin artması beklenir, ancak kentsel kalkınma alanlarınınyayılması, sıkışık ve merkeze entegrasyonu zor bazı alanlar yaratacaktır.



- -

Hareketlilik modeli ve türel dağılım, gerçek durumdakiyle aynı kalır ancak özel araçların ve yol altyapılarının büyük oranda artması ile bağlantılı olarak bütün sorunlar ve olumsuz etkiler de artacaktır.



6. Hava kalitesi

Hava Kalitesi Değerlendirme ve Yönetimi Yönetmeliği’nde tanımlanan hava kalitesi standartlarına uyulması

+

Kentsel ve bölgesel kalkınma için benimsenen, toplu taşıma yöntemlerinin kullanımının artırılmasına ve taşıt ve ısıtma sistemlerinin verimliliğinin artırılmasına odaklı düşük karbon uygulaması ile hava kalitesi parametreleri orta/uzun vadede önemli oranda yükseltilecektir.



+ -

Toplu taşıma sisteminin kalitesine odaklanan yatırımlar sayesinde hava kalitesinin genel olarak artması gerekirken, ısıtma sistemlerinde ve yeni ulaşım olanaklarının genel dağılımında önemli oranda verim elde etmek üzere hazırlanan politikalar ve önlemlerle desteklenmezse bazen, bazı yerlerde kentsel alanların daha az gelişme göstermesi nedeniyle daha da düşebilir.



- -

Taşıma ve ısıtma sistemlerinde önemli oranda verim elde etmek üzere hazırlanan politikalar ve önlemlerle desteklenmezse, bazen, bazı yerlerde kentsel alanların daha az gelişme göstermesi ve yüksek yoğunluk artışı olması nedeniyle hava kalitesi düşebilir.



7. Atık yönetimi

Atık üretiminin & bertarafının azaltılması ve 2017 sonu itibariyle sürdürülebilir atık yönetimi uygulamaları başlatılması

+

Atık oluşumunun sınırlandırılmasını ve yeniden kullanımın/geri dönüşümün uygulanmasını amaçlayan, hedeflenen politikalar ve önlemlerle atık yönetimi iyileştirilecektir.



-

Kent nüfusunun artması ve hayat tarzları, atık oluşumunun artmasına yol açacaktır ve bu durum, yönetim sistemlerinin ve olanaklarının daha etkili hale getirilmesini gerektirecektir.



-

Kent nüfusunun artması ve hayat tarzları, atık üretiminin artmasına yol açacaktır ve bu durum, yönetim sistemlerinin ve olanaklarının daha etkili hale getirilmesini gerektirecektir.



8a. Kentsel yoksulluk

Sosyal bütünlüğün güçlendirilmesi
2018 yılında Türkiye’deki işsizlik oranının %7,2’ye düşürülmesi

+ -

Kentin ve toplulukların sosyal bütünlüğü, yeterli ve nitelikli kent hizmetleri ile desteklenen yenilenmiş yerleşim alanları ile büyük oranda artacaktır.

Pek çok sektörde (inşaat, tarım, vb.) işgücünün eğitilmesi ve teknik kapasitesinin güncellenmesi ihtiyacı nedeniyle istihdam oranı daha yavaş artacaktır. Düşük karbonlu kent modeline geçişi kolaylaştıracak detsek önlemlerine ihtiyaç duyulabilir.


+

Bölgesel olarak entegre bir kalkınma, şu açılardan olumlu koşullar yaratacaktır:



  • Kentsel hizmetlerin iyileştirilmesiyle, çeşitli kentsel alanlarda sosyal bütünlüğün artırılması

  • Bölgesel, ulusal ve uluslararası bağlamda istihdam oranlarının olumlu yönde gelişme göstermesi




+ -

İstihdam oranları, bölgesel, ulusal ve uluslararası eğilimler ve koşullara göre kısa bir süre içinde artış gösterecektir.

Sosyal bütünlük, yeterli kentsel hizmet ile desteklenmeyen yeni yerleşim bölgelerinin hızlı ve yüksek yoğunluklu artışından ciddi bir şekilde etkilenebilir.


8b. İnsan Sağlığı

Su, hava ve toprak kirliliğinin çevre ve insan sağlığına olumsuz etkisini azaltmak
Kirlenmiş su, hava ve toprağın olumsuz etkisini minimize etmek amacıyla kirletici kaynakların arıtılmasının garantiye alınması


+ +

Konut, yoğunluk ve yerleşimlerin kalitesi gittikçe daha çok uygun kamu tesisleri ve hizmetleri ile desteklenecektir.

Ilave açık alan kaliteli yaşamı desteklemek için temin edilecektir. Mevcut yeşil ve rekrasyonel alanlar korunacak ve geliştirilecektir.
Hava emisyonları ile ilgili trafik ve ısınmanın, enerji politikalarının uygulanması ve özel araçların daha az kullanılmasıyla sürekli olarak düşmesi beklenmektedir. Şehirdeki gürültü, şayet aşırı ise, nüfusun fiziksel ve akıl sağlığına çok zararlı olabilir. Çoğu kentsel alanlarda, özel araç kullanımının azaltılması politikalarının uygulanması ile gelişim beklenmektedir.
Su temini, depolaması ve arıtılması, şehirdeki ana konular olarak kabul edilebilir. Su ve altyapı sistemleri yeterli, temiz ve kolaylıkla erişilebilir su temini için uygun kapasite ve kalitede tutulacak ve mevcut ve gelecek nüfuslar için atıklar bertaraf edilecektir.


+ -

Konut, yoğunluk ve yerleşimlerin kalitesi gittikçe daha çok uygun kamu tesisleri ve hizmetleri ile desteklenecektir, fakat zaman zaman bazı yeni gelişim bölgelerinde uygun kentsel standartlar sadece orta/uzun vadede sağlanacaktır.

Yeni gelişim bölgelerinin yaratılması ve mobilite ihtiyacının artması ( toplu taşıma yatırımlarla destekse de, kentsel gürültü vesıkışıklığın artması kadar hava kalitesinin kötüleşmesine neden olacaktır.
Su temini, depolaması ve arıtılması, şehirdeki ana konular olarak kabul edilebilir. Su ve altyapı sistemleri yeterli, temiz ve kolaylıkla erişilebilir su temini için uygun kapasite ve kalitede tutulacak ve mevcut ve gelecek nüfuslar için atıklar bertaraf edilecektir.


- -

The uncoordinated urban development will not allow for support of quality of housing, density and locations by adequate community facilities and services in many cases, leading to creation of low urban standards in various areas.

High and fast creation of new development areas and rapid increase in need for mobility (though sometimte supported by investments in public transportations) will lead to relevant worsening of air quality, as well as increase in urban noise and traffic congestion.
Su temini, depolaması ve arıtılması, şehirdeki ana konular olarak kabul edilebilir fakat, çoğu yeni kentsel alanlardaki yüksek yoğnluktaki nüfusun su sıkıntısı riski artacak ve zamanında yeterli altyapı hizmetlerinin sağlanmasına müsaade etmeyecektir.

Mevcut ve gelecekteki nüfuslara temiz ve kolaylıkla ulaşılabilir su bırakabilmek iklim değişikliği riskine gittikçe daha fazla bağlı olacaktır.

Clean and easily accessibile water to sustain existing and future populations will depend more and more from climate change risks.


9. Tarihi ve Kültürel Miras

Tarihi, kültürel ve kentsel mirasın korunması ve iyileştirilmesi

+ -

İl tarafından benimsenen “kalkınma büyümeye karşı” modeli, tarihi/kültürel mirasın bütün olarak korunmasını sağlayacaktır. Kentsel alanların ve mevcut bina stoğunun yenilenmesine odaklanılarak, yerel toplulukların kültürel kimliği ve mimari miras güçlendirilecektir.

Ancak, tarihi mirasın tam gelişimi için, konaklama ve turizm hizmetlerinin standartlarının artırılmasına yönelik büyük yatırımlar yapılması gerektirir.


+ +

Bölgesel olarak entegre bir kalkınma, hem tarihi mirasın korunması hem de doğru ilişkilendirilmiş bir turizm sektörü geliştirilmesi açısından olumlu koşullar yaratacaktır.


Kültürel kimlik, yerel toplulukları hedef alan çalışmalar/yatırımlarla korunacak ve sağlamlaştırılacaktır.



+ - -

Yoğun bir ekonomik kalkınma, bölgedeki (kültür turizmine odaklı ama sadece bununla sınırlı kalmayan) turizmin geliştirilmesi için daha fazla fırsat sunarak, konaklama ve kent hizmetlerinin (kültürel hizmetleri de içeren) iyileştirilmesini sağlayacaktır. Sınırsız kentsel kalkınma, tarihi ve kültürel miras üzerinde, yerel toplulukların kültürel kimliğinde (mimari mirasta da başlayan ama sınırlı kalan) ve tarihi alanlarda hasar ve/veya kayıplara kadar varan ciddi etkiler yaratabilir.






  1. Yüklə 1,96 Mb.

    Dostları ilə paylaş:
1   ...   11   12   13   14   15   16   17   18   19




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin