40:14,15 Mesih’in düşmanlarına gelince; isteği, cezalarının suçlarına uygun olmasıdır. Yaşamını tehdit ettikleri için zarar görmelerini ve rezil olmalarını ister. O’nun için kötülük dilediklerinden, püskürtüleceklerini ve dehşete düşürüleceklerini umar. O’na verdikleri sıkıntılarla övünenlerin kendi utançları nedeniyle şaşkınlığa düştüklerini görmek ister. Eğer biri bu duyguların Tanrı sevgisiyle uyuşmadığını söyleyerek itiraz ederse, bu kişiye yalnızca şunu hatırlatacağım: Tanrı sevgisini reddeden insan kendi isteğiyle, kendi cezasını seçmektedir.
40:16 Tanrı’nın dostlarına gelince; Mesih onların Rab’de sevinmeleri için dua eder. Tanrı’yı arayan herkesin O’nda sevineceğini umar ve sevgisiyle birlikte kurtarışını özleyenlerin daima, “Rab yüceltilsin” demelerini ister.
40:17 Kendisine gelince; gücü azdır ve ihtiyacı konusunda umutsuzdur. Ama Rab’bin kendisini düşündüğü gerçeğiyle avunur. Birinin söylemiş olduğu gibi, “Yoksulluk ve karşılanmayan ihtiyaçlar Tanrı’nın bizi düşünmesine engel değildir.”
Tanrı’nın kendisine gelince; O, biricik Oğlu’nun yardımcısı ve kurtarıcısıdır. Ve böylece, yaylım ateşini andıran son bir yalvarışla Rab İsa şöyle dua eder: “Geç kalma, ey Tanrım!” Yanıtın gelmesi uzun sürmeyecektir. Üçüncü gün Baba göklerden uzanır ve O’nu, mezmurun birinci bölümünde gördüğümüz gibi, ölüm çukurundan kurtarır.
Öyle görünüyor ki, bu mezmurda önce duanın yanıtını, sonra da duanın kendisini buluruz. Bu, belleklerde şu vaadi canlandırır: “Onlar bana yakarmadan yanıt verecek, daha konuşurlarken işiteceğim onları” (Yşa.65:24).
Dostları ilə paylaş: |