Sevgisini kendi arzusuna tercih eden onun tarafından da sevilir; onu özleyen, ondan başkasında gözü olmayan ve ondan korkan ki



Yüklə 1,18 Mb.
səhifə27/39
tarix17.11.2018
ölçüsü1,18 Mb.
#83042
1   ...   23   24   25   26   27   28   29   30   ...   39

FEZAİL

Amellerin, vakitlerin, şahısların, şehir, ülke ve milletlerin faziletini anlatan bir kitap türü.

"Artmak, fazlalaşmak, üstün olmak" anlamındaki fazi kökünden türeyen fa­ziletin çoğulu olan fezâil kelimesi, İslâ-mî literatürde "bir şeyi veya bir kimseyi üstün kılan özellikler" anlamıyla amel­lerin, zamaniann, şahısların, kabilelerin, milletlerin, yer ve şehirlerin benzerlerin­den üstünlüğünü anlatmak için kulla­nılmış ve bunların her birine dair pek çok eser kaleme alınmıştır. Bunlar ara­sında Kur'an'ın622, Hz. Peygamber'in623 ve asha­bın624 faziletleriyle ilgili olanlar önemli bir yer tutar.

Amellerin Fazileti. Fezâil kelimesi, "ya­pılmasını dinin tavsiye ettiği güzel iş ve hareketler" anlamıyla bazı hadislerde geçmektedir. "İyi İşlerin en değerlisi, se­ninle ilgisini kesen akrabayı ziyaret et­men, senden esirgeyene vermen, sana hakaret edeni bağışlamandır"625 mealindeki hadis bunlardan biri­dir. Allah katında değerli oian davranış­ları belirtmek maksadıyla Resûl-i Ek­rem'in "en üstün, en faziletli" anlamın­daki efdal kelimesiyle, "en hayırlı" anla­mındaki hayr kelimesini çok kullandığı görülmektedir. "En sevgili" (ehabbü), "en mükemmel" (ekmel), "en iyi" (ahsen), "en değerli" (ekrem), "en güzel" (atyeb) keli­meleri de aynı anlamda hadislerde sık­ça yer almaktadır. Resûlullah'ın en fazi­letli diye zikrettiği şeylerin başında iman, Kuran okuma ve İlim öğrenme gelmek­te, namaz, zekât, oruç, hac. cihad, hic­ret, zikir, tövbe, dua gibi İbadetler de özellikle tavsiye edilmektedir. Birer fe­zâil sayılan ahlâkî davranışlar arasında insanlarla İyi geçinmek, eliyle ve diliy­le kimseye zarar vermemek, selâmlaş­mak, başkalarının iyiliğini istemek, doğ­ru sözlü olmak, elinin emeğiyle geçinip kimseden bir şey istememek gibi hu­suslar ön planda gelmektedir.

Fezâilü'l-a'mâle dair eser veren ilk mü­ellifin İbn Zencûye (ö. 251/865) oldu­ğu tahmin edilmekte626, bu çalışmalardan günümüze ge­len en eski eserin ise İbnü's-Sünnî'nin (ö, 364/974) Feza'ilul-a'mâl'i627 olduğu sanılmaktadır. Hadis hafızı Ziyâeddin el-Makdisî'nin (ö. 643/1245), benzer­leri arasında Önemli bir yeri bulunan ve titiz bir çalışma sonucunda yayımlanan Fezâ3î!ü'I-acmâl"628 bu tür kitapların muhtevası hakkında bir fikir vermektedir. Abdestin faziletine dair hadislerle başlayan eser ezan, na­maz, zikir, cenaze, oruç, zekât, hac, ci­had, nikâh, Kur'an, ilim ve ahlâk gibi konularda 778 hadis ihtiva etmektedir. Kitapta hadislerin senedleri zikredilmemiş, sadece sahâbî olan râvilerin adlan verilmiştir. Daha sonraki müelliflerden Ebü'l-Berekât en-Nesefî ile İstanbullu Mehmed Hıfzı Efendi'nin629 aynı adı taşıyan eserleri de burada zikredilmeli­dir. Ak Baba diye büinen İzmitli Ak Ali Efendi, 1168 (1755) yılında akaide ve vaaza dair Feza 3il adlı bir eser kaleme almıştır630. Ebü'ş-Şeyh'in Şevâbü'l-a^mâl'l Abdülmü'min b. Ha­lef ed-DimyâtTnin ilim, temizlik, namaz, oruç, sadaka, hac, cihad, iyilik, akraba ziyareti, edep ve zühde dair 2129 hadi­si topladığı el-Metcerü'r- râbih lî şevö-bi'1 - cameli ş -şâlih"631 ve Edirneli Sarı Hıfzı Mehmed Efendi'nin A'mâl-i Sâlihât'i da632 bu konuya dair eserlerden ba­zılarıdır. Aziz Mahmud Hüdâyî'nin Ca­mi u'l-feza3 il ve kömi'u'r-rezâ'iî ad­lı eseriyle633 Meh­med Emin oğlu Rifat'ın Fezâü-i Ahiâk'\ ise634 sadece faziletli amel­leri değil aynı zamanda ilmî ve ahlâkî fa­ziletleri de konu alan eserlere örnek ola­rak zikredilebilir. Celâl Yıldırım, çoğunu Kütüb-i Sitte'den seçtiği faziletli amel­lere dair 400 hadisi tercüme ederek Ha-dîs-İ Şeriflere Göre Amellerin Fazilet­leri adıyla yayımlamıştır635. Faziletli amellerden sadece birini konu edinen kitaplar, pek çok fezâili bir ara­da ele alan eserlere nisbetle daha çok­tur. İbn Bükeyr diye bilinen Bağdatlı ha­dis hafızı Hüseyin b. Ahmed b. Abdullah es-Sayrafî'nin (ö. 388/998) Fezâ'ilü't-tesmiye bi-Ahmed ve Muhammed'i636, İbn Ab-dülber en-Nemerî'nin Failü'l-Cilm637, Osmanlı müellifle­rinden Hatibzâde Muhyiddin Efendi'nin Fezâ'ilü'l-cihâd'ı638, Veysî'nin Fe-zâiî-i Kelime-i Tevhîd'ı639 bu tür eserlerdendir. Ayrıca namazın, namazda ilk saf­ta bulunmanın, orucun, Allah'ı zikretme­nin, esir azat etmenin, çocuğunun ölü­müne sabretmenin, hat ve kitabetin, ok atmanın vb. işlerin faziletine dair pek çok kitap ve risale yazılmıştır. Hz. Pey-gamber'İn günlük dua ve zikirlerine dair eserler de640 burada hatırlanmalıdır.

Faziletli ameller daha çok zayıf riva­yetlere dayanmakta olup bunlarla amel edilip edilemeyeceği tartışılmıştır641. Usul kitaplarında ele alınan bu konuyu müstakil bir eserde inceleyen çalışmalara örnek olarak Eşref b. Saîd'in Hükmü'l-'amel bil-hadîsi'z-za^îf fî fezâ'Ui'l-a^mâl642 adlı eseri zikredilebilir.

Vakitlerin Fazileti. Bazı zamanların Al­lah katında daha değerli olduğu Kur'an ve hadislerde belirtilmiştir. Kadir gece­sinin, receb, şaban, ramazan ve şevval aylarının, arefe ve cuma günlerinin ve diğer bazı zamanların faziletinden bah­seden âyet ve hadislerin bulunması ba­zı âlimleri bu konuda eser yazmaya sev-ketmiştir. Ancak bu kitapların çoğunda yer alan rivayetler genellikle zayıf, hat­ta bir kısmı asılsızdır. Belli aylarda yapı­lan ibadetlerin faziletini konu alan eser­ler arasında. İbn Şâhîn'in (ö. 385/995] çoğu birbirinin aynı ve genellikle zayıf olan otuz altı rivayeti senedleriyle birlikte naklettiği Fezâ'ilü şehri ramazân'ı643, Hasan b. Muhammed b. Hasan el-Hallâl'in Fezâ'ilü şehri receb'l644, Ali el-Kârî'nin el-Edeb fî receb'i ile645 Fethu'r-rahmân bi-feiâ'ih şacbân'i646 sayılabilir. Vakitlerin faziletine dair ri­vayetleri bir araya getiren eserlerin en genişi Ahmed b. Hüseyin el-Beyhakî'nin Fezd'iiü'l-ev/cöndır647 Kitapta receb, şaban, ramazan, şevval, zilhicce ve muharrem ayları ile cuma ve pazartesi günlerinin fazileti gibi konu­lara dair 307 hadis toplanmıştır. İbnü'l-Cevzî'nin en-Nûr fî feza''ili'l-eyyam ve'ş-şühûr'u, İbn Dihye el-Kelbî'nin el-cAlemü'l-meşhur fî feza'ili'l-eyyam ve'ş-şühûr'u, İbn Receb el-Hanbelî'nin Letâ'ifü'l-masarif fîmâ li-mevâsimi'l-Qâm mine'l-vezâ648 ve Abdülganî en-Nablusî'nin Fezâ3ilü'ş-şü-hûr ve'1-eyyâm'ı da649 bu tür eserlerdendir.

Şahısların Fazileti. Hz. Peygamber ile ashabın faziletine dair eserler dışında Resûl-i Ekrem'in diliyle övülmüş olan tabiîn ve tebeu t-tabiîn nesillerine men­sup bazı tanınmış kimselerle mezhep imamları, velîler, âlimler ve tarihî şahsi­yetler hakkında da çeşitli monografiler kaleme alınmıştır. Saîd b. Esed b. Mû-sâ'nın iki ciltlik Feza3ilü't-tâbi*îrı'i650, İbnü'l-Cevzî'nin birer menâ-kıb kitabı mahiyetindeki Fezâ'ilul-Ha-sani'l'Başrî651 ve Fezd'iJü Bişri'1-Hâfî'si652 burada zikredilebilir. Yûsuf b. Yahya el-Megâmî'nin (ö. 288/901) Fe-zâ3iîü Mâlik b. Enes'i653, Fahreddin er-Râzî'nin Fezd'i-lü'ş-Şâfi'î'Si654, Ahmed b. Muhammed b. Ah­med el-Haneft ile Muhammed b. Müsâ-fir b. Osman el-Hanefî'nin Fezâ^ilü'î-İmâm Ebî Hanîfe adlı eserleri655 mezhep imamlarının fa­ziletine dair kitaplara örnek teşkil eder. Mezhep imamlarından bazılarının fazi­letlerini bir arada ele alan eserler de ya­zılmış olup İbn Abdülber en-Nemerî'nin Ebû Hanîfe. Mâlik ve Şafiî'nin faziletle­rine dair el-İntikâ fîiezâ^ili's-şelâşe-ti'i-e'immeti'1-fukahâ3 adlı eseri bun­lardan biridir.656

Şehirlerin ve Ülkelerin Fazileti. Tarihî mahiyetleri itibariyle bazı ülke ve şehir­lerin Kur'an ve hadislerde anılması, as­hap ve tabiîn sözlerinde zikredilmesi, bazı peygamberlerin veya sahâbîlerin buralarda yaşaması, ayrıca bazı önemli şahsiyetlerin bu yerlerde yetişmiş olma­sı bu şehirlerin faziletine dair eserler ya­zılmasına yol açmış, İslâm tarihindeki önemli yerleri sebebiyle en çok Mekke, Medine ve Kudüs'ün faziletleri hakkın­da kitaplar kaleme alınmıştır. Bilindiği kadarıyla şehirlerin faziletine dair eser­lerin ilki Hasan-ı Basrî'ye (ö. 110/728) nisbet edilen Fezâ3ilü Meidte'dir657. Yetmiş sekiz rivayeti senedleriyle birlikte bir araya getiren Mufaddal b. Muhammed el-Cenedî'nin (ö. 308/920) Fezd3iiü7-Medih658 eve Fezâ'ilü Mekke659 adlı eserleri de bu ça­lışmalar arasında önemli bir yere sahip­tir. Günümüzde Medine ile ilgili olarak yazılan eserler arasında Salih b. Hâmid b. Saîd er-Rifâî'nin Medine ve Mescid-i Nebevî'ye, ayrıca şehrin çeşitli yerlerine dair 375 hadisi derleyip tahkik ettiği el-Ehâdîşü'l-vâride tî iezâ'ili'l-Medine ad­lı doktora çalışması660, Kudüs'ün fazileti hakkında yazılan kitap­lara örnek olarak da Ebü'l-Ferec İbnü'l-Cevzî'nin Fezd'jiü'i-Kuds'ü661 zikredi­lebilir. Kudüs'e değer kazandıran Mes­cid-i Aksa ve onun fazileti hakkında ya­zılan eserlerden faydalanmak suretiyle Minhâcî (ö. 880/1475-76) İthafü'1-ahis-şâ bi-fezâ'ili Mescidi'I-Akşâ adlı bir eser kaleme almıştır662. Bu üç şeh­rin faziletini bir arada ele alan çalışma­lar arasında Muhammed el-Yemenî'nin Türkçe olarak kaleme aldığı Fezâil-i Mekke Medine ve Kudüs adlı eseri663 burada kay­dedilmelidir. Bu üç şehri Dımaşk, Küfe, Bağdat, Basra, Belh, Endülüs ve Yemen takip etmektedir. Hakkında en çok ki­tap yazılan ülke ise Suriye olup ikinci sı­rada Mısır yer almaktadır. Selâhaddin el-Müneccid şehirlerin faziletine dair önem­li eserlerden yetmiş dördünü tesbit etmiştir.664

Öte yandan Mekke, Medine ve Kudüs gibi şehirlerin Hz. Peygamber'in hadis­lerinde methedildiğini gören ve Basra ile Küfe, Mekke ile Medine. Dımaşk ile Bağdat veya Kahire arasında bir reka­bet havası meydana getiren bazı aşırı milliyetçiler ve siyasîler bulunduğu gibi, doğup büyüdükleri şehirler Resûl-i Ek­rem zamanında henüz kurulmamış olsa bile buraların onun diliyle övülmesini ar­zu eden ve bu maksatta hadis uyduran­lar da olmuştur. II. (VIII.) yüzyılda kuru­lan Bağdat'ın lehinde ve aleyhinde Hz. Peygamber'e isnat edilen hadisler bu tür rivayetlerdendir665. Methine veya zemmine dair uydurma rivayetlerin bulunduğu şehirlere örnek olarak İskenderiye, Dimyat, Basra, Bağ­dat, Kazvin, Ürdün, Abadan, Cidde, As-kalân, Nusaybin, Antakya, Horasan, Tâlekân. Şâş, Merv, Buhara, Semerkant, Tûs, Cürcân, Herat, Kayrevan, Sebte ve Fas zikredilebilir.666

Milletlerin Fazileti. Bazı milletlerin anıl­maya değer özelliklerine dair başka mil­letlere mensup yazarlar tarafından ka­leme alınmış eserlerin bulunması bu ne­vi kitaplarda her zaman tarafgir davra-nılmadığını göstermektedir. Ebû Ubeyde Ma"mer b. Müsennâ'ya (ö. 209/824 |?|) nisbet edilen Kitâbü Fezâ'ih'1-Fürs ile667 Câhiz'in Fezâ'ilü'l-Etrâk'l668, Ebü'l-Abbas Abdullah b. Ca'fer b. Hasan el-Kummî ve Sa'd b. İbrahim el - Kummî' nin Fazlü '1 - cArab669 adlı eserleri bun­lar arasında sayılabilir. Zeynüddin el-Irâ-kl'nin de Mehaccetü'l-kurab fî fez'ö^i-li'l-cArab670 adlı bir risalesi bulunmaktadır. İmam Şâfıî ve Medâinî'ye nisbet edilen Kitâbü Feza 3i-U Kureyş671, Allân el-Verrâk'a nisbet edilen Kitâbü Fe­za3 ili Kinâneve Kitâbü Feza3ili Rebfa672 gibi eserler de bu tür çalışmalardandır. Bazı şahıs, kabile veya milletleri yermek maksadıyla yazı­lan kitaplar ise genellikle "mesâlib" adıy­la anılmaktadır.673

Kitapların faziletine dair eserler de ka­leme alınmıştır. Ebü'l-Kâsım Ubeyd b. Mu­hammed es-Siirdrnin (ö. 692/1293) Fe-zâ'îlü'l-Kitabi1-CâmC li-Ebî cîsâ et-Tirmizî674 adlı eseri bunlardan biridir.



Bibliyografya:

Lisânü'l-'Arab, "fzl" md.; TScü'l-carûs, "izi" md.; Müsned, III, 438; Câhiz. Hilâfet Ordusu­nun Menkıbeleri oe Türklerin Faziletleri675, Ankara 1967; Mufaddal b. Muhammed el-Cenedî, Feza ilü'I-Medine676. Dımaşk 1407/1987; İbnü'n-Nedîm. el-Fihrist (Teceddüd), s. 59, 114, 119, 264, ayrıca bk. İn­deks; İbn Şâhîn, Fezâ'ilü şehri ramazân677, Ürdün 1408/1988; İbn Hazm, Fezâ'ilü'l-Endelüs ue ehlihâ678, Beyrut 1387/1968, naşirin mukaddimesi, s. elif-mim; Beyhakl, Fe-z&'ilul-eukât679, Mekke 1410/1990; Hatîb. Tart-hu Bağdâd, i, 24-25, 27-44; Ziyâeddİn el-Mak-disî, FezS'ilü'l-a'mâl680. Beyrut 1407/1987; Ebü'KKâ-sım Ubeyd b. Muhammed b. Abbas es-Siirdî. Fezâ'ilü'l-Kitâbi'l-Câmf681, Beyrut 1409/1989; Abdülmü'min b. Halef ed-Dimyâtf. el-Metcerü'r-râbih fî seuâ-bi'l-'ameli'ş-şâlih682, Beyrut 1410/1990; Minhâcî. İthâfü'l-ahiş-şâ bi-feza iti'I-Mescidi'I-Akşâ683, Kahire 1982, III; Keşfü'z-zunûn, il, 1274-1280; Osmanlı Müellifleri, I, 280; îzâhu'l-meknûn, II, 195-199; Brockelmann, GAL, i, 662; Sezgin. GAS, I, 212, 340-341, 355, 592; il, 60-61; M. Yasar Kandemir. Mevzu Ha­disler, Ankara 1975, s. 50, 170; Eşref b. Saîd, Hükmü'I-'amel bi'l-hadîsi'z-zac t f fî feza3 ili'I-amâl, Kahire 1412/1992; Salih b. Hâmid b. Saîd er-Rifâî. el-Ehâdîşü'l-uâride fî feza ili'I-Medine, Medine 1413/1992; R. Sellheim, "Fa-dîla", £/2(Fr.|. II, 747-748.




Yüklə 1,18 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   23   24   25   26   27   28   29   30   ...   39




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin