Hükümetimiz döneminde ilk kez mazot desteği verilmeye başlandı ve kimyevi gübre desteği de ilk kez doğrudan çiftçilerimize ödendi. Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri tarafından çiftçimize kullandırılan krediler 30 kat arttırıldı. Geçmişte, yüksek oranlarıyla tarım kesimine büyük bir malî külfete dönüşen tarımsal kredi faizleri ise % 59’dan % 5’e indirildi. Hayvancılık ve damla-yağmurlama sulama yatırımlarında da faizler sıfırlandı. Üreticilerimizin daha uygun şartlarda makine ve ekipman kullanımını sağlamak amacıyla özel destekleme projeleri başlatıldı. Tarımda kullanılan 78 binin üzerindeki mekanizasyon projesine % 50 hibe destek uygulaması getirildi. Önümüzdeki dönemde de bu destekler artarak devam edecektir.
Türkiye’nin coğrafi durumu küçükbaş hayvan yetiştiriciliğini zorunlu kılmaktadır. Tarihsel gerçekler de bunu ortaya koyuyor. Et, süt ve yün üretimi yanında, meraların değerlendirilmesi, erozyonla mücadele ve ekolojik dengenin korunması gibi pek çok alanda çok önemli rolü bulunan koyun ve keçi yetiştiriciliği, kentleşme ile birlikte maalesef azalmaya yüz tuttu. Bu gerçekten hareketle, Hükümetimiz döneminde ilk kez destekleme kapsamına alınan koyun ve keçi yetiştiriciliğinde modern ve profesyonel işletmelerin kurulmasına yönelik başlattığımız teşvik ve destekler artarak devam edecektir. AB ülkelerine hayvansal ürün ihracatında önemli bir engel aşıldı. Cumhuriyet tarihinde ilk defa Trakya Bölgesi, Şap hastalığından aşılı arî hale getirildi. Uluslararası ilgili kuruluşlarca da onaylanan bu statünün, önümüzdeki dönemde Türkiye’nin bütün bölgelerinde de yaygınlaştırılmasını hedefliyoruz. Hayvan hastalıkları ile mücadele kapsamında ayrıca, standartların uluslararası seviyeye çıkarılması ile hayvan pazarları ve kesimhanelerin rehabilitasyon çalışması tamamlanacaktır.
Türkiye’nin, 80 yıldır ilk defa gerçekçi bir tarımsal üretim planlamasına geçiş sürecini başlattık. Bu doğrultuda, sürdürülebilir tarım politikalarının üzerine bina edileceği tarım envanteri çıkarıldı. Türkiye Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli ile Türkiye’nin her köyünde, hangi ürünün ne kadar verimle üretilebileceği belirlendi. Önümüzdeki dönemde desteklemeler, bütün bölgelerde ve tüm ürünlerde bu modele göre uygulanacaktır. Yine; Tarımsal Havzalar’la eşgüdümlü olarak, bölgelerin özelliklerine göre seracılık, meyvecilik, hayvancılık gibi konularda Organize Üretim Bölgeleri’ne destek, teşvik ve geliştirme projeleri uygulanacaktır. Ayrıca, İhtisas Üretim Bölgeleri’nde jeotermal kaynaklar başta olmak üzere, güneş enerjisi ve diğer alternatif enerji kaynaklarının tarımda kullanılması teşvik edilecektir.