REHBER ÖĞRETMENLERE YÖNELİK YARATICI DRAMA EĞİTİMİ
Zonguldak Ereğli Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü
Dünyada ve Türkiye’de Yaratıcı Drama Eğitimi
Dünyada ve Türkiye’de Yaratıcı Drama Eğitimi
Yaratıcı Drama ile Program Geliştirme
Rol Oynama ve Canlandırma
Eleştirel Düşünme Yeteneği Geliştirme
İletişim Becerileri Geliştirme
Kendini Tanıma
Empati Becerisi Geliştirme
Problem çözme Becerisi Geliştirme
Yaratıcı dramayı “yaşamın pratiği” olarak tanımlayan İngiliz eğitimci Brain Way’e göre; birçok sorunun yanıtını almanın ya o konudaki bilgi ya da o konu ile ilgili doğrudan elde edilen tecrübe ile olmak üzere iki farklı yolu vardır.
Yaratıcı dramayı “yaşamın pratiği” olarak tanımlayan İngiliz eğitimci Brain Way’e göre; birçok sorunun yanıtını almanın ya o konudaki bilgi ya da o konu ile ilgili doğrudan elde edilen tecrübe ile olmak üzere iki farklı yolu vardır.
Sözgelimi “Kör bir insan nedir?” sorusunun yanıtı…….
Sözgelimi “Kör bir insan nedir?” sorusunun yanıtı…….
Aşağıdaki ilk yanıt akademik eğitime, ikincisi ise drama alanına aittir.
“Kör insan görmeyen insandır.” olabilir. Bu yanıt öz ve doğru bilgiyi içermektedir.
“Kör insan görmeyen insandır.” olabilir. Bu yanıt öz ve doğru bilgiyi içermektedir.
Bu soruya verilecek bir diğer yanıt ise “Gözlerini kapat ve bulunduğun yerden çıkmak için yolunu bulana kadar kapalı tut.” Bu yanıt ise; sorgulayanın doğrudan tecrübe ederek, duyuları aracılığı ile öğrenebileceği saf bilginin varlığını hissettirir.
Her şey çemberle başlar drama yaşantılarında… Çemberde sıcacık bir “merhaba” unutulmayacak yaşantıların habercisi olur. Sözcükler paylaşımlara, paylaşımlar duygulara, duygular yaşantılara dönüşür… Ve unutulmayacak anılar kalır öğrencilerin kalplerinde ve zihinlerinde…
Her şey çemberle başlar drama yaşantılarında… Çemberde sıcacık bir “merhaba” unutulmayacak yaşantıların habercisi olur. Sözcükler paylaşımlara, paylaşımlar duygulara, duygular yaşantılara dönüşür… Ve unutulmayacak anılar kalır öğrencilerin kalplerinde ve zihinlerinde…
Bir anlamda kalbe ve zihne dokunmaktır drama… Hayalleri gerçekleştirmek, oynamak, canlandırmak, kendini ifade etmektir. Gerçek ile kurgu arasında yolculuk yapmaktır…
Tolga Erdoğan
“Oyun oynamayan çocuk, çocuk değildir; oyun oynamayan insan ise içinde yaşayan çocuğu sonsuza dek yitirmiştir artık.”
Pablo Neruda
Bireyin bir sözcüğü, bir düşünceyi, bir duyguyu, bir kavramı, bir davranışı, bir cümleyi, bir fikri ya da yaşantıyı veya bir olayı, grubun geçmiş yaşantılarından yararlanarak, oyunsu süreçler içerisinde geliştirerek canlandırması ve anlamlandırmasıdır.
Yaratıcı Drama; olay, olgu, yaşantı ve bilgileri yeniden yapılandırmaya yönelik etkinlikleri içerir.
Yaratıcı drama; önceden yazılmış bir metin olmaksızın, katılımcıların kendi yaratıcı buluşları, özgün düşünceleri, öznel anıları ve bilgilerine dayanarak oluşturdukları eylem durumları ve doğaçlama canlandırmalardır.
Yaratıcı drama; önceden yazılmış bir metin olmaksızın, katılımcıların kendi yaratıcı buluşları, özgün düşünceleri, öznel anıları ve bilgilerine dayanarak oluşturdukları eylem durumları ve doğaçlama canlandırmalardır.
Drama Bir Süreçtir
Drama Bir Süreçtir
Birey bu süreçte yaşantılar yoluyla yeni davranış ve duyguları öğrenir, deneyim sahibi olur.
Böylece birey;
-duygularını kontrol edebilme,
-değiştirebilme,
-düşüncelerini ifade edebilme,
-konuşarak iletişim kurabilme gibi yeteneklerini geliştirir.
ABD’de “Creative Drama” (Yaratıcı Drama),
ABD’de “Creative Drama” (Yaratıcı Drama),
İngiltere’de “Drama in Education” (Eğitimde Drama),
Federal Almanya’da “Okul Oyunu”, “Oyun ve Etkileşim” (Schulspiel, Spiel un Interaktion) olarak isim bulan “Eğitimde Yaratıcı Drama” alanında; sınıfta uygulanan ilk drama dersi niteliği taşıyan ve bir köy öğretmeni olan Harriet – Finlay Johnson’a ait “görerek ve yaşayarak” uygulamaları görmek mümkündür.
Bu ilk drama dersi niteliğindeki uygulama bir tür
“make believe play” (öyleymiş gibi yapma)’dır
Henry Caldwell Cook “Oyun Yolu(1917)” adlı çalışmasını gözlerini eğitimde yeniliklere kapatmamış olan eğitimcilere bir sesleniş olarak görmüştür.
Henry Caldwell Cook “Oyun Yolu(1917)” adlı çalışmasını gözlerini eğitimde yeniliklere kapatmamış olan eğitimcilere bir sesleniş olarak görmüştür.
(Cook (1917)’a göre eğitim öğretilen değil öğrenilendir. Öğrenci ancak ateşin yakacağını kendisi yandığı zaman anlar.)
1921’de John Dewey’in çocuk merkezli eğitim anlayışı ve oynayarak davranış geliştirme (acting behavior), bireyi edilgenlikten kurtaran, bireyin kendisini ifade etmesine olanak sağlayan etkin bir oyun alanı doğuruyordu. Üründen ya da sonuçtan çok, sürece önem verilen bu yaklaşımda, yola çocuk oyunlarından çıkılmıştır.
1921’de John Dewey’in çocuk merkezli eğitim anlayışı ve oynayarak davranış geliştirme (acting behavior), bireyi edilgenlikten kurtaran, bireyin kendisini ifade etmesine olanak sağlayan etkin bir oyun alanı doğuruyordu. Üründen ya da sonuçtan çok, sürece önem verilen bu yaklaşımda, yola çocuk oyunlarından çıkılmıştır.
1954’te Peter Slade, Finlay Johnson’ın “make believe play”ine doğallık boyutunu da katarak, kendiliğindenlik (spontaneity) ögesinin ve bugün kullandığımız anlamda doğaçlama tekniğinin işin içine girmesine ön ayak olmuştur.
1954’te Peter Slade, Finlay Johnson’ın “make believe play”ine doğallık boyutunu da katarak, kendiliğindenlik (spontaneity) ögesinin ve bugün kullandığımız anlamda doğaçlama tekniğinin işin içine girmesine ön ayak olmuştur.
Kendiliğindenlik öğrencide dikkat yoğunluğunu, duyarlılığı ve imgeleme gücünü geliştirmektedir.
Kendiliğindenlik öğrencide dikkat yoğunluğunu, duyarlılığı ve imgeleme gücünü geliştirmektedir.
Rol yapma değil, yaşamsal beceri kazanma önemsenmeye başlanmıştı. 60’larda ise yeni eğilim “kendini bulma” idi.
1967’de Brian Way, sınıfta dramaya duyusal yaşantıları ekledi. Way’in getirdiği yeni parola ise “bireyin bireyselliğini ön plana çıkarması” oldu.
1970’lerde Dorothy Heathcote, dramayı yeniden yapılandırdı ve tanımladı. O, diğerlerinden farklı olarak, çocuk ve ergenlere kendilerini ifade etme fırsat ve özgürlüğünü hemen vermedi.
1970’lerde Dorothy Heathcote, dramayı yeniden yapılandırdı ve tanımladı. O, diğerlerinden farklı olarak, çocuk ve ergenlere kendilerini ifade etme fırsat ve özgürlüğünü hemen vermedi.
O’na göre, birey önce kendini ifade etmeye hak kazanmalı ve bağımsızlığı için biraz uğraşmalıydı. Ancak, Heathcote’un çalışmalarında duyulan duygular ve coşkular gerçek duygulardı ve öğretmen bunu sağlamak için gerçekten rol yapıyordu.
Böylece, eğitimde drama tarihinde, öğrencilere gerçek yaşantılar yaşatma dönemi başlamış oldu. Sonrasında, Nickel “Engelsizce yaratıcı olabilmek için kendi kişiliğini tanımış olmak ve klişeleşmiş düşünce biçimini bir yana bırakabilmek gerekiyor.” yorumunu getirdi.
Böylece, eğitimde drama tarihinde, öğrencilere gerçek yaşantılar yaşatma dönemi başlamış oldu. Sonrasında, Nickel “Engelsizce yaratıcı olabilmek için kendi kişiliğini tanımış olmak ve klişeleşmiş düşünce biçimini bir yana bırakabilmek gerekiyor.” yorumunu getirdi.
Gavin Bolton, dramanın odağında birey ile kendi dışındaki dünya arasında etkili bir ilişkiyi anlatan “ilişkilenme” (engagement) olduğunu ifade eder.
Gavin Bolton, dramanın odağında birey ile kendi dışındaki dünya arasında etkili bir ilişkiyi anlatan “ilişkilenme” (engagement) olduğunu ifade eder.
Bolton, “Bizim amacımız çocuklara yardım etmektir… Böylece kendilerine bir takım prensipler geliştirirler, bir takım tutarlı prensipler ki, bunlar yoluyla yaşarlar.” görüşünü savunur.
Winifred Ward, edebi metinlerin doğaçlanarak canlandırılmasını esas alan bir yaklaşımı savunmuştur.
Winifred Ward, edebi metinlerin doğaçlanarak canlandırılmasını esas alan bir yaklaşımı savunmuştur.
Ward, özellikle toplumun önemli olarak algıladığı iletişim, dikkat yoğunlaşması, iş birliği, hoşgörü, duygusallık ve güvenle ilgili kişisel ve sosyal becerilerin gelişiminde dramanın gücüyle ilgilenmiştir.
“Oyun yaratma” veya “oyun kurma” adını verdiği yöntemle okul çağındaki çocuklarla doğaçlamaya dayalı drama çalışmalarında gruplar tarafından çeşitli öykülerin canlandırılması üzerinde durmuştur
Cumhuriyet’in ilk yıllarında İsmail Hakkı Baltacıoğlu’nun “okulda tiyatro” anlayışı ile daha önce kullanılan “dramatizasyon” tekniğine getirdiği yenilikleri görebiliriz.
Cumhuriyet’in ilk yıllarında İsmail Hakkı Baltacıoğlu’nun “okulda tiyatro” anlayışı ile daha önce kullanılan “dramatizasyon” tekniğine getirdiği yenilikleri görebiliriz.
Cumhuriyet döneminde 1926 tarihli İlkokul Programı'nda dramatizasyon sözcüğü ile karşılaşılmaktadır.
Cumhuriyet döneminde 1926 tarihli İlkokul Programı'nda dramatizasyon sözcüğü ile karşılaşılmaktadır.
1948 ilkokul programında, temsil, canlandırma ve dramatizasyon içeriklerine yer verilmiştir.
1950'lerde ilkokullardan ortaokula değin yararlanılması gereken gösteriler drama etkinliklerinin bir bölümünü kapsar.
1962'de Ortaokul Programı'nda dramayı temsil yoluyla canlandırma olarak görmekteyiz.
1962'de Ortaokul Programı'nda dramayı temsil yoluyla canlandırma olarak görmekteyiz.
1965'de bir yöntem olarak derslerin öğretiminde ve 1966 okulöncesi programında “çocuk tiyatrosu”.
1968 İlkokul Programı'nda da dramatize etme sözcüğü ile karşılaşmaktayız.
Selahattin ÇORUH tarafından 1943 yılında ilk baskısı yapılan ve 1950’de de genişletilmiş biçimiyle yayımlanan “Okullarda Dramatizasyon” adında bir kitapçık yayınlanmıştır.
Selahattin ÇORUH tarafından 1943 yılında ilk baskısı yapılan ve 1950’de de genişletilmiş biçimiyle yayımlanan “Okullarda Dramatizasyon” adında bir kitapçık yayınlanmıştır.
Emin ÖZDEMİR’in “Uygulamalı Dramatizasyon” adını verdiği kitabı, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ve Öğretmeni İşbaşında Yetiştirme Bürosu Yayınları tarafından 1965 yılında yayımlanmıştır.
Ancak Türkiye’de çağdaş bir yaklaşımla ele alındığı tarih 1980’lerin başına rastlar. Bu yıllarda sanat eğitimi ve tiyatro alanlarında İnci SAN ile Tamer LEVENT’in çalışmaları dikkat çekmektedir.
Ancak Türkiye’de çağdaş bir yaklaşımla ele alındığı tarih 1980’lerin başına rastlar. Bu yıllarda sanat eğitimi ve tiyatro alanlarında İnci SAN ile Tamer LEVENT’in çalışmaları dikkat çekmektedir.
1982 yılında Devlet Tiyatrosu sanatçısı Tamer Levent ve Prof. Dr. İnci San bir araya gelmişlerdir. 1985-1986 yılları arasında Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi öğrencileri ile amatör tiyatrocularla drama çalışmaları gerçekleştirmişlerdir.
Çeşitli seminerler düzenlenmiş, öğretmenlerle hizmet içi eğitim çalışmaları yapılmıştır
Türk sanatı, sanat eğitimi, yaratıcılık konularında çalışmalar yürütmüştür. 1989 yılında ASSITEJ (Uluslararası Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Bir- liği), Türkiye merkezinin kuruluşunda, 1990 yılında Çağdaş Drama Derneği’nin kuruluşunda yer almıştır. 2003 yılında kadar Çağdaş Drama Derneği başkanlığını yürütmüştür. 1997’de Sanat Eğitimcileri Derneği (SEDER)’ni kurmuştur
Türk sanatı, sanat eğitimi, yaratıcılık konularında çalışmalar yürütmüştür. 1989 yılında ASSITEJ (Uluslararası Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Bir- liği), Türkiye merkezinin kuruluşunda, 1990 yılında Çağdaş Drama Derneği’nin kuruluşunda yer almıştır. 2003 yılında kadar Çağdaş Drama Derneği başkanlığını yürütmüştür. 1997’de Sanat Eğitimcileri Derneği (SEDER)’ni kurmuştur
1983 yılında MEB Yüksek Danışma Kurulu Başkanlığı Türkiye’deki Güzel Sanatlar Eğitiminin geliştirilmesine yönelik önerileri içeren raporda “drama” sözcük olarak kullanılmış, bazı derslerde yöntemsel olarak yer verilmiştir.
1983 yılında MEB Yüksek Danışma Kurulu Başkanlığı Türkiye’deki Güzel Sanatlar Eğitiminin geliştirilmesine yönelik önerileri içeren raporda “drama” sözcük olarak kullanılmış, bazı derslerde yöntemsel olarak yer verilmiştir.
1991 yılındaki raporda ise dramanın genel eğitim ve sanat eğitimi içerisinde geniş kapsamlı bir öğrenme alanı olduğu belirtilmiştir
1983 yılında TOBAV (Devlet Tiyatroları Opera ve Balesi Vakfı) tarafından “TOBAV 1. Çocuk Oyunları Şenliği” düzenlemiştir. Levent (1993), “sanatla bütünleşmiş, yaşamı sanatlı kılabilmeyi benimsemiş cesur bir kuşak düşünün… ” Geleceğin “insanının donanımında, tikelden-tümele kültürel gelişmeyi özendireceğine inandığımız tiyatro sanatını, çocuklarımızın en geniş katılımla, istediği temsile gidebilmelerini özendirmek, bu nitelikte bir çalışmayı başlatmış olmak amacıyla düzenlediklerini” belirtmiştir.
1983 yılında TOBAV (Devlet Tiyatroları Opera ve Balesi Vakfı) tarafından “TOBAV 1. Çocuk Oyunları Şenliği” düzenlemiştir. Levent (1993), “sanatla bütünleşmiş, yaşamı sanatlı kılabilmeyi benimsemiş cesur bir kuşak düşünün… ” Geleceğin “insanının donanımında, tikelden-tümele kültürel gelişmeyi özendireceğine inandığımız tiyatro sanatını, çocuklarımızın en geniş katılımla, istediği temsile gidebilmelerini özendirmek, bu nitelikte bir çalışmayı başlatmış olmak amacıyla düzenlediklerini” belirtmiştir.
Oluşum Tiyatrosu ve Drama Atölyesi 1988 yılında, çalışmalarına, dramayı eklemiş, 1998’den bu yana çocuk ve yetişkinlere drama eğitimi vermeye devam etmiştir ve 1999’dan beri her yıl ulusal drama seminerleri düzenlemektedir
Oluşum Tiyatrosu ve Drama Atölyesi 1988 yılında, çalışmalarına, dramayı eklemiş, 1998’den bu yana çocuk ve yetişkinlere drama eğitimi vermeye devam etmiştir ve 1999’dan beri her yıl ulusal drama seminerleri düzenlemektedir
Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı 1989 yılında lisansüstü programlarında yaratıcı drama derslerine yer vermiştir. Ayrıca Gazi ve Hacettepe Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümlerinde ve Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümünde drama dersleri okutulmaya başlanmıştır
Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı 1989 yılında lisansüstü programlarında yaratıcı drama derslerine yer vermiştir. Ayrıca Gazi ve Hacettepe Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümlerinde ve Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Tiyatro Bölümünde drama dersleri okutulmaya başlanmıştır
5 Nisan 1990 tarihinde Çağdaş Drama Derneği kurulmuştur. Dernek, öğret-menlere yönelik düzenlediği kurslar ile Milli Eğitim Bakanlığı arasındaki işbirliğine dayalı ilk resmi kurs olma niteliğini taşımaktadır.
5 Nisan 1990 tarihinde Çağdaş Drama Derneği kurulmuştur. Dernek, öğret-menlere yönelik düzenlediği kurslar ile Milli Eğitim Bakanlığı arasındaki işbirliğine dayalı ilk resmi kurs olma niteliğini taşımaktadır.
2005 yılında Gençlik Kulübü statüsünü kazanarak Uluslararası Eğitim, Drama ve Tiyatro Üst Birliği’ne üyeliği kabul edilmiştir. Uluslararası boyutta hakemli olmak üzere yılda iki kez “Yaratıcı Drama” dergisi çıkartmaktadır. Her yıl uluslararası düzeyde seminerler düzenlemektedir.
Günümüzde Doç.Dr. Ömer ADIGÜZEL bu alanda en önemli eğitim bilimcilerimizden biridir. Çağdaş Drama Derneği başkanıdır.
Günümüzde Doç.Dr. Ömer ADIGÜZEL bu alanda en önemli eğitim bilimcilerimizden biridir. Çağdaş Drama Derneği başkanıdır.
Alana ilişkin pek çok makale ve kitapları bulunmaktadır.
1980'li yıllardan bugünlere ise yaratıcı drama çağdaş yaklaşımlarla ve bilimsel olarak ele alınmış, özellikle yüksek lisans ve doktora düzeyindeki tezlerle kuramsal olarak geliştirilmeye çalışılmaktadır.
1980'li yıllardan bugünlere ise yaratıcı drama çağdaş yaklaşımlarla ve bilimsel olarak ele alınmış, özellikle yüksek lisans ve doktora düzeyindeki tezlerle kuramsal olarak geliştirilmeye çalışılmaktadır.
Kuramsal çalışmaların yanı sıra seminerler, kurslar ve atölye etkinleriyle yaratıcı drama günümüz ilköğretim sürecinin önemli bir parçasını oluşturmuştur.
Yaratıcı dramanın bir öğrenme yolu olarak en önemli varlığı; düşünsel, duygusal ve bedensel boyutlarıyla bütünleşmiş olmasıdır.
Yaratıcı dramanın bir öğrenme yolu olarak en önemli varlığı; düşünsel, duygusal ve bedensel boyutlarıyla bütünleşmiş olmasıdır.
Her öğrenme biçiminde bulunan pek çok beceri yaratıcı dramaya katılım yoluyla elde edilir. Bu özelliği ile yaratıcı dramanın; öğrenme ve duyu organları arasındaki ilişkilerle burada yorumlanabilecek yönü bulunmaktadır.
Çocukta yaratıcılığı ve hayal gücünü geliştirir.
Çocukta yaratıcılığı ve hayal gücünü geliştirir.
Zihinsel kapasiteyi geliştirir.
Kendilik kavramının gelişmesinde katkı sağlar.
Bağımsız düşünme ve karar verme becerilerini geliştirir.
Duyguların farkına varılması ve ifade edilmesini sağlar.
Duyguların farkına varılması ve ifade edilmesini sağlar.
İletişim becerilerine olumlu katkı yapar.
Sosyal farkındalığın artması ve problem çözme yeteneğinin gelişmesini sağlar.
Grup içi süreçlere olumlu katkılarda bulunur (arkadaşlık).
Demokrasi eğitimine destek olur.
Öğretmenlerle öğrenciler arasındaki olumlu ilişkilere katkıda bulunur.
Öğretmenlerle öğrenciler arasındaki olumlu ilişkilere katkıda bulunur.
Genel olarak öğrenci performansına olumlu etkide bulunur.
Özel niteliklere sahip çocukların (zihinsel engelli, bedensel engelli, duygusal bozukluğa sahip çocukların) eğitilmesine katkıda bulunur. İletişim becerilerine olumlu katkı sağlar
Yaratıcılığı geliştirme,
Yaratıcılığı geliştirme,
Estetik gelişimi sağlama,
Eleştirel düşünme yeteneği kazandırma,
Birlikte çalışma alışkanlığı kazandırma, sosyal gelişimi sağlama,
Kendine güven duyma ve karar verme becerilerini geliştirme,
Dil ve iletişim becerilerini kazandırma,
Soyut kavramları ya da yaşantıları somutlaştırma,
İmgelem gücünü, duygularını ve düşüncelerini geliştirme.
Öğretim yöntemi olarak yaratıcı drama,
Öğretim yöntemi olarak yaratıcı drama,
Sanat eğitimi alanı olarak yaratıcı drama ,
Kişisel-sosyal gelişim yöntemi olarak yaratıcı drama .
Isınma , eğitimde dramanın önemli bir aşamasıdır. Kullanılırsa sürecin başında yaptırılması uygundur. Öğretmen tüm grubun bedenlerini ve duygularını harekete geçirir. Grubun motivasyonunu sağlar.
Isınma , eğitimde dramanın önemli bir aşamasıdır. Kullanılırsa sürecin başında yaptırılması uygundur. Öğretmen tüm grubun bedenlerini ve duygularını harekete geçirir. Grubun motivasyonunu sağlar.
Öğretmen ısınma çalışmalarını sınıf içindeki tüm çocuklarla yapmalıdır. En fazla 10-12 dakika olmalıdır.
Isınma çalışmalarında müzik ve ritm ısınmayı daha da kolaylaştırır.
Isınma çalışmalarında müzik ve ritm ısınmayı daha da kolaylaştırır.
Öğretmen,ısınma çalışmalarında çocuklara müzik yada ritm eşliğinde yürüme, koşma, zıplama, itme, çekme, sürünme,vb. hareketleri yaptırır.
Öğretmen bu çalışmalar sırasında asıl hedefi gözden kaçırmamalıdır. Bu hedef doğrultusunda grubu motive etmelidir.
Isınma çalışmalarında öğrenci önce kendini ve bedenini tanır, keşfeder.
Isınma çalışmalarında öğrenci önce kendini ve bedenini tanır, keşfeder.
Duyu organlarını harekete geçirir.
Oyunlar: Belirlenmiş kurallar içinde özgürce oyun oynama ve bu oyunları geliştirme çalışmalarından oluşur. Kimi zaman bilinen çocuk oyunlarından yararlanılır.
Daha az kesin olarak belirlenmiş bir süreç olup, saptanan konu yada temadan yola çıkılır veya saptanan bir hedefe doğru belli aşamalarla yol alınır.
Daha az kesin olarak belirlenmiş bir süreç olup, saptanan konu yada temadan yola çıkılır veya saptanan bir hedefe doğru belli aşamalarla yol alınır.
Bireysel ve grupsal yaratıcılığın en çok ön plana çıktığı çalışmalardır. Drama tekniklerinin kullanıldığı bir oluşumun gerçekleştiği, sürecin yaşandığı bölümdür.
Bu süreç kimi zaman önceden hiç belirlenmemiş bir çıkış noktasından, kimi zamanda bir nesne, resim, fotoğraf, heykel vb. ile iletişim kurma ile başlar. Sürecin nasıl gelişeceği ve nereye varacağı önceden belirsizdir.
Bu süreç kimi zaman önceden hiç belirlenmemiş bir çıkış noktasından, kimi zamanda bir nesne, resim, fotoğraf, heykel vb. ile iletişim kurma ile başlar. Sürecin nasıl gelişeceği ve nereye varacağı önceden belirsizdir.
Çalışma öncesi, çalışma anı, çalışma sonrasında yapılabilir.
Çalışma öncesi, çalışma anı, çalışma sonrasında yapılabilir.
Dramanın aşamalarının her birinin ya da birkaçının ardından tartışmanın açılması, eleştiri-özeleştiri, soru-cevap etkileşiminin başlaması değerlendirmenin somut başlangıcı olarak kabul edilir.
Değerlendirme aşaması; başkalarının davranış biçimleri, duyguları, düşünceleri, deneyimleri ile ilgili bilgi sahibi olmak, bireyin kendi yaşamına bir göz atması açısından önemlidir.
Değerlendirme aşaması; başkalarının davranış biçimleri, duyguları, düşünceleri, deneyimleri ile ilgili bilgi sahibi olmak, bireyin kendi yaşamına bir göz atması açısından önemlidir.
Çalışma mekanı (çevre, araç ve gereçler).
Oyun grubu (katılımcılar).
Çalışmanın kendisi (uygulama).
Drama lideri (öğretmen)
Çocuğun oyun arkadaşıdır. Drama çalışmaları ; hoşgörülü , yaratıcı , özgürce kendini ifade edebilen bireyler yetiştirmeye yöneliktir .
Çocuğun oyun arkadaşıdır. Drama çalışmaları ; hoşgörülü , yaratıcı , özgürce kendini ifade edebilen bireyler yetiştirmeye yöneliktir .
Drama sürecinin temel ögesi insandır. Drama öğretmeni , drama sürecinin temellerinden ve önemli ögelerinden biridir. Drama sürecinde ilk hareketi veren , sunan ve değerlendiren öğretmendir.
Dramada liderlik en zor görevlerden biridir.
Dramada liderlik en zor görevlerden biridir.
Her an beklenmeyen yeni bir oyunsu oluşum ortaya çıkabilir.