Saygılarımla


Collagraphi (Kolaj Baskı)



Yüklə 481,92 Kb.
səhifə6/10
tarix30.07.2018
ölçüsü481,92 Kb.
#63539
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10

2.6. Collagraphi (Kolaj Baskı)


Bu teknik geniş parçaların metal ve tahta baskı plakası üzerine yapıştırılarak ayrı ayrı parça etkisi bırakacak şekilde baskının gerçekleştirilmesidir. Baskı plakasının üzerine yapıştırılan materyaller deforme olmayan dayanıklı malzemelerdir.

Kolaj baskı tekniği tasvir yönü ağır bastığı ve zengin anlatım sağladığı için tercih edilir. Colotype adı verilen makine ile yapılır.




2.6.1. Chine Colle (Çin Kolaj)


Çin kolaj tekniği renklendirilmiş kağıt parçalarının doğrudan renkli baskı elde etmede kullanıldığı bir tekniktir. Bu teknikte farklı biçimlerde kesilmiş kağıt ve benzeri malzemeler iki baskı plakası olmaksızın yüzey rengi verilmeden kullanılmasıdır. Renklendirilmiş kağıt şekiller dahilinde kesilip yırtılarak görüntünün daimi parçasını oluşturur. Baskı merdanesi baskı kağıdına ve sulandırılmış tutkallı veya patates kolalı, renklendirilmiş parça kağıtların ikisine birden varak gibi baskı yapar. Baskı plakası gravür metotla basılacağı zaman plakadaki tonlamalar ve çizgiler yapıştırılmış parça formların üzerine basılarak baskı elde etme imkanı vardır. Çin kolaj tekniği için daha çok kösele, beyaz olmayan gri tonlardan, solmayan ince keten yaprağı en uygundur.35

2.6.2. Bir Plakada Şablonlu Renkli Baskı


Şablon yönteminde renkler baskıdan önce parça kağıt veya parça metallerin şablon olarak kullanılması ve plaka üzerine yerleştirilmesiyle baskı elde etmektir. Plaka olarak renk vermeyen kağıt, mukavva veya asetat gibi malzemeler kullanılır. Renklendirilmiş şekiller bu malzemelerin üzerine konarak tıpkı madeni levhaları parça halinde yan yana getirerek baskı elde etme yöntemine benzer bir yol izler. Kağıt kenarlarının plakaya yakın olan kısımları silindir ile temas etmemesi için şekil asıl istenilenden biraz geniş kesilmelidir. Plakaya renk vermek için yumuşak lastik veya plastik silindir kullanılmalıdır. Boyama işleminden sonra şablonların açık alanları, uygun kesici aletlerle kesilir. Eğer renklerin birbiri üzerine binmesi isteniyorsa her renk için ayrı şablonlara ihtiyaç vardır. Ancak bu işlem renklerin iyi seçilmemesi halinde üst üste gelen renklerde bozulma çamurlaşma riskini getirir.

2.6.2.1. Plaka Üzerine Boya Verilmesi


Boyama işleminde kullanılan plastik merdanelerin boyutu plaka yüzeyinde çizgi oluşturmayacak şekilde biraz büyük tutulmalıdır. Şablonların merdane üzerindeki mürekkebe yapışmasını önlemek ve merdane üzerindeki düzgün yayılmış boya tabasının kalıba geçmesini sağlamak demektir. Yüzey üzerine düz transparan bir yüzey elde etme imkanı sağlanabilir. Bu amaçla fon boyası film gibi ince ve düzgün olmalı, yeterli genişlikte yüzeyde herhangi bir iz bırakmayacak şekilde atılmalıdır.36

II. BÖLÜM

3. SERİGRAFİ BASKI


İngilizce: Silk Screen-Silk Sicreen process, Fransızca: Serigraphie (Serigrafi), Almanca: Siebdruck'tur.

Serigrafi ise uluslar arası baskı ortamında bu yöntemin genel adıdır. Bizim dilimizde ise ticari ad olarak "Serigrafi", Sanatsal ad olarak "İpek baskı"dır.



Serigrafi (Şablon-İpek-Elek Baskı) Nedir?

"Özel dokulu ipekli bir kumaş kullanarak Özgün baskılar yapma işlemi ve tekniği."37

"Stentil veya elek baskı da denir. İpek elek üzerine baskı şablonu hazırlanır. Eleğin kapatılmamış kısımlarından geçen mürekkep, baskı altı malzemesi üzerine transfer olur."38

"Kalıpta baskı yapma metodu: Serigrafi, ıstampa ile benzerliği vardır. Kare gözenekli bir kumaş üzerine (ipek, naylon kumaş veya madeni örgü) basılacak resme karşılık düşen gözenekler açık bırakılır. Geri kalan kısım yapışkan bir madde ile kapatılır. Bu şekilde hazırlanan kalıp süslenecek nesneye uygulanır. Kalıp içine konan boya kauçuk bir tarakla yayılarak, nesne üzerine geçirilir. Kullanılan en uygun metot budur. Kalıbın hazırlanması son derece çeşitlidir. Kaş yapıştırma, fırça ile kapatma, jelatin uygulama yolları kullanılır. Baskı tekniği çok basittir, herhangi bir destek üzerine (kağıt, maden, plastik, fayans, cam, kumaş) mürekkep veya özel boyalarla tek ve çok renkli baskı uygulanabilir, mürekkepleme ve baskıyı otomatik olarak yapan makineler vardır. Serigrafi metodu kumaş üzerine yapılan baskılardan çok kullanılır. Önce bir el işi olan serigrafi, yarı sanayii bir baskı usulü haline gelerek büyük baskı metotları arasına girmiş önemli bir yer tutmayı başarmıştır."39

Serigrafi baskıda kullanılan ipekler çerçeveye gerilen ve üzerinde görüntüyü taşıyan dokumalardır. Eskiden saf ipek kullanılırdı. Günümüz serigrafisinde ise, organze, polyester, naylon ve metal dokumalarda yapılmaktadır. İpek bez 1 cm2'ye düşen iplik sayısına göre adlandırılır. Küçük numaralı ipeklerde delikler büyük, büyük numaralı ipeklerde ise küçük olur.

Serigrafi tekniğinde kalın ve örtücü mürekkepler kullanıldığı için metal, cam, seramik, tahta, plastik kumaş mukavva ve kağıt gibi değişik yüzeyler üzerine yapılabilir ve oldukça net sonuçlar alınır. Bu özelliğinden dolayı afişlerin ve duvar kağıtlarının üretiminde yaygın olarak kullanılmaktadır. Ayrıca "çok yönlü kullanımı nedeniyle baskı endüstrisinde önemli yer edinmiştir. Özellikle geniş ve parlak, renk yüzeylerine sahip afişlerin basımında serigrafi en iyi seçenektir."40


3.1. Serigrafi Baskının Tarihsel Gelişimi

3.1.1. 1960 Öncesi


Serigrafi baskının ilk kez nerede ve nasıl uygulandığını tam olarak bilmek olanaksızdır. Çünkü; diğer baskı çeşitleri gibi insanlığın ilk çağlarına kadar uzanır. "Hawai ve Fuji adalarının ilk sakinlerinin bitki liflerinden yaptıkları örmelerin süslemeleri gibi tarihi buluntuları örnek olarak gösterilir. Arzu duyulan baskı desenleri muz yapraklarından kesilerek elde edilmiş şablona toprak boya maddesi dökülerek baskıların yapıldığı ortaya çıkmıştır.41

"Kağıt, karton, deri, plastik metal levha vb. yüzeyleri keserek, oyarak yapılan şekillendirmelere şablon ve bu şablonların üzerinden boya geçirmek suretiyle yapılan baskılara da şablon baskı denir.42

Yüzyıllar önce Çin'de ve Japonya'da kumaşlara baskı yapmakta şablon tekniği kullanılmıştır.

Şablon tekniğiyle yine Japonlarda, Çinlilerde, Eski Mısırlılar ve Romalılarda bin yıl kadar öncesine dayanan duvar, yer, tavan süslemeleri ile çömlekçilikte ve dokuma bezlerinde yapılan baskı tekniğini gösteren kanıtların varlığından bahsedilebilir.

Orta çağda oyun kartları basımında kullanıldı. 16. asırda dini resimleri çoğaltmada ve el yazması kitapları süslemede, 17. asırda yaygın olarak duvar kağıdı basımında kullanıldı.

1914'de ise Amerika'da John Pilsward çok renkli ipek baskıyı gerçekleştirmiştir. Bu yöntem yaygın şekilde sergi salonları ve dükkan tabelalarında uygulanmaya başlanmıştır.

Şablon baskı tekniği ile detaya inmeden yapılan çalışmalarda sonuç alınabilirken detaylı çalışmalarda bu çok zordur. Şablonun başarısı, tasarlanıp kesilen ve oyulan işin üzerinden boya geçtikten sonra istenen yüzeyde bıraktığı görüntüdeki başarıya bağlıdır.

Bu alanda yazılmış en eski kitaplardan biri olan 1936(ABD) basımlı Silk Screen Process Production'da "Çin Seddi Devrinin Çinlileri ve Pramitler Devrinin Mısırlıları baskı kalıplarını; eşyalar, kumaşlar üzerine baskıda ve binalarının iç ve dış yüzeylerini süslemede kullandılar" denmektedir.43

Şablon baskı yapılırken boya geçecek alanların kesimi sırasında parçaların kopmasını, dökülmesini önleyecek köprülerin bırakılmasına gerek vardır. Bu köprücükler karmaşık şekillerde, şeklin özelliğinin bozulmasına neden olabilir.

İşte "bu soruna Japonlar (yüzyıllar önce) iyi bir çözüm bularak" bir bakıma bugünkü (bir çerçeveye gerilen ipek-naylon-polyester) eleklerle yapılan baskının ilk örneklerini oluşturdular.44

Japonya'da önceleri insan saçından yararlanarak yapılan şablon baskı yerini daha sonra saf ipek dokumalı eleklerin alması ile teknik kolaylaşmıştır. İpek baskı da adını ipek dokumalardan almıştır.Teknikteki bu tür değişmeler ve gelişmeler serigrafinin değişik adlarla anılmasına neden olmuştur.

"Sergrafi baskının endüstrileşmesinde ilk bulguları 17.'nci yüzyılda görüyoruz. Öncü çalışmalar İngiltere'de ve sonunda Amerika ve nihayet Avrupa'da görülür.İlk serigrafi şablon İngiltere'de 1907'de "Samuel Simon" tarafından alınmış sanayii serigrafi makine patentinin ise Amerikalı "Johl Pılsworth" tarafından alındığını görmekteyiz.

Amerikalılar saatte 1500 adet baskı yapabilen serigrafi baskı makinesi geliştirdiler, fakat enteresan tarafı, bu tip makineler çok lüks diye satış pazarı bulamadılar ve deney yapılmak üzere serigrafçılara kiralamak zorunda kaldılar. İleriki yıllarda ilk serigraf baskı şirketi 1918 yılında "Edvard A. Owens" tarafından Londra'da kuruldu. Serigrafi baskı sistemi ile ilk tekstil makinesi 1924 yılında "Joseph J. Adajian" tarafından imal edildi. Şablon ipeğine ilk fosfor bronz metali ile örtülmüş baskı ipeğinin patenti 1920 yılında "Dr. Engelmann Sidney" tarafından Amerika'dan alınmıştır.45

İpek baskı Amerika'da ve Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde 1930'lara kadar sınırlı olarak ticari ve tekstil bezeme amaçlı çalışmalar için kullanıldı. Geniş kesimlerce çok amaçlı olarak kullanılmaya başlanması 1930'lardan sonra görüldü.

"1930 Dünya ekonomik krizi sırasında durgun haldeki Amerikan Piyasasını harekete geçirmek için yaygın ve etkin bir reklam, tanıtım ve propağanda hareketine gerek duyuldu. Bu amaçla içinde ipek baskı üniteleri bulunan WPA baskı Sanatları Projesi oluşturuldu. Bu proje çalışmaları ile iki yıl içinde kendini kabul ettirdi. New York şehri WPA içindeki ipek baskı bölümü ayrıldı. Bölüm Antony Welonis başkanlığında ve onun önayak olması ile teknik ve estetik başarılar kazandı.46

Serigrafi-ipek baskı ile ilk bilimsel eser yine Antony Welonis tarafından 1930'larda yazıldı.47

"WPA (Works Progress Administration) İş Geliştirme Dairesinin baskı işlerine ve tasarımlarına gösterdiği ilgi baskıya ve baskı atölyelerine olan yönelimi artırdı. Ayrıca savaş yıllarında sığınmış göçmen sanatçıların bir arada bulunduğu New York'ta başlayan kaynaşma Amerikan sanatının her boyutuna taştı. İngiliz Hayter, Arjantinli Lasansky, Macar Peterdi atölyeler açtılar. Öğretmenlik yaptılar, bu konuda yazdılar ve işi kolaylaştırdılar."48

Baskı çeşitleri ve baskının ürünleri ucuz olmasından dolayı resim ve heykelden daha geniş bir izleyici kitlesine sesleniyordu. Baskıların taşınması ve sergilenmesi de çok kolaydı.

Philadelphia Sanat Müzesi baskılarından sorumlu baskı bölümü müdürü Carl Zigrosser tarafından serigrafi adı verilen ipek baskının Birleşik Devletlerinin her yanına yayılması ve gelişmesi için pek çok insan bireysel ve örgütler halinde çalışmalar yaptılar. Antony Welonis, Guy Maccoy, Elisabeth Olds ve daha pek çok sanatçı bu alanın önderleri oldular."49

Böylece sadece tüketim reklamlarının gereksinimi olarak başlayan bu hareket, sanat ortamının da bir yöntemi olmaya başladı.50 Yine bu yöntem Amerika'da günümüze kadar bir sanat hareketi olarak Roy Linchtenstein, Andy Warhol, Robert Rouschenberg, Tom Wesselman vb. dünyaca ünlü sanatçılarca resim üretiminde kullanıldı. İpek baskı ile ürün veren sanatçılar arasında Leper, Hans Arp, Mortenscu Wasarely sayılabilir.

1950 yıllarında baskı alanındaki büyük gelişmeleri, baskı alanında uzman olan sanatçılar yürüttüler. Bu kişiler sadece sanatçı değil, bu mesleğin yayılmasını sağlayan öğretmen ve örgütleyicilerdi.

"İpek baskı-serigrafi Amerika'da bu gelişmeleri yaşarken Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde de paralel bir gelişme ile hem işlevsel amaçlı üretimlerde hem de sanatçılarca sanatsal çalışmalarda kullanılmaya başlanmıştı. Örneğin I. Dünya Savaşından hemen sonra İngiltere'de Francis Carr tekniğine yeni katkılar getirdi. Alman sanatçı Fritz Winter'in de içinde bulunduğu sanatçılarca bu yenilikler paralelinde baskılar üretildi. "Fransa'da 1947'de Matisse'nin Jazz adlı kitabında renkli ipek baskılar kullanıldı."51

Geniş ve cesur renk alanları ile Hans Arp, Mortenscu, Wasarely" ve leper ipek baskı yöntemi ile ürünler veren sanatçılardan bazılarıdır.52

Fernand Leper (1881-1955) Argenton, Normandy'de doğmuştur. 1909'da kübistlerle birleşmiştir. 1955'te Sao Paulo bienalinde büyük ödülü kazanmıştır.



Resim 53. Fernand Leper, 1951.

1951'de yapmış olduğu bu çalışmasında Leper, hacimli figürler kullanmıştır. Anıtsal boyutlu tablolar yapmıştır. Geniş ve cesur renk anlayışını çalışmalarında ustaca kullanmıştır ve izleyiciye yine çalışmalarını kübik bir şekilde sunmuştur.

Bu sanatçılar arasından (1869, Le Cateau-Cambresis doğumlu) Henry Matisse'de vardır. 1954 yılında Vence'ta öldü. Hukuk öğrenimi görmüştür. 1905 ve 1906'da Salon d'Automne'da kendilerine Fovlar adını veren diğer sanatçılarla birlikte yapıtlarını sergilemiştir.

Resim 54. Henri Matisse, "Apollo, 1953.

Matisse'nin yukarıda gösterilmiş olan çalışmasında bir takım süssel basitleştirme yollarına gitmiştir. Doğu halıların renksel kalıplarını inceleyerek modern çizimi etkileyecek bir üslup geliştirmiştir. Onun vazgeçilmez yanı olarak çalışmalarında çocuk resimlerinin süssel etkisinden hiç kurtulamadığı görülür. Küçük fırça darbeleriyle, geniş ve tek defada oluşmuş renk lekeleri oluşturma çabası gütmüştür.


3.1.2. 1960 Sonrası


1960 sonrasında Serigrafinin sanatsal amaçla yaygınlaşmasında sanatçıların 60 öncesindeki yaptıkları girişimler hızla devam etmiştir.

İngiltere'de ipek baskı ile ilgili olarak bilinen ilk kitap (ilk baskısı 1936 yılında Amerika'da yapılan) Silk Screen Proces Production adlı eserin 1946'daki basımıdır. Bu kitap 4. basımını 1960 yılında yaptı. Yine 1960'larda İngiltere'nin uluslararası üne sahip ipek baskı sanatçısı Christ Prater eşinin de yardımı ile KELPRA Stüdyo'yu açtı.

1965'e kadar bu stüdyodaki çalışmalar ipek baskı ile ilgilenenlere yol gösterici olmuş ve Londra sanat dünyasında uzun süre söz edilmiştir.53

"1960'larda başkanlığını ünlü sanat adamı Herbert READ'ın yaptığı "ICA (The Institute of Contemporary Arts) bu alana ilgi duydu ve Kelpra Studya -Christopher Prater- ile işbirliği yaparak 20 ünlü ressamı ipek baskı çalışmaya davet etti. Eduardo Paolozzi, Richard Smith, Joe Tilson, David Hokney, R.B. Kitaj, Richard Hamilton gibi sanatçıların çalışmaları ile 1964 sonlarında sergiler düzenlendi.54

Roy Lichtenstein'de çalışmalarıyla bu dönemde yerini alıyordu. 1923 New York doğumlu Roy Lichtenstein çalışmalarında çizgi romanlardan bir kesit alarak onu büyütmüştür. Güncel ve popüler konu, olay ve kahramanları yalınlık içinde sunmuştur. Çalışmalarında kesin, kalın çizgi ve genk renk alanlarına yer vermiştir. 1967 yılında yaptığı Brushstroken adlı çalışmasında da görüyoruz.

Resim 55. Roy Lichtenstein, Brustroken. 1967.

Serigrafının günümüze kadar bir sanat hareketi olarak gelişmesinde katkısı büyük olan sanatçı Andy Warhol'dur. Marilyn Monroe serileriyle tanınmıştır. 1959 ve 1960'ta reklamcılıktan sanata geçmiştir. Yapıtlarında endüstriyel serigrafi tekniğini kullanmıştır. Varhol, sanatsal yaratı ile maddesel üretimi birbirinden ayırmıştır.



Resim 56. Marilyn Monroe, 1962

Resim 57. Andy Warhol, "Marilyn", 1967.

Resim 58. Andy Warhol, "Wayne Gretsky", 101 x 81 cm.

Warhol, serigrafiyi değişik malzemeler üzerine de denemiştir. Gündelik yaşamı ve tüketim toplumunu yansıtan konulara yöneldiği ve bunları seriler halinde yaptığı görülür.



Resim 59. Andy Warhol, "Brillo, Del Monte, Heinz,

Ahşap üzerine serigrofi, 1964, leo Castelli, New York.

1970'lerde İngiltere ve İskoçya'da ipek baskı hızla yayılarak pek çok stüdyo ve galeri açılmıştır. Bu atölyelerden ünlü sanatçılar yetişmiştir. Bu atölyelerden yetişen sanatçılar ipek baskıyı çağdaş sanat yorumları içinde kullanmışlardır.



Resim 60. Robert Rouschenberg, "Sings", 1970.

Roschenber'in çalışmaları gündelik yaşamın gerçekliğinden arınmış nesnelerin ve resimsel olarak işlenmiş yüzeylerin bir karışımıdır Yine Rouschenberg'in yapıtların içine kent yaşantısından giren imgelerin kurgulanmış olduğu da görülmektedir.

"İpek baskı alman grafik ve baskı resim sanatında öteki Avrupa ülkelerine göre daha büyük bir gelişme gösterir. Alman grafik sanatlarını temsilen yurt dışında açılan sergilerde eserlerin çoğunluğunun ipek baskı resimlerin oluşturduğu görülür. 1974 yılında "Almanya Federal Cumhuriyetindeki çağdaş grafik sanatını düzenli bir sergi dizisi biçiminde kuşbakışı yansıtmayı amaçlayan bir serginin katalogundaki tanıtım yazısında ipek baskının Alman baskı sanatı içindeki yerini ve önemini somut olarak görmek mümkündür."55

"Günümüzde sanatsal baskı (grafik) pazarının yüzde yetmişi elek baskılardan oluştuğuna göre sergimizde ağırlığın bu tekniğe kaymış olması Alman grafik pazarının gerçeklerini yansıtmaktadır. Böylesine geniş ve yoğun bir yayılımı olmasına karşın ipek baskı birçok tutucu grafik severin gözünde ... katıksız bir çoğalma tekniği sayılmakta, ağaç baskı, gravür, bakır baskı ya da taş baskı gibi klasik grafik teknikleri ile bir düzeyde sayılmaya değer görülmemektedir. Ama grafik teknikleri tarihinde her tekniğin önce sanatsal iddiası olmayan bir ikiletme (röprodüksiyon tekniği olarak başlaması ve var olan resimler ile siyasal, dinsel, genel ahlaksal görüşleri yaymada kullanılması bir yasa görünümündedir. Çünkü başlangıçta yayıncılar için sanatsal kullanımdan çok resmin çoğaltılması ve yayılması önem taşımaktadır.

Almanya'da ilk önce Will Baumeister yeni renk ve biçim etkileri sağlamak amacıyla 1950'lerde Stuttgart'ta elek baskıcı Leolpold Domberger ile çalışmaya başladı. Daha önceki bütün tekniklerden başlıca ayrılığı boyaların doğrudan kağıda serilmesi, sürülmesi, böylece koyultularda incelikli ayrımlara olanak kalmasa da büyük bir renk yoğunluğu sağlanabilmesidir."56

İpek baskının Will Baumeister'i etkileyen renk ve biçim etkileri yanında Fotogerçekçilik, Op Art, Pop Art, Kavramsal sanat vb. gibi türlü anlayış ve eğilimlerin uygulanmasında sanatçılara sağladığı geniş olanaklar nedeniyle de ilgi çekmiştir.

Bundan dolayı da bir çok gravürcü ve ağaç baskı sanatçılarının ipek baskıya ilgi duyduğu görülür. Yine 1921 yılında yapılan Alman grafik sergisinde sanatçıların bir çoğunun pentürcü sanatçı olduğu görülür.

"Orta Avrupa'nın Grafik sanatlarda önde gelen ülkeleri olan Avusturya, Macaristan, Polonya ve Çekoslovakya'da ipek baskı oldukça önemsenen bir sanat yöntemidir. Frenc Czinke tüm baskı tekniklerini ipek baskı ile birleştirerek kullanan ünlü bir Macar sanatçısıdır. Yugoslav sanatçısı Boris Bucan'ın büyük boyutlu grafik tasarımları ipek baskı ile üretilmiş eserlerdir."57

İpek baskı diğer baskı teknikleri gibi önceleri sanatsal amaçlı değil röprodüksiyon, çoğaltma gibi işlevler için kullanıyordu. Daha sonraları sanatçılarca, reklam, grafik tasarım ve farklı bir resim dili oluşturmada benimsenmesi ipek baskının bienal ve trienallerde layık olduğu yerini aldığı görülmektedir. Nitekim 4. bienalde yer alan ipek baskı çeşitlerini de buna örnek olarak gösterebiliriz.

Romaniuk Adam:

1949 Gliwice doğumlu sanatçı 1975 Barselona bienaline katılmıştır. 1976 Katowitz bienali, 1977 Krakau bienaline katılmıştır.



Resim 61. Romaniuk Adam, "Teneke Askerlerin Savaşı",

Serigrafi, 100x70 cm, 1980.

Linnovaara Juhani:

1934'de Hömeenlinna'da doğmuştur. 1948-50 yılarında Akademi ve sanat okullarında çalışmıştır. Finlandiya Sanat Kurumunun üyesi oldu. Amerika ve Avrupa'nın birçok şehrinde sergiler açtı. 1960'da Uluslar arası sanat ödülünü, 1969'da "Paris Bienal" ödüllerini aldı.



Resim 62. Linnovaara Juhani, "Gürültü Öncesi",

Serigrafi, 66,5 x 46,5 cm, 1982.

Uncini Giuseppe: 1929 Fabriono doğumlu sanatçı 1963'te San Marino, 1964 Tokyo bienali, 1966 Venedik bienali 1972 Napoli bienaline katıldığı söylenebilir.

Resim 63. Uncini Giuseppe, "Duran Yerler",

Serigrafi, 76 x 116 cm, 1983.

Stromme Tove:

1940 Oslo doğumludur. 1956-62 arasında çeşitli okul ve bölümlerde çalışmış, 1965-71 arası Londra'da sanat Okullarında ve Ghana Üniversitesi Sanat Bölümünde görev almıştır. 1969'da Aasen Gallery'de sergisini açmıştır. Çalıştığı birimlerin sergi salonlarında çalışmalarını sergilemiş, sergilerini genelde Oslo şehrinde açmıştır. Çeşitli grup sergilerine de iştirak etmiştir.



Resim 64. Stromme Tova, "Sotra", Serigrafi, 65 x 65 cm, 1983.

Chamorro Turrez Guillermo:

1954 yılında Madrid'de doğmuştur. 1969-75 yılları arasında Madrit Sanat Okulunda grafik dizayncısı olarak çalışmıştır. 1972'de "Bellas Artes"de ilk sergisini açmıştir. 1977'de "Seville"de, 1984'de Zamara Müzesinde ve İsrail müzesinde sergiler açmıştır. 1981-84'de "Provincial" ödüllerini ve 1984 Zamara Müzesi ödüllerini almıştır.



Resim 65. Chamorro Turrez Guillermo, "Ambar Penceresi", 30 x 87 cm, 1983.

Lantos Ferenc:

1929 yılında Pecs'de doğmuştur. Budapeşte Güzel Sanatlar Fakültesinde çalışmaya başlamıştır.Macar Sanatçılar Birliği üyesi ve kurucularından olan sanatçı Pecs'de 1957 yılında ilk sergisini açmıştır. Daha sonra Budapeşte'de, Tokaj, Szeged, Dombovar ve Debrence'de sergiler açmıştır. Grup olarak Avusturya'da, Polonya'da, Yugoslavya'da sergiler açmıştır.



Resim 66. Lantos Ferenc, "Parazit II", Serigrafi, 46 x 46 cm, 1984.

Villar Isabet:

1934 Salamanka doğumlu sanatçı Madrid Güzel Sanatlar Akademisi mezunudur. Önemli sergileri arasında Zürih 1974 (Huus der Kunst) sayılabilir.



Resim 67. Villar Isabel, "Nişanlılar", Serigrafi, 40 x 60 cm.

Bienalde gördüğümüz çeşitli ipek baskı örneklerinde sanatçıların oldukça özgür bırakıldıkları görülür. Bu özgür tavırlarını ise her ülkeden katılan farklı sanatçıların tema bakımından, kullandıkları renklerden, teknik açıdan, özgür bırakıldıkları görülür.

Özgün baskı resim her zaman bir iletişim aracı olmuştur. Ülkeler arası karşılıklı bilgi alışverişini sağlamış birbirlerinin deneyimlerinden faydalanmak için iyi bir yöntem olmuştur. Çünkü sanatın her yerde ortak bir dil durumunda oluşu ve sanatın her zaman, her yerde dostu olması dikkate alınarak.

1999'da Türkiye'de "Gerçekle Soyutlama Arasında" adlı sergi düzenlenmiştir. "Bu sergi, Münster meslek Yüksek Okulu Tasarım Bölümü, Eskişehir Anadolu Üniversitesi, Ankara Bilkent Üniversitesi, İstanbul Mimar Sinan Üniversitesi, Almanya Federal Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı, T.C. Berlin Büyükelçiliği ve Münster Meslek Yüksek Okulu Dostları Derneğinin ortak projesi olarak gerçekleştirilmektedir."58

Bu sergide iki ülkenin sanat eğitim kurumlarını, sanat eğitim sistemlerini tanımaları, karşılıklı öğrenci ve öğretim üyesi değişiminde bulunmaları için serginin çok yararlı olacağı düşünülmüştür. Münster Uygulamalı Sanatlar Üniversitesi, büyük bir uluslar arası ilişkiler ağına sahiptir. Dokuz bin öğrencisiyle en büyük uygulamalı sanat üniversiteleri arasında yerini alır.

1999'da yapılan bu sergideki diğer bir amaç ise Türkiye ile dostluk bağları kurmak için sanatçıların çalışmalarının ilk kez Türkiye'de sergilenmiş olmalarıdır. Sergide yer alan sanatçıların ipek baskı örneklerini bu bağlamda gösterebiliriz.



Resim 68. Ellsworth Kelly, Serigrafi, 1992.

Resim 69. Paul Josef Kleihues, Serigrafi, 1994.

Resim 70. Nam June Paik, Serigrafi, 1997.

Resim 71. Ilya Kabakov, Serigrafi, 1997.

Daha önce serigrafinin, günümüz bienal ve trienallerde hakettiği yerde olduğundan bahsetmiştik. Buna verebileceğimiz en güzel örnek ise Mart 2000'de Japonya'da düzenlenen bienalde serigrafi olan "Zavallı devir-Saat" adlı çalışmadır. Bu bienalde de çalışmalarla verilen sosyal-siyasal mesajlar göze çarpmaktadır. Bienalden verebileceğimiz diğer bir örnek ise;



Gortchakova, Eugenia:

Almanya 1950. Sanatçı Rusya'da doğmuştur. Polonya'da Katowice Müzesindeki piskoposun sorumluluğundaki 5. Uluslar arası baskı bienalinde ikincilik ödülünü almıştır. İspanya'daki 1. Uluslarası baskı bienalinde de ödül almıştır.



1997 yılında mısırda 3. Baskı Trienalinde ödül almıştır. Yine küçük baskılar 4. Trienalinde ödül almıştır. Norveç'te 12. Uluslar arası baskı bienalinde onur ödülü almıştır.

Resim 72. Gortchakova, Eugenia, "Ebedi yaşam 3", Serigrafi, 70 x 42 cm.

Yüklə 481,92 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   10




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin