Mektupları
İgnatyos’un çağdaşı olan İzmir Episkoposu Polikarbos Filipililere yazdığı mektubunda İgnatyos’un yalnızca adına değinir. Ama İriyanos ve Orijanos ve diğerleri İgnatyos’un yazılarından bölümlere mektuplarında yer verirler. Afsafyos’un yazılarında “ İgnatyos Antakya’da yakalanınca İzmir’e getirilir ve İzmir episkoposu Polikarbos ve bazı hristiyan topluluklar ile Efesos, Magnisya ve Tralyon’dan temsilcilerle buluşur. Ve İzmir’den ayrılınca bunların temsilcilerine inananlara verilmek üzere mektuplar teslim eder, bu mektuplarında ona verdikleri önem için teşekkür eder ve onlardan aykırı öğretilerden uzak kalmalarını talep eder. Ve yine Roma halkına yazıp onu kurtarma girişiminde bulunmamalarını ister. Ardından Travda’ya nakledilir ve orada Antakya kilisesinden bir elçiden zulmün sona erdiği haberini alır. Ve Travda’dan Filadelfiya ve İzmir’de bulunan hristiyanlara ve İzmir Episkoposuna yazılar yazar ve onlara teşekkür ederek onlara nasihatlerde bulunur ve yol gösterir. Son olarak da Travda’dan Makedonya’nın Niyaboli şehrine yaya olarak sürülür, Makedonya ve Alirya’yı geçerek Drahyo’ya, ordanda deniz yoluyla Brindzi’ye ve buradan da yürüyerek şehit edildiği Roma’ya getirilir.
İgnatyos, yedi mektup yazar. Bunlar Efesos, Magnizya, Tralyon, Roma, Filadelfiya, İzmir ve Polikarbos’a dır. Bütün bu yazılar bir baskısı tam diğeri de kısaltılmış olarak günümüze kadar Yunanca diliyle korunmuştur. Bugünkü genel kanı kısaltılmış olan baskının daha eski olduğu şeklindedir. Süryaniceyle basılmış diğerlerinden daha kısa olan üç mektup ise Efesos, Roma ve Polikarbos’a yazılmıştır. Bazıları bu yazıların kısa ve öz olup daha çok şey anlatmaları açısından doğru oldukları kabul edilir.
İgnatyos’a atfedilen beş mektup daha vardır ki bunların aşırma olduğu ortaya çıkmıştır. Mariya’dan (Meryem) İgnatyos’a, İgnatyos’tan Meryem’e, Tarsis’e yazılan mektup, Filipililere mektup ve Antakya Diyakonu İrona’ya yazılan mektup. Bu mektupların altıncı yüzyılda yazıldığı ve bunu yapanın dördüncü yüzyılda yaşamış olan ve İsa’nın bedeninin ilahi ruhla birleşip beşeri nefsin yerini aldığı öğretisini yayan Apoliraryos’un taraftarı olan bir şahsa ait olduğu kanısı yaygındır. Bu mektupları yazan şahsın ileri giderek gerçek mektuplardan çalıntı yapıp kendi sapkın görüşünü de buna dahil ederek yazdığı ortaya çıkmaktadır.
Latince asıllı olup yine İgnatyos’a atfedilen üç mektup daha vardır ki on ikinci yüzyıla ait olduğu belirtilmektedir.(İkisi havari Yuhanna’ya ve biri de Bakire Meryemana’ya ve biri de İgnatyos’a cevap mektubu) Yedi adet içinden, Roma’ya yazılan biri haricinde altısı bir odak üzerinde yoğunlaşıyor ve episkoposa itaate davet etrafında merkezileşiyor. Zira episkoposun kendisi odak noktasıdır ve onun fikri alınmadan bir şey yapılmamalı. Kilise yaşlılarına ve diyakonlara saygı gösterilmeli çünkü bütün bunlar mevcut olmadan kilisenin oluşmayacağı ve üçüncü olarak da aykırı öğretilerden uzak durulması, dördüncü olarak imana ve faziletlere bağlı kalınması gerekliliğidir.
Roma halkına olan mektubu ise onun şehit edilmesine engel olunmaması içindi. Çünkü Allah’a kavuşma isteği içinde Mesih ve ölüme özlem duyuyordu. Konusuna bakıldığında kullanılan lehçenin önceki mektuplardan çok daha değişik olduğu görülür. Bu nedenle de bu mektubu yazanın diğer altısını yazandan ayrı bir kişi olduğuna dair bazılarının taraf olmasının sonucunu doğurmuştur. Bazıları da bunun çalıntı olduğunu kabul etmiştir. Ama Reynan yalnız bu mektubun doğru olduğunu kabul eder ve şöyle der: “ Eski hristiyanlık edebiyatından bir tatlı tat. ” Bu mektubun konusunu ve yazıldığı özel durum ve şartları itibara aldığımızda lehçeler arasındaki farkın yorumunu kolaylıkla yapabiliriz. Çünkü içerdiği Allah ve kurtarıcıya olan özleme ilişkin muazzam övgüler de bunu gösteriyor. Bu mektubun lehçesinin farklı oluşu, aziz İgnatyos’un kelepçeyle şehit edilmeye götürüldüğü çetin durumu doğuran mektup olduğu açıktır. Mesih yolunda ölme arzusunu ısrarla dile getirmektedir. Böyle bir lehçenin mutedil sakin olması mümkün değildir. Aksine böyle bir lehçe keskin ve diri olur. Bu sebeple de mektuptaki anlamların bazen akım gibi yarıştığını bazen de kesiştiğini kolaylıkla anlayabiliriz. Dildeki korku ve endişenin ve bazen de özel deyimlerin zorlanması mektubun bazı bölümlerinin anlaşılmasını zorlaştırmaktadır.
Bu mektupların değerleri gerçekten büyüktür. Çünkü içinde ruhbanlık mertebelerinin üç derecesi ve kilise düzeni ile bunların odak noktası olan episkoposluk hakkında açık bir tanıklık buluyoruz. On altıncı yüzyılda bazı Protestan teologları İgnatyos’un mektuplarının doğruluğu konusunda saldırılar yapmaya başladı. Ve bu saldırılar on dokuzuncu yüzyıla kadar sürdü. (Baur Pfleiderer Lipsins) Bu mektupların doğruluğuna karşı olanların bahaneleri şöyle idi:
1- Bu yazıların ikinci yüzyılda yazılmış olmaları mümkün değildir. Zira kilisenin tam bit idare düzenini ve özellikle de episkoposluk rütbesini dayatmaktadır. Episkoposluk derecesi çağdaş ve son dönem yazarlar tarafından bilinmemektedir. Ama unutmamamız gereken şey, kilise düzeni ve idaresinin genel anlamda her zaman her yerde ve her şekilde kuruluşu aynı oranda olmamıştır. Keza, Aysbos, İrineos, Efes Episkoposu Polikarbos ve Tartilyanos’un da bildirdikleri üzere ileri çağlarda Episkoposluk ve Presbiteros rütbeleri arasında ayırım yapıldığı da unutulmamalıdır.
2- Mektuplarda ki bölünmenin açık ve ayrıntılı olduğu görüldüğünden bunların ikinci yüzyılın başlarına ait olduğu mümkün olmamaktadır. Bu da doğru değildir. Çünkü mektuplar da bazılarının tasavvur ettikleri gibi bilgi sahibi olanlar arasında çarpışma bulunmamaktadır. Aksine orada bahsedilen , birinci yüzyıl sonunda ortaya çıkmış olan bir Yahudi düşüncesine karşı koymaktır.
Bize ulaşan bu yazılı belgeleri, mektupların içeriği ve sayısı açısından farklılık gösteren dört gurupta sınıflandırabiliriz:
1- Genişletilmiş Yunanca gurubu: On üç mektubu kapsar. Monac. 394 belgeleri, on birinci yüzyıla ait ve İstanbul’da bulunan kutsal mezar vakfındaki Latince belgeler.
2- Karışık Gurup: Önceki on üç mektubu kapsar, bunlardan altı adedi önceki gurubuna ait olup diğer yedisi sonraki guruba aittir.
3- Kısaltılmış Süryanice gurubu: Süryanice lisanıyla yazılmış yalnızca üç mektubu kapsar, metinler daha uzundur. (Efesoslulara, Romalılara ve Polikarbos’a) Keza Roma halkına Arapça lisanıyla ve biraz daha değişik bir metinle yazılmış bir mektupta bu guruptadır.
4- Latince Gurup: Yedi mektubu kapsar, Süryanice gurubundaki üç mektup ile diğer dört mektubu kapsar.
Birinci genişletilmiş gurubun ilk basımı Latince ile 1489’da yapılmıştır. Daha sonra 1555’te Yunanca ile basılmıştır. Bu mektuplar Protestanlar ile Katolikler arasındaki Episkoposluk bağı ile ilgili farklı anlayış nedeniyle kuvvetli anlaşmazlıklara sebep olmuştur. On dokuzuncu yüzyıl sonunda Zahn Funk, Lightfool ve Harnah gibi isimlerin incelemelerinden sonra adı geçen yedi mektubun doğru olduğu yönünde bir inanç egemen olmuştur.
Arapça Kaynaklar
Esat Rüstem, İlk üç yüz yıl kilise babaları adlı eser. Nur yayınları Beyrut – 1983
Yuhanna Romanidis, Antakyalı Aziz İgnatyos’a göre Kilisenin Tanrısallığı. Mişel Necm tercümesi – Şamlı aziz Yuhanna Akademisi yayınları – El – Balamand / Beyrut
Elçisel Pederler: Metropolit İlyas Muavvad Tercümesi – nur yayınları Beyrut 1970
Diğer Yabancı Kaynaklar
Altaner, B., Patrologia, ed. Marietti 1977.
Barnes, E. W., The Rise of Christianity, London 1948.
Barnett, James M., The Diaconate – A Full and Equal Order, New York 1981
Campenhausen Hans von, Ecclesiastical Authority and Spiritual Power in the Church of the First Three Centries, London 1969
Chadwick, Henry, The Early Church, Penguin Boks, London 1988
Connolly, R.N., Didascalia Apostolorum, Oxford 1929.
Goppelt L., Apostolic and Post-Apostolic Tİmes, London 1970.
Grein, R. F., The Renewal of the Diaconate and the Mİnistry of the Laos, Rhode Island 1991.
Holmes (ed.), M.W., The Apostolic Fathers, Apollos-Liecester 1989
Mingana, A. (ed.), Commentary of Theodore of Mopsuestia on the
Lord’s Prayer and on the Sacraments of Baptism and the
Eucharist, Cambridge 1933.
Quasten, J., Patrologia, vol.I, ed. Marietti 1980.
Salapates, A. D., “The Diaconate in the Eastern Orthodox Church” in Diaconal Ministry, Past, Present & Future, edited by Peyton G. Craighill, Rhode Island 1994.
Schoedel, W. S., Ignatius of Antioch: A Commentary on the Letters,
Philadelphia 1985.
Write, J. R., “The Emergence of the Diaconte”, in Liturgy (Journal of the Liturgical Conrefence), vol.2, No.4, Washington D. C. 1982
İnternet Kaynakları
Anastasyos Dr. Salapatas “Antakyalı aziz İgnatyos’a göre Diyakonluk – Antuvan Melki’nin Arapçaya tercümesi”
http:// www.orthodoxlegacy.org/Salapatas Diaconate.htm
Catholic Encyclopedia, St. Lgnatius of Antioch:
http:// www.newadvent.org/cathen/07644 a.htm
Christian Classics Ethereal Library, The Apostolie Fathers with
Justin Martyr and lrenaeus:
http:// www.ccel.org/ccel/schaff/anf01.v.i.html
http:// llyk-volou.mag.sch.gr/sch/vyzant_music.htm
İKİNCİ BÖLÜM
Mektup Metinleri
“Elçisel Pederler” kitabından
Metropolit İlyas Muavvad’ın Arapça çevirisi,
Nur yayınları 1970-Beyrut
Mektupların Metinleri
1- Aziz İgnatyos’un Efesoslulara Mektubu
Tanrı taşıyan lakaplı İgnatyos’tan, Baba Allah’ın yüce kemali ile mübarek olan ve bölünmez bir birliğe ve çağlardan önceki ezeli görkeme hazırlanmış, gerçek acılarıyla ilahımız İsa Mesih ve Baba’nın iradesiyle seçilmiş olan Kilise’ye, Asya eylemlerinden olan ve Efesosta bulunan mutlulanmış Kilise’ye İsa Mesih’te çok selam ve kutsal sevinç olsun.
I. 1. Gerçekten çok sevilen, adil olan doğanız ve kurtarıcımız İsa Mesih’e olan sevginiz ve imanınızla sahip olduğumuz ismi rabte karşıladım. Allah’a benzeyişiniz ve tanrısal kan ile olan hararetinizle tabiatınıza uygun olan ulvi bir işi tamamladınız. 2. Müşterek olan isim ve bir olan ümit nedeniyle demirle kelepçelenmiş olarak Suriye’den geldiğimi duyduğunuzda beni görmeye koşuştunuz. Roma’da vahşi hayvanlarla mücadelem de dualarınızla muvaffak ve İsa Mesih’e yaraşır gerçek bir öğrenci olabilmeyi umuyorum. 3. Onisimyos’un şahsında hepinizi Allah’ın adıyla karşılıyorum. Bu şahıs dile getirdiği sevgiyle dolu bir kişidir. Ve bedendeki episkoposunuzdur. Hepinizin onu sevmeniz ve ona benzemeniz için Allah’a yalvarırım. Hak ettiğiniz böyle bir episkoposu size ihsan eden Allah mübarektir.
II. 1. Bana işlerimde yardımcı olan ve Rabte sizin hizmetkarınız olan Froso’a gelince, her şeyde mübarek olan bu insanın benimle kalmasını istiyorum. Sizin ve episkoposumuzun övüncüne layıktır. Ama Krokos sizde ve rabte güçlü olan ve sevginizin temsilcisi olarak gönderdiğiniz bu insan beni bütün üzüntülerimde teselli etti. Baba Allah ve İsa Mesih onu ve Onisimos’u, Foros’u, Afbelos’u ve Franton’u teselli etsin. Ben bunlar vasıtasıyla sizin sevginizi öğrendim. 2. Allah beni sizlerle ebediyen mutlu etsin eğer hak ediyorsam tabi. Sizi yücelten İsa Mesih’i her vesile ile yüceltiniz ki, episkoposa ve kilise önderlerine itaatinizle inşa olunduğunuzda mukaddes olasınız.
III. 1. Size bir sultan gibi emir vermiyorum. Mesih’in adı için kelepçelenmiş olduğum halde henüz onun kemaline ulaşmadım. Ancak onun okulunun ilk sınıfındayım. Sizlerle konuşuyorsam, okul arkadaşlarım olarak konuşuyorum. Sizin imanınıza, nasihatlerinize ve sabrınıza muhtacım. 2. Size olan sevgim suskun kalmama müsaade etmiyor. Allah’ın hikmetine göre yaşamınız için sizi teşvik etmekte acele ediyorum. Çünkü İsa Mesih hayatımızın ilkesidir. Nasıl ki tayin edilen episkoposlar İsa Mesih fikrinde birdirler, İsa Mesih’te kendisi Allah’ın fikridir.
IV. 1. Episkoposunuzla aynı görüşte olunuz. Yapacağınız şey, Allah’a yaraşık olan saygın yaşlılarınız, tellerin sazla olan bağı gibi episkoposlarına bağlıdırlar. Övgü ve yücelik İsa Mesih’te yükselir. Her biriniz bu topluluğa girsin ki nağmeleriniz birlik olsun, tanrısal bir temel alıp tek sesle Mesih İsa’da terennüm ediniz. Övgüler Baba Allaha’dır. Sizi duyacak ve güzel işlerinizden sizlerin oğlunun organları olduğunuzu bilecektir. Şaibesiz bir birlikte olmanız yararlıdır. Böylelikle Allah ile devamlı bir birlik içinde olursunuz.
V. 1. Episkoposunuzla kısa bir süre için beşeriyetle ilgili olmayan ruhsal bir bağlantım olduysa, kilisenin İsa Mesih’le ve Mesih’in Baba ile olan bağlantısı gibi sizin episkoposunuzla olan daimi bağlantınızdan dolayı sizleri nasıl kutlamam. Bütün bunlar tam bir birlik anlayışıyla olur. 2. Sunak’tan uzak olan Allah’ın ekmeğinden mahrum edilir. Bir veya iki kişinin duası kabul görüyorsa, episkopos ve bütün kilisenin birlikte olan duası için ne düşünürsünüz? 3. Kiliseye gelmekten imtina eden kibirlenmekte ve kendini ortaklıktan kesmektedir. Şöyle yazılmıştır: “Allah kibirlenenlere karşı koyar.” Allah’a olan itaatimizi korumak istiyorsak, episkoposun karşı koymasından sakınalım.
VI. 1. Episkoposu her gördüğümüzde korkumuz artmalı. Aile reisinin tedbiri için gönderdiği her şeyi, onu göndereni kabul ettiğimiz gibi kabul etmeliyiz. Efendimize olan bakış açımız neyse episkoposa da o gözle bakmalıyız. 2. Onisimos, rabteki düzeninizi övüyor. Övüyor çünkü her türlü sapkınlıktan uzak hakiki bir yaşam sürüyorsunuz. Ve gerçeği konuşan İsa Mesih’ten başkasına kulak vermiyorsunuz.
VII: 1. Allah’ın adıyla riya ve aldatmaca konuşan ve onun razı olmayacağı işler yapan insanlar var. Vahşi hayvanlardan kaçar gibi onlardan uzaklaşınız. Onlar sessizce ısıran kudurmuş köpeklerdir. Onlardan uzak durunuz. Isırıklarının şifası zordur. 2. Yalnızca bir tabip vardır. Bedensel ve ruhsal tabip. Doğrulmuş ve doğrulmamış, beden almış ilah, ölümde gerçek hayat olandır. Bakireden ve Allah’tan doğdu. Önceleri acılar çekti, şimdi ise acılar çekmeyen rabbimiz İsa Mesih’tir.
VIII. 1. Hiç kimse sizi aldatmasın, siz de aldanmayın. Çünkü hepiniz Allah’ın oğullarısınız. Bölünmeler ve ayrılıklar sizden faydalanamaz ise, Allah’ta dirileceğinizi ispatlamış olursunuz. Ey Efesoslular ben sizin mütevazi bir kurbanınızım. Kendimi, sonsuza kadar şöhreti olan kiliseniz için takdim ediyorum. 2. Bedensellikte olanlar ruhsallıkları yapamazlar, nede ruhsallıktakiler bedensel olanları. Nasıl ki iman küfür eylemlerini yapamazsa, aynı şekilde küfür de imanın eylemlerini yapamaz. Kaldı ki bedensel olarak yaptığınız işler ruhanidir. Çünkü onu Mesih’in adıyla yapıyorsunuz.
IX. 1. Bazı insanların Efesos’a uğrayıp fesat tohumları ekmek istediklerini ve sizin onlara bunları ekmeye izin vermediğinizi öğrendim. Onların öğretilerine kulak vermediniz. Baba Allah’ın kuracağı heykelin inşaatı için hazırlanmış bir yapı taşı olduğunuzu hatırladınız. Bu inşaat İsa Mesih ve haçının aleti ve kutsal ruhun ipleri kullanılarak yücelere yükselecektir. İmanınız kumandanınızdır. Sevginiz ise sizi Allah’a götürecek yoldur. 2. Sizler hepiniz Allah’ı ve heykelini taşıyan yoldaşlarsınız. Mesih’i ve azizleri taşıyorsunuz. İsa Mesih’in vasiyetleri sizi süslüyor. Buna seviniyorum. Çünkü sizlerle hem sohbet eden hem de sizi kutlayan olarak yazmaya yaraşık oldum. Çünkü sizler bütün hayatınızda yalnız Allah’ı sevdiniz.
X. 1. Başkaları için sürekli dua ediniz. Çünkü onları tövbe ümidi üzerine Rabbe doğru yöneltirsiniz. Yaptıklarınızdan bilgilenmeleri için onların önünü açınız, fırsat veriniz. 2. Gazaplarına tevazu ile, sevinç ve övünmelerine dua ile, sövgülerine ilahilerle, kayboluşlarına iman gücüyle, ahlaki anlayışsızlıklarına yumuşak huylulukla karşılık veriniz. Kötülüklerine kötülükle karşılık vermeyiniz. 3. Onlara merhametli kardeş olunuz. Efendimize benzemeye çalışalım. Zulüm ve hakarete katlanmakta yarışalım ki yüreğinizde şeytanın otunun yeşereceği yer olmasın. İsa Mesih’te bedensel ve ruhsal arınma ve akıllılıkta sebat ediniz.
XI. 1. Eğer yargılanmak istemiyorsak, işte son günler bu günlerdir, Allah’ın sabrından utanalım ve korkalım. İkisinden biri ya gelecek olan gazaptan korkalım ya da şimdiki nimetleri sevelim. Çünkü gerçek hayat Mesih’te var olmaktadır. 2. Mesih dışında olan hiç bir şeyin değeri yoktur. Bu nedenle onun uğruna zincirlere vurulmuş olarak dolaşıyorum. Bunlar benim ruhsal cevherlerimdir. Dualarınız sayesinde onlarla dirilebilirim. Sizlerden dileğim beni ondan mahrum etmeyiniz ki İsa Mesih’in gücüyle havarilere bağlanmış olan Efesos’un seçilmiş hristiyanlarıyla bir arada olayım.
XII. 1. Ben kim olduğumu ve kime yazdığımı biliyorum. Ben yargılanıyorum ve siz merhamet içindesiniz. Ben tehlikedeyim ve siz güvendesiniz. Siz Allah için şehit olmaya meyledenlerin geçiş yolusunuz. Siz Pavlus’un vahyinin sevincisiniz. Kutsallığıyla tanınan bu şahsın gittiği yoldan Allah’a doğru olan yolumu çizmek istediğim kutlu bir şahıstır. Çünkü o bütün mektuplarında sizi Mesih İsa’da anmaktadır.
XIII. 1. Allah’a yüceliklerinizi ve şükürlerinizi sunabilmek için toplantılarınızı yoğunlaştırmaya çabalayınız. Çünkü imanınızın ittifakı önünde şeytanın gücü ezilir ve iktidarı çözülür. 2. Hiçbir şey barıştan daha üstün değildir. Çünkü barış görünen ve görünmeyen bütün düşmanlarımızı her türlü silahtan tecrit eder.
XIV. 1. Eğer tam bir sevgi ve imanınız varsa hiç kimse sizi aldatamaz. Bu iki fazilet hayatın başlangıç ve bitimidir. İman başlangıçtır, sevgi de sondur. Bu ikisinin birliği Allah’tır. Ve diğer bütün faziletler insanı Allah’a ulaştırmak için ona eşlik eder. 2. İmanını itiraf eden insan günah işlemez ve sevdiğinden bıkmaz. Ağaç meyvesinden bilinir. Aynı şekilde imandan bahseden yaptıklarından anlaşılır. Yalnızca imanımızı ilan etmemiz yeterli değil. Onu işlerimizde sonuna kadar ortaya koymamız gerekir.
XV. 1. Suskun kalıp var olmak, konuşup yok olmaktan iyidir. İnsanın öğretmesi güzeldir. Daha güzel olanı ise insanın öğrettiğini yapmasıdır. Öğretmen Tek’tir. Ve o şöyle diyendir: “ Ol ve oldu ” ve Allah’ın suskunluk ve sükunet içinde yaptıkları Baba’ya yaraşık olandır. 2. İsa’nın sözlerine gerçekten sahip olan onun sessizliğini duyabilir. O zaman kemale erişir ve her söylediğini yapar ve neden suskun olduğunu anlar. 3. Hiçbir şey efendimizden gizlenemez. Hatta bizim gizliliklerimiz bile ona yakındır. İşlerimiz sanki kutsal ruh içimizde yaşıyormuş gibi olmalı. Onun için heykel olalım o da içimizde yaşayan tanrımız olsun. Ve onu sevdiğimiz sevgi ile bize görünsün.
XVI. 1. Ey kardeşlerim yolunuzu şaşırmayın. Evin içine fesat sokanlar göksel egemenliği miras alamazlar. (1.Korint. 6-10) 2. Bu suçu işleyenler bedende işlemişlerse ölecekler. Yalancı öğretisiyle ilahi imana fesat sokanların cezası nedir? Bu kirlenmiş olan kişi sönmeyen ateşe gidecektir. Onun sözlerine kulak verenlerde aynı yere gidecektir.
XVII. 1. Efendimiz güzel kokunun başına sürülmesini kabul etti. (Matta 26:7) Çünkü kilisenin sonsuz esintilerle ıtırlanmasını istedi. Bu çağın egemen öğretisinin küflerini sürünmeyiniz ki size hazırlanmış olan hayattan uzakta esaret yaşamına doğru sizi sürüklemesin. 2. Neden İsa Mesih’te Allah bilincine varıp hikmet sahibi olmayalım? Neden efendimizin bize verdiği inayeti ihmal edip ahmaklar gibi helak olmaya sürükleniyoruz?
XVIII. 1. Ruhum Haç için bir kurbandır. O haç ki kafirler için şüphe bizler içinse kurtuluş ve ezeli hayattır. Hikmet sahibi olan nerede? Bu çağın bilge kişileri nerede? Hikmetle iddia edenlerin övüncü nerede? İsa Mesih tanrısal bir tedbir ile Davut neslinden bir bakirenin karnında taşındı. Ve kutsal ruhtan ona gebe kalındı. Doğdu ve vaftiz oldu ki heveslerimizi ve kaprislerimizi su vasıtasıyla uzaklaştırsın.
XIX. 1. Bu çağın reisi ne Meryem’in bakireliğini ne doğumunu ne de efendimizin ölümünü idrak edemez. Allah üç parlak gizemi sessizlik ve sükunet içinde yaptı. 2. Çağlara nasıl göründü? Bir yıldız gökyüzünde diğer yıldızlardan daha çok parıldadı. Nuru açıklanamıyordu. Ve insanlar onun yüceliğinden dehşete düştüler. Yıldızlar, güneş ve ay onunla beraberdi. Ve nuru diğerlerinin nurundan güçlüydü. Ve yıldızlar bu yabancı yıldızın nereden geldiğini birbirlerine soruyorlardı. 3. O andan itibaren her türlü sihir çözüldü. Şerrin her bağı kesildi, cehalet son buldu ve bütün eski krallıklar uçuruma yuvarlandı. Çünkü Allah, ölümsüz hayatı ve yeni düzeni gerçekleştirmek için insan olarak geldi. Başlangıçtan beri hazırlanan plan gerçekleşmeye başladı. Her şey yerinden oynadı. Çünkü ölüm yok olmaya yüz tuttu.
XX. 1. Dualarınızla eğer İsa Mesih beni layık görür ve Allah isterse yazmaya niyet ettiğim ikinci küçük mektubuma devam edeceğim. Ve başladığım konuları açıklamayı sürdüreceğim, konumuz Allah’ın yeni insanla ilgili tasarımı, İsa Mesih ve ona iman ediş, sevgisi, ızdırapları ve dirilişi. Ve özelliklede efendimiz bunları bana açıklamışsa size nakletmemek mümkün değil. 2. Eğer hepiniz bir tek kişi gibi bir araya geliyorsanız onun nimetiyle ve beden açısından Davut oğlu İsa Mesih’e olan tek imanla güçlendirilmişsiniz. İnsanoğlu ve Allah’ın oğlu yüreğinizle, episkopos ve pederinize sarsılmaz bir itaatle birlik içindesiniz. Ölümsüzlüğün ilacı olan tek ekmeği kırıyorsunuz. Bu sunu bizi ölümden korumak ve Mesih’te devamlı hayatı sağlamak için hazırlanmıştır.
XXI. 1. Ben sizin ve Allah’ın yüceliği için İzmir’e göndermiş olduğum insanlar için kendimi feda etmeye hazırım. Bizzat bu şehirden size yazıyorum. Allah’a şükür ediyorum Polikarbos’a ve size sevgiler. İsa Mesih’in sizleri andığı gibi sizde beni anınız. 2. Zincirlerimi taşıyarak kopup geldiğim Suriye’deki Kilise için dua ediniz. Antakya’da müminlerin en sonuncusu olduğum halde Allah onu yüceltmem için beni seçti. Ortak ümidimiz İsa Mesih ve baba Allah’ta güçlü olunuz.
2. Aziz İgnatyos’un Magnisya Halkına Mektubu
Aynı zamanda Tanrıyı taşıyan lakaplı İgnatyos’tan, Baba Allah’ın nimeti ve kurtarıcımız İsa Mesih’te olan Magnisya Miyandra’daki Kilise’ye, İsa Mesih’in selameti olsun, hepinize Baba Allah ve İsa Mesih’ten sevinç dilerim.
I. 1. Sevginizi Allah’a doğru yönelten ruhani düzenle almış olduğunuz bütün sıfatlar hakkında bilgim var. İsa Mesih’e olan imanımın teşviki ve gönül sevinci içinde size bu sözlerle seslenmek istedim. 2. Allah bana büyük bir işin onuru ile çok şeyler verdi. Zincirlenmiş olarak kiliseleri dolaşıyorum. Ve onları İsa Mesih’in ruhu ve bedeni ile birleşmiş olarak görmek beni sevindiriyor. Mesih bizim ezeli hayatımızdır. Onu Baba Allah ve İsa ile birleşmiş olarak görmekten mutluyum, en önemli birlik budur. 3. Zira yalnız Mesih’in yardımıyla bu çağın yüklerini üzerimizden atabiliriz. Ve sonunda Allah’la zafere ulaşmanın tadını alabiliriz.
II. 1. Episkoposunuz Damas ve pederleriniz Basos ve Apolonyos ile hizmetteki yoldaşım Diyakon Zotyon’un şahsında yüzünüzü görmeyi hak ettim. Çünkü o Allah’a bağlı olduğu gibi Episkopos’a ve Mesih’in yasalarına tabi olduğu gibi pederlere tabi olmaktadır.
III. 1. Episkoposunuzun fetvası birçoğunuzun onunla dostluğa daveti şeklinde olmamalı. Allah gücünün kemaline onunla saygılı olmalısınız. Yaşlı azizlerinizin episkoposa olan tavrı çok saygın bir duruştur. Onlar onun görünen gençliğini istismar etmiyorlar. Aksine ona Allah’ın hikmetini anlayarak tabi oluyorlar. 2. Ne diyeyim, itaatleri ona değil birliği sağlayan İsa Mesih’in babası olan Allaha’dır. İtaatimiz her şaibeden uzak olmalı. Çünkü esas saygımız bizi seven Allaha’dır. Eğer episkoposu yanıltırsak görünmeyen episkoposa yalan söylemiş oluruz. Bu durumda ilişkimiz bedenle değil gizli olan her şeyi bilen Allah iledir.
IV. 1. Sözde değil gerçekte Hristiyan olunuz. Her zaman episkopostan bahsedip, her şeyi ondan gizli yapanlara benzemeyiniz. Bunların gerçek bir vicdanı yoktur. Çünkü onlar Mesih’in şeriatine aykırı toplantılar yapıyorlar.
V. 1. Her şeyin bir sonu var. Hatta yaşam ve ölüm bile bizim tercihimize bağlı. Herkes kendine uygun olan yeri seçsin. (Res. İşl. 1-25) Keza iki çeşit ücret vardır. Allah’ın ücreti ve dünya ücreti. Ve her ücretin kendine özel kalıbı vardır. İmanı olmayanlar dünya ücretini taşır. Ama müminler sevgi ile İsa Mesih’te Baba Allah’ın ücretini taşır. Bu nedenle onun acılarında ölmekte acele etmezsek, onun yaşamı bizde olmaz.
VI. 1.Yukarıdaki mektubumda zikrettiğim şahıslarda iman bana sevdiğim bütün topluluğunuzu gösterdi. Sizlerden ricam her şeyi episkoposunuzun başkanlığında yapınız. Episkopos Allah’ın simgesidir, pederler havariler birliğinin simgesidir. Sevdiği diyakonlarda çağlardan önce Allah’ın yakınında var olan ve çağların sonunda ortaya çıkan İsa Mesih hizmetine emin kılınmışlardır. Davranışlarınızı Allah’ın iradesine göre düzenleyiniz. Her biriniz diğerine saygılı olsun. Yakınınıza haset gözüyle bakmayınız, İsa Mesih sevgisi ile birbirinize karşı davranın. Sizi ayıracak hiçbir şeyin içinize sızmasına izin vermeyin. Episkoposunuz ve liderlerinizle birlik olun. Bu birliğiniz ölümsüzlük için örnek ve sembol olsun. (Titos 2-7)
VII. 1. Nasıl ki efendimiz kendisi veya resulleri vasıtasıyla birlikte olduğu Baba’dan ayrı bir şey yapmazsa, sizde Episkopos ve pederler dışında bir şey yapmayın. Ve yalnız başınıza yaptıklarınızla övünmeye kalkışmayın. Çünkü yalnız birlikte yaptığınız şeyler güzeldir. Tek dua, tek dilek, tek ruh, tek ümit, tek fikir, sevgide temiz tek bir sevinç. Bütün bunlar İsa Mesih’tir ve herkesin üstündedir. 2. Allah’ın tek tapınağına ve tek sunağına, Baba’dan çıkan ve onunla bir olan ve ona dönen İsa Mesih’e yaklaşmada acele ediniz.
VIII. 1. Yabancı öğretiler ve faydasız eski öyküler sizi aldatmasın. Yahudi şeriatine göre şimdiye kadar yaşadıysak da, henüz nimeti almadığımızı itiraf edelim. (Timoseos 1-4) 2. Tanrısal peygamberler Mesih’e göre yaşadılar. Bu nedenle zulüm gördüler. Ve estirdikleri nimet rüzgarı ile kafirlere Allah’ın bir olduğunu gösterdiler. O Allah ki kendini, sessizlikten çıkan ve iradesini güvenle yerine getiren oğlu İsa Mesih’le kendini göstermiştir.
IX. 1. Eski nizama göre yaşayıp yeni ümidi kucaklayanlar Sept gününü değil, kurtarıcımız ve onun ölümü vasıtasıyla hayat güneşimizin doğduğu Pazar gününü kutsamaktadırlar. 2. Birçoklarının inkar ettiği bu gizem imanımızın ve sabrımızın kaynağıdır. Ancak bu şekilde tek öğretmenimiz olan İsa Mesih’in öğrencileri olabiliriz. Onsuz yaşamak nasıl mümkün olabilir. 3. Peygamberler ruhani öğrenciler gibi onu bir öğretmen olarak beklemekteydiler. Bu nedenle, geldiğinde onları diriltti. Çünkü onların ümidi İsa Mesih’ti. (Matta 27-52)
X. 1. İhtiyaçlarımızın giderilmesinde davranışlarını bizimkilere göre düzenlemiş olsa da, onun doğrulukları karşısında önemsemez bir tavır içinde olmayınız. O halde onun öğrencileri olalım ve hristiyanlığa uygun olarak yaşayalım. Bu isim haricinde her isim Allah’a yabancıdır. 2. Eskimiş ve bozulmuş mayayı atalım, Mesih İsa olan yeni maya’ya dönüşelim. Bozulmamanız için o hayatınızın tuzu olsun. Çünkü kokularınızdan bilinirsiniz. 3. Yahudiler gibi yaşayıp İsa Mesih adıyla konuşmak yanlıştır. Hristiyanlık Yahudiliğe iman eden değildir. Yahudilik hristiyanlığa iman etti. Çünkü hristiyanlık Allah’a iman eden bütün ulusları birleştirir.
XI. 1. Sizin böyle olduğunuzu biliyorum ve onun için sizlere sesleniyorum. Sizin en küçüğünüz olarak, batıl itikatların tuzaklarına dikkat etmenizi istiyorum. Sizleri kurtarıcımızın doğumu ile Pontuslu Pilatos dönemindeki ızdırapları ve dirilişi hakkında bilgilendirmek istiyorum. Bütün bu olaylar tamamen ve gerçeklikle olmuştur ve bunları ümidimiz Mesih gerçekleştirmiştir ve asla bu konulardan müstesna olmayınız.
XII. 1. Ona layık olmak şartıyla her zaman sizi teselli etme taraftarıyım. Zincirlere vurulmuş bir haldeyim, sizler ise özgürsünüz ama hiçbirinizi bununla mukayese etmeye gerek yoktur. Kibirlik esintilerinin üzerinize esmesine izin vermediğinizi biliyorum. Çünkü Mesih içinizdedir. Kitabın dediği “Doğrular kendini yargılar” (Süleym. Mes.18-17) Sizin de benim övgülerimin yüzünüzü utançtan kızartacağını da biliyorum.
XIII. 1. Beden, ruh, iman ve sevgi işlerinizde başarılı olmanız için Rabbin ve resullerin akidelerinde sağlam durmaya gayret ediniz. (Mez. 1-3) Baba, Oğul ve Kutsal Ruh’ta başlangıçta ve sonunda. Ulu episkoposunuz ve değerli ruhani taçlanmayı simgeleyen peder ve diyakonlarınızla ittifak içinde olunuz. 2. Mesih’in bedende Baba Allah’a itaat ettiği gibi, keza resullerin Mesih’e Baba ve Kutsal Ruh’a itaat ettikleri gibi sizde episkoposunuza ve birbirinize itaat ediniz. Böylece birliğiniz hem bedensel hem de ruhani olsun.
XIV. 1. Allah’ın yüreklerinizi dolduracağını bildiğim için size kısaca yazıyorum. Beni dualarınızda anımsayınız ki Allah’a ulaşabileyim. Üyelerinden biri olmaya layık olmadığım Suriye’deki kiliseyi de anımsayınız. Sizin dualarınızın birliğine ve Allah’a olan sevginize muhtacım, böylelikle Suriye’deki kilise de kilisenizin ilahi nimetiyle serinlesin.
XV. 1. İzmir’deki Efesoslular size selam eder. Bu şehirden sizlere yazıyorum. Sizler gibi onlar da buraya Allah’ı yüceltmek üzere geldiler. İzmir Episkoposu Polikarbos ile birlikte beni teselli ettiler. Diğer kiliseler de size Mesih’in selamını sunar. Bu kutsal dayanışmayı ve İsa Mesih olan sarsılmaz ruhsal sebatı sizlere dileyerek veda ediyorum.
Dostları ilə paylaş: |