Şehriban Şahin Bir Kamusal Din Olarak Türkiye’de ve Ulus Ötesi Sosyal Alanlarda İnşa Edilen Alevilik Giriş



Yüklə 209,52 Kb.
səhifə4/24
tarix09.01.2022
ölçüsü209,52 Kb.
#94648
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   24
2.3 İletişim Praksisi

İletişim praksisi Schulz (1998) tarafından formule edilmiş ve sosyal hareketlerin etkileşime yönelik iletişim yüzünü ve hareketin içeriğini yakalamada yararlı bir kavramdır. İletişim praksisi Eyerman ve Jamison’ın “bilişim praksisi” [cognitive praxis] kavramından üretilmiştir. Onlara göre bilişim praksisi “bilincin ve algılamanın birey ve toplu tüm insan eylemlerinde var olan yaratıcılığını vurgular” (Eyerman and Jamison 1991: 3). Schulz (1998) Habermas’ın “iletişimsel eylem” (communicative action) kavramından yola çıkarak bilişim praksisis praxis yerine iletişim praksisi kavramını üretmiş ve bunu anlam üretiminin hiçbir zaman monolog şeklinde olmadığını ve herzaman dialog şeklinde olduğunu belirterek eleştirmiştir. Birey düşünceleri, bilgiyi, idealleri yalnızlık içinde değil diğerleri ile iletişim içinde üretir. Bireylerin gerek birbirinin yanında gerekse karşısında yer alarak etkileşimi sonucu anlam, proje, görüşler, değerler, stiller, stratejiler inşa etmesidir (Schulz 1998: 591). Bu bağlamda iletişim praksisi sosyal bir eylemdir yalnız bir bireyin kafasında gerçekleşen bir eylem değildir.

Sosyal gerçeklik, aktörlerin etkileşimi sonucu oluşur. Aktörler kişilerarası ve kurumlar örgütler arası ilişkiler ve kategorik kimliklerin oluşturduğu tarihsel ve kültürel zeminde iletişim kurar. Kimlikler, kültürler ve politik projeler, bireylerin, grupların, kurumların ve örgütlerin fiziksel ve sanal alanlarda dinamik etkileşimleri sonucu ortaya çıkar. İletişim praksisi aktörlerin birbiri ile işbirliği yaparak ya da çatışarak anlamlar, kimlikler ve kültürler inşa ettiği işbirlikleri ve çatışmalar serisidir. İletişim praksisi sosyal hareketlerin istenmeyen ve beklenmeyen sonuçlarını göz ardı etmeden amaca yönelik bir niyetlilik içerir. Niyetlilik eylemlerimizin ve söylemlerimizin her zaman diğer bireyler, gruplar, kurumlar için ya da onlara yönelik oluşundan kaynaklanmaktadır.

Schulz (1998) iletişim praksisi kavramını küresel ve ulus ötesi boyutlara taşımıştır, çünkü her geçen gün daha da ulus ötesi ve küresel olan sosyal bağların dünyasında sosyal hareket aktiviteleri, mesajları ve aktörleri de ulus ötesi ve küreseldir. Bunun Alevi hareketini anlamadaki önemi Avrupa ve Türkiye arasındaki ilişki ağları yoluyla sürekli devam eden etkileşim ve iletişimdir. Alevi hareketi ulus ötesidir ve küresel normları aktif şekilde hareketle bütünleştirmektedir.

İletişim praksisi anlam inşası ile ilgili olması nedeniyle içerik ile ilgilidir.

Bir sosyal hareket okunabilecek bir metindir ve bu metnin içeriği parçalarına ayırarak görüntüsünün arkasındaki anlam anlaşılabilir (Eyerman and Jamison 1991: 61). İletişim praksisi birbiri ile işbirliği yapan ve çatışan aktörlerin ürettiği söylemi ve hareketin örüntüsüdür. İşte bu örüntü hareketin metnidir ve bu metini iletişim praksisi ile kim kiminle iletişim kuruyor, nereye ne tür mesaj gönderiyor, nasıl bir gündem takip ediyor, ne tür ortamlarda bu mesajlar gönderiliyor onu inceleyeceğim.

Teorik modeli oluşturan üç kavramı yukarıda kısaca açıklamaya çalıştım. Bundan sonraki bölümde 1980’lerin sonlarından itibaren Aleviliğin kamusal alana taşınarak yeniden inşa edilişini bu kavramları kullanarak açıklamaya çalışacağım.


Yüklə 209,52 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   24




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin