Richard Perruchoud ile Jillyanne Redpath Cross Ikinci Baskı



Yüklə 1,84 Mb.
Pdf görüntüsü
səhifə18/111
tarix31.12.2021
ölçüsü1,84 Mb.
#113653
1   ...   14   15   16   17   18   19   20   21   ...   111
iml31 turkish 2ndedition

Göç Terimleri Sözlüğü
21
 
De facto eş (de facto partner)
De facto mülteciler (de facto 
refugees)
De facto vatansızlık (de facto 
statelessness)
Delil standardı (Standard of 
proof)
De facto koruma (de facto 
protection)
Denizci (seafarer)
De jure (latince)
Fiilen var olan birliktelik. Gittikçe artan sayıda Devlet, 
daimi ikamet izni ya da diğer göçmen statülerinin 
verilmesinde sadece eşleri değil, aynı zamanda evli 
olmayan yetişkinler arasındaki bazı ilişkileri de 
tanımaktadır. Örneğin, belirli bir süre boyunca 
gerçek ve sürekli bir heteroseksüel veya eşcinsel ilişki 
içinde birlikte yaşayan eşler de “de facto eş” tanımına 
girmektedir.
Ayrıca bkz. ‘bakmakla yükümlü olunan kişiler’.
1951 tarihli BM Mültecilerin Hukuki Statüsüne İlişkin 
Sözleşme ve 1967 tarihli Mültecilerin Statüsüne İlişkin 
Protokol kapsamında mülteci olarak tanınmayan ve 
vatandaşı oldukları ülkeye, vatandaşlıkları yoksa mutat 
ikamet ülkesine dönemeyen veya geçerli kabul edilen 
sebeplerle dönmek istemeyen kişiler.
Ayrıca bkz. ‘yerinden edilmiş kişiler’, ‘ülkesi dışında 
yerinden edilmiş kişiler’, ‘ülkesinde yerinden edilmiş 
kişiler’, ‘mülteci’.
Bir Devletin vatandaşlığına sahip olan, ancak, 
oradan ayrılınca ya kendileri koruma talep etmeyi 
reddettiklerinden ya da Devletin onlara koruma 
sağlamayı reddetmesinden dolayı Devlet tarafından 
korunmayan kişilerin durumu. 
De facto vatansızlık genelde mültecilerle bağlantılı 
olarak kullanılan bir terimdir.  
Ayrıca bkz. ‘tabiiyet’, ‘vatansızlık’.
Sunulan kanıtın, belirli bir vakada gerekli ikna edicilik 
derecesi ya da düzeyi Örneğin, mülteci bağlamında, 
zulüm görme korkusunun “haklı nedene” (well-
founded) dayanması bir delil standardıdır.
Bir örgütün amacının uygulanmasının sonucu ya da 
etkisi olarak ortaya çıkan koruma.
Ayrıca bkz. ‘uluslararası koruma’.
Göç bağlamında denizci terimi, vatandaşı olmadığı 
bir ülkeye kayıtlı olan gemide çalışan göçmen işçi 
(sevkiyat gemisindeki kişiler dâhil) anlamına gelir. 
(Bütün Göçmen İşçi ve Aile Fertlerinin Korunmasına 
İlişkin Uluslararası Sözleşme, 2(2) (c) Maddesi,1990).
Ayrıca bkz. ‘göçmen işçi’.
Hak olarak ya da hukuken var olan.
Ayrıca bkz. ‘de facto’.



Yüklə 1,84 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   14   15   16   17   18   19   20   21   ...   111




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin