Sariveliler geleneksel karacaoğlan yayla şenlikleri


Boz dağda öter kekliği Entari diktim kısarak Ermenek’in tel helvası Görmesin yavrum yokluğu Gider ökçesin basarak Anasının al elması



Yüklə 167,84 Kb.
səhifə2/2
tarix14.01.2018
ölçüsü167,84 Kb.
#37681
1   2

Boz dağda öter kekliği Entari diktim kısarak Ermenek’in tel helvası Görmesin yavrum yokluğu Gider ökçesin basarak Anasının al elması

Yüreğinde var mertliği Ellerin içinde beserek Babasının cep aynası Uyu yavrun nenni nenni Senin baban nenni nenni Uyu yavrum eee eee! *
Bu yıl çıkmasını beklediğimiz ( Geçmişten- Günümüze ERMENEK KÜLTÜRÜ- Taşeli Halkbilimi adlı eserimizde bu mani be ninnilerin bol örnekleri verilecektir) Karacaoğlan’ın şiirleri çağdaş şairlerimizi de etkilemiştir. Yurdumuzda ve dış ülkelerde tanınan rahmetli şairimiz Ahmet Tufan Şentürk, Fil Ahmet, Mehmet Çınarlı ve burada adını veremediğimiz değerli şairlerimiz Karacaoğlan’ın yol izleri olarak adlarını duyurmuşlardır. Toprakları bol olsun… Söz buraya gelmişken Karacaoğlan’ın şiirlerinin (biz burada kimi vakit deyiş, kimi vakit yakım diyoruz) Anadolu sınırlarını aşmıştır. Yabancıların da dillerine çevirdiklerini duyuyoruz. Bu yaygınlığın tarihsel bir geçmişten de kaynaklandığı görüşündeyiz. Anadolu’da Celali İsyanlarının başlamasıyla Yörük (Türkmen) lerin yerleşik hayata geçirilmesi için çok baskılar yapıldı. Türkmen’leri Avşar boyundandır. Derviş Paşa kumandasındaki “Fırka-i Islahiye” ordusu güç kullanarak onları yerleşik düzene geçmeleri için çok zorlayınca Osmanlı’nın bu politikasına karşı çıktı. “Hakkımızda devlet vermiş fermanı Ferman Padişahınsa dağlar bizimdir

Direnmiş savaşmışlardır. Doğal olarak devlet gücüne karşı zayıf kalan Türkmenler yurtlarından ayrılarak Anadolu’ya dağılmışlardır. Yerleşik düzene geçen Türkmenler Karacaoğlan’ın şiirlerini gittikleri yerlere taşıdılar. Böylece şiirlerin ve Karacaoğlan adının yayılmasında etkileri olmuştur. Sürgünler nedeniyle Osmanlı, Yörükler için yabancılaşmıştır. Türkmen edebiyatında bu yabancılaşma kendini gösterir. Bir örnek: Aşağıdan iskan emri gelince Sararıpta gül benzimiz solunca Malım mülküm seyfi gözlüm alınca Kaypak Osmanlılar size aman mı?


BÖLÜM:6

Sürgün olayları tarihimizde sık sık olmuştur. Özellikle Ermenek ve Karaman bölgesinden yapılanlar insanlıkla bağdaşmayan uygulamalar içinde yapılmış olup, yürekler acısı durumlar yaratmışlardır. Osmanlı- Karamanoğulları Beyliği arasında amansız bir savaş sürüp gitmiştir. 1473 teki Osmanlı- Karamanlı çatışmaları Sultan Alanı ve Mennan Kalesinde karaman’lıların yenilgisiyle sona erdirildikten sonra, Osmanlının devşirme vezirlerinden (dönme) Gedik Ahmet Paşa Ermenek ve Karaman halkının bir çoğunu Sürgün etti. İstanbul’un nüfusu azalmıştı. Başkent olarak bayındır olması isteniyordu. Bu nedenle yapı ustaları, marangozlar, demirciler, bakırcılar, dülger, debbağ gibi elinden iş gelen o günün teknik elemanları İstanbul’a sürgün edilirken bir kısmı da Aydın, Muğla, Balkanlara,çeşitli tarihlerde Kıbrıs’a sürüldü. Yoksul olanları Raka, Hama, Humus, Kafkaslara sürüldüler. Kıbrıs’a gidenler gemide başkaldırarak kaptanı etkisizleştirerek bir bölüğü geri dönebilmiştir. Bu yıkımın arkasından İkinci Vezir Rum Mehmet Paşa Fatih’e Gedik Ahmet Paşanın altın, gümüş sikkeler alarak zenginleri koruduğunu Sürgünlerin işsiz-güçsün fakir-fukara olduğunu söyleyerek yeni görevi almayı başarır. İleri gelen adamlarına, papazlara” Gönlünüzü hoş tutun. Türklerin İstanbul’da Rumlara yaptığını misliyle Taşeli’nde, Ermenek ve Karamanda biz de onlara yapıyoruz” dediği yazılı kaynaklara geçmiştir.Birkaç örnek:

1-“Yörüklerin asıl vatanı olan İç-il sancağında iskanlarına ve şekavetle meşgul olanların Kıbrıs Adasında kalabent edilmesine dair “ferman:s.140’dan 145’e,118’den 120’ye kadar tarih Evailiza 1119,M.1707 - Anadolu’da Türk Aşiretleri Ahmet Refik Enderun Kitabevi İstanbul 1989
2-“İskan edildikleri yerlerden çıkıp Anadolu’da şekavet eden aşiretlerin te’diplerine dair sayfa 155’den 157’ye kadar - Anadolu’da Türk Aşiretleri Ahmet Refik Enderun Kitabevi İstanbul 1989

3-“Raka’dan firar eden cemaatler hakkında sayfa 170’den 185’e kadar “ - Anadolu’da Türk Aşiretleri Ahmet Refik Enderun Kitabevi İstanbul 1989

4-“Kocacık Yörükleri sayfa 13’den 16’ya kadar Balkanlarda “ - Anadolu’da Türk Aşiretleri Ahmet Refik Enderun Kitabevi İstanbul 1989

5-“Evladı Fatihan sayfa 116 tarih 1202, M.1690” - Anadolu’da Türk Aşiretleri Ahmet Refik Enderun Kitabevi İstanbul 1989

6-“Selanik sayfa 9’dan 25’e kadar,Naldöken sayfa 22-23 Köselerli Yörükleri sayfa 26 - Anadolu’da Türk Aşiretleri Ahmet Refik Enderun Kitabevi İstanbul 1989

7-İstanbul’a Sürgünler sayfa 107’den 109’a kadar - Konya Tarihi İ.H. KONYALI


Gazetelere yansıyan haberlerde de “Karacaoğlan’ın ruhuna fatiha” yazısı teyit edildi. İlçe Belediyesi de taş ile ilgili doneleri İstanbul Üniversitesine gönderildi. 300-400 yıl öncelerine dayandığı bildirildi.” Denilmektedir. Aynı haber Yeşil ERMENEK Gazetesinde birinci sayfadan okuyucularına ulaştırdı.“SARIVELİLER Postası, Karacaoğlan’ın Mezar Taşı İncelendi” başlığı altında ilk sayfa da verdi. Doğal olarak çevrede büyük bir yankı uyandırdı.


BÖLüM:7

Gerçekten Karacaoğlan’ın mezarı diye bir takım yerlerde bir taş yığının gösterildiğini de biliyoruz.. Yukarıdan beri Karacaoğlan’ın Taşeli yöresindeki yer adlarını, yörenin dilini ve giyim kuşamını dile getiren şiirlerinden örnekler sunuldu. Bunlardan bir anlam çıkaramayanlar, O’nun bu toprakların çocuğu olduğunu işaretleyen kanıtlardan bir iki örnek daha verelim. Önce şu soruların yanıtlanması gerekir:



1. Karacaoğlan, bizim hemşehrimizdir, diyenler yukarıdaki şiirler örneğindeki gibi kaç tane şiir var ki o memleketin dilini, giyimini, yer adlarını, yaşam biçimlerini dillendirmiş olsun? 2. Şiirlerinde geçen sözcüklerde günümüze kadar gelmiş olan Taşeli yöresi sözcükleri ve yer adları vardır. (Yukarıda örnekleri verildiği gibi). Bunları görmezden mi geleceğiz? 3. Karacaoğlan’ın Taşelinin çocuğudur savını ileri süren bizler elimizde BEŞ tane cönk var ki hepsi de bu yörede bulunmuş yazılı belgelerdir. Bunları yok mu sayacağız? Bu cönkler nereye giderseniz gidin birer belgedir kanıttır. İşte o cönklerden örnekler:

1. Cönkteki kayıtlar: Sarıveliler karyesi, H. 1223 Karacaoğlan’ın şiiri Gene geldi bahar temi Gater gater oldu göçler Yaz günleri şimden geri Donun giymiş her ağaçlar Yaz gününün bulanığı Türlü türli öten kuşlar Akar seli şimden geri Ciğer yakar şimden geri 2. Taşeli (Sarıveliler, Ermenek, Başyayla) yörelerinden Ali Rıza Yalgın tarafından derlenerek Konya’da “Babalık” Gazetesinde 23 Zilhicce- M. Temmuz 1922 yıynda yayınlanan Karacaoğlan şiirlerinden örnekler. 3. Sarıveliler İlçesi, K. Karapınar mahallesinde Ramazan Tunç’un eşi Ebiş Tunç (D. 1926) Başdere Karacaoğan pazarı çevresindeki insanlara şöyle dert yanmış. Yüce dağ başında yatmış uyumuş Yüce dağ başından indiremedim Ala gözlerini uyku bürümüş Yönünü yönüme döndüremedim Eller sevdiğini almış yürümüş Bir elimde kalem bir elim divit Benim kara gözlüm yad oldu gelmez Kız senin aklını kandıramadım. Evlerinin önü havlı duvarı Daramış zülfünü vermiş tımarı Ak gerdanın altı zemzem pınarı Verdi ağzıma da kandırdı beni. 4. Mustafa Ertaş tarafından kaleme alınan “ AŞIK FİL AHMET İLE AHMET ONBAŞI” adlı kitabın 78. Sayfasından alınan Karacaoğlan şiirinin ilk ve son dörtlükleri. Sultan Süleyman’a kalmayan dünya Karacaoğlan der ki ezelden ezel Bu dağlar yerinden ayrılır bir gün Duruldu suyun da kazıldı mezar Nice bin senedir çürüyen canlar Ellere yar verdin el ele gezer Hak’kın emri ile dirilir bir gün Her daim garezin bana mı felek 5.Taşelinin Batmayan Güneşi – KARACOĞLAN’IN 24. Sayfdan: Başdere Karacoğlan Pazarı ve burada söylediği şiir. Canım beni niçin zarı eylersin ELİF’imin yazılmıştı maskına Verdiğim ikrardan dönen değilim Yoksa yârim yad mı düştü köşküne Senden gayrısına vermem meylimi Ben yandım kül oldum senin aşkına Uçup daldan dala konan değilim Beyhude yerlere, yanan değilim

Karaçoğlan bilir senin halini Kadir Mevlam açık etsin yolumu Senden gayrısına vermem meylimi VALLAHİ BİLLAHİ veren değilim.

BÖLÜM:8


Bilindiği gibi Adiller, Orta köy, Turcalar ve Sarıveliler’in mezarlıkları da bu büyük mezarlıkta ayrı ayrı bölümlerdedir. Kabilelerin yerleri de ayrı ayrı yerlerdedir.

Yöremizin yetiştirdiği her aydın kişi, 15. 16 ve 17. yy. Taşeli’nde keçi yolundan gayrı yolun bulunmadığını, o bölgede tekerleğin 20. Yüzyılın son çeyreğinde dönmeye başladığını çok iyi bilmesine karşılık Karacaoğlan’ın mezar taşının bu gerçekler göz önüne alınarak incelenmesi daha gerçekçi,daha akla uygun olacağına inanıyoruz. 21. yy. da bile Sarıveliler’e, köylerine yol yapıldıktan sonra mezar taşları Konya’daki mermer işliklerinde (atölye) hazırlanarak gelmektedir. Yaşanmış bir olayı verirsek, sanırım konu daha iyi anlaşılacaktır. Olay, 20. Yüzyıl başlarında geçer. Taşeli’nin Altıntaş yaylasından Sahile dönme hazırlığı yapan Yörük davarıyla, devesiyle, birlikte yola çıkar. Babası da ağır hastadır. Yolda iyice ağırlaşır. Öldüğüne kanaat getirerek dağın yamacına defnetmek için mezar kazılırken oradakilerden birisi “Daha ölmemiş” deyince oğlu “ Siz babamı tanımazsınız. O, ölümü bile taksit taksit yapar. Az sonra ölecektir. Sürü dağları aştı. Deve yükünü devirdi. Çoluk –çocuk dağlarda adam gibi ölmeye vakit mi var? Diyerek cenazeyi gömerler. Böyle bir yaşamın sürdüğü Taşeli’nin doruklarında o devirde işte böyle ölünürdü. Koşullar böyle iken Karacaoğlan’ın mezar taşını İstanbul’daki sülüs yazısıyla yazdırıp kenarlarını nakışlatmak o devirde kimsenin aklının kıyısından geçmezdi. Bu haliyle bir hece taşını yazarak defnetmelerini alkışlamak gerekir… Nerede bulacaksın Arap harflerini tüm özgünlüğüyle bilen, eli yatkın yazıcıları, eğitimli kişileri onlara gerekli olan taşçı kalemlerini ? O dağlarda tekerlek yeni döner oldu.

Halen bu hususta inceleme ve araştırmalar devam ederken bazı çok bilmişlerin hiçbir inceleme ve araştırma yapmadan bu konuda ahkam keserek Sarıveliler,Taşeli’nde Elif adında kadın yoktur varsa o yeni konmuştur.Karac’Oğlan buralarda yaşamış olamayacağını ileri sürdüğüne tanık olunmuştur.Sarıveliler’de şenliğe katılan halk bu yersiz düşüncelerden üzüntü duymuştur.

Türkün ,Türkmenlerin ve Yörüklerin yaşadığı her yerde ELİF adı vardır.Araştırmalar devam ediyor .

İşte Sarıveliler İlçesi Nüfus kütüğünden onaylı NÜFUS KAYIT ÖRNEĞİ adıyla sanıyla doğum ve ölüm tarihleriyle istenilen tüm bilgiler ve Elif ismi de üzerinde kayıtlıdır.İşte aslı bizde olan evrakların örnekleri:Sarıveliler İlçesinden 3 nüfus örneği ayrıca ,Barçın Yaylası Karahasan gediğinde yaylayan Anamurlu Yörük Yasin İbret Bey’in eşi ELİF Hanım’ın kayıtları bir olmak üzere aşağıdadır.

Ayrı bir örneği de elle yazılmış ve onaylanmış olarak verilmiştir. Aynen yazıyoruz:




ELİF Uğurlu (Evcil)

Eşi- Abdullah

Çakıllar mahallesi

Anası- Naciye Babası- Mustafa Uğurlu Yaşı- 37

Cilt no: 52, Hane No: 10 Sıra no- 49

Kerim Akbulut

Nüfus Müdür

26.06. 2014 imza.



ELİF Bahşi (Kaba)

Eşi- Ahmet Kaba Mahallesi- Baş mahalle İlçesi – Sarıveliler Baba adı- Mustafa


ELİF İbret Eşi – Yasin İbret Kayın babası- Mehmet İbret (Koca Mehmet- Barçın yaylası, Karahasan Gediği mevkiinde yaylayan -Anamur ilçesi Karalar bahşiş köyü. Not. Elif adının Yöremizde çok eskilerden beri kullanıldığını, konulduğunu görüyoruz.

BÖLÜM:9


.

( Sultan Süleymana kalmayan dünya,Bu dünya yerinden ayrılır birgün,

Nice bin senedir çürüyen canlar,Hakkın emri ile dirilir bir gün) diye başlayan bu cönk sayfasındaki şiiri 96 yaşındaki Kadir SEMİZ’den türkü söylerken alınmıştır.


BÖLÜM 10


Yedi yıldır “Sarıveliler Karac’Oğlan Yayla Şenlikleri”ni kutlayan ilçe halkına ve Taşeli halkına her şeyden önce saygı gerektiği bilinmelidir.Taşeli ve Sarıveliler halkı yiğit,dürüst,çalışkan,

misafirperver insanlardır.Bunun için her zaman bizler bu saygıdeğer halkın yanındayız ve ömrümüz oldukça da bu halkın yanında olmaya devam edeceğiz.

1927 yılında Karac’Oğlan hakkında ilk kitap yazan Saadeddin Nusret ERGUN S.12’de “Karac’Oğlan’ın kendi çevresinde yetişmiş olduğunu iddia eden yerlerden “ERMENEK” gibi birçok şehirler vardır” diye yazar.

Anayasa Mahkemesi üyesi,”Hisar Dergisi” ,sahibi şair yazar Mehmet ÇINARLI “Yassı Kaya” adlı eserin yedinci sayfasında “Karac’Oğlan gibi bir şahin olsa olsa Ermenek’in dağlarında,yaylalarında yuva yapar” der.

Değerli folklörcü Profesör Doktor İrfan Ünver NASRATINOĞLUKarac’Oğlan Türkmen Yöresi Taşeli’nden uzaklaştığı vakit sudan çıkmış balığa dönmüş ve en kısa yoldan Yörük yaylasına Barçın’a gei gelmiştir.

Değerli dostum ERTAŞ esasen siz bu büyük ozanımız Karac’Oğlan’ı benden daha iyi tanıyorsunuz çünkü yaşamınız O’nun yaşadığı yerlerde geçmiş onun içtiği sulardan içmişsinizdir.Karac’Oğlan o yerlerin çocuğudur.” Diye yazar.

Müfettiş Ali Rıza YALGIN “Cenupta Türkmen Oymakları” adlı eserin ikinci cildi s.243’de şunları yazar.”Buraya yazdığım (10) adet öğüt (336-337) yılında Konya’da Babalık Gazetesinde yayınlanmış parçalardır.Bu dörtlükler Taşeli’nden derlenmiştir.Kozan Dağı gezisinde bu türkülere tekrar rastladığım için not etmedim.Bu on parça Karac’Oğlan’ın Türkiye’de ilk olarak yayınlanan türkülerindendir.(A.R.Y) Bilindiği gibi Bolkar Kozan yörelerine Taşeli’nden göçler olduğunu Ali Rıza YALGIN eserlerinde yazar.

Yayın evi sahibi Müfettiş Mevlüt KAPLAN “Karac’Oğlan konar göçer bir ozan bir Türkmendir.Yerleşik hayata geçmiş bir Yörük çocuğudur.Yörük yaşadığı sürece yaz aylarında Orta Toroslara,Taşeli yöresine Barçın Yaylasında yaylamış bir Türkmen çocuğudur.”

Ünlü folklörcü Yesevi Dergisi sayı 49-1998 tarihinde Ahmet ÖZDEMİR “İlk defa Karac’Oğlan ile ilgili türlü alıntılarla birlikte O’nun (Karac’Oğlan’ın) yaşadığı yörenin bütünüyle folklörü,etnoğrafyası,,sosyo-ekonomik yapısı ve tarihi hakkında kapsamlı bir çalışma kitap haline geldi.Yazar Mustafa ERTAŞ Karac’Oğlan’ı Orta Toroslarda,Barçın Yaylasında,Başdere’deki ayak izlerini aramaktadır” der.

Taşeli’nin yetiştirdiği değerli yazar Hasan ŞİMŞEK Bey 09 Nisan 2014 tarihli Yeşil Ermenek Gazetesinde “Bizim toprakların çocuğu Karac’Oğlan” diye yayınlar

Yukarıda görüşlerinden örnekler sunduğumuz değerli aydınlar gibi aşağıda yazımız uzamasın diye yalnız isimlerine yer verdiğimiz şair,yazar,düşünür,



Folklör,sanatkar ve profesörlerimizden aynı görüşü paylaşanlardan Ahmet Tufan ŞENTÜRK,Sefa ÖZDEMİR,Cenap KENDİ,Gündüz GÜRGEN,Hanefi AYTEKİN,Hasan ŞİMŞEK,Mehmet SÖNMEZ,Vacit ATALIK,Mehmet ŞİMŞEK,Halit AKSUNGUR,Mehmet Zeki AKDAĞ,Ali YILDIZ,İsmail YILDIZ,Haşim YETKİN gibi daha birçok isimlere yer verilebilir.


 

KARACAOĞLAN'IN DEYİŞLERİNDE KULLANILDIĞI TAŞELİ'NDE YEREL SÖZCÜKLER VE YER ADLARI




1

Altınoluk

 

 

39

Kabalak

 

 

 

 

 

 

2

Akdağ







40

Karmakarış




TAŞELİ (Ermenek-Sarıveliler-Başyayla)

3

Altıntaş







41

Kasevet







 










4

Akpınar







42

Köpen







BARCIN YAYLASI VE ÇEVRESİNDE TESBİT

5

Aşağıyel







43

Koçaşdağı




EDİLEN KARACA OĞLAN'IN DEYİŞLERİNDE

6

Albağırtlak




44

Kırkgeçit







KULLANILDIĞI SÖZCÜKLERE BİR KAÇ ÖRNEK

7

Alabeşik







45

Kavilyeri







 

 

 

 

8

Aşına




 

46

Keben







1

Barçın Yaylası

 

9

Barçın Yaylası




47

Kızılöz







2

Seyfe







10

Balkaman




48

Köstek







3

Firangıstan




11

Balkaman Yaylası




49

Lahur







4

Kervanyaylası




12

Boz Bulanık




50

Lale







5

Perçembeli




13

Belen







51

Mamalu







6

Tecniste







14

Bel







52

Nicideyim




7

Kabalak







15

Boyalı Yaylası




53

Önegördü




8

Emirler







16

Belpınarı







54

Şalkuşak







9

Yağlık







17

Beselek







55

Sarıedik







10

Sarıedik







18

Balkusan







56

Seyfe







11

Balkaman




19

Çevre







57

Sağmal







12

Kızılöz







20

Çevlik







58

Savran







13

Mamalı







21

Çevlik Deresi




59

Perçembeli




14

Gevne







22

Darabulus




60

Belpınarı







15

Altınoluk







23

Darançayı







61

Pirlerkondu




16

Goyak







24

Derbeder







62

Perçem







17

Toklu







25

Darandağı




63

Taklu







18

Şivga







26

Erenlerdağı




64

Tuluk







19

Lahur







27

Emirler







65

Tecnişte







20

Benli







28

Enteri







66

Yağlık







 

 

 

 

29

Elvan, elvan




67

Vele







 










30

Frengistan




68

Vurgun







 










31

Feslikan







69

Viran







 










32

Guz







70

yunddağı







 










33

Gümüldür




71

Yitirdim







 










34

Gonca







72

Zaval







 










35

Goyak







73

zinharyokuşu




 










36

Gaflet




 

74

Zülüf







 










37

Kervanyaylası

 

 










 










38

Kabayel




 

 










 









Halit AKSUNGUR Mehmet ŞİMŞEK Doğrudan Doğruya

Araştırmacı folklörcü yazar Araştırmacı yazar Mustafa ERTAŞ

GSM:05448066750 GSM:05334313213 Gazeteci Araştırmacı Yazar 19 Temmuz 2014 KONYA GSM:05058743303





Yüklə 167,84 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin